05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 24 TEMMUZ 2003 PERŞEMBE OLAYLAR VE GORUŞLER EVET/HAYIR OKTAY AKBAL Kırk Derece Sıcakta Düşünmek! Kırk derece scakta yazı yazmak!... Bir işkencedir elbet... Nerde olursanız olun; ister bir kıyıda, biryazlıkta, ister evde, apartmanda... En iyisi bir dağa çtkmaktır. Serin füzgârlara kendini verrnektir. Ka- fanızdaki bin bir düğümü çözmeye kalkışmadan sere ser- pe yaşamaya bakmaktır... Ama sız kırk yıldır gazetenizde gününüzün, çağınızın, ülkenizin, dünyanızın sorunlan üstünde yazdınız, konuş- tunuz, okurunuzla dertteştiniz, onunla kaynaştınız. "Ar- tık bir köşeye çekilip seyirci kalayım" deseniz de yapa- mazsınE. Sız, artık siz olmaktan çıktınız. Toplumun bir parçası oldunuz... Gece gündüz radyolar, tv'ler, gaze- teler, birbiri üstüne yığılan düşler, gerçekler arasında koptunuz kendinizden!.. Uyku tutmuyoıi Sabah beşte kalkıp tv'nin önündeyim. BBC, Fransız yayınlan, bizimkiler... Ne olmuş, ne oluyor dünyada, izliyorsunuz. 0 ortaokul gününüzde sabah sabah pencereterden gazete satıcısını beklediğiniz gün- lerdeki gibı!. Ne demişti bir komşu hanım, "Oğlum, pa- şalık haberini mi bekliyorsun?" ABD Irak'ta Türk askeri istiyormuş! Hani bir tek Türk askeri istemıyordu? Oradaki bir avuç askerimizi çuval- larasokuptutuklamıştı! Neolduşimdi? Bir ikitugay Türk askeri geiecek; yorgun, bitkin, umutsuzAmerikalı asker- ler yurtlarına, eşlerine, annelenne dönecek! Iraklı geril- lalardan yakasını kurtaracak! ikı yüzeyaklaştı kayiplan. Bu gıdişte daha da artacak!.. Tepeden dev uçaklarta, bom- balarta bir ülkeyı yıkmak kolaydır, ama o ülkedeki insan- larta teke tek uğraşmak kolay değil!.. Iki adam var.. el ele kol kola!.. Ikisi de yalancı.. ikisi de halk düşmanı, demokrasi düşmanı, ikisi de çıkarcı, iki- sı de çıkjın mı çılgın... Bir Doktor Kelly yalanlannı yüz- lennevurdu, vurdurdu.. bir de bakttk Ingıliz Savunma Ba- kanlığı Uzmanı Dr. Kelly öldürülmüş. Kendisı mı yapmış bu işiL Yoksa gizli eller mi? Sabahın ılk ışıklan gırryor içeri. Ben TV'de haber ko- valıyorum. Bakalım Tayyip Bey ne yapacak, bir bir çı- kartıyor öztediğı kararlan; evler, apartmanlar ibadet ye- nolacak, imam hatıpliler askeri okullaragırecek; ülkeyö- nitımt şenatçı kafalara teslim edılecek; muhalefet parti- sı suspus kalacak!.. Şimdi de Amenka'nın istediğinı ya- pacagız... Irak'a Türk askeri gördereceğiz... ABD gene- rallerinın emnne mi? Yoksa Kuzey Iraktaki çıkartanmızı korumaya mı? Kore'yi antmsadım. Orada binlerce şehitvermiştik. NA- TO'yaalınmamız içinL Şımdi de 'StratejikOrtağımız'aüt- na işgalci güçlere direnen Irak halkını sindirmek için ABD'ye yardım mı edeceğiz? Daha dün Irak'taki asker- lerimizin başınaçuval geçırerektutuklayanlar, şimdi kalk- mış bir iki tugay Türk askeri istiyoriar! Süleymaniye'de uygulanan onursuz eylemi ne çabuk unuttuk? Tayyip Bey ikbdan, yerine daha sağlamca otursun, sırtını ABD'ye da- yayıp ülkedeki egemenliğını güçlendırsin diye mi? Kırk derece odanın içi! Pencereden kavurucu bir ha- va girsin mi gırmesin mi, klima denen araç yenik düşü- yor sıcağa!.. Ya sen ey yazar, ya sız bu scakta çalışan- lar, bir bardak soğuk suya, bir serin rüzgâra hasret çe- kenler... Ne diyorsunuz bütün bu olup bitenlere?.. LozanUtkusu... Yabancılara övgü yağdıran yeni mandacı yapay liberallerin sapkın çabalan, etnik ve köktendinci teröre dayanan yıkıcılar, sözde Ermeni soykınm tasanlannı gündeme getirerek, ekonomik yönden güçlüğe düşürerek Türkiye'yi kuşatıp yıkmaya çalışan sanal dostlarrn oyunlan düşünülürse, Lozan'ın onurla, yurtseverlikle, yüreklilikle yazılmış bir destan olduğunda duraksanamaz. Yekta Güngör OZDEN T ürk Mucizesi'nin kaynağı Ulusal Kur- tuluş Savaşı'nın Baş- komutan Meydan Savaşı'yla sonuçlan- ması, banşı olmayan aydınlanma- çağdaşlaş^na savaşuıın başlangı- cıdır. Büyük Atatürkve arkadaş- lannın işgalleri, isyanlan, iha- netleri de etkisiz kılarak başardık- lan tarihsel olgu, tutsak uluslara örnek, özgün biryaratımdır. Güç- lükleı, yoksunluklar, iç ve dış en- geller, Türkiye topraklannda ya- şayan insanlann birlikte karşüa- dıklan olumsuzluklardır. Ölüm- kahm sarv-aşı verüerek,yoktan va- robnanm destanı yazılınış, kuşa- ühnış, sflahlan ahnmış, tersane- lerine girümiş, kaleteri tutuhmış bir uhıs, tam bagımsızhk, özgür- lûk ve ulusal egemenlik temeün- de uvgaıtkkoşusundaöoeçıkmış- ör. Cmmetın kul ve köle duru- munda bir parçası olan insanı- mız, onur ve erdem saydığımız hak ve özgürlüklenyle kişilikli bi- reynitebğiyle ulusun öğesi olmuş, toplumumuz ulus düzeyine çı- karak devletin gerçek sahipliği- ni üstlenmiştir. Tam eşitlikçi yurt- taşlar düzeni, tam bir halk de- mokrasisi olan Cumhuriyet ku- rulmuş, Atatürk'ün önderi oldu- ğu Türk Devrimfyle ülke her yönden bayındır kılınmıştır. Ulusumuza özgü, kendini sü- reklı yenileyen bir yaşam felse- fesi olan AtatürkÜketeriyle son- suza değın bağımsız yaşayacak Türkiye Cumhuriyeti birbirinı iz- leyen ve tümleyen devrimlerle güçlü, gönenli, güvenli, ileri, ıry- gar ülkelerin başında yer almış- tır. Ekonomik, siyasal nice so- run çözümlenmiş, "Yurttabanş, Hukukçu dünyadabanş" ilkesinın ıçtenlik- le benimsenmesi sonucu ulusu- muz yaraşır olduğu aydmlığa, erince ve mutluluğa kavuşmuş- tur. Bılim devleti o'arak Türkiye Cumhuriyetrnin kazanımlan, ulusal yaşamın özünü oluştur- muş, gereksinimlerini karşıla- mış, olanaklarını sagk mıştır. Eği- timle yazgıcıhk'tan yaraöcıhk'a geçen, us. ahlak, yürek birlikte- hğini bilgı donanımı ve çalışma gücüyle etkın kılan anlayış, ya- şam koşulumuz sayılmıştır. Kurtuluş ve kuruluş e\Tesi, ye- nilgiye uğrattığımız yayılmacı ve sömürgeci dış güçlerin ve des- tekçilerinın Lozan'daimzalamak zorunda kaldıklan antiaşma Ue tamamlanmışür. 11 Ekim 1922 Mudanya Ateşkesi'nden sonra 21 Kasım 1922'de ılk toplantısı yapılan antlaşma görüşmeleri 4 Şubat 1923 'te kesintiye uğramış, 23Nısan 1923'teyenıdenbaşla- yan görüşmeler 24 Temmuz 1923'te sonuçlanmıştır. TBMM adına Delegasyon Başkanı tsmet tnönü'nün imzaladığı antlaşma- nın hemen anımsanan önemli yönlen kapitülasyonlann kakb- nlması, Musul dişında Misakn \lfflpnin (Ulusal Ant) çizdiği ül- kemiz smıriannm benimsenme- si, Ege adalannın süahstzlandı- ntmasL,Sevr'intemel ahnmasmm reddi, ülkemizin kuzeyinde ve do- ğusundaki Rum ve Ermenfleıie DoğuAvrupa'dakiTürklerinkar- şıhklı değişimidir. Osmanhborç- lan onurlu bir davranış olarak yüklenilmiş,son ödemesj 1954'te ^pdmışür. Lozan Banş Antlaş- masL, kesinleşen ulusal sınrdan- nuz içinde bağımsEbir deviet ob- rak tamnmanın uhıslararası hu- kukbeJgesidir. TBMM 23 Ağus- tos 1923'te 341,342,343 ve 344 sayılı yasalarla antlaşmayı ve ek- lerini onaylamıştır. 6 Haziran 1924'te yürürlüğe giren antlaşma, Cumhunyet tarihimizin anrtla- şanbirhukukyapıtı'dır. Gününün kaşullan, ortamı ve olanaklan gözetilirse, sonuç gerçek bir ut- kudur. Ismet înönü'nün asker- lıkte olduğu gibi diplomaside de kanıtlanan üstün yeteneklerinin yansıdığı tarih öğretisidir. Yargı bağımsızlığı amaçlı hukuk dev- letinin kunılmasını sağlayan. ulu- sal \arlığımızı ve yepyeni devle- tımizı herkese benimseten antlaş- maya Ingiltere. Fransa. Italya, Rusya, Yunanistan, Romanya, Sırp-Hırvat-Sloven devleti kahl- mış, Rusya'nın Boğazlar ıçın, Bulgaristan'ın Ege Denizı için bulunduğu çahşmalan. ABD göz- lemcı olarak izlemiştir. Savaştan ıkı ay sonra başlayan görüşmelerde Türkiye'nin aldı- ğı sonucu değerlendirirken yal- nız göstermelik sekiz ili bırakan Se\T, iyice düşünülmelidir. IMF reçeteleriyle hazırlanan buna- lımlan (krizleri) gıdermek için yi- ne IMF öngörülerinin, ABD ve AB baskı, dayatma ve buynıkla- nnın ivedi biçimde yenne geti- rildiği, içişlerimize kanşıldığı, yasama organımızın yönlendı- rildiği gözetilirse Lozan Utku- su'nun büyükiüğü daha i\i anla- şılır. Yabancılara övgü yağdıran yeni mandacı yapay liberallerin sapkın çabalan, etnik ve kökten- dinci teröre dayanan yıkıcılar, sözde Ermeni soykınm tasanla- nnı gündeme getirerek, ekono- mik yönden güçlüğe düşürerek Türkiye'yi kuşaüp yıkmaya ça- lışan sanal dosüann oyunlan dü- şünülürse, Lozan'ın onurla, yurt- se\erlikle, yüreklilikle yazılmış bir destan okhığunda duraksana- maz. Bağınısıznğuıavevartağma son verflerek yeryüzünden sflin- mek istenen bir ulusun kendisi- ni gömmek istej en güçler karşı- smda gereken yanıüan vererek aldığı sonucun büyüklüğü, anla- Yaz bitmeden... Hemen bir STS Satış Noktası'na ugrayın... Nokia cep telefonunuzu aın... mı ve etkileri yadsınamaz. Kimı yabancılar ülkemizin bel- li yörelerinde at koşturmakta, ci- rit atmakta, belli kişi ve kuruluş- larla görüşerek. kimi akçah des- tekler de vererek amaçlanna uy- gun araçlar sağlamaya, ortam ya- ratmaya çahşmaktadır. Lozan'da kazandıklanmızdan neler kal- mıştir? Küreselleşmevi ve global- leşmeyi, AB 'ye üyeliği yanlış al- gılayanlar, gerekli-gereksiz ayır- madan özelleştirme \iirgunu ve yağmasını genelleştirenler, yol- suzluklara bulaşanlar siyasal ola- naklarla yargıdan kaçınlmakta, iktidar ve muhalefet aymazhğı de- mokratık düzeni gölgelemekte- dir. Ulusal varlığımız için Lozan Banş Antlaşması en sağlıklı, ne gerçekçi, en güçlü dayanaktır. Ankara'nın haklı ve güçlü çüa- şıyla imza evresinde kalan Se\T Antlaşmasını tarihin çöplüğün- den çıkarmak isteyenler şimdi- lerde IMF dayatmalanyla kolla- nnı sıvamışlardır. Eşit konuma önem vermeyip körü körüne AB üyeliğine soyxınanlarla ıktidar uğruna ödün üstüne ödün veren- lerbirleşerek üDceyi Se\T ötesi du- ruma düşürmektedirler. Lozan'ın aydınhğı IMF ve AB karanhğın- da tüketılmekte. \itirilmektedir. Bağımsız yapı, onurlu dunış, ödünsüz eşitlik, sağlıklı ortak- hk, ekonomik gereklerle eğilerek, ezilerek değil ilkeli, inançh, ka- rarlı oluşla sağlanır ve korunur. Ekonomik bağımlılık da bağım- hhktır. Teslimiyetin büyüğü küçüğü olamaz. Uydu ve uşak yapılı, "ver kurtul"cu işbirlikçilerin utandıncı çabalan, kutsal nitelik- li tam bağımsızlık ilkesine ters düşmektedir. Atatürk unutturulursa, Lozan unutulursa daha nice olumsuzluk- laryaşanır. 1923'ünkoşullann- da başarüanlan bugün tersine çe- virmek asla bağışlanamaz. O günlerde yapılanlar bugünlerde yapılamazsa umutsuzluk ve ka- ramsarlık genelleşir. 1919-1923'ün kahramanlan demokrasiyi Cumhuriyetle ya- şama geçirenler, ülke- mizi bayındır kılanlar, onurlu, saygın ve güve- nilir bir devleti insanlı- ğa armagan edenleryoz- laşmamn, aymazlığın, bağnazlığın. saygısızlık ve aykınlığın bugünkü boyutlara varacağını dü- şünselerdi söylev leri da- ha ağır olurdu. Atatürk'ün 1927'de Gençliğe Seslenış'i, 6 Şubat 1933 Bursa Ko- nuşması, 10. Yıl Söy- levi, Ordulara Bildirisi dünya durdukça anım- sanması gereken öneri, öğüt ve uyanlardır. Başta destekçisi bü- yük Atatürk, antlaşma- yı başanyla sonuçlan- dıran Ismet tnönü ve ar- kadaşlannı, anılan önünde saygıyla eğile- rek yürekten anar, onla- nn kazandırdıklannı ödünlerle elden çıka- ranlan. onlara yaraşma- yanlan, Türkiye ve Ata- türk karşıtlanyla yan- daşlannı kınadiğımı yi- nelerim. 24Temmuz'u, 30Ağustos'u,29Ekim'i coşkuyla kutlamak, bu kutsal günlere gereken önemi vetmek v e anla- mma yaraştr olmak hak- kımızdır. Lozan'la ne kadarövünsek azdır. Ni- ce 80 yıllara!.. PENCERE 150'liklene Haksıdk mı Etmişiz?.. Refik Halit 2 Şubat 1920 günü 'Alemdar' gaze- tesine şu satırlan yazmış: "Bereketi bol olsun, başımıza bir 'milli' daha çıktı, gecelerbir 'milli' daha doğurdu, milletana- mız ortaya bir milli yavru daha attı: Milli Misak!.. Aman Allahım! Söylenmesi ne güç, ne çirkin, ne gayn milli bir kelime!.." Refı Cevat 25 Şubat 1920 günlü Alemdar ga- zetesine içini dökmüş: "Zavallı memleketimizin felâketi son derekesi- ni buldu. Anadolu 'da Celâlilergibi türeyen serger- deler kuvveti zavallı milletı kana ateşe boğuyor," Alemdar'da 23 Mart 1920 günü yayımlanan ya- zıdan birkaç satır: "... deviet millet düşmanlan bizi yine rahat bı- rakmadılar, isimlehni değiştirdiler ve Milli Teşkilât namı altında yine ortaya atıldılar. Mütareke şart- lannı tamamen icra edip hiç değilse iyi niyetgös- termemiz gerekir, fakat bütün bunlar Kuvayı Mil- liye denilen maskaralık ortadan kalkmadan kabil olamaz." • Ülkenin ünlü kalemleri ve gazetecileri o günler- de böyle yazıyoriardı; Refik Halit "Bağımsızlığa bü- tün kuvvetimizle taraftanz, fakat bunu yalnız ba- şımıza devam ettiremeyecek haldeyiz" diyordu. Yine Alemdar'ın 4 Mart 1920 günlü sayısında çı- kan yazıdan birkaç satır. "Buzdan yapılmış kâşânelerle hedefe vanlaca- ğına iman edenler güneşin harareti karşısında pek hazin hayal kırıklığına uğrayacaklanndan habersiz bulunmaktadıhar. Bu adamlar hiç mi Avrupa ga- zetesi okumuyohar!.. Acaba bize çektihlecek ce- zaya karşı hakikaten bir şey yapabilmek kabiliye- tinde miyiz? Hilâfetin Türkler'de kalması ve Istan- bul'un hilâfet merkezi olmak üzere kalması en bi- rinci emelimizi teşkil etmektedir. Buna nail olabil- mek için Ingiltere, Fransa, Italya'nın yardımına muhtacız." 15 Mart 1920 tarihli Alemdar'da Asaf Muammer imzasıyla yayımlanan yazıdan: "Birtakım gayn mesul ve vaziyeti idrak edeme- yen askeherin Harekâtı Milliye namı altında takın- dıklan tutumlar bütün meniaatimizi mahv ve ber- bat etmektedir." • Mütareke basınına ilişkin çok yayın çıkmıştır; yu- kardaki satıriarı rahmetli Ihsan llgar'ın kitabından aldım; ama, bu kez sayfalan kanştınrken ne çok şa- şırdım, ne de çok tepki duydum... Peki, eskiden yüreğimde isyan duygulan yara- tan yazıları bu kez neden yadırgamıyordum?... Düşündüm ki bugün medyada kimi gazetecile- ri okudukça Mütareke yazarlannı belki de bağış- lamak gerekir, çünkü 1920'de Türkiye işgal attın- daydı.. Ingiliz.. Fransız.. Italyan.. Yunan.. Dünyanın en güçlü koalisyonu Anadolu'yu par- sellemişti ve Türk ordusu diye bir şey namevcut- tu... Direniş çılgınlık, bağımsızlık hayal, başeğmek ise doğaldı... • Bugün güçlü ordusuyia ve yaklaşık 70 milyon nü- fusuyla insanlıkta varoluşunun bilincine erişmesi ge- reken Türkiye'de emperyalizme uşaklık yanşına girişmiş medya gazetecilerini gördükçe insanın midesi bulanıyor... Bilmem ki Refi Cevat'tan ve Refik Halit'ten özür mü dilesek?... 150'liklere haksızlık mı etmişiz?.. Capi-ain Eragut GÜMLŞLÜK - BODRlîM Bodrum'un doğal kalan son koylanndan KOVLNBABA'DA 1 Kişi T.P. - 39.000.000 TL 0-6 yaş ücretsiz, 6-12 yaş % 50 mdirimlı, açık büfe kahvaltı, öğle yemeği, 5 çayı. açık büfe akşam yemeği, çocuk ve büyükler ıçın havuz, TV salonu, bar, şark köşesı Gazeteniz, kitaplarınız bizden Tel: (252) 388 66 27 GSM: (0532) 265 78 45 VVOflLD CARD VE BONUS CARD'INIZA TAKSİT OLANAĞI Çuiksilver'dan size özel bir tişört kazanın.Bu kampanya Nokia 2100,3300,3410,3510ı, 3650,5100, 5210,6100,6310i, 6610,6800, 7210.7250ı, 7650,8310,8910i, 9210i cep telefonlan için geçerli olup stoklarla sınırlıdır. IMOKIA CONNECTING PEOPLE sakoryflt«l«lc»n con tı' İstanbul Üniversitesi Lozan Banş Antlaşması 80. Yılı Programı 1. Gün: 23 Temmuz Çarşamba Lozan Antlaşması'nın 80. Yılı nedeniyle, İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal ALEMDAROĞLU, Düzenleme Komıtesi ve ünıversite mensupla- n tarafından İstanbul Üniversitesi Merkez Kampusu'ndaki Atatürk ve Genç- lik Anıtı 'na 23 Temmuz Çarşamba günü saat 10.30'da ve aynı gün Lozan Kon- feransı Baş Delegesı ve Dışişleri Bakanı Ismet Paşa'nın (İNÖNÜ) Maçka'da- ki heykeline saat 12.00'de şükran çelengı konulacaktır. Z Gün: 24 Temmuz Perşembe Lozan Antlaşması'nın 80. Yılı dolayısıyla Cumhurbaşkanımız Saym Ahmet Necdet Sezer ve KKTC Cumhurbaşkanı Saym Rauf Denktaş'ın onurlan- dıracağı toplantı I.Ü. Fen Fakültesi Ord. Prof. Cemil Bilsel Konferans Sa- lonu'nda 24 Temmuz Perşembe günü saat 15.30'da gerçekleştirilecektir. Prof. Dr. Yıldız Kenter ve arkadaşlannın 10 Kasım Oratoryosu'nu sunma- lanyla başlayacak olan toplantı, Doç. Dr. Mesul Hakkı Caşının "\stiklal Savaşı'ndan Banş Masasına'', Oktay Ekşi1 nin "Lozan Konferansı 'nda Dün- ya Basını" ve llhan Selçukun "80 Yıl Sonra Lozan ve Medya" konulu ko- nuşmalan ve T.C. Dışişleri Bakanlan Haluk Bayülken, Mümtaz Soysal, Murat Karayalçm, Şükrü Sina Gürel ve Kıbns Dışişleri Bakanı Tahsin Er- tuğruloğlunun Lozan Banş Antlaşmaa nı değerlendirmeleri ve kokteyl ile sonlanacaktır. İstanbul Üniversitesi Basın ve Halkla llişkiler lletişim için: 0 212 440 00 00 /10054
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle