06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA +CUMHURİYET 13 MAYIS 2003 SALJ 14 KÜLTÜR [email protected] TİYATRO DÜNYASINDAN DÎKMEN GÜRÜN Japonya'danizlenimler.^- Ülkemizde etraflıca bir tiyatro Pıareketine ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Genç yazarların yetişmesi, yeni eleştirmenlerin ortaya çıkması, iyi oyuncuların aradan sıyrüıp hak ettikleri değerleri görmeleri, işin tekniğini hilen, kafası çalışan ve tarzı olan yönetmenlerin ortaya çıkmaları açısından çok önemli. Özen Yula'nın 2002 yılında yazmış olduğu ''Yakındoğu'daEmanet' ya da 'Proje Emanet' Japonya da Türkiye Yılı kapsamında Toga Ba- rıar Festivali'ne katıldı. Uluslararası Istanbul Tiyatro Festivali'nin de ortak yapımcı olarak desteklediği bir yapım 'Proje Emanet' - 'Proje Emanet','Yakmdoğu Üçleuıesi'nin ikinci oyunu. Oldukça yoğun bir metin. Aynı zaunanda sizin ilk yönetmerüik denemeniz de. Y azdığuıız oyunu sahnede yorumlamak kolay oldu mu? Japonya için bu oyunu seçmenizin özel bir nedeni var mı? ÖZEN YULA - Bu oyunda bir iç savaş son- rası, hayatın şiddetine dayanamayan bir ada- mın hikâyesi anlatılıyor. Aslında beynindeki ön korteks küçük olduğu için adamın kendi- si de şiddete eğilimli. Ama genelde şiddetini kendi üzerinde yoğunlaştınyor. Derken dışa- nya da yansıtmaya başlıyor. Aynı zamanda bir şizofreni hikâyesi de bu. Kendisini ikiz kardeşiyle özdeşleştiren bir adamın ölüme ya- kın hikâyesi. Japonya konusu gündeme gelin- ce, bu oyunu yönetmeye karar verdim. Ev- rensel bir hikâyesi olduğunu düşünüyorum. Tekst aslmda çok ağırlıklı. Bunu budamak da mümkündü, ama o takdirde aslına ihanet et- miş olacaktım. Yazar olarak ortaya koyduğum bir tekste yönetmen olarak ne kadar ve nasıl sadık kalabilirdim, ona ihanet etmeden uy- gun bir rejiyi nasıl gerçekleştirebilirdim; bü- tün bunlan merak ettiğim için denemeye gi- riştim. "Oyun biziın topraklanmızın öyküsü" - Farklı oyunculuk biçinıleriyle yetişmiş sağ- lam bir ekiple çahştuuz» YULA - Yetkin Diküıcikr, Devrim Nas, Ser- ra Yıbnaz, Erdal Uğıuiu ve Atyer MaraL On- lann getirdilderiyle ve farklı oyunculuk bi- çimleriyle oyun daha değişik bir düzleme ta- şındı. Ozellİde Adam'ı ve Ikizin Hayaleti'ni oynayan oyuncuiar yıllardır birlikte çalışan, ama çok farklı oyunculuk anlayışları olan kişiler. Senkron tutturmalan gerekiyordu. Birbirleri- ne sırtlan dönükken bile. Onlann hareketlili- ği ve manik durumlanyla, hayatlanna giren bü- Özen Yula'nın bir şizofrenin öyküsü olan ' tün kadınlan temsil eden oyuncunun sakin, du- ru duruşlan iyi bir tezat oluşturuyordu. Tam istediğim gibi. Klasik bale eğitiminden gelen ve Yılan'ı oy- nayan oyuncu da kendi anlayışının dışında farklı birhareketkoreografısi kurdu. Akıcı, dan- sı çağnştıran hareketler dışında, gündelik ha- yatın ritmini anıştıran kesik hareketler ağırlık kazandı. Tabii bir de tekrarlar. Katatoni için gerekliydi. Asıl önemli olan, bu oyunu hare- ketler kadar sesler üzerine kurmuş ohnam bence. Kendi içinde sağlam bir müziği olduğunu sanıyorum. ÜnıitÜnal'ın sahne düzeni ve kos- tümieri ile Yüksel Aymaz'ın ışık düzeni, kur- mak istediğim atmosfere çok yardımcı oldu. Sonuçta ortaya herhangi bir devre ya da ülke- ye ait olmayan ama, bizim topraklanmızın hi- kâyesini anlatan bir oyun çıktı. Aslında, iddi- ası olmayan, sade ve temiz bir oyun yapmak istedim. Galiba istediğim de oldu. - Japonya'da nasıl bir tepki akb oyun? Bu bu- luşma yeni birtakım buluşmalara yol açacak mı? YULA - Japonya'da ilginç bir seyirci kesi- mi var. Çok saygılılar. Bu yönleriyle Ankara seyircisinin sıcaklığını ve samimiyetini taşı- yorlar. Daha eğitimliler. Tepki vermiyorlar Proje Emanet' adlı oyunu genç bir ekiple oynadığı Japonya'da ilgiyle karşılandL pek fazla. Beğenilerini de, beğenilerine aykı- n gelen durumlan da gayet kibar bir tavırla bel- li ediyorlar. Bizim oyunumuzla ilgili olarak be- ğenilerini çok hoş ve anlamlı sözcüklerle bel- li ettiler. Japon oyuncuiar ve eğiönenler ise çok disiplinli. Her hareket ve durum çok matema- tiksel geldi bana. O yüzden bizim çalışma tar- zımız onlan şaşırttı, daha sonraki konuşma- lanmızda. Matematikten çok hayat üzerine konuştuk. 'ProjeEmanet'in olumlu bir başlan- gıç olduğunu düşünüyorum. Japonya'ıun ön- de gelen yönetmenlerinden biri olan Tadashi Suzuki ilk oyunu izledi. Oyundan sonra verilen partide ve daha son- ra bizi davet ettiği özel provasında çok olum- lu eleştirilerde bulundu. Yardımcısı IkukoSa- ito da aynı şekilde, elektronik üst yazı kulla- nılmamasına rağmen seyircinin oyundan et- kilendiğini belirtti. Her ikisi de bundan son- raki festival başvurulanmızda beraber hareket edebileceğimizi söylediler. Sanınm başka fes- tivaller için de Toga'daki Bahar Festivali'ne ka- tılmış olmamız olumlu olarak değerlendirile- cektir. tt Genç yazariara önem verihneli" - Türk tiyatrosu dışarrya açılmak konusun- da oldukça yavaş. Bu konuda siz ne düşünü- yorsunuz? YULA - Ülkemizde, her şeyden önce, etraf- lıca bir tiyatro hareketine ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Genç yazarlann yetişmesi, yeni eleştirmen- lerin ortaya çıkması, iyi oyuncuların aradan sıy- nlıp hak ettikleri değerleri görmeleri, işin tek- niğini bılen, kafası çalışan ve tarzı olan yönet- menlerin ortaya çıkmalan açısından çok önem- li. Bu konularda ödenekli tiyatrolara çok bü- yük görevler düşüyor. Artık makyaj olarak gör- meyi bırakıp, genç yazarlann oyunlanru en iyi biçimde sunmalan gerek. Çünkü makyaj lan akıyor. Genç yönetmenlerin oyunlanrun yurt- dışı bağlantılar kurularak festivallere gönde- rilmesi ülkemizdeki tiyatronun tanınmı açısın- dan çok gerekli. Bir örnek vermek gerekirse, Uluslararası Istanbul Tiyatro Festivali bu işi önemsiyor ve genç yöneönenlere sürekli des- tek veriyor. Onlann oyunlanyla daha ön pla- na çıkmalan, yurtdışına açılmalan özellikle bu destek ve yol gösterme sayesinde oldu. Çok da iyi oldu. Bu tür girişimler geliştiril- meli. Bu arada, genç yazarlann oyunlan da ya- bancı dillere çevrilip farklı ajanslarla ve tiyat- rolarla anlaşmalar sağlanabilir. Böyle bir gi- rişim Türk tiyatrosuna duyulan ilginin artma- sını sağlayabilir. İŞ SANAT'TA YANSIMALAR VE VIOLONCELLrDEN ÖZEL BİR KONSER Klasikten cazjn, müdkteyenibir tatarayışı Önder Focan geceye özgün projesiy k renk katacak. KültürServisi-90'lı yıllarda kendi isim- lerini taşıyan 'Yansunalar' daha sonra da 'Bab-ı Esrar', 'Serzeniş' ve 'Vdslat' al- bümleriyle uzun soluklu işler yapan top- luluk yann saat 19.30'da Iş Sanat Kültür Merkezi'nde farklı bir konserle müzikse- verlerin karşısında olacak. ŞenolFiliz(ney), BirolYayla(gitar-tan- bur), Nezih Yeşilnil (kontrbas), Engin Gör- kej(vurmalı çalgılar) ve TanerSayacıoğ- lu'nu (kanun) bir araya getiren 'Yansuna- lar' topluluğu, bu konserde Reyent Bö- lükbaşı'nın liderliğinde, viyolonsel sanat- çılan BanuAkgün, YeMaOzgen, JeffMcA- uley, Banş Güvenenkr, Gün Tanaç ve Ar- zu Gök'ten oluşan Vıolonceüi grubuyla aynı sahneyi paylaşacak. Özel bir reper- tuvarla müzikseverlerin karşısına çıkacak olan topluluğa caz gitaristi Önder Focan da özgün projesiyle eşlik edecek. Violon- celli ve Yansunalar'ın buluşması, yalnız- ca bir ses arayışını gündeme getirmekle kal- mıyor; müzikte yeni bir lezzet ve açılımı dinleyicilerle paylaşmayı hedefliyor. Şe- nol Filiz, bu birlikteliğin öyküsünü şöyle tanımlıyor: "Yaıısımalarnıüziğininyayhü- nısrvia buluşması fikri, öteden beri düşün- düğümüz bir projeydi. Bu deneyimi, 2000 yıhnda Belarus Oda Orkestrası ile birBk- te yaşamış ve büyük keyif almışük. Bu de- neyim, daha sonra bizi Reyent Bölükba- şTnın, yeni tuulara açık topluluğu Vlolon- celti ile buhışrurdu." Filiz, Iş Sanat'ta yann gerçekleştirecek- leri konseri; viyolonsel ile klasik tada bü- rünen Yansımalar tınısının, Önder Fo- can'ın varhğıyla, caza ufuk açan bir çiz- gide ilerleyeceği, tadımhk' bir konserola- rak nitehyor. (Biletix: 0 216 454 15 55) YAZIODASI SELtMİLERl Kuşevtori Tam otuz yıi önce, D«stan Oönüller'i ya- zarken, ilk romanıma bir de 'kuşevleri' bölü- mü yazmak istemiştim. Kuşevlerini nerede okumuştum, nerede görmüştüm? Kuşevleri daima gönlümü çeldi. Suluboya resimler ustası Mallk Aksel, yüz- yıllara dayalı Istanbul mimarisinde kuşevleri- ni görür: "Yapı ile ilişiği olmayan bu güzel motiflehn Türk sanatına mahsus bir hayal mi- marisi olduğu unutulmamalıdır." Ahşap yapılarda, saçaklar altında rastlanı- lan, oyma kuş kafesini andınr kuşevleri... Kor- kunç yangınlar, ahşap mimarinin korunabilme- si için gerekli servetin erimesi, yeni zaman modaları; her biri değişik sanat biçimlerini yansıtan kuşevlerini yok etmiş. Taş ve tuğla yapılardakiler de, bakımsızlığa hızla terk edilmekteyken; Malik Aksel can acı- sıyla bu evlerin anlamını dile getirmeye çalı- şır: "Türk sanatının bir özelliği de dağ gibi bü- yük eserler yanında gözle görülmeyecek kü- çük eserlerin bulunuşudur. Bir pirinç tanesi üzerine 'Euzübesmele' yazmak ne ise, dev eserlerin duvarları üzerine bir karış büyüklü- ğünde, kapılan, pencereleri, kafesleri, şehniş- leri ile birlikte kuşevleri, kuşköşkleri yapmak da böyledir." Çocukluğumdafalan, son örneklerinden bi- rini muhakkak görmüş olmalıyım. Yapının bir oyuncağı sanıp heyecanlanmış olmalıyım. Kuşevlerinin, her biri bir hayal saray olan kuş- köşklerinin süslemecilik dışındaki işlevi, kuş- lara duyulan sevgi ve merhamettir. Istanbul'da kuşlara birer sığınak... Istanbul mimarisinin kuşevleri, bir zamanl- mar, hemen her semttedir. Perşembepaza- n'ndan başlayarak, Fermeneciler Yokuşu'nda, Sandalyacılar Sokağı'nda, Büyük Yeni Valide Hanı çevresinde, eski evlerimizde, Malik Ak- sel sayısız örneğini görmüş, bir an önce ya- zıya geçirmek istemiş. Çünkü Aksel'in tanıklık ettiği dönemde bü- tün kuşevleri "harap, yıkık dökük evcikler" haline geliştir. Kuşevleri unutulmak üzeredir. Ressam, Laleli Camii çevresini, eski Balık- pazarı'nı, Yemiş Iskelesi'ni de kuşevlerinin semtleri arasında sayıyor. Artık Laleli'de otu- ran Bursalı halamıza giderken, Taş Han'daki kuşevlerini ille bir kez daha görmek isterdim. Bana harikulade görünürdü. Sonra, yeniyetmelik yıllarımda, okul arkada- şım Yaşar llksavaş'ın Ihsaniye'deki evlerine gidip gelirken, Üsküdar Ayazma Camii'nin ku- şevlerine vurulmuştum. Buralardaserçelerin, sığırcıklann, güvercin- lerin, hatta kırlangıçlann bannabileceği, konak- layabileceği umulmuş. Bazılarına güvercinlik denmiş, bazılarına da serçesaray. Bu hayal mimari kimileyin "Maaşallah" ya- zısıyla, kimiieyin çiçek figürleri, resimlerle be- zenmiş. Çevrede dükkânı, işliği olanlar, sabah erken saat, kepenk açmadan kuşlara yem serpermiş. Yem serpişin bir tür bereket geti- receğine inanılırmış. Malik Aksel, eski Darphane-i Âmire binasın- da görülen kuşevinin adeta yüksek bir şato- yu andırdığını söylüyor. İç avludaki bu eniko- nu farklı, özgün kuşevi, çok tuhaf ama, bana hep El Greco'nun resimlerini çağrıştırır. Kat kat, diyor Aksel, göz kamaştıncı bir kom- pozisyon oluşturduğunu belirtiyor. "Bu eser- de klasik mimarinin ötesinde, romantizme varan bir hayal, bir masal mimariyi" buluyor. Şehrin hayhuyu içinde artık kuşevlerini fark edemiyoruz. Oysalstanbul'un gizli köşlerin- de, yıkık yıprak, variığını hâlâ sürdürenler söz- konusu. Kuşevleri unutuldu. Ama unutulan yalnız kuşevleri değildlr. Bir tutum, bir seçim, gönül, davranış şeklidir: Al- Çakgönüllülüğü her şeye tercih etmek, kuşlar için de hayat kurmak... Takvimde tz Bırakan: "Bir ülkenin başına çorap örülmek istendi mi, nüfusunun etnik kesiti ele alınır." Attilâ ll- han, Batı'nın Deli Gömleği, Iş Bankası Kültür Yayınlan, 2003. T.C. YÜKSEKÖĞRETtM KURULU ÖĞRENCİ SEÇME VE YERLEŞTİRME MERKEZİ BAŞKAMJĞFIVDAN 1. Anne veya babası, işi veya görevi nedeniyle yurtdışında bulunduğu sırada, ortaöğrenimlerini bu ütkelerin lise veya dengi meslek okullannda yapan öğrenciler için yükseköğretim kurumlanmı- rın Türk Dili ve Edebiyatı, Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği, Jarih, Tarih Öğretmenliği, Coğraf- ya, Cografya Öğretmenliği, Ilahiyat, llköğretim Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmenliği, Reh- berlik ve Psikolojik Danışmanlık, Işitme Engelliler Öğretmenliği, Zihin Engelliler Öğretmenliği, Al- man Dili ve Edebiyatı, Almanca Öğretmenliği, Fransız Dili ve Edebiyatı, Fransızca Öğretmenliği, Ingiliz Dili ve Edebiyatı. Ingilizce Öğretmenliği, Sınıf Öğretmenliği, Turizm Işletmeciliği ve Otelci- lik, Konaklama Işletmeciliği, Konaklama Işletme- ciliği Öğretmenliği, Seyahat Işletmeciliği. Seyahat Işletmeciliği ve Turizm Rehberliği, Seyahat Işlet- meciliği ve Turizm Rehberliği Öğretmenliği, Rad- yo, Sinema ve Televziyon, Gazetecilik, Halkla Iliş- kiler ve Tanıtım programlannda T.C. Yükseköğre- tim Kurulu'nca aynlan 954 kişilik kontenjana öğ- renci seçmek amacıyla Yurt Dışında Çahşanlann Çocukları için Yükseköğretime Giriş Sınavı (YÇS) yapılacaktır. Bu suıava başvuru koşullan 2003 YÇS Kılavu- zunda yer almaktadır. 2. Sınav, 29 Haziran 2003 tarihinde Türkiye'de Ankara ve Almanya'da Köln şehirlerinde yapıla- caktır. 3. Sınavla ilgili aynntılı bilgi içeren Kılavuz ile Başvunna Belgeleri 20 - 30 Mayıs 2003 tarihlerin- de (a) "Karyağdı Sokak No: 28, Aşağıayrancı - Ankara" adresindeki ÖSYM Ankara Bürosu veya (b) Türkiye'nin yurtdışı temsilciliklerindeki eğitim ataşelikleri veya eğitim müşavirliklerinden sağla- nabilecekrir. tlgililere duyurulur. ÖSYM BAŞKANLIĞI Basın: 20691 ÇERKEZKÖY İCRA DAİRESİ'NDEN GAYRİMENKULÜN AÇIK AKrTIRMA ÎLANI Dosya No: 2002/820 Tal. Satümasına karar verilen gayrimenkulüıı dnsi, kıymeti, adedi, evsafi: Çerkezköy ilçesi G.O.Paşa Mahallesi tapusunun 653 ada 4 parselinde kayıtlı 2526 m2 miktannda arsa üzerinde Erna Iş Merkezi olarak kullanılan zemin kat 39 no'lu bağımsız bölüm işyeri olarak planlanmış 27 m2 alanlı gayrimenkul 13.500.000.000.- lira bedelle açık arttırma suretiyîe satılacaknr. İmar Ourumu: Adı geçen parsel 1/1000 ölçekii uygulama imar planında ticaret alanı olup, imar planında M.A.P (Mimari Avan Proje) olduğu bildirilmiştir. Adı geçen taşınmaz ipotekli olarak satılacaktır. Saöş şardan: 1- Satış. 17.06. 2003 gün saat 14.30'dan 14. 40'a kadar Çerkezköy lcra Müdürlüğü'nde açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edi- Ien kıymetin yüzde 75'ini ve riiçhanlı alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve sa- tış masraflannı geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa, en çok arttıranm taahhüdü baki kalmak şartıyla 27.06. 2003 Cuma günü aynı yer ve ay- nı saatte ikinci arthrmaya çıkanlacaktır. Bu arthrmada da bu miktar elde edileme- mişse gayrimenkul en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak üzere arttırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok arttırana ihale edılecektir. Şu kadar ki arttırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin yüzde 40'ını buhnası ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacaklann toplamından fazla ohnası ve bundan başka para- ya çevirme ve paylaştırma masraflannı geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2- Arttırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen İcıymetin yüzde 20 'si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış, peşin para iledir, alıcı istediğinde 20 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, ihale pulu, tapu harç ve masraflan alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. 3- Ipotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklannı hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialanm dayanağı belgeleri ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde haklan tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşma- dan hariç bırakılacaklardır. 4- Ihaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri, teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve aynca temernıt faizınden müteselsilen mesul olacaklardır. ihale farkı ve temerrüt faizi aynca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebihnesi için dairede açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6- Satı- şa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacaklan, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2002/820 T. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğü- müze başvurmalan iian olunur. 30.04.2003 Işbu satış ilanı ilgililerin adreslerine tebliğe çıkartılmış olup, adreste tebliğ edile- meyen ilgililere tebligat yerine kaim olacağı ilan olunur. (*) Ilgilıler tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basın: 21972 KUŞADASILZALE-İ ŞÜYU SATIŞ MEMURLUĞU'NDAN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI Dosya No: 2003/10 Satış Sablmasına karar verilen gayrimenkulün dnsi, kıymeti, adeti ve evsafi: Kuşadası Hacıfeyzullah Mahallesı, ada 262, parsel 2, cılt 23 ve sayfa 229'da kayıtlı 153.01 m2 yûzölçflmlü bahçe- lı kargir ev nitelığindeki taşınmaz. Taşınmaz tapu kaydında Kuşadası Hacıfeyzullah Mahallesi'nde gözükmekte ise de, Kuşadası Kadıkalesi Mahalle- si'nde S.S. Nazılh Sitesi'nde 429 kapı numaraiı ikiz ruzam tek katlı 55 îtû kullanım alanlı meskendir. Mesken 2 oda, salon, hazır mutfak, banyo-WC birlikte olup, iç ve dış zeminler seramik döşeli, iç duvarlar plastik boyalı, kapı ve pencereler ahşap yağlıboyalı, kapı ve pencerelerin dış cephelen demir pancurlu, meskenin dış cephe- sinin üç tarafı açık teras, teraslann üzerinde pergule yoktur. Mesken ahşap kiremit çatıhdır. Bahçe tanzimi yapılmış, ıskan edilir durumdadır Elektrik ve suyu vardır. Meskenin bulunduğu site denize sıfır olup, meskenin denize olan mesafesı takriben 500 metredır. Deniz manzarası yoktur. Meskenin önünde yeşil alan mevcuttur. Her türlü altyapı hizmetlerinden faydalanmaktadır. Sitedeki diğer meskenlerin tamamında ikamet edümektedir. Taşmmazıııdeğeri:42.500. 000.000- (Kırkıkımilyarbeşyüzmilyon) liradır. SaüşşarÜan: 1- Satış 24.06.2003 Salı günü 09.30-09.45 saatleri arasında Kuşadası Adliye Çay Bahçesi'nde açık arttırma sure- tiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen kıymetin % 75'ini ve riiçhanu alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve satış masraflanru geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartı ile 04.07.2003 Cuma günü aynı yerde ve aynı saatler arasında ikinci arttırmaya çıkacaktır. Bu atttuıua- da da bu miktar elde edilememışse gayrimenkul en çok arttıranm taahhüdü saklı kalmak üzere arttırma ilanında gös- terilen müddet sonunda en çok arttırana ihale edilecektir. Şu kadar ki. arttırma bedehnın malın tahmin edilen bedeli- nin % 40'ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olmayan alacaklannın toplamından fazla ohnası ve bundan başka, para çevirme ve paylaştırma masraflannı geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi dü- şecektir. 2- Arttırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin % 20'si nispetinde pey akçesi veya bu para mıktan ka- dar nıillı bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, ahcı istediğinde 20 günü geç- memek üzere mehil verilebilir. İhale pulu. % 1 KDV ve tapu harcının 1/2'si ve masraflan alıcıya aittir. Birikmiş ver- gıler, tellaliye bedeli, 1/2 tapu harcı satış bedelinden ödenir. 3- Ipotek sahibi alacaklılarla diğer ılgililerin(*) bu gayrimenkul üzerindeki haklannı hususiyle faiz ve masrafa da- ir olan iddıalannı dayanağı belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde haklan tapu sicili ile sabıt olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4- Ihaleye katılıp daha sonra ihale bedehru yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefil- leri teklif ettikleri bedel ile son ihale arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve aynca temerrüt faızinden müteselsi- len mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faızi aynca hükmet hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5- Şartname ilan tarihinden itibaren herkesin görebihnesi için dairede açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen ahcıya bir örneği gönderilebilir. 6- Satışa iştirak edenlenn şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacaklan, başkaca bilgi isteyenle- rin 2003/10 satış sayılı dosya numarası ile müdürlüğümüze başvurmalan ilan olunur. 05.05.2003 (*) Ilgililer tabınne irtifak hakkı sahıplen de dahildir. Basın: 21857
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle