23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 OCAK 2004 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA ROPORTAJ AHLÂK ARANIYOR TURHAN SELÇUK DÜRÜST TA3ÎASLT ÎSTASBİJL A.HDÜLCANBAZ1 1$ HAHAKUIALE MACEP.A1ABI LukXi o KılıçAliPaşaye carrp e'deki Kılıç Ali Paşa Camisi'ıü Mimar Sinan Ayasofya'dan esinknerek yapn. Sinanın üçKaptanı derya için yaptığı camilerden biri olan Kıhç Aü Paşa Camisi bir zamanlar deniz kryıandaydu. / Papaz olmak için Napoli'yegiderken Cezayirli korsanlara esir düştü; Müslümanlığa geçip korsanlığa başladı; Osmanlı'ya Kaptanı Derya oldu alıpazan'ndanPerşembe- pazan'na doğru giderken Kılıç Alı Paşa Camısı'nın önünde daha da tıkanan trafiğin içınden sıynlıp bır kuş gıbı havalanabüsek ve Akdenız'e doğru süzülebılsek... ttafya kıyılan- na kadar gıdebilsek... Ve tabıi böy- lesı bır düş içinde zamanı da gerıye doğru çevırebilsek.. 16. yüzyıhn başlannda Napoli'ye doğru yelken açmış bir gemi. Içınde Luka Galani adında bır genç Genç adam, gemı Napoli'ye vardığında pa- paz okuluna gıdecek, papaz olacak. Fakat Cezayırlı korsanlardan AB Ah- met Reis, gemiyı durdunıp soyuyor ve içındekılen de esir alıp götürü- yor. Alı Ahmet, Luka Galani'yı kim- seye satmıyor ve gemısinde forsa ola- rak çalıştınyor. Kadenn ağlannı ör- düğü sırada Luka Galanı, Alı Ah- met'in gözüne ginyor. Müslüman olup reisının adından Ali'yı alıyor ve başlıyor korsanlığa. Akdenız'de namı yayılmaya başhyor. Uluç All'den Kılıç All'ye Arap olmayan korsanlara verilen Uluç lakabıyla anılıyor. Oluyor Uluç AH Reis. 1548 'de lurgut Reis" ın hız- nretıne gırdiğinde 48 yaşında olma- h. Ve bundan sonra kader ağlannı diha hızlı örmeye başlıyor. Uluç Alı Reıs'ın yolu îstanbul'a kadar van- yor ve Uluç AB Paşa oluyor. Kıbns, Rodos, Girit kıyılan, İtalya sahilleri derken Sultan Ü. Setim, damadı Kap- tanı Derya Piyale Paşanın yenne 1571'de Uluç Alı Paşa'yı getınyor ve Uluç lakabını da Kılıç yapıyor. Oluyor size papaz adayı Luka Gala- ru, Kaptanı Derya Kıhç AB Paşa. Kılıç Ali Paşa'nın Kaptanı Derya- lıŞı Sultan 111. Murat'ın saltanatın- dı da devam edıyor ve bu görevdey- ken 1587'de tstanbul'da ölüyor. Sahpazan'ndan Perşembepazan'na d^ğru giderken Kılıç Alı Paşa Camı- si'nin önünde trafiğin daha da tıkan- dığı anlarda kendınızı böylesuıe fir- tınalı bır ömrün dalgalan arasında düşleyın. Bılmem dayanabılır mısı- niz? Kılıç Alı Paşa, camısiru, Tophane Iskelesı 'nde. denızın hemen layısın- da yaptırmış. Camı artık kıyıdan uzakta. Denizi doldura doldura cadde yaratmışız; caminin, türbenın. hamamın, med- resenin çevresını de bınalarla dol- durmuşuz. Yolu da doldurmuşuz; ca- mi yol sevıyesınin altuıda kalmış. Mimar Sinan, üç Kaptanı Derya için üç camı yaprnış Sınan Paşa'ya Beşıktaş'ta, Piyale Paşa'ya Beşik- taş'ta, Kılıç Alı Paşa'ya Tophane'de. Ayasofya'nın benzerl Kılıç Ali Paşa Camisi, Mimar Sı- nan' ın son dönem eserlennden ve en özellennden Yıllann vapur ve bina bacalann- dan çıkan kara dumanlarla taşının rengı sıyaha çalsa da Kılıç Ali Pa- şa Camisi, pembe renkli Ayasof- ya'nın küçük bir örneğı. Mirnar Sı- nan, yıllar boyu incelediğı Aya- sofya'nın planını almış, içıne Türk mımansinden unsurlar da katarak Kılıç Ali Paşa Camisi'ni yaratmış. Camının kubbesmi dört granıt sü- tun taşıyor. Daha doğrusu, ıkı kişinın ancak kucaklayabileceğı bu sütunla- nn ustundekı dört kemenn üstüne pencerelı ve kasnaklı bır kubbe otu- ruyor. Fakat kubbemn çapı 12 metre cı\-annda Çünkü, sultan olmayan kı- şılerin yaptırdığı camılerde kubbe- nın çapı 15 metreyi geçemıyor. Çinilertabııkılznik'ten.. Ve tabıi kı zaman ıçınde bir şeyler asmak ıçın çrnılere çıvıler çakılrnış! Camıden sonra yapıldığı sanılan ve bir olasılık Mimar Sınan'ın elının değdiği hamam bugün "Tbrkish Bath" olmuş. medrese ıse son ışlevı çocuk yu\alığını bıraktığından ben farelerin yuv^sına dönüşmüş. Kıhç Ah Paşa'nın türbesirun kapısrna zmci- riyle asma bır kilit vunümuş. Bahçe- deki eski denızcılerin mezarlan ha- zirenin ginşıne yerleştmlen demir parmaklıklarla korumaya alınmış. Sebil ıse pencerelen yeşil bu-jaluzi ile kapatılıp tarihtekı yenni almış. Tarihi eser fazla olunca böyle oluyor. Kapanın elmde kalıyor! Caminin avlusu da "idare"nın elı- ne geçmiş. Ne "idaresi" dıye sorar- sanız orası belli değil Buisi "Cami avhısunda sigara içmekyasakür" dı- ye yazmış \ e altına da "İdare" demış. Cervantes de esir düşmüştü Avlusunda sigara ıçmenın yasak- landığı ılk cami olarak ve Vakıflar mı Diyanet mi belu^sız "idare"sı ıle bırhkte tarihe geçebüir Küıç Ah Paşa Camisi. BeUa de avhıdakı şa- dırvanı ışleten yasaklamıştır avlu- da sigara ıçihnesıni. Ne de olsa de- vır özelleştirme de\n; tarihi eser- lerden birini hamamcıya. öteknıi farelere brrakan "idarecPler, şa- dırvan işletmesmi de kiralamış ola- bilir! Eskı tüfeklerden Rasih Nuri Üe- ri'nin bir şekilde araşürası gehniş Kıhç Ali Paşa Camisi'nı. Vakıf defterlerinden camının in- \ Jj ir zamanlar deniz kıyısmda olan Kıhç Ali Paşa Camisi aradan geçen yüzyıllar içinde denizin doldurulmasıyla hem kıyıdan uzaklaşmış hem de yol seviyeninin altmda kalmış. şaannda çalışnnlanlann listesinı bul- muş. tnşaatta esu-lenn de çahştınldığı- nı görmüş. Dıkkatini çeken adlardan bın: Mi- guel de Saavedra Cervantes. Don Kişot'un yazan Cervantes ola- bilu- mı? Cervantes'in Madnd'den Roma'ya gittığinı ve 1570'te Haçlı ordusunda üst düzey görev aldığjnı, Haçh donan- ması ıle tnebahtı Savaşı'na kahldığı- nı ve hatta sol elınden sakat kaldığı- nı, 1575 'te tspanya'ya dönerken Os- manlı donanması tarafından kuşatı- lan kadırganın ıçınde esir düştüğünü bıhyoruz. Bıldiklenmiz arasında Cervantes'in 1580 yıh sonuna dek süren esaretı- nin Cezayır'de geçtığı de bulunuyor. Birkaç kez kaçmayı denedıği ve başaramadığı bilıniyor. Peki esaretten nasıl kurtuluyor? Blllnmezler arasında! Bilindıği kadanyla efendisı, bütün kölelennı alıp Cezayir'den Îstanbul'a doğru yola çıkacağı sırada Cervan- tes'i serbest bırakıyor. Niye? Bır köle 33 yaşmda nıye azat edi- hyor? Orası bellı değıl. Istanbul'da Cervantes Kültür Mer- kezi'ndeki bılgıler de üç aşağı beş >oıkan böyle. Cen'antes, efendısi tarafından Ce- zayir'den Ispanya'ya gönderiliyor... Cervantes'in esaret yıllannda yo- lu bir şekilde tstanbul'dan geçmiş ve bu ünlü yazar, yapımı 1580'de biten Kılıç Alı Paşa Camisi'nin ınşaatm- da çalışmış olabılır mı? Neden obnasrn! Peki Kılıç Ali Paşa Camisi'nin va- kıf defterlenndeki Miguel de Saa\ed- ra Cervantes'ı, Rasih Nun llen'den başka kim bihyor? Sahpazan'ndan Perşembepazan'na doğru gıderkentrafikAyasofya'nın kü- çük bır örneğı bu canunın önünde tı- kandığmda Kaptanı Derya Kıhç Alı Paşa'nın Akdenız'dekı ılk sefenne pa- paz olmak için çıktığını kaç kışı bih- yorsa o kadar kışı büe bıhniyordur!.. GEÇMÎŞTEN GELECEĞE ORHANERİNÇ Tarihsel ve Kültürel Mirası Korurken... 28 Mart'tayapılacakyerelyönetim seçimleriy- le ilgili çalışmalar, her geçen gün biraz daha hız- landırılarak sürdürülüyor. Partilerin üzerinde en çok durduklan aynntı, belediye başkanlığı adaylan üzerinde odaklanı- yor. Çünkü güçlü bir başkan adayının yaratacağı rüz- gânn, belediye meclisı üyelıkleri için verılecek oylan da etkileyeceği biliniyor. özellikle Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) hazırlartığı Kamu Yönetimı Reform Taslağı'nın yasalaştınlması olasılığı, bu seçimi, yalnızca be- ledıyeler için değil, il genel meclisleri için de önemli kılıyor. öncekı dönemlerdeki işlevsellığinin çok sınır- lı olması nedenıyle yaşanan rica-mınnet aday bulma sıkıntısının bu aşamada aşılacağı ve çok sayıda aday adayı arasında değerlendırme yap- ma gereksiniminin ortaya çıkacağı belirtiliyor. Ancak Başbakanlık Müsteşan, Prof. Dr. Omer Dinçer ile kendisi gibi düşünenlerden oluşan dar bir grubun hazırladığı taslağın getirecek pek bir önemli özellıği olmamasına karşın götürecekle- rinin önemine ilişkin eleştinler artarak sürüyor. Taslağa yönelik eleştinler, ünrter devlet yerine federatif bir yapıyı öngömnesi, laiklik ılkesı ile sos- yal devlet ilkesinı geçersız kılmayı amaçlayan çözümler önermesı konulannda yoğunlaşıyor. Solda yer aldıklannı vurgulayan siyasal partı- ler ise dikkat çekmekte yarıştıklan tehlikeleri ge- çersiz kılacak bir ışbırliğine ya da dayanışmaya ne yazık ki giremiyoriar. Hatta aralannda dinci sağ- cılardan alacakları oylann hayalinı kuran partı li- derieri bile var. • • * Beledıyelerin başta gelen görevlerinden birini de tanhı ve kültürel mirasın korunması oluşturu- yor. Gıderek yaygınlaşan ve kurala dönüşen önem- li bir değişiklik de, korunan mirasın yaşamın içı- ne sokulması. Yalnızca turistlerin seyrettiği bir güzellık ve değer olmaktan çıkanlarak hemşeri- lerin de hizmetine sunulması için çaba harcan- ması anlayışı giderek yaygınlaşıyor. Bu gelişme, ÇEKÜL Vakfı Başkanı Prof. Dr. Metin Sözen'in katkılan ıle oluşturulan Tarihi Kentler Birliği'nın emeğıni de anlamlı kılryor. 126 belediyenin bir araya geldiğı birliğin 2003 yılı Kültürel Mirası Koruma ödüllerı, 9 Ocak 2004 günü Kabataş LJsesı'nin ev sahipliğini yaptığı bir toplantıda açıklandı. Yalvaç, Mudumu, Safranbolu beledıyeleri ba- şan ödülüne; Ürgüp, Kuşadası ve Altındağ bele- diyeleri de özendirme ödülüne değer bulundu- lar. Tarihi Kentler Bırliği'nin Metin sözen adına koy- duğu Koruma Büyük ödülü'nü de Yalvaç Bele- diyesi'nin aldığı belirtildi. Tarihi Kentler Bıriiğı ve Bursa Büyükşehır Be- lediyesi Başkanı Erdoğan Bilenser'in sunumu ve yönetmen Hasan Ozgen'in "Nerelısin" adlı gösteriminin ardından, ödül alan beledıyelerin başkanlan projelerinin sunumunu yaptılar. Toplantının ilgi çeken yanlarından biri de ken- disını değişik partilerden gelen belediye başkan- larına da kabul ettirerekTarihi Kentler Bırliği Baş- kan Yardımcılığı'naseçilmiş olan Antalya Büyük- şehir Belediye Başkanı Dr. Bekir Kumbul'un önümüzdeki seçımde Cumhuriyet Halk Parti- si'nden (CHP) aday gösterilmeyeceğınin öğrenil- mesi oldu. • * • AKP'nin iktidara gelmesiyle kimi söyiemlerin de- ğiştiği gözleniyor. Yüzyıllann topraklanmıza kat- tığı tarihsel mirasın nitelendirilmesinde kullanılan tanımlara artık daha az rastlanıyor. lyileştirme çalışmalarınayöneltilen, ateistlere, putperestle- re, Hıristiyanlara ait olduğu gerekçesiyle günde- me getinlen suçlamalar eskisi kadar ortalıkta do- laşmıyor. Üniter devlet ve laiklik konusundaki saldınlan da en aza indirmenin bir yolu bulunsa ne kadar iyi olacak... Deniz Som fllHIÇvCHIv İCI m n ÇUI>T9ln* Anadolu'da Rönesans ve reform hareketleri ancak 20. yûzyılın başında Kemal Atatûrk'ün önderliğinde Türkıye Cumhuriyeti'nin kuruluşu ile başlamıştır. Fakat, Atatürk sonrasında Türkiye'yi ortaçaf karanlığına doğru sürükleme çabaları. dinı sıyasete alet edenlerin temel politikasmı oluşturmuştur ve bu pohtika günümüzde de geçerlidir. GÜNİZİ YAYINCILIK Tel: (0212) 512 4219 Fax:(0212)5121172 Memleket meseleleri ıle ılgilenenlerin yeni ınternet adresı inadina.com
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle