Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SJAYFA CUMHURİYET 5 HA2İRAN 2003 PERŞEMBE
OLAYLAR VE GORUŞLER
EVET/HAYIR
OKTAY AKBAL
Gaziantep'ten Gelen
Uyarı...
'"Batı Emperyalızmı Kıskacındakı Turkıye" Bu ku-
çütk bır kıtap Gazıanteplı Tamer Abuşoğlu yaz-
mış "Içleracısı b/rgorunfL/" ıçındekıTurkıye'nın,
Batı'nın yenıden 'hasta adam' saydığı bır ulkenın
yurttaşı olmanın acısını çeken Gazıanteplı bır ya-
zar dost
"Devnmcı cumhunyet devletını kuran devrımcı
Tıjrk ulusunun, devletı yaşatma karar ve azmı,
1950 seçımlerı sonrasında lyıce zayıflatılarak ırtı-
fa kaybetmeye, devnmcı cumhunyetın akıl dolu şu-
uru genlemeye başladı Karşıdevnm gemı azıya ala-
rak Atatürk devnmlerının ızlerını sılmekte dort na-
la koşuyordu Zamanla ulus devletın dayandığı
sosyal ve külturel gerçeklık, emperyalızmın akılla-
ra durgunluk veren oyunlan sonucunda tartışılırha-
le geldı "
Abuşoğlu'nun kıtabı Gazıantep'te basılmış Bır
Turk aydınının gerçeklerı duyuran seslenışı Bu-
gun yurdumuzun dort bır koşesınden boyle sesle-
nışler, uyanlargelıyor Turkıye'dekı buyukholdıng-
lerın yuzde 78'ı yabancı ortaklıdır Yabancılar bu
şırketlenn yuzde 28 'ınde yuzde 75, yuzde 64 'un-
de ıse yuzde 60paya sahıptır" saptamasını yapan
Abuşoğlu, yerlı ortakların yabancılarla butunleşe-
rek 'onların yabancı bır unsuru' halıne geldıklen-
nı belırtıyor Avrupa Bırlığı'ne gırmek, daha doğ-
rusu alınmak ıçın gelmış geçmış hukumetlerın ça-
balan ortadadır Gumruk Bırlığı'nı bır başarı sayan
bızler, nasıl yanıltıldığımızı sonunda anlamadık mO
Avrupa Bırlığı'ne alsalar da sonu yıne çıkariarımı-
za ters duşmek olmayacak mı9
önce bır duşunsek, AB, Turkıye'yı benımsıyor mu,
ıstıyor rrıu? Abuşoğlu kımı alıntılarla boyle bır so-
nucun hayal olduğurıu da sergılemış Işte en yet-
kılı kışılenn yargılan
Giscard d'Estaing: "Turkıye'ye kesınlıkle AB
uyesı olamayacağı soylenmeiıdır Boylece Turkı-
ye'ye lyılık yapmış oluruz " Alman tarıhçı Weh-
ler "Turkıye'nın coğrafı konumu, tanhı geçmışı,
dını, kulturu, Avrupalı değıldır Yetmış mılyon Mus-
luman Anadolu ınsantna neden Avrupa'da ser-
best dolaşım hakkı tanınsın " Hetmut Schmidt''Av-
rupa'nın geleceğınde ne olursa olsun Turkıye'nın
yen yoktur, yetmış mılyon vatandaşını Avrupa ıçın-
de dolaştıramayız " Spenser "Gerçek, AB'nın
Turkıye 'yı uye almak gıbı bır nıyetı olmadığıdır "Ne
on, ne de yırmı yıl'
Avrupa hıçbır zaman değışmez Turkıye, yetmış
mılyonu aşacak nufusuyla Batı'nın ıçınde yer ala-
mayacaktır Bunu bugun bılmeyen yok
f
Hangı yurt-
taşa sorsanız boyle bır şeyın olanaksızlığını soyle-
yecektır Bakmayın, ozel çıkarlarının hesabını Ba-
tı'nın çıkarlarına uydurmuş kışı ve çevrelerın soz-
lerıne
1
Onlar da Turkıye'ye Avrupa'nın kapılannın
açılmayacağını herkesten daha çok bılıyorlar
1
"Ba-
tı Emperyalızmı Kıskacındakı Turkıye" (Bleda Ya-
yını)gundelıkçelışkılenn,çakışmalarınboşunaya-
kılıp sondurulen umutların gerçek yuzunu bır ayna
gıbı bıze gosterıyor Abuşoğlu'nun broşurunde
ozellıkle belırttığı gerçeğın anlamı, emperyalıstle-
rın Turkıye'yı salt bır açık pazar olarak duşunme-
sı' Yanı, bır çeşıt somurge sayması
1
AKPıktıda-
rı neden bu denlı AB yanlısı
7
Gerıcı ozlemlennı fır-
sattan yararlanarak yasallaştırmak ıstemesınden de-
ğıl mı
?
Bunu da unutmayalım
1
VEF4T VE BAŞS4ĞLIĞI
01.06.1830-03 06.2003
TDk eskı Genel Sekreterı DEKS\\ Denetleme
kurulu Başkanı Boyut Dergısı Genel Koordınatoru,
Kultur Sanat Derneör Genel Başkan \ardımcısı
HİKMET TEKİN'i
vıtırdık \ılesıne \e tum dostlanna başsağlığı dılennı
Diren Organizas\ on
INACİ KITAMS
Cenazesı 0** 06 2001 Perşembe gunu ıbugun)
Hauba\ram Camıı nde kılına^ak ogle namazının ardından
karşıvaka Mezarlıgı nda detnedılecektır
Ağıt -1
Yakacık'ın on taraflan beton kutular yığmtısı, arka kısımlan. almış başını
gıdıyor Sultanbeyh'ye ve Kozyatağı'na doğru bmlerce blok taburlan ıle
dolmuş Vah kı, vah
Çelik GÜLERSOY
G
eçenlerde Yakacık'a gıttım
Çoktan yolum o yorelere duş-
memıştı Yıkıldım dostlar, yı-
kıldım O guzelım dağa neler
olmuş9
Sankı fıller geçmış
(Hayvanlara ne kadar haksızhk edenz1
Fıl-
ler en çok, bırkaç ağaç dev ınr \ e otlan çığ-
ner1
) Eskı Kartal koyu buyuye buyuye, te-
pedekı Yakacık'la bırleşmış Konut ve fab-
nkaalaşımı bır beton karmaşası Yakacık'ın
on taraflan beton kutular yığıntısı, arka kı-
sımlan, almış başını gıdıyor Sultanbeyh'ye
ve Kozyatağı'na doğru bınlerce blok tabur-
lan ıle dolmuş
Vah kı, vah O Yakacık kı, Istanbul'un
kıyıcığında. bır yakasında çam ormanlan ve
bıllur sulan ıle bır şifa dağı idL Meydanın-
dakı kasaplara bol kekıklı pırzola yaptınr,
fınnlannda pışırtır, ulu çınann altındakı pı-
nardan bardak bardak bıllur sulan ıçer, ak-
şam şehre ruhumuz yıkanmış olarak dö-
nerdik.
Eskı tstanbul'u ozlemle anmanın ve geç-
mışe ovguler duzmenın, kımı çevrelerde ve
"yeni İstanbullularda" tepkiler doğurduğu-
nu goruvorunı.
Ozellıkle genç kesımler, bu tur duygulu
yazılardan hıç etkılenmıyorlar, gıderek gu-
nun moda deyımı ıle "nostaljik" duygula-
ra tepkı duyuyorlar Bunlardan bır gulme-
ce dergısı, bır ıkı yıl once, bana hıç hak et-
medığımı sandığım bır saldında da bulun-
muştu, bol kufûrlu tuhaf bır Turkçe ıle
Ağzı bozuk o genç adama o zaman yanıt
vermedığırngıbı.kızmarnıştrrnda Amabu
tepkilerin kökenleri uzerine uzun uzun du-
şunmuştum
Bir bölümu, o masum cennet hayatını ya-
şayamamış v e bugunlere kalmış olmanın hoş-
nutsuzluğunu ıçlennde duyuyor olabılırdı
Bir kesimi,geçmışe bağlı kalanlann, halk-
tan kopuk saray, yalı, konak ve koşk merak-
lısı eskı zuppeler olduğunu duşunuyor ola-
bılırlerdı tşın bu yanı, aslında gerçegın sa-
dece bır bolumudur Yanı uzun tanhte top-
lumlann yerleşık yaşama geçmelennden
sonra urettıklen değerler olan mımarlık ya-
pıtlan, kent sahnelen \ e her turlu kultur mı-
rası da çok onemhdır ve toplumlara kımlık-
lennı, kışılıklennı veren değerlerdır
Ama İstanbul'da. benirtı derdimin bun-
larla sınırlı kalmadığını bu ağzı bozuk genç
adamlara nasıl anlatmalı bılmem kı' Içım-
dekı yangın -ve onu ızleyen çokuntu- ma-
hallemın, semtımın ve şehnmın bırer bırer
yok olan mımarlık dekorlannın acısı ıle sı-
nırlı kalmıyor
Ben daha çok, adına Istanbul dedığımız,
bu denızler, bu koylar, bu tepeler, bu or-
manlar, bu kırlar ve bu adalar orgusunun,
dunyarun yaratılışından ben surdurduğu ni-
metİerin, zenginükkrin ve bereketierin, 30-
40 yıl ıçınde bırer bırer yok olup gıttığıne
yanmaktayım Yaraühşın bize sunduğu -ve
vergisiz, dövizsiz \e KD\ 'siz sunduğu- bu-
tun o kır çıçeklen, tertemız ruzgârlan, mas-
mavı semalan, balıklan. ıçme sulan çe\-
remızden yok oldu gıttı Avuçlanmızdan
akıp giden pmar sulan gibi bizi terk ettiler.
Buna yamlmaz nu? Buna ağlannıaz mı?
Ben orta hallı, hatta yoksul bır aılenın ço-
cuğuyum 3yaşımdaıkenlstanburagelmı-
şız 5 yaşında babamı yıtırdım Ben 9 ya-
şında ıken sa\ aş çıktı Çocukluğum, gozyaş-
lan ıçınde geçtı sayılabılır Buyuk ağabeyım,
uzun sure yedek subay oldu. gıttı Kuçuk ağa-
beyım, Kulelf yeyazıldı, aynldı ^blamev-
lerup Beyoğlu'na yerleşh Dul annemle, ben
yetım kuçuk, baş başa kaldık Istanbul'u
gezmek şoyle dursun. çe\Temızı gorecek
halımız yoktu
Fakat 1939'da aılemıze katılan enıştem.
Bulganstan goçmenı ve ınanmış bır sosya-
lısttı Gezmeyı eğlenmeyı çok se\ en bır ın-
sandı Bizimelimizdenotuttu.KışuıBejoğ-
lu'nu, >azın Boğaz'ı, Adalar'u bize o vaşat-
ü.
0nun gezılen ıle tanıdım Îstanbul'u Al-
tınkum'da, Adalar'da denızle taruştım Ls-
kudar Meydanı ndan balık alıp, Kısıklı'da
tram\aydan ınıp, meydandakı fınnda pışır-
terek, Çamlıca'da kendımıze zıyafet çek-
tık
Çevremızı kuşatan, bızı sanp sarmalayan
bır nımetler, bereketler donemı soz konu-
suydu
Belli Id \aradılış, düma kabuğuna biçim
verirken, bu yore\ e i>ice iltinıas etmişri: Bo-
ğaz'da ınce bır kara parçasını ozenle yırt-
mış, bırbınnı tamamlayan burunlar ve koy-
lara bıçım vermış, kuzeyını ormanlarla ort-
muş, guneyını ıse papatyalarla, gelıncıkler-
le nakış gıbı ışlemış ve renklemıştı Bu dı-
yar, bırkaç bın yıl boyunca, bahklarmı elle
turmuş, kendı sebzelen ve meyvelen ıle
doymuş ve kendı bıllur sulannı ıçmıştı
Biz bu eski rrenin, son \agon yolcularry-
mışız. Vagonun arka balkonunda iken bu-
nu anlamadık. Katar bizi indirip gözden
uzaklaştıktan sonra, bir beton setinin orta-
sında şimdi anlıvoruz.
Bizim kuşağın dramuu, bu yazıda genel
çızgılen ıle ortaya koyduktan sonra, ıkıncı
bır yazıda, Istanbul'un dune kadar yaşan-
mış olan butun nımetlennı, semt semt ozet-
lemeye çalışayım
Bızden oncekıler daha bır doğal bereket-
ler donemlennı yaşamışlar Tanhçı Halûk
Şehsmaroğlu'nun 195O'lı yıllarda Cumhu-
nyet' ın ekı olarak yayımlanmış olan buyuk
eserınde, okuyanı hayretlere duşurecek,
meyve, sebze \e çıçek bolluklanndan soz
edılır \e ınanılmaz lısteler venlır
Bız yanı yaşı 60'ın, 70'ın ustundekıler o
kadannı bılemıyonız, fakat bızım yaşadık-
lanmız bıle. bugune gore ınanılmaz bır saf-
lıkta ve bollukta ıdı Gelecek yazıda bunla-
nn bır ozetını \ enrsem, bu şehnn tanhıne,
yıne bır damla katkım olur, dıye du-
şunuyorum
Homeros'un Torunlan Gömeç'teydi...
İsmaü ERTEN Eğmmcı
H
omeros, bınlerce yıl on-
ce Iryada\eOdısseıa'yı
çalıp soyleyerek bın pı-
narlı Ida'dan dunyayı aydınlat-
tı Bız Homeros'la dunyayı, ın-
sanı daha ıyı tanıdık Tannlann
ınsan olduğunu oğrendık Akıl
gozumuz açıldı
24-25 Mayıs gunlennde Home-
ros"un aydınlık yuzlu guzel ınsan-
ian (torunlan) Koy Enstıtululer
Gomeç'te toplandık Gomeç'ten
Turkıye">e ışık saçmaya çahştık
aydınlanma ımecesıyle
Sami Karaören, Aydınlan-
ma'nın Ronesans'la başladığını,
en buyuk aydınlanmacının Mus-
tafa Kemal olduğunu, Mustafa
Kemal'ın aydınlanma kurumla-
nnın sonuncusunun Koy Enstı-
tulen olduğunu, MehmetBaşa-
ran, aydınlanma ıçın okumak
gerektığını, Koy Enstıtulen'nın
çok okur yazar çıkardığı ıçın ka-
patıldığını, Mustafa Gazalcı,
Turkıye'nın yenıden aydınlan-
masuıın ıktıdar sorunu olduğu-
nu, aydınlanmacılann bırlıkte
hareket ermesı gerektığını, ye-
nı kuşak Koy Enstıtulen Derne-
ğı Başkanı Kemal Kocabaş, go-
revımızın aydınlanma kurum-
lan Koy Enstıtulen geleneğını
geleceğe taşımak olduğunu, bu-
nun ıçın dernek kurduklannı.
onumuzdekı gunlerde Balıke-
sır'de dernek şubesının açılaca-
ğım soyledı
Terecıye terenın satılmadığı
soyleşı oncesı, sonrasında ay-
dınlanmacılar YusufZi\a Özde-
mir'ın, yenı kuşak Koy Enstıtu-
len Derneğı'nın Nurı Bezyel
Kultur Merkezı 'nde açtığı ser-
gıyı (fotoğraf) buyuk bır beğe-
nıyle gezdıler Nereden nereye
geldığımızı nereye gıtmemız
gerektığını yenıden bıünce çıkar-
dılar
Bır yılın umudunu, se\ ıncını
Oren'dekı Fıyort Motel'de pay-
laştık Gece geç saatlere dek çal-
dık, soyledık, oynadık Aydın-
lanma sıcaklığını bırbınmıze ak-
tardık Burada motelın ışletme-
cısı (kendısı Koy Enstıtulu ço-
cuğu) Faruk Canel'ı anmadan
geçmek haksızhk olur
" Yaşamak bir ağaç gibi tek ve
hür
Ve bir orman gibi kardeşçesi-
ne
bu hasret bizim_.''
dıyerek Nâzım Hıkmet Orma-
nı'nın yanına Koy Enstıtusu or-
manına ağaç dıktık Nâzım Hık-
met Vakfı 'nın bıze yer \ ermesı
unutulur şey değıl Nâzım Hık-
met Ormanı'yla Koy Enstıtule-
n Ormanı bundan boyle yan ya-
na, ıç ıçe buyuyecek sonsuza
dek Ku\ayı Mıİlıyecılenn to-
runlan, Gomeçhlerbırcaddeye
Koy Enstıtulen Caddesı adını
verdıler Caddenınaçıhşınıhep
bırlıkte yaptık Bu cadde bundan
sonra o yoldan geçenlen umu-
da, aydınhğa goturecektır
Butun bu guzellıklen bıze Go-
meçlıler \ e beledıye başkanı gu-
zel ınsan Orhan Baba>iğityaşat-
tı Eşgudum kurulu yaşattı Bu
etkmlıkler su^sında Gomeç Be-
ledıyesı, Turkıye'de bır ılke ım-
za attı Adı gıbı kendısı de fırtı-
na olan Bahartin Fırüna nın ha-
zırladığı Koy Enstıtulen'nde us-
ta oğretıcı olarak çalışan Bedri
Birol'un anılarını yayımladı
Boylece Koy Enstıtulen'nın top-
raktan oğrenıp kıtapsız bılenle-
nnın katkılannı oğrendık Goz-
lerunız nemlendı
YuzufZi>a Özdemir, İbrahim
Arda, Ali Çelik. Hasan Özkan,
Ahmet Kundak, Mehmet Akın,
Mustafa Yılmaz,KadirHaskö\,
M. Emin Özdemir, Nail Sönmez,
İsmail Erten den oluşan eşgu-
dum kurulunun hazırladığı so-
nuç bıldırgesı okundu Sonuç
bıldırgesınde dıle getınlenlen
gerçekleştırmek ıçın soz \enl-
dı Yetkıhler gore\ e çağnldı
"Eğitim, kesintisiz, zorunlu,
parasızolarak 12 yüa çıkarüma-
h.
Egitim ezbercilikten uzak, la-
ik, bUunseL, u\gulamah obnan-
dır.
Yabancı dilleeğitimeson veril-
melidir.
Özel okullan özendirmek je-
rine YtBO'lar > avgmlaşOnlma-
bdır.
Din dersi zorunlu oünaktan
çıkanlmah. Din dersi notla de-
ğeriendirilmemeh'dir.
NitelikH oğretmen vetiştiril-
melidir.
YÖKjenidenyapüandınlma-
h. Bflim yurtlan biKmin kaiesi du-
rumuna getirilmelidir.
Eğhinı \önetimineoğrenci,ve-
li, oğretmen kablmahdır.
Okullanmıza serbest okuma
saarJeri konuhnah, insanlar oku-
maya özendirilmeKdir" goruş-
len dıle getınldı Ikı gun Ho-
meros'un torunlanyla guzellık-
len paylaştık Gokten ateşı aldık,
halka yaymaya çahştık Promete
gıbı
Gomeç'ı guzelleştıren
Promete'lerhepınıze sonsuz se\-
gıler
7. ULUSLARARAŞI
CEVRE FİLMLERİ FESTİVALİ
7th INTERNATIONAL
ENVIRONMENTAL FILM FESTIVAL
7-12 HAZİRAN /JÜNE 2003
Doğru Yönetim ve Hak Edilmiş Başan
HÜlya COŞKTJN,4«Aara Umversıtesı lletışım Fakultesı Spor Okutmanı
T
elevızyonun ılgı>ı artttran yayınla- surecın>aşanmasısonucueldeedıldı Bu
n\ la eşdeğer olarak futboL kıtlesel
bır fenomen durumuna geldı Bu
FESTIVAL KURUMSAL SPONSORLARI:
U R A R T
D-B-Rl
BOD
GOSTERİM SALONLARI
İTALYAN KULTUR MERKE2I • FRANSIZ KULTUR MERKEZI
ALMAN KULTUR MERKEZI • İSTANBUL BİLGİ UNIVERSITESİ
TUM
GOSTERIMLE*
UCHETSIZDIR
Bu ılan Cumhunyet ın dege 1ı
katkilan ıle yaymîanmıştır türsak
TURKIYE SINEMA VE AUDIOVISUEL KULTUR VAKFI
TURKISH FOUNDATION 0F CINEMA & AUDIOVISUAL CULTURE
GAZETECI EROL DERNEK SOKAK HANIF HAN 1 1 / "
BEYOGLU 80072 JSTANBUL/TURKF^
TEL 0212 244 52 51 2 5 1 4 7 7 0 - 2 5 1 8 4 81
kıtlesel ılgı başanjı jakalama surecınde
kuluplenn, şampı> onluk kulvarında, spor-
tıf başanyı arttırma ga\Tetlen> le bırlıkte,
kurumsal kımlıklennı \ erleştırme çabala-
n>laenustduzeyeulaştı Beşiktaş'ınşam-
pıyonluk >olunda en onemlı gosterge ka-
bul edılen teknık adam ve sporcu perfor-
mansının \anı sıra futbolun gelışımı, yo-
netım \ e ıcraatlannın onemını de gorunur
kıldı Buyuk butçelen ellennde bulundu-
ran başkanlar yonetım bıçımlenyle ve us-
sal farklılıklannı kullanma >eteneklen>-
le, en az futbol ve futbolcular kadar top-
lumsal ılgının odağına oturdu Uzunzaman-
dır şampıyon olmak ıçın bekleyen Beşik-
taş ve yonetimi. başan\ı venıden yapılan-
ma stratejısıne uygun olarak kalıcı adım-
larla elde ettı Bu\enı vapılanma, başan-
run A\Tupa'\a kadar uzanmasını sağla\a-
cakbelkı
Genç. \enılıkçı \e gınşımcı bejınlerden
oluşan bu yonetım, uzun surelı bırlıktelı-
ğın meydana getırdığı banşçıl ortamla,
şampn onluk kuhanndakı başarıda en
onemlı neden
Bu bırlıktelık ve gınşımcı ozellık, spor
kuluplen bazında ılk halka açık anonım
şırket olma adımıy la başlayan ve doğru pa-
zarlama stratejısı> le alınan sponsorluklar.
reklamlar ve urun satışlanvja elde edılen
gelırlerle, maçlann kazanılmasıyla gelen bı-
let satışlan, \ayın gehrlen, gereksınıme
yanıt veren kulup pohtıkasına u> gun, eko-
nomık oyuncu transfenyle devam eden bır
çalışmalarla ornek olacak bır v onetım mo-
delı oluşfuran Beşıktaş, bugun borcu en az
kulup konumuna da ulaşmıştır
Fmansal kabılıvetın yanında başannın
elde edılmesındekı bır başka onemlı nok-
ta da, uslup \ e davTanışta v akalanan duzev -
dır "HalkmtakıınıBeşiktaş''tezırudoğru-
lar şekılde sadece kuluple sınırlı kalma-
> an, toplumun değer y argılan v e ahlak an-
îayışını da ıçıne alan, "Şampiyonhıkiçin her
şe> mubah" anlav ışma karşı çıkan davTa-
nışahep bırlıkte tanıkolduk Şampıv onluk
hedefmde onemlı bır o\Tincunun gondenl-
mesıyle sonuçlanan bu sureç ıle Beşıktaş,
toplumla kucaklaşmayı başardı Bu kucak-
laşma, medyanın gorunur kıldığı \enı bır
vızy onu taraftara \ e bızlere ulaştırarak çağ-
daş v onetım anlav ışının bır butun olarak ele
alman "başan" kavramı ıçensmde ne ka-
dar onemlı bır v ere sahıp olduğunu goster-
dı Sahıp olduklan beden dılı, duruşlan, (oz-
guven, kendıne ınanma) ıletışım tarzlan
ve çızgılen, Beşıktaş gerçeğını \ eruden v a-
pılandırarak çağdaş bır zemıne oturtru
Artık sadece futbolu sevmek >a da tut-
tuğu takımın başkanı olma hayalıyle bır
gun kulup vonetmekveterlı değıl Parâlı baş-
kan v enne çağın y onetım teknıklennı v a-
kalamış başkan. benım dedığım olur anla-
vışı venne, ortak akıl ureten yonetım mo-
delı, SerdarB%ili'nın onderlığınde Beşık-
taş'ı 100 vılındaşampı>onluğataşıdı Be-
şıktaş bu sezon, çağımızda futbol kuluple-
nnm ıvı futbolcu ve teknık dırektorler ka-
dar ıv ı başkanlara da gereksımmı olduğu-
nu kanıtladı
PENCERE
Şapkamızı Yeniden
Onümüze Koymak..
Ikıncı Dunya Savaşı'ndan sonra Ismet Paşa'nın
lıderlığınde çok partılı rejıme geçtık
Ohhh
Demokrasıye kavuşmuştuk1
Artık ıstedığımızı yapabılecek, yan gelıp keyfimı-
ze bakacaktık1
'Nurlu ufuklar'a açılıyorduk
•
Ekonomıde ne plan, ne program1
Mılletvekılı-
nın bın partısı adına dıyordu kı
"- Bız plan değıl, pılav ıstıyoruz "
KİT'len (Kamu Iktısadı Teşekkulleri) arpalık sanı-
yorduk, ıktıdara oturan partı, devlet fabnkasının
genel mudurunu atıp yerıne kendı adamını geçırı-
yordu
Adam da partının yandaşlarını fabrıkaya doldu-
ruyor, personel bın kışıyken beş bıne çıkıyordu,
ama, demokrası bu değıl mıydı?
Tum KİT'len yıye yıye bıtırdık, sıra ozelleştırme-
ye geldı, sat sav, dosta yârana peşkeş çek, yaban-
cıya pazarla!
•
Tanmda çok partılı rejım, urunlerın taban fıyatla-
n uzenne açık arttırmaya donuştu, ne kadar çok
arttınrsan o kadar çok oy gelıyordu
Bır partı lıden açık seçık dedı kr
- Rakıp partının verdığı taban fıyatının üzenne
10 daha fazla venyorum
Ekım planlaması hak getıre1
Ekonomık dengelere boş venrken ıflas topları
patlamaya başlayınca bızım lıderler devletı borç-
iandınp durumu ıdareye çalıştılar, borcun faızı bı-
nı aşınca da ne yapacaklannı şaşırdılar
Ama, demokrası bu değıl mıydı9
•
Gırtlağımıza dek borçlandık, yabancı gudumu-
ne razı olduk, KlT'ler tukendı, ışçı ışsız kaldı, tanm-
dakı çıkmaz koyluyu bıtırdı
Gerıye ne kaldı'?
Bankalan ıflas etmış, enerjıde dışa bağlanmış, ta-
nmda yollan tıkanmış, sanayıde devlet gınşımını dış-
lamış bır Tunkıye'de ortaya atılan kurtuluş çaresı ne-
dır"?
Kım kurtaracak 'bahtı kara madennı">
Bır aday ortaya çıkıyor
Ulusal gınşımcı
1
•
Ulkenın esır madenlennı ozgurleştırmek, akan su-
lannı enerjıye donuşturmek, sanayıleşmenın başı-
nı çekmek, rantıyecılığe paydos borusu çalmak,
emekçıye ış alanlan açmak, Turkıye'yı somurup tu-
keten dış guçlere karşı çıkmak, dunya pıyasasın-
da 'ben de vanm' dıye sesını duyurmak amacıyla
ortaya çıkan ulusal gınşımcıye karşı olanlar var
Kımler bunlar'?
Yabancı ışbırlıkçılen'
Ulusalcı gırışımcıyı baltalamayı solculuk sayan
dar açılı bakışı da aşmak zorundayız
Bır turlu demokrasıye donuşemeyen çok partılı
rejımde varlığımızı kemırıp tuketen kısırdonguyu
kınmak, ulusal bılıncı yaşadığımız zorunlu kuresel-
leşme surecınde yenıden aydınlatmak gerek
•
Ulusal bılıncın 21 yuzyıl başında aydınlanması
yalnız ışçımızın harcı değıl
oğretmen
Avukat
Sendıkacı
Burokrat
Bakkal, manav, esnaf, kasap, kahvecı, çıftçı, ışa-
damı, bankacı, madencı
Savcı
Yargıç
Herkesın şapkasını onune koyup yenıden duşun-
mesı gerek
Yeraltı ve yerustu servetlennı ışletemeyıp ışleten-
len de baltalayan bırTurkıye'de yabancılann gelıp
bızı kurtaracaklannı sanıyorsak, vah bızlere
VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI
Cemıyetımız uyesı, Sureklı Basın Kartı sahıbı,
Vatan Dergı Grubu Yonetım Kurulu Başkanı,
değerlı arkadaşımız
ERCAN ARIKLI'yi
03 Hazıran 2003 tarıhınde elım bır kaza
sonucu yıtırdık
Kaybı topluluğumuzda uzuntu yaratan
Anklı'nın cenazesı 04 Hazıran 2003 Çarşamba
gunu oğle namazının ardından Teşvıkıye
Camıı'nden alınarak Zıncırlıkuyu Mezarlığı'nda
toprağa venlmıştır.
Ercan Anklı'ya Tann'dan rahmet, aılesıne ve
uyelenmıze başsağlığı dılenz
TÜRKİYE GAZETECİLER CEMİYETİ
Sendıkamız çalışmalanna katkılannı esırgemeven vaşamını
ınianlıgın avdınlanmasma adamış değerlı bılım adamı
Prof. Dr.
NUSRET EKİN
hocamızı vıtırmenm uzuntuiu ıçındevız
\llahtan rahmet dıler Aılesıne çalışma arkadaşlanna
\e tum halkımıza başsağlığı dılenz
Petrol-İş Sendikası
Merkez Yönetim Kurulu
Bılımsel çalışmalan, dostluğu ıle Turkıye sendıkal
hareketıne emeklen hıç unutulmayacak olan
Prof. Dr.
NUSRET EKİN'i
yıtırmenın derın uzuntusu ıçındeyız
Unıversıte camıası, aılesı ve Turkıve sendıkal
hareketıne başsağlığı dılenz
BİRLEŞİK METAL İŞ SENDİKASI