23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 EKİM 2004 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER CHP'ye katılma karan alan YTP, yetkili organlannı toplayıp kurultay tarihini belirleyecek Cem'den olumluyanıtANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - YTP Genel Başkanı İs- mail Cem, CHP liden Deniz Baykal m partısıne katılma çağ- nsına olumlu yanıt verdi. YTP Partı Meclisi, katılım çağnsı- nı karara bağlayacak olan ku- rultay takvimini belirlemek üze- re bugün toplanacak. Cem, ka- tılım karannın "sosyaldemok- raüarm iktidar\ürüyüşune mü- tevaa birkado" oldugunu söy- ledı. Baykal ise Cem'in "al- çakgöniillüJük" gösterdiğini belirterek "bu istatistiklere stg- mayacak kadar büyük, ciddi bir katkı" diye konuştu. YTP Genel Başkanı Cem ve beraberindeki partı yöneticile- ri, önceki gün partısine CHP'ye katılma çağrısında bulunan CHP lıderi Denız Baykal'a *ia- de-i ziyarette" bulundu. Cem. Baykal'ın "mektuphı" çağn- sına, sözlü açıklamasının yanı sıra bır mektupla da olumlu ya- nıt verdi. Mektubunda Bay- kal'a "30 >Tİdır, bazen farklı kulvarlarda büe olsa avnı he- DSP lideri Sezer: Hükümet acz içinde kaldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DSP Genel' Başkanı Zeki Sczer. "Hükümet kendi yapüklannın bile arkasında duramıyor" dedı. Sezer, yaptığı açıklamada. AB Dönem Başkanhğı'nın, Istanbul'da yapılması planlanan AB-İKÖ Dışişleri Bakanları Ortak Forumu'nu, KKTC'nin, "KıbnsTurkDevletT adıyla toplantıya katılacak olması nedenıyle ıptal etmesiyle başlayan gelişmelerin. AKP hükümetınin "ulusal konularda ne kadar acz içinde oldugunu" bir kere daha ortaya koyduğunu savundu. Sezer. "Kıbnsb Runılar. toplantının iptal edilmesini bir diplomatik zafer' olarak kutlarken neredeyse aynı saatkrde. Başbakan Sayın Tayyip Erdoğan, kendisine bu konuda soru yöneltmek isteyen gazetecilere, 'Sormayalım" diyerek suskunluğu tercih etmiştir" dıye konuştu. DYP'li Adan: AKPile umutlar balon oldu ANKARA (ANKA) - DYP Genel Başkan Yardımcısı CelalAdan, AKP'nın2 yıllık ıktidannda "umutlann balon" oldugunu savundu. Adan. yaptığı yazılı açıklamada. AKP'nin de ışsızleri çoğalttığını, ıç borçlan 70 katrilyon, dış borçlan 20 milyar dolar artırdığını, tanm ve hayvancılığı öldürmeye devam ettığıni savundu. Adan. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın toplu temel atma törenlerine göndermede bulunarak, "İktidann '30- 40 temel attık' açıklamalanna bakma>in; özel sektör yaünmlannı sahipleniyorlar, küçük atöh elerin bile temeUerini gösterişH törenlerle aüyoriar" dedi, Önceki ıktidarlar döneminde olduğu gibi ekonominin "döviz, faiz, Borsa" üçgenine sıkıştınldığını belirten Adan, hükümetın ekonomiden anladığı tek şeyin ise "zam" oldugunu savundu. • YTP Genel Başkanı Cem ve beraberindeki parti yöneticileri. önceki gün partisine CHP'ye katılma çağnsmda bulunan Deniz Baykal'a 'iade-i ziyarette' bulunarak çağnya olumlu yanıt verdi. Baykal, bir soru üzerine DSP ve SHP'ye katılım çağnsı yapmadıklannı açıkladı. defe bhükte yürüdüğümüz mü- cadele arkadaşım* dıye hitap eden Cem. "Seninle ve CHP'li kardeşlerimizle Mustafa Ke- mal' üı aydınlık yolunda. sosyal demokrasinin eşitiik ve özgür- lük ideaOerinin bütünlüğünde bhükte olmaya hazurz" dedi. Cem bugün parti meclisıni top- layıp en kısa sürede YTP ku- rultayının toplanmasının sağla- nacağını bildirdı. Basına kapah görüşme Bir süre basına kapah görü- şen Cem ve Baykal, daha son- ra gazetecilere açıklamalarda bulundular. Bırbırlerine sıcak mesajlar veren ve adeta "ilti- fat" yanşına gıren Cem ve Bay- kal, YTP'nin katılımının en kı- sa sürede sağlanacağını bildir- diler. Baykal ve CHP'nin sos- yal demokratlann iktidar mü- cadelesini inatla sürdürdüğü- nü ve bu hedefe çok yaklaşıl- dığını behrten Cem, CHP prog- ramını bir gün mutlaka Mec- lıs'ten hükümet programı ola- rak okuyacaklannı, bunu yaşa- ma da yansıtacaklannı bildir- di. YTP Genel Başkanı Ismaıl Cem, CHP'ye katılma karan- nın ise sosyal demokrasinin iktidar projesi için bir "ön admT oldugunu söyledi. CHP lideri Baykal da YTP'yle ortak siyaset yapma noktasına ge- linmesiyle Türkiye'nin büyük bır özlemine yanıt verildiğini bildırdi. tki partinin klasik si- yaset ve ahşılmış mekanizma- İar işletilmeden, hızla, net, ama- ca dönük biçimde tavırlannı ortaya koyduğunu belirten Bay- kal, Cem'in tutumunu "müte- vaa katla" olarak nitelemesi- nın alçakgönüllülükten kay- naklandığını behrtti. Baykal, "Bu, istatistiklere sığmayacak bir değeri ve güzelliği ortaya koyan, çokbüyük, ciddi bir kat- kıdır" dıye konuştu. Türkıye'de iktidar seçeneği- nın artık sosyal demokrası ol- dugunu belirten Baykal, bu- nun nasıl gerçekleşeceğı ko- nusunda ise karamsar bir psi- koloji oldugunu belirtti. Bay- kal. YTP'nin karannın bu psi- kolojik tıkanıklığın, barajın aşılmasına önemli katkı sağla- yacagını kaydetti. DSP ve SHP'ye çağn yok Baykal, bir soru üzerine de DSP ve SHP'ye dönük katılım çağnsında bulunmadığını bil- dirdi. Bazı basın organlannda bu yönde haberler çıktığına dık- kat çeken Baykal, bu partilere "soyut/somut" herhangi bir tek- lif götürülmediğıni ifade etti. Bir başka soru üzerine de CHP Genel Başkanı Baykal. Cem ve arkadaşlannın önce partiye üye olacagını. yeni kurulacak komisyonlar ve platformlarda görev alacaklanm ve CHP'ye her noktada katkı verecekleri- ni bildirdi. Bir gazetecinin Kemal Der- viş'in son dakikada YTP'ye girmekten vazgeçtiğini anım- satarak "Şimdi ayıu parti için- de siyasetyapmak zor olmaya- cakmT sorusu üzerine de Cem, CHP'nin tümüyeleriyle "say- gı-sevgi" anlayışı içinde çahşa- cagını belirtti. Kendisinin CHP'ye "yabancı" bir siyaset- çi olmadığını söyledi. Siyase- te bu partide başladığını anım- satan Cem, "Ashnda hepimiz aynı hedefe farkh kulvarlarda koşuyonız. .\ma artık kulvar- lan daraltmamız gerekir, arük hedef çokyakm" dedi. W I M S l . N P 'asınakapaiı yapüklan görüşmenin ardından açıklama yapan Cem. katılım karannın 'sosyal demokratlann iktidar yürüyüşüne mütevazı bir katkı 1 oldugunu söyledi. Baykal ise Cem'in 'alçakgönüDülük ' gösterdiğini belirterek 'bu istatistiklere sığmayacak kadar büyük. ciddi bir katkı' dedi. (Fotoğraf:AA) Diyanet İşleri Başkanlığı yetkilisi Şükrü Özbuğday: İnsanlar bilinçsiz 'Din organ bağışına engel değil'İstanbul Haber Servisi - Böb- rek Hasta Haklannı Koruma ve Sosyal Yardımlaşma Derneği (BÖHAK) tarafindan düzenle- nen panelde, Türkıye'de 30 bin 223 kışi böbrek naklı ıçin sırada bekledığine. böbrek bekleyen 100 hastadan 9.4'ünün yaşamı- nı yitırdığıne dıkkat çekildı. Uz- manlar ıkı ya da tek böbreklı ol- mak arasında herhangi bır fark ol- madığını vurguladı. Bazı dinci çevrelerın olumsuz propaganda- sı nedenıyle toplantıya çağnlan Diyanet İşlen Başkanlığı Dın İş- len Yüksek Kurulu üyesı Şükrü Özbuğday da. "Organ nakli ko- nusunda da dininıizin ko\duğu tn* engel yok" dedı. Cemal Reşıt Rey Konser Sa- lonundakı "Duyun Bizi! - Tür- khe'de OrganNakB Sorunlanve Çözüm YbUan" panelınde konu- şan Sağlık Bakanlığı Tedavı Hiz- metlen Genel Müdürü BekirKes- kinkıhç, 2003 yıh sonu itibany- la 30 bin 562 kışımn hemodiya- liz ya da böbrek nakli ihtiyacı duyduğunu bildirdi. Keskinkı- lıç, Türkiye'deki nakil sayısının örnek alınan AB ülkelerindekı sayıya henüz ulaşamadığını vıır- guladı. İstanbul Tıp Fakültesı Nefro- lojı Anabılim Dah öğretım üye- sı Prof. Dr. Aydın Türkmen de. böbrek hastalığının geri donulmez şekilde ılerledığı noktada organ nakline ihtiyaç duyulduğunu ıfa- BÖHAK'hgençler pankartaçü.(Fotoğraf: ŞULE KÖKTÜRK) de ettı. Diyanet îşlen Başkanlı- ğı Din işleri Yüksek Kurulu üye- si Şükrü Özbuğday da Islam di- nının insan sağhğına ve hayatı- na büyük önem verdiğini, teda- vı konusunda da tıbbın son ım- kânlannın kullanılmasmı tavsi- ye ettığini belirtti. Özbuğday, "Bir insanı ha>ata kaMişturan, bütün insanlan ha>ata kasııstur- muş kadarsoap ahr" hadisini ör- nek göstererek, ancak buna rağ- men insanlann organ bağışı ko- nusunda yeterince bilinçlenme- dikleri için çekimser olduklan- nı ifade etti. BÖHAK Yönetim Kurulu Başkanı \ahap Acar da organ nakli geçirdiğini belirte- rek. böbrek hastalannın iş bul- maktan tedavi masraflannı kar- şılamaya ve ruhsal sorunlara ka- dar pek çok problem yaşadıkla- nna değindi. Ücretsiz dağıtılan kitapta organ bağışımn haram olduğu ileri sürülüyor Islatncılar: Kan ııaldi büe haratn MİYASE ÎLKNUR Ömer Ongüt adlı tankat lide- rinin güdümünde olan Hakıkat Yayınlan tarafindan basılan ve halka ücretsiz olarak dağıtılan "İnsan Yaradıuşı ve Organ Nak- li" adlı kitapta organ ve kan nak- linin İslam dinine aykın olduğu. organ bağışı için vasiyette bulu- nan kişinin mtihar etmış sayıla- cağı gibi organ bağışında bulu- nanın da namazının kılınmama- sı gerektiğı belirtilıyor. Nakşibendı Tarikatı'nın Ada- pazan kolu olarak bılinen Haki- kat Grubu'nun lideri konumun- daki Ömer Öngüt, Kuran'daki ayetlen ve Hazretı Muhammed'in hadislennı kendıne göre yorum- ladığı kitabında organ naklının • Nakşibendi tarikatının Adapazan kolunun lideri Ömer Öngüt tarafindan yazılan ve ücretsiz dağıtılan kitapta, organ ve kan naklinin haram olduğu. organlannı bağışlayanlar mtihar etmış sayılacağından ve cehenneme gideceğinden namazlannın kılınmayacağı öne sürülüyor. ölüye eziyet oldugunu, ezıyetin ise dinen haram sa>ıldığını belir- terek şunlan söylüyor: "İnsan \iicudu Allah-u Te- ala'nın kullanna bahşettiği ilahi bir enıanettir. Şahsa ait değfldir ki organlannı başkasuıa bağışla- yabflsin. Yaratanı nasılunutuyor- sun? Satın mı aldın o organlan? Resuiullah Hadis-i Şeririerin- de bu>*uruyorlar ki: Bir adamın yarası \ardLIsnrabma dayanama- >ıp kendisini öldürünce Allah-u Teala: 'Kulum acele ederek ba- na geldı. ben de ona cenneti ha- ram kıldım' buyurdu. Kişi emr- i ilahi geuneden kendisini öldür- düğü için Hazret-i Allah'ın tak- dirinc kanşmış olu>or. Bunun için de cehenneme giriyor. Çünkü O'nun verdiği canı ancak O ahr. Sen de organlannı vasiyet et- mekle: ilahi takdire müdahale et- nûş, Hazret-i Allah'ın emanetini çiğnemiş ve kendini katletmiş ohı- yorsun. Böylece azaba müstehak oluyorsun." Ongüt aynca kalbi kötülükier- le dolu bir insanın organını alan- ların da yanlış icraatlar yapaca- ğını öne sürerek organ nakli ve vasıyetinın caiz olmadığı gibi kan naklinin de sakıncalı oldugu- nu belirtiyor. 'Vasiyet intihardır' Öngüt'e göre. bir kimse or- ganlannın alınmasını vasiyet et- mekle, kendisini katletnrdiği için bu bir intihardır. Organ nakli- nin daha kişi ölmeden, organlar canlı iken yapılması nedeniyle intihar etmiş sayüacağını söy- leyen Öngüt, Peygamber'in, in- tihar eden bir adamın namazını kıldırmadığını anımsatarak or- ganlan alınmış birinin namazı- nın da kılınmaması gerektığini sa\iinuvor. Kmlcahamam'da 'AK' ve 'RP' plakalı araçlar... AKP'nin Kızılcahamam kampındaki tartışmalar ve milletvekillerinin ilginç öneriieri geçen haftanın siyası gündemine damgasını vurdu. Ama kamptan basına yansımayan görüntüler de vardı. Kamptaki toplam davetli sayısı 401 'di. 3 günlük çalışma toplantısına eşler davetli degildi. Ama bazı bakan eşleri kampı yakın izlemeye almıştı. AKP'liler Asya Teımal Otel'de çalışırken. 6 bakanın eşi otelin yakınındaki il özel ıdaresi tesislerinde konakladı. Hangı bakanlann eşlerinin tesiste olduğu sır gibi saklanıyordu, ama bazı bakanlann 3 gün boyunca iki bına arasında mekik dokuması gözlerden kaçmadı. Başbakan Tayyip Erdoğanın gruplar halinde görijştüğü milletvekilleri ilginç istemleriyle dikkat çekti. Bir milletvekili "Seçmenlerin düğünlehne üst düzey katılım göstermeliyiz. Bir genel başkan yardımcısı görevlendirilsin, gittiğimiz düğünlere bizimle gelsin" önerisini getirdi. Bir başka milletvekili, Başbakan'ın 30 Ağustos resepsıyonunda smokin giymesinden yanaydı. Milletvekili "Sayın Başbakanım size smokin çok yakışır, bir deneseniz" ıltifatıyla liderini iknaya çalıştı. "AK" plakalı yüzlerce lüks araç kampı terk ederken, Milli Görüş kökenli milletvekillerinden Nurettin Aktaş Refah Partili olduğu dönemden kalma "RP" plakalı otomobiliyle otel kapısında görününce, gazeteciler "Nurettin Bey şu plakayı değiştirseniz artık!" diye takıldılar. Aktaş, yanıtryla "Milli Görüş gömleğini" çıkarmamakta kararlı oldugunu gösterdi: "Hayatta bu plakayla şeref duyuyorum." Kampın son günü olan Berat Kandili'nde otelde bir cep mesajı bombardımanı yaşanıyordu. Meclis ve grup yönetimı için yaşanan çekişme mesajlara da yansıdı. Gelen her mesajda "Kandiliniz mübarek olsun adaylığımda desteğınizi bekliyorum" deniyordu. Fasıl eğlencesi sırasında da bazı adaylar, "Oynamazsan oy vermeyiz" tehdidiyle piste sürüldü. Ancak Tayyip Erdoğan, yönetim tercihini sadece milletvekillerine bırakmayacağını ilginç bir yorumla anlattı: "Sizler tek tek ormandaki ağaçlar gibisiniz, bırbirinizin özelliklerini fark edemeyebilirsiniz. Ama ben oırnanı görüyorum." Yeni TCY'de 78 yıllık tek madde! 78 yıllık Türk Ceza Yasası, uzun tartışmalann ardından baştan sona değişti. Yasanın dili de aniaşılır, günümüz Türkçesine uygun duruma getirildi. Din görevlilerine siyaset yasağı getiren maddede AKP ile CHP anlaşamayınca, mevcut yasadaki düzenlemeye dönüldü. Böylece, eski yasadaki bir tek madde, yeni Türk Ceza Yasası'nı delerek kendini korudu. Yeni TCY'yi okuyan bir yurttaş dilini rahatlıkla anlayabilir. Ama sıra 219. maddeye gelince, bir sözlük edinmeden anlaşılması pek olanaklı görünmüyor. Bu maddenin bazı fıkralannı anımsatalım: "Madde 219 - (1) Imam, hatip, vaiz, rahip, haham gibi dini reislerden biri vazifesini ifa sırasında alenen hükümet idaresini ve devlet kanunlannı ve hükümet icraatını takbih ve tezyif ederse biraydan birseneye kadar hapis ve adlipara cezası ile cezalandınlır veya bunlardan birine hükmolunabilir. (2) Yukandaki fıkrada gösterilen kimselerden biri işbu sıfattan bilistifade hükümetin idaresini ve kanun ve nizam ve emirteri ve dairelerden birine ait olan vazife ve salahiyeti takbih ve tezyife veya halkı kanunlara yahut hükümet emirierini icraya veya memuru memuriyetinin vazifesi icabına karşı itaatsizliğe^ tahrik ve teşvik edecek olursa üç aydan iki seneye kadar hapse ve adli para cezası ve müebbedden veya muvakkaten bilfıil o vazifeyi icradan ve onun menfaat ve aidatını almaktan memnuniyetine hükmolunur. (3) Kendi sıfatlanndan istifade ederek kanuna göre kazanılmış olan haklara muhalifiş ve sözlerde bulunmaya, bir kimseyi icbar ve ikna eden din reis ve memurian hakkında dahi baladaki fıkrada yazılı ceza tertip olunur." 'Kadınların bedeni' kimin? Türk Ceza Yasası'nda "zina krizi" çözüldükten sonra Meclis olağanüstü toplanıp tasarıyı yasalaştırdı. Genel kurul öncesinde Adalet Komisyonu toplandı. Toplantıda "Bu kanunu Bakanlar Kurulu yürütür" ifadesınin yer aldığı son maddeye sıra geldiğinde CHP'li Feridun Baloğlu söz aldı. Baloğlu. Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Brüksel'deki "U dönüşü" öncesindekı zina ile ilgili sözlerini anımsattı ve bu sözlerı geri alıp almayacağını sordu. AKP'Iİ üyelerin, "Zina ile yürüriük maddesinin ne ilgisi var" diye sataşmalan üzerine Baloğlu, "Bu yasayı Bakanlar Kurulu yürütecek, ben de Bakanlar Kurulu'nun çelişkili tutumuna dikkat çekiyorum" diye karşılık verdi. Baloğlu. Erdoğan'ın, "Zinanın suç olmasıyla kadınlann onurunu kurtaracağız" sözlerini de anımsatıp sordu: "Şimdi zina suç olmaktan çıktı. Merak ediyorum, Başbakan 'a soruyorum; ne olacak kadınlann onuru?" CHP lideri Deniz Baykal da kulislerde aynı konuya farklı bir açıdan yaklaştı. Başbakan Erdoğan'ı rahatsız eden "Bedenimiz bizimdir" pankartına dikkat çeken Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü: "Buna karşı çıkanlar, kadınlann bedeninin kendilerine ait oldugunu mu düşünüyorlar?" 2 oy ve kupşun yarası'! CHP, yeni yasama yılının ilk grup toplantısında seçim yaptı. Bol adaylı seçimlerde grubun "değişim" gereksinimi duymadığı ortaya çıktı. 3 grup başkanvekili yeniden seçilirken idare amiri adayı olarak da yeniden Erdoğan Yetenç seçildi. Başkanlık divanındaki 3 kâtip üye de değişmedi. TBMM Başkanvekili adayı ise iki turda salt çoğunluk sağlanamadığı için bu haftaya kaldı. Seçimler, "küskünler" ve "şaşkınlar^ yarattı. Seçimlerden önce Pariamento Muhabirieri Derneği'ni ziyaret eden TBMM Başkanvekili adayı Izmir Milletvekili Canan Arrtman, kendine güveniyordu. "Kendisine oy vermesi garanti olanlar", "Ikinci turda verecekler" diye çizelgeler hazıriamıştı. Temkinli konuşuyordu: "lik turda 60 dolayında oy almm, salt çoğunluk olmaz. Ama ikinci turda seçilirim." Canan Antman'a seçimlerde sadece 2 oy çıktı. 1 'inin kendi oyu olduğu düşünülürse, sadece 1 milletvekili arkadaşının kendisini desteklediği anlaşıiıyor. CHP lideri Deniz Baykal seçimler öncesinde deneyimli bir siyasetçi olarak Arrtman gibi milletvekili arkadaşlanna "ön terapi" yaptı: "Seçim yenilgisi kurşun yarası gibidir. Zamanla acısını daha çok hissedersiniz." Ayşe Sayın,Türey Köse, Emine Kaplan, Bülent Sarıoğlu tbmmcunna ttııetnettr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle