Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
I3MA-1S2003SALI CUMHURİYET SAYFA
J\_ U \_j M. LJ M\ kultur(5 cumhuriyet.com.tr 15
Vannca'nın çevresindeki nesneleri konu aldığı yeni çalışmaları, Tem Sanat Galerisi'nde
Duyumlann doğal yansıması
Resinde duyu verilenne bağlı
algılarra biçimi, bütün soyutlama
y-önterrlerinın en "ilkel" olan kö-
lcenjıe götürürbizi. Rasyonelliğin
anahtar da orada saklıdır. Modern
çağdiişjnürlerinin bırbölümü, bu
araca Langer. rasyonelliğin ko-
şullannn, bizım saf hayvansal de-
neyımlerimızın derinlıklerinde
bulundtğu görüşünden yola çıJca-
rak, bü^ün düşünme edimlerinin
temelı 3İan sezgıyi, başlangıçta
kaotık dan bır içgörünün ızlenim-
leri olaıak tanımlarlar. Çünkii bir
şeyi tasavvur etme ya da bır ideye
sahip olma yeteneği, insanın
"özel" t>iryeteneğidır. Bu yetene-
ği fark etmek ise, insan gücünün
heyecan verici bir duygusunu açı-
ğa vurur.
'İçgörû' mekanfzması
Sanatanın doğada ve yaşamın
içinde tanık olduğu nesneler dün-
yası, resmine koyduğu değerlerle
bire bir örtüşmüyor ve onu bellı
ölçülerde aşıyorsa, bunun nedenı-
ni de ayru noktada aramak gereke-
cektir.
Adnan Vannca'nın çevresinde-
ki nesnelerle kurduğu ve duyum-
lannın denetımınden geçırerek re-
sim yüzeylenne yansıttığı ilişki,
sonuçta, boya malzemesinin zen-
gin olanaklanyla çözümlenen yo-
rumsal bır algı düzeneğıne tanık-
lık ediyorsa, bu yaklaşımın teme-
linde bir "içgörü" mekanizması-
nın derin izlerinden yola çıkmış
olmanın kavrayıcı ve inandıncı
belgelerı saklıdır. Saklıdır diyo-
rum, çünkü görselliğin bütün ince-
liği, onun resımlennde, bunu algı-
lamaya yatkın bir göze açabılir bü-
tün sırlannı. Onun en yakınında
duran sıradan nesneler, onlarla
kurduğu kapsamlı görsel diyalo-
ğun bu sıradan nesnelere yükledi-
ği anlamı haklı gösterecek bir içe-
rikle donanıverir birden. O andan
itibaren, bir meyve tanesinin, bir
kasımpatı çıçeğinin, bir dolmalık
biberin ya da patlıcanın, gündelik
yaşamda sık sık karşımıza çıkan
alışılmış görüntüsel ımajı birden
değişivenr, çok başka bır niteliğe
bürünür. Artık o nesneler, bizim
onlara yüklediğimiz anlamın çok
ötesine taşmış, birer resim nesne-
sine dönüşerek gerçek nesnesel
boyutlannın uzağında, salt sanat-
çısının onlan konumlandırdığı
metafizik bır dünyanın içindeki
yerlerini almışlardır.
Duyumsallıktan (sensualite)
söz edilebilir burada; ancak bu tür
bir yaklaşımı, sanatsal bir doktrin,
akımsallığa özgü bir çözüm biçi-
mi olarak işleme koşuluna kesin-
likle uyum göstermez Vannca; her
şeyi kendı doğal akışına bırakır,
boyayı zorlamaz, rengin kendı
uyumsal alternatiflerini devreye
sokar.
Geniş spektrumlu bir
yaklaşım
Elde ettiği boya efektlerinin, ru-
val üzerinde yaratabileceğı doku-
sal etkıleri, onlara aracılık eden
fırçanın esnek titreşimlerini de ih-
mal etmeksizin araştınr, abartıya
kaçmadan olgunlaştınr, denge ve
uyum yasalannın boyaresim (pen-
tür) için her zaman geçerliliğini
korumuş olan değerleri üzerinden
saptamaya çalışır. Içeriğin, ancak
onunla dengeli bir uyum yarata-
enı
sergisini
oluşturan
çalışmalar
açısından
bakıldığında,
Adnan
Vannca
f
nın
öteden beri ilgi
duyduğu ve
her yeni
çalışmasına
biraz daha
yetkinleşmiş
örnekler
halinde
aktardığı
nesne
birimlerine, bu
kez de aynı
birikim
odağından
yaklaştığı
görülecektir.
cak oluşumlara ortam hazırlayıcı
resimsel çözümlerı çağnştırabil-
diği oranda başanlı sonuçlara gö-
türebıleceğınin bilincindedir çün-
kü.
Yeni sergisini oluşturan çalışma-
lar açısından bakıldığında, Adnan
Vannca'nın öteden beri ılgi duy-
duğu ve her yeni çalışmasına biraz
daha yetkinleşmiş örnelder halin-
de aktardığı nesne binmlerine, bu
kez de aynı birikim odağından
yaklaştığı görülecektir. Böyle bir
bakış, konusal (tematık) bağlam-
da, bir sanatçının ılgi çemberine
giren nesne ya da görünümlerle,
daha geniş anlamda, olgularla iliş-
kisi bakımından, kişilik belirtisi
olarak geniş spektrumlu bir yakla-
şımın tercih edildiğini göstermek-
tedir.
Adnan Vannca, yakın çevresiy-
le kasıtlı olarak sınırlandınlmış ve
o çevrenin gizemli atmosferiyle
bağımlı kıhnmış bır sanatçı yön-
temiyle çalışmaktan hoşlanıyor
besbelli. Bu yönüyle, Corot ve
Courbet'den Monet'ye, özellikle
de Bonnard'auzayan, "intimist"
sanatçılarda gerçek karşıhğını bu-
lan bir görüş doğrultusunu, çağ-
daşlık misyonuyla da temellendi-
rerek yerleştinyor resimlenne.
Yeni resimlerde, duyumsal iliş-
kinin daha da yoğunlaşmış oldu-
ğuna tanıklık edecek bazı aynntı-
lann varlığı dikkat çekiyor. Örne-
ğin, "çanaklı sevdiğim", "Corot
sevgisi" ya da "beni çok doyuran
resim" diye tuval arkalanna düş-
tüğü notlardan da kolayca anlaşı-
lacağı gibi, kişisel duyum ve sem-
pati ayncalığını dışa vuracak işa-
retlere vurgu yapmaya özen gös-
teriyor. Bu vurgusal unsurlar, re-
simlerdeki aynntılan daha da ya-
lınlaştırıcı boya strüktüründe de
kendini açığa vurabılmektedır.
Bir varlık nedenl olarak sanat
Bütün bunlar, Adnan Varınca'yı
sanat üretmeye yönlendiren etken-
lerin büyük oranda içsel bır uyan-
nın ürünü olduğu, spekülatif yak-
laşımlan saf dışı bırakmaktan kay-
naklanan kapsamlı bir gereksi-
nimle boyutlandığı yolunda, her
zaman dile getirdiğimiz bir görü-
şe, bir kez daha haklılık kazandı-
nyor. Resim sanatımızın gelişim
ve oluşum aşamalan, sanatı bir
varlık nedeni olarak algılama gü-
cü gösteren ve özgünlüğün daya-
naklannı, bürünüyle kişisel bır dı-
şavurum mantığı çevresınde ara-
yan bu tür ıfadesel kökenlı bakış
yöntemlerinin ayırıcı nıtelığini,
özel bir konumda değerlendırme-
ye yöneltmelidır bizi.
(Sergı, 21 Mayıs 'a kadar TEM
Sanat Galerisi 'nde görülebilir.
Tel: (0 212 247 08 99 - 23413 46)
Sait Faik Ödülü
Günsür'e verildi
Törende Ferit Edgü, Tarık Dursun ve Fethi Naci birer plaket veriJdi.
GÖKÇE UYGUN
Darüşşafaka Cemiyeti'nin Sait Fa-
ik Abasıyamk'ın anısını yaşatmak
amacıyla 1964 yılından beri düzenle-
dığı Sait Faik Hikâye Armağanı bu
yıl, 24 kıtap arasından "tçeriye Ba-
kan Kim" adh öykü kıtabıyla Meh-
met Günsür'a verildi.
Tören, Abasıyamk'ın yaşamının
büyük bir kısmını geçirdıği Burgaza-
da'da bulunan Darüşşafa-
ka Sait Faik Abasıyanık
Müzesi'nde düzenlendi.
Yapı Kredı Kültür Sanat
Yayıncüık'ın destek oldu-
ğu ödül törenine, Ada
Dostlan Derneği Başkanı
Perihan Ergun, gazete-
mız kitap eki editörü Tur-
han Günay, gazetemiz
yazan Vecdi Sayar ile
çok sayıda vatandaş katıl-
dı. Darüşşafaka Lisesi
Çocuk Korosu'nun, mü-
zik öğretmenı Sevinç
Ereren eşliğinde sundu-
ğu konser sonrasında ko-
nuşan Darüşşafaka Cemi-
yeti Yönetim Kurulu Üyesi Kayhan
Özel, "Bugün burada hem Sait Fa-
ik'i ölümünün 49. yılında annıak.
hem de onun anısını yaşatmak
amacıyla verilen bu ödüllerin töre-
ni için bulunuyoruz. Bu organizas-
yonda emeği geçen Ada Dostlan
Derneği, Adalar Belediyesi ve Yapı
Kredi Kültür Yayınlan'na ve böy-
lesine önemli bir güne katılmak için
uzak yerlerden gelen dostlara çok
• 11 Mayıs
1954'te
yitirdiğiıniz Sait
Faik öykülerinde
îstanbul'u,
özellikle de
İstanbul'un
adalannı ve bu
kentin sıradan
insanlannı
derince işleyen
bir ustalıkla
anlatmıştır.
teşekkür ederim" dedi. Sözlerine
Anneler Gunü'nü kutlayarak başla-
yan AdaJar Belediye Başkanı Coşkun
Özden de "Büyük üstadımız Sait
Faik'i ölümünün 49. yılında büyük
bir onurla anıyoruz. Ancak sadece
onu değil ada kökenli tüm şair, ya-
zar ve sanatçılanmızı unutmayaûm
istiyorum. Yülarca bu programı ba-
şarıyla yürüten Ada Dostlan'ndan
Perihan Ergun ve Güngör Yüdı-
rım'a şükranlarırnı su-
nuyorum. Sait Faik'i ve
tüm sanatçılanmızı
çok seviyoruz. Allah
onlan başımızdan ek-
sik etmesin" diye ko-
nuştu.
Konuşmalann ardın-
dan gerçekleştirilen tö-
renle ödülünü Kayhan
Özel'in elinden alan
Mehmet Günsür ise sa-
dece, "Burada olmak
yeter, bir şey söylemeye
gerek yok" dedi.
Bu yılki özel ödüllerin
de Fethi Naci, Ferit Ed-
gü ve Tarık Dursun'a
verildiği törene katılan konuklar, Da-
rüşşafaka İlköğretim Okulu öğrenci-
lerinin Sait Faik'ın eserlerüıden esin-
lenerek yapnklan resımlerden oluşan
sergıyi ve yazarın müze halıne getın-
len evıni gezme fırsatı buldular.
Ödül töreni Saylord grubu, Darüş-
şafaka "dan Akordeon-Keman ikılisi
Mustafa Kavraz-Erencan Ereren
ve ritim grubunun dinletisiyle sona
erdi.
Oinema
yazarlığmdan
belgesel
yönetmenliğine
geçen Necati
Sönmez,
Angelopoulos
için," O,
Fellini,
Tarkovski,
Bunuel gibi dâhi
sinemacılann
içinde bulunduğu
grupta yaşayan
ve hâlâ film
yapan tek
sinemacı" diyor.
Necati Sönmez'in Theo Angelopoulos belgeseli sinemanın dehasına bir bakış
Yaşayan son sinema efsanesi
SEVİLAY KOÇOĞLU
Sinama yazan Necati Sön-
mez'in, usta yönetmen Theo An-
gelopoulos'la ilgili çektiği
"Theo'nun Bakışı" adlı belgesel
film Istanbul Film Festivalı'nde ilk
kez seyirci karşısına çıktı. Filmin
2001 Kasım ayında başlayan çe-
kimleri Yunanistan, Türkiye, Fran-
sa ve Itah/a'da yapılmış.'Theo'nun
Bakışı'ndaki Angelopoulos söyle-
şileri de yönetmenin şu sıralar çek-
mekte olduğu üçlemenin ilk filmi
olan 'Ağlayan Çayır' filminin se-
tinde yapılmış.
Belgesele devam
Sinema yazarlığmdan belgesel
yönetmenliğine geçen ve önümüz-
deki yıllarda da bunu sürdürmeyi
planlayan Necati Sönmez'le Ange-
lopoulos ve filmleri üzerine söyleş-
tik.
- Neden Theo Angelopoulos
üzerine bir belgesel film çekmek
istediniz?
NECATt SÖNMEZ - O, Kuro-
sova, Fellini, Tarkovski, Bunuel
gibi dâhı sinemacılanndan yaşayan
ve hâlâ film yapan tek sinemacı.
Angelopoulos şimdiye kadar 11
film yaptı ve hepsi birer başyapıt.
Öncelen onunla ilgili bir kitap yaz-
mak istıyordum ama sonra bunu
görsellığe dökmenın daha doğru
olacağıru düşündüm. Elimdeki
malzemeyi kıtap haline dönüştür-
me isteğim hâlâ de\am ediyor. 2001
Kasım ayında ilk kez Yunanistan'a
gıttık ve çekimlere başladıktan son-
ra zamanla Italya, Fransa ve Türki-
ye'de çalışmalara devam ettik.Çe-
kunlen yapıp malzemeyi toparla-
dıktan sonra metinler üzerinde ça-
lıştık. Yönetmenin fihn sayısını da
düşünerek belgesel filmi 11 bölü-
me ayırdık. Bu filmlerden benım
içrn en önemlisı olan 'Kumpanya'
üzerinde daha fazla durduk.
- 'Theo'nun Bakışı'nı neden
Fransız yönetmen Chris Mar-
ker'aithaf ettiniz?
SÖNMEZ - Chris Marker,
1960'larda, Tarkovski ıle ilgili
"Andrey Arsenic'in Hayatından
Bir Gûn" adlı bir belgesel çekti. O
film beni o kadar etkiledi ki. so-
nunda Angelopoulos üzerine bir
belgesel yapmak ıçın bana ilham
kaynağı oldu Insan o filmi seyret-
tikten sonra sevdiği yönetmen hak-
kındafilmyapma ihtıyacı duyuyor.
Bu aslında hem itici güç, hem de in-
sanın cesaretini kıran bir du-
rum;çünkü Chris Marker'ın yaptı-
ğı kadar iyı bır fihn yapmak, ona u-
laşmak zor.
Bence bır yönetmen için, yapıla-
caksa Chns Marker'ın yaptığı gibi
bır film yapmak gerekir.
- Angelopoulos film setinde na-
sıl bir yönetmen?
SÖNMEZ - Dışandan bakınca
ınsanı ürküten, heybetli bir yapısı
var, ancak onu tanıdıkça çok sıcak
ve sevecen bir insan olduğunu an-
lıyorsunuz. Ekibinı 24 saat elinde
tutmak ısteyen, her türlü detayla
bizzat kendisi ilgilenen, titiz, disip-
linli bir sinemacı.
'Belgesel yaratıcılığa daha
açık'
- Önümüzdeki yıllarda belge-
sel filmler çekmeye devam etmek
istiyorsunuz. Belgesel sinemanın
sizin için önemi nedir?
SÖNMEZ - Sınema yazan ola-
rak son yıllarda tonlarca kurmaca
film izledim. Izlediklerimin büyük
çoğaınluğu o kadar kötüydü ki, be-
ni sinemadan soğuttu. Bu filmler
için harcananparaya, zamana ve se-
yircinın seyrederken rükettiği saat-
lere yazık.
Sinemaseverlerde de kurmaca
filmlere karşı bir bıkkınlık göze
çarpıyor. Gelecekte belgesellerin
kurmaca filmlerden daha fazla ya-
ratıcılığa açık olduğu anlaşılacak.
Böylelikle ızleyicilerin belgesel
filmlere hak ettiği değeri vereceği-
ne inanıyorum.
Muzaffer bgü'ye saygı etkinliği
• KUŞADASI
(AA) - Aydın'ın
Kuşadası
ılçesınde ünlü
mizah ustası
Muzaffer Izgü
ıçın saygı
etkınlığı
düzenlendi.
Kuşadası Ada
Sanatevi'nde,
Atatürkçü
Düşünce
Derneği, Adnan
Menderes
Ünıversitesi,
Emekli
Öğretmenler
Derneği ve
Kuşadası
Eğitim ve
Geliştirme Vakfı tarafından düzenlenen
etkinlikte, yazann yaşamöyküsünü konu alan
sinevizyon gösterimi sunuldu. Muzaffer Izgü
yaptığı konuşmada, dünyanın birçok
kentimn, orada yaşayan sanatçılann,
yazarlann ismiyle anıldığını, Türkiye'de aynı
uygulamanın olmasını diledığinı belirterek
Kuşadası halkının kendisine sahıp
çıkmasından büyük mutluluk duyduğunu
kayderti. Etkinlik çerçevesınde Izgü'nün 70.
yaş, 50. evlılik yıldönümü dolayısıyla pasta
kesildi. Izgü de davetlilere imzalı kitaplannı
dağıttı.
Vasıf Öngören'in anısına toplantı
• Kültür Servisi - Yazar, yönetmen,
kuramcı Vasıf Öngören, sanatçı
arkadaşlannm katılımıyla düzenlenecek bir
toplantıyla yarın saat 19.00'da Beyoğlu'nda
Sosyal Araştırmalar Vakfı'nda anılacak. Eşi
oyuncu Nuran Oktar'ın yapacağı açış
konuşmasıyla başlayacak olan anma
toplantısında Oktay Sözbir, Erdoğan
Akduman, Ertuğ Koruyan, Yaşar Güner, Halil
Ergun, Şener Şen, Cüneyt Türel, Aslı
Öngören, Yunus Saltuk ve Mehmet Esatoğlu
konuşma yapacaklar. (0 212 292 55 85/86)
Türidye'den Avnşa'ya yeni renkter
• Kültür Servisi - Türk Sanayicileri \e
tşadamlan Denıeği'nin (TÜSlAD) ve Milli
Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) katkılanyla tüm
ortaöğretım öğrencilerine yönelik olarak
düzenlenen 'Türkiye'den Avrupa'ya Yeni
Renkler' konulu fotoğraf yanşmasında
dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi.
Ödül töreni, TÜSİAD'm Iş Kuleleri'nde
düzenledıği '9 Mayıs Gençlik ve Avnıpa
Günü' kutlamalan çerçevesinde yapıldı. Prof.
Ahmet Öner Gezgin, Ali îhsan îzbul, Ara
Güler, Bektaş Erbaş, Luigi Narbone, Nuri
Bılge Ceylan ve Şadi Gücüm'den oluşan seçici
kurul, birincilik ödülüne Akçakoca Anadolu
Lısesi'nden Oya Oktay'ı, ikmcılık ödülüne
Gölcük Atatürk Anadolu Lisesı'nden Ilkin
Arslanı, üçüncülük ödülüne Mecidiyeköy
Lisesi'nden Burak Ünal'ı, başan ödüllerine ise
Kocaeli Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi'nden
Ali Tanju Doğan'ı, Ankara Cumhuriyet
Lisesi'nden Başak Fidan'ı ve Avanos Endüstri
Meslek Lisesi'nden Ümit Yıldınm'ı değer
gördü. (0 212 249 54 48)
BUGÜN
• LÜTFİ KIRDAR KONSER
SALONU'nda 20.00'de şef Gürer Aykal'ın
yöneteceği, Tomohiro Okumura nın (keman)
solist olarak katılacağı Borusan tstanbul
Filarmoni Orkestrası'nın konseri.
(Biletü: 0 216 454 15 55)
• CRR'de 19.30'da Trakya Ünıversitesi
Devlet Konservatuvan'nın konseri.
(0 212 232 98 30)
• AKM'de 20.00'de Istanbul Devlet Opera
ve Balesi'nin 'Ağır Roman' adlı dans
tiyatrosu. (0 212 251 56 00)
• NARDİS'te 21.30'da Spin konseri.
(0 212 244 63 27)
• YAPI KREDİ KÜLTÜR SANAT
MERKEZt SERMET ÇİFTER
SALONU'nda 18.30 da Gül Pulhan'ın
yöneteceği, Faruk Pekin, Hayat Erkanal ve
Veysel Donbaz'ın konuşmacı olarak katılacağı
'Arkeoloji: Savaş, Talan ve Irak'taki
Arkeolojik Miras' konulu Salı Toplantısı.
(0 212 252 47 00)
• BABYLON'da 21 OO'de Tiyatro Ti'nin
'Adamın Biri' adlı ovunu. (0 212 292 73 68)
• AKBANK KÜLTÜR SANAT
MERKEZİ'nde 10.00'da 'Açık Ders: Zeynep
Tanbay' adlı dans atölyesi; '6. tstanbul
Uluslararası Kukla Festivali' kapsammda
14.00'te 'Jiri Trnka Kısa FUmleri', 18.00'de
Paolo Papparotto Buratrinaio nun 'The
Witch Rosega Rammarri' adlı kukla
gösterisi, 21 .OO'de Teatr Maska'nın
'Window' adlı kukla gösterisi.
(0 212 252 35 00)
UÇAN SÜPÜRGE KADIN FİLMLERİ FESTİVAÜ
• KAVAKLIDERE SÎJVEMASI 12.00:
'Şansü Gün', 14.30: 'Kapaü Gözlerle',
17.00: 'Gönlümdeki Köşk Olmasa', 19.15:
'Şah Mat', 21.30: 'Koleksiyoncu'.
(0 312 468 71 93)
• ANKAPOL StNEMASI 12.00: 'Seni
Seviyorum Rosa' (söyleşi - Işü Özgentürk),
14.30: 'Evli Bir Çiftin Portresi',
17.00: 'Katliam', 19.15- 'Öfkeli
Öpücükler', 21.30: 'Mignon Gitti'.
(0 312 419 39 59)
• 75. YIL KÜLTÜR MERKEZl 18.30:
'Tutkuyu Filme Almak'. (0 312 430 41 94)
• ALMAN KÜLTÜR MERKEZl 10 00:
'Filistine Geldim, Kimin Şarkısı
1
, 14.00:
Bataklı Damın Kızı Aysel', 15.45: 'Vatan ve
NamıkKemal', 18.30: "'Marlene', 20.15:
'Mavi Melek'. (0 312 425 14 36)