20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 ARALIK 2004 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA 17 Mazota pamuk yağı koyuyorlarmış. | Mazota pamuk... «o Her şey yamukl Bektronlk posta: derazsomvcumhunyet.cofn.tr Asgari ücrete sadaka gibi zam yapılmış... "Bavramda da fitre verirleri'' Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212,512 44 97 nun da intihalin ötesinde tahrifat olduğu kanaatine varılmıştı. Bu rapor üzerine Can Dündar'ın, Çağdaş Gazeteciler Derneği'ndeki yönetim kurulu üyeliği askıya alınmıştı. kurt, Bekir Daşçı'dan oluşan onur kurulu Can DünGelelim bugüne... Rahmi Yıldınm'ın bildirdiğine gödar hakkındaki intihal iddiasını incelemeye değer bul re; Can Dündar'ın başvurusu üzerine Çağdaş Gazetemuş ve Ali Tartanoğlu'nu muhakkik olarak görevlenciler Demeği Yönetim Kurulu; gazeteci ve yazar Hıfzı dinmişti. Topuz'u intihal konusunu tekrar araştırmak üzere göDönemin onur kurulu başkanı Rahmi Yıldınm'ın verrevlendirmiş. Hıfzı Topuz, Can Dündar için "intihalci dediği bilgiyegöre Tartanoğlu aylarsüren bir incelemesoğildir" raporu vermiş ve böylece Can Dündar hem onur nunda iki kitabı satır satır karşılaştırmış; Salih Bozok'un kurulu tarafından aklanmış hem de bir buçuk yıl önce oğlu Muzaffer Bozok ve anıların derlenmesine, sade askıya alınan yönetim kurulu üyeliğine geri dönmüş. leştirilmesine katkıda bulunan Ismet Bozdağ ile göHayırlı ve uğurlu olsun demek yeter mi bilmiyorum rüşmüş; 20 sayfalık bir rapor hazırlamıştı. Raporda, ama Rahmi Yıldınm, "Hazır fetva vermeye başlamışCan Dündar'ın "yayına hazırlayan" sıfatını hak edecek ken, Hıfzı Hoca'dan başka fetvalar da bekliyorum. örbir katkısının olmadığı, muhtemelen intihal ısnadından neğin, entelektüel dürüstlükten ne haber? Fikri klepkaçınmak için 1985 yılında yayımlanmış kitabı, bazı tomaniyi aklayıp, basın tarihindeki seçkin isminin yabölümlerini çıkartıp bazı eklemeler yaparak aynen yanına 'intihal fetvacısı' sıfatını eklemek nasıl bir duygu?" yımladığı, üzerinde durulması gereken başka bir konu demekten kendini alamıyor. DÜZ ÇİZGİ ÜMİTZİLELİ Galatasaray ÜniversiUniversitesi sosyoloji bölümü ile Fransızca Konuşan Sosyologlar Uluslararası Derneği, 2005 yılının mayıs ayında Istanbul'da uluslararası bir sempozyum düzenliyor. Sempozyumun konusu: Parçalanma çağında yeni toplumsallıklar. Bu da Avrupa Birliği müktesebatının bir parçası olmalı! Parçalanma u Aysel Ergüney: "İki yıl önce Milliyet gazetesinden Meral Tamer, uygulanan ekonomik programlar sonucu işsizliğin artmasının en çok kendisini ilgilendirdiğini çünkü üniversiteyi bitiren kızının işsiz kalmasından l korktuğunu belirterek iktidara gelen AKP'ye bu konuda güvendiğini yazmıştı. İki yılın sonunda üniversite mezunu gençlerimizin nasıl iş bulamadığını çok iyi biliyoruz. Meral Hanım'dan da Tayyip Erdoğan'a duyduğu güvenin karşılığında kızına nasıl bir iş bulduğunu açıklamasını bekliyoruz?" İşsizlik ikâye uzun... Üç yıl önce Çağdaş Gazeteciler Derneği'nin onur kurulunun önüne bir dosyagelmişti. Dosyanın içinde, 2001 yılındaDoI I ğan Yayıncılık'tan çıkan "Yaveri Atatürk'ü Anlatıyor" kitabı vardı. Kitabı gazeteci Can Dündar yayına hazırlamıştı. Can Dündar, Atatürk'ün yaveri Salih Bozok'un vefatından sonra ortadan kaybolan ve unutulup giden anılarını bulmuş ve yayına hazırlamıştı. Ne var ki, Cumhuriyet'ten Işık Kansu 19 Mayıs 2001 'de anılann unutulup gitmediğini yazıyordu. Salih Bozok'un anılan Cumhuriyet'in makalelerden sorumlu yazı müdürü Sami Karaören tarafından derlenmiş, dili sadeleştirilmiş ve 1985 yılındaÇağdaş Yayınları tarafından "Hep Atatürk'ün Yanında" adıylayayımlanmıştı. 2001 yılında Can Cündar'ın yayına hazırladığı kitap, 1985 yılında Sami Karaören'in yayına hazırladığı kitabın virgülüne kadar tıpkısının aynısıydı. Demeğin Rahmi Yıldınm, Bekir Oztoprak, Ali Tartanoğlu, Cengiz Kuşçuoğlu, Muzaffer Geçtoğan, Sedat Boz Intihale onay Zavallı İnsanlık... Bir yıl dahageçti... Umudumuzu, sevgimizi, güzel günlere olan inancımızı, geleceğimizi bir kör bıçak gibi kesip atan 2004 de yaşamımızdan çekip gidiyor... Gidiyor da ne oluyor; yerine daha acımasız, daha gaddar ve bir o kadar da ahlaksız olacağı ancak bir "nü tablo"daki kadar gizemli, bilinemez olan 2005 geliyor! Biz, onlar, öbürleri, yani zavallı insanlık; daha yeni yılın ilk saniyesinden itibaren yine öleceğiz, yine paramparça olacağız, yine kanlar içinde yere serilmiş Iraklı, Filistinli, Afrikalı, yani dünyalı minnacık kız çocuklan için utanç içinde ağlayacağız, yine kendisini efendi ilan edenler tarafından ezileceğiz, soyulacağız, meydanlarda coplanacağız... Elbet başkaldıranlarımız, "Bu düzen böyle sürmez, uyanın, yalnızca bakmayın, görun" diyenlerimiz de olacak; onlar da tıpkı dün olduğu gibi, bastırılmaya, yalnızlaştırılmaya çalışılacak, olmazsa tenhalarda kurşunlanacak, gözdağı vermek için katledilecek... Biz cenaze törenlerinde ağlaşacağız... Bizler, yani okumayan, yani izlemeyen, yani okumadığı, izlemediği için göremeyen, yani her geçen gün gerileyen, yoksullaşan ve de zavallılaşan bizler, bizleri tarihte eşi benzeri görülmemiş biçimde çiğneyen, ufaltan, onurumuzu yok sayan, koca ulusu köleleştirenlere yine tarihte eşi benzeri görülmemiş bir şekilde arka çıkacak, destek verecek, alkışlayacağız! Onlar, gerileyen ulusların ne kadar kolay yönetildiğini, ne kadar kolay unuttuğunu, ne kadar zor hatırladığını, ne kadar zor bir araya geldiğini bilenler yine aynı düzeni sürdürecekler. Hatta onunla da yetinmeyecek, yeni sistemler icat edecekler... Ve onlar, bilgi vermekle, doğruları anlatmakla, aydınlatmakla yükümlü olanlar, yine köreltme, aldatma, köleleştirme yolunda aldıklan talimatı başanyla uygulayacak, görevlerini layıkıyla yerine getirecekler... Ve bizler, giderek ruhlarımızı yitireceğiz... Giderek bencilleşecek, giderek uşaklaşacağız. Bir yıl daha bizlerden istenen "b/z"olma yolunda hızla geçecek... Ta ki kanıksadığımız, alıştığımız, benimsediğimiz "o güne" kadar... 2005'in sonunda, bu kez 2004'ü mumla arayarak, daha gaddar, daha ahlaksız olacağı kesinleşmiş 2006'yı yapış yapış, sahte bir neşeyle buyur edeceğiz... Edecek miylz? Silkinmeyecek miyiz? Yaşamımızın, geleceğimizin nasıl hayâsızca çalındığını görüp haykırmayacak mıyız? "Biz güzel günler göreceğiz çocuklar... Savaşacağız arkadaşlar... Aydınlık geleceği kendi ellerimizle kuracağız ey halkım..." demeyecek miyiz?.. Zavallı insanlık... Zavallı ülkem... SESSİZ SEDASIZ (!) AB ile müzakere süreci için yeni model Konya'dan Dr. Hüsnü Bozkurt, "17 Aralık Brüksel Meydan Muharebesi tefrikalan ve görüntüleri, Kızılay Meydanı'nda AB Bayramı kutlamalan, Dışişleri Bakanlığı notası, Başbakan'ın 'AB'yi Kıbrıs'a feda edemeyiz' anlamına gelen sözleri ve ardından da KKTC Başbakanı sıfatını taşıyan zatın 'Bağımsız KKTC bir hayaldi' yolundaki (bu durumda kendisi de herhalde hayali başbakan oluyor) demeci karşısında aklıma geldi" diyor ve anlatıyor: "Hazır Efendi Bush da icazet vermişken diyorum ki, hükümeti, necip ve baöımsız medyamızın yanı başınayaniîstanbul'a, sadaret makamını Dolmabahçe Sarayı'na taşısak... Istanbul Üniversitesi Rektörlük binasını boşaltıp münasip birileri için hazırlasak... AB baş müzakereciliğini, çeyrek yüzyıl süreceğine göre kavgasız dövüşsüz TÜSİAD, TOBB ve İKV arasında dönüşümlü hale getirsek... Müzakere heyetine medyamızın cevval ikinci cumhuriyetçilerini, vakıf üniversitelerimizin bilgiç profesörieri ile malum mütekait diplomatlarımızı ve ekümenik patrik hazretlerinın bir temsilcisini eklesek... Eh, hepsini Istanbul'da toplayınca, AB dönem başkanının tavsiyesine uyarak, Bağımsız Istanbul Cumhuriyetıni ilan edip, müzakereleri bu yeni cumhuriyet adına yürütmelerini kendilerinden rica etsek. Anadolu'da kalanlar da Samsun'dan mı, Erzurum, Sıvas yahut Ankara'dan mı artık nereden başlanacaksa, yapması gereken işlere baksa." Kim Kiıııiıı ÇocuğuII Prof. RUŞEN DORA Y. Mimar Hepimiz birilerinin, o birileri de önceki soylannın çocuklandır. Soyları izleyince ilk insanın nerelefde türeyip nerelere gittiği de ortaya dökülür. Anadolu merkezli helezonlarta eşelemeler ise anlamalan kolay somutlaştıracaktır. Sürekli yinelenen insan başlangıçlan anlatımlan, köklerin Asya'da belirip oradan yeryüzüne yayıldığı şeklindedir. İlk insanın Asya öncesi Afrika Olduvvai bölgesi kaynaklı olduğu savları da vardır. Gene, Neanderthal'den Homo sapiens'e geçiş Anadolu'da gerçekleşmiştir. Eğer bu teorisavlar tutaıiı ise Batı'dan Asya'ya ilk gidişter olacaktır. Asya insan kaynaklan batıdan doğuya beslenişler, epey sonralannda da ters akımla doğudan batıya "gelgif\er yapmışlardır. Ancak ilk insan kaynaklannın öteki kıtalarda olduğu henüz söylenmemiştir, Bu iki yönlü akışların en özgün geçiş yolu ise kesinlikle Anadolu'dur. Eğer (MS IX, X, XI. yy) insan göçleri (AsyalranMezopotamyaAnadoluHazar kuzey yolu, vb.) öne alınarak tarih değerlendirmeleri yapılırsa bunlann geçmişlerindeki pek çok gerçekler göz ardı edilmiş olur. Asya çıkışlı göçlerin; Çin, Japon, Orta AsyaHintSibiryaHazar kuzeyi ve güneyden Fergana, IranAnadolu, MezopotamyaEgeAdalar (Kiklatlar)Balkanlarltalya, FransaAImanyaFinlandiyaEskimo bağlamalan ile etkileri vardır. Bu akışlar (MÖ 40.000'lerden) tarih başlanna ve oradan milat öncesi ve sonrasına sürmüştür. Işte; binlerce millik ve yıllık yaşam çalkantılannın içindeki en belirgin tüm'e örnek yer Anadolu'dur. MÖ 10.000 tarih baslannın hemen yakınındaki (MO 6, 7.8.000'li)yıllann ilk şehir örneği Çatalhöyük daha yakında Hacılar, Kültepe (Grek sonu) Kaniş yerieşimleri Anadolu'dadır. TelHalef bile Çatalhöyük'e yakın yeni tarihli bir merkezdir. Bu ilk yerieşim yerierinin dünlerden günümüze Anadolu insanlan onlann biyolojik yapılan, örf ve âdetleri, evleri, sedir ve tandırian, üretim biçimleri, eşyalan, çanak çömlek, takı, süs malzemeleri, çorap, halı kilim desenleri, inançlan ve konuştuklan dilleri ve pek çok özellikleri ile tarih katmanlannda ileri bir uygariık yaşamı içinde idiler. O eski tarihlerin Avrupası'nın pek çok yöresi ilkel post giysili mağara yaşamlan içinde, avlanmadan tanm üretimine geçmemişlerdir. Bu mağara kültürünün ileri örnekleri IspanyaFransaAImanya vb. yerierde DordogneAltamira vb. mağaralarda ve duvar resimlerinde de izlenir. MısırMezopotamya gibi oluşumlar bile Anadolu ileri yaşamlanndan daha sonradırîar. Dünya uygariığının en özgün yeri Anadolu'dur. İnsan yaşamlannın kültür beşiği, topîanıp dağılma yeri tüm tarih boyu öncelikli yaratıcı özellikli, doğurgan, Tannçalar kaynağı Anadolu insanının olgusudur. Tarih öncelerinden günümüze bu yörenin pek çok özelliği başında; insanının bugünlere değin hep eş ve aynı oluşu yadsınamaz. Türkler Afrika'dan, Avrupa'dan, Asya'dan ya da başka kıtalardan, yoksa uzaydan mı gelmişler? Ama Türk denenler tarih başlanndan (MÖ 40.000), tarih başlangıçlanndan (MÖ 108754321.000) ve MS'den bugünlere Anadolu'da varlardı. Anadolu'yu Asya'ya bağlayan kuzeygüney yollannda vartardı. Balkanlar, Adalar (Ege), Peloponnes (Grek), ItalyaFransaAlmanyaFinlandiya vs.'de de zaman içinde variardı. Anadolu'ya (1071'de) gelen KarahanSelçuklular ve sonraki Osmanlı, Anadolu boştu da oraya gökten zembil ile mi düşmüşlerdi. Bunlar geldiklerinde Anadolu'da zaten önceden var olan akrabalan ile buluşmuşlardı. "Biz Anadolu'ya 1071'de geldikten sonra?!!" diye başlayan konuşmacılara bu en azından bir uyan notu olmalı. Gene tarihi, eski "GrekHelen" ile başlatma, Atina'yı Isparta (Anadolu) ile kanştırma ve Anadolu başansını geri itme eksik saplantılı tanımlara da gönderme olursa pek doğru olmaz mı? "EgeGrekHelen 1 Anadolu'ya başat saymak tüm çarpıklığı ile de olsa bir çeşit moda olabilir, J. Bronovski benzeri piyasamacera tarih romancılan benzer tanımlaıia "Türkler doğudan batıya at üstünde gelen çapulcular, atlı kavimler.. ."miş diyebilir. Kimileri de Geceyansı Ekspresi gibi filmler ile benzer yanlışlar sergileyebilirier. Acaba o görkemli taç kapılar, şehirier, haşmetli görkemli yapılar, büyük ritüelik bahçeler, saray, han, hamam, köprüler acaba at üstünde 'hoppa zıppa' ile mi yapıldı? Savaşı kazanan kumandan M. Kemal, yere serilen yenik ülke bayrağına ayağını basmayıp "Hemen kaldınn bayrağı ordan" diyebilirken gece yansının değil gündüzün ışıklan ile insanca, onurlu olmanın örneği olmadı mı? Sıradan, cıvık, bilgisiz, önyargılı günün moda olan yaklaşımlanna uyarak karariar almak acaba görgüsüz, eğitimsiz insanlara mı sorulacaktır? Yoksa bu yolda doğrulan gören, arayan, alın teri, emek veren, yaşamını insan değer yargılan ile dolduran sanatçı, bilim insanı, tarihçi vb. gibi kültür yüklü yollan döşeyenlere mi bakılacaktır? Hadi biz de bir referandum yapalım da oylayalım. "Renoir, Picasso, Bach, Beethoven, (9'uncu, 5'inci senfoni), Brahms, Mendelsson, Caruso, EditPiaf, YvesMontant, Leyla Gencer, Maria Callas, Dede Efendi, Les Feuilles Morte, La Vie En Rose vb." mi olsun? Yoksa; laylay, naynayşinanay mı seçilsin? Birincileri hiç duymayan ya da duyma özellikli anlama yeteneği olmayanlann referandum oyu kimden yanadır? llle de birbirlerinin çocuklan oldular diye mi kayırmalar yapariar? KİM KİME DUM DUMA BEHÎÇAK behicakhı turk.net Sevgili Duygu Asena: Dün uzun uzun seni düşündüm. Parmak hesabı yaptım, tam 23 yıldır arkadaşız. Yani neredeyse çeyrek asırdır tanıyorum seni... Ne denli uzun, ne kadar da kısa bir süre! Biliyor musun; birlikte olduğun zamanlarda hep gülümsediğin, en derindeki sıhannı bile paylaşmak istediğin, yanından mutlu, sevinçli haller içinde ayrıldığın bir dost ne denli önemlidir... Bu inişli çıkışlı, bu çok güzel ve kahrolası yaşamın herhangi bir yerinde bir derde düşmek de mümkün... Hepimizin her an karşılaşması çok mümkün bir kaza, bir yaşanmak zorunda kalınan süreç diyelim... Biliyorum ki sen bu süreci yıllar yılı biriktirdiğin, üstelik etrafına bolca saçtığın iyiliğinle ve de yüreğinin gücüyle kısaltacaksın... 2005'te bugünleri yine eskisi gibi gülerek anımsayacağız. Bu yazdıklarımı yüzüne karşı söyleyeceğim zamanı sabırsızlıkla bekliyorum. Seni yüreğimin olanca sıcaklığıyla kucaklıyorum... Sevgiler... eposta: umitzileli« gmail.com ÇİZGlLİK KÂMtL MASARACl kamilmasaraci i<ı mynet.com HARBt SEMİHPOROY semihporoyCa yahoo.com BULMACA SOLDANSAĞA: 1/Deniziçine uzanmış ince kara parçası. 2 2/Biroyunya 3 da filmde dınlenme süresi... Savaş 5 larda giyilen 6 zırh. 3/ Bey , şehir Gölü'nde bir a 8 da... Yasakve 9 kaçak şeylerin saklandığı yer. 4/ Bir şeyi oluşturan temel çatı. 5/ Bir tür domino oyunu. 6/ Eski Mısır'da güneş tannsı... Meme başı üzerine yerleştirihp sütün alınmasına yarayan araç. II "Kan SEDAT YAŞAYAIS HAYAT EPİK TÎYATROSU MUSTAFA BILGIN TARLALARINA DUŞEN AMERtMN FÜZEStNt AMERİKAN ASKERİ yETKİLİLERİNe YUMURTA ATARAK PROTESTO EDEN KÖVLÜLER, "KAMU MALINA ZARAR" VERMEICTEN YARSILANT/JDRLARMI5 hayatepikio mynet.com AMERÎKAN FÜZELERİ KAMU MALI OLAMAYACAÖINA 6ÖRE YUMURTALAft KAMU MALIVDI DEMEKKİ!.. , 2 3 4 5 6 8 TARİHTE BUGU1N MLMTAZ ARIKAN 30Arohk tcwtt.munUazarikan.com t3O5'7£ BuGÛN, SİfS O/f FIRÇAL/IMA TOZÜYLA İLGİLİ fZEKCAM, /AJSİLI2 &ASININOA >•££ ALMIÇT1 • DİŞ BAK1Ml, KARŞ/ Cf/VS'E 8ESENİLMEMİN ÖNEMİ NEdE'NIYLB BELKi OE £>/Ş~ AĞe/Sf KAOAG ESK1DİR. İLK.ÇAĞPA GENELLİKLE toJçüK. Bie. Bez /'A/EÇASIY. OİŞLE&Nİ OI/AGU>/. BU BEZLEIS.E, SIÇAN, KÛSTEBEK , TAVŞAN SİB/ K£Mıl£İC/ HA Yl/ANLARlN KE\*İK KÜLLE& OE fCONUR, &UNLAÜLA OVULAN CVf'ERİN GÜÇLENBCEĞr SANILIgDI KÖPEKL&İİN PİÇ tCÜLL£RfM'N BALLA KA/S/Ş/tof PA AYCI BİK TEMIZ^ LİK KXAL.ZeM£SİYCn'. LIS7E, İNSAN SİOİĞİNE KADAg ^~ UZANMAtCTAYOl ! 13. YÜZYIL SOMLAeiMPA, OİÇ FIRÇASI KULLANfMI YAYGlMLAŞT7teÇA , Bu KONCIPA GEUŞMELEG. HfZ.LANMIŞ, OİŞ FlKÇALAMA TTDZU YE EN SON OA PtŞ. AAACUNU ORTA .*.**,trr,ı> nit MACUNU <HPrM/ 2OYÛZVILM DEV gi/Z SAUAYİ OLACAKTIR. FIRÇALAMA 7OZUYLA O/S BAK/MI.. h ": Sadık Şen 9 dil'in müzikli oyunu... Kabadayı. 8/Alçak. aşağılık... Bestelenmiş her tür şiire Batı'da verilen ad. 9/ "Oyun, tuzak" anlamında argo sözcük. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Taranmış yün ipliği. 2/ Karakter... Mozart'ın, Türk müziğinden esinlenerek bestelediği ilk operası. 3/Kerestesi ve reçinesi çok beğenilen bir orman ağacı... Ağn ve şişlerle ortaya çıkan bir hastalık. 4/Istanbul'un eski adlanndan biri. 5/Bir şeyin kenan... Israil yapımı av bombardıman uçağı. 6/Pembe renkli şarap... "Yollar bir , dağlar düğüm / Çözüle çözüle bitmez" (B.S. Erdoğan). 7/Hawaii Adalan'na özgü, gitara benzer dört telli çalgı. 8/lnleme, inilti... Zihin ve bedence ortaya konan güç. 9/Osmanlılar döneminde ulema sınıfindan olanlann giydiği uzun üstlük... Büyük erkekkardeş.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle