Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 21 MAYIS 2003 ÇARŞAMBA
HABERLER
Sivil toplum kuruluşlan, Çelik'in sözlerinin AKP'nin zihniyetinin açık bir göstergesi olduğunu vurguladı
İrticayı cesaretlenduiyorlarİstanbulHaberServisi-Milli Eği-
tim Bakanı Hüseyin Çelik'in, 19
Mayıs Atatürk'a Anma Gençlik ve
Spor Bayramı kutlamalannı içerik-
siz bularak, kutlama biçimine kar-
şı çıkmasına, demokratik kitle örgüt-
leri sert tepki göstererek bakanı is-
tifaya davet ettiler. Çelik'in sözle-
rini, "AKP zihniyetinin göstergesi
ve Cumhuriyet'ten rövanş abna ça-
bas" olarak değerlendiren sivil top-
lum örgütleri, 19 Mayıs'ın özü ve ru-
huyla kimsenin baş edemeyeceğine
dikkat çektiler.
Çağdaş Yaşamı Destekleme Der-
neği Genel Başkanı Prof. Dr. Türkan
Sayian, son zamanlarda Milli Eğitim
Bakanı'nın davranışlanm ve yetkı
kullanım tarzını anlamakta güçlük
• Demokratik kitle örgütlerinin temsilcileri, 19 Mayıs kutlamalannı içeriksiz bulan
sözlerinden dolayı Milli Eğitim Bakanı Çelik'i istifaya çağırdı. Atatürkçü Düşünce
Derneği Genel Başkanı Halil Ibrahim Şahin, "Sayın Bakan acaba ulusal devlet
örgütlenmesine karşı, ithal malı bir rejim peşinde mi?" dedi.
çektiklerini belirterek 19 Mayıs tö-
renlerinin alışılmış tarzına karşı çı-
kan anlayışı, ibret ve şaşkınhkla iz-
lediklerini söyledi. 19 Mayıs'ın,genç-
lerin spor bayramı olması açısından
önemine değinen Saylan, sözlerini
şöyle sürdürdü:
'Aba altindan sopa gösteriyor'
"Bizler, bayramı iple çeken, tanı
bir sporcu gi>sisiyie alanlarda varb-
ğını kanıtiayan gençler olarak yetiş-
tik. Ancak 1950'lerden sonra kızöğ-
rencilerin gKsileri giderek çirldnleş-
ti ve örtünme boyutu öne çıkn. Bu yıl
da güzel kızlanmız, çirkin gjysilerle
gösteri yapölar."
AKP'nin alışılmış üslubuyla, aba
altından sopa gösterdiğini ifade eden
Saylan. "Cumhuriyet'in gençleri,
btından böyledel9Mayıs'lardaalaı>-
ian dolduracak ve evrensei spor giy-
sileri içinde Atatürk'e sevgi ve saygı-
lannı sunacaklardır" dedi.
Atatürkçü Düşünce Derneği Ge-
nel Başkanı HaUI îbrahim Şahin de,
Çelik'in sözlerine şaşırmadığını be-
lirterek bakanı kınadı. 19 Mayıs'ın
ulusal devlet örgütlenmesinin ken-
disi olduğunu anımsatan Şahin, "Sa-
yın bakan acaba ulusaldevlet örgüt-
lenmesine karşı, ithal mah bir rejim
peşinde mi" diye sordu. Cumhuri-
yet'in temelinin 19 Mayıs'ta atıldı-
ğına işaret eden Şahin. "Bu sözler,
bu iklim, bu yanhş orkestra iyiye işa-
ret değil. Bakan Çelik, maksadını
aşan sözler ettiğini söyleyip hemen
Atatürk'ten veTürk ulusundan özür
dilemeli, sonra da istifa etmeti. Kas-
ten seçibniş birkaç gence söylettiril-
miş bu sözler içinüzdeki ve dışuıuz-
daki Oostlander'leri çok sevindir-
miştir" diye konuştu.
AKP'nin taJayyelerinden biri
Sivil Toplum Kuruluşlan Birliği
Derneği Kurucu Başkanı Haşmet
Atahan ise Çelik'in son sözlerini
AKP'nin takıyye sısteminin yeni bir
ürünü olarak rüteledi. Milli Eğitim
Bakanlığı koltuğunu ışgal eden ki-
şüıin, 19 Mayıs'ın özünü ve ruhunu
koruyacak adımlar atmak yerine, bu
tür sözler söyleyip, irticayı cesaret-
lendirmesini esefle karşıladıklannı
anlatan Atahan, "Bu AKP'nin ne flk
ne de son takryyesi" dedi.
Genclik Bulusması Forumu
19 Mayıs
karşıtlan
Çelik destekli
• 19 Mayıs törenlerini
gereksiz bulan
'Gençlik Bulusması
Forumu'nun, Milli
Eğitim Bakanı Hüseyin
Çelik tarafından
4 yıldır desteklendiği
ortaya çıktı.
MAHMUTGURER
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -19 Mayıs Atatürk'ü
Anma Gençlik ve Spor Bayramf nın rahatsızlık verici
ve kaynak israfina yol açan etkinlikler olduğunu ilen
sürerek "törenlerin stadyumlardan kurtanlmasT
bildirisini imzaya açan Sabancı Cnıversitesi öğrencisi
Tuba Kobaş törenlerin ulusal bılinci sömürme amacı
taşıdığını ileri sürdü. Kobaş, "Bu tür törenler gözkri
yaşaran Kse öğrencüerinin miOiyetçi duygulannı
sömürmek için yapıhyor" görüşünü savundu. 19 Mayıs
törenlen kapsamında TBMM'de gerçekleştirilen
Gençlik Forumu'nda "19MayıstörealeristadyumJarda
düzentenmesin" kampanyası başlatan ve bu konudaki
bildiriyi de imzaya açan Kobaş, forumun 4 yıldır çeşitli
illerde Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in desteğiyle
gerçekleştirildiğini söyledi. Ilk forumun da Çelik'in
desteğiyle kendi seçim bölgesi olan Van'da
düzenlendiğini kaydeden Kobaş, 19 Mayıs bildirisinin
temellerinin burada yapılan çalışmalarda atıldığmı
söyledi. Kobaş, bildirinin bundan önceki 19 Mayıs
buluşmalannda, stadyum törenlen konusunun AB
tartışması nedeniyle gen plana atıldığını belirterek,
"Bu dönemde en önemli konu bu olduğu için
açıklamayı bunun üzerine yapük" dedi. TBMM'de bir
sempozyum düzenlemek için çok çalıştıklannı,
Çelik'ten de büyük destek aldıidannı anlatan Kobaş
şunlan söyledi: "ÇeKkzaten daha önceden de
fonunumuzu takip ediyordu. Daha önceki yapbğunız 4
toplanümıza da kâulnuşo" diye konuştu.
Kampanyayı sûrdürecelder
19 Mayıs'larda düzenlenen törenlere hiç kimsenin
isteyerek katılmadığını savlayan Kobaş, törenlerin
duygu sömürüsüne dönüştürüldüğünü söyledi. Kobaş
" Törenlerin koreografısi tamamen hocalar tarafindan
dikte edüiyor. AJTU asker gibi yürümek
zorundasuuzdır"' dedi.Kobaş, 19 Mayıs törenlerinin
stadyumlarda yapılmaması için başlattıklan imza
kampanyasını sürdüreceklerini söyledi.Öte yandan
"Buİuşma Forumu"ndan gençlerin sözcülüğünü
üstlenen Tuba Kobaş'ın "AB İçin Gençlik Girişüni''
üyesi olduğu ortaya çıktı.Kobaş, Sabancı
Üniversitesi'nde geçen yıl sonunda "Avrupa Büüği tçin
Bir Gün ŞenBgT'nin düzenleyicileri arasında yer aldı.
Kobaş ve arkadaşlan, "Türkhe'nin AB üyeüğine destek
olmak için Avrupa'ya 1 milyon kartpostal yağmunı"
kampanyasının da öncülüğünü yürütmüşlerdi.
1ĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇÎN
Şeriatçı basın kutlamaların anlamsız olduğunayönelik haberiereyer verdi
Bayramı gölgeleme çabası
tstanbul Haber Servisi - Şeriat-
çı basın, 19 Mayıs Atatürk'ü An-
ma Gençlik ve Spor Bayramı'nda,
bayramı gölgelemeye ve anlam-
sızlaşhrmaya yönelik haber ve yo-
rumlara yer verdi.
Bu kesimin en radikal gazetesi
olan Vakit, dün birinci sayfadan fo-
toğraflı kullandığı haberinde, genç
kızlann etekli görüntülerinin üzeri-
ni bilgisayarla sansürledi.
Vakit, 19 Mayıs'ta "Ruhu gitti
Vakitgazetesi 19Mayısiçingösteriyapan lazfenn etekli görüntüJerini sansürledi.
bayramı kutianıyor" başlığını ata-
rak gençlerin büyük çoğunluğunun
yurtdışında okurnak istediğini, 19
Mayıs'ın kutlanmasuun anlamsız
olduğunu yazdı. Gazete dün de "Aça-
na her gün bayram" manşetini attı
ve "Resmi ideoktjinin hukuk anla-
yışında açılmaya smır yok, örtün-
mek ise yasak" diye yazdı.
Milli Görüş'ün yayın organı olan
Milli Gazete ile AKP'nin yan res-
mi yayın organı niteliğindeki Yeni
Şafak gazetesi 19 Mayıs günübay-
ramın adındaki "Atatürk'ü Anma"
ifadesine yer vermedi.
ABD'de yaşayan "emekf\afc" Fel-
huOah Gülen'e yakın olan Zaman
gazetesi ise dün "GençJerhamaset
yerine çözüm istiyor" başlıklı habe-
rinde, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin
Çelik'in sözlerine yer verdi.
Bülent Arınc:
Daha
anlamk
kuûanmah
ANKARA (Cumhuri-
yetBürosu)-TBMM Baş-
kanı BülentAnnç. 19 Ma-
yıs kutlamalan konusun-
daki tartışmaya "Bunlan
sadece seremoniden iba-
retgörmemekve gençleri-
mizin fikirhayanannı,eği-
timle ilgih' sorunlannı da
sürade çözmemiz gerek"
görüşüyle katıldı. Devlet
Bakanı ve Başbakan Yar-
dımcısı Mehmet An Şa-
hin, kutlamalann geniş
kitlelerin kahlımını sağ-
layacak şekilde yapılma-
sı gereknğini belirtti. ÇHP
milletvekih Fîkret Ünlü,
"Kutlamalarda bir deği-
şim ihtiyacı varsa, gelene-
ği bozarak değfl, ohımhı
katioda buhınarak yapü-
mair dedi.
Bülent Annç, 21. Genç-
lik Haftası nedeniyle 81
il ve KKTÇ'den gelen
gençlen TBMM'de kabul
etti. Resmi kutlamalann
"daha anlamh" yapılma-
sı gerektiğını kaydeden
Annç, "Bu verimn, an-
lamh,ekonomikkutlama-
lar nasıl ohırsa biz onla-
nn hepsine vanz. Ancak
bunun alünda üstünde bir
şe> aranmaması gerekir"
görüşünü dile getirdi.
19 Mayıs, TBMM Ge-
nel Kurulu'nda da kutlan-
dı. "19Mayfi'ısadecegeııç-
lerin spor gösterisi olarak
görüp sulandmnanın bir
anbmıyoktur" dıyen GHP
Karaman Milletveküi Ün-
lü, kutlamalarda bir deği-
şim ihtiyacı varsa bunun
geleneği bozarak değil,
olumlu katkılarla yapıl-
ması gerektiğini söyledi.
Mehmet Ali Şahin de
törenlerin stadyumda ya-
pılması, ancak yeni un-
surlar eklenmesi gerekti-
ğini kaydetti. Şahin. "70
müyonun kanlacağı fark-
ta eddnlikleri de butup çı-
karmak, halknmzı bu ko-
nuda teşvik etmek de yö-
nericiler olarak bizim
görevimiz otanah" dedi.
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr
Türkiye Ekonomi Kurumu Başkanı
Profesör Erdinç Tokgöz'ün ekonomi
üzerine yaptığı bir konuşmayı gazete-
lerden okudum. Kendisini tanımıyo-
rum ve söylediklerinin tamamına vâkıf
değilim. Ben Milliyet gazetesi Antalya
muhabiri Mustafa Kozak'ın haberine
dayanıyorum.
Kozak'ın haberine göre; Profesör
Tokgöz, Osmanlı'yı canyelerin batır-
dığını söylüyordu. Abdülaziz döne-
minde sarayda 800'ün üzerincfe ca-
riye olduğunu belirten Tokgöz sözle-
rini şöyle sürdürmüştü: "Bu cariye-
lerin gideri yüzünden Abdülmecit
döneminde altının ayan düşürüldü.
Cariyelerin gideri Osmanlı ekonomi-
sini çökertti."
Tokgöz, bu konudaki saptamalarını
daha ileri götürmüş ve şu savlarda bu-
lunmuştu: "Lüks içinde yaşayan cari-
yeler, Kurtuluş Savaşı'nı başlatan Ata-
türk'ün yakalanması için ordu da kur-
muşlardı". Tokgöz cariyeler konusun-
da daha önemli tezler de ortaya atmış-
tı. Ona göre Türk olmayan bu cariye-
ler, Türk halkının düşmanıydı ve her
türlü entrikayı çeviriyorlardı.
Cariyeler Yüzünden Batan Osmanlı(!)
Sayın Tokgöz, ekonomi profesörü
olduğuna göre bir bildiği vardır. Bu ne-
denle tezlerinefazla bir şey söyleyecek
durumda değilim. Ancak bir saptama
yapmak istiyorum: Tokgöz'ün bu açık-
lamaian tarihteki bütün Türk devletle-
rinin yıkılışı konusunda ortaya atılan
bazı tezlere benziyor. Hani Orta As-
ya'daki Türk devletleri vardı ya, onla-
nn da saraylara sızmış Çin kadınlannın
oyunlanyla yıkıldığını bazı tarih kitap-
lannda okumuştum.
Ben Profesör Tokgöz'e başka bir
noktadan itiraz edeceğim. 0 saraylar
kimlere aitti: Padişah efendilerimize
değil mi? Bu kadar çok kadını yanın-
da tutup istediğini yatağına aJıp istedi-
ğini yollayanlar da mı kadınlardı? Os-
manlı Imparatorluğu tam anlamıyla bir
erkek imparatorluğuydu. Sarayın ma-
liyesinden, savaş kararlarına kadar her
emri veren erkeklerdi.
Osmanlı saraylan özellikle son zaman-
larda aynı zamanda sefahat ve eğlen-
ce yuvalanydı. Buralarda her türlü cin-
selfantezinin yaşandığını biliyoruz. Bü-
tün bu fantezilerin, eğlencenin, keyif
düşkünlüğünün mimarlan erkeklerdi.
Kadınları da kendilerine her bakımdan
hizmet etsinler diye saraylarda tutu-
yorlardı.
Eğer Osmanlı çöktüyse bunun so-
rumlulan kadınlar değil öncelikle er-
keklerdi. Hangi kadın, böylesine yo-
ğun kadının yaşadığı bir sarayda tam
anlamıyla tatmin olabilir? Nitekim bu ko-
nuda acılar çekmiş, intihar etmiş saray
kadınlarının sayısı çok fazladır.
•••
ProfesörTokgöz de bilir ki, hiçbir im-
paratoriuk, erkekler şöyle yaptı, kadın-
lar böyle yaptı diye çökmez. Tarihteki
Türk imparatorluklan da, Osmanlı Im-
paratorluğu da, diğer bütün impara-
torluklar da sürelerini doldurduklan için,
tarihsel olarak yeni dünyanın ihtiyaçla-
rına cevap veremedikleri için çökmüş-
lerdir. 0 günden bugüne bir tek Ingiliz
Imparatorluğu'nun vârisleri ayakta kal-
dılar, onlar da tamamen değişime uya-
rak kendi variıklarını koruyabildiler. Za-
ten geriye Ingiliz Imparatorluğu falan da
kalmadı, yalnızca Ingilizierin yaşadığı In-
gittere kaldı.
•••
Tarihe, bilimsel bir gözle bakarsak,
Osmanlı'nın neden dağılıp gittiğini de
daha iyi görürüz. Osmanlı çokuluslu
bir imparatoriuktu. 19. yüzyılda Avru-
pa'da başlayan milliyetçilik hareketiy-
le birlikte ulus devletler ortaya çıktılar.
Sırplardan Arnavutlara, Bulgarlardan
Yunanlılara kadar Baikan uluslan, çe-
şitli ayaklanmalarla kendi ulusal dev-
letlerini kurdular.
Başka bazı büyük devletlerin onları
kışkırtmış olmaları, Osmanlı'nın kötü
yönetilmiş olması, sürecin ancak hızı-
nı etkilemiştir.
Zaten Osmanlı dağılırken bu ger-
çeği Ittihatçılardan farklı olarak doğ-
ru kavrayan Atatürk, şimdiki Misakı
Milli sınırlannın gerçekliğini görmüş
ve ona göre bir strateji kurarak ba-
şarıya ulaşmıştır.
Osmanlı Imparatorluğu'na belki bu-
gün daha akılcı bakabiliriz. Osmanlı
[mparatorluğu çokuluslu bir impara-
torluk olarak, farklı kültürieri, farklı et-
nik yapılan içinde barındırmış, ona uy-
gun bir yönetim biçimi oluşturmuştu.
Fakat o ilişkiler o günün gerçeğidir.
Ulus devletler çağında çokuluslu impa-
ratorluklann yaşaması mümkün değil-
di. Hayatm gerçeklerine aykınydı. Bu ne-
denle kötü veya iyi yönetilmesi ancak
yıkılış ve dağılış sürecinin zamanını et-
kileyebilirdi. Asıl yıkılış gerçeği değiş-
mezdi. Osmanlı'dan bugün alınacak
çok dersler olduğu bir gerçek.
Eğer Osmanlı'nın son döneminde
cariyeler israf içindeyseler, bu masra-
fı yapan asıl sorumlu onlar değil erkek-
lerdi. Işe bu tarafından bakmadan ku-
rulan bütün teoriler, erkek egemenliği-
ni pekiştirmekten başka bir işe yaramaz.
Osmanlı'yı kötü yönetenler kadınlar
değil erkeklerdi. Kadınlan bir eğlence
ve seks unsuru olarak sarayda topla-
yan da erkeklerdi. Baskı ne kadar çok-
sa kadınlar da o kadar çok baskı gö-
rüyorlardı. Bir bilim insanının soruna
böyle bakması gerekmez mi?
GLOBALroiİTİKÜLTÜR
ERGİN YILDIZOĞLU
Yeni Dolar-Yeni Dönem
Bir süredir, küreselleşme sonrası yeni bir döneme
girdiğimize, dünya ekonomisinde dikkatlerin mali pi-
yasalardan mal piyasalanna, üretken yatınm alanla-
nna yönelmeye başladığına dikkat çekmeye çalışı-
yorum. Bush hükümetinin, yeni dolar polrtikası da
bu yönelimin bir parçası.
Yeni dolar
Clinton hükümetinin maliye bakanları Rubin,
Summers, mali piyasalardan gelmişlerdi, mali ge-
nişlemenin gereksinimlerine uygun bir "güçlü dolar"
politikası uyguladılar. Bush hükümetinin Maliye Ba-
kanı Snow, yönetimin diğer üst düzey kadrolan gi-
bi, sanayici kökenli; Financial Times'tan Phillip
Coggan'ın işaret ettiği gibi, "Wall Streef'ten (mali
piyasalar) daha çok "Main Street" (çarşıyla) ilgile-
niyor. Euro karşısında dolann bir yılda yüzde 30 de-
ğer kaybetmesini, geçen hafta "mütevazı birgerile-
me" olarak niteledikten sonra, Snovv'un, güçlü do-
lar kavramına getirdiği yeni tanımlama da "çarşının "
çıkarlanna uygundu. Snow'a göre şimdiki yönetim,
güçlü dolardan, döviz piyasalannda değerii olma-
yı değil, iyi bir değişim aracı, iyi bir değer taşıyıcı
ve güvenilir olmayı anlıyor (Wall Street Journal,
19/05).
Bu ölçütler zaten para tanımını oluşturduğundan
anlamsızdırve Snovv'un ifadeleri, Bush yönetiminin,
dolann değer kaybetmesini amaçlayan yeni bir dö-
viz politikası benimsemiş olduğunu gösterir. Piyasa-
lann algısı da bu yönde. Pazartesı günü dolar 1.69
Euro'ya gerileyerek son dört yılın en düşük düzeyi-
ne indi.
Bu yeni "zayıf" dolar politikası, gerçekte Bush hü-
kümetinin, rekabetçi devalüasyonlara, kendi eko-
nomisindeki fazla kapasiteyi başka piyasalara, özel-
likle de Avrupa'ya ihraç etmeye karar verdiğini gös-
teriyor. Bu politika bir anlamda ABD'de ıthalata kon-
muş yeni bir vergi etkisi yaparken artan ithal fiyatla-
n da deflasyonist baskıyı hafifletebileek.
Buna karşılık, Avrupa ekonomileri büyük sıkıntı
içine düşebilirler. Halen deflasyonist bir ortamda re-
sesyona düşmek üzere olan Euro bölgesi ekonomi-
lerinin özellikle Almanya'nın piyasalan ABD malla-
nyla dolacak, ABD'de Avrupa mallanna talep düşe-
cek, Avrupa'daki fazla kapasite sorunu daha da ar-
tacak, buna paralel olarak işsizlik de artmaya baş-
layınca toplumsal çelişkiler daha da keskinleşecek,
AB sürecinde tehlikeli bir konjonktür oluşmaya baş-
layacak. Foreign Policy dengisinin editörü Moises
Naim'in Financial Times'ta vurguladığı gibi, "do-
lardaki gehleme, Avrvpa'yı uçurumun kenanna ge-
tirecek" (18/05).
Avrupa durumun farkında
Le Mondeda yayımlanan Pierre-Antoine Del-
hommais imzalı yorum, Avrupa'nın yeni ABD poli-
tikasını AB'ye yönelik siyasi bir saldın olarak algı-
lamaya başladığını gösteriyor (19/05). Delhomma-
is, "Dolar neden Euro karşısında düşmeye devam
ediyor" sorusuna cevap ararken ABD'nin hâlâ Av-
rupa'dan daha yüksek bir büyüme hızına sahip ol-
duğunu, Bush yönetiminin ABD'nin gittikçe büyüyen
dış ticaret açıgından Avrupa'daki yavaş büyümeyi
(Avrupa Merkez Bankası'nın genişlemeci bir politi-
ka uygulamamaktaki ısrannı - E.Y.) sorumlu tuttuğu-
nuvurguladıktan.eskibirABD Maliye Bakanı'nın, "Do-
lar bizim paramız, sizin sorununuz" saptamas\n\ ak-
tardıktan sonra, "Dolar, ABD yönetimi istediği için
bu hızla düşüyor" sonucuna ulaşıyor. Bu süreç, ya-
zarı, "Euro bölgesinde birdeflasyon olasılığının göz
ardı edilemeyeceği" ABD'nin deflasyonu Euro böl-
gesine ihraç etmeye çalıştığı sonucuna götürüyor.
Bu koşullarda, Avrupa'nın savunmaya geçmesi
doğal. örneğin 6 Mayıs'ta, ABD şirketi Pratt & Whit-
ney, Airbus'ın 2.8 milyar dolarlık uçak motoru iha-
lesini, teklifı Avrupalı rakiplerinden daha üstün olma-
sına rağmen kaybetti. Bir süredirABD'den, ihracat-
çılara tanıdığı vergi indirimlerini kaldırmasını isteyen
Avrupa Komisyonu, 8 Mayıs günü DTÖ'de 4.2 mil-
yar dolarlık bir dava açtı. Bir Finlandiya ilaç şirketini
almaya çalışan General Electric'ın, komisyonun ağır-
lığınıAvrupalı şirketlerden yana koymasıyla devre dı-
şı kaldığı söyleniyor (FT, 7/05). Yine Avrupa Ko-
misyonu'nun ithal edilen kimyasal maddelere test
zorunluluğu getirme girişimi ABD'nin Avrupa'ya yıl-
lık 20 milyar dolarlık ihracatını olumsuz etkileyecek
(International Herald Tribune, 8/05).
Irak savaşı sürecinde, Avrupa'nın ABD'den ba-
ğımsız davranmaya başlamasına, Bush yönetimi,
AB'yi bölmeyi amaçlayan "YeniAvrupa" kavramıy-
la cevap vermişti. Yeni dolar politikası da hem
ABD'nin ekonomik sorunlannı ihraç etmeyi amaçlı-
yor hem deAB'nin ekonomik temellerine vuruyor. "At-
lantik çatlağı" büyümeye devam ediyor.
SHP bayramı Samsun'da kuttadı
• Istanbul Haber Servfei - SHP Samsun İl
Başkanlığı ve Atakum Belediye Başkanı Metin
Burma tarafindan 18-19 Ma>ıs tarihlerinde
Samsun'da gerçekleştirilen "Ilk Adım ve
Atatürk'ü Anma Şenlikleri"ne 10 ilden SHP üyesi
gençler katıldı. SHP Parti Meclisı toplantısı ve
SHP Gençlik Kurultayı da Samsun'da yapıldı.
ANAP'ın 20. kuruluş yıldönümü
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 3 Kasım
seçimlerinde aldığı yenilgi nedeniyle 20. yaşına
baraj altında giren ÂNAP, erimeyi "moral destekle"
aşmaya çalışıyor. ANAP Genel Başkanı Ali Talip
Özdemir, partılilere "moral" vermeye çalışırken
ANAP Genel Başkan Yardımcısı Şamil Aynnı da
eski miHetvekilleri ve bakanlara "Allah nzası için şu
masanın etranndan tutun" diyerek çağnda bulundu.
RTİİK mahkemeyi bekleyecek
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TRT Genel
Müdürlüğü seçimini "arapsaçına' çeviren Radyo
ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), 'anlaşılmaz'
bir karara daha imza attı. Kurul, Yargıtay
Cumhunyet Başsavcılığı'nın BBP'ye üyeliğini
belirlemesi üzerine TRT genel müdür adayhğı
iptal edilen Mehmet Nuri Şahin'in, 6. Idare
Mahkemesi'ne 'yürütmeyı durdurma ıstemli'
davasının sonucunu bekleme karan aldı.
Vepgi paneli düzenleniyor
• Haber Merkezi - Muhasebeciler Bilimsel ve
Kültürel Araştırmalar Yayıncılık ve Üretim
Kooperatıfi, "Vergı Yasalannda Değişiklikler ile
Savaşın Ekonomıye ve Mesleğimıze Yansımalan'
konulu panel düzenleyecek. Mecidiyeköy Kültür
Merkezı'nde bugün saat 13.00'te gerçekleştirilecek
olan panele eskı Devlet Bakanı Masum Türker de
konuşmacı olarak katılacak.