04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1SMAYIS2003PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Karayalçın'dan birtik çagrısı • SAMSUN (Cumhuri- yet) - Partisinın Sam- sun *daki meclis toplantısı ve gençlık kurultayına ka- tılan Sosyal Demokrat HalkPartısi(SHP) Genel Başkanı Murat Karayalçın, beledıye genel seçimlen öncesinde soldaki bırlikte- lik konusunda sivil toplum kuruluşlan ve Emek Plat- formu'nun karar vermesi gerektığıni belırtti. Annça rotary pozeti verildi • KEMER (AA)- TBMM Başkanı Bülent Annç, rotaryenlere seslenerek."Bu dünyada paylaştıkça çoğalan tek şey sevgidir, paylaşın çoğalsın" dedi. Uluslararası Rotary 2430. Bölge Konferansı'na katılan .Arınç, ilk kez bir rotary toplantısına kahldığını belırterek, bundan memnunıyet duyduğunu söyledı. Toplantıda daha sonra Guvernör Müfit Metin tarafindan Annç'a rotary rozeri takıldı. Gökçek ve ekibine dava • ANKARA (Cumhuriyet) - Ankara Cumhunyet Başsavcılığı, Yenımahalle'deki bır arsanın sarış işleminde "görevlerini kötüye kullandıklan" iddiasıyla, Ankara Büyükşehir Belediyesı Genel Sekreteri Atilla Koç ile Büyükşehir Belediyesı encümen üyeleri ve Belko şirketi yetkililerinden oluşan toplam 62 kişi haklanda 3'er yıla kadar hapis ıstemiyle dava açtı. İddianamede, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek hakkında da aynı suçlamayla Yargıtay 4. Ceza Dairesi'nde dava açıldığı belirtildi. Karşı oy Türkiye yararına oWu' • WASHTNGTON(AA)- CHP mılletvekıli Onur Öymen. Amerikan askerlennin Türk topraklanndan Irak'a cephe açmasına ımkân tanımayan Meclis tezkeresine karşı oy kullanılmasının, "Türkiye'nin haynna" olduğunu söyledı. \Vashington'da "tslam ve Demokrasi" panelinde konuşan Öymen, bir gazetecmin,sorusu üzerine, "Tezkereye karşı oy, Türkiye'nin haynna oİmuştur" dedi. Yılmaz: Haç ve hilal barışmalı • ANKARA (ANKA)- Eski ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, Türkiye'nin AB'ye ûyeliğinin "medeniyetlerarası çatışma" gibi bir tehlikeye "ölümcül bir darbe vuracağıru" belırterek AB'ye "haç ve hilali banştırma" çağnsı yaptı. CHP'den OHAL için gensoru • DtYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - CHP, l5yilsürenOHAL rejimıni masaya yatınyor. CHP Dıyarbakır Milletvekili Mesut Değer, Adalet ve Içişleri bakanlıklanna OHAL \onetimi süresince \alilerin keyfi uygulamalannı, kaç köyün boşaltıldığını, sürgün edilen kamu çahşanlannı sordu. MGK Genel Sekreteri Orgeneral Tuncer Kılmç'tan siyasilere sert eleştiri: Bakanlar iştakibindeANKAR4(Cumhuri\etBürosu)-Mil- li Güvenlik Kurulu (MGK) Genel Sek- reteri Orgeneral Tuncer Kılınç, siyasile- re sert eleştiriler yöneltti. Görev süresin- ce toplam 5 bakanla çalıştığını belirten Kılınç. "Bakanlar. Bakanlığı'na hizmet etmekten çok, seçilmiş olduklan bölgele- rine hizmet götürme çabası içerisindey- diler" dıye konuştu. AKP Genel Başkan Yardımcısı DengirMirMehmetFıratise devlet bütçesinden güvenlığe yüzde 30- 40 pay aynldığıru belırterek, "Siz kendi- nizi halktan mı konıyorsunuz?" dedi. Vakıf-2000 tarafindan düzenlenen "Si- yasetin Yeniden Yapılanması Bağlamın- da Yönetim SistemlerT konulu toplantı Ankara Hılton Otelı'nde gerçekleştiril- di. Toplantıya izJeyıcı olarakkatılan MGK Genel Sekreteri Orgeneral Kılınç, ko- nuşmalann ardından söz alarak görüşle- • Fırat'tan güvenlik bütçesine tepki AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat, devlet bütçesinden güvenliğe yüzde 30-40 pay aynldığını belirterek "Siz kendinizi halktan mı koruyorsunuz?" dedi. rini açıkladı. Milli Savunma Bakanlı- ğı'nda 3 yıl müsteşarlık yaptığını anım- satan Kılınç, siyasilere şu eleştirileri yö- neltti: "Bu döncmde 5 ayn bakanla ça- lışüm. Bu 5 bakan gerçekten çok iyi ye- tişmis. insanlar. Ancak gördüm ki bu ba- kanlar, mensup olduklan MilB Savunma Bakanlığı'na hizmet etmekten çok seçil- miş olduklan bölgelerine hizmetgötürme çabası içerisindeydiler. Dolayısıyla bir ba- kan kendi sahasında tamamen ulusa hiz- met ermesi gerekirken parti tabanına ve- ya seçildiği bölgeye yöneliyor. Bu itibar- la, bilemiyorum, hep mevcut sistemi ön plana çıkardık. O sistem içerisinde yalnız bir bakanın kendi şahsında, hatta ben şunu tespit et- mişimdir, yani hemen hemen yeteneği- nin yüzde 90'ını ancak kendi partisine \ öneltiyor. birtakını iş takipleri, hastast- nı bilmem şeysinL. Müteakip seçimi dü- şünerek hareket ediyor bakan. Oysa o bakan arük ulusun bakamdır. O bulunduğu sahada, örneğin bugün Sağhk Bakanı da olabilir, Milli Savunma Bakanıda olabilir, belki icrayönünden çok fazla bir etkinliği gözükmüyor gibi Milli Savunma Bakanhgı... O bakımdan söy- lüyorum. Ulusa hizmette, çoğunhığa hiz- mette zannediyorum ki bu sistemde kısır kalıyoruz." Toplantıda bir konuşma yapan AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat, devlet bütçesinden gü- venliğe yüzde 30-40 pay ayrıldığını be- lırterek, "Siz, güvenligıniz için bütçenin yüzde 30-40'uu ayınyorsanız, o zaman halktan kopuk bir sistem var denıektir. Sizkendinizi kimden koruyorsunuz, halk- tan nu koruyorsunuz?'1 dedi. Fırat, Ada- let Bakanlığı bütçesine bınde 8 pay ay- nldığını anımsatarak, "Bu bütçeyle hu- kuk devleti olmaz" diye konuştu. Fırat, 1921 Anayasası'nın, halkın trende birin- ci sınıfta oturduğu, 1924 Anayasası'nın ikinci sınıfta oturduğu, 1 % 1 .Anayasa- sı'nın ise üçüncü sınıfta oturduğu anaya- salar olduğu görüşünü savundu. Sendikacıdan ilginç karşılaştırma Başoğhrndan laiklik eleştiıisi ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART ANKARA (Cumhu- riyetBürosu)-Mıllı Gü- venlik Kurulu Genel Sekreteri Orgeneral Tuncer Kılınç'a tepki gösteren Sağlık-tş Baş- kanı Mustafa Başoğlu, "Laiklik de dahil, hiç- bir düşünce sistemi ts- lam'dan iisrün değjkfir" dedi. Başoğlu. yaptığı yazı- lı açıklamada. Kılınç "ın "Laiklik, din ve \icdan özgürlüğünün güvence- sktir" sözlerine kahlma- dığını bildirdi. Devlet yönetiminde laiklik ilke- sine uyularak hareket edildiğini belirten Ba- şoğlu. "Bizdeeksikolan, laikliğin bazı kesimler tarafindan diffüstü bir kural olarak göstcrilip, savunulmasıdır" diye konuştu. Başörtüsü takmanın. ilkokuldan önce Kuran öğrenmenin yasaklan- dığını, imam hatip me- zunlannın yükseköğre- nım ve kamu hızmetı- nin zorlaştırıldığını, bunlann da laikliği ko- ruma gerekçesiyle ya- pıldığını anlatan Ba- şoğlu, şu görüşleri sa- vundu: " Laiklik, eğer amacı- na uygun uygulanırsa bu taröşmalanve sürtüş- meleri sona erdirir, in- sanlann inançlannm ge- reği olarak da\ ranışla- nndan dolayı eğitinı, ka- mu hizmetine girme ve yükselme haklan engel- lenmemişveanayasa'nın eşitük ilkesine uyulmuş ohır. Yüce Allah'ın hi- mayesinde olan İdam'ın başka hiçbir himayeye mtiyacı ohnadığııım bi- linmesi gerekir. Kişiler, dini vecibelerini yerine getirmelerinden dolayı farklı muameleye tabi tutulmamahdırlar." tlKlBRCl ÇOCÜKLA&, [email protected] 'Bölünme kaygısı' taşıyan AKP lideri 'Bunun bedeli olur, gün gelir bedeli ödetilir' dedi Erdoğan'dan veldflere gözdağı • AKP Kurucular Kurulu'nda konuşan Erdoğan, geçmiş siyasi aidiyetlere bağhlığın partiyi parçalayabileceğini belirterek, Tartı bölünürse size hakkımı helal etmem' dedi. BÜLENT SARIOGLU KEMER- Başbakan Recep Tav^ip Erdoğan. AKP çalışma kampının ikinci gününde ger- çekleştirilen kurucular kuru- lu toplantısında bakanlar ve milletvekillerini uyarırken, "bölünme kaygısmı" ortaya koydu. Geçmiş siyasi aidiyet- lere bağhlığın partiyi parçala- yabileceğini belirten Erdoğan, "Parti bölünürse haklomı si- ze helal etmem. Bunun bedeli ohır, gün gelir bedeli ödetilir" diye konuştu. AKP'nin Antalya kampı dün kurucular kurulu toplantısıyla sona erdi. Aynı gruba iki gün üst üste konuşan Erdoğan. par- ti içi uyanlanru yineledi. Erdo- ğan, basına dönük açıklamala- nnda reddettiği kadrolaşma ko- nusunu ise kapah toplantıda iti- raf niteliğindeki açıklamala- nyla kabullendi. Edinilen bil- giye göre Erdoğan, aeçmişte DYP, ANAP, MHP ve FP'de yer alan isimlerin bir çatı altın- da toplandığına işaret ederek, geçmiş politik aidiyetlerin ar- tık bir kenara bırakılmasını is- tedi. Kongre sürecinde ve ikti- dar icraatında böyle bir aynlı- ğın ilerde parçalanmaya neden olabileceğini söyleyen Erdo- ğan, şu görüşleri dile getirdi: "O zaman hakkımı si/Jere helal etmem. Arük yeni bir si- yasi milatvarTürldye'de. Her- kes geçmişini unutsun. Bu par- Çiğ köfteli,yatgezili kamp KEMER (Cumhuriyet) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın tüm bakanlar ve AKP milletvekilleriyle gerçekleştirdiği 2 günlük Antalya kampı milletvekillerine kısa süreli tatil olanağı sağlarken ilginç görüntülere de sahne oldu. Istişare ve tanışma amacıyla düzenlenen toplantı birbirini tanımayan milleh'ekillerinin kaynaşması açısından amacına ulaşrı. Milletvekilleri, kampın genel toplantılan dışında denize girip plajda voleybol oynayadı. Ancak türbanlı görüntü kaygısı nedeniyle toplantıya eşler getirilmedi. Kamptan önce yayımlanan 10 maddelik talimat. yönetimi rahatsız eden görüntülerin önlenmesini sağladı. Milletvekilleri plajda diz altına kadar inen lastiklı haşemalan değil, dizüstünde kalan uzun şortlan tercih ettiler. Sahilde belli bir güvenlik noktasında durdurulan kameraman ve foto muhabirleri ise türbanlı kuruculann plaj gezintisini ve milletvekilleriyle türbanlı kuruculann voleybol karşılaşmalanyla yetinmek zorunda kaldı. Türbanlı partililerin etkinliği turistlerin de ilgisini çekti. Parrinin eleştirel isimlerinden Istanbul Milletvekili Emin Şirin'in kampa gelmemesi dikkat çekti. Gnıp başkanvekilliği yanşında yönetimin adaylannı geride bırakan Ertuğrul Yalçmbajir ise dünürünün ölümü nedeniyle ilk gün Antalya'dan aynlmak zorunda kaldı. Milletvekilleri ilk gece Abdülkadir Aksu'nun düzenlediği çiğ köfte partisinde eğlendi. Vekiller ertesi gün de yat turuna çıktı. Tekirova sahilinde aynı anda iki önemli grubun ağırlaması nedeniyle geniş güvenlik önlemleri alındı. AKP'lilerin kaldığı otelle aynı kumsalda ABD'nin Ankara Büyükelçisi Robert Pearson da tatil yapıyordu. Aralannda birkaç yüz metre olan Erdoğan ve Pearson bir araya gelmedi. tide herkes AKP'dedir. Eski parti alışkanJıklannı dev'am et- tirmejin. Bunlan devam ettir- mek isteyenler olabilir. Ama bunun bedeli olur. Gün gelir bedeh' ödetilir. Parti içinde hem- şericüik, ırkçıhk, dincihk gru- bu oluştunıunasm. Bakanlan- mız atamalannda dikkatii ol- sun. Geldikleri partinin adanı- lannı ve akrabalaruıı atadıkla- nna dair duyumlar ahyorum. Buna izin vermeyin. Biz yeni bir partiyiz. Tüm parbierden oy aldık. Ama hiçbir partiyle iliş- kimizyok. >üHetv^kfli \atandaş- la hükümet arasmda köprii gö- revini göriir. Herkes bu köprü- den geçebiBr. Belligruptan, bel- li zihnrvetten insanlan atama- vın. lryakan esas alın." Erdoğan, partiyi parçalamak isteyenler olduğunu, bu tür ge- rihmlere neden olabilecek po- lemıklere girilmemesı gerek- tığini söyledi. Meclis çalışma- lanna devam konusunda sorun yaşandığını \urgulayan Baş- bakan, "365kişüikgrubıızama gücümüzü tam kullanamr>o- ruz" görüşünü dile getirdi. Eko- nomiyle ilgıli bılgi \eren Erdo- ğan, kaynak için ormanlarla ıl- gili anayasa değışıkliğinı çı- karmakta kararlı olduklannı, gerekirse bunun için referandu- mu da göze aldıklannı söyle- di. Erdoğan, bu yeni kültür ve kimlik yapısıyla sonbaharda yapmayı planladıklan büyük kongreden partinin daha güç- lü çıkması gerektiğini söyledi. Toplantıda Başbakan Yar- dımcısı Dışişleri Bakanı Abdul- lah Gül de uluslararası ilişki- ler konusunda bilgi verdi. Gül'ün. kabul edihneyen ikin- ci tezkereyle ilgili spekülas- yonlann yanlış olduğunu sa- \omarak, "Tezkere olayından sonra hemA\TupaüehemABD ileflişkfleriınizdahai>i durum- da. Türkiye'nin itiban arttı. Neticede hajırh bir sonuç çık- tı" yönünde görüş dile getirdi- ği öğrenildi. Gül, Devlet Baka- nı Kürşat Tüzmen'in Irak'a gerçekleştirdiği ticaret gezi- sinde anlaşma sağlanan 690 milyon dolarlık ticaretten 450 milyon dolannın da hâlâ ge- çerli olduğunu, bunun uygu- lamaya konabileceğıni vurgu- ladı. Erdoğan, Antalya kampının ilk gününde kadın milletvekil- leri ve kadın kurucu üyelerle ay- nca görüştü. Kadın partililer Erdoğan'a kongre sürecinde kadınlann dışlanmasından, de- lege listeleri ve teşkilat yöne- timlerinde yeterince yer bula- mamasından yakındı. POLİTİKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Yuruyuşun Guluşundur Senin Çocuğum... llık ve yapışkan fırsatlar gibi mayıs, uykuda ya- nakları gül açan bir çocuk gibi sabahlar... Kusursuzbiracıyia, acının öpüşüyle insanı ku- caklayan gökyüzü, güneşin ve rüzgârın kollarında uyuyan bir kız!.. Biliyor musun Ürgüp'te de bir başka doğuyor güneş, tıpkı lyonya'da olduğu gibi!.. Ay gökyüzünde alışılmış bır resim çiziyor ya Is- tinye'nın lacivert sularına, Avanos'ta da öyle, ben yeni fark ettim!.. Akan uyku değil, bir çiçek atlasında ya da deniz suyunda çocuğun elinde hafıf dünya gibi duran yaşam sevinciydi... Düşlenmdeki köpükleryüreğimi kancalıyordu, de- mir alırcasına denızin orta yerinde dururken... Bilinmeyen bir kentin kapısındagibiydim, düşün- ceyle sözcük arasmda dolaşmaktan çok yorul- muştum... 0 gece televizyon ekranlarında Ankara'daki li- selı çocuklan dınlerken ben bır başka evrende do- laşıyor gıbiydim... Demek 1 Mayıs a katılmak hâlâ benım ülkem- de suçtu, on dört yaşındaki çocuklar okullarında polis tarafindan sorgulanabiliyordu... Ben de korkuyordum herkes gibi karanlıktan!.. Çocukların korktuğu gibi!.. Renâ Char'ın dizelerıni okudum bir Istinye ak- şamında, Avanos'ta çamura yaşam veren genç kız- larla konuştum, Ürgüp'te binlerce yıllık kültürün iz- lerini görünce çok sevindim... Ben mavinin soluduğu Troya akşamlannı, ören kıyılarında Ida Dağı üzerinde kaybolan güneşe bakarken imbatla kucaklaşan lyonya gecelerinde üşürken, işkenceden geçen Manısalı çocukları anımsadım!.. • • • Ve dün akşam yıllar önceye gittim çocuğum, huysuzum, dağ çileğim, birtanem!.. Yüreğimiyatıştıran birsessizlik, çağsal büyücü- lük yaşam denizinin dalgalannda beyaz yelken- li gibiydi... Sağnak yaklaştığında yaban güvercininin söy- lediği bir türkü gibi, yağmurla açan, güneşle toza bulanırken hava, Rene Char'ın acemi göğünün bağını çözüyordun sen!.. Böylesine acıları çocukken yaşamıştın!.. 1 Mayıs'lar öfkenin, kının değil, sevginın çiçek açtığı günlerdi, biraz sevda biraz da ay ışığıydı; sö- mürünün karşısına çıkan emekçi yığınların bayra- mıydı... Unuttun çocuğum, unutturdular!.. Şafağın ışını ağzından çıkan bır soluktu senin ço- cuğum!.. Toprak ve ağaçlar, mayıs güneşleri, denizler, ır- maklar, çiçekler, yürüyüşün, gülüşündür senin!.. Güney denizlerınde Cesare Pavese çizer senin resmini, Onat Kutlar "Sevgilim Cezayir beyaz bir duvar; Biryanı Akdeniz öbüryanı nar" der kurşun kanatlanyla tarihin derin ovasına uçarken Kostan- tin... Ben Miguel Hernandez'in denizin pembe pen- ceresınden bakarken sulara, kaçışan yunusunu cezayir menekşelerinde yakalarım... Ah çocuğum, hep yasak koyacaklar sana; hep kandıracaklar senı, yıllarca anneni ve babanı kandırdıkları gibi!.. 1 Mayıs'lar sana hep öcü olarak anlatılacak!.. Mayıs güneşının gölgesinde sen dün sabah yi- ne uyandın!.. Bilmem Halim Bahadır ın "Büyüme Küçük Kız"m\ (Bılge-Karınca Yayınları) okudun mu? Halım diyor ki: "Sakın büyüme küçük kızl Ne yaparsan yap ama büyüme!" Hüzün, yalnızlık, korku!.. Kitabın sayfalarında bir yaşam, şiirsel bir tat var: "Içinden sessizce süzülen nehirterini getır ba- na gelirsen, utangaçlıklannı, sokulganlıklarını, çıl- gınlıklannı da..." • • • Haydi gel yanıma otur çocuğum, karanfil koku- lu bebeğim!.. Düşsel mavilikteoyalan biraz!.. Anımsar mısın, Ülkü Tamer ne demişti sana: "Zakkumlar arasmda bir şehre gireceksin. Aşkşiirleri, tabiatşiirleri, tarih şiirleri düşünerek Bir dinamit yapacaksın kendine. Korkma, ateşle onu, Öldürecek nice bahklar vardır sularında, Patlamayla dirilecek nice bahklar vardır. Işte o zaman an beni, yaşa beni, Işte o zaman beni unutma." Unutmaçocuğum, dağ çileğim, güvercinim, sa- kın unutma!.. hikmet.cetinkayafacumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/513 90 98 Bülent Ecevit: DSP, özde genç olanlann partisi ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Gençlık kurultayında konuşan DSP liden BülentEcevit, "DSP sözde değil, özde genç olanlann partisidir. Yalnızcayaşta değiL baş- tada genç olanlann par- tisidir'" dedi. Gençlik kurultayının yapıldığı Atatürk Spor Salonu "BendebirEce- vit'im, demokratik sol kültürü yaşatacağız", "Takhtçi değil, yerli ve özgün sol", "Atatürk'ün yolu, Ecevit'in ulusal so- hı" pankartlan ile dona- rıldı. Rahşan Ecevit has- talığı nedeniyle ilk kez bir kurultayda eşini yal- nız bırakırken, DSP liler salonun iki yanına astık- lan Ecevitler'in resmi altındakı "Siz bizim her şeyimizsinizr ' pankartla- rıyla kendısine selam gönderdi. Ecevit'in yü- rüyüp, merdiven çıkrna- dan yerinde konuşması için protokol bölümüne kürsükondu. Ecevit, ya- nm saat süren bir konuş- ma yaptı.Ecevıt, aynı sa- atlerde Türk-İş'ın mey- danlarda olduğuna dik- kat çekerek, ışçılere ba- şan diledı. Seçimlerde DSP'nin "taUhsizliğe" uğradığının bilındiğini vurgulayan Ecevit, "Eğerbirkaç a>daha ik- tkiarda kalabilseydik de- mokratik solun değeri- ni halkmıız daha iyi an- lavacaktı" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle