18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET 13OCAK2004SAU 10 DIŞ HABERLER dishaba cumhuriyet.com.tr KAVŞAK OZGEN ACAR Bölerck Kiipeselleşme it A lazjte" ile "Faşistler 1945'te / V savaştan yenılgiyle çıktıkla- nnda Avnj pa, Batı'nın "kapitalistle- r" ile Dogu'nun "komünistleri"ne >aldı. "Ba^ te/D/ta//sf'VVashington'ırı cesteğind-e Ratı Avrupa ile Mosko- .a'nın denetimindekı Doğu Avaıpa arasındatek bir sınırvardı. 0 da In- giltere Başbatkanı VVtnstor Churc- hill'in 194-6ctaki deyimıyle "Demir Perde" \ö\. "Demir Perde" ileen geniş sınıra sahipTürtciye, Batı'nın savunmakal- fanı Kuze^y /Vtlantik Anlaşması ör- gütü'ne (KAAÖ) ileri karakol görevi ve- rlerek alırrdı. Türkiye, kalkan içinde Batı'ya kalkan yapıldı. Türkiye, So- ğuk Savaş bcyunca Avmpa'da en çok asker beslemek, savurmaya en çok ödenek ayırmak zorunda kalın- ca kalkınrnasını da yavaşlattı. Kırk yıl sonra iyice oksrtlenmeye başlayan "'Demir Perde" önce Ber- In'de çürüyüıp yıkıldı. Batı. 80'li yıl- ların sonunda hedefine ulaştı. "Ko- rnünist" Sovyet Sosyalist Cumhu- rryetleri Biıriıği ile denetimdeki Var- şova Paktı çöktü. 90'larda yeni bir dünya haritası çizildı, atlaslann ye- ni baskılan yapıldı. SSCB'nın dağılmasından sonra 'etnik" özelliklere dayalı, şu 15 ye- ni egemen devlet doğdu: Rusya. Estonya, Latvia, Lituanya, Belarus, Ukrayna, Moldavya, Gürcistan, Er- menistan, Azerbaycan, Kazakistan, özbekistan, Türkmenistan, Kırgızis- tan, Tacikistan. Kafkaslar'da dar alanda kapışma sürüyor. Avrupa'da başka etnik farklılaş- ma nerede vardı? Yugoslavya'da. Orada ne oldu? Yine "etnik" özel- liklere dayalı 6 yeni egemen devlet doğmadı mı? Sırbistan-Karadağ, Slovenya, Bosna-Hersek, Kosova, Makedonya, Hırvatistan. Bu arada Çekoslovakya da Çek Cumhuriyeti ve Slovakya olarak iki "etnik" devlete bölündü. Böylece komünizmin 3 ülkedeki küllerinden "etnik" özelliklere dayalı irili-ufaklı 23 "kapitalist" devlet yaratıldı. "Em- peryalizm"\r\ 21. yüzyıl biçemi olan "küreselleşme" \ç\n "bö/-yönef"yön- temi, dünya siyasa sahnesinde ser- gileniroldu. Bölünen ülkelerie "etnik" ve "din- sel" bağlantılan ve "jeopolitik" ko- numu nedeniyle Türkiye'nin ağzına bir pamnak bal çalınarak "stratejik or- tak" denildi, ABD ihracatçılan ıçin "yükselen pazar" ilan edildi. Türki- ye'nin "kalkan" görevi biçim değiş- tirerek, Afganistan'dan Irak'a kadar "paralı askerierin" sağlanacağı "sıç- rama tahtast" bir ülke oldu. ta bölünmeye doğru İ ran karşısında ABD destekli Sad- Idam Hüseyin, 1990da akıl al- maz, korkunç bir hata yaparak Ku- veyt'i işgtal etti. O günlerde silah kul- lanmadan Avrupa'yı bölmekle uğ- raşan ABD 'nin eline Ortadoğu'da büyük fırsat geçti. Saddam, kendi sınırlanna çekilmekle kalmadı, 33 ile 36. enlernler arasına sıkışıp kal- dı. Daha o anda Irak "de facto (fi- ili)" üçe bö lündü. 36. enlernin ku- zeyinde Saddam'ın uçakJannın uçu- şu yasaklarıınca komşu Türkiye'de- ki Incirlik Ü ssü'nden kalkan ABD- Ingiliz uçalcları Kuzey'in bölünme- sini pekîştirdi. Kuzeyde "otonomi (ozeric//>ç)"sağlanan Kürtler, ogün- den sonra 12 yıl boyunca verilen haklarta devlet içinde devlet ko- numuna yükseltildi. Eylülde Irak'ı ziyaret eden "as- ker kökenli gûvercin " olarak ta- nımlanan ABD Dışişleri Bakanı Colin L. P^ovvell şöyle konuş- muştu: "Küırtliderierinin, Irak'tan kopmak gibi bir isteklerinın bu- lunmadığı yolundaki anlayışla- nnı sempati ile karşılıyorum. Bir Kürt eyaleUya da devletine kar- şıyız. Etnik çizgitere dayalı birsi- yasal sistern örgütlenmesini gör- meyi istemâyoruz. Gelecekte et- nik sorunlara yol açmayacak çe- şitli modellerini kendilerine gös- tereceğiz." Ne var k ı Povvell'ın bu zıyare- tinde verdiği güvenceden yakla- şık iki ay sonra ABD'nın Bağdat Valisi L. Paul Bremer III, 15 Ka- _^ sım'da Kürtlere özerklikten son- ra özgüriük. yolunda bir ara istasyon olan "federasyon "un kapısını açan bir anlaşmayı Kürt liderierle imzala- dı. Irak'ta Kürtterden başka, etnik ola- rak Arapla_r ve Türkmenler, dinsel alanda ise Müslüman Sünniler, Şı- iler, Hıristiy an Süryaniler vardı. Bre- mer hazretleri her nedense Irak'ta- ki bu gruplan insan yerine koyma- mıştı. Bremer bununla da yetinmedi. Geçen hafta Kürdistan Demokratik Partisi (KD P) Başkanı Mesud Bar- zani ve Küırdistan Yurtseverier Bir- liği (KYB) &aşkanı Celal Talabani ile "federasyon "un yapısı konusunda görüşmeleri başlattı. Bremer, iki baş- kana yönetimlerini bırleştirmeleri- nin zaman ının geldiğini söyledi. Bremer, 18 "//" temelinde bir "fe- derasyon" derken; iki Kürt önder "bö/gese/"tabanlı bir "federasyon" yapılanmasında bastırdılar. Barza- ni-Talabani ıkilisi, savunma, dışiş- leri, malıyenın merkezi hükümete verilmesine razıydılar, ama 12 yıllık kazanımlarını geri vermeye niyetli değildiler. Aynca ulusal Irak ordusu Kürdistan topraklarına giremeye- cek, bu toprakları Kürt ulusal mu- hafızları koruyacaktı. Barzani, geçen ay bir yerel ga- zetede yayımladığı makalesinde, hedefi özetle şöyle açıkladı: "Kürt- ler, uluslararası hukuka dayanarak, kendiyazgısını beliheme hakkı ilke- sinden hareketle kendi kendini yö- netmenin gerisinde bir koşulu ka- l I Saım/S. bul etmeyeceklerdir. lllere dayalı bir federalyapıyı Kürt halkı kabul ecte- mez. Kûrtlerin istediği federasyon, Kürdistan Pahamentosu'nun kara- ndır. Çünkü bu karar Kürdistan sı- nınannm korunması için verildi. Bun- ca yıl illerin aynlması için mücade- le etmediler." Bremer'in son açıklaması ise özet- le şöyle: "Kûrtlerin istediği federal sistemin, ülkenin birliğiyle uyuştu- ğuna inanıyorum. Dünyada buna benzer, Hindistan, Almanya ve Is- viçre gibi ülkelerden örnekler veri- lebilir." Irak'ın egemenliğine ilişkin takvtm şu andagecikmesiz işlerken, Irak'ın toprak bütünlüğü de "etnik" temel- de üç ayn bölünmeye doğru sis- temli bir biçimde itertiyor. Inak'tan sonra sıra kimde? jşgal altındaki Irak'ın, Yugoslavya Ibenzeribir iççatışmayagebeoldu- ğu söyleneb»ilir. Kûrtlerin devlet için- de devlet konumuna yükselmeleri Şii ve Sünni Araplann tepkilerini çekiyor. Şiilerin Iran benzeri "Iraklslam Dev- rimi Yüksefc Kurulu"nur\ temsilcisi Sadr el Din el Kabancı geçen haf- takı cuma hutbesinde, Irak'ın toprak bütünlüğüniin korunmasını savun- du, Kürtlere "dargörüşlü milliyetçi bir bakış açısı yerine, olayları Irak'ın or- tak çıkarlard açısından görmeleri" çağrısını yaptı. Kürtler, ülkedeki Araplar kadar komşu ülkelerin de federasyon olu- şumuna tep ki gösterdıklerini biliyor- lar. Yakın yıllara kadar Süleymani- ye'devalilik yapmış olan Cemal Ab- du "Komşu ijlkelerin düşmanımız ol- duklarını. bağımsız Kürdistan iste- medıklerini JDiliyoruz" diyor. Kuşkusuz bu konuda en çok ra- hatsızolan komşu Türkiye'dir. Dışiş- leri Bakanı Abdullah Gül'ün Kûrtle- rin federasyon çabalarına karşı "ge- reken tepkif'Grin gösterildiğini, tehli- keli gelişm&Jerin sürmesi durumun- da, Irak'ın acılann ve gözyaşlannın merkezi olacağını" söylemesi boşu- na değildir. <3ül, aynca sorunun böl- ge ülkelerinin dikkatine sunulduğu- nu dasöylüyor. Surıye Cumhurbaşkanı Beşar Esad'ın AnKara ziyaretinde Kürt fe- derasyonu olgusu gündemin baş kö- şesindeydi. Gül'ün geçen haftaTah- ran ziyaretinde meslektaşı Kemal Harrazi ile görüşmesinde iki dışişle- ri bakanı özellikie bu konuyu basın önünde de dile getirdiler. Şam kadar Tahran da federasyon gelişmesinden rahatsız. Harrazi açık- lamasında "Irak'ın toprak bütünlüğü- nün korvnduğu bir ulus devlet olma- sı gerektiğini, etnik ve dinsel teme- le dayalı birayrışmaya sıcak bakma- dıklannı" söyledi. Olaya en doğru tanıyı Türkiye'nin VVashington Büyükelçisi Faruk Loğoğlu koydu. Loğoğlu'na göre ABD, Kürtleri "federasyon"yolunda cesaretlendirirken, stratejik ortağı Ankara'yı değil Kürtleri dinleme ha- tasını işliyordu. Bütün bunlara Barzani yazısında şu yanıtı verdi: "Irak'ın toprak bü- tünlüğüne önem verenler, şunu çok iyi bilmelidirler ki Kürtler gibi bir hal- kın, yaşadığı bunca katliam vezulüm- lerden, derbederlikten sonra tekrar eski Irak statüsünde kalmasına ka- naat getirmesi çok zordur." önümüzdeki günlerde Irak'ın, Av- rupa'daki "etnik" bölünmeyi sürdü- recek zincirin yeni bir halkası olaca- ğı anlaşılıyor. Irak'ta bu bölünme ta- mamlandıktan sonra sıra kime gele- cek dersiniz? Sorunun yanıtı galiba yukandaki haritada görülüyor. Elmek: [email protected] Faks: 0312. 442 79 90 CTP-DP yayımladıklan koalisyon protokolünde Kıbrıs'ta temel amaçlarını açıkladı Mayıstan önce çözümLEFKOŞA (AA) - KKTC'de, Cum- huriyetçi Türk Partisi (CTP)Genel Baş- kanı Mehmet Ali Talat'ın başkanlığın- da kurulan ve "Toplumsal Uzlaşma ve Çözüm" hükümeti adı venlen CTP-De- mokrat Parti (DP) koalisyonu, "Annan Plam'ıu esas alan müzakere siireci so- nunda Kıbnssorununu\layıs2004'ten önce çözmeyi ve tarafların üzerinde mutabık kalacaklan bir tarihte eş za- nıanlı olarak referanduma gitmevi*' te- mel amaç olarak benimsedi. Cumhuriyetçi Türk Partisi ile Demok- rat Parti arasındaki koalisyon protokolü, Kıbns konusundaki müzakerelerin, Cum- hurbaşkanı ile Hükümet arasında uyum Kontrol Ankara'da" Yunan basını karamsar MURATİLEM ATtlNL\ - Kıbns'ta CTP liden Mehmet AJiTaJat ile DP liden Serdar Denktaş'ın hükümeti kurma konusunda anlaşmaya varmalannı değerlendiren Yunan gazeteleri, koalisyon hükümetinin, Türkiye'nin kontrolü altında olacağı yorumunu yaptı. Serdar Denktaş'ın, babası Rauf Denktaş kanalı ile Türkiye'nin polıtıkalannı uygulayacağına kesin gözüyle bakan gazetelerde, Denktaş'ın dışişleri bakanlığını da üstlenmesinin tesadüf olmadığı, gelecek günlerin Talat açısından zor olacağını öne sürüldü. 'Türkiye mayısa kadar çözüm istemi\ors Bazı gazeteler, Mustafa Akıncı'nın, Serdar Denktaş'ın istemi doğrultusunda hükümet dışında bırakıldığını iddia ettiler. Türkiye'nin mayısa kadar çözüm istemediğini ileri süren gazeteler, bu sürecin 2004 sonuna kadar uzatılması konusunda ABD nezdinde görüşmeler yapıldığını iddia ediyorlar. Gazeteler, Başbakan R. Tav^ip Erdoğan'ın ABD Başkanı George Bush'tan BM Genel Sekreteri Kofî Annan'a baskı yapmasını ısteyeceğinı de yazdılar. içinde sürdürülmesini de hükme bağlı- yor. Koalisyon hükümetinde iki partinin eşit siyasi ortaklar olarak hükûmette yer alacaklan belirtılen protokolde, iki parti- nin ilişkilerini koordine etmek amacıyla Koordınasyon Grubu, meclis ile hüİcü- met çalışmalannı koordine etmek için de Eşgüdüm Komitesı oluşturulacağına iliş- kin hükümler yer alıyor. Koalisyon protokolü metninde, koalis- yonun ana amacı bölümünde şöyle de- nihyor: "CTP ve DP'nin yetküi organ- lan, temel amacı Kıbns Türk halkının uluslararası anlaşmalardan kaynakJa- nan hak ve çıkarlan ile güvenliğini gö- zeterek ve geliştirerek, BM Genel Sek- reteri'nin i\i niyet misyonu çerçevesin- de, hükümet ile Cumhurbaşkanı'nın birlikteve u\Tim içinde yiirüteceği An- nan Planı'nı esas alan müzakere süre- ci sonunda Kıbns sorununu Mayıs 2004'den önce çözmek ve tarafların üzerinde mutabık kalacaklan bir tarih- te, eş /amanlı olarak referanduma sun- mak olan ve Kıbns Türk halkını, AB normlanna uyumlu. çağdaş, demok- ratik, adil ve ekonomisi düzgün, sosyal refah düzevi >üksek bir devlet düze- nine kavuşturmak üzere, bir koalisyon hükümeti oluşturmaya karar vermiş- lerdir." Protokolde, koalisyonun temel ılkeleri ise şöyle açıklanıyor: Mehmet Ali Talat ile Serdar Denktaş hükümet kurma konusunda anlaşülar. 1- İki parti, KKTC koalisyon hüküme- tinin tüm karar ve icraatlannda, Kıbns Türk halkının refah ve mutluluğunu esas alacaklardır. 2- Oluşturulacak hükümet, bir çözüme ulaşılmasında ve sistemimizin AB norm- lan ile uyoımlaştınlması sürecinde önem- li fonksiyon üstlenen bir koalisyon hü- kümeti olacaktır. 3- Koalisyon hükümeti, çözüm ile oluş- turulacak ortaklık temelinde; Kıbns Türk halkı ile Kıbns Rum halkının ve kurucu devletlerinin siyasal eşitliği, Kıbns"uı bütününde paylaşacağımız, kurucu dev- letımızde ise kendimizin olan egemenli- ğı öngörmektedir. 4- Türkiye'nin uluslararası anlaşmalar- dan kaynaklanan garantörlük haldanın de- vamı gözetilecektir. 5- CTP - DP Koalisyonu, Kıbns soru- nunun çözümünde Türkiye ile karşılıkh görüş alışvenşı ile ortak bir politika oluş- turmayı ve Türkiye ile varolan ekonomik, sosyal ve kültürel ilişkilerin karşılıklı ya- rar ve dayanışma zemininde geliştirilme- sini öngönnektedir. 6- Ülkedeki ekonomik, sosyal ve diğer sorunlann aşılmasında, her iki parti, ye- niden yapılanmanın, AB normlan çerçe- vesinde gerçekleştirilmesi hususunda mu- tabık kalırlar. 7- Geleceğimiz demek olan gençliğe önem verilecek. 8- Koalisyon hükümetinin her ıcraatı, şeffaf ve toplumun katılımına ve deneti- mine açık olacaktır. 9- Kıbns Türk halkı ve yönetiminin dış ihşkilerinin geliştirilmesine önem ven- lecek ve Kıbnslı Türkler'in Yunanistan'la, Kıbnslı Rumlar'ın da Türkiye ile ilişki- lerini geliştirmesine yardımcı olunacak- tır. Kıbrıs MGK'yi beldiyor REŞATAKAR LEFKOŞA - KKTC Cum- hurbaşkanı RaufDenktaş, An- nan Planı'na ilişkin Türk gö- rüşünün \e planla ilgili net de- ğişiklik taleplerinin 23 Ocak'taki Milli Güvenlik Kurulu toplantısından son- ra kesinleşeceğinı söyledi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la Istanbul'da gö- rüştükten sonra dün Ku- zey Kıbns'a dönen Denk- taş önemli mesajlar verdi. Annan Planı'nda çukur- lar. hendeklerve korkulan konular bulan Türkiye 'nin, bunlan ortadan kaldıracak bir hazırhk içinde olduğu- na dikkat çeken Denktaş -Bizim istediğimiz de buy- du" dedi. Annan Planı'na ilişkin endişelerin ortadan kaldınlıp kaldınlamaya- cağına ilişkin bir soru üzeri- ne, her şeyin MGK sonrasın- da aydrnlığa kavoışacağını söy- leyen Denktaş şöyle konuştu: "Hepimiz ne oklugunu yakm- da göreceğiz. Ne kadar a>ıklan- dığını ya da ayıklanabildigini hep beraber göreceğiz ve de- ğerlendinne\apacagiz. Türki- ye'de, Kıbns'la ilgili çahşma- lar de% am edivor ve bu çahş- nıalar Milli Güvenlik Kuru- lu ndan da gecebilccektir. Bu- nun ardından gerçek resmi KIBRIS BAKANLAR KURULU'NDA ANKARA (Cumhuri)'et Bürosu) - Bakanlar Kurulu, Başbakan Tayyip Erdogan başkanlığında Kıbns gündemli bir toplanh yaptı. Geçen hafta Çankaya Köşkü'nde yapılan toplantıda alınan kararların değerlendirildiği Bakanlar Kurulu'nda, KKTC'de CTP ve DP tarafından koalisyon hükümetinin kurulmasıyla gelişen süreç ele ahndı. Toplantıda, iki kesimliliğin korunmasına vurgu yapıldı. Toplantının sonunda açıklama yapan Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, "Kıbns gerçeğini dikkate alarak, Kıbns'ta hakh çıkarianmızı dengelevecek şekflde olumlu sonuca vanlması için hinheth' çabamızj sürdüreceğiz"' dedi KKCT'de kunılan hükümetin güvenoyu almasını beklediklerini söyleyen Çiçek. "Annan planı zemininde göriişme sürdüriilecek." dedi. Çiçek. çözüm için Türkiye'nin gereken çabayı göstereceğini v-urgularken, Rum tarafının da adım atması gerektiğine işaret etti. Değerli dostumuz, arkadaşımız ve ağabeyimiz Op. Dr. TUFAN PEKIN i yitirdik. Hepimizin onunla anılan vardı ve hepsi yürekten idi. Veli Lök, Orhan Süren, İlker Özsüt, İsmail Çallı, Güven Yücetürk, Ahmet Sebik, Osman Gürün, Ali Türköz, Bekir Kumbul, İbrahim Kocabryık, Ahmet Turan Aydın, Halit Özyalçın, Baki Satış, Bülent Zeren, Turgırt Büyükdağlı, Nail Yüce, Arslan Bora, Leyent Köstem, Fikret Öztop, Sait Ada, Fuat Özerkan, Erdogan Kutluay, Dündar Sabah, İbrahim Kaplan, Yalçın Ademoğlu. KüLTUR • SANAT görmüş olacağız." Türkiye'ye gönderilen ra- porlann ve yapılan beyanatın dikkate alınmasından dolayı memnun olduğunu ifade eden Denktaş, Erdoğan'la göriiş- mesini ise şöyle değerlendir- di: u Kendilerine hangi ko- nularda tedirgin olduğu- muzu, nelerden korktuğu- muzu samimi bir şekilde anlatûm. Bu konularda bir görüş aynhgımız yoktur. Onlann da öngördüğü gi- bi bir ön çalışnıa gerek- mektedir. Kıbns meselesi- ni halletmek esastır ama haDetmek için Kıbns'tan \azgeçmek diye bir düşün- ce yoktur ve olamaz. MiDi ve müşterek bir davadır ve her iki tarann da çıkanm gözeten, akılhca, usluca bir anlaşma yapmak için gay- ret sarf edilmektedir." |0212| 293 t* 7t KEŞAN ASLİYE 2. HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 2002'228 Davacı Güler Balcı vekılı tarafından davalı Yılmaz Balcı aleyhlenne Mahkeme- mızde açılan boşanma davasında venlen ara karan uyannca: Da\"acı vekilı verdığı dava dilekçesı ile taraflar arasında şıddetlı geçımsızlık nede- niyle boşanmaya karar \enlmesını talep etmış ancak davalı Yılmaz Balcı'ya da\a di- lekçesi ve duruşma günü teblığ edilemediğı gibi yapılan zabıta tahkikatında da adresi bulunamadığmdan ilan yoluyla tebligat yapılmasına karar venlmış olup davalı Yıl- maz Balcı'nın duruşma günü olan 26 02 2004 günü Mahkemede hazır bulunması ve ıtırazlannı Mahkememızin 2002 '228 Esas sayılı dava dosyasına yapması, gelmedıği takdırde yargılamanın yokluğunda yapılıp karar verileceğınden ış bu ılanın davalı Yılmaz Balcı'ya dava dilekçesı ve duruşma günü teblıği yenne geçerli olmak üzere ilan olunur. 11.06.2003 Basın: 31038 , YÖNETMEN ÖMER KAVUR 40. ANTALYA ALTIN PORTAKAL FILH FESTIVALI •ENIYİFİIH •ENİYİYÖMETMEII • EN İYİ SEMAflYO " ' • EN İYİ KURGV •UIUrTVASEDENGENÇOYUKV •HttKjOSSİCOÜÜ) BEYOGLU A¥ŞAR LALE 2*5252» '130 14 X 163C 1 9 » 21 ANKARATUZE0N 21=34)0 11*5 14 15 '545 19 15 21 45 CMCT 00 00 SAMSUN ASLİYE 1. HUKLTK HÂKİMLİĞİ'NDEN 2003 155 Davanın kabulüne - Samsun merkez (1593) Güney Mahallesı veya Kö\-ü, Cilt No: 88, Hane No: 8'de nüfusa kayıtlı. Ömer ile Mer\em'den olma Korgan 25 08.1965 d.'lu Müzeyyen Öksüz ile aynı yer nüfusuna kayıtlı. Abdullah ile Melıha'dan olma, 11 04.1962 d.'lu davalı Ali Öksüz geçimsizlik nedeniyle boşanmalanna dair Mahke- memızden venlen 04.12.2003 tanİî. 2003 155 Esas, 2003 746 Karar sayılı ılamı ile karar verilmış olup, iş bu karar davalı Ali Öksüz karann gazetede ılanından 15 gün- lük yasal süresinde temyız etmediğı takdırde kesinleşeceğı. tebligat yenne karm ol- mak üzere ilan olunur Basın: 575 ANKARA 23. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 1999 '300 Karar No: 2003 211 Davacı Yasemın Yılmaz vekılı tarafından davahlar Kamıl Özer, Kayhan Özer, Gü- lender Özer. Kamuran Özer ve ACK lnşaat Taahhüt Ticaret Lımıted Şırket aleyhme açılan tapu ıptalı tescil davasında; 1- Davacı tarafın istırdat davası açma hakkı saklı tutulmak kaydı ile sübut bulmayan davasuıın reddıne. 2- Alınması gereklı 7 880.0OO.-TL harcın peşin alınan 27.0OO.000.-TL harçtan çı- kanlarak genye kalan 19 120.000.-TL harcın karar kesinleştiğinde ve ıstek halinde davacı tarafa iadesine, 3- Yargılama giderlerinın davacı taraf üzennde bırakılmasına, 4- Davalılar kendilerinı bir vekille temsil ettırdiklerinden davanın reddi sebebi ile dava değen üzerinden hesap ve takdır olunan 300.000.000.-TL avukatlık ücretinin KDV'si ile bırlıkte davacı taraftan alınarak davalı vekıline verilmesine karar verilmiş- tır. lşbu ılanın yayımlandığı tanhten 15 gün sonra teblığ etmiş savılacağından ilan tari- hinden ıtıbaren 15 günlük yasal süre ıçerisinde karan tem\'iz etmedığinız takdırde hükmün kesinleşeceğı hususu ılanen tebliğ olunur. 16.10.2003 ilan olunacak davalı: 1- ACK lnşaat Taahhüt Tıc. Ltd Ştı. Basın: 977 3 -,
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle