20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 ARALIK 2004 CUMA CUMHURİYET SAYFA 17 Türkiye'yi yeni ödevler bekliyormuş... "Bekleme odasında canı sıkılmasın dive!" GÖRÜŞ Dr. GURBUZ ÇAPAN Etektronlk posta: denasomecwnhwTyeLcom.tr www.denizsom.com Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 azi Üniversitesi Iktısadi ve Idari Bilimler Fakültesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Mustafa Attıntaş, Osmanlı Imparatorluğu'nun BriJksel'deki AB liderler dağılma sürecinde yabancılaria işbiriiği yazirvesinin sonuç pan çevreleri, bugünkülerle karşılaştırdığında eskilebildirgesinin son ri bir bakıma haklı buluyor... Prof. Dr. Altıntaş, günütercümesini Çoriu'dan müzdeki küreselleşme söyleminin altında nelerin yutAyşe ve Srtkı Ergüley ele turulmak istendiğini şöyle anlatıyor geçirmiş: "Türkiye'nin "Dünün Ingiliz Muhipleri, KürtTeali Cemiyeti, mantam üyelik girişimlerini değeriendiren liderler dacılar, saray, Damat Ferit hükümeti ile mütareke basınını günümüzle karşılaştırınca, dünkülere haksızlık bu çerçevede edildiğini görüyorum. aldıkian kazanımlan Çünkü dünküler, kendilerinin de oluşturduğu bir memnuniyetle açıklar. imparatorluğun dağılmasını yaşıyorlardı ve bu 'mahTürkiye'nin tarafımızca şer günleri'nden kendilerine göre nasıl çıkabilecekönceden belirienmiş ve lerinin peşine düşmüşlerdi. sonradan belirienecek Oysa günümüzdekilerin bu türden bir özürleri budayatmalan koşulsuz lunmamaktadır. Günümüzdekileryağmavetalandan kabul etmesi; işbiriiğinin paylanna düşeni kapabilmek için Türkiye Cumhurigelecekte gerekJi göreceği yeni düzenlemeleri çaresiz kabul etmek zorunda kalacağının paraf edilmesi sonucu üyelik kapsamında müzakerelerin başlatlmasının ucunun açılması uygun bulunmuştur." Sonuç yeti'nin etnik ve dinsel temelde parçalanması için elden geleni yaptıkları yetmezmiş gibi, ulus devlet ile ulusal onurdan yana tutum sergileyenlere 'Sevr paranoyağı' olarak suçlayıp bastırmak istemektedir. Bu tür davranışlann gerisinde ihanet ve satılmışlığı bastırma içgüdüsünün olduğu düşüncesindeyim. Misakı Milli'yi parçalamak ve yerine Sevr'in 21. yüzyıl versiyonunu ikame etmek isteyenler VVashington, Brüksel ve Strasburg kulislerinde, demokratik, laik Türkiye'yi parçalamak için cirit atıp duruyorlar. Dünküler ile karşılaştırıldığında daha büyük bir ihanet içinde bulunan bugünküler, ulus devlet, ulusal egemenlik, ulusal bağımsızlık benzeri kavramların tarihe kanştığı çığlığı atarak bir yandan etnik kökene dayalı yeni 'ulus devlet'leryaratmayaomuz verirken öte ükü Bugünküler yandan Avrupa Birliği'nin 'ulusal çıkarların sürekli dengelenmesi' ve 'ulusal geleneklere saygı gösterilmesi' üzerine inşa edildiğini de görmezden gelmektedirler. Bilindiği gibi 'Avrupa Birliği Yurttaşlığı' kavramı 7 Şubat 1992'de Maastricht'te imzalanan anlaşma ile getirilmiştir. Ancak zaman içinde bu kavramın ulusal yurttaşlığa zarar verici bir eğilim göstermesi üzerine 2 Ekim 1997'de Amsterdam'da imzalanan anlaşma ile yeni bir düzenleme yapılmıştır. Buna göre 'Avrupa Birliği yurttaşlığının tamamlayıcı olduğu ve ulusal yurttaşlığa zarar getirmeyeceği' kabul edilmiştir. Bütün bunlar, şimdilerde Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlığını yük görmeye başlayan çevrelerin bildikleri ancak görmek istemedikleri bir gerçektir." Alman'ın Almanlığını, Ingiliz'in Ingilizliğini, Fransız'ın Fransızlığını koruduğu yalansa, şu bizim Türkiyeli"ler çıksınlar televizyonlanna da anlatsınlar bir görelim! Anadolu Yangın Yeri Dudaklanmda birtürkü: "Yangın yeri yaş yeri, ussul bas yavaş yeri" veya sevgili Ahmed Arrf in dediği gibi "Dört yanım puşt zulası, dört yanım hançerdirbenim". Algılamamız yavaş çalıştığı için geç anlıyoruz. Bazen dumandan boğuluyoruz.. sonra giderek başlıyor kavrukyanmalar. Geçenlerde Istanbul'un göbeğinde, Taksim'de beş katlı bir apartman yanıyordu. Üst balkonda garibanın biri yardım bekliyordu. önce ceketi tutuştu, söndürmeye çalıştı.. sonra umutsuz, kırgın bakışlarla aşağıya baktı, eminim dudağındaki mınldanmalar kaderine küfürdoluydu. Baktı, baktı.. dışandan yardım gelmeyeceğini görünce yanan apartmana girdi gerisin geri, yani ölüme yürüdü ve öldü... Tanrım, biz bu ftlmi kaç kez izledik. Aklıma Kılıç Arslan geldi. Iznik'te evi yağmalanmış, kansını kaçırmışlar, sekiz yaşındaki kızını pişirip yemişti azgın Haçlı sürüleri... Sonra bir iman ve inançla yürüdü, Haçlı sürüsünün üstüne; yendi, yenildi ve yendi. Başka dramatik örnek I. Bayazrt'tır. 0 da ölüme yürüdü. Kaçmak yerine vuruşarak ölmeyi tercih etti Azgın Tımur'a karşı. 0 da ailesini kaybetti, sonra yaşamını.. ama ölümü pahasına onurunu kurtarmıştı. ölürken de onurun destanını yazdı. Ve daha sonra Enver Paşa! 0 da ölüme yürüdü, düşlerinin esiri oldu. Hürriyet ve Turan adına taa Afgan Dağlafı'nda buluştu ölümle... Bazen yazgıdan kaçmak olmuyor işte. Şehir Hatları vapurlarında kavga! Şehir Hatlan Işletmesi yönetimi vapurlann lumbarağzına, "Açık ön güverte dışında gemilerin açık ve kapalı alanlarında sigara içilmesi yasaktır" diye yazı yazmış. Gemilerinin, iskelelerinin, binalannın, tersanesinin el altından Istanbul Büyükşehir Belediyesi'ne devredilme çabalanna sessiz kalan Şehir Hatlan'nın sigaranın dumanından rahatsız olması oldukçailginç... llgili yasa gereği gemilerin kapalı alanlannda zaten sigara içilmiyor. ö n güverteyi bırakıp arka ve yan güvertelerde sigarayı yasaklamak ne iş? Yasaklayacaksan gemınin tüm açık aianlannda yasakla! Ancak bu iş o kadar kolay değil. Çünkü ılgili yasada açık alanlarda sigara içilmesini yasaklayan bir hüküm yok. Uluslararası denizcılik kuralları da sadece yanıcı ve parlayıcı madde taşıyan gemilerin açık alanlannda sigara içilmesini yasaklıyor. Yolcu gemilerini değil! Âynca, yine uluslararası denizcilik kurallanna göre gemilerinin açık alanlannda sigara içilmesinin gemide can, mal ve seyir güvenliğini tehlikeye düşüren bir durum yok. Belli ki Şehir Hatlan'nda birileri işgüzarlığa soyunmuş; hayatında ilk kez vapura binen parti teşkilatından "Abdülfettah Bey'in ricasını kıramamış! Peki bu yasak nasıl denetlenecek? Gemilerde seyyar satıcılan, dilencileri engelleyemeyen Şehir Hatları Işletmesi, üst arka güvertede sigara içilmesinı nasıl engelleyecek? Herhalde yolcuları birbirine düşürerek! Ama yasayı bilen yine sigarasını içecek! Yüksek Yerilim Hatti N'olur söyleyin, AB'ye girişimizi görebilecek miyim doktor bey? erdincutku'. yahoo.com Süleyman Ekim: "Hem Avrupa Birliği'ni, hem Erdoğan'ı, hem de medyayı not ettim." Not Makedonya Üçüncü bin yıla on kala yangın başladı Makedonya'da. Aklımda Mostar Köprüsü kaldı. Mostar Üç dine, beş ırka köprüydü. Hiçbir yerden yardım alamadılar Yoksul halklar birbirini boğazladı durdu on yıl boyunca.. seyirciydi yeni Imparatorlar. NATO Kuvvetleri yangından sonra küllerini kurcaladı Makedonya'nın. Biz, sessiz bir gözyaşıyla, anlamadan, acıyarak baktık Makedonya yangınına. Hamza Saykan: "Kurtların, Hakkâri'nin Yüksekova ilçesine inmesi bir şey mi? Ankara'da kurtlar sofrası kuruldu bile!" Kurtlar Kafkasya Eşzamanda en nazlı, en güzel yerimizde başladı yangın. önce Ağdam, Suşa ve Zengezur sırayla yandı... Kafkasya iki yüz yıllık yazgısıyla yeniden buluştu. Yine milyonları bulan kaçgöçler. Beş yüz binleri bulan ölümler.. kimse ses etmedi.. sağır ve kördü herkes. Yurtsuzluğu bilenler hariç... Kafkas yangını söner mi? İki yüz yıldır durup durup alevleniyor. Dağlanmızı ateş aldı Çeçenistan'da. Şimdi yangın Dağıstan'da. Yananlann tutunacak dalları kalmadığı için dinlerine tutunmuşlardı. Adlan yozayobaza çıktı. llkel, barbar ilan edildiler. "Azgın Vahabiler" dendi onlara. Oysa onlar; o dağlarda, Hürriyetlerinin esiri olmuşlardı. Bir gıdım Hürriyet, Hürriyet ne güzel kızdı. İki yüz yıldır o hayalin peşinde "ayakta öldüler"! Şeyh Şamil'in düşleri Kafkasya'yı ölüm tarlası yapmıştı. Biz yine boynu bükük, umutsuz, içimizde tarifsiz bir elemle izledik durduk... Kafdağı'nın arkası, aşkların, acılann bahçesi, yiğitlik türküsü, özgürlük savaşçılannın taşı olmayan Anıt Mezariığı... Tolstoy'un dediği gibi, Ruslar Kafkasya'yı yendi ama onuru öğrenemediler. Cumhıırîyet Şehidi Kubilay LGÜRŞENKAFKAS 74 yıl önce karanlığın aydınlığa başkaldınşının yıldönümü yaşandı. Tepeler dolusu nice canlar pahasına kurtanlan ve özgür yaşama ulaştırılan ulusumuz 23 Aralık 1930'da çakıllı, dikenli engellerle karşılaştı. Yeniye, yeniliğe, devrimlere ve ilkelere direnen, başkaldıran paslı düşüncelilerin Menemen karanlığında. bataklığında boğuluşu, genç öğretmen emekçisi Kubilay'ın şehit edilişi, "Aydınlığa koşarken I Menemen karanlığında I şehit düştü Kubilay öğretmen, /Ata'sının yolunda sürdü savaşı I cehalete amansızca I ölüme boyun eğmeden"... 23 Aralık 1930'da, sabahın erken saatlerinde dördü silahlı altı kişi, tekbir sesleriyle Menemen belediye meydanında halkı toplayıp, isyana teşvik ettiler. Başlan sarıklı, çember sakallı, sırtlarında cüppeleriyle devrimlere meydan okuyorlardı. Gözlerini kan bürümüştü bu eskinin posası kişilerin. "Bizlerşeriat istiyoruz" diyerek Müftü Camii'nde toplandılar. Başlannda kendisini mehdi olarak tanıtan Derviş Mehmet vardı. Islam dinini koruduklannı, 6070 bin kişilik bir güç olduklarını haykırıyor ve camiden aldıkları yeşil bayrağı taşıyarak tekbir getiriyorlardı. "Şapka giyen kâfirdir, şeriat gelecek, bize kurşun işlemez" diye bağırıyorlardı. Halk şaşkın ve korku içindeydi. ilçedeki alay komutanlığı yedeksubay Kubilay'ı bir manga askerle olay yerine gönderdi. Askerlerin silahlannda gerçek mermi yoktu, caydırıcı olması ve kalabahğın dağılması amaçlanıyordu. Askerler süngü takmış beklerken, Kubilay toplumun anlayış gösterip inanacağı düşüncesiyle tek başına onlara doğru ilerliyor. Bozgunculara atılan eğitim mermileri, "Bakın bize kurşun işlemez" diye yobazlann bağırtıları ile halkta panikyaratıyordu. Kubilay'ın, "Teslim olun, bu sizin yaptığınız isyandır" söylemine kurşunla karşılık verildi. Kubilay yaralanarak yere düşüyor, ayağa kalkıp camiye doğru ilerlerken, yeniden yere düşüyor. Yobazlar, Kubilay'ın bu durumunu görüp üstüne saldınyorlar. Derviş Mehmet ve yandaşları cami avlusunda kör testere ile başını gövdesinden ayınyorlar. Karanlıklar ve gericilik egemenlik borusunu tüttürüp yenilikçi devrimleri kana bulamıştı. Kesik baştan akan kanın kimilerce içilip, tekbir sesleriyle, kanlı saçlarından tutup topluma zafer hırıltılanyla, kanlı gözlerle gösterildiöi söylentileri ürkütücüydü. Tplerle bir sopaya tutturulan kesik baş halka gösterilip "Ey aha///.. Din elden gidiyor, şeriat, hilafet istiyoruz" diye bağınyorlardı. Mahalle bekçisi Hasan olaya dur demek isterken, yobazlardan birini yaralar, fakat o da şehit edilir. Girit göçmeni olan Mustafa Fehmi (Kubilay), 24 yaşında vatani görevini yedek subay olarak yaparken bu kanlı olayda şehit oldu. Cumhuriyet'in ilk yıllannda ilkeler ve devrimlerle toplum özgürlük ateşi ile aydınianacakken, bu kanlı çıkışlar üzücüydü. Menemen ve çevresinde sıkıyönetim ilan edilerek, yobazlardan 41 kişi cezalandınldı. 36 sanıktan 28'i aynı caminin avlusunda idam edilirken, küçük yaşta emellerine alet ettikleri 13 çocuğa da hapis cezası verildi. Menemen Şehidi Kubilay, Bekçi Hasan ve Şevki için anıt dikildi. Anıta: "Inandılar, dövüştüler, öldüler. Bıraktıklan emanetin bekçisiyiz" diye yazıldı. Ümmetçi birtoplumken birey olma, özgür olma, Cumhuriyet sevinci beklentisi yerine Şeyh Sait Isyanı ve Menemen olayını yaşamak, Mustafa Kemal'i çok üzmüştü. Menemen ve çevresi halkının yobazlara desteğini kabullenemiyordu. O günün kısrtlı ve yetersiz olanaklanyla tüm devrimler, yenilikler halkın gönenci içindi. Atatürk, Türk gençliğine "Dahili ve harici bedhahlann olacaktır" seslenişiyle o günleri ve gelecekteki tüm karanlık düşünce ve düşlerdeki engelleri işaret ediyordu. "Toplumun düşmanı cehalet (bilgisizlik), bilgisizliğin düşmanı öğretmenlerdir" özdeyişi ile gelecekteki düşlerinin gerçekleşebilmesi için toplumsal eğitim seferberiiğini ilan etmişti. Eğitimde birlik (Tevhidi Tedrisat), millet mektepleri o günlerin yaşanan eğitim girişimleriydi. Menemen karanlığında gerçekleşen ve gericiliğin egemen olma girişimi, aydınlanma devrimleriyle silinip yok oldu. Ancak o günlerin ürküntü ve örnek alıcı olayı, tarihi bir izlence olarak yüreklere işlendi. Cumhuriyetimizin kuruluş yıllarında böylesi karanlık dönemeçlerden geçişimizin 74. yılında da din çıkışlı bazı olaylann yeniden gündeme geldiği görülmektedir. Kendilerini dost olarak tanıtan bazı ulusların kışkırtması, bilgisizliğin etkisi ve laik, demokratik Cumhuriyetimizin aydınlık yolda özgürce ilerlemesi kem gözlerin habercisi olmaktadır. Bu vatan bizim, özgürlük bizim ve laik/demokratik Cumhuriyet bizimdir. Binlerce şehit ve gazinin, Kubilay'ların armağanı olan bugünlerde aydınlık bir ulus olmanın sevinciyle el ele olmalıyız. Binlercesini, bu kutsal topraklan, özgür yaşantıyı ve ulusal temel kavramlan sağlayanları saygı ile anıyor ve "Atatürk'ün yıldız öğretmeni Kubilay'lar ölmez, I Birimiz, onumuz ölür I eğitim ordumuz ölmez, I Biz ilerici, ışık dolu Türk öğretmenleriyiz. I Atatürk'ün öğretmenleri ölmez" diyoruz. < KİM KİME DLM DUMA BEHIÇAK behicakfd turk.net Ortadoğu İki bin yıllık yangın yeri. Her ataştan pay düştü bize. Yanıyor, dönüpdönüp yanıyoruz. Daha dün bize ırak olan Irak. Oysa ne kadar yakınmışız Irak'a... ölümleri, yangınlan gördükçe yanıyor yüreğimiz. önce Kerkük'le sarsıldık, sonra yüreğimiz yanmaya başladı Felluce'de. Her bombada koptuğunu fark ettik elimizin kolumuzun... Tam bin yıl evvel de böyle başlamıştı: Yıkım, yağma, talan ve ölüm. Haçlı ordusuydu o günki adı... Urfa, Antakya sonra Kudüs nasiplenmişti yağmadan. Şimdiki adı "Demokrasi Savaşı".. demokrasi Zengin Yosmasıdır. Güzeldir, alımlıdır, biraz kanlı oluyor ama iyi bir şeydir. Ortadoğu'ya demokrasi kanlı geliyor. Anne karnından çocuğu almak için: Pala'yı göğüs kafesine iliştirip ta kasığa kadar yırtıyorlar. Çocuğu kurtanyoriar. Anne ölüyormuş kimin neyine... ÇtZGÎLİK KÂMtL MASARACI kamilmasaraci" mynet.com Anlamak Subaylanmızın kafasına çuval geçirdiler aşağılamak ve anlatmak için. Dün de gencecik polislerimiz kurşunlandı. Ikisinin vücudunda da ABD mermileri... Anlatabiliyor muyum, beni dinliyor musun? Kelimeler kifayetsiz, ben biçareyim.. beni anlıyor musun? Azrail kapımda; bazen dinimi, bazen dilimi bahane ediyor. "Bu kaçıncı ölümüm".. bu kaçıncı yangınım.. yüreğim yanıyor, yüreğim.. anlıyor musun?.. İK TtYATROSU MUSTAFA hayatepikgimynet.com [email protected] fax:0212 672 73 79 AVRUPA, AZENLIKLAR KONUSUNDA GÜVENCÇyMİ5 Ç5 SEVİNDİM. ZIRA BEN DE "MUTLü AZINLIK" MENSUBUYUM BULMACA SEDAT YAŞAYAN I OTOBUSTEKILER KEMAL VRGENÇ TH 1 kurgenc(ayahoo.com ftftfoi İflQÇİc TARİHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAN 24Arahk incw.nuuntazarikan.com /SECA/ZADE EKREM SİBi ÖĞeerM£NL£gİMC>E*J ALAAI FİK/SET, OKJJLU g/R/NCıUKLE gİTİgM/fTİ. HAe.tCiy£ YE SADARET7E 8İK. SÜIZE MEMU&LUK. VHPnfcrrtH SoNKA, "SERt/ert FÜMUN "£>£& &İSİMIKI BAfYAZA&UĞlUt ÜsnENMİŞTf DAHA SONRALARf, SU 1B3619O1 ytLLAR.1, ED£B»A7nq/*S&i.veTl FÜMUH DSI/K/" PİVB AAUL/ICAKrt*. ÖZELUKUM YÜZYfL 8AÇIAR/NDA, TEVFİK &KJBET, /UZTAN MİLLİyETÇİLrK CHJySULAISiyLA YA2AfZKEN, BAnULAŞMA, ÖZGÜRLÜIC Gigı TEMALAISA DA AG/HItK. VER.Iyoeou. ozANtN TÜGK ŞU&UE eerrec^Ğı YEUİÜKLEIŞ, KO~ UULARI PtÇfVDAtCf yAPlSAL A/tT£ÜKLE&Uİ OE KAPSlYOR., ÖLÇÜSÜZ Ş///ZE DO6/SU ÖtJEMU StJ? /trtUMI GE/SÇEtCLEŞTİSağola, revfik. FikrtJ% Açiyan t&fkü'ndeki oJosı>Kİ*3örüijorsumut. ÇÜR OEHSLBfİİMİ GALATKSAGAY SULTAMİSt 'A/DE, MUALOM 186*'DE eueÜM,ÛAILÛ OZAN TEVFİK FİKRET PO<§MUŞW >tK TSl/F/K F/KRET'/N DOĞUMU.. AJACİ, SOLBANSAĞA: 12 3 4 1/ 19101949 yıllan arasında hizmet veren ünlü Türk yolcu „ gemisi. 2/ Gözde sanya çalar 4 kestanerengi... Beceriksiz, güçsüz, görgüsüz kimse. 3/ Türlü askeri görev ve Q hizmetlerin yapılması için küçük birliklerden oluşturulan gruba verilen ad. 4/ Uğraş... Bir sayı... Asya'da yaşayan yabanılbirkeçi. 5/106 taşla oynanan bir oyun... Bir nota. 6 Avrupa BirliV ği'nin ortak para biri 6 mi... "Tann kabul etsin"anlamındakullanı 8 lan sözcük. II •'Rakip 9 ler, hasımlar" anlamında eski sözcük. 8/ Genel görünüm. 9/ Bir Ingiliz uzunluk ölçüsü... Gelenek. YUKARTOAN AŞAĞIY\: 1/ Muğla'nın Fethiye ilçesinde, doğal güzelliğiyle tanınmış bir koy... Çemberin çevresinin çapına oranını gösteren sayı. 2/ Eski Türklerde toplumsal bölüşümü düzenleyen sistem ya da hukuk... Endüstri. 3/ Söz, lakırdı... Eski Türkçede rüşvete verilen ad. 4/XVÜI. yuzyılda Fransa'da moda olan bir bezeme biçemi. 5/Marangozlann dört köşe delik açmakta kullandıklan araç... Bir etkinliğin geçici olarak durdurulduğu süre. 6/ Bir meyve... YJCKaraosmanoğlu'nunbirromanı. 7/Sayı, tane... Genelev işleten kadın. 8/ Bir nota... Hatay ilinde bir ırmak.fc îki tarla arasındaki smır. 9/ Yat limaıu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle