25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 22 HAZİRAN 2003 PAZAR 8 HABERLERIN DEVAMI TURKİYE Istanbul _A 30 Sinop B 25 Adana B 33 Edırne A 32 Samsun B 25 Kocaelı A 30 Trabzon B 25 Çanakkale A 31 Giresun B 26 Izmir  32 Ankara A 30 Manısa Aydın _A 35 Eskışerıir B 30 B 30 Denızli A 35 Konya A 35 Sıvas B 26 Zonguldak A 26 Antalya A 34 Kars Mersın Dryarbakır Şanlıurfa Mardın Siırt Hakkâri Van B A A A A B B 31 36 38 34 34 28 27 B 24 Yurdun kuzeydoğu kesımlen parçaiı bu- lutlu, dığer yerler az bulutlu ve açık geçe- cek. Hava sıcakiığı artmaya devam ede- cek. Rüzgâr kuzey ve dogu, yurdun guney- doğu kesimlennde guneyvebatıyonler- den hafif ara sıra or- ta kuvvette esecek. DIS MERKEZLER Oslo Helsinkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Parıs Bonn Y Y Y B Y B B B 20 20 20 26 20 24 27 23 Münıh Y 24 Zürıh Berlın Budapeşte Madrıd Viyana Belgrad Sofya Roma Atına Y B B Y B Y Y Y 24 29 33 26 30 25 31 32 Y 27 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflıs Kahire b Y B Y Y Y Y S 19 26 30 33 24 20 14 36 B 36 Pa/çalı buluflu Sısl 3 Bulutlu ^ Çok buluflu . Yajmuriu Kartı > Sulu kar ı Gok gurultuS GUNCEL CUNEYT ARCAYLREK • Baştarafı 1. Sayfada gileri kaçıranın yanına kâr bırakacaksınız; devlet ara- zisine, orman alanlanna, SİT alanlanna kaçak olarak ev, villa apartman dikenleriaffedipyasadışıyapılanya- panlann yanına kâr bırakacaksınız. Sonra çıkıp Tûrk ulusunun adalet anlayışı bozulmuş diyeceksiniz. Eskiden politikacılar mizaha malzeme oluştunır- lardı, şimdilerde bizzat kendileri güldûrme uğraşı- sında". (Yeter Söz Milletindir köşesi, Hürriyet, Dr. Turgay Altılar) • • • Işleri nedeniyle sık sık yurtdışı seyahatlerine çık- tığını kaydeden Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, "Orada meslektaşlanmız, (nereden giyiniyorsunuz diye) gururta söylûyoruz, (Türkiye'den giyiniyoruz diye), o zaman ekliyorfar (O halde kesin ayakkabı- nız Ita/yan 'dır diye)" şeklinde konuştu. Daha sonra ayakkabılarını salondakilere gösteren Tüzmen, "Bakın işte yerli" dedi. Bakanın bu sözleri salon- dakiler tarafından yoğun bir şekilde alkışlandı. (Ye- ni Şafak) • • • Dikkatli bir okurumuz Necdet Bey (Terörle Mü- cadele Yasası'nın 8. maddesinin kaldırılmasından önce) telefonda ilginç bir hatırlatmada bulunuyor. "Yıl sanınm 1994 idi. O sıralarda ülke gündemin- deki en önemli konu, işbaşındaki iktidann Terörle Mücadele Yasası'nı değiştirmek istemesiydi. İşte tam bu sırada büyük gazetelerimizde tam sayfa bir duyuru yer aldı. Duyuruda, vatanın ve milletin bütünlüğünü korumak gerekçesiyle Terörle Müca- dele Yasası'nın değiştirilmesine karşı çıkılıyordu. Karşı çıkılma gerekçelerinden bir başkası, bu yasa değiştirilirse camilerin bile kapatılmasının gündeme gelebileceği idi... Duyurunun altında, duyuruyu ve- renlerin isimleri yer alıyordu.. Bunlar 4 büyük ilimizin belediye başkanlarıydı.. Onlardan biri de Recep Tayyip Erdoğan'oV'. (Açık Pencere köşesi-Milliyet) • • • Başlık: "Şenses tabiigöbekatacak" Kısa bir me- tin: "Adnan Şenses, Tayyip Erdoğan'ın karşısında neden göbek atıyor? Ankaralı petrolcüler adına ba- yi kârlannın arttınlmasını istiyor? Yanıtını Zeytinbumu 'nda oturan bir okurumuz ve- riyor: Şenses'in petrol istasyonu yeşil alanda. Arsa- yı bu durumda satın aldı; iki günde Erdoğan 'dan i- mar izni aldı. Birbiherine bu nedenle sempati duyu- yoriar." (Yeter Söz Milletindir köşesi-Hürriyet) Not: (Otomatikman benzincilerin sözcüsü konu- muna gelen Adnan Şenses'in göbek atma sırasın- da RTE'den bayi kârlannın arttınlması isteklerine olumlu yanıt verilmesini istediği, iki gün sonra ba- yi kârlannın 9'dan 11 sente çıktığı, iki sentlik kârın POAŞ'a yaklaşık 61 milyon, Shell'e 22 milyon do- lar ekstra kâr bıraktığı, ancak.. bütçede 250 trilyon- luk delik açtığı gazete haberlerinde yer aldı.) • • • Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Girit'teki AB zir- vesinin geçtiği Tahran'da Türk gazetecileri yanına davet ediyor. (28 Mayıs 03) Off the record olarak gazetecilere Girit temaslan hakkında bilgi verirken "Çok üzüldüm. AB'li beş meslektaşım Türkiye'de darbe mi oluyor' diye bana sordu. Bu bize yakış- mıyor" diyor. Gazeteciler bakanın ağzından değil, kendi bilgi- leri olarak bu haberi Ankara'ya geçiyorlar. Birçok gazetede haber birinci sayfadan giriyor. Ancak ba- kanın heyetinde bulunan bir diplomat gazetecilere daha sonra "lyi dolduruşa geldiniz. Nerede görül- müş böyle birzirvede 5 AB'li bakanın hem de böy- le bir söylentiyi dile getirmeleri olacak iş mi" diyor. Bakanı temaslarında adım adım izleyen diplomat- ların görmediği, yaşanmamış bir olayı aktararak Gül, basını yönlendiriyor. Askerin rolü konusunda, AB'li yetkililer (back gro- und toplantılarda) konunun demokratikleşme süre- cinde zaman içerisinde, demokratik yapılar istikrar kazandıkça çözümlenebileceğini söylerken AKP bunu tartıştırarak asker üzerinde baskı oluşturma- ya çalışıyor. içte farklı bir kamuoyu yaratmayı amaç- lıyor. Dışişleri Bakanı, biryandan basını yönlendirirken diğer yandan kendisine sorular yönetildiğinde yine basına yükleniyor, gazetecileri azarlıyor, "Basın bunlan nereden çıkanyor, bilmiyorum" diyor. (Ay- han Şimşek-Cumhuriyet) Onvell, aşk için arkadaşlannı sattı • Baştarafı 1. Sayfada karbon kopyası olduğunu ve Celıa Kirvvan'a gönde- rildiğini belirten Guardi- an. 1940'hyıllardayazdı- ğı "1984"'veünlü"Big Brother" kitabıyla ede- biyat tarihine damgasını vuran yazann, bu işi yap- maya o zamanlar Dışişle- ri Bakanlıgı'nda çahşan Kirvvan'a olan aşkı ya da en azından bu genç kadı- na duyduğu müthiş düş- künlük sayesinde ikna ol- duğunu ileri sürdü. Listede Chaplin'in ya- nı sıra ünlü yazar JB Pri- estley, aktör Micbael Redgrave, ünlü Sovyet tarihı uzmanı E. H. Carr, dönemin Işçi Partili mil- letvekıli Tom Driberg ve Guardian'ın da aralannda bulunduğu bazı gazetele- rin yazarlarmuı bulundu- ğunu belirten gazete, ger- çek adı Eric Blair olan ünlü yazann, verdiği lis- tedeki isimlerin en azın- dan birer Sovyet sempati- zanı ve propagandacısı olduklannı savunduğuna işaret etti. Listeyi incele- yen ve üzerinde çahşan siyaset tarihçisi Garton Ash'in listenin gerçek ol- duğunu ve Onvell'in el yazısıyla yazıldığını di- ğer uzmanlann görüşleri- ne de başvurarak tespit ettiğini duyuran Guardi- an, OrvveHin işi, döne- min Daily Express muha- birlerinden Peter Smol- lett'i Sovyet ajanı ilan et- meye kadar götürdüğünü de bildirdi. Waka Matsui & Nedim Çorbacı 21 Hazıran 2003 (Cumartesi) Bahçelievler Evlendirme Dairesi'nde kıyılan nikahla hayatlannı birleştirdiler. Mutluluklar dileriz. Arkadaşlan Hayalici ve kaçakçıya afI Baştarafı 1. Sayfada Tasanya eklenen maddelerle ka- çakçılık suçlanna af getiriliyor. Türkiye'nin taraf olduğu uluslara- rası anlaşma ve sözleşmelerde sa- yılanlar ile kamu güvenliği aleyhi- ne yapılan kaçakçılık suçlan kap- sam dışında bırakılıyor. Affedil- mesi öngörülen eylemler şöyle: • Herhangi bir eşyayı belirlenen gümrük kapılanndan geçırmeksi- zin ya da gümrük işlemine tabi tut- maksızın Türkiye'ye ıthal etmek ya da buna teşebbüs etmek. • Transit rejimi çerçevesinde ta- şman serbest dolaşımda bulunma- yan eşyayı, rejim hükümlenne ay- kın olarak gümrük bölgesinde bı- rakmak veya teşebbüs etmek. • Gerçeğe aykın belge ile güm- rük ıdaresini yanıltarak. vergileri- ni hıç veya eksık ödemek, vergile- ri ödenmeksizin ödenmiş veya iş- lemlen yaptınlmış gibi göstermek, vergiye tabi olduğu halde muafi- yete tabiymiş gibı göstererek eşya ithal etmek. • Ithali msan sağhğı ve güven- liği, hayvan ve bitki varlığı ve sağ- lığı, çevrenin korunması, tüketici- nin doğru bilgılendiriknesi ve tica- ri kalite yönlerinden standardizas- yon kontrolüne tabi olan eşyayı, gerçeğe aylan her türlü belge ile gümrük idaresıni yanıltarak stan- darda uygun ya da standart dışı göstererek ithal etmek. • Özel kanunlan gereğince be- lirli işler için vergiden muaf olarak ithal olunan eşyayı, ithal amacı dı- şında kullanmak, satmak, bilerek satın almak • Belli şartlarla Türkiye'ye ge- çici olarak ithal olunan eşyayı her türlü beyanname veya belge dü- zenlemek suretıyle gümrük bölge- suıden çıkarmadığı halde çıkarmış gibi göstermek. • Gümrük kontrolü altında işle- me rejimi çerçevesinde ithal edılen veya bunun kullanılması sonucu elde olunan eşyayı gerçeğe aykın her türlü belge düzenleyerek ser- best dolaşıma sokmak veya buna teşebbüs etmek. • Antrepo (büyük gümrük de- posu) veya geçici depolama yerle- rindeki eşyayı gümrük idaresinin iznı olmadan kısmen veya tame- men çıkarmak veya değiştirmek. • thraç eşyasının beyan ve elu belgelere göre mıktan veya cinsin- de yüzde 10'dan fazla çıkması. • Ihraç eşyası ıçın gerçeğe aykı- n belge ibra ederek ıhracat vergı- lenni ödememek, eksik ödemek veya devletçe uygulanan teşvik ve- ya subvansiyonlardan veya para- sal iadelerden yararlanmak şeklin- de haksız menfaat temın etmek. • Ihracı lisansa, şarta, ızne, kı- sıntıya veya belli kuruluşlann ve- receği uygunluk veya yeterlilik belgesine tabi olan eşyayı, belirle- nen kayıt ve koşullara u\Tnaksızın veya gerçeğe aykın her türlü be- yanname ve belge ibrazı ile güm- rüğü yanıltarak işleminı yaptımıak suretiyle ihraç etmek • Tasarının yürürlüğe girdiği tarih itibariyle yürütübnekte olan soruşturmalar, görühnekte olan davalar ile kesinleşmiş ohnasına karşın infaz edilmemiş kararlar- dan; mevcut hükümlerde belirtı- len para cezalannın asgan haddi- nın, ihracat suçlannda ise aynca sağlanan haksın kazancm soruş- turma giderleri ile bırlikte cum- huriyet savcıhğının tebliğ tanhnı- den itibaren 30 gün içinde ödene- ceğinin yazılı olarak bildinlmesi ve 90 gün ıçınde ödenmesi duru- munda yapılmakta olan takibatlar durdurulacak, açılan davalar orta- dan kaldmlacak. Tesettür defilesine soru önergesi Istanbul Haber Servisi - Mılli Eğıtım Bakanhğı'na bağlı Sanyer Hürnyet Ilköğ- retım Okulu'nda tesettür de- filesı düzenlenmesı tephy- le karşılandı. Sanyer Cum- huriyet Savcılığı konuyla ıl- gılı soruşturma başlatırken CHP Kadm Kollan Başkanı ve Istanbul Milletvekıli Güldal Okuducu soru önergesi verdi. Tarabya'daki Hürriyet 11- köğrj tım Okulu'nda 19 Hazi- ran Perşembe günü Sanyer Halk Eğıtim Merkezi tarafin- dan düzenlenen defiJede to- puklara kadar uzun giysiler, türbanlı kızlar tarafından tanı- tıldı. Tesettür defilesinın Star gazetesinin 20 Haziran 2003 tarihli sayısının birinci sayfa- sında du>ıırulması üzerine Sanyer Cumhuriyet Savcılığı konuyla ilgili inceleme ba^- lattı. Star gazetesinin haberi- ne göre Istanbul Valisi Mu- ammer Cüler, konuyla ılgı- lı olarak "Ne var bunda? Çocuklann kendi diktiği el- biseler bunlar ve içinde nu- ni etek de olabilir, tesettür de" dedi. Sanyer Kaymaka- mı MetinAip ise Hürriyet II- köğretim Okıılu Müdürü Ze- ki Morkoç, Halk Eğitim Merkezi Müdürü Ali Kaba- oğlu. Sanyer ilçe Milli Eği- tim Müdürü Abdullah .\ur- kan hakkında soruşturma başlath. CHP Kadm Kollan Başkanı Okuducu. Içişleri Bakanı AbdülkadirAksu ta- rafından yanıtlanması iste- miyle verdiği soru önergesin- de, "MEB'e bağlı bir ilko- kulda böyle bir defilenin yapılıp yapılmadığını" sor- du. Okuducu önergesinde şu ifadelere yer verdi: "Kıük kı- yafet devrimini reddeden irtica özentisi bu defileyi khn duzenlemiştir. Bu defi- le için izni kim vermiştir?'' 1 Star tesettür defîlesi olaymı birinci sayfadan bu fotoğrafla duyurmuştu. Denktaş'a Avrupa Konseyi çelmesi STRASBOURG/ANKARA (ANKA) - Avrupa Konseyi Parla- menterler Meclisi (AKPM), KK- TC Cumhurbaşkanı Rauf Denk- taş'ı hedef alan iki raporu, 24 Ha- zıran'da Strasbourg'da karara bağ- layacak. Raporlarda. Denktas'ın çözüme engel olduğu savunulurken KK- TC'de demografik yapının bilinçli bir biçimde değiştirildığı de öne sü- rülüyor. AKPM önce Birleşik sol grubu başkanı Jaakko Laakso'un "Kıbrıs'ın Işgal Altındaki Kıs- mının Türk Yerleşimcileri Tara- fından Kolonize Edilmesi" konu- lu raporunu görüşecek. Liberal grubu üyesi Dick Marty'nin "Kıbrıs'ın Kuzeyinde Vaşayan Rumlann Hak ve Özgürlükleri" raporunu da ele alacak kurul, her iki rapora ilişkin karar tasanlannı da oylayacak. Laakso'nun raporunda Kıbns'ın 1974'teki "de facto bölünmesin- den" bu yana adanın nüfus yapısı- nın Türk Kıbns yönetiminin poli- tikaJannnı sonucunda değiştirildi- ğini öne sürdü. TC vatandaşlan sis- tematık olarak adanın kuzey bölü- müne yerleşirken Kıbnslı Türkle- rin bölgeden aynldığı savına yer veren Laakso, yerleşenlerin yerli halkı aştığını savundu. Raportör, bunun yerli nüfus arasında gergin- lik ve memnuniyetsizlik yarattığı- nı sa\iındu. Rapora ilişkin karar tasansında ise yerleşımcilerin soruna çözüm bulunmasında önemli bir engel oluşturduğu savına yer verilerek Bakanlar Komitesi'ne şu tavsiye- lerde bulunuluyor: "Avrupa JVü- fus Komitesi, adada nüfus sayımı yapsın, yerleşimcilerin Türki- ye'ye gönüllü dönüşünü finanse edecek fon kurulsun. Türkiye, mülteciJerin 'ışgal' altındaki Kıbns'taki gayrimenkullerine olan hakkı konusundaki AİHM kararlarına uymaya çağrılsın." Marty'nin raporuna ilişkin tasan- daysa Rum ve Maruni toplumlan- run mallanmn iade edilmesi, eği- tim ve ibadet özgürlüğünün sağ- lanması isteniyor. Loiydou f ya tazminatyetmedi DENKTAŞ: KARAR ÇÖZÜM ORTAMI YARATTI REŞATAKAR LEFKOŞA - Türkiye'nin, AİHM ka- ranna uyarak Rum Titina Loizidou'ya yaklaşık 900 bin dolar tazminat ödeme- siyle ilgili gelişmeler Rum kesiminde gündemin ilk sırasına yerleşti. Rum ba- sını ilk günkü sevinç ve heyecanın, ba- zı değerlendirmeler sonrasında endişe- ye dönüştüğünü haber verirken "Anka- ra'nın gerçek niyeti, Rum ve Türk mallaruun karşıbkiı takasını sağla- maktır" dedi. Mahi gazetesine göre, halen Strasbourg'da bulunan Loizidou, sadece tazminatla yerinmeyeceğini söy- ledi. Loizidou "Ana hedefım Girne'de- ki evime dönmektir" dedi. Fılelefthe- ros gazetesi ise adını açıklamadığı bir Rum yetküiye atfen, Türkiye'nin ödeme konusunda ne tarih verdiğini ne de yön- tem belirlediği yazdı. Eski Dışişleri Ba- kanı Yannakis Kasulides de Türki- ye'nin, Loizidou'ya tazminat ödemeyi kabul etmesini 'ulusal Rum davasınm ileri görurülmesini güçlendirecek önemli bir adım' olarak nitelendirdi. Dış Haberler Servisi - KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Türk ta- rafının eskiden beri mal- mülk konusunun tazmi- nat ve takas yoluyla çö- zülmesuü istediğüıi belir- terekTürkiye'nin "Loizi- dou davasında" 4 yıl pa- zarlık yaptığını ve tazmi- natı ödeme yönünde aldı- ğı karann, mal-mülk ko- nusundaki sorunlan kar- şılıklı ve dengeli şekilde çözmeye ortam yarattığı- nısöyledi Denktaş, Bay- rak Televizyonu' nda yap- tığı açıklamada, Türki- ye'nin parayı ödemesinin ekim ayına kaldığını ifa- de ederek "Bizim yapa- cağımız hukuki çalış- malar vardır ve Türk ta- rafının Rum tarafında- ki mallaruun da tazmi- ni meselesi vardu*" dedi. îran'da gençler gelecek istiyor • Baştarafı 1. Sayfada - Ne gibi sorunlaruuz var? - Asıl sorun geleceğimiz. Düşü- nünce umutsuzluğa düşüyorum. - Peki çözüm nedir? - HaUan katıldığı bir devrim. - Protestolara ABD'nin desteği var mı? - Yok ama güçlü ülkelerin deste- ğini bekliyoruz. - Okulu bitirdikten sonra ne ya- pacaksuuz? - Hindistan'a gıdip eğitimıme de- vam edeceğım. Sonra döneceğim ve ülkem için çalışacağım. - Şah'ın dönmesinden söz edi- Hyor. Eğer rejim değişirse monar- şiye evet der nıisiniz? - Ingiltere'deki gibı sembolık an- lamda olabilir. Bu, Iran'daki farklı etnik ve dını gruplan bir arada tut- maya yarayabilir. Aym üniversitede tıp okuyan kız öğrenciler Meryem ile Hasene ise Araş kadar rahat değil. Konuşurken birbirlerinin gözlerine bakıyorlar. En büyük sorunlan. 6 yıldan fazla süren tıp eğitiminin ardından işsiz kahnak. Öğrenci kızlann bir başka şikâyeti. baskı. Okulagirerkenkıya- fetleri kontrol ediliyor. Bazen kapı- daki görevliler. "Neden ruj sürü- yorsunuz" gibi sorular soruyor. tran'da Hatemi ve meclis molla- lar tarafından etkisiz bırakılmış gö- rünüyor. Sıstem sallanınca mollalar baskılan daha da arttınyor. Bunu günlük yaşamda fark etmek müm- kün. Yolsuzluklar. ülkedeb zengin- liklerin en büyük gelinnin mollala- ra gitmesi halkı sistemden iyice so- ğutmuş. tranlılar baskı altında yaşa- mak istemiyor, özelhkle de gençler. Gita 28 yaşında. Tahran'daki Azad Üniversitesi'nde Tıp Mühen- disliği okumuş. Eğitimine ABD^de devam etmek istiyor. Bu yüzden Dubai'ye gidip TOFEL ve GR sı- navlanna girmiş. "Ülkemi seviyo- rum ama iktidardakileri değil. Mollalar insanları kandınyorlar. İ lkenin kültürü de, eğitimi de bu sistem yüzünden gerilemeye de- vam ediyor." - Neyin değişmesini istiyorsu- nuz? - Demokrasinin gehnesini istiyo- rum (Şah'uı oğlunu kastederek). - Bu konuda iyimser misiniz? - Hayır. Zaten değişimın aniden ohnası taraftan değilim. ABD gelır- se fakırleşeceğımıze inanıyorum. Kadınlar 24 yıldır başlannı zorla da olsa örtüyorlar. Eğer özgürlük gelir- se ne yapacaklannı bilmeyebılırler. - ABD'de kalacak mısını/? - Ülkeme döneceğim. Konuştuğumuz gençlerden bazı- lan ABD'ye gitmek istiyor. Ancak, "ABD gel bizi kurtar" diyen yok- tu. Iran'da şu anda, "Şah'm oğlu gelsin", "Demokrasi kurulsun" diyenlerin yam sıra çok küçük bir grup da olsa molla yönetimi kalsın diyenler de var. Hem molla hem de Şah'a karşı olanlara göre çözüm, ta- bandan başlayan ve her kuruma ya- yılacak demokrasi yönetimi. Şahta- raftarlan ise Şah Rıza Pehlevi döne- minin üst sınıf mensuplan. Özgür- lükler bir yana, mollalar tarafından el konulan malvarlığı ıçın dava aç- mayı düşünenler bile var. İran Devlet Televizyonu ise öğ- renci hareketlerinı küçük olaylar- mış gibı gösteriyor. Gözaltına alı- nanlar diye uzun saçlı ve kot panto- lonlu gençlerin görüntüleri verili- yor. Resmi gazetelerse "gözaltına alınan öğrencilerin yabancı güç- ler tarafından kışkırtıldıklarını itiı ıf ettiklerini" iddia ediyor. G U N D E M >ILSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada Devlete hizmet etmek değil, Hükmetmekti amacı, Iktidar bir amaç değil, Bu hedefin aracı! Her şey ondan sorulmalıydı, Sanki devlet onun malıydı. Devlet baba o olmalıydı. Onlarda buysa murat İşte buna uygun ad: Ak baba! Iktidarda ak baba, Etrafında akraba, Altta sopa üste aba, Artık orman ondan sorulur, Duysun köy, şehir, kasaba... Iktidara bakınca aklıma gelir bazen, Şair Eşref, Süleyman Nazif, Neyzen. Peşrevi kısa tutup icraata girelim. önce uyum içinde AB'ye girelim. AB'ye tam üyelik, Bizim ormanın ezeli hedefiydi. Iktidara her gelen, Sanki Brüksel şefiydi. Biraz daha farklıydı, Ak baba dönemi. Onlar için çok değişikti, AB hedefinin önemi. Derinden çalınca AB düdüğünü, Kabul ederdi herkes, dediğini. Ak baba oturdu yaptı planını, Geniş tuftu AB'nin kapsama alanını. 'Ben' dedi, 'katanm her şeyi, Bu çuvalın içine. Bunlan yaptıktan sonra, Isterse varsın yolum sonu Çin'e. Her isteğim için AB'ye uyumdur rumuz, Buna uymayanın kod adı domuz. Herkes vermek zorunda omuz. Her şey AB içindir, uysa da uymasa da, Üyelik önemsiz, kalmak yeter masada. AB üzerinden keseriz kartalın önünü, Zaten şimdiden azalttık ününü. O sağlam tutsun yönünü, Biz ilan edelim zafer gününü.' Ak baba böyle buyurdu, Orman bunlan dinlerken uyurdu. Bir miskinlik sarmıştı yurdu. Sanki beynin yerini alan urdu. özetle şu, AB'ye uyum: 'Beni dinlerken, gözlerini yum.' Ak baba bılseniz nasıl uyumluydu, Sanki AB gezegen o uydu. Uyum bununla sınırlı değildi, Ak baba bütün dünyaya eğildi. Uyum demokratik olmalıydı. Batıda batıya, doğuda doğuya uymalıydı. Artık uyum, tam bir orta malıydı. Ak baba ormanda da çok aktifti, Bütün girişimleri dekoratifti. İşte yolsuzlukla mücadele... Birkaç dosya seçildi rastgele. Bilinenleri ormana anlattılar, Geçmişe bakıp, bugünü ileriye attılar. Ormanda yolsuzlukla mücadele yöntemi şuydu: Geçmişi hakla, bugünü akla! Her yeni iktidarda bu gelir akla. Ak baba iktidarı da uydu geleneğe, Kendi adamlarını hiç sokmadı eleğe. Bir yandan yolsuzluk dosyalan çıkanldı, Bir yandan da şu yasalar çıkanldı: Vergi vermeyen affedile, Bu, vergi barışı diye lanse edile... Gecekondu yapanlar affedile, Bu, imar barışı diye lanse edile... Naylon faturacı, hayali ihracatçı affedile, Bu, finans banşı diye lanse edile... Dile babamdile... Biz kenarda duralım, Yorum yapmadan soralım: Bunun adı yolsuzlukla mücadele mi, Yolsuzlukla mukavele mi? Biliyoruz geçmişin yok tutulacak yanı, Ama ak babanın da yok savunulacak yanı. Ahh bir de bay buşla temas var ki Ayrıntılarını hiç sormayın, llişkiler birazcık düzelsin diye, Atılan taklalan saymayın... İşte böyle bir yönetim kurulu ormanda, Hani bu yönetimin adını koysak, manda, Yapanı değil, yazanı suçlarlar o anda. Sözü burada keselim... Ak baba iktidarı yaşasın. icraatı yeterince bez tükerti, Yıkananları yaş asın... ankcum@ttnet.net.tr El Kaide <den kasetle terör saldınsı tehdidi İSLAMABAD (AA) - Terör örgütü El Kaide. bir video kaset aracılığıyla yeni terör saldınlan teh- didinde bulundu. Associated Press ajan- sının ele geçırdıği video kasette, maskeli bir mili- tan, örgütün Suudi Ara- bistan ve Fas'ta bombalı saldında bulunduğunu ve yeni terör saldınlan dü- zenleyeceğini belirtiyor Kasetın orijınal ohnası durumunda, örgüt ilk kez Fas ve Suudi Arabis- tan'daki saldınlann so- rumluluğunu üstlenmiş olacak. Kasette kendini Ebu HarisAbdül Hakim ola- rak tarutan ve Arapça ko- nuşan kişi, El Kaide, îran'da sürgünde vaşayan eski Afganistan Başbaka- nı Gülbeddin Hikmet- yar'ın yandaslan ve Tale- ban rejiminin ittifak ha- linde olduğunu söylüyor. Yüzünü siyah bir türban- la kapatan militan, uyru- ğunu belirtmezken bu 3 grup adına konustuğunu bildıriyor. Militan, El Ka- ide örgütünün faaliyette olduğunu, bu ay yeni sal- dınlar pianladığını ve ör- gütün lıden Usame bin Ladin'in Afganistan'da yaşadığım söylüyor. Mi- litan. "Filistin, Çeçenis- tan, Keşmir ve Irak'ta- ki kardeşlerimiz; sizin için çok yakında iyi ha- berlerimiz var.Bu, bu ay Amerikalılara karşı şe- hit saldırıları şeklinde olacak" diyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle