19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 ARALIK 2004 PAZAR CUMHURİYET kultur(rt cumhuriyet.com.tr SAYFA 15 SüNAY AKIN Terbiyesiz kaplumbağalarL Günümüzde bombalanan, ışgal edilen Bağdat kenti. aydınlanma tarihımızde çok önemli olan bir dostluğun başlangıcı olmuştur!.. 1869 yılında, Bağdat'ta çıkan "Zevra" gazetesinin yirmi beş yaşındaki başyazannın evinde büyük bır kütüphane, piyano ve fotoğraf makineleri vardır. Bu ortam. genç adama, kendi gibi sanat düşkünü olan bir arkadaş bulmakta kolayhk sağlar. Iki arkadaş, neredeyse tüm zamanlannı okumaya. müzik dinlemeye ve fotoğraf çekmeye ayınrlar. Genç gazetecıyı Bağdat'a beraberinde götüren Mithat Paşa'dır. Sadrazam Ali Paşayla aralannda doğan anlaşmazhktan dolayı bu kente tayınini isteyen Mithat Paşa, yeteneğine ınandığı yazarı da Istanbul'dan kopanr. Genç yazarın en yakın arkadaşı da Mithat Paşa'nın emrinde çalışan bir görevlidir. Mithat Paşa'ya olan hayranlığını. babası Ethcm Paşa'ya yazdığı mektuplarda dile getiren genç bürokrat, gazeteci arkadışının roman konusundaki eksikliğını gidermek amacıyla on ıki yıl kaldığı Parıs'ten kitaplar sipariş eder. O yazar ki, arkadaşının bilgi birikımini ve kendi adına getırttığı kıtapların gelişimindekı etkisinı sürekli olarak anacak ve de teşekkür edecektir. O yazar. Ahmet Mithat Efendi'den başkası değıldır. Ahmet Mithat Efendi'nin Bağdat'ta tanıştıgı ve yakın dost olduğu da, bir tablosu geçen hafta beş trilyona alıcı bulan Osman Hamdi Bey'dir!.. KULE CANBAZI ESİNTİLER ZEYNEP ORAL En Zoru Şimdi Başlıyor... "Evet", "Sü", "Ja!", "Yes!", "OuU", "Evet!"... Avrupa Birliği bayrağıyla Türk bayrağı yan yana... Ve altında kocaman yazılmış şu yukarıdaki sözler... Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu Türkiye raporunu onaylarken, birdenbire havaya kalkan kollar ve ellerde her dilden kocaman "Evet!"... Boşuna anlatıyorum, nasılsa ertesi gün tüm gazetelerde hepiniz gördünüz o fotoğrafı ve o görüntüleri... Ben o anı televizyonda ilk izlediğimde Adana'daydım. O anda, o kapalı mekânda ne kadar insan varsa, yüzlerinde kocaman bir gülümseme, ayağa fırlayıp alkışlamaya başladı. Etkileyici bir andı doğrusu. Avrupalı mıyız, değii miyiz? Bu soruyu sorduğum ya da bu yazıyı yazmakta olduğum 17 Aralık sabahı, Brüksel'de müzakereler kıran kırana devam ediyordu. Görüşmeler, kopma noktasıyla devam arasında, ilerigeri arasında, olumluolumsuz arasında gidip geliyor, inişli çıkışlı sürüyordu. Avrupalı mıyız, değii miyiz sorusuna Brüksel'den yanıt beklemektense, yüreğimleyanıtlamaya karar verdim. Hayır. elbette Avrupalı değiliz. Baksanızaaynı günkü (17 Aralık tarihli) Cumhuriyet'te okuyorum: Aydın Valiliği "sakıncalı" gerekçesiyle, "toplum düzenine uygun olmadığı" gerekçesiyle, "çocukluk ve gençlik çağının normal gelişmesine zararlı olduğu" gerekçesiyle, "siyasi, ideolojik ve bölücü telkinlerin bulunması" gerekçesiyle öğrencilere tiyatro yasaklıyordu. Bunca tehlikeli ve sakıncalı olan oyun ne miydi: Aydın Belediyesi Şehir Tiyatrosu'nun sunduğu "BirCeza Avukatının Anılan"\ 80'li yıllarda Ankara Sanat Tiyatrosu'nda, 90'larda Ankara, Antalya ve Van'da Devlet Tiyatrolarında oynanan, TRT'de dizi olarak yayımlanan oyun. Türkiye Barolar Birliği Başkanı Faruk Erem'in anılarından yola çıkarak yazılmış oyun! El insaf! Oyunları, kitapları yasakladığımız sürece, bırakın tüm öteki koşulları, kriterleri, uyum yasalarını vb, biz asla Avrupalı olamayız. Yasaklamanın ancak güvensizlikten kaynaklandığını bilmiyor muyuz? Korkularımızla baş edemediğimiz anda, en kolay yol yasaklamak. Ama aynı zamanda en tehlikeli olanı. "Şu oyunu izleme, bu kitabı okuma, şu filmi seyretme" dediğiniz anda, hadi bir adım daha ileri gidip şunu da ekleyeyim "Azınlık Haklan ve Kültürel Haklar Raporu sakıncalıdır, hazırlayanlar hakkında soruşturma açayım, dava açayım" dediğiniz anda, ortada var olan birkitabın, bir oyunun, bir filmin ya da bir raporun gerçeğini yok etmiyorsunuz. Yalnızca kendi kafanızı kuma gömüyorsunuz. Izleyen, gören, okuyan insanların, o gerçekleri yokmuş gibi, olmamış gibi, değilmiş gibi düşünmelerini sağlamak için kafalarını koparmaktan başka çareniz kalmaz elinizde. İşte asıl en zoru şimdi başlıyor dememin nedeni bu. Çünkü Avrupa Birliği'ne girmek için çaba harcadığımız, bu yolda önemli adımlar attığımız, ülke çapında "Evet, bu Birtiğin parçası olmak istiyonjz" dediğimiz şu sıralarda, Avrupalı mıyız değii miyiz sorusunu yanıtlamadan önce şunu bilmemiz gerek: Çağdaş, evrensel, uygar değerlerin yüceltildiği; insan hakları ve demokrasinin gereklerinin yerine getirildiği; hukukun üstünlüğü, ayrımcılığın sonlanması ve fırsat eşitliğinin savunulduğu bir zihniyetle, bir dünyayla bütünleşmek istiyorsak, artık bu yasaklamalara son vermek gerek. Biliyorum işimiz zor: Eleştiriye açık olmayı, tartışmayı, sorgulamayı, tepkimizi efendice göstermeyi, kaba güce baş vurmadan göstermeyi öğrenmemiz gerekecek. Ve en önemlisi kimi kavramları yüceltmemiz, yaşamdaki en büyük erdem saymamız gerekecek. Hangi kavramları mı? örneğin "Özgürlük"... örneğin, "Emek"... örneğin, "Yaratıcılık". Evet, işimiz bundan sonra daha zor. En zoru şimdi başlıyor... www.zeyneporal.com. faks: 0 212 257 16 50 lo yapar, 1901 yılında... Tabloya baktığımızda, bir cami mihrabının önündeki rahlenin etrafına saçılmış kitaplar görürüz. Kitap konulan rahle boş değıldir; orada bir kadın oturmaktadır!.. Bu tablo, yaşama ve insana din çerçevesinden bakmanın karşıtı olan pozitif düşünceyi simgelemektedir. Osman Hamdi Bey, kadını resme konu alan, kadının evdeki ve sokaktaki yaşantısını tablolanna yansıtan ilk ressamımızdır. 0nun tablolannda, ustası Geromeun ve öteki oryantalistlerin eserlerinde asla göremeyeceğiniz bir yön vardır; Osman Hamdi Bey'in insanlan kaderci, kul ya da Nule değillerdir. Tam aksi, kitap okuyan, aydın mreylerdir. Bu zenginlik, sanatçının insanı görmek istediği yerin bir dışavurumudur. Sanat tarihimizde düşünce resminin öncüsü olan Osman Hamdi Bey'i, anlamayan, onun aydınlanma arzusunu önemsemeyenler yok muydu? Elbette vardı, yaratıcı, yaşadığı dönemin çok ötelerinde olan her sanatçının karşılaştığı, ama asla önemsemediği bu sinek ısınğı eleştiriler asla yıldırmadı Osman Hamdı Bey'i... O kararhydı!.. Düşüncelerini hiç tereddüt etmeden büyük bir yüreklilikle eserlerine, yaşantısına yansıttı; ilk müzeyi kurdu, ilk Türk kazısını gerçekleştirdi, ilk güzel sanatlar okulunuaçtı... Aydın klmdlr?' Ve yıllar sonra, Türkiye'yi AB'ye sokma çabasındaki politikacılann görüntüleriyle, Osman Hamdı Bey'in "Kaplumbağa Terbiyecisi" adlı tablosunun satış haberleri iç içe geçti!.. Arkeolojik kazılara hak ettiği değeri vermeyen, bütçe ayırmayan. kadının el sıkışmasını bile "günah" sayan, imam hatip lıselennin sayı olarak güzel sanatlar liseleri karşısında ezici bir üstünlük sağladığı, belediye başkanlannın "Tükürürüm böyle heykelin içine" diyerek sanata hakaret ettığı bır ülkede, soranm size, Osman Hamdi Bey'in tablosu "en pahalı" tablo olmuş, ne faydası var!°.. Aydınlanma devriminın tamamlanmadığı, yanm bırakıldığı ve hatta karşıdevrim sürecinin hızla ışlediğı bir Türkıye'de, AB'ye girme haberleri ve "Kaplumbağa Terbiyecisi" iç içeydi.. Osman Hamdı Bey, bu ünlü tablosunda "Aydın kimdir?" sorusunun yanıtını verir. Tüm hareketsızlığıne, ağırlığma rağmen kaplumbağalan terbıye etmekten usanmayan, yılmayan insandır aydın!.. Şüphe yoktur ki, tablodaki terbiyeci ressamın ta kendısi, kaplumbağalar da yaşadığı dönemin devlet yapısıdır. Kadını "ikinci sınıf" insan gören bir oy tabanıyla iktidar olanlar, Türkiye'ye Avrupa müjdesi veriyorlar... Bağdat bombalanıyor, binlerce masum insan katlediliyor... Düşünceleri, aydın kişiliği unutulmuş, toplum tarafından anımsanmayan Osman Hamdi Bey trilyon edıyor... Bu işte bir "terbiye"sizlik var! Bir satranç oyunu... On parmağından da bal damlayan Osman Hamdı Bey" in adının anıhnasına giden yol bır bankanın ıflasıyla başlar. Içi boşaltılan ban;anın kasasından "Kaplumbağa Terbiyecisi" adlı tablo çıkmasaydı kimse ağzına almayacaktı ressamın adını!.. Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun adını da, adını taşıyan "hızlı" trenin devrilmesiyle gazete manşetlerinde okumuş, televizyon haberlerinde çokça duymuştuk. Sırada şimdi Osman Hamdi Bey var!.. Sahi, düşündünüz mü hiç: sanatçılannın, aydınlannın adlannı ekonomik kriz ve tren kazalannın ardından anımsayan bir ülke, Avrupa Birliği'nden gün alsa ne olur, almasa ne olur!? Yeri gelmişken, şu AB, yanı Avrupa Birliği konusunda da bir çift laf edelım. Bilirsiniz, ben politikayı sevmem. Bunun da nedeni yaşanılanlan bır dama değıl, satranç oyununa benzetmemdir. Bence politika bu ülkede, yaşam denilen çok yönlü ve çok hareketli oyunu dama olarak algılamak ve yalnızca "taş yeme" hevesiyle günü kurtarmak çabasıdır. AB mi?.. Ben lisedeyken sınav yapmak üzere sınıfa gıren öğretmen kâğıtlan dağıtır ve biz soru ları yanıtlamadan önce koca sınıfı "A" ve "B"diyebölerdü... Osman Hamdi Bey, aydın kişiliği ve çok yönlülügü anlatılmadan yalnızca bir tablosuyla konuşuldu. sonra unutuldu gıtti... Bır tek çerçeveye sığdınldı, bu çok yönlü, mucize insan!.. 1906 yılında yapılan "Kaplumbağa Terbiyecisi" adlı tabloda ne anlatıldığı, böyle bir mesleğin olup olmadığı yazıldı, çizildi... Bir ressamın yaşamından cımbızla çekilen bir tek tablonun etrafında döndü tüm konuşulanlar. Oysa Osman Hamdi Bey'in söz konusu tablosunu konuşurken çok değıl, hiç değilse beş yıl öncesine gıdılmelı ve ressamın dünya görüşü, yaşama, ınsana ve ülkesinin içinde bulunduğu döneme bakışı hakkında bilgi sahibi olmak gerekirdi. Ne mi vardı, beş yıl öncesinde?.. Osman Hamdi Bey. "Mihrap" adlı bır tab Fayton Oyunculan yol aldı Kültür Servisi Fayton Oyunculan'nın 'Yel mi Değirmen mi' adlı oyunlannın tstanbul'daki ilk gösterimi 21 Aralık'ta saat 20.00'de Çevre Tiyatrosu'nda yapılacak. Aslı Öngören'in yazdığı, Kadir Yüksel'in yönettiği 2 perdelik oyunda Tamer Büyükarraan. Nuri Karadeniz, Handan Karaadam. Salih Mat, Gökhan Çolak, Fatma Yıldız.Sevim Işık, Kadir Yüksel, Fikret Köklü ve Güldeniz Köse rol alıyor. Fayton Oyuncuları Mart 2004'te, Taner Büyükarman, Ersin Çakmak, Sevim Işık ve Kadir Yüksel tarafından îzmit'te kuruldu. Amaçlan, yıllardır tiyatro yaptıklan îzmit'te sürekli ve düzenli oyunlar oynayan yerleşik bir özel tiyatro oluşrurmaktı. Fayton Oyunculan. G«leri • Sergi • Atelue • Seınatevi sahneleyecek ilk oyun olarak, Aslı Öngören'in yazdığı, Özel Isviçre Hastanesi'nin düzenlediği oyun yazma yanşmasında birincilik ödülü alan 'Yel mi Değirmen mi'yi seçmişler ve îzmit'te 2004 Nisan ve Mayıs aylannda on kez sahnelemişlerdi. Fayton Oyunculan'nın yeni tasansı ise Macar yazar tsrvan Örkeny'in yazdığı, daha önce hiç sahnelenmemiş, savaşa ilişkin bir kara komedi olan 'Totlar' adlı oyun. Aslı Öngören'in yönettiği oyunun Türkiye'deki ilk gösterimi Ocak 2005'te yapılacak. Kurulduğu sezon yalnızca îzmit'te oynayan Fayton Oyunculan, 2004 2005 tiyatro sezonunda oyunlarını Istanbul'da da sahnelemeye başlıyor. Topluluğun vcni o\unu 'Yel mi Değirmen mi?' adını taşıyor. EMEL SAY "DAĞARIMDAN ÇEŞİTLEMELER" 18 Arahk 20048 Ocak 2005 Pazar hariç hergun 15.00'den ıtıbaren altnebilir. E K V A T O R S /\ N y\ T G A LE R i S i MALTEPE SANAT GALERISI SONER ÇAKMAK Resim Sergisi 17 Arahk 2004 17 Ocak 2005 Boğlarbosı Mah. inönü Cod Gulyotu Sk. Damooo Apt No 8 MoitepeIST T«fc 0216.441 91 98 Hı: 0216.371 44 4 ! Çarş horıt hef gün 11 0018 00 arnsı ngktır ADNANCOKER Resimleri 15 Ocak 2005'e kadar Iskele C d . Ogün sok. Refah apt. No:l2Do:2 Caddebostan / İSTANBUL Teh 0214.38512 03 Fn 0216 W U V KARSU TEKST1L ' GALERİSİ AYŞEGÜL KORA Resim Sergisi 18 Aralık'0430 Ocak'05 Valı Konağı Cd Pasaj 73 K:1 N 28 Nışantaşı Tel: 212.225 23 18 «w*e*vatagalericom GALERI ve SERGI ÇİÇEK BAR Sıraselvıler Cd. Bıllurcu Sk. No:25 BeyoğluIST 0212 244 24 82 244 26 19 ( 0 2 1 2 ) 2 9 3 89 78 perareklam@perareklam com tr CADDEBOSTAN minesanat.com GENEL İSTEK ÜZERİNE MİNE SANAT GALERİSİ'nde İZLEYEBİLİRSİNİZ. oda SANAT ve llanlarınız Için (0212)293 89 78 pera [email protected] [email protected] www.perareklam.com.tr FİGEN AYDINTAŞBAŞ Resim Sergisi 10 Aralık'04 07 Ocak'05 Hasnun Galıp Sk Pembe Çıkmazı Zanfı Apt. No 4 D 3 BeyoğluIST (VaMıo nun Arka Sokağı) T 0212 244 90 31 F 0212 244 90 32 Galenrmz PazarPazattesı dışında 1230 19 00arasıaçıklır BLTUL AYDINERCHACKO AALfiMLT SANAT OOASI CEYLAN MUTLU S A N A T "YeşUkay'dn 40 Gülu" Resim Sergisi 14 Aralık'045 Ocak'05 GALERISI Hüsrev Gerede Cd. N:102/B (Fırın Sk.) Teşvikıye IST. Tel: 0212 259 22 08 Pazar P.tesi hariç hergün 12.0019.00 arası açıktır. ODA GALERİ (jdlaPa 'dan /stani'ul Kütfaları Resim Sergisi 18 Arahk'04 8 Ocak'05 Sergı süresınce hergün I 1.0019 00 (Pazar dahil) . Necmettın Öktem Sk. No 132 Erenkfjy! Tel+ Fax (0216)355 35 87 j Bu seraıy (www.lebriz.com) Onlıne , Sergı Safonu nda da ızleyetnlırsınız ; İLfKj ZEKI FAIKIZER Resim Sergisi 22 AraLk'04 14 Ocak'05 Gazetecıler Srtesı Yazartar Sk No 26 80300 Esentepe, İSTANBUL Tel 212 288 33 89 Faks 0212 267 24 44 emaıl sanaigaîensı^arsu com îr www karsu com tr Tr galealndex htm 14Arahk'0431 Ocak'05 "Paris Resimleri" • Kültür Servisi 12. Truva KültürSanat Derneği Ödülleri 9 Ocak Pazar günü Yunus Emre Kültür Merkezi'nde sahiplerini bulacak. Dernekten yapılan açıklamada şöyle deniyor: "Uğraşılarını ve başanlannı çeşitli alanlarda sergileyerek çağdaş kültürümüzün oluşumuna katkıda bulunmuş bilim insanı, sanatçı ve kurumlara her yıl ödül vermeyi gelenek haline getirdik. Bu yıl 12. kez verilen ödüllerden Atatürkçülük Ödülü Erol Manisalı'ya, Çağdaş Halk Müziği Ödülü Kazım Koyuncu'ya, Edebiyat Ödülü Tahsin Yücel'e, Fotoğraf Ödülü Merih Akoğul'a, P.N. Boratav Halkbilimi Ödülü Folklor ve Edebiyat Dergisi'ne, Halk Müziği Ödülü Erol Parlak'a, Halk Oyunlan Ödülü Ege Üniversitesi Halk Oyunlan Bölümü'ne, Plastik Sanatlar Ödülü Mehmet Aksoy'a, Sinema Ödülü Ahmet Uluçay'a, Şiır Ödülü Talat Halman'a, Tiyatro Ödülü Sevgi Sanlı'ya, Truva Özel Ödülü de Ioanna Kuçuradi ve Betül Çotuksöken'e verildi. 12. Truva KültürSanat Ödülleri Galerimız Pazar Pazartesı hanç hergün 11'001800 arası açıktır Abdi Ipekçi Cad No:26/9 Nisantası Tel 0212 240 44 48/230 58 91 Fax: 0212 219 77 19 lail [email protected] www.karesanat.com BUCÜN • TARIK ZAFER TUNAYA KÜLTÜR MERKEZİ'nde saat 11.00'de 'Kukla', düzenleyen Orhan Kurf. (0 212 293 12 70)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle