Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 22 HAZİRAN 2003 PAZAR
HABERLER
İRAN DAVETİNE TEPKİ:
Alevilerin
mollalarla
işi olmaz
• Iran hükümetinin davetlisi olarak
Tahran'a giden bazı Alevi
örgütlerinin yöneticilerine diğer
Alevi örgütlerinden tepki yağdı.
tstanbul Haber Servisi - Iran'ın Ankara
Büyükelçiliği Kültür Ataşeliği'nin daveti
uzerine Tahran'a giden bazı Alevi örgütü
yöneticileri diğer AJevi örgütleri tarafindan
kınandı. Cumhuriyet'in manşetinde yer alan
"Moflalar gözönü Alevilere dikti" başhklı haber
üzerine Karacaahmet Sultan Derneği, Şahkulu
Sultan Vakfi ve Pir Sultan Abdal Demekleri
Genel Merkezi yazılı bir açıklama yaparak Iran
hükümetinin tutumu ve daveti kabul ederek bu
ülkeye giden Alevi örgütü yöneticileri
eleştirildi. Karacaahmet Sultan Derneği ile
Şahkulu Sultan Vakfi yöneticilerinin ortak
yaptığı açıklamada, demokratik, laik, ulus
devletten yana, Atatürk ilke ve devrimlerine
yürekten bağlı olan Alevilerin çağdışı şeriatçı
yobazlar tarafindan elde edilme çabalannın 25
yılı askın bir süredir sürdürüldüğü, ancak
Kuvvayı Milliye şehitlerinin kurduğu ulus
devletin ve laik cumhuriyetin savunucusu olan
Alevilerin oyuna gelmeyecekleri belirtilerek
şöyle denildı: "Çeşitii tahriklerie Alevi
kurumlanna sızma. Alevileri diyalog
bahanesiyie kandırma, maddi, mane\i destek
vaatieri ile eide etme çabalan bugüne kadar
sonuçsuz kalnuşür. Bugünden sonra da
sonuçsuz kalacakbr. Alevfleri Mustafa Kemal'in
ilke ve devrinüerinden ayırmaya kiınseııin gücii
yeünez. Ankara'ya geidOderinde Anıtkabir'e
giüneyecek kadar alçaklaşan bu mollalann
davetini kabul ederek, İran'a giden yöneticileri
kmryoruz." Pir Sultan Abdal Dernekleri Genel
Başkanı Kazun Genç ise yaptığı açıklamada,
Anadolu'ya özgü olan ve Anadolu Aleviliğinin,
mollalann tüm gizli niyetlerine karşın kendisini
korumasınj ve değerlerine sahip çıkmasını
sürdüreceğini belirtti. Bu dirence rağmen
dönem dönem yalanlarla kapılan bazı
Alevilerin yanlışhklara düşebildiğini anımsatan
Genç şunlan söyledı: "Biz, Iran yönetiminin
daveti üzerine hangi nedenle olursa olsun İran'a
gttmiş olan Alevi örgütleri yöneticilerinin Alevi
tophımu nezdmde değer kaybettikleri
düşüncesindeyiz." Pir Sultan Abdal, 2 Temmuz
Kültür ve Eğitim Vakfi Başkanı Murtaza Demir
de tran'ın teokratik yönetiminin daveti ile
tran'a giden AJevi örgüt yönericilerini
özeleştiriye çağırdı. Iran yönetiminin insan
haklanna, demokrasiye, laikliğe ve Atatürk
ilkelerine karşı olduğunu anımsatan Demir,
buna karşın Alevi toplumunun temel ilkesi ve
özünün laiklik, demokrasi ve insan haklan
olduğunu vurguladı. Demir, demokratik AJevi
örgütü olarak, insan haklanna, demokrasiye,
laikliğe ve Atatürk ilkelerine olan bağlılıklannı
sonsuza dek sürdüreceklerini belirtti. Bu arada
HacıBektaşı Veli Kültür Derneği Okmeydanı
Şubesi, kendilerine Iran kaynaklı bir davet
iletilmediğini açıkladılar.
ŞENSOY:AKPAMACINIGİZLİYOR
CHP, tarikat
villalannı
Meclis'etaşıyacak
LEVENTGENCELÜ
BURSA - Uludağ'daki tarikat villalanyla kaçak
yapılann yıkımını engellemek için Osmangazi
Belediyesi'nin mücavir alan yetkisini elinden
alan Bayındırlık ve Iskân Baİcanlığı'na tepkiler
büyüyor. Osmangazi Belediye Başkanı Hilmi
Şensoy, AKP milletvekillerinin "Uhıdağ'da \5
ayda planlama y~apacagız~ açıklamalanmn
gerçeği yansıtmadığını söyledi. CHP Bursa
milletvekilleri Kemal DemireJ ile Mehmet
Küçükaşık, konuyu Meclis'e götüreceklerini
açıkladı. DSP'li Belediye Başkanı Hilmi
Şensoy'u ziyaret eden CHP milletvekilleri,
Uludağ'ın eteklerindeki kaçak yapılaşmanın
önüne geçilmesi gerektiğini vurguladılar.
Başkan Şensoy da AKP Grup Başkanvekili
Faruk Çeük ile II Başkanı Mehmet Tunçak'ın,
"Uludağ'da bayındırhk ve iskân il müdürhlğü
lü ay içinde plan üretecektir. Plan bölgesi
dışında ve SİI aianında kalan binalar da
yılalacakürr
açıklamalanmn gerçeği
yansıtmadığını savundu. Yetkilerinin elinden
alınmasımn asıl amacının Uludağ'da kaçak
yapılan korumak olduğunu vurgulayan Şensoy,
"Hedef şaşırnyorlar. Bayındırhk ve Iskân
Bakanhğı şündiye kadar hangi planı bu kadar
kısa sürede bitirdi? Asıl amaçlannı gjzfiyoıiar"
dedi. Bursa Valisi Oğuz Kaan Köksal da
mücavir alanlann daraltılmasıyla ilgili
kendisine yöneltilen eleştirileri yarutladı.
Prosedür gereği Osmangazi Belediyesi mücavir
alanından çıkmak isteyen muhtarlann
dilekçeierini bayındırlık ve iskân il müdüriüğü
aracılığıyla Bayındırlık Bakanhğfna
gönderdiklerini anlatan Köksal şöyle konuştu:
" Vafinin şahsiyetine dokunur niteükte yayın
yapılması gerçekten çok üzücü. Ben vaîi olarak
'Bu genelgeyi çok beğenmedim, ben bunu
uygulamayacağım' deme yetkinüz var mı?
Orada belli bir çahşma başlamış. Binalan
yıkmışlar. Betediyenin bir uygulamasıdır.''
'Devrimci bir yaklaşım' içinde olduklannı söyleyen Bakan Mumcu'ya CHP lideri yanıt verdi:
Iktidannzihnikanşık
TurizmBakanı Erkan Mumcu.
Odd Per Brekk:
GURSUKUNT
ANTALYA - Antalya'daki 5.
Ekonomi Zirvesi'nde Kültür
ve Turizm Bakanı Erkan
Mumcu, kamu yönetiminin
yeniden yapılandınlması ge-
rektiğini belirterek "Yapısal
dönüşümü ve değişimi yap-
nıak, devrimci bir yaklaşım-
dır" dedı. CHP Genel Başka-
nı Deniz Baykal, hükümetin
izlediği programa inanmadı-
ğını, bakanlann bile birbirle-
riyle çelişkili açıklamalar yap-
tığını vurguladı.
Turizm, Ekonomi, Bilimsel
Araştırma, Tanıtma Merkezi
(TEBtAT) tarafindan düzen-
lenen "EkonomideÇıkış Ara-
yışlan veTekPartitktidan" ko-
Antalya'da yapılan Ekonomi Zirvesi'nde Mumcu ile Baykal arasında
söz düellosu yaşandı. Baykal, hükümetin programının inandıncı
olmadığını, bakanlann bile birbiriyle çelişen açıklamalar yaptığını
söyledi. Bakan Mumcu ise CHP liderini, "gazete manşetlerine
dayanarak politika yapmakla" suçladı.
nulu 5. Ekonomi Zirvesi, Ke-
mer'deki Mirage Park Resort
Otel'de başladı.
Toplantının açıhşında konu-
şan Bakan Erkan Mumcu, eko-
nomik krizlerin yapısal sorun-
lardan kaynaklandığını ve et-
kisinin uzun süreceğini anlat-
tı. Sağlıklı bir ekonomi için
olumsuz etki eden yapısal du-
rumlann ortadan kaldınlması
gerektiğini ifade eden Mum-
cu, kamu yönetiminin yeniden
yapılandınlması gerektiğini
sa\r
undu. Hükümetin bu yön-
de çalışmalarmın devam etti-
ğini belirten Mumcu, "Eko-
nomideyaşanan sorunlann te-
meli kamu \ önetimkür. Yapı-
sal dönüşümü ve değişimi yap-
mak, devrimci bir yaklaşım-
dır. Yapısal değişim ve dönüşü-
mün, ağrısız, sızısız olmasını
beklemek gerçekçi olmaz. Mü-
tevaa girişimler bile ulusal gü-
\enhk ve rejim sonınu olarak
algılanıyor" diye konuştu.
Baykal" ı da "gazete manşet-
lerine da\anarak politika yap-
mak"la suçlayan Mumcu, Kür-
şad Tüzmen'in yeni bir ekono-
mik krizle ilgili açıklamasına
ilişkin sorulan "Başka hiç khn-
se aynı şeyi telafruz ermedi" di-
ye yanıtladı.
Deniz Baykal ise zirvede
yaptığı konuşmada hükümete
yüklendi. Hükümetin tek par-
ti iktidan görüntüsünden uzak
IMF'nin
yenı
beklentisi
yok
ANTALYA (CumhuriyetBürosu)-
'Ekonomide Çıkış Arayışlan ve
Tek Parti İktidan" konulu 5. Eko-
nomi Zirvesi'nde konuşan Türki-
ye Ihracatçılar Meclisi (TlM) Yöne-
tim Kurulu Başkanı Oğuz Saöcı, Tür-
kiye'nin tercihini ve önceliklerini doğ-
ru saptayamamanın cezasını ağır kriz-
lerle ödemiş olmasına karşın bundan
yeterince ders çıkaramadığını vurgu-
ladı. Satıcı, bundan sonra yaşanacak
her krizin etkısinin bir öncekinden
çok daha büyük olacağını savundu.
Ankara Ticaret Odası Yönerim Ku-
rulu Başkanı Sinan Aygün ise konuş-
masında IMF'yi eleştirdi. IMF'nin
Türkiye'de her şeye kanştıgını, an-
cak enerjiyle ilgili en ufak ses çıkar-
madığına dikkat çeken Aygün, "IMF,
memur flacındaki antibiyotiğin kali-
tesinekanşıyor.Ulusalonurumuz Kıb-
ns'a gjdecek 50 trilyon lirahk kayna-
ğa, buğdaya, pirince, incire kanşryor.
Ama en büyük ayıbımız olan enerjiy-
leflgjh'ses çıkarmryor. Ben rvi nryeiti
olduklannı sanmryorunT dedi.
IMF Türkiye Daimi Temsilcisi Odd
Per Brekk, hükümetin kendine ait
programı takip etmeye önem verdi-
ğıni ifade etti. Brekk, "Sağiam bir
ekonomik çerçeve ve sürdürukbilir
birkalkmma temel etemanlardır. Ön-
celikle birinci bileşen bütçe politika-
landır. Yolsuzhık olmayan kamu sek-
törü gerekmektedir. Sosyal hizmede-
ri herkese sunmahdır. \ergi hedefle-
rinde vergi >1ikü toplumun her kesi-
mine eşit sunıümahdır" diye konuş-
tu. Ekonominin güçlendiğini savu-
nan Brekk, gelişmelerin sürekli ol-
ması için kararh olunması gerektiği-
ni vurguladı. IMF'nin yeni beklen-
tileri olmadığını belirten Brekk, şöy-
le devam etti: "EV1F devletinve hükü-
metin güçlü ekonomik poütikalannı
destekfcmeye kararbdır.IMFnin des-
teklediği program dördüncü değer-
lendirmenin tamamlanmasuun ar-
dından nisan a> ında de\ re>e girecek
ve700 mihon dolar.kabul edüirse ser-
best bırakılacaknrr
İĞNELt FIRÇA ZAFER TEMOÇİN
olduğunu ifade eden Baykal,
"Iktidann zihni kanşık. Ba-
kanlarbirbineri>1eçenşen açık-
lamalar yapmaya, uyıımsuz be-
yanlarda bulunmava başladı"
dedi. Türkiye'nin ekonomik
krizden çıkabilmesi için net
bir fotoğrafın ortaya konuhna-
sı gerektiğini vurgulayan Bay-
kal, şunlan söyledi:
" Bir aravTş, bir tereddüt için-
de olduklan, tek parti iktidan
gibi davranmadıklan gerçeği
arOk orta> a çıko. En son Dev-
let Bakanı doğnıdan sonbahar-
da kriz beklentisi içinde oldu-
ğuna dair açıklamalar yaptı.
Sanld ortada tek parti hükü-
merj yok da bir koaüsyon tab-
losu \ar. KoaKs\THiun taraflann-
dan birisi uygulamalardan ra-
hatsız da, ama sözü geç-
mi>or da, bir şe>i bü- şe-
kflde ifade etme\i görev bi-
Hyor. Sanki tarihe not dü-
şüyor. Kayda geçiriyor.
Diğer ikj bakan da onu
tekzip ediyor. Bu zihni
kargaşa, beürsizljk, tered-
düt, Türkiye'yi ciddi so-
runlarla karşı karşıya b*-
rakabüir."
Malezya eleştirisi
Hükümetin izlediği
programa inanmadığına
ve gönülsüz olduğuna
dikkat çeken Baykal, Baş-
bakan Recep Tay>ip Er-
doğan'ın Malezya gezi-
sini de eleştirdi. Baykal,
hükümetin IMF ile 19.
programı taahhüt altına
almasına karşın Erdo-
ğan'ın Malezya'da model
arayışlan sürdürdüğüne
dikkat çeken Baykal,
"Başbakan 'Malezya'da
IMF'yi reddeden bir
program nasıl uygulanı-
yor, şunu bir denesek'
diye açıklama yapıyor.
Bunlar şaka kaldıracak
konular değfl. IMF prog-
rammı bırakmakistrvor-
san Malez>a'>ı zivarete
gerekyok. Rakamlar, bil-
giler ortada" dedi.
Batı ile Islam dünyası, Dünya Ekonomik Forumu'nda güveni sağlamaya çalışacak
Orladoğu içîn 5 înisiyatif
Dışişieri Bakanı Gül.
AMMAN(AA)-Dünya Eko-
nomik Forumu'nun Amman
yakmında, deniz seviyesinden
396 metre aşagıda bulunan Ölü-
deniz'de dün başlayan olağa-
nüstü yıllık toplantısmda Batı
ile Islam dünyası arasındaki
gü\enin yeniden tesis edilme-
sinin yollan aranıyor. Türki-
ye'nin Ortadoğu açısından
önemli bir üUce olduğunu be-
lirten Dünya Ekonomik Foru-
mu Kurucusu ve Başkanı Kla-
us Schvvab, "Davos benzeri bir
zirvevi önümüzdeki ydlarda
Türkiye'de yapmayı amaçbyo-
ruz" dedi.
Toplantılara "Gelecek İçin
Ortak \Tzyonlar" adı da veri-
liyor. Toplanti çerçevesinde Bir-
leşmiş Milletler, ABD, Rusya
ve Avrupa Birliği'nin katıldı-
ğı ve Ortadoğu banşını hedef-
lantıya katılan isimler
Dünya Ekonomik Forumu'na Türkiye"den Dışişieri Baka-
nı Abduflah Gül, Devlet Bakanı AB Babacaa Ürdün Kralı Ab-
duliah, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan, Yu-
nanistan Dışişieri Bakanı \brgo Papandreu, ABD Dışişieri Ba-
kanı CoünPoweB, NATO Genel Sekreteri LordRobertson, es-
ki ABD Başkanı Bfll Cünton gibi tanınmış isimler kanlıyor.
leyen dörtlü bir zirve yapılacak.
Forumun kurucusu ve başka-
nı Klaus Schvvab, toplantuun
açıhşında yaptığı açıklamada,
Ortadoğu'da tarihi bir anda bu-
lunduklannı, bu tarihin büyük
riskler kadar büyük firsatlar da
taşıdığmı belirterek ekonomik
ve sosyal gelişme ohnadan ka-
Iıcı banşm da olamayacağım
ifade etti.
Dünya Ekonomik Forumu
çerçevesinde düzenlenecek bir
toplantıda, Ortadoğu'da banş
ve kalkınma amacmı taşıyan 5
inisiyatif ortaya konulacak. Bu
inisiyatifler şöyle:
1- Uder kadınlar inisrvatifi:
Bu girişimle, bölge ve bölge
dışındaki kadınlann Ortado-
ğu'nun siyasi istücrar ve eko-
nomik refahına katkıda buluna-
bümeleri için nasıl seferber ola-
bilecekleri ele alınacak.
2-100 Kder konsevi: Batı ve
Islam dünyasının 100 lideri,
Ortadoğu'daki iki toplumun
birbirine yakınlaşmasuıa kaüa-
da bulunmak amacıyla, özel
projelere destek olmak ve kar-
şılıklı anlayış ortamına ulaşıl-
ması için işbirliği yapacak.
3- Ürdün'ün eğitim inisiyati-
fi: Bu girişim, Ürdün'deki özel
ve kamusal sektörlerin ortak-
laşa katkılanyla eğitimin ge-
liştirilmesini hedefliyor.
4-Arap tş Konseyi: Arap işa-
damlanndan oluşacak konsey,
bölgesel sorunlan ele alacak
ve Dünya Ekonomik Foru-
mu'nun danışma konseyi ola-
rak hareket edecek. Konseyin
önerileri, projelerin hayata ge-
çirilmesi için ittifaklar kuruhna-
sına karar verme yetkisine sa-
hip olanlara yardım edecek.
5- Su inisiyatifi: Bu girişim,
su kaynaklanna ulaşıhnası ve
bunlann işletihnesinin iyileştı-
rihnesini amaçhyor.
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr
Yazı yazmak amacıyla bilgisayarın
başına oturduğumda cep telefonum
çaldı. Gülbahar Gündüz'ün güpe-
gündiiz herkesin gözü önünde kaçı-
rılmasının üzerinden bir hafta geç-
mişti. Bu olayın aydınlanması için ya-
pılan basın açıklaması polisin saldı-
nsına uğramıştı ve telefondaki ses, ye-
diği dayak nedeniyle kanlar içinde ol-
duğunu söylüyordu.
Gülbahar Gündüz olayı basına kı-
sa da olsa yansıdı. Bu olayın dikkat
çekici birkaç önemli yanı bulunuyor.
Birincisi, kimlerdir Gülbahar Gündüz'ü
kimseden korkmadan herkesin gözü
önünde kaçıranlar? Devlet içindeki
çeteleşme yeniden görev başında
mı? Gündüz, DEHAPIstanbul Kadın
Kolları Başkanı. Bu nedenle onu ka-
çıranlann siyasi amaçlan olması ge-
rekir. Kimdir onu kaçıranlar? içişleri Ba-
kanı Abdülkadir Aksu, bu işin üze-
rine gitmeli ve failleri ortaya çıkarma-
lıdır. Yoksa "demokrasi ve insan hak-
lan" üzerine söylenen sözler bir kan-
dırmacadan öteye gidemez.
Gülbahar Gündüz'ün Kaçınlması
Üçüncüsü, Gündüz'ü kaçıranlar,
onun gözünü bağlayıp sorguya çeki-
yorlar. Tecavüz ediyoıiar. Üzerinde si-
gara söndürüyorlar ve kaçırma sıra-
sında müdahale etmeye kalkan kişi-
lere, "Bizpolisiz" diyorlar. Gerçekten
onlar polis midir? Yoksa devletin baş-
ka görevlileri mi? Hepimiz sokaklar-
dan insanlann kaçınldığı, cesetlerin so-
kaklara atıldığı günleri unutmadık. İn-
san kaçıranlar gerçekten ne oldular?
örnegin aylarcaJİTEM var mı, yok mu
tartışması yapılmıştı? Ben hâlâ var
mı, yok mu çözebilmiş değilim. On-
lar ne oldular?
• • •
Gülbahar Gündüz'ün kaçınlması ve
kaçıran kişilerin ona tecavüz etmesi,
bu ülkede işlerin hâlâ çok zor oldu-
ğunu gözler önüne seriyor. Birileri hâ-
lâ sokaklardan adam kaçırmayı, ölüm-
le tehdit etmeyi, tecavüz etmeyi ken-
di görevleri olarak görüyorlar. Bu kir-
li işleri yapanlar herhalde kendi kafa-
larına göre hareket etmiyorlar. Belli ki
devletin içinde hâlâ bu kafada etkili
ve yetkili yerlerde insanlar bulunuyor.
Etkili ve yetkili bir yerlerden korun-
dukları belli olan birtakım adamlar in-
san kaçırmaya devam ediyorlar. Bu-
nun çoktehlikeli birdurum olduğunu
kabul etmeliyiz. Olay, bir meydan oku-
ma özelliği de taşıyor. Yani siz ne ya-
parsanız yapın, hangi kanunlan değiş-
tirirseniz değiştirin, fark etmez, biz
bildiğimizi okuruz mu demek istiyor-
lar?
Susurluk kazasının ardından dev-
let içindeki çeteleşme üzerine pek
çok bilgi ve belge ortalığa dökülmüş-
tü. Ancak, her bilgi biryerteregeliptı-
kandı. "Ne yaptıysak devlet için yap-
tık" diyenler, soru soranları sustura-
cak bir gücü hep korudular.
Gülbahar Gündüz olayı önemlidir.
Bu kaçırma eytemi korkutucudur. Mut-
laka üzerine kararlılıkla gidilmeli ve
bu işin failleri ortaya çıkarılmalıdır.
Devlet eğer isterse bu eylemin arka-
sındakileri kısa sürede ortaya çıkara-
bilir. Çıkarılmaz da üzerine yatılırsa
onlar bundan cesaret alırlar.
•••
İşin bir başka boyutu ise polisin ba-
sın açıklaması yapanlara, gösteri ya-
panlara karşı tutumu. Sert ve acıma-
sız davranılıyor. Suçlulara destek ve-
riliyor. Bu hep böyle mi gidecek? So-
run kanunları değiştirmekle bitmiyor.
Uygulamacıların da anlayışlarının,
yaklaşımlarının değişmesi gerekir.
Hakkâri'de tiyatro dekorundaki si-
nekliğin renkleri peşinde koşan güven-
lik görevlisi, savcı, hâlâ kanunları es-
ki anlayışla okuyup anlıyorlar.
Onlara hangi kanunu çıkanrsanız
çıkarın fark etmez. Bildiklerini okur-
lar. Çünkü bugüne kadar böyle dav-
rananlar hep devlet içinde kollanıp
güçlendiler. Yükselip etkili oldular.
öyle davranmayanlar da tasfiye edil-
di.
Şimdi yapılacak olan, kanunlan de-
mokrasi ve çoksesli birtoplum yarat-
mak için kullanacak, o yönde yorum-
layacak devlet görevlilerinin yetiştiril-
mesidir. Bugüne kadar devlet görev-
lisine "Ceza ver", "Dayakat", "Kork-
ma arkanda biz vanz" dendi. Bu ne
zaman değişecek? Suç işleyen dev-
let görevlisi ne zaman kanun önün-
de hesap verecek?
•••
Türkiye, önemli bir değişimin eşi-
ğinde. AB'ye uyum paketleri, Türki-
ye'nin demokratikleşmesinin önünü
açıyor. Ancak, işin o kadar da kolay
olmadığı belli. Bir hafta önce Gülba-
har Gündüz'ü kaçırıp tehdit eden, te-
cavüz eden güçler daha çok direne-
bilirler. Bu nedenle bu olayın üzerine
kararlı şekilde gitmek gerekiyor. İçiş-
leri Bakanı Abdülkadir Aksu'dan şu
ana kadar bir ses çıkmadı. Nasıl bir
tutum alacak merak ediyorum.