Katalog

29 EKİM 2004 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER BalıKçı'ya Dürüstiüfc Ödiii • ANKARA (Cumhumet) - Şanlıurfa'da kaçak e ektrikle mücadele sırasında öldürülen e.ektrik mühendisi Hasan Balıkçı'mn değer görüldüğü Uluslararası Dürüstlük Ödülü, Adalet Bakanlığı'nda düzenlenen törenJe Balıkçı'mn eşi Şengül Balıkçı'ya verildi. Şengül Balıkçı, eşinin öldürülmesınin arkasında siyasetçilerin ve bürokratlann olduğunu düşündüğünü behrterek "Ödülıin çalışırken verilmesini isterdim" dedi. Adalet Bakanı Cemil Çiçek ise yolsuzlukla mücadelenin söylendiği gibi kolay olmadığuu belirtereİc "Tüm imtıyazlar yolsuzluklann kamuflajıdır. Bunlann topluca değiştirilmesi gerekiyor" dedi. Çiçek, meslek örgütlerinin bir araya gelerek yolsuzluklar konusunda bildıri yayımlamaması ve miting yapmamasıru eleştırdi. Batman'da operasyon • BATMAN (Cumhuriyet) - Batman'ın Binatlı köyü girişinde jandarma tarafından durduruJan bir otomobilde 3 kilo 120gramC-4 plastik patlayıcı, 2 elektrikli funye, 6 pil ve uzaktan kumandayla 1 el telsızi bulundu. Olayla ilgıli 2 kişı gözaltına alınırken, jandarma tarafından yapılan açıklamada, "Saruklann, petrol boru hatlanna, petrol depolama aianlanna. güvenlik loıvvetlerine yönelik ve vatandaşlann yoğun oldugu yerlerde eylem yapmayı planladıİdan değeriendırilmektedir" denildi. Hasankeyf'e bağlı Palamut köyünde düzenlenen operasyonda PKKKONGRA GEL'e ait 6 sığınak ortaya çıkanldı. Sığınakta 1 RPG-7 roketatar, 6 Kalaşnikof tüfek, 7 Rus yapımı savunma tipi el bombası, 1 dürbün, 24 Kalaşnikof şarjörü, 160 mermi, 1 adet birbirine pille bağlanmış tuzaklı mayın ile çok miktarda gıda maddesi ele geçirildi. Dev-Sol davasında karar • tstanbul Haber Servisi - Dev-Sol örgütüne üye olduklanve 1992'de6 polisin şehit edilmesi, 8 polis memurunun da yaralanması eylemlerine kanştıkJan gerekçesiyle yargılanan 35 sanıktan 1O'u, müebbet ağır hapis cezasına çarptınldı. tstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, 4 saruk hakkındakı dava, ölmüş olmalan, 20 saruk hakkındaki dava da zamanaşımı süresi dolduğundan ortadan kaldınldı. Mahkeme. suç tarihinde 18 yaşından küçük olan Kenan Tandoğan'ın ise çocuk mahkemesinde yargılanmasuıa karar verdi. Öğrenci-veN protestosu • İstanbul Haber Servisi - Güngören'de 4 bin öğrencisi bulunan Haznedar Abdi îpekçi îlköğretim Okulu velileri, para toplamak ıçın okul yönetiminin kendilerine baskı yaprığını öne sürdüler. Milli Eğitim BakanhğYna göndermek üzere ımza kampanyası başlatan velıler, önceki gün okulun önünde eylem yaprılar Veliler, Okul Müdürü Ali Takmaz ve Yardımcısı Nezıhe Kabataş"ın, sürekli kendileri ve çoculdan üzerinde baskı oiuşturmaya çalıştıkJannı ve zaman zaman hakarete varan sözlerle aşağılandıkJanru öne sürdüler. AB raporuyla gündeme gelen azınlık tartışması, 29 Ekim mesajlanna damgasını vurdu 'Ulus tektir, bölünemez'ANKARA (CumhuriyetBüro- su) -Cumhurbaşkaru AhmetNec- det Sezer, bırlikte yaşayan toplu- luldann etnık. dınsel ya da mez- hepsel kimlikleri öne çıkanlırsa ulus devletin vıpratılacağını ve ulusal bırlığin zarar göreceğinı bildirdi. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök de, Ata- tûrk'ün Cumhuri\en birüst kım- lık temeli üzerineoturttuğunu \xtr- gulayarak ''Halayı çeken, demiri döven, Nasrettın Hoca'yı seven uhısun kesimleridegfl,ulusun bü- rünü otanuştur" dedi AB îlerleme Raporu'yla gün- deme gelen azınlık tartışması, 29 Ekim mesajlanna da damgasını vurdu. Cumhurbaşkaru Sezer, me- sajında. "Yurdun ve ulusun böJün- mez bütünlüğünü korumaya ant içtiğjni" anımsatarak özetle şu gö- rüşleridilegetirdi: Ulustektir,bölünemez: Anaya- samızın değıştınlemez kuralla- nndan 3. maddesine göre, Türkı- ye Cumhuriyeti, ülkesı ve ulusuy- la bölünmez bir bütündür. Tekil devlette, ülke de, ulus da, ege- menlik de tektir ve bölünemez. Atatürk milliyetçılığı. Türkıye Cumhuriyeti'ne vatandaşlık bağry- ATO MeclİSİ: : Ftnik kmılik ulusal biriiğe zarar verir. Ulusal birüğimizi Zflyıflatmayayönelik hareketlere asla vermeyecepz.. ÖZkÖk: "Halayı çeken, demiri döven " ulusun kesimleri değil, bütünü olmuştur. Anadolu, etnik kaynaşmantn etnik aynşmayıyendiğibir yer hatinegelmiştir. la bağlı olan herkesı Türk ulu- sundan sayan, etnik köken, dil. dın ve mezhep gibı nedenlerle ya- pılacak her türlü ayrımcılığı red- deden, bırleştincı ve bütünJeştın- cı bıranlayışı içerir. Anayasamız- da benımsenen ulusçuluk da, et- nik köken, dil, din, mezhep gibi benzerlıklere değil, yazgı, kıvanç, tasa ve ülkii ortaklığına ve birlık- te yaşama isteğine dayanan ulus- çuluk anlayışıdır. Nemuthı Türküm diyene: Türk olmak etnık kökenle değil, hu- kuksal bir bağla "VatandaşMda" ılişkilendirilmiştir. Türk ulusu kavTamı TürkıyeVe gönül bağıy- la bağlı olan herkesı kapsamak- tadır. YüceÖnder Atarürk'ün "Ne muthı Türküm dıyene" özlü sö- zü bunu en ıyı biçımde anlatmak- tadır. Farkb kimliktopiumun zengin- KÖ: Türk ulusu ka\Tamı bir üst kimlik olarak kullarulmıştır. Yü- ce Atarürk'ün deyişıyle "Türki- ye Cumhuriyeti Devleti'ni kuran TürkıyehalkinaTürkulusudenkf Ulusal Kurtuluş Savaşı, topiumun bünyesinde banndırdığı tüm etnık ve dinsel öğelerin katılımjyla ya- pılmış. Türkıye Cumhunyeti'nın kurulmasıyla bu öğeler, Türk ulu- su çah kımliğınde, onurlu biçım- de temsil edilmişlerdir. Birlıkte yaşayan ve kaynaşrruş topluluk- lann, kültürel haklar dışında. et- nik, dinsel ya da mezhepsel kım- liklennin öne çıkanlması ulus devleti yıpratmanın ötesinde, ulu- sal bırliğe zarar verecek nitelik- tedır. Artık Avrupa adım atacak: AB'ye üyelik sürecimizin olum- lu biçimde sonuçlanması için, üzerimize düşeni yaptığınuza ina- nıyoruz. Adım atma sırası arnk Av- rupalı ortaklanrruzdadır. Cunıhuriyeti yaşatacağız: Ata- türk ilke \e devnmlerine sahıp çı- kılması, Cumhuriyetuı tüm de- ğerlenyle sonsuza değin yaşatıl- ması hepunızın ortak sorumlulu- ğudur. Ulusal bırlığımızı zayıf- latmaya yönelik hareketlere asla ızın vermeyeceğiz. Özkök ise mesaj ında şu unsur- laradikkat çektı: AB'de benzerleri van Türkiye Cumhunyetı, ülke, millet ve ege- menlik unsurlan ve keza yasama, yürütme ve yargı organlan bakı- mından tekJik özelliği olan bir ünıter devlettir. AB ıçinde de bir- çok benzerlen bulunmaktadır. Atatürk, Cumhunyetın temelıne "laik devfet yaptsmı" yerleştıre- rek toplumsal gelişimin önünde yüzyıllar boyunca bir engel oluş- turan ve topiumun üzenne birkâ- bus gibi çöken, bağnazhğa. ce- halete, bulduğuyla yetınme anJa- yışına ve dınin sıyasete alet edil- mesi surehyle toplumsal gelişi- min yavaşlatılmasına son vermek istemiştır. Hala>ı çeken, Nasrettin Hoca'vı sewn: Atatürk, "NemuthıTürküm diyene* söylemiyle Türkıye Cum- hunyetı'nı, dın ve etnik farklılık- lan bütünleştiren birüst kımhk te- meh üzerine oturrmuştur. Bu an- layışın bir sonucudurh yülar için- de Türk ulusu müşterek Türk kül- türünü oluşturmada önemlı me- safeler kat etmıştır. "Halayı çe- ken, demiri döven, Nasretân Ho- ca'yı seven" ulusun kesimleri de- ğil, ulusun bütünü olmuştur. Yi- ne Anadolu, etnık kaynaşmanm et- nik aynşmayı yendiği bir yer ha- Iıne gelmiştir. Süreç tamamlanmadı: Atamı- zın başlattığı bu süreç, Türk ulu- su için henüz tamamlanmamıştır. 0, çağdaşlaşma sürecinin en zor safhasını oluşturan dönüşü olma- yan noktanın aşılmasını, Cumhu- nyetın ilanını takip eden 15 y\\- da yakalanan büyük birdinamizm- le birlıkte başarmış ve topiumun yönünü, söylemleri ve uygula- malanyla saptadığı doğru hedef- lere çevirmiştır. 'Azınlık yapılıyor9 • Ankara Ticaret Odası Meclisi tarafından yapılan açıklamada Insan Haklan Danışma Kurulu'nun raporu eleştirilerek 'Türkiyelilik üst kimliği talebi bir art niyet göstergesidir' denildi. ANKARA (Cumhu- lar, birtakını demokra- ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART riyet Bürosu) - .Ankara Ticaret Odası (ATO) Meclisi, bir deklaras- yon yayımlayarak Baş- bakanhk Insan HakJa- n Danışma Kurulu'nun Başbakan Yardımcısı Abduilah Gül'e sundu- ğu 'Azınlık Raporu 'na sert tepki gösterdi. Başbakanhk Insan Haklan Danışma Ku- rulu Başkanı İbrahim Kaboğlu. kamuoyoında büyük tartışma yaratan 'Azınlık Raporu'nun son şeklıni pazartesı gii- nü basın toplantısı ile açıklayacak. ATO Mec- lisi, dün yazılı açıklama yaparak 'Azınlık Ra- poru'na tepki gösterdi. Açıklamada, bazı ay- dınlann üniterulus-dev - letin omurgası olan Türk üst kimliğini za- rarlı bulmasına ilişkin görüşlerini Başbakan- hk ibareli Insan Hakla- n Danışma Kurulu ka- nalıyla ortaya koyması- nın "kabuledilenıezbir pervasızük. topluma ve de\1ete saygısızuk" ol- duğu \-urgulandi. Türklüğün bir ırk ay- nmı değil, tüm yurttaş- ların buluştuğu bir üst kimlik olduğu kayde- dilen açıklamada; 81 yıllık Türkiye Cumhu- riyeti'nde ırkçıhk ya- pılmadığı belirtildi. Açıklamada, Türk- lük üst kimliğimn ko- runması istenerek u Bundan şüphesi olan- tik sloganlarla makyaj >>apıp esas amaçlannı gizlemeye çahşmak ye- rine, dönüp tmrahVa baksınlar" denildi. Açıklamada, "Türld- >etiliğin üst kimliksayıl- ması talebi" de art nı- yet göstergesi olarak ta- nımlandı. Türk-lş'ten tepki Türk-lş Yönetim Ku- nılu taraından yapılan yazılı açıklamada da, kendilennin üyesi ol- duğu Insan Haklan Da- nışma Kurulu'nun ha- zırladığı Azınlık Rapo- ru'na katılmalannın mümkün olmadığı ifade edildi. OYLE HEft RAPORU TARTIŞAM AYIZ. B±Z±M STKL SIKIYA &A&U. OLÖU&UMUZ DEÖERLER VAR ! rausakart@ttnet.net.tr CHP milletvekillerinden AKP'ye eleştiri: AB'nin hatınna kabul ettiniz Kadının statüsü sonunda yasalaşü ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Kadının Statüsü Genel Mü- dürlüğu'nünteşkılatyasası 10 yıl- lık gecikmerun ardından *AB ha- ünna" çıkanldı. Görüşmeler sı- rasında söz alan CHP'lı kadın mi- lehekillen. ".\KP'ninAB%çşirin görünmek için bu yasayı çıkardı- ğmı" belırttiler. Kadının Statüsü Genel Müdür- lüğü 1990 yılında kuruldu. 1991 yılında Başbakanlık'a bağlandı. Anayasa Mahkemesi 1994 yılın- da kararnameyi ıptal etri. Kurum, bugüne dek teşkilat yasası olma- dan çalışmalarını sürdürdü. TBMM Genel Kurulu'nda önce- ki gün bu tasan görüşüldü ve ka- • Yasanın görüşmeleri sırasında söz alan CHP milletvekilleri, AKP'nin AB'ye şirin görünmek için bu yasayı çıkardığını belirrtiler. CHP'li Antman, iktidann kadmlara karşı olumlu a>Timcılık içeren düzenlemelere karşı çıkarak sorunun çözümünü güçleştirdiğini söyledi. bul edildi. Kadının Statüsü Genel ğün tek başına bir şey ifade eöne- Müdürlüğü; kadına karşı her tür- yeceğuıi" viirguladı. Erbatur, ge- lü aynmcıhğı önlemek, kadının in- san haklannı geliştirmek, ekono- mik, sosyal ve kültürel alanlarda etkinliğini arttırmak ve kadına yönelik her türlü şidderin önlen- mesi için çalışacak. Görüşmeler sırasında söz alan CHP Adana Mılletvekıli GaveEr- batur, "düzenlemeyeohımhı bak- bklannı, ancak genel müdürhı- nel müdürlüğün görev tanımının "muğJak" olduğunu vurguladı. CHP İzmir Milletvekili Canan Antman ise "Biryandan Avrupa BirngTne şirin görünmekiçin. bir yandan da uluslararası sözleşme- lerin gereği olarakaJeJacete. bu ta- sanyı yasalaştmyonız. Durduk yerde zina krizi yaratıp Türki- ye'nin dışanda imajını sarsıyor, ciddi soru isarederinin oluşmas»- na,Avrupa Birliğiflerlemerapor- lannı etkileyecek tereddütlerin ohışmasına neden otuyor, bunu da Kadının Statüsü Genel Müdür- hlğu Teşkilat Yasası'nı çıkartarak telafı edebileceğimizi umuyoruz. l manm öyie ohır" dedi. Anayasa değişiklikleri sırasın- da CHP'nin verdiği olumlu ay- rımcılık getiren düzenlemeyi ,\KP'lilerin reddettiğini anımsa- tan Antman, "Cinsiyetavnmcıh- ğuıı giderecek. kadının statüsünü yiikseltecek anahtar düzenleme oydu ve bu düzenlemeolmakszm kadının sivasal kaünmuıı arttır- mak mümkün değildir" dedi. İşçi lideri Kuas anıldı DİSK ve Türkiye îşçi Partisi kuruculanndan, işçi iideri, eski Lastik-İş Genel Başkanı Rıza Kuas öhunünün 23. yildönümünde mezan başında anıldı. Edimekapı Ha\a Şehitiiği'ndeki anmada konuşan DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, Rıza Kuas gibi işçi önderlerinin sendikal mücadele sürecindeki kazanımlarda büyük katkılan olduğunu behrterek -Sendikal harakete yönelik yx>ğun saldınlann yaşandığı bu günlerde bu kişilerin yapağı onurlu mücadele bizlere ışık tutuyor" diye konuştu. Anmaya eski DİSK Genel Başkanı ve CHP Millevekili Rıdvan Budak, Lastik-İş Genel Başkanı Abduilah Karacan'uı yanı ara Kuas'ın yakınlan ve sendikalann yönetici ve temsilcüeri de kaüldı. (ERHAN KEMAL ÖZMEN) EMEKLI KURMAY ALBAY Nedim Arat yaşammı yitirdi İstanbul Haber Servisi -12 Mart 1971 muhtırasıyla birlıkte ordudan tasfiye edilen emeklı Kurmay Albay Nedim Arat yaşamını yitirdi. Arat, bugün toprağa verilecek. İstanbul Ünıversıtesi Kadın Sorunlan Araştırma ve Uygulama Merkezi Başkanı Prof. Dr. Necla Arat'ın eşı Nedim Arat, önceki gün evinde yaşamını yıtirdi. Arat'ın cenazesı bugün Yeşilyurt Camn'nde kılınacak öğfe namazının ardından Kozlu Mezarlığı'nda toprağa verilecek. Arat, 12 Mart muhtırasının hemen ardından **9 Martçılar'' dıye adlandınlan 13 subay arasında yer aldığı gerekçesiyle ordudan tasfiye edilmışti. POLİTİKA GUNLUGU HfKMET ÇETİNKAYA Devrim... Bugün Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 81. yıldönümü... 81 yıl içinde Türkiye hangi süreçten geçti? Evet bu soru geldi dün sabah aklıma... 81 yıl içinde Kemalizm, halkçılık, devrimcilik ilkele- ri ortadan kalktı, üst kimliğin yerini alt kimlikler aldı... Türk-islam sentezi şemsiyesi altında iktidara gelen sağ partiler demokrasiyi yozlaştırdı... Bütün mesele 12 Mart 1971 ve 12 Eyfül 1980 as- keri darbeierinin tartışılmaması, 'şeriatçı yapılanma- nın' iki darbenin ardından ivme kazanmasıydı... 2004 Türkıyesi'nde 'Kemalist Devrim' statükocu, çağdışı olarak nitelendiriliyor... Laiklik Islam ortaçağından akıl ve aydınlanma ça- ğına açılan bir pencere değil midir? Son 24 yıla baktığımızda çağdaş eğitim sistemi çöktü, Kuran kurslan çoğaldı, tarikat şeyhleri ve şıh- lan eğitimin öncüsü oldu... 12 Eytül askeri darbesi, Mustafa Kemal Atatürk'ün Islam ortaçağında açmış olduğu ışıklı pencereyi ka- pattı... Hffzı Veldet Velidedeoğlu, yıllar önce yazdığı "Ke- malist Devrim Hangı Aşamada?" başlıklı yazısında önemli bir noktanın altını çizmiştir: "12 Eylül 1980 darbesi de, Atatürk'ün oiuşturdu- ğu çağdaş kutvmlan ve öğretim birliği ilkesini kaldı- np laikliğe en büyük darbeyi vurarak sözünü ettiğim iç ve dış odaklann, Atatürk'ün Islam ortaçağında aç- mış olduğu ışıklı pencereyi kapatma çalışmalanna önayak oldu, laiklik devriminin günümüzdekiaşama- sı budur." • • • Kemalist devrim emperyalist kapitalizmin Anado- lu'nun içerlerine doğru giriştiği saldın ve salgına kar- şı Mustafa Kemal'in halk ayaklanmasıyla başlamıştır... önce emperyalist düşman Anadolu topraklanndan atıldı, sultanlık kaldınlarak sıyasal devrim yapıldı... Laik devrim daha sonra gerçekleştirildi... Toplum 1912'den 1922'ye dek on yıl savaş halin- de olduğundan yoksul düşmüştü... 0 yıllar Türkiye, ekonomık devrime temel oluşturu- lacak sanayi altyapısından yoksundu... Anadolu'da ilkel bir tanm vardı, nüfusun büyük bö- lümü kırsal kesimde yaşıyordu... 1789 Fransız, 1917 Rus Devrimi'nde sanayileşme olduğu için ekonomik devrim hızla yapılmıştı... Her ıki devrimde de ekonomik devrim koşullan var- dı... Marksistlere göre, devrim olgusu 'ekonomik deği- şimle' gerçekleşir... Doğrudur!.. 0 nedenle 1789 devrimdir, çünkü feodal düzen yı- kılmış, yerini burjuva ekonomisi almıştır... 1917'de ise özel üretım araçlanndan özel mülkiyet kalkmış, yerini toplumsal mülkiyet almış, emeği et- ken olarak gören sosyalist ekonomi almıştır... Kemalizm ise halkın ayaklanıp iktidan ele geçirme- siyle değil, Tanzimat dönemi öncesinde, Tanzimat döneminde ve sonrasında olduğu gibi köklü eko- nomik değişim sağlamamış üst yöneticilerin girişimiy- leyapılmıştır... Hıfzı Veldet Velidedeoğlu, yıllar önce yazdığı bir başka yazıda şöyle diyor: "Çokpartilı demokrasiye geçmek için 1924'te ku- rulan Terakki Perver Cumhuriyet Fırkası'n/n, onun kapanmasından altı yıl sonra kumlan Serbest Cum- huriyet Fırkası'nın (partisi) kuruculan ve üyeleri hep CHP'nin sağ kanadından çıkmıştı. Bunlannprogram- ları serbest piyasa ekonomisini ön planda tutuyor- du. Devletçilıği. yanı güdümlü ekonomiyi benimse- mış olan Cumhuriyet Halk Partisi içinde de bu eko- nomiyi beğenmediği halde benimsemiş görünen çok kişi vardı. Türk ekonomisinin, çok partili döneme ge- çildiği 1946 ve özellikle 1950 'den sonra gittikçe çö- küp dış ve iç borçlara boğularakbugünkü perişan dö- neme gelmesinın başlıca nedenlerinden biri budur." • • • Cumhuriyetin 81. yıldönümünü kutlarken aklımıza şu soru geliyor mu: "BizlerAtatürk devrimlerini korumak, daha ileri gö- türmek, çağdaş bir toplumyaratmak, demokratikhak ve özgürlükleri çoğaltmak için ne yaptık?" HiçbirşeyL Egemenliğin kayıtsız koşulsuz ulusun olduğunu bi- le unuttuk!.. Okul değil, cami açtık!.. Kadın haklannın geliştirilmesini değil engellenme- sini, sıkmabaşın çağdışılık değil giyım kuşam öz- güriüğü olduğunu savunduk... Eğitim sıstemını tarikatlara teslim ettik!.. Kız çocuklanmızı okula göndermedik... Doğu ve Güneydoğu insanının sorunlanna gözle- rimızı yumduk!., Son 60 yıldır kısır bir döngü içindeyiz!.. hikmet.cetinkaya(c/ cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 IMZA CUNU Çetinkaya veFamç TÜYAPKitopFuan 'nda Haber Merkezi - Ga- zetemiz yazarlan Hikmet Çetinkavave >lehmetFa- raç bugün TÜ- YAP 23. Kitap Fuan'nda okuyu- culanyla buluşu- yor. Çetinkaya. Beylikdüzü'nde- ki fuar alamnda 4. Salon C Blok'taki Günizı Yayıncılık stan- dındasaat 14.00- 16.00 saatleri ara- sında 4. baskısını yapan son kitabı kagı", u Şeriat Pazan", "Sevdanın Adresi BeUi Değü", "Kuzu Postunda Kurt", -Zambak Sana da Kan Bu- laşü" adlı kitapla- nnı ımzalayacak. "Töre-terör- toprak" üçleme- sryletanınanMeh- met Faraç da aynı saatler arasında Çetinkaya ile bir- likte Günizi Ya- yıncılık standın- da olacak. Faraç, dördüncü baskısı- nı yapan son kita-M. Faraç *Fethullah Gülen'in 40. bı İkizKıileİder'den Ga- YılhkSerüveni" ile "Ka- lata'va: El Kaide Tur- dınlar, Yağmur ve Kuş- lar", "*Troya'dan İyon- ya'ya", "İrticanın Kara Vüzü", "Sancıh Yülar Kuşahlmış Sokaklar", "Din Baronunun Kazla- n", "Alaca Bir Öfke", "Türkiye'nin Şejtan Üç- geni","Aşık Kadmlar So- ka"nın yanı sıra "Töre KBkacmdaKadm", "Kod Adı Hizbullah", "SU\TI Arayan Toprak" "Bat- man'dan Bejkoz'a Hiz- buOah'ın Kaniı Ybiculu- ğu"\e'4 KötülerMahal- lesi" adh çalışmalannı imzalayacak.