Katalog

SAYFA CUMHURİYET 26 ARALIK 2004 PAZAR HABERLER TÎSK Başkanı Refik Baydur, siyasal İslamın Türk insanma uygun olmadığını söyledi: PAZAR ORHAN BURSALI Türbatı simge olatnaz • TÎSK Başkanı Baydur, siyasal Islama kimsenin heves etmemesini isteyerek buna izin vermeyeceklerini söyledi. Baydur, "Türban ve tesettür bir yaşam tarzıdır. 0nun yanlış ideolojilerin simgesi yapılmasına izin vermeyiniz ve vermemeliyiz. Türban ve tesettür ne dinimizi, ne milliyetimizi, ne de ülkemizi temsil edemez ve etmemelidir" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TÎSK Başkanı Refik Baydur, görevini bırakırken hükümeti türban konusunda uyardı. Siyasal islamın, Türk insanına uygun bir yönetim olmadığını vurgulayan Baydur, "Buna kimse heves etmesin, edene de müsaade etmeyiniz" dedi. Baydur, türban ve tesettürün, dini de ülkeyi de temsil edemeyeceğini belirtti. TÎSK'in 22. olağan genel kurulu, dün Ankara'da başladı. Başbakan RecepTayyipErdoğan'ın da katıldığı genel kurulun açılış konuşmasını, başkanhk görevini bırakma karan alan Refik Baydur yaptı. Baydur, son dönemde olumlu gelişmelerin yaşandığını anlatarak; Türkiye'nin ilk kez istikrar bulma şansı yakaladığını savundu. Ekonomideki tablonun pembe olmayan kısımlan da bulunduğuna dikkat çeken Baydur, dış ticaret ve can işlemler açığının büyük boyutlara ulaştığına dikTİSK'in 22. olağan genel kuruluna Başbakan Recep Tayyip Erdoğan dakaüldı. (Fotoğraf: KORAY AVCI) nız sizden olanlara" değil, olmayanlara da hizmet kapılan açması uyansında bulunan Baydur, dokunulmazlıklann da kaldınlmasını istedi. Baydur, * Büyük VliBet Medisimiz,suçlan \çhatalan koruma aracı değüdir" dedi. Düşünme, Yazma, Tartışma TamAvrvpa Biriiği'ne gimrken...".. Oldu mu ya Erinç Yeldan? Brüksel'de bütün Türkiye soğuk ter dökerken, sen kalk International Herald Tribüne'de Amerikalı bir meslektaşınla yazı yaz, Türkiye ekonomisindeki kınlganlığa işaret et, bu politikalarla ekonominin sürdürülemezliğini bütün dünyaya jurnalle!... Sende hiç mi vatan millet sevgisi yok! Seni gidi Boğaziçi Ekonomi'yi bitirmiş o minik çocuk! Nesli dünyada tükenmiş sol bağnaz ideolog! Türkiye'deki ekonomik rakamlan izlese, Türkiye'nin nasıl da sağlıkh bir büyüme ve kalkınma yoluna girdiğini görecek... Yok yok, görse de, ideolojik saplantılan yüzünden onlan kötüye yoracak iflah olmaz bir solcu o! Üstelik Bilkent'te ekonomi profesörü.. "Çocuklanmız ne tür insanlann elinde eğitiliyor?" ••• Bumu IMF'nin dibinden aynlmayan televoleci ekonomistlerden biri, uluslararası ekonomi bilim dünyasında araştıımalarıyla tanınan Erinç Yeldan'a, özetle böyle saldırdı. Satır aralannda da "Bilkent bu adamı neden tutuyor?" jurnallemesiyle. Biz Cumhuriyet Bilim Teknik'te bir araştırma yayımlamıştık, jurnalci televolecinin tek bir uluslararası yayınını biie bulamazken (kolay doçent olunan zamanlar), Yeldan, uluslararası bilim literatürünün seçkinleri arasındaydı. Televolecinin yazdığı gazetede 29 Temmuz 2001 tarihinde çıkan habere bakın: "Avrupa Ekonomik Kurvluşu (EEA) tarafından yaptınlan bir araşîırmada, dünyanın en önemli 1000 ekonomisti arasına 7 Türk ekonomisti girdi" deniyor ve bunlardan 6'sının ABD'de, birinin ise Türkiye'de Erinç Yeldan olduğu haber veriliyordu: "Bilimsel açıdan yapılan değehendirme sonunda, 1000 önemliekonomist listesinde, Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) Ekonomi Profesörü Daron Acemoğlu 12'nci, Prof. Dani Rodrick(HarvardÜniversitesiABD) 50'nci, Prof. Erinç A. Yeldan (Bilkent ÛniversitesiAnkara) 131'inci, Prof. Abdullah Yavaş (PA State ÛniversitesiABD) 175'inci, Prof. Selahattin Imroboroğlu (Güney Califomia Ünh/ersitesi AŞD) 432'inci, Prof. Timur Kuran (Güney Califomia ÜniversitesiABD) 585'inci ve Prof. Tayfun Sönmez (Michigan Üniversitesi ABD) ise 735'inci sırada yer aldılar." Yeldan'a şanssız bir saldın da, ekonomi yazan başka bir arkadaşımızdan geldi. O da "Economisfte de yayımlanan yazının Türkiye'yi kötü göstenmek amacını taşıdığını, aslında ekonomik göstergelerin hiç de öyte olmadığını belirtiyordu.. Korkut Boratav Hoca köşesinde gerçi gerekli yanıtı verdi, ama televolecilere katılanlann kin ve öfkesi dinmiyor. ••• Ekonomi iyiye gidiyorsa neden hükümet IMF ile üç yıllık yeni bir anlaşma yaptı? Hani AKP hükümetinin hedefi, tez elden IMF ile ilişkileri kesip kendi başına yürümekti! Bugün IMF ile anlaşmayı büyük bir müjde olarak duyurmalannın nedeni ne ki? Uluslararası finans çevrelerinin, IMF'nin hükümete ve Babacan'a olan büyük güvenlerinin altında ne var? IMF yeniden neden Türkiye'yi yüzlerini ak çıkartan örnek ülke olarak tanrtıyor? Çünkü Türkiye IMF'ye olan borçlannı ödeyebilecek durumda değil! Kapıya dayanan 1015 milyar dış borcu ötelemek için IMF ile anlaşmak zorunda kaldılar yeniden. Türkiye'nin bu yıl 11 milyar dolara yakın cari işlem açığı, IMF'ye olan borcu ödenemez kıldı. Ülkemiz yeniden IMF kucağında, dünyada hiçbir ülkeye uygulanmayan yükseklikte bir faiz dışı fazla dayatmasıyla, işsizliği ve yoksulluğu arttıracak ve toplumun aile ve sosyal hayatını daha üst düzeyde tahrip edecek politikalara mahkum edildi.. IMF sevinçli, çünkü Türkiye, beş yıl daha uluslararasıfinansçevrelerinin çelik kollannda, dış borctınu düzenli ödeyen (iç borcu ise durmadan artan) ağzı var dili yok uslu çocuk rolünü kabul etti. O IMF ki, 2001 OcakŞubatı'ndaki büyük çöküşün hemen öncesinde de, Türkiye'de işlerin son derece iyi gittiğini açıklamıştı! ••* Erinç Yeldan ve Bağımsız Iktisatçılar Gurubu'na, IMF'cilerin ve onlann buradaki uzantılannın hiç tahammülü yok. IMF ile anlaşmanın neden yapıldığına bakmayacak ve nedenleriyle ilgilenmeyeceksin... IMF'nin dayattıklan ve hükümetin uygulamalan dışında görüş ileri sürmeyeceksin.. (Bilim özgüriüğüne ve demokrasiye bak!) Sana verilen kaba ekonomik göstergeleri irdelemeyeceksin ve soru sofmayacaksın.. Rekor kıran dışsatım kalemlerinin ne olduğunu, emek yoğun üretim ve dışsatımın, Türkiye için rekabetçi ve sağlıklı sürdürülebilir bir büyüme olup olmadığını tartışmayacaksın... Türkiye'nin sanayileşme stratejisi üzerine düşünmeyeceksin. Bu ülkenin çıkaıiannı değil, uluslararası fînansın çıkarlannı koruyacaksın.. Spekülatif sıcak paranın yol geçen hanı gibi gelip, büyük vurgunlaria aniden dışan çıkarak ekonomiyi çökertebileceğini, Türkiye'nin (ve Arjantin'in) büyük çöküşü böyle yaşadığını yazmayacak ve sıcak paraya kurallar getirilmesini istemeyeceksin! Bunlan tartışmayan ve yazmayana ne denir? Erinç Yeldan, hoş geldin Cumhuriyet'e... Üyellk süreci Başbakan Tayyip Erdoğan da, yaptığı konuşmada; lüzumsuz kahramanhk ve popülizm yapmadıklannı belirtti. AB'den tarih alınmasıyla birlikte yeni bir döneme girildiğine dikkat çeken Erdoğan, bu dönemde sivil toplum örgütlerine de çok iş düştüğünü bildirdi. Sivil toplum örgütlen, akademisyenler ve medyayla ele ele verilmesi durumunda; sürecin kısaltılmasının da mümkün olabıleceğıni ifade eden Erdoğan, u Bu sürecin tartışmasuıı çok yapmıyoruz. Bizinı için önemü olan süreçten çok işin nitengidir'* dedi. Başkanlıkyanşı 2 isim arasında ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TlSK'te bugün yapılacak seçimlerde, başkanlık yanşı MESS Başkanı Tuğrul Kutadgobiük ile Kâğıt Işverenleri Sendikası Başkanı Rıza Kutluışık arasında geçecek. Başkanlığı bırakan Refik Baydur ve TİSK Onursal Başkanı HaHt Narin tercihlerini, Kutluışık'tan yana kullandıklarını yakın çevTelerine aktardı. Başkanlık kat çekti. Işverenler üzerindeki vergi ve primlerin yüksek olduğunu dile getiren Baydur, devletin de işveren kadar prim ödemesini istedi. Baydur, "Benimle beraber eüni taşuı alana koymayan sosyal devlet ancak lafta kalır" diye konuştu. Baydur, Başbakan Erdoğan'ın da konuşmacılar arasında yer aldığı salonda; siyasal Islam ve türban konusundaki görüşlerini açıkladı. Halk üzerinyanşı için Tekstil lşverenleri Sendikası'ndan da son dakikada sürpriz bir aday çıkması bekleniyordu. Ancak, sendika kendi içinden bir aday çıkarmaya; bunun yerine Rıza Kutluışık etrafinda birleşilmesi için kulis yapmaya karar verdı. TlSK'e yakın kaynaklar, Kutluışık ve Kutadgobilik arasında ciddi bir yanş yaşanacağını belirttiler. 'Hayır yaflma vok' j Erdoğan partisinin il başkanlan toplantısının açılışında yaptığı konuşmada ise 17 Aralık zirvesinde elde ettikleri başanyı karalamak isteyenlerin Türkiye'de değişimi engellemeye çalıştığını savunarak "Hayır, yağma yok! Bu ülke arük o eski defterieri bir daha açmamak üzere kapatmışor" dedi. "AB kapısına dayandık ve şu anda açmayazoriuyoruz" diyen Başbakan Erdoğan, mevcut durumu koruma esasına dayanan diplomasi anlayışıyla ülkenin dış sorunlarına çözüm bulunamadığuıı söyledi. de iz bırakan geçmişi silmenin zor olduğunu kaydeden Baydur, "Anta imkânsız değildir. AKP uygulama ve iyi niyetta' yaklaşunlanyla bu olanağı sağlamahdır" şeklinde konuştu. Baydur, şöyle devam etti:*Siyasal İslam felsefesi, Türk insanına uygun bir yönetim değildir. Buna kimse heves etmesin, edene de müsaade etmeyiniz ve etmemeliyiz. Gizlenmiş ve basünlmış arzulan en çabuk teşhis eden kurum, si vil toplum örgütleridir. Onlarla uzlaşabilen siyasetçi, daha uzun ömürlü ve daha başanh olur. Türban ve tesettür bir yaşam tarzıdır. Onun yanhş ideolojilerin simgesi yapılmasına izin vermeyiniz ve vermemeliyiz. Türban ve tesettür ne dinimiyj, ne nıilliyetimizi, ne de ülkemizi temsil edemez ve etmemelidir. Ona da fazla müsaadenin yararü olacağını sannuyorum." Hükümete, devlet yönetiminde "yal 'ADALET'E 10BÎN KADRO' KABULEDÎLDİ Hükümete dokunulmazlık eleştirisi ANKARA(Cumhuriyet Bürosu) Adalet Bakânı Cemil Çiçek, temel yasalarda değışiklik yapmaya gelecek yıl da devam edeceklerini belirterek 2004 yılına Ceza, Ceza Infaz ve CMUK değişiklikleri nasıl damgasını vurduysa 2005 yüının da başta Borçlar ve Ticaret olmak üzere özel hukuk alanındaki birçok temel yasada değişiklik yapılan bir yıl olacağını söyledi. CHP'li OrhanEraslan ise TSK, yargı kurumlannın hakkında iddia bulunan mensuplanna "dokunduğunu" belirterek AKP hükümetine milletvekili dokunulmazlığının smırlandınlmasına destek olmalan çağnsında bulundu. Adalet Bakanlığı'na 10 bin yeni kadro alınmasına ilişkin yasa tasansı da TBMM'de kabul edildi. Adalet, Milli Eğitim bakanlıklan, YÖK, üniversiteler ile Yargıtay Başkanlığı 'nın 2005 yıh bütçelen dün TBMM Genel Kurulu'nda görüşüldü. Adalet Bakanlığı bütçesi üzerinde söz alan CHP Niğde Milletvekili Orhan Eraslan, Bakan Cemil Çiçek'in savcı ve yargıçların görevlerini yapmadığını söyleyerek "yargıya müdahale" niteliğinde tavırlar sergilediğini ifade etti. Milletvekili dokunulmazlığı konusuna da değinen Eraslan, TSK'nin mensubu olan komutanı yargıladığını, yargıda benzer iddialar gündeme geldiğinde yargı mensuplannın yargılandığmı, ancaİc siyasette böyle bir görüntüye rastlanmadığına işaret etti. CHP Antalya Milletvekili Atilla ANKARA (Cumhuriyet Emek de dokunulBürosu) Meclis'te sakin mazlık konusuna degeçen bütçe maratonunda ğinerek "Necmettin önceki gün "yoklama krizT Erbakan, raportaria yaşandı. Atatürk Orman hakkmdaki infazdan Çiftliği'nin (AOÇ) "Ankakurtuhnava çahşnken ra Büyükşebir Bekdiyesi'ne beraber yargılandıkverflmesinr isteyen ÇevTe ve lan, dokunulmazük Orman Bakanı Osman Pearhı ile bugün bakanpe'ye tepki gösteren CHP'lihkyapıyoriar" dedi. ler, AKPTilerin genel kuBakanlığuıa yönerulda olmamasını firsat bilik eleştirileri yanıtlerek yoklama istedi. Çolayan Çiçek, yargıya ğunluk sağlanamayınca, oyyönelik eleştirüerinin lama dün tamamlanabildi. amacının yargıyı yıpÇevre ve Orman Bakanratmak olmadığını salığı bütçesi bir gün gecikvundu. Çiçek, yılbame ile dün Meclis'te kabul şından itibaren, Ceza edildi. Bakan Pepe, eleştiYasası dahil, yeni çırilere yanıt verirken sert bir kanlan yasalarla ilgiüslupla CHP'lilere yüklenli 5 bine yakın hâkim di. AOÇ'nin, Ankara Büve savcıya dönük bilyükşehir Belediyesi'ne vegilendirme ve eğitim rilmesi gerektiğini sa\runan programı uygulayaPepe, buranın büyük bir caklannı aktardı. Bu kent parkı olarak düzenlearada, TBMM Genel nebileceğini söyledi. ÖneKurulu'nda Adalet riye CHP'liler "YağmalanBakanlığı'na 10 bin ması için mi" diye tepki yeni kadro verilmesigösterirken bazı CHP'liler, ne ilişkin yasa tasan"Meclis'i de vereüm" diye sı dto kabul edildi. laf attılar. Mustafa Bayram yakalandı YUSUF ZIYA CANSEVER 4 aydır aranıyordu VAN "Uyuşturucu kaçakçınğı için teşekkül ohışturmak, deviete karşı silahb tsyan çıkarmak veçıkaramaçlısuçörgütükurmak" suçlannı işlediği gerekçesiyle 4 aydır aranan eski Van milletvekili Mustafa Bayram, dün Van'ın Edremit ilçesindeki evine gece yansı düzenlenen bir operasyonla yakalandı. Uyuşturucu kaçakçısı oğlu Hamit Bayram'ın gözaltında bulunduğu Van Emniyet Müdürlüğü'nden kaçınlması olayına kanştığı gerekçesiyle, 10 Temmuz'da tutuklanan ve 13 gün sonra 30 milyar lira kefaletle serbest bırakılan Mustafa Bayram hakkmda 10 Ağustos'ta yeniden gıyabi tutuklama karan çıkanldı. Ancak bu sırada tran'a kaçan Bayram'ın üç gün önce Türkiye'ye girdiği ihbannı alan emniyet ekipleri, eski miUetvekilinin Edremit ilçesindeki evini izlemeye aldı. Emniyet Müdürü Tacettin Kurt'un operasyon karan üzerine 120 polis dün saat 01 .OO'de alarma geçti. Emniyet ekipleri, saat 03.30'da Cumhuriyet Savcılığ^'ndan arama izni çıkarttı. Kaçakçüık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi Müdürü Mustafa Uçkan'ın bizzat yürüttüğü operasyon saat O5.3O'da başladı. Emniyet yetkililerinden abnan bilgiye göre polislerin apartmana girdiğini gören Bayram, asansöre binerek kaçmak istedi. Ancak zemin kattaki sığınağa indiğinde polislerle karşılaşan Bayram gözaltınaalındı. Hakkındaki gıyabi tutuklama karan vicahiye çevrilen Bayram, Van M Tipi Cezaevi'ne gönderildi. Adalet Bakanlığı'nın karan üzerine Bayram'ın güvenlik nedeniyle Bitlis Kapalı CezaBayram'ın gü\ enlik nedeni\ le Bitlis Kapalı Cezae\i'ne seviiedileceği belirtildi. (Fotoğraf: AA) evi'ne sevk edileceği belirtildi. AOÇ ÖNERİSİ CHPLİLERİ KIZDIRDI obursali(g cumhuriyet.com.tr. Milli Eğitim Bakanı, Arapça kelimelerle 'Türkçe öğretememekten yakındı' Bir Hüseyin Çelik klasiği ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Arapça kelimeler kulİanarak "Türkçe derslerinin iyi verilememesinden" yakındı. 11 yıl boyunca çocuklara, Türkçe dersi verilmesine karşm doğru dürüst Türkçe öğretilemediğini belirten Çelik, "Türkiye'de, Türkçe dersleri bir fecaat" dedi. Çelik, konuşmalannda sık sık "Arapça" kelimeler kullanması ile dikkat çekiyor. Hüseyin Çelik, Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı tarafından Başkent Öğretmenevi'nde düzenlenen "Ortaöğretim Taslak YÖK Başkanı Erdoğan Teziç: 'ÖSS'debuyıl değışiklik olmaz' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, ÖSS sistemiyle ilgili bu ders yılmda herhangi bir değişikliğin söz konusu olamayacağını söyledi. Teziç, "Süreç başlamışnr. Öğrencilerin yeni bir sınav sistemiyle karşdaşmalan düşünülemez, düşünülmenıelidir de" dedi. Önceki gün toplanan Rektörler Komitesi ve Üniversitelerarası Kurul (ÜAK) toplantılannın ardmdan sorulan yanıtlayan Teziç, ÖSS sisteminde bu yıl yapılacak bir değişikliğin öğrencileri olumsuz etkileyeceğini ifade etti. Sınav sisteminde bazı değişikliklerin zamaij zaman gündeme gelebileceğini anlatan Teziç, "Bizim bir şeye'değişmez' yönünde mutlak bir bakışırruz olamaz. Ama bunlan inceleyereksonuçlarabizvannz" diye konuştu. • "Türkiye'de, Türkçe dersleri bir fecaat" diyen Milli Eğitim Bakanı Çelik, öğrencilerin 11 yıllık eğitime karşın kendilerini ifade edemediklerini söyledi. Çelik, "Çocuklanmıza doğru dürüst Türkçe öğretemiyoruz" diye konuştu. Programlannı Değetiendirme Çaüştayı"nın açılışına katıldı. Burada yaptığı konuşmada, öğrencilerin 11 yıllık Türkçe eğitimine karşm kendilerini ifade edemediklerini söyleyen Çelik, "İngiltere'de bir çocuğun üniversitede yeniden tngilizce öğrenmesi yadırgamr ama bizde hâlâ ünhersitede Türkçe dersi var. Çocuklanmıza, doğru dürüst Türkçe öğretemiyoruz" diye konuştu. tlköğretimde îngilizce dersleri de verildiğini belirten Çelik, "Herkese tngihzce dersi veriyoruz ama kimseye Ingüizce öğretemiyoruz. Garip değil mi?" dedi. Anadolu liselennde değişikliğe gittiklerini, fen derslerinde Îngilizce okutulması zorunluluğunu kaldırdıklarını, isteyen okulların bu uygulamayı gerçekleştirebileceğini ifade eden Çelik, bu konuda aldıklan eleştirileri anlattı. Çelik, "Yabancı dil eğitimini önemsiyonız. Hele hele AB sürecinde bunu daha çok önemsiyonız. Yalnız, sorun bizim zekâmız değil, yöntemimiz" diye konuştu. Çocuklann "Türkçeden neredeyse soğuduklarmı" vurgulayan Bakan Çelik, "Anadiün manbğmı öğrenmeden başka bir dih' öğrenmek mümkün değü" şeklinde konuştu.