Katalog

23OCAK2004CUMA CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER dishabıa cumhuriyet.com.tr 11 Ajbay Mayvilte giffyor • ANKARA (AA)- ABD'nin Irak'taki kuvvet- lerinin rotasyonu çerçevesinde, Kerkük kentınden sonımlu Amerikan birliği 173'üncü Hava îndirme Tugayı Komutanı Albay Bill Mayville'ın de rotasyon çerçevesinde Irak'tan aynlacağı öğrenifdı. Albay Mayvılle, Süleymaniye olayı ve Kerkük'teki genel tutumuyla Türkiye'nin tep- kisini toplamıştı. Straw Türkiye'ye geliyor • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- îngıltere Dışışleri Bakanı Jack Straw'un, temaslarda bulunmak üzere Türkiye'ye geleceği öğrenildi. Edinilen bilgiye göre, Stravv 26 Ocak Pazartesı günü, îngiltere'nin îstanbul Başkonsolosluğu'nda düzenlenecek anma töre- nıne katılacak. Straw'un aynca. Dışışleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül ile de tstan- bul'da bir araya gelerek Kıbns konusunda görüş alışvenşınde bulunması bekleniyor. Gül'ün, görüşmenın ardından ABD'yegitmesi öngörülüyor. Kohl, Türkiye'ye karşı BERLtN(AA)- Almanya'nın eski başbakanlanndan Helmut Kohl, Türkiye ile AB üye- lik müzakerelerine başlan- ması için şimdilik bir neden olmadığını savundu. Kohl, Frankfurter Allgemeıne Zeitung gazetesine yaptığı açıkla- mada, "AB kriterlerini yer- ıne getirmediği sürece Türkıye ile üyelık müzak- erelenne başlanmasına karşıyım. Türkıye ile müzakerelere başlanması için şimdilik bir neden yok. Kriterler konusunda taviz verilemez" görüşünü dile getırdi. Duvara yaklaşan çocuk olduruldu • GAZZE (AA) - Gazze Şeridi'nde Filistinli bir çocuğun, Filistin ile îsrail'i ayıran güvenlik duvan yakınlannda öldürüldüğü bildirildi. Filistinli güvenlik kaynaklan, 12 yatşındaki Muhsin Ei- Davur'un güvenlik duvanna yakın bir yerde "kuş avlarken" Israilli askerlerin açtığı ateş sonucu öldürüldüğünü kaydettiler. Filistinli gençlere seyahat yasağı • ERtHA (,\A) - İsrail'm, Batı Şena'dakı 16-45 yaş arası Filistinlilerin, önceden izin almaksızın Ürdün üzennden yurtdışına gitmelerüıi yasakladığı bildirildi. Filistinli yetkililer, karann dün, yurtdışına gidebilmek için Batı Şeria'dan Ürdün'e geçmekte kullanılan Allenby Köprüsü'nden transit geçiş yapanlara uygulanmaya başladığını kaydettiler. İsrail"in bu karanndan habersız olan onlarca Filistinli yolcunun, Filistın'ın Eriha kentindeki köprüyü kontrol eden tsrail kuvvetleri tarafindan engellendiği belirtildi. Filistin makamlan, düzenlemeyı. "'îsraıl'in tüm Filistin halkını cezaya çarptırması" olarak değerlendirdi. İngiltz savcı, polsi suçladı • LONDR\ (AA) - tstan- bul'da 2 Leeds United taraftannın \isan 2000'de bıçaklanarak öldürülme- siyle ilgili soruşturma açan İngiliz savcı. olayda Türk polisinin de sorumluluğu bulunduğunu öne sürdü. Batı Yorkshıre Savcısı Davir Hinchliff, yaptığı soruşturmanın sonucunda, tstanbul'da cınayetle sona eren olaylan, Türk futbol taraftarlannm düzenledifi "organize bir tuzak' olarak nıteledi. Fischer'le bir araya gelen Erdoğan, Kıbns'ta Türkiye'nin vazgeçilmezlerini anlattı Görüşmeleriçin 3koşul• îki kesimlilik, iki kesimin eşitliği ve Türkiye'nin garantörlüğünü vazgeçilmezler arasında sayan Erdoğan, "Tarih vermezseniz bunu halkıma anlatamam" uyansında bulundu. Fischer ise AB içindeki tartışmalara işaret ederek "AB de zor bir dönemden geçiyor. Brüksel Zirvesi tam bir başansızlıkla sonuçlandı" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosn) - Başbakan Tayyip Erdoğan, BM Genel Sekreten Kofi Annan ın "planmm ru- hunun degiştirihnemesi" koşuluyla mü- zakerelen yeniden başlatabileceği me- sajını getiren Almanya Dışışleri Baka- nı Joschka Fischer'e Türkiye'nin de 3 vazgeçilmez kırmızı noktası olduğunu açıkladı. Bunlan "Adadaki ild kesimli- Bğin konınması, Rum ve Türk halkmın eşitliğiveTürkiye'nin garantörlüğü" ola- rak açıklayan Erdoğan, AB "nin sonba- harda Türkiye'ye müzakere tarihi ver- memesi dunımunda bunu Türk halkına anlatamayacağı uyansında bulundu. Fischer ise Annan Planf nın 1 Ma- yıs'tan önce iki tarafta halkoylamasına Erdoğan ile Fischer dün Başbakanhkta yaklaşık 1 saat göriişrii. (Fotograf: AA) sunulmasını ıstedi. AB ülkeleri arasın- daki tartışmalara da değinen Fischer, anayasa ve mali konularda uzlaşamayan AB'nin kendi ıçinde zor bir dönemden geçtiğini anımsatarak, Türkiye'nin ya- şayabileceğı sıkıntılara işaret etti. Erdoğan ile Fischer dün Başbakan- lık'ta yaklaşık 1 saat görüştü. Erdoğan, Almanya Başbakanı Gerhard Schröder ile Fischer'ın son dönemde Türkiye'nin AB üyeliğine yönelık cesaretlendirici konuşmalannı takdırle karşıladıklannı belirtti. Erdoğan, AB' nin zaman zaman Kopenhag siyasi kriterlerinin dışında Türkiye'nin önüne engeller çıkardığını, buna örnek olarak nüfus büvüklüğu ve coğrafı konumu gösterdiğini \-urgulaya- rak "Ama bunlar aşılamayacak şeyler değil" dedi. Türkiye'nin sonbaharda AB'den müzakere tarihi alamaması ha- linde bunun "hayalkınkhğınınötesinde birdurumyaratacağmm" altını çızen Er- doğan. "Türk halkma bunu anlatmak- ta zorlanınz. Ama sonuç neolursa oLsun reformlan sürdüreceğizve yolumuzdan dönmeyecegH" diye konuştu. Fischer ise tüm güçleriyle Türkiye'yi destekleyeceklerini kaydetti. Fischer, AB içindeki sıkıntılara işaret ederek AB Brüksel Zirvesi 'nin başansızhkla so- nuçlandığını ifade etti. Fischer'in azmhk vurgusu Türkıye'de ınsan haklan, azınlıkla- rın durumu, azınlıklarla kurulan diya- log ve kültürel haklar konusundaki iyı- leşmenin özellıkle AB Hıristiyan De- mokratlan üzerinde çok etkili olacağı- nı anlatan Fischer, "Türkiye'nin Müs- lümanlarla Hıristiyan azınlık arasında hoşgörü ortamı tesis etmesi çok önem- li. AB'de de bunun tesis edilmesi çok önemli. Müslüman ve Hıristiyanlarm aynı temelde yaşamasının medeniyetler buhışması açısından çok önemli olduğu- nu düşünüyorum" dedi. Erdoğan. daha sonra Kıbns konusu- nu açan Fîscher'e, Türkiye'nin bu so- runun çözümü ıçın başından beri iyi nı- yetini ortaya koyduğunu. çözümden ya- na adımlar attığını kaydetti. Kıbns'ta bir ortaklık olacaksa 3 temel noktadan vazgeçemeyeceklerini belir- ten Erdoğan, " Bunlar; adadaki iki ke- simlioğin korunması, iki halkm eşithği- nin sağlanması, Türkiye ve Yünanis- tan'ın garantörlüğü" dedi. Erdoğan, Güney Kıbns Rum Yönetimi'nin de so- runun iyi niyetle çözümü noktasında ikna edihnesini istedi. NUR ÖYMEN 'Adada taviz AB üyeliği getirmez' SADİ TEKELtOĞLU KOPENHAG - Danimarka'da resmi davetli olarak bulunan Parlamento AB uyum komisyonu üyeleri Onur Oymen, Yaşar Yakış, Musa Srvacıoğlu ve Vahit Kirişçi Kopenhag da Danımarka Dışişleri Bakanlığı yetkililen, Parlamento AB komisyonu üyeleri ve Sosyal Demokrat parti AB politikalari sözcüsü Claus Larsen Jensen ile görüştüler. Kopenhag'daki büyükelçilik rezidansında Danimarka ve Türk basınının sorulannı cevaplandıran Onur Öymen, hükümete .AB üyelik süreci ile Kıbns sorununun çözümünün bağlantılı olmaması gerektiğini, bu konuda hem hükümete hem de basına büyük görevler düştüğünü söyledi. Oymen, hükümete bir uyanda bulunarak şunlan söyledi :"Hiç kimse Türk halkına yanlış mesajlar vermesin, Kıbns sorunu çözülse bile Türkiye'nin üyelik çabalan konusunda AB'de yaşadığı sorunlar bitmeyecektir. Kıbns'ta verilecek taviz Türkiye'nin AB aday hğının garantisi değüdir. Türkiye Avrupa Birtiği'ni memnun etmek kendi güvenh'ğini tehh'keye düşürecek oluşunılardan kaçuımabdır." Hüktimete Lahey uyansı Annan planının tam olarak kabul edilmesinin mümkun olmadığını da tekrarlayan Öymen, parlamentonun oybirliğiyle aldığı kararlann bu planın kabulünü imkansız hale getirdiğini söyledi. Onur Oymen Türkiye'nin AB üyelik adaylık sürecinde Yunanistan'ın oynadığı role de değindi ve "Yunanistan ve AB farklı ild dil kuDanıyorlar. Önümüzdeki günlerde Yunanistan Ege sorununu tekrar gündeme getirebilir. Buna kimse şaşırmasm. Türkiye kesinükk Ege sorunlannın Lahey Adalet Dhanı'na götürülmesine taraf olmamahdır. Böyle bir şey yaparsa, bu çok vahim bir hata olur" dedi. BARTHOLOMEOS CASTRO'NUN KONUĞU Fener Rum Patriği I. Bartholomeos. 5 günlük ziyaret için dün akşanı Küba'nın başkenti Havana'ya gitti. Ortodoks Kiüsesi'nin Latin Amerika'ya zharette bulunan ilk bderi olan ve Yunanistan havayohı şirketi Orympic Airvvays'e ait bfa- uçak Ûe Havana'va giden Bartholomeos, ha>aaJanında Kiiba De% let Başkanı Fidel Castro taranndan karşılandı. Fener Rum Patriği'nin zhareti dolayısnla birçok kültürel etkinlik düzenleneceği belirtilivor. Kübada, Smyetier Birliği döneminde bu ülkeye göç eden birkaç bin kişilik Rus Ortodoks azuıbk bulunuyor. Halkuı çoğunluğunu Katolikler oluşturuyor. (Fotoâraf: AP) Dışişleri Bakanı, görüşmelerin başlatılmasının geciktirilmemesini istedi Giil'den mesajANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, AB üyesi ve katıhmcı ülkelerin büyükel- çilerine, Türkiye'nin üyeli- ği konusunda karann bu yıl verilmesi gerektiğini söy- ledi. AB Komisyonu Türki- ye Temsilcisi Hansjörg Kretschmer, yemekte Gül'ün sözlen üzerine. "AB hajir derse ne olur" diye sordu. Gül iseu Hayır jıa- nıü beklemiyonız. Böyle bir şey olursa bunu ka- muoyıuıa anlatanıayız. Siz de anlatamazsnuz" dedi. Isveç'in Ankara Büyü- kelçisi Ann Dissmor da Gül'ç, "Iraktafederasyo- na Türkiye'deki Kürtier- den kayğılandığınız için mi karşı çıkıyorsunuz" sorusunu yöneltti. Gül bu soruya, "Doğru değfl. Biz kendi sorunlanmra de- mokratikleşme içinde çö- züyoruz. Irak'taki konu ayn bir konu. Bizim et- nik federasyonun olum- • AB üyesi. katıhmcı ve aday ülkelerin büyükelçilerine yemek veren Gül, "AB'nin hayır yanıtını kamuoyuna anlatamayız" dedi. suzhıklannı dilegetirmemiz bunun Irak'ta daha büyük sorunlara yol açabileceği en- dişemizden kmnakJanAor" yanıtını verdi. Kıbns'ta 1 Mayıs'tan ön- ce çözüm için adım atmaya hazırlanan hükümet, .\B'den görüşme tarihi konusunda sürpriz istemi\or. İrlanda'nın ,\B dönem başkanlığını dev - ralması nedeniyle üye, katı- hmcı ve aday ülkelerin bü- yükelçilenyle öğlen yeme- ğinde bir araya gelen Gül, AB sürecine ilişkin önemli TÜRKİYE'YE HAYIR DEMENİN FATURASI BERLTN(ANKA)- Almanya'da daha çok Katolik kesim arasında okunan Die Tagespost gazetesi. "tlemi gören A\Tupah siyasetçiler, şimdiden, Türkhe'nin adaylık perspektifıni akhndan çıkarmasının faturasuun ne kadara patlayabileceğini düşünmeye başladı" yorumunu yaptı. AB Komisyonu'nun görevinin güç olduğunun belirtildiği makalede, "Daha ortak bir dışişleri \e güvenlik polirikası geGştirememiş olan AB, Suriye, İran ve Irak ile sınınnın otmasına hazır nu?" denildı. Mayısta .\B'ye katılacak ülke liderlerinin seçmenlerine AB fonlannı 70 milyon nüfusa sahip Türkiye 'yle paylaşmak istemeyebileceklerini ıma eden gazetede, "Bu sorunlar, açıkça dile getirilmese de etkide bulunuyor" dedi. mesajlar verdi: • AB bu yıl karann] ver- meK: 1989'dan ben Türki- ye'nin üyeliği karan ertele- negelmiştir. Türkiye gere- kenden çok daha fazla bek- letilmiştir. AB karannı erte- lemek için çeşitli gerekçeler kullanmıştır. Bu gerekçeler- den bazılan AB'nin kendi inandıncılığı için de yararlı değildir. AB bu yıl kara- nnı vermelidir. • Kıbns koşul olamaz: Türkıye aralıkta AB'den or- tak geleceğimız haklanda karannı vermesini bekle- mektedir. Bu daha fazla er- telenemez. Ve bu karar. yal- nızca Kopenhag siyasi öl- çütlerine göre alınmahdır. • Ev ödevierimtd bili- yoruz: Siyasi kriterler ala- nında kalan konulan ta- mamlamak için adımla- ra devam edeceğiz. Ev ödevlerimizi biliyoruz. Bu konularda gerekli ya- sal düzenlemeler için ça- lışmalar sürüyor. Eroğlu mahkemeyegidecek UBP lideri hükümetin yasal olmadığını öne sürdü REŞATAKAR LEFKOŞA-KKTC'de, Cumhunyet- çi Türk Parrisi (CTP) - Demokrat Parti (DP) koalisyon hükümetınin programı- nın Mechs'te görüşülmesine dün başla- nırken Ulusal Birlik Partısı Genel Baş- kanı Derviş Eroğhı, "> asal olma\ an hü- kümetimahkemeyevereceğini'' söyledi. Hükümet programı üzerindeki gö- rüşmelenn tamamlanmasının üzerinden bir tam gün geçtikten sonra gü\ enoy- laması yapılacak. Programla ilgili ola- rak ilk sözü alan Eroğlu, Kıbns Türk siyasi tanhınde ilk kez böyle bir durum- la karşılaştıklannı, hükümette DP'ye bağlı 3 bakanhğın durumunun yasadı- şı olduğunu söyledi. Eroğlu, 3 bakanın yıpranmasının sorumluluğunun, "hü- kümet kurma hırsmda olan CTP ve DP başkanlannda olduğunu" kaydetti. Eroğlu, CTP Başkanı ve Başbakan Mehmet AK Talat'ın, hükümeti yasal 15 günlük sürede kuramadığını, ba- kanlar kurulu listesini de Cumhurbaş- kanı'na 3 eksikle sunduğunu ifade et- ti. Eroğlu, "hukuksuz hükümeti" mah- kemeye \ereceklerini belirterek "ya- sal bir hükümet bile kuramayanlann Annan Planı'nı savunamayacağınr ileri sürdü. Programın bir lise öğren- cısinin aceleye getirilmiş ödevi gibı olduğunu belirten Eroğfu, ret oyu vereceklerini kaydetti._ BIÇAK SIRTI EROL IVIANİSALI AB'nin Truva Atları Ortada Türkiye yok, Türkiye'nin ve AB'nin sırtın- dan kendi oyunlannı oynayanlar var sadece. Ha- tırlatmakta zoriananlar için sıkılarak da olsa tekrar söylemem gerek. 1) 1989'da Avrupa Birliği Türkiye'nin tam üyelik başvurusunu reddediyordu. Gerekçe bile yazıla- mamıştı. "Biz Türkiye'ye geleceğin Avrupa Biıie- şik Devletleri 'ndeyer vermek istemiyoruz" deme- leri hoş olmazdı tabii! içimizdeki bir iki siyasi, bir- kaç işadamı şu formülü buldular; Türtaye-AB'ye alın- mıyorsa, tek taraflı bağlanacaktı.f*) 2) 6 Mart 1995'te Türkiye, hiçbir zaman ıçine aJın- mayacağı AB'ye tek yanlı bağlanmak için gümrük birliğine bir hilkat garibesi gibi sokuluyordu. Tür- kiye içindeki oligarşik düzenin Batı kapitalizmi ile kurumsal bağları böylece kuruluyordu. 3) Bugün karşı karşıya bulunduğumuz "sanklı- papyonluittifakının"temelleri atılmıştı. Her ikisi de sırtinı AB'ye (ve ABD'ye) dayayarak içerdekı Da- nimarka'nın temellerini attılar. Gayri milli sermaye ile gayri milli köktendınciler Batı kapitalizminin ku- cağına birlikte oturuyorlardı. 4) Bu koalisyon AB'ye, "Türkiye'yi, çok daha geri, diğer adaylardan ayırarak, bekleme odasına hapsetme olanağı verdi." Sanklı-papyonlu ittifa- kının istekleri ile AB'nin ve Batı kapitalizminin da- yatmalan örtüşüyondu. Bazılan bu örtüşmeyı, Tür- kiye'nin ve Batı'nın iç dinamiklen 200 yıldan beri ilk defa örtüşüyor" diyerek "gerçek niyetlerini iti- rafediyortardı". Anadolu'daki KurtuluşSavaşı'naveantiemper- yalist devrime karşı çıkan "iç ve dış dinamikler de" benzer görüşleri savunmadılar mı? Ancak Ata- türk Devrimleri iktidara geldiği için "iç dinamikler ile dış dinamikler örtüşemiyordu ". Halkçı, ulusalcı, cumhuriyetçi iç dinamikler ile em- peryalist dış dinamikler nasıl örtüşebilirdi? Örtüş- menin ortaya çıkabilmesi için Türkiye'de, sanklı- papyonlu ittifakının etkili olması gerekirdı. "Bekleme odası" sanklı-papyonlu koalisyonunun işine geliyor. Alman ve Danimarkalı dışişleri bakan- lannın "önce uyutalım, sonra unutalım" biçimin- de kendi ağızlarından özetlenen politikalari, içer- deki koalisyonun da işine geliyor. Çünkü onlar da içerdeki 72 milyonu, "AB bizi ileride alacak, ama şunlan da yapmamız gerekiyor" diye uyutuyoriar. ĞörüşmelarihTmi! Uyutmapolitikasınınşimdikioyuncağı "AB'den görüşme tarihi almak" olarak pazarlanıp halk yi- ne uyutuluyor. - 6 Mart 1995'te gümrük birliği anlaşması imza- lanıp Türkiye bir hilkat garibesi durumuna getirilir- ken "En geç iki yıl içinde AB içindeyiz" demedi- ler mi? Sonra ne oldu? Türkiye'de sanayı çökme- ye başladı, tanm geriledi, işsizlik arttı, ülke IMF'ye bağlandı. AB'nin çokuluslu şirketleri ülke ekono- misini ipotekleri altına almaya başladılar, Ve Türkiye ekonomisi, AB'ye tek yanlı bağlılığın sonucu 2001 'de, Cumhuriyet tarihinin en büyük kri- zini yaşadı. - Ekonominin bağlanmasını siyasetin, bürokra- sinin, eğitimin, medyanın bağlanması izledi. AB (ve Batı kapitalizmi) ile tek yanlı bağlar Tür- kiye'nin dış politikasını da yıktı. Kıbns'ta, Ege'de, Kuzey Irak'ta, Kafkasya'da tam birfelaket yaşan- maya başladı. Türkiye iktisadi ve siyasi yapısıyla dış politikası ile tam bir bunalımın ıçine itıldi. AB'nin görüşme tarihi vermesinin "tam üyelikle uzaktan yakından ilişkisi bulunmuyor". Tarih veril- sin verilmesin AB tarafı Türkiye'nin oyalanmasını istemektedir. Sebepleri şunlardır: Mevcut tek yanlı iktisadi yapılanma AB tarafını kazançlı kılarken AB'nin her ailanda Türkiye eko- nomisini denetımi altına almasına yol açıyor. Hem de sıfır maliyetle. - AB tek yanlı yapılanma sonucu Kıbns, Ege, Gü- neydoğu, Ermenistan, Patrikhane gibi konularda Türkiye'yi sömürme olanaklannı elde ediyor. İçimizdeki Danimarka da, AB'nin Türkiye'deki uzantısı konumunda bulunduğu için Brüksel ile iş- biriiği yapmaktadır. Bu nedenle de "görüşme ta- rihi meselesini" önemli birolaymış gibi kamuoyu- na sunmaktadır 72 milyonun uyutulması konusunda dış odaklar ile içimizdeki sarıklı-papyonlu ittifakı "ortak bir kampanya" yürütüyorlar. C) "Türkiye Avrupa llişkilerinde Sessiz Darbe" kitabında konu tüm ayrıntılan ile anlatılmıştır. www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali WESTON'IN ANK.ARATA MESAJI BushNATO'da 6 Kıbns çözüldü' demek istiyor Dış Haberler Senisi - ABD'nin Kıbns özel temsilcisi ThomasWes- ton sürpnz Ankara zi- yaretinde George Bush'un hazırandaki NATO zirvesinde "Kıb- ns çözüldü'' mesaj ı ver- mek istediğini iletti. NTV'nin haberine gö- re ABD kaynaklan. Weston"ın ziyaretinin Türkiye'nin da\etiyle yapıldığını belirttiler. ABD'h diplomatın sürp- riz ziyaretınde Bush'un Washington'da Başba- kan Recep Tayyip Erdo- ğan ile yapacağı görüş- mede Kıbns sorununun nasıl ele alınacağı tartı- şıldı. Weston. "ABD Başkanı haziranda ts- tanbul'da yapılacak NA- TO zirvesinde Kıbns sorunu çözüldü' mesa- jı vermek istiyor" dedi. VVashington yöneti- minin çözüm için hem Rum kesimine hem de Atina'ya baskı yaptığı- nı belirten Weston, bir süre önce Bush'un üç başkente giden mek- tuplannda en sert içe- rikli olanının Yunanis- tan Başbakanı Kostas Simitis'e gönderilen ol- duğunu da savundu. Weston, 1 Mayıs'a kadar çözüm sağlan- ması halinde, sonuç için Rum ve Türk tarafla- nnda yapılacak refe- randumlann daha ileri bir tarihe bırakılabile- ceğini de vurguladı. ABD'li diplomat, Kıb- ns sorununun çözümü ve reformlann de\amı halinde Türkiye'nin ça- balannın karşılıksız kal- mayacagını, AB'nin Ankara'ya artık "ha- yır" dıyemeyeceğini de ifade etti.