Katalog

•DMAYIS 20O3 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Öymen: AB içtn radeyok • İSTANBUL (AA) - CHP îstanbul Milletvekili Onur Oymen, AB'ye tam üyelik konusımda Türkıye'nin bazı eksiklerinin bulunduğunu ve yıllardır tunlan gidermek için ^aiıştığını beliıterek, * Somn bıından lcaynaklanmıyor. AB'de lıenüz Türkiye'nin erken bır tarihte tam üye olması yömınde siyasi bir irade yok" dedi. Öymen, îMarmara Üniversitesi Avrupa Topluluğu Enstıtüsü'nce, Sultanahmet'teki rektörlük binasında düzenlenen konferansta konuştu. Vtotfovuitz açıklaması • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, ABD Savunma Bakan Yardımcısı Paul Wolfowitz'in açıklamalanru değerlendirirken, Türkıye ve ABD'nin bölgesel ve uluslararası konularda mutlaka aynı istikamette düşünmesi gibi bır kural bulunmadığına işaret etti. Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürii ve Dışişleri Başdanışmam Sermet Atacanh, Sezer'in pazartesi günü ABD Başkanı George W. Bush ile yaptığı telefon konuşmasında bu görüşlerini dile getırdiğıni söyledi. Iktidar akortsuz orkestra' • ANKARA (Cumhuriyet)-MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AKP iktidannın ciddiyetten, tutarlılıktan ve kararhlıktan yoksun yaklaşımlan sonucu, Türkiye'nin hem içerde hem de dışarda kan kaybettiğini belirterek hükümeti 'tecrübesiz ve akortsuz orkestraya' benzetti. Bahçeli, dış politika alanında çok kritik gelişmeler yaşandığını. ancak siyasi iktidarın bu gelişmelerin neresinde yer aldığının belirsiz olduğunu bildirdi. AKP'de araba kavgası sürüyor • ANKARA (ANKA)- Bakanlara yönelttiği soru önergelerine yanıt alamayışını protesto etmek için tasanlann görüşüldüğü Genel Kurul çalışmalannı boykot karan alan AKP milletvekili Emin Şirin, bu kez de makam arabalan nedeniyle parti yönetimiyle karşı karşıya geldi. Dengir Mir Fırat, Şirin'i telefonla arayarak, arabalann bir "havuz sistemi" içine almdığı bilgisini verdi. Şirin ise içinde bulunulan konjonktür gereği hiçbir parti almazken AKP'nin 6 tane araba almasının doğru olmadığını söyledi. 'Cumhuriyet' SOPUSU • ANKARA (ANKA) - CHP Ankara Milletvekili Prof. Dr. Yakup Kepenek Başbakan'ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, haftalık olağan görüşmeler sırasında Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı Sezer'e "Cumhuriyet gazetesi gibi konuşuyorsunuz" dediğine ilişkin haberleri anımsattı. Kepenek, "Bu haber gerçek mi? Gerçek ise 'Cumhuriyet gazetesi gibi konuşmak' ile kastettiğiniznedır?" diye sordu. Avrupa Günü'nde sivil toplum örgütleri İHD'nin belgelerine el konulmasını kınadı 9 Mayıs'a baskın gölgesi• Gül, insan haklan örgütleriyle bir araya geldiği toplantıda, İHD'ye yapılan baskma tepkileri dinledi. Türkiye İnsan Haklan Vakfı Başkanı Önen, baskını demokrasiye yapılmış ağır bir saldın olarak değerlendirdi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)- Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Abdullah GüL AB Komisyonu'nun Genışle- meden Sorumlu Üyesi Günter Verheugen'in "Türkiye'de din özgürlüğü yok" eleştinsine ya- nıt verdi. Türkiye'nin tüm din ve ınançlara saygılı bır geçmi- şirun bulunduğunu vurgulayan Gül, "KiKseylecaminin,sinago- gun aynı dönemde yapıldığı. in- sanlann hiçbirbaskı alünda kal- madan, inançlanm, ibadederini özgürce yaşadığı bir geienekten geHyonız" diye konuştu. Gül, Türkiye'de, böyle birge- leneğe karşm düşünce ve ifade özgürlüğü önünde zaman za- man engellemelerin de olduğu- nu kabul etti. Yunan Büyükelçisi AB reformlarını desteklediğini söyledi Tiiridye'nin yapacağı şeyler var ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yunanistan'ın Ankara Büyükelçisi Michael Christides, Türkiye'nin AB'ye katılmasını istediklerini belirterek "Türkiye'nin AB'ye bir an önce girmesinden başka alternatif olmadığma inanryoruz" dedi. Hükümetin AB reformlannı desteklediklerini ifade eden büyükelçi, "Ancak AB yolunda daha yapılması gereken çok şey var" dedi. Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, 9 Mayıs Avrupa Günü nedeniyle AB ülkelerinin Ankara büyükelçilerine öğle yemeği verdi. Gül, yemek öncesinde yaptığı konuşmada, hükürnetin AB'den 2004 yılında müzakere tarihi alabılmek için gereken koşullan bir an önce tamamlayacağını \-urgulayarak "Müzakere sürecinin başlaülması, AB'nin yeni bir bölünme yaratmadan Avrupa'yı birleştirme yönünde kararuhğmı da gösterecektir. Bu, Türkiye ve AB için tarihi bir görevdir" dedi. Dostluk konseri Avrupa Günü Ankara'da 40 Türk ve 40 Yunan müzisyenden oluşan senfoni orkestrasının verdiği konserle kutlandı. Dostluk mesajlanmn verildiği konsere Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül de katılarak büyük bir jest yaptı. AB Komisyonu Türkiye Temslicisi Hans Jörg Kretschmer'in ev sahipliğinde Bilkent Üniversitesi Müzik Fakültesi Konser Salonu'nda gerçekleştirilen konsere AB üyesi ülkelerin büyükelçileri, ABD Büyükelçisi Robert Pearson ve çok sayıda davetli de katıldı. Gül, insan haklan örgütleriy- le ve ilgili kamu kurumlannı bir araya getiren Başbakanlık İn- san Haklan Danışma Kurulu'nun 2. olağanüstü toplantısına katıl- dı. Devlet Konukevi'ndeki top- lanhnın açılışında konuşma ya- pan Gül, hükümetin, AB süre- cinde 6. paket ile reformla de- vam edeceğini belirtti. Gül, ka- nunlann çıkanlması kadar uy- gulamasının da önemli olduğu- nu vurguladı. Gül, "Eğer Mec- Ksten geçenyasalar kâğıt üzerin- de kalacaksa,bunlar sadecegös- teriş, makyaj malzemesi gibi ka- lacaksa, bunlann hiçbir anlamı yok" görüşünü dile getırdi. Ardından söz alan Türkiye în- san Haklan Vakfı (TÎHV) Baş- kanı YavuzOnen, Ankara DGM tarafından insan Haklan Der- neğı (ÎHD) Genel Merkezi'ne yapılan baskını kınadı. Baskının ulusal ve uluslararası hukuk ku- rallanna aykın olduğunu savu- nan Önen, "Bu baskını tüm in- san haklan örgütlerine ve de- mokrasiye yapümış ağır bir sal- dm olarak değerlendiriyor ve la- nıyonız" dedi. Baskın sırasında tHD'nin 17 yıl boyunca birikmiş belgeleri- ne de el konulduğunu anımsa- tan Yavuz Önen, "Bunlann der- hal iadesini talip edhoruz. Bu çerçevede olurrdu uygulamalan görmediğimiz takdirde, hükü- met tarafindan düzenlenecek in- san haklan toplanolanna kaül- manın da bir anlamı kalmaya- cağını düşünüyoruz" diye ko- nuştu. Önen'in açıklamasına Mazlum-Der ve Helsinki Yurt- taşlar Derneği de destek verdi. Gül, eleştirileri dinledikten sonra Önen'in yanına gıderek örgütlenn hassasıyetlenni anla- dığını, bu görüşleri dikkate ala- caklannı söyledi. TİHV Genel Sekreten Sedat Aslantaş da, Başbakan Tayyip Erdoğan'a bır mektup göndere- rek 6 Mayıs'ta İHD'ye yapılan polis baskınında derneğin 17 yıllık tanhine el konulmasını şi- kâyet etti. Sezer Türkiye'nin hedefini çizdi: Atatürk'ün yolundan çağdaş Avrupa'ya ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CumhurbaşkanıAhmet Necdet Sezer, Türkiye'nin yüce Atatürk'ün gösterdıği yolda ilerleyerek çağdaş A\Tupa'nın aynlmaz bir parçası durumuna geldiğini \urgulayarak "AB üyehğimiz bu birükteiiği daha da pekiştirecektir. Türkiye'nin en lasa sürede üyelik görüşmelerine başlayarak AB'ye üyelik sürecinde geri dönülmez bir aşamaya ulaşacağına inanryorum" dedi.Cumhurbaşkanı Sezer, 9 Mayıs A\Tupa Günü nedeniyle yayımladığı mesajında, Türkiye'nin AB üyeliği için "Atatürk'ün gösterdiği yora" vurguladı. Türkiye'nin yüzyıllardır Avrupa sisteminin bir öğesini oluşturduğunu, Avrupa ülkeleriyle kültürel ve toplumsal etkileşim içinde bulunduğunu anımsatan Sezer, "Türkiye, yüce Atatürk'ün gösterdiği yolda ilerleyerek çağdaş Avnıpa'nın aynlmaz bir parçası durumuna gelmiştir. AB • Cumhurbaşkanı Sezer, 9 Mayıs Avrupa Günü nedeniyle yayımladığı mesajında "Türkiye, yüce Atatürk'ün gösterdiği yolda ilerleyerek çağdaş Avnıpa'nın aynlmaz bir parçası durumuna gelmiştir" dedi. üyeh'ğimiz bu birlikteliği daha da pekiştirecektir'' dedı.Türkıye'nın AB üyeliğinın, demokrasi ve hukuk devleti ılkelerinın egemen olduğu, banş, gönenç ve güvenlik içinde yaşayan bir Avrupa'ya yeni boyutlar katacağını ifade eden Sezer, "Türkiye'nin en kısa sürede üyelik görüşmelerine başlayarak AB'ye üyelik sürecinde geri dönühnez bir aşamaya ulaşacağı inancryla Avrupa ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART AVAK UVPR 1 YASILAJRZZAN ÖZüR musakart(a yahoo.com y görüşüne yer verdı. TBMM Başkam Bülent Annç, yayımladığı mesajda Irak savaşuıı kastederek uluslararası alanda yaşanan son gelişmelerin Türkiye ile AB'nin hedef ve çıkarlannın kesiştiğini bir kez daha ortaya koyduğunu söyledi. Türkiye'nin gelecek dönemde temel hedefinın Kopenhag Doruğu sonuçlan ışığmda üyelik müzakerelerinin bir an önce açılması olacağını vıırgulayan Annç, "MecHs'e sevk edilecek son reform pakethle, Kopenhag siyasi ölçütlerine uyum tamamlannnş olacakûr" dedi.Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da 9 Mayıs Avrupa Günü için mesaj yayımladı. Mesajında Türkiye'nin Avrupa ailesinin bir parçası olduğunu ifade eden Erdoğan. Türkiye'nin AB'ye üyeliğinin aynı zamanda medeniyetler arasındaki diyalog \ e uzlaşmaya da büyük katkısı olacağını kaydetti. Daha önce emekli edilen bürokratlarm durumu belirginleşmedi Hııkuki boşluk doğdu EBRU TOKTAR ANKARA - Emeklilik yaşını 65 'ten 61' e düşüren yasanın yürür- lüğünün Anayasa Mahkemesi'nce durdurulmasıyla gözler hükümete çevrildi. Anayasa Mahkemesi"nin karan öncesinde hükümetin 2 bin 116 memur ve bürokrattan 1920'si- ni zorunlu emekliliğe ayırdığı öğ- renildı. Hükümetin, Anayasa Mahkeme- si'nin karannı açıklamasına kadar yasa kapsamına giren 2 bin 116 ki- şiden büyük bölümünü emekliye ayırdığı ortaya çıktı. 1920bürokrat ve memurun emeklilik işlemleri- nin tamamlandığı öğrenildi. CHP'nin açtığı davayı karara bağ- layan Anayasa Mahkemesi'nin, ya- samn yürürlüğünü durdurması ile hukuki bir boşluk da doğdu. Emek- li Sandığı, zorunlu emeklilik işlem- lerini durdururken, daha önce emek- li edilen bürokratlann durumunun ne olacağı belirginleşmedi. tdarenin, zorunlu emekliye ayırdığı memur ve üst düzey bürokratlan kendiliğinden göreve başlatmamasının kamuda kaos yaratacağına işaret ediliyor. Emekli edilen memurlar, tek tek dava açarlarsa, idari mahkeme ve Danıştay'uı yerleşik içtihatlan dik- kate alındığında bu kişiler yüksek olasılıkla görevlerine dönebilecek- ler. Davayı kaybedecek idare, bu durumda binlerce davanın da mas- raflannı ödeme zorunluluğuyla kar- şı karşıva kalacak. Görevlerine yeniden dönebihnek için idari mahkemeden karar alan memur \ e bürokratlann yerine ye- ni atamalar yapıldığından bu kez de yeni atananlann durumu tartış- malara neden olacak. EMNIYET GENEL MÜDÜRLÜGÜ SÖZCÜSÜ ARSLAN: OĞLUNUYÖNETtMEALMAKtSTEMESl TEPKİÇEKTİ Sıvas sanıkları kırmızı Erbakan veliahtıyla bültenle aranıyor birlikte dönüyor FeyzuOataArslan ANKARA(Cumhuriyet Bürosu) - Emniyet Genel Müdürlüğü Sözcüsü Fey- zullah Arslan, 35 kişüıin yaşamını yitirdiği Sıvas kat- liamı sanıklanndan Alman- ya'ya kaçan 6 kişinin kır- mızı bültenle arandığıru bil- dirdi. Arslan, haftalık basın top- lantısında, kırmızı bülten- le arananlardan birinin ia- de amacıyla Almanya'da tutuklu olduğunu söyledi. Arananlardan Alman- ya'ya iltica eden Adem Ağ- bektaşın Badenwürtten- berg'de Milli Görüş'e ait bir camide ünamlık yaptı- ğı saptanırken Arslan'ın, iade için cezaevinde tutul- duğunu söylediği kişinin HayretrinGül olduğu belir- tildi. Diğer hükümlüler AdemBayTak,MenmetYü- maz, Sedat V ıldınrn ın Al- manya'ya iltica başvurusu daha önce reddedildi. Fatih Erbakan ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Necmettin Erba- kan 5 yıllık siyasi yasağı- nın ardından SP'nin genel başkanı olarak aktif siya- sete dönecek. Erbakan, birlikte yasak- landığı eski RP yöneticile- rini parti yönetımine, oğ- lu Fatih Erbakan ı da par- tinin yetkili kuruluna al- maya hazırlanıyor.SP'nin, Erbakan' ın dönüş tanhine ayarlanan 1. Olağan Kong- resi yann Ankara "da yapı- lacak. Tek listeyle gerçek- leştirilecek seçimde Erba- kan tek aday olarak parti- lilerin karşısma çıkacak. Oğul Erbakan'ın "veü- aht" görüntüsüyle yetkili kurula ahnması partide ra- hatsızlığa neden oldu. SP Genel Başkan Yardımcıla- n Mehmet Bekaroğlu ve Numan Kurtulmuş un ye- ni yönetimde görev almak istemediği belirtiliyor. POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Kirli Kramponlar... Ecevrt Kılıç'a her sabah sorarım: "Ecevit bugün mafya ne yaptı?" Ecevit, ellerini ovuşturup yanıt verir: "Bugün önemli bir şey yapmadı abi!" Ecevit Kılıç, Cumhuriyet'in îstanbul Haber Ser- visi'nde adliye muhabiri olarak çalışıyor, 5 yıldan beri... îstanbul Üniversitesi lletişim Fakültesi mezunu... Yirmi altı yaşında olan Ecevit'in ilk kitabı çıktı: 'Kir- li Kramponlar' (Toplumsal Dönüşüm Yayınları). Ecevit'e önce sordum: "Böyle birkitap yazmak nereden aklına geldi?" Ecevit şu yanıtı verdi: "Cumhuriyet'te stajyer olarak çalıştığım sırada DGM'ye gidiyordum. Eski Beşiktaşlı futbolcu, Fut- bol Federasyonu başkan adayı Mustafa Kefeliya- kalandığında, polise ve savcılığa çarpıcı ifadeler vermişti. Bu ifadelerde Haluk Ulusoy'un başkan seçildiği seçime, mafyanın damga vurduğunu söylemişti. Ifadesinde, kendisini Alaattin Çakıcı ve Sedat Peker'/n, Haluk Ulusoy'u ise dönemin Içişleri Bakanı Mehmet Ağar'/n desteklediğini öne sürmüştü. Bu olay ilgimi çekti. Gazeteler bu olayı görmedi. Ben de araştırmaya başladım..." Ecevit'e "Araştınnca neler çıktı ortaya" diye sor- dum. Ecevit, "Mafya futbolda çok etkin" deyip yanıt verdı: "Mafya sahanın ortasında. Sürekli ataklar dü- zenliyor. Futbolun yenipatronu olmak istiyor. Çûn- kü futbol bir endüstri haline dönüştü. Ortada yıl- lık 1 milyar dolarlık birpasta bulunuyor. Mafya da bu pastadan pay almak istiyor..." "Alabiliyor mu?" Yanıt: "Elbette alıyor. Mafya önce futbol kulüplerinin yönetimini ele geçiriyor. Kendileh kulüp yönetici- si olamadığı için yakın bildiklerini yönetime geti- riyor. Istersenizbirörnekvereyim: Trabzonspor'un eski ikinci başkanı Atilla Yıldınm, Sedat Peker'in kurduğu çeteye üye olmaktan yargılandı." • • • Ecevit Kılıç bir Türkiye gerçeğinin fotoğrafını çekmiş... Soruyorum: "Ama Sedat Peker, kendisinin işadamı olduğu- nu her fırsatta söylemiyor mu?" "Söylüyor ama o bir kimlik edınmek istiyor. Ne- deni, ıllegal işlerle uğraşmak. İşadamı kimliğiyle zedelenmiş imajlannı düzeltmek istiyorlar. Bu iş- lerden kazandıklan paralan legal hale getiriyorlar..." Tarih22Arahk1997... Yer: Ankara Sheraton Otelı... Otel tıklım tıklım dolu... Otelin bir katında Alaattin Çakıcı'nın adamlan, bir katında Sedat Peker... Ecevit Kılıç bu olayı şöyle anlatıyor kitabında: "22 Aralık 1997günü Futbol Federasyonu baş- kanhk seçimleri Ankara Elektrik Idaresi Misafirha- nesi'nde yapılacaktı. Seçimlere eski Beşiktaşlı fut- bolcu Mustafa Kefeli, Haluk Ulusoy ve eski Gala- tasaray Kulübü Başkanı Alp Yalman aday oldu. Seçimlerin yapıldığı dönemde Çakıcı yurtdışın- daydı ve çeşitli davalardan aranıyordu. Çakıcı da futbol federasyonunda dönen ranta talip olmuş- tu. Kendisi olamadığına göre, ancak bu göreve ken- di adamlannı getirerek bu rantı elde edebilirdi. Mus- tafa Kefeli'nin Çakıcı'nın adamı olduğu biliniyor- du. Daha sonraları mahkemelere taşınan dosya- larda Çakıcı 'ya yakın bir kişi olduğu daha net an- laşılacaktı. 0 dönemde Çakıcı'nın işlerini takip eden Kefeli, özellikle büyük ihalelerde Çakıcı'nın mesajlannı taraflara iletiyordu. Nitekim Kefeli, yıl- lar sonra Çakıcı'nın kurduğu çeteye üye olmak- tan yargılandı. Çakıcı, federasyonu ele geçirmek için Kefeli'yi başkan seçtirmeye karahıydı. Ancak Kefeli'nin or- taya çıkıp ben adayım demesi başkan seçilmesi- ne yetmiyordu. Çakıcı, ilk önce eski devlet baka- nı ve Trabzonspor Başkanı Mehmet Ali Yılmaz ile iletişim kurdu. Yılmaz'dan Kefeli'yidestekleme- sini istedi. Yılmaz, Çakıcı'ya 'evet' demekle kal- madı, Gaziantepspor Başkanı ve Belediye Baş- kanı Celal Doğan'/ arayarak Kefeli'ye destek is- tedi. Doğan'dan inanılmaz bir şekilde 'evet' ce- vabı alınmıştı." • • • Kitapta yer alan kişilerin tümü de tanıdık yüzleri.. Hepsini orta sahada görüyoruz!.. işin içinde pek çok tanınmış futbolcu var!.. Uyuşturucu kaçakçılığından hayali ihracatadek uzanan 'futbol toplan' acı bir gerçeği gözler önü- ne seriyor... Yirmi altı yaşındaki genç bir gazeteci anlatıyor bunları!.. Kalemine sağlık Ecevit Kılıç!.. hikmet.cetinkaya(a cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Hikmet Çetinkaya ABD'nin Kürt Kozu ve Bağdat'ın Çocukları Tüm kitapçılarda GUnizi Vayıncılık 0.2125121172