23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 25 EKİM 2004 PAZARTESİ 14 J\_ U L X LJ M\ kultur(S cumhuriyet.com.tr 80 yıl önce bugün yitirdiğimiz düşünce adamı, toplumbilimci Ziya Gökalp doğru anlaşılmalı ve değerlendirilmeli 'Ulus devlet'i kuramlaştırdıYÜCEL KAYIRAN Taha Parla, 'Türkiye'de Korporatizm' adlı kıtabında, Ziya Gökalp ıçın şu soruyu ileri sü- rer "Gökalp gibi, taşradan yetişmiş bir kişi- nin. böylesi ulusal çapta saygı görmesi ve etki yapması, nasıl miimkün olmuşrur?" Bu sorunun geçerli nedenlerı vardır. Gerçekten de, Gökalp, ımparatorluğun merkezinde değil, coğrafi ve kültürel bakımdan uzak bır köşesin- de, Dıyarbakır'da doğup büyürnüştür. Zamanın dı- ğer aydınlannın sahıp olduklan koşullardan yok- sundur; Avrupa'ya hiç gitmemıştır. Baytar Mek- teb-i Âlisi'ni tercih etmesinin tek nedenı. tek pa- rasız yatılı yüksekokul oluşudur. Ancak, siyasi et- kinlikleri nedeniyle önce tutuklanıp daha sonra da Diyarbakır'a geri gönderilmesi nedeniyle ora- yı da bitiremez. Ne bir diploması ne de akade- mik bir unvanı vardır Gökalp'in. Bu durumda Gökalp, söz konusu saygıyı görmesine yol açan düşünce sitemini kurduracak enerjiyi nereden al- mışhracaba? Kaldı ki hırssız ve alçakgönüllü ol- makla tanımlanmaktadır. Nıtekim, Ittihat ve Te- rakki Partisi döneminde, önerilmesine rağmen hükümette yer almaz. Onu, yazmaya ıten enerjı nereden gelmektedir? Kendlnl ikna etmeyl araştırtnak Ziya Gökalp'in, yazma nedenı kendi dışında de- ğil, İcendi içındedir. Yazılannda görülen temel belirleyıcı duygu, yalnızlıktır. Özne, kavramlan tanunlaya tanımlaya ilerleyen tümdengelimcı bir yürüyüş halindedir. Bununla birlıkte, bılim bakı- mından olumsuz olan, bu yürüyüş tarzının, san- ki bu yüriiyüşe neden olan duygudan bağımsız- laştınlamamasında görülmektedir. Yazılannda konuşan özne, bilim kitlesine değil de, gerilim için- de kalmış, dolayısıyla durumlanna içsel bir çö- züm bekleyen insanlann kalplerine yöneliktir. Dahası, sanki kendi kalbine konuşuyor gibidir Gökalp. Tanpmar, Gökalp'ın bu yalnızlığına, eleştırel birbiçımde dıkkat çeker: "Içtimaiyat gibi müs- pet bir ilmi memleketimize getiren Ziya Bey'de bir noktada bir mistisizm başlıyordu. Filhaki- ka o her şeyden evvel taşrada ve uzlette yetiş- miş halk mistigi idi. Ziya Gökalp'i tanıyanla- nn bu yalnızlığın ondaki tesirlerini hissetme- meleri kabil değildi. Konuşması daha ziyade bir moooloğa benzerdi ve ancak karşısındaki- lere alıştıktan sonra, daha doğrusu iradesiyle Z' iya Gökalp 'in yazma nedeni kendi dışında değil, kendi içindedir. Yazılannda görülen temel belirleyici duygu, yalnızlıktır. Özne, kavramlan tanımlaya tanımlaya ilerleyen tümdengelimci bir yürüyüş halindedir. Bununla birlikte, bilim bakımından olumsuz olan, bu yürüyüş tarzının, sanki bu yürüyüşe neden olan duygudan bağımsızlaştınlamamasında görülmektedir. Yazılannda konuşan özne, bilim kitlesine değil de, gerilim içinde kalmış, dolayısıyla durumlanna içsel bir çözüm bekleyen insanlann kalplerine yöneliktir. Dahası, sanki kendi kalbine konuşuyor gibidir Gökalp. onlan zihninden sildikten sonra başlardı. Tev- kifînden evvel iki defa dersinde bulundum ve ikisinde de aynı haü gördünı. Bu tecrit belli baş- u kuvvetiydi. Bu tutuk adamın konuşması onun sayesinde sanki bir \ahi\ cezbesi kazanır. ken- di naslannın (kesin yargı) etrannda bitmez tükenmez inducrionlar ve deductionlar silsile- si başiardı." Benzer bir betımlemeyı, Karl Lo- ewith. Martin Heidegger ıçin yapar: "Heideg- ger'in yüzünü tarif etmek birazzor, çünkü hiç kimsenin gözüne doğrudan doğruya bakamaz- dı, belli bir süre. Doğal yüz ifadesi, çatık kaş- lar, düşünceli bir alın. anlamlandırılması güç, esrarlı bir surat, yere bakan. ama arada bir du- rumu değerlendirmek için kısaca çevreyi sü- zen gözlerdi. Konuşma sırasında birinin yüzü- ne doğrudan bakmak zorunda kaldığında içi- ne kapanık ve güvensiz görünürdü, çünkü in- sanlarla açık seçik iletişim kurma yeteneği yoktu. Ders verirken kuilandığı teknik şuydu: Once düşüncelerden karmaşık bir yapı kurar, sonra bu yapıyı tek tek sökerek parçalar. aşı- rı gerginleşmiş öğrencinin karşısına bir bil- meceyle çıkarak onu boşlukta bırakıverirdi." inhllalde varolmak Ziya Gökalp'ın doğru değerlendirilmesinde he- saba katılması gereken, vazgeçilmez ıki durum söz konusudur. Bunlardan biri, onun, dağılma momenti içinde, yanı imparatorluğun çözülüp dağıldığı bir dönemde yaşamış olmasıdır. Içti- maiyat Mecmuası dergısınde yayımlanan "Mil- let Nedir?" adlı yazısında, "Içtimai birzüm- re olan milletin, teşrihi bir enmûzec (model) olan ırk ile zaruri bir münaseberi yoktur" de- dikten sonra şu betimsel yargıyı ıleri sürer: "Milli devlet, imparatorluklann inhilaliyle başlar." Burada dıkkat çekmek istediğim, inhi- lal kavramıdır. Inhıial, çözülüp açılma, dağılma demektir. Kastedilen. sadece ne bir rejimin, bir devletın çözülüp açılması ve dağılması ne de mil- letin özcülüğe, soy milliyetçılığıne aıt bır durum olmadığını söylemesidir. Çözülüp açılan, dağı- lan bır yaşama biçımi, dünyayı algılama tarzı- dır. Kişıler, sadece imparatorluğun çözülüp da- ğıldığı bir dünyada değil, aynı zamanda, o ana kadar kelam ve tasavvufla açıklanan dünyanın, doğa bılimlenne ait bır açıklama tarzınm gel- mesiyle birlikte çözülüp dağılmasını yaşamak- tadırlar. Bu nedenle, ikıncı durum, Gökalp'in, kendi kı- şisel gelişimıyle çok doğrudan bağlantılıdır. Kar- şımızda, 18 yaşında bir ıntıhar eylemıyle sonuç- lanan ağır bir depresyon geçirmiş; ölümden zor kurtarılmış, ama kafasuıa sıkmış olduğu kurşu- nu erken yaşta ölene kadar orada taşımış bir kişı durmaktadır. Gökalp'in yanıtını aradığı sorular, sadece kendi tarihsel döneminin sorulan değil, ay- m zamanda, ıç çatışmalannın ve kendi kişisel varlık nedeninın sorulandır. 1922 yılında yayım- ladığı "Hocamın Vasiyeti' adlı maİcalesinde, ken- dısmi ıntıhara sürükleyen gerilimi şöyle betım- ler: "Idadi'de bir taraftan tabii ilimler okuma- ya. diğer cihetten kelâm dersleri almava baş- İadık. Maneviyât noktayı nazanndan, biri müs- pet, diğeri menfı elektrie malik olan bu iki ma- kus cereyân, ruhun fezâsında her müsademe ettikçe, hakikat şimşekleri yerine reybilik(kuş- ku) yıldınmlan fırlamaya başladı. Ruhun için- de, müspet hakikatlarle sevgili mefkûrelerim, her gün daha büyük bir şiddetle çarpışıvorlar- dı. Kalbim, vecdimin yegâne nıenbaı (kayna- ğı) olan faziletli ve kahraman ınsan'ın, asalet- siz, pespâye, esir ve âciz 'madde'den yapılmış ibtiyârsız ve istiklalsiz bir makine olmasına bir türlü kail olamıyordu.(...) Bu buhranın be- ni fiilen intihara sevk ettiğini, birçok seneler dâm'üs-sihre (sihir tuzağı) mübtelâ ettiğini, vücuden zayiflatarak bir kadid (bir deri bir ke- mik) haline koyduğunu söylemek, buhranın şiddetini göstermeye kâfidir.." İtHcadın talebl Iç hesaplaşmalannın sonucunda delilığin ve- ya intihann fiilı durumuna gelen bütün itikadlı insanlarda olduğu gibi (Akira Kurosawa, Ber- nardo Bertolucci örneğin) Gökalp de dünyay- la yüz yüze kaldığı yalnızlık noktasından konuş- maktadır. Gökalp'te mıllet bir özü değil, hayali edilen bir tasanmı dıle getinr. "Millet, ne ırki, ne kavmi, ne coğrafi, ne siyasi, ne de iradi bir zümre de- ğildir. Millet. dilce. dince, ahlâkça ve güzellik duygusu bakımından müşterek olan, yani ay- nı terbiyeyi almış fertlerden mürekkep bulu- nan bir topluluktur." (Türkçülüğün Esasla- n)Gökalp'le ilgili hüzün verici imge, onun doğ- ru anlaşılamadığına işaret eder. Türkiye'deki soy mılliyetçılığının, onu kendi söylem alanına hap- setme gırişimi bundan bağımsız değildir. Yaşadıklan zamandakı yaygın tanımlamalara sığmayan ve doğru tanjmlanamayan insanlann doğru tanımlanmazlığı sonsuza kadar devam eder; her ne kadar, daha sonrakı dönemlerde doğru tanımlanma girişıminde bulunulmuş ol- sa da, zamanlannda uğradıklan haksızhğı sürekli talep eden bir imgeye dönüşürler. HAFTANIN SANAT ÇÎZELGESt GOSTCRI 5ÖVLG5İ • Edebiyat- Koop'un Beyoğlu'ndaki salonunda cuma günü saat 19.30'da Eray Veh'nın 'Ortaçağ Felsefesınin Temel Sorunlan' konulu söyleşı izlenebilir. (0 212 244 01 03) • Yapı Kredi Kültür Sanat Merkezi Sermet Çifter Salonu'nda bugün saat 18.30'da Günay Paksoy'un 'Altının Iktıdan îktıdann Altınlan', yarın saat 18.30'da Selahartın öztürk'un 'Hakkı Tank Us ve K.ütüphanesı', çarşamba gıinü saat 18.30'da Fuat Keyman'ın yöneteceği, Hakan Yav-uz'un konuşmacı olarak katılacağı 'Avrupa'ya Doğru Aktörler, Süreçler, Olasılıklar Türkiye'de Avrupa Şüphecıliğı' konulu salı toplantısı, cuma, cumanesi ve pazar günlen saat 10.00'da 'Istanbul Tango Buluşması' izlenebılir. (0 212 252 47 00) • Yapı Kredi Kültür Sanat Merkezi Turkcell Binası'nda bugün saat 18.30'da 'Çıngeneler' adlı belgesel gösterilecek. (0 212 252 47 00) • İFSAK'ta perşembe günü saat 19.30 ve 20.15'te '4x4 Tunus' konulu saydam göstensı izlenebılir. (0 212 292 42 01) • Fransız Kültür Merkezi nde perşembe ve pazar günlen saat 16.00'da 'La Faute a Voltaıre' adlı fılm göstenlecek. (0 212 334 87 40) P Marmara Universitesi Göztepe Kampusu Fen-Edebiyat Fakültesi Alt Katı'nda buaün saat 10.00'da Doç Dr Ahmet Emre Bılgılı, Prof Dr Sema S. Ergezen, Prof Dr Ümran Derkunt, Prof Dr. Tayfun Akkaya. Prof Dr Nevzat Çe\ ık, Doç Dr. Engın Beksaç, Doç Dr Sümer Ataso_\. Doç. Dr. Remzı Yağcı, Yrd Doç Dr. Özkan Erruğrul, Yasemın Pınnçcıoğlu, Oğuz Tanındı. Dr Şenız Atık ve Erdem Yücel'ın konuşmacı olarak katılacaklan 'Olkemızde kültürel mirasın korunmasında üniversıtelerın yerı ve önemı' konulu panel izlenebılir • Tank Zafer Tunaya Kültür Merkezi nde bugun saat 19 30'da Teoman Duralı ıle Felsefe Sohbetlen, yann saat 19 30'da îhsan Fazlıoğlu'nun düzenledığı 'Felsefe-Bılım Tartışmalan", perşembe günü saat 19 30'da 'Roman Savaşlan' başlıklı kültür sanat gundemı. cumartesı günü saat 19.30'da Hılmı Yavuz ıle Poetık Yolculuk izlenebılir. (0 212 293 12 70) • Atatürk Krtapllğl nda yann saat 19 30'da "Asn Zamanlar' filmının gostenmı, çarşamba günü saat 19 30'da Mahmut Erol Kılıç'ın 'Sufilık Atolyesı', perşembe günü saat 19 30'da Sercan Gürler, Cahıt Erdoğan'ın 'Türk Rock'un Sesı Soluğu' konulu söyleşı izlenebılir (0 212 249 38 19) • AKM'de tstanbul Devlet Opera ve Balesi yann saat 20.00'de "Kiss Me Kate' müzikalini, çarşamba günü saat 20.00'de "Ağır Roman' dans tiyatrosunu, cuma günü saat 19.30'da 'Folklorama' müzıkh gösterisını, cumartesı günü saat 11.00'de 'Uyuyan Güzel" çocuk müzikalini sahneleyecek. (0 212 251 56 00) • TEM Sanat Galerisi'nde - Bızden ve Onlardan - 13 Kasım'a dek . (0 212 247 08 99) • Mehmet Gûleıyüz - resim - 30 Ekirae dek - Galeri X-ısfte 10 212 327 84 86) • Gülgün Tüzün - resim - V Ekim'e dek - Passage Markız'de • Artemis Yamaner, Nilüfer Bozok - resım - 30 Ebm'e dek - Atatürk Kıtaplığı Sanat Galensı'nde. (0 212 249JS 19ı • Özdemir Altan, Ferruh Başağa, Adrtan Çoker, Burhan Doğançay, Zekai Ormancı - '5 Farklı Bakış' - resım - 28 Ekım'e dek - Galen Bınyıl'da. (0 212 244 91 41) • Selahattin Giz - fotograf - 21 Kasım'a dek Yapı Kredi Kültür Merkezi Sermet Çifter Salonu'nda. • Özlem Özer - 'Ben Dongüsel Tılsımım. ' - bugün açılıvor - 28 Ekım'e dek - Eller Sanat Galensı'nde • Rebecca Horn - desen. heykel. enstalasyon, fotograf- 25 Aralık'a dek - Borusan Sanal Galensı'nde / 0212 292 06 55) • Ferruh Başağa, Sabri Berkel, N. Melih Devrim, Şükriye Dikmen, B. Rahmi Eyüboğlu, Zeki Faik Izer, Selim Turan, Fahr el Nissa Zeid - Çağdaş Türk Resmınden Bır Kesıt" - 12 Kasım'a dek - Kare Sanat Galensı'nde (0 212:41)44 4?) • Merih Kunur- resım - tasanm - 6 Kasım'a dek - İMKB Sanat Galerısı'nde. (0 212 298 25 10) • Yusuf Toprak - resım - 30 Kasım'a dek - Doku Sanat Galensı'nde (0212246 24 96/ • Murat Tolga - resım - 3 Kasım'a dek - Doku Sanat Galemı 2 Salon'da (0 212 246 24 96) • Ivan Aivazovsky, Fausto Zonaro, Hoca Ali Ftıza, Şeref Akdik, Ali Cemal Benim, Ibrahim Safi, Ivan Shiskin, Leonardo De Mango, Eşref Üren, Mehmet Ali Laga, Faruk Cimok, Huseyin Bilişik, Mustafa Ayataç, Sabri Berkel, Nimetullah Gerasin, Şemsi Arel, Maide Arel, Nihat Akyumak, Zeki Faik Izer, Nazmi Dayan - 31 Ekım'e dek - Osmanbev <\rt Galen 2'de (0212 24- • Ersun Özken - Serdar Gürses - 'Saydam Yansımalar" - 12 Kasım'a dek - Tolga Etı Sanat Evı'nde (0 216 368 26^9) • Nilay Kan Büyükişleyen - Soyutlanma 11-14 Kasıma dek - Mıne Sanat Galensı'nde. (0 216 385 12 03) • Doğan Paksoy, Mahir Güven • 31 Ekım'e dek - Teşvıkı>e Sanat Galensı'nde • 'Arbhın Iktidan, iktidann Altınlan' - sıkkeier - 26 Şubat'a dek - Yapı Kredi Vedat Nedım Tör Müzesı'nde (0 212 252 47 00) • 'Al Yeşil Gölge: Estergon Sancağı' - 26 Şubat'a dek - Yapı Kredi Kültür Merkezinde (0 212 252 4~ 00) • Marino Marini, Babri Berkel, Abdurrahman Öztoprak, Semra Göney, Gülseren Kayalı, Sara Hatem, Dilara Akay, Sinem Beltan, Gence Demirer, Nelly Güler, Özlem K. Erenus, Gökhan Oeniz, Çağatay Odabaş - resım - 2"1 Ekım'e dek - Nellı Sanatevı'nde (U 212 227 ~3 ~5) • Asım Işler - resım - 6 Kasım'a dek - Galen Artıst'te (0 212 22168 52) • Selva Suman - resım - 30 Ekım'e dek - Ekvator Sanat Galensı'nde • Günseli KatO - resım - 7 Kasım'a dek - G - Art Sanat Galerısı'nde (0212 296 08 76) • Mehmet Ömür - fotograf- 6 Kasım'a dek - Galen Oda'da K) 212 259 22 08) • Mustafa Oelioğlu - resım - 9 Kasım'a dek - Pastoral Sanat Galensf nde (0 216 360 11 85) • Sibel Kasapoğlu - resım - 2 Kasım'a dek - Atölye 83'te (U 212 234 25 49) • Cansen Ercan - resım - 31 Ekım'e dek - Harmonv Sanat Galensı'nde. (0 216 553 21 67) • Sevim Yeşilbursa - resım - 12 Kasım'a dek - Artıum Sanatev ı'nde (0 212 227 75 93) • Yunus Tonkuş - heykel - 30 Kasım'a dek - Z & D Art Gallerv 10 212 236 73 İ0) • Erkan Özdilek - resım - 31 Ekıme dek - Galeries d'An'ta (0 212 244 83 04) • Ergin Inan - resım - 30 Ekım'e dek - Garage of Art'ta (U 212 351 16 04) • Tülin Oeveci - resım - 30 Ekim'e dek - 2001 Sanat Galensf nde (0 212 5^3 7 0 55) • Ortıan Taytan - resım - 28 Ekım'e kadar - Hobı Sanat Galensı'nde (021222523 37) Semaver Kumpanya, geçen sezon sahnelediği. Işıl Kasapoğlu'nun yönettiği 'Murtaza' adlı oyunla bu sezon da izleyicisiyle buluşacak. Orhan Kenıal'in aynı adlı yapıtından sahneye uyarlanan oyun, cuma ve cumartesı günü 20.30'da. pazar günü ^ ise 15.30'da Çevere Tiyatrosu'nda izlenebilir. Q^«T :I I A .n J|ım "T nTnn™ Wjl ılTnıHlJ i ^/flfi im • Istanbul Devlet Tiyatrosu Oda Tiyatrosu'nda 'Sersemler Evi', Taksim Sahnesı'nde 'Bedrettin', Aziz Nesin Sahnesi'nde ise 'Otopark Cinayetlen' adlı oyunlar izlenebilir. (0 212 245 25 90) • Istanbul Şehir Tiyatroları Harbiye Muhsm Erruğrul Sahnesı'nde "Kıralık Konak'. Fatıh Reşat Nuri Sahnesı'nde "Ay1 Uyuyor muydun9 Affedersın', Üsküdar Musahıpzade Celal Sahnesı'nde 'Gayri Resmi Hurrem', Kadıköy Haldun Taner Sahnesı'nde 'Hâkımıvet-ı Mıllıye Aşevı". Güzıosmanpaşa Sahnesı'nde 'Hamlet', Ümranıye Sahnesı'nde 'Kanlı Nigar', Harbiye Cep __^^ Sahnesı nde Wm\ 'Hadı Öldürsene ^ ^ J | Canıkom' x ^ H izlenebılir. f^f, (0 212 240 77 LJ 20) \kV) "Hadi Çaman Tiyatrosu'nda Hadı Çaman Yeditepe Oyunculan her perşembe. cuma ve cumartesı günlen saat 20.30'da. pazar günlerıyse saat 15.30'da 'Son Perde' adlı müzıklı güldürüvü sahnelevecek. (0 212 246 17 77)' • Çığır Sahne'de cuma günü saat 21.OO'de 'Salaklar Sofrası', cumartesı günü saat 21 OO'de Anadolar' adlı ovunlar sahnelenecek. (0 212 343 50 97) • Tiyatro Kedi'nın sahnelediği "Kamelyalı Kaduı' adlı müzıkal oyun perşembe ve cuma günlerı saat 21.OO'de. cumartesı günü saat 15.OO'te ve 21 OO'de, pazar günüyse saat 15 OO'te ve 18 30'da Profilo Ahşvenş Merkezi'nde izlenebılir (0 212 216 93 14) • Semaver Kumpanya bugün ve yann saat 20.30'da 'Dikkat', cuma ve cumartesı günlen 20.30'da, pazar günü 15.30'da 'Murtaza' adlı oyunlan Çevre Tiyatrosu'nda sahneleyecek. (0 212 585 59 35) • Oyun Atölyesi nde perşembe, cuma ve cumartesı günlen saat 20.30'da, pazar günü saat 16.00'da 'Othello' ızlenebılır. (0 216 345 39 39) • Kartal Sanat Tiyatrosu'nda 'Cambaz Kedi ile Sihirbaz Palyaço' adlı çocuk tıyarrosu her pazar saat 13 OO'te sahnelenecek (0 216 389 25 23) M Akbank Kültür ve Sanat Merkezinde cuma günü saat 20 OO'de. cumartesi günü 17 00 ve 20 OO'de 'Fernando Krapp Bana Mektup Göndennış' adlı ovun, pazar günü 15 30'da'AşkDehsı'adh oyun izlenebilir. (0 212 252 35 00) VAltan Çelem 'in son dönem çalışmalarından oluşan kişisel resim sergisi 1 Kasım'a dek Koşuyolu Sanat Galerisi'nde görülebilir. (0 216 340 51 56) • Babyion'da çarşamba günü saat 21 30'da Tovvnship Legends, perşembe günü saat 21 30'da Athenakustik, cuma günü saat 23 OO'te Oldies But Goldies, cumartesi günü saat 23.OO'te Darren Price dinlenebılir. (0 216 556 98 00) • Yeni Melek Gösteri Merkezi'nde çarşamba günü saat 21 .OO'de Leman Sam konseri dinlenebılir. (0 212 244 66 80) • Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda bugün saat 19.30'da 'Cemal Reşit Rey'in 100 Doğum Yılı Anma Gecesi', yann saat 19.30'da Gürsel Koçak yönetimindeki Otantık Türk Müziği Topluluğu, çarşamba günü saat 19.30'da Ferhat Göçer'in solıst olarak katılacağı Kent Orkestrası konsen, perşembe günü saat 19.30'da 'Türkülerde Yakın Tarihımiz ve Cumhuriyet', cuma günü saat 19.30'da Rengim Gökmen'in yöneteceği, Perihan Nayır, Güneş Gürle'nin solist olarak katılacaklan Cemal Reşit Rey Senfoni Orkestrası 'nın konseri, cumartesi günü saat 20.00'de Kerem Görsev Trio'nun solist olarak katılacağı TRT Istanbul Hafif Müzik ve Caz Orkestrası'nın konseri dinlenebılir. (0 212 232 98 30) • Akbank Kültür Sanat Merkezi'nde çarşamba günü saat 20.00'de Melin Molla'nın konseri dinlenebılir (0 212 252 35 00) • AKM 'de cumartesi günü saat 11.OO'de Naci Özgüç'ün yönetimindeki Istanbul Devlet Senfoni Orkestrası'nın konseri dinlenebılir. (0 212 251 56 00) • Italyan Kültür Merkezi'nde yann saat 19.00'da Didem Karakaya (flüt), Çiğdem Ece'nin (piyano) konseri dinlenebilır. (0 216 556 98 00)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle