19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 KASIM 2004 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA [email protected] 11 Felluce'deki direnişçiler 150 ABD askerinin öldürüldüğünü, 270'inin yaralandığını öne sürdüler Irak'takanlıbayramDış Haberler Servisi - ABD ordusu, Felluce'de "evev" yaptıklan aramala- nn devam edeceğini ve kentin tam an- lamıyla *temizlenmesr için 4-5 gün- lük bir süreye daha ihtiyaç duyuldu- ğunu açıkladı. Direnişçilerin ise ken- tin güneybatısında toplandıklan ve son bir çatışmaya hazırlandıklan be- lirtildi. Bir direnişçi, 150 ABD aske- rinin öldürüldüğünü söyledi. ABD ise toplam 31 ABD, 6 Iraİc askerinin öl- düğünü bildirdi. Felluce'de öncekı gün bubi tuzağı yerleştinlen bır binada meydana gelen patlama sonucu 3 ABD askerinin öl- düğü, 13'ünün de çatışmalarda yara- landığı açıklandı. Felluce'deki ABD güçlerinin komutaru General Richard Natonski, kentte operasyonun başlan- gıcından bu yana öldürülen militanla- • ABD askerleri Felluce kentinin 'temizlenmesinin' 3-4 gün süreceğini belirtirken direnişçiler son saldınya hazırlamyorlar. 150 ABD askerini öldürdüklerini ileri süren direnişçiler, Amerikan askerlerinin kapana kısıldığını ileri sürüyorlar. nn sayısının 1200'den fazla olduğunu söyledi. Amerikalı yetkililer, Fellu- ce'deki evlerin tek tek arandığını ve bu ışlemin 4-5 gün süreceğini belirti- yorlar. Direnişçilerin kentin güneyba- tısında yeniden toplanmaya başladık- lan ve son karşılaşmaya hazırlandık- lan kaydedildı. 'Her gün 70 yarab geliyor' Direnişçilerin sözcülerinden Ebu Said el Duleymi, El Cezire televizyo- nuna telefonla yaptığı açıklamada, operasyonun başanlı olmadığını, ABD askerlerinin batağa saplandığını be- lirterek 150 askeri öldürdüklerini. 270'ini yaraladıklannı öne sürdü. Di- renişçi dün 12 askeri aracı yaktıklan- nı, ABD askerlerinin savaşçılann elin- dekı Colan semtine hâlâ giremedikle- rini söyledi. Duleymi, "ABD askerle- ri Felluce'de büyük direnişle karşılaşı- yorlar. Roketve top ateşjalbndalar" de- di. Almanya'daki Amerikan askeri has- tanesi Landstuhl Tıp Merkezi komu- tanı Albay Rhonda Cornum, operas- yonun başlamasından bu yana günde ortalama 70 yaralı askerin getirildigi bildirdi. Cornum, operasyon öncesin- deki 6 ay boyunca bu rakamın günde ortalama 32 olduğunu belirtti. Felluce'den izlenimlerini aktaran Re- uters muhabirleri, yüalmış binalar, ha- rap olmuş camiler, parçalanmış telefon direkleri, telefon ve elektnk hatlan ve sokaklarda ceset kalıntılanndan oluşan bir yıkım manzarası gördüklerini be- lirttiler. Muhabirler, Amerikan deniz pi- yadelerinden Çavuş Christopher Gar- za, Humvee aracı ıle bir cesedin yanın- dan geçerken "En iyi mücahit ölü mü- cahittir" dediğini aktardı. Baülı bir kadm cesedi bulundu Colan'ın ise hayalet şehir görünü- münde olduğu ifade edildi. Kentin mer- kezindeki caddede 4 ceset gören mu- habirler, havada ceset kokusunun ol- BİR KİŞt DAHA ÖLDÜRÜLDÜ 'Türklere saldırılar artacak' Haber Merkezi - Irak'ta dün 1 Türk kamyon şoförü daha öldürülürken son iki hafta içinde öldürülen Türk şoför sayısı 7'ye çıktı. CHP Genel Sekreter Yardımcısı Oğuz Oyan, şoför- lerin öldürülmesinin önüne geçilmesi için gi- nşimlerde bulunulmasını isteyerek "sınırdan sonra TTR ve kamyonlann Irakh şoföriere tes- tim edilmesi önerisinde" bulundu. Uluslarara- sı terör uzmanı Nihat AK Ozcan da Irak'ta Türk şoföriere yönelik saldınlann artacağına dikkat çekerek olaylann önlenmesi için Tür- kiye'nin ABD'ye baskı yapması gerektiğini söyledi. Türk kamyon şoförleri Irak'ta hedef olmaya devam ediyor. Irak'ın Beyci kentinin polis yetkilisi Yarbay Cemal Salih, silahlı ki- şilerin Beyci kentinde bır Türk kamyon şofö- rünü öldürdükten sonra aracıyla birlikte yak- tığını açıkladı. Irak'ta Geçici Hükümet'in iş- başına geldigi 28 Haziran'dan bu yana öldü- rülen 70'ten fazla yabancı sivilin 30'dan faz- lası Türklerden oluşuyor. Oğuz Oyan, Türk şoförlerinin Irak'ta öldürülmesinin önüne ge- çecek girişimlerde bulunulması gerektiğini belirterek, "suurdan sonra TIR ve kamyonla- nn Irakh şoföriere teslim edilmesi" önerisinde bulundu. Oyan, Irak'taki "kirli ve kanlı sava- şuı" sona ermesini istediklerini belirtti. Özcan: İki tür suç işleniyor Kamyon şoförlerinin hizmetinın, Türkiye'den ye Irak'tan farklı farklı göründüğünü anlatan Özcan ise "Irak'taki eylemciler açısuıdan ba- karsanız, Türk kamyonculan ABD'nin ora- daki işini kolaylaşüran en önemli unsuıiardan biri" dedi. Kamyonculann iki nedenle öldü- rüldüğünü \mgulayan Özcan. "Burada iki tür suç işleniyor. İlki direnişçiler kamyonculan ABD'ye yardım ettikleri için öldürüyoriar. Bir kısmı ise adi suçlular olarak bu işi yapıyor. Ül- kede savunma mekanizmasmm bulunmaması bu tür olaylann gün geçtikçe artmasına neden olacak" diye konuştu. Türkıye'nin artık cıddi önlemler alması gerektiğini kaydeden Özcan, bu tür olaylann ABD'nin sorumluluğu altın- da olduğunu söyledi. Özcan şöyle konuştu: "Irak'taki ölümlerin durması için iki yol var. Birincisi Türkiye ağırüğını koymah ve ABD'den kamyonculann korunmasuun sağ- lanmasuu istemeti. İkincLsi de kamyonculann organize olduklan shil toplum örgüüeri ABD, ve Irak'taki yönetime çözüm için baskı yap- mah. Türkiye'den bir ses çıkmazsa bu ölümler her gün 1-2 artarak devam eder. Kamyoncu- lar ABD'nin oradaki can daman onlan besle- yen öğe, 1 hafta mal götürmeme boykotu yap- salar her şey çözülür. Artık kapıdan girenlerin konınabileceği bir mekanizma sagJanmah." Felluce'de ve diğer kentlerde işgalcikrin saldınlannda yaralanan yüzlerce çocuk bayrama hastanede girdi. (REUTERS) duğunu bildirdiler. ABD deniz piyade- leri, Felluce'de Batılı bir kadına ait ol- duğu sanılan parçalanmış ve tanınmaz hale gelmiş bir ceset buldu. Cesedin di- renişçilerin kaçırdığı, uluslararası yar- dım kuruluşu CARE'in yöneticisi Mar- gareth Hasan ya da Polonyah bir ka- dın rehineye ait olabileceği kaydedil- di. Irak Başbakanı Iyad Allavi'nin ka- çınlan 3 akrabasından kadın olan 2'si serbest bırakıldı. ABD dün Beyci'ye saldın düzenle- di. ABD askerlerinin kent merkezine doğru ilerledikleri belirtildi. Geçen hafta çaüşmalannyaşandığı Musul'un, ABD ve Irak güçlerinin denetimi al- tında olduğu öne sürüldü. Irak polisi- nin kentin bazı bölümlerinde denetimi sağladığı bildirilirken kentte direnişçi- lerle polis arasında çatışma yaşandı. ABD ASKERİ Savaş bunalıma sürüklüyor Dış Haberler Servisi- Irak'taki görev sürelerini tamamlayıp ülkelerine dönen Amerikan askerlerinin altıda birinin ruhsal travma yaşadığı bildirildi. Amerikan Los Angeles Times gazetesinin haberine göre ABD ordusuna bağlı bir araştırma enstitüsünün yaptığı bir çalışma, Irak'tan dönen deniz piyadelerinin yüzde 15.6'sınnı, diğer askerlerin de yüzde 17.1 'inin ağır depresyon, endişe durumu ve travma sonrası stres bozukluğu yaşadığını ortaya koydu. Ruh sağhğı uzmanlan, Irak savaşırnn yarattığı ruhsal yıkımın daha da ağırlaşacağı uyansında bulundu. Araştırmaya 6200 kişi katılırken bu askerlerin arasında yedekler bulunmuyor. Ancak yedeklerin de ağır ruhsal sorunlar yaşadıklan biliniyor. Vietnam Savaşı'na katılan ABD askerlerinin yüzde 30'dan fazlası da ağır ruhsal sorunlar yaşarmştı. Irak Konferansı'nda Washington'ı sıkıştırmaya çalışan Paris'e destek yok Türldye ABD'nin yanında AYHANŞİMŞEK ANKARA-Türkiye, gelecekhaf- ta Mısır'da yapılacak Uluslararası Irak Konferansı için Fransa değil, ABD'den yana tutum belirledi. Kon- feransta ABD'yi sıkıştırmaya çalışa- cak Fransa'nın, işgal güçlerinin Irak'tan çekilmesi için kesin bir ta- rih belirlenmesi, konferans çerçeve- sinde muhalif gruplann da Mısır'a davet edilmesi önerilerimn Türkiye tarafından gerçekçi bulunmadığı öğ- renildi. Uluslararası Irak Konferansı, ülke- nin istikran ve yeniden yapılanma- sı için uluslararası destek sağlama- yı amaçlayan ABD'nin girişimleriy- le 22-23 Kasım'da Şarm el Şeyh'te toplanıyor. Irak'a komşu ülkeler, G- 8 ülkeleri ABD, Ingiltere, Almanya, Italya, Fransa, Kanada, Japonya ve • Mısır'da gelecek hafta yapılacak Uluslararası Irak Konferansı, Fransa ve ABD arasında büyük mücadeleye sahne olacak. Ankara, Paris'in önerilerinin çoğunu gerçekçi bulmuyor. Rusya ile AB, Arap Birliği ve İslam Konferansı Örgütü'nün yer alacağı toplantıda, öncehkli konulan Irak'ta güvenlik ve istikrann sağlanması ile ocak ayında yapılacak seçimler oluş- turacak. Suriye Dışişleri Bakanı Faruk el Şara geçen hafta Ankara'da yaptığı temaslarda, komşu ülkelerin Irak ko- nusunda ortak tutum belirleyerek Fransa'yı desteklemesini önerdi. El Şara, konferanstan bir gün önce bir araya gelecek olan komşu ülkelerin, işgal güçlerinin çekilmesi için kesin bir tarih belirlenmesi talebini dile getirmeleri durumunda Fransa ile birlikte daha güçlü hareket edebile- ceklerine işaret etti. Ancak bu düşün- ce Türkiye tarafından gerçekçi bu- lunmadı. Ankara, Fransa'nın istedi- ği, geçici Irak hükümeti dışında öte- ki Irakh gruplann da konferans kap- samında görüşmelere davet edilme- si önerisini desteklemedi. Diplomatik kaynaklar, Türkiye'nin toplantmın mümkün olan en geniş ka- tıhmla gerçekleştinlmesıni destekle- diğini, ancak hükümetler arası top- lantı niteliğindeki konferansa mu- halif gruplann da davet edilmesinin uygun olmadığını düşünüyor. Dışiş- leri kaynaklan, komşu ülkelerin bu- güne İcadar yaptığı toplantılara da bu gruplann değil, geçici hüküme- tin davet edildiğine işaret ediyorlar. Türkiye ile komşu ülkeler arasın- da, konferansa hazırlık amacıyla yü- rütülen toplantılarda ise "Irak'm top- rak bütünlüğüvesiyasibirtiğinin ko- runması. seçimkrin ülkenin tümün- de ve tüm kesimlerin kanhmı ile ya- pıhnasL, Kerkük'ün özel statüsünün korunması" konulannda anlayış bir- liği sağlandığı belirtiliyor. Türkiye, seçimlerin Irak'ın tümün- de yapılmasma ve seçimler sonu- cunda meşruiyet sorununun ortaya çıkmamasına büyük önem veriyor. Iraklı yetkıhler ise güvenlik sorun- lan nedeniyle seçimlerin ancak istik- rarh bölgelerde yapılabileceğini açık- lamışlardı. Ankara böyle bir seçe- nek yerine, seçimin güvenlik sağ- lanana kadar makul bir süre ertelen- mesıne daha sıcak bakryor. İnglllz ştrketi Iraklı tutsaklara kötü muamele yapıyor Union Carblde adlı fabrika 20 yıldır ölümlere neden oluyor Çobana lastikle işkence i i Eabrika öKim saçıyor Dış HaberlerServisi-Ingiltere'de eski üst dü- zey SAS görevlileriyle bağlantıh bir güvenlik şirketinin Irak'taki tutsaklara kötü muamele olaylannın merkezinde yer aldığı ortaya çık- tı. fngiliz The Observer gazetesinin ele geçir- diği fotoğraflara göre, Erinys adlı firmanın iki çahşanı, dehşet içindeki genç bir Iraklı ço- banı. Kerkük'te bir garajda sorguluyor. Geçen yılın mayıs ayında çekildiği anlaşılan fotoğ- raflarda, odanın duvarlannda kurşun delikle- ri bulunduğu ve vücuduna 6 araba lastiği ge- çirümiş 16 yaşuıdaki Iraklı gencin korkudan donmuş halde olduğu görülüyor. Observer, Iraklı çocuğun 24 saatten fazla bir süre vücudundaki lastikler yüzünden hareket edemediğini, susuz ve yiyeceksiz bırakıldığı- nı behrtiyor. Erinys sözcüsü, fotoğraflann ger- çek olduğunu belirterek resımde görülen ça- lışanlanndan birinin görevinin donduruldu- ğunu söyledi. Firmadan yapılan açıklamada, resimde görüntülenen sürecin toplam 3 daki- ka kadar sürdüğü öne sürüldü. Çocuğun ağlamaya başlamasımn ardından lastiklerin içinden çıkanldığı ve babasının ya- nına gönderildiği belirtildi. Babasuun da oğ- lunun yaptıklanndan utandığı ve dersini aldı- ğmı söylediği kaydedildi. Iraklı çocuk, bir miktar kablo çalmakla suçlanıyordu. Erinys'in Irak'ta 80 miryon dolarlık bir söz- leşmesi var. Firmanın müdürlerinden biri olan Tümgeneral JohnHotanes, tngütere'de eskiden Özel Birlikler ve SAS (Ingiliz Özel Hava Kuv- vetleri) komutanhğı yapmış, 2002'de ordudan emekli olarak özel güvenlik işine girmiş. Fir- manın üst düzey ikinci ismi olan Alastair Mor- rison da eski SAS komutaru. Dış Haberler Servisi - Hindistan'da 1984 yıhnda zehirli gaz sızınnsı yüzünden binler- cekişininölümüneyol açan UnionCarbide fab- rikası, insanlan öldürmeye devam ediyor. BBC tarafından yapılan bir araştırma, kent civanndaki su kaynaklannın hâlâ zehir saçü- ğını ortaya koydu. Kent halkı, 20 yıldır bu su- lan kullamyor ve içiyor. Tanm ilacı üreten Amerikan Union Carbide fabrikasının depo- lanndan birinde meydana gelen patlama so- nucu 40 ton zehirli gaz havaya yayümış, ilk 3 günde 8 bin kişi ölmüş, 200 bin kişi de yara- lanmıştı. 1984"ten bugüneyse yaklaşık 20 bin kişinin öldüğü tahmin ediliyor. Patlamayüzün- den 120 bin kişi kör oldu ya da ağır solunum yolu rahatsızhklanna ya da diğer hastalıklara yakalandı.Union Carbide şirketi bölgede uzun yıllar süren bir temizlik operasyonu yaptı. An- cak binlerce ton zehirh madde güvenli olma- yan depolarda saklamyor. BBC, patlamadan 20 yıl sonra fabrikanın yarattığı kırliliği araş- tırdı. Muhabirlerin fabrika yakınlanndaki bir kuyudan aldığı su örneğindeki kirlihk oranı, Dünya Sağlık Örgütü'nün (WH0) kabul edi- lebilir değerlerinden 500 kat fazla çıktı. Union Carbide ise BBC'nin bulgulanna iti- raz ederek temizlik operasyonu sona erdiğin- de, yeraln sulanndakirüUk saptanmadığmı öne sürdü. Ancak BBC'nin haberine göre, bakım- sız fabrika alanında binlerce ton zehirli mad- de, cıva dolu havuzlar, zehirli maddelerle do- lu su birikintileri ve bazı depolarda çuvallar dolusu kimyasal atık bulunuyor. Alandaki bi- nalardanbirine giren muhabirler içerideki ha- vanın kirhliğinden dolayı soluk bile almakta güçlük çektiklerini anlattılar. BIÇAK SIRTI EROL MANtSALI HJIusalcı Türkiye' Kazanmak Zorunda - Kimileri Türkiye'de iç dinamiklerin, toplumsal dina- miklerin çalışmasını istemiyor; ülke, Brüksel'e ve dış güçlere iyice bağlansın diye dua ediyor. - Avrupa'da olduğu gibi işçinin sesi, çiftçinirj sesi, me- murun sesi ve gücü olmasın: Bu kesimler siyasi sis- temde bulunmasın diyorlar. - Eğer Avrupa'da olduğu gibi iç (ve ulusa!) sistemde yer alıriarsa Avrupa emir buyuramaz: Avrupa direktif- ler gönderemezse ne olur? içerdeki gayri milli serma- ye çevreleri dış güçler adına ülkeyi yönetemez: Mür- teciler Cumhuriyet'e karşı sinsi çabalannda Batı em- peryalizminin desteğini arkalanna alamazlar: Bölücü- ler, Batı ile birlikte Türkiye'nin çivisini sökmeye başla- yamazlar. - Işte bunun için iç dinamiklerin çalışması istenmi- yor. 1961 Anayasası 12 Mart'ta ve 12 Eylül'de ortadan kaldınlırken yavaş yavaş hazırlanan altyapı, bugün ge- linen noktayı üretti. Nasıl mı? 1) Işçiler, kendi sınrfsal çıkarlarmı koruyacak ve ge- liştirecek bir siyasal güç olmasınlar, Meclis'te etkileri bulunmasın istendi. Işçi sendikalan siyasallaşmasın, sa- dece "Batı'nın teknik yardımı ile" emperyalizmin de- diklerini yerine getirsin, bu yeter dendi. 2) Köylü örgütlenmesin ki nüfusun (yüzde 4O'ı) An- kara'daki siyasinin, tarikatların, toprak ağasının ve ço- kuluslu şirketlerin denetimi altına girsin istendi. 3) Memur, siyasetçinin bir kölesi ve maşası durumu- na gelsin: Şamar oğlanı gibi muamele görsün diye dü- şünüldü. Siyasal olarak örgütlenmesi engellendi. 4) Ulusal sanayi (ve sanayici) yavaş yavaş ortadan kalksın; bunlar, ÇUŞ nin yerel acenteleri durumuna so- kulsun buyuruldu. 5) Sonuçta Türkiye kendi halkının yönettiği demok- ratik bir ülke olmaktan çıksın ki Batı kapitalizminin de- netimi altına sokulabilsin diye düşünüldü. - AB'ye, IMF'ye, ABD'ye ve çokuluslu şirketlere ba- ğımlı duruma gelsin: Kendi halkının, işçisinin, köylüsü- nün, memurunun ve ulusal iş çevrelerinin çıkariannı gözetemez olsun. - Böyle olsun ki gayri milli sermaye, irtica ve bölü- cüler Batı emperyalizmi ile birlikte Türkiye'yi yönete- bilsinler. Soğuk Savaş sonrasında ABD ve AB'nin da- yatmak istediği bu seçeneğe "gayri milli cephe" evet diyor: Aynen dün Anadolu Devrimi'ne karşı, emperya- list Avrupa ve Amerika ile birlikte hareket edenler gibi.. dünden hiç farkı yok. Acı manzara... Bu çok acı ve dehşet verici manzara şu anda Türki- ye'nin yavaş yavaş içine sürüklendiği durum. Büyük ve sessiz çoğunluk, sağduyusu ve el yordamı ile bu gidi- şi bulanık da olsa görüyor ve hissediyor. Ama çaresiz, elinden bir şey gelmiyor. Işçi sendikaları, memuriar, köylüler, ulusalcı iş çev- releri ve meslek odalan, büyük çoğunluk ve potansi- yel güç olmalanna karşın bu feci gidışi değıştirecek et- kinliği şimdilik gösteremiyoriar. Halkta bu nedenle bü- yük bir karamsariık hâkim. Trakya'yı, Ege'yi, Güney Anadolu'yu son bir yıl için- de dolaşırken çokuluslu şirketlerin sütten ete, suculuk- tan meşrubata kadar piyasayı, nasıl ele geçirmekte ol- duğunu gördüm. Avrupa Birliği kendisi, sosyal devlet olarak gücünü ve etkinliğini tanmı, sanayisi ve ticareti üzerinde koruyucu bir şemsiye içinde gösterirken.. biz, çokuluslu şirketlerin hızla işgali altına giriyoruz. Çünkü toplumsal (ve toplumcu) demokrasi çalışmadığı için iş- çi, köylü, memur, ulusalcı iş kesimleri kendilerini dış güç- lere ve ÇUŞ'ye karşı toruyamıyoriar. Üstelik Türkiye, "gönüllü olarak, içine alınmayacağı AB'nin himayesi altına hızla itiliyor". Avrupa (ve Batı'nın) himayesi altına itilen Türkiye'de ÇUŞ'ler imtiyazlı güçler olarak Türk çiftçisi, işçisi ve ulu- sal sanayisi ile karşı karşıya geliyor. Ve bu kesimleri de- netlemeye ve yönetmeye başlıyorlar. - Köylüye parayı veren ÇUŞ oluyor. köylü ona ba- ğımlı oluyor. - Kendi devletlerinin (ve şirketlerinin) tanm politika- lannı dayatıyortar. - Işçi, ÇUŞ'nin insafınaterk ediliyor... - Türkiye'nin dış ticaret politikası AB tarafından yö- netiliyor. - Ulusal sanayicisi IMF gibi kurumların politikalanna bağlanıyor. Bütün mesele, ortaya "iki Türkiye'nin" çıkmış olma- sında: Biri mandacılığı (himayeciliği) destekleyen Tür- kiye, diğeri ise ulusalcı olanı. Mandacı olanlar sayesin- de ÇUŞ, IMF egemen oluyor: AB, kendi çıkarian doğ- rultusunda politikalan dayatabiliyor. Türkiye'nin kurtulması, ulusalcı Türkiye'nin manda- cı olana karşı üstünlük sağlamasına bağlı; aksi halde Türkiye, yavaş yavaş sömürgeleşen bir ülke olacak ve sonunda Yugoslavya gibi dağıtılacaktır. Bunun için de herkesin artık yerini açık olarak beliriemesi gerekiyor... www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali Kalifomiya Valisi eski aktör Schrvanenegger başkanlığa oynuyor NEWYORK(AA)- ABD'de 2 Kasım'da ya- pılan başkanlık seçim- lerinin üzerinden henüz günler geçmesine rağ- men Avusturya köken- li Kalifomiya Valisi, es- ki ünlü oyuncu Arnold Schv\arzenegger'in baş- kan olabihnesinin önü- nü açabilmek için ça- lışmalara şimdiden baş- landı. Merkezi Silikon Va- disi olan bir grubun bu- günden itibaren kablo- dan yayın yapan tele- vizyonlara vereceği rek- lamlarla, ABD dışında doğan Amerikan yurt- taşlannın da başkan ola- bihnesinin önünü aça- cak anayasal değişikli- ğin yapılmasını talep edeceği bildirildi. Rek- lam kampanyasmm as- lında Amerikan vatan- daşhğma 1983'te geçen Avusturya doğumlu Schvvarzenegger için yürütüleceği belirtili- yor. Schvvarzenegger'in en büyük mali destek- çilerinden ve kampan- yanın sponsorlanndan Lissa Morgenthakr-Jo- nes'un, "Doğacağuıız ülke>i seçemey ebilirsi- niz, ama seveceğiniz ül- kevi seçebiürsiniz'' di- yerek bu amaçla bir de web sitesi kurduğu kay- dediliyor. 57 yaşındaki Schvvar- zenegger, anayasaya uy- gun olması halinde baş- kanlık için yanşmayı düşüneceğinı söylemiş, fakat anayasa değişik- liği konusunda bugüne kadar herhangi bir giri- şimde bulunmamıştı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle