Katalog

SAYFA CUMHURİYET 1 MAYIS 2003 PERŞEMBE HABERLER DUNYADA BUGTJN ALt SİRMEN Kim Akıllı, Kim Aptal Sayın Yasin Hatipoğlu? önce bir soru sorayım: - Türkiye'nin bugün en büyük sorunu nedir? Dilerseniz yanıt vermeden önce, büyük kentler- den birinin caddelerine çıkın. Karşılaştığınız on ki- şiye aynı soruyu sorun. Ne cevap alacaksınız acaba? Türkiye'nin bugünkü soaınlannın başında aş ve iş geldiğini görebilmek için ne Tarhan Erdem kadar ciddi, dürüst ve ehil bir araştırmacı olma- nıza ne de en gelişmiş yöntemleri kullanarak iyi örneklemeyle geniş kesimin eğilimini yansrtacak, büyük masraflı ve çabalı bir araştırma yapmanı- za gerek var. Türkiye'de insanlann birinci sorununun, aş ve iş, daha doğru sıralamasıyla iş ve sonucunda aş olduğu bir bedahattir. (Bedahat: besbelli, apaçık olma durumu. TDK Sözlük) Sorun uçan kuşa, esen yele, titreyen yaprağa, salınan ağaca! Sorun kaçana kovalayana! Sorun bütün hareket eden her şeye! Hepsi de size aynı yanrtı vereceklerdir - İş ve aş... Bu durumda, Gaziantep'in Nizip ilçesinde mu- kim, emekli imam Şaban Yıldız, "Türkiye 'de me- selenin aş ve iş olduğunu" söylerken akıllılık mı ediyor dersiniz, yoksa aptallık mı? ••• Erbakan takımından, eski TBMM Başkanveki- li Yasin Hatipoğiu'nun imam hatip ve türban ko- nusunda yaptığı konuşmada patlak vermiş olay. Salonda hazır bulunanlardan emekli imam Şa- ban Yıldız, konuşma bitip sıra sorulara gelince söz almış ve şunlan söylemiş: "Sık sık imam hatip ve başörtüsü konulanna de- ğiniyorsunuz. Siz değindikçe imam hatipliler ve başörtüsü sorun haline geliyor. Başörtüsünü sa- vunuyorsunuz. Ancak sizin bulunduğunuz Mec- lis 'te Merve Kavakçı başörtüsü yüzünden Mec- lis dışına çıkanldı." Vay sen misin bunu söyleyen! Korumalar, Ş. Yıldız'ı kargatulumba dışan çıkanrlarken Hatiploğ- lu öa"Bu aptallaryüzünden bu ülke bu hale gel- di" yorumunu yapmış. Acaba ülkeyi bu hale getiren gerçekten, Ş. Yıl- dız mı? Yoksa?.... Diyelim ki Yıldız, Hatipoğlu takımına veya on- lann 'junior' takımına oy vermiş, o yüzden so- rumludur. Ama Ş. Yıldız oynanan oyunun amacını ve so- nucu kısmen de olsa görmüş. Ya Yasin Hatipoğ- lu? Ülkenin sorunlarını çözemeyip, asıl konulara değinmeyip, hedef saptınp, insanlan bölmekakıl- cılık mıdir? Halkın çoğunluğunun karşı olduğu bu tür dav- ranışın sonucu ne olmuştur? Sayın Hatipoğlu sakın ola ki mazlum edebiya- tı yapmasın! Çünkü 28 Şubat'ı izleyen seçimler- de "imam hatip - türban" takımının oylan artma- dı, azaldı. ••• Mesele Sayın Hatipoğlu ile biriikte geçmişe ka- nşmış olsaydı, bugün burada tekrar ele almazdık. Ama aynı garabet bugün de sürüyor. Onlann özde devamı olduklannda şek şüphe bu- lunmayan, farklan yalnızca biçemde gibi görü- nen (hoş onu da beceremiyorlar ya!) genç kadro- lar da aynı yanlışın peşindeler. Onlar, kayrtlı seçmenin yalnızca yüzde 25'inin oylanyla çarpık baraj sisteminin garabeti yüzün- den hani neredeyse yanm yüzyıldır görülmeyen bir çoğunluğu, türban ve imam hatip edebiyatı ile geçirdiklerini sanıyoıiarsa yanılıyoriar. Obür partilerin ve geçmiş sistemin silinmesi is- teğidir, o azınlığı çoğunluk gibi gösteren. Aynı yanlışı sürdürerek durumu geriyon rejimi, kör topal demokrasiyi ve kendilerini de tehlikeye atıyoriar. Şaban Yıldız ise bu gerçeği görmüş, pek muh- temelen yandaşı olduğu kişileri uyanyor. Bu gerçekler ortadayken Sayın Yasin Hatipoğ- lu'na sormak gerek: - Beyefendi, bu durumda acaba kim akıllı, kim aptal; ne dersiniz? AKP'nin kadrolaşmasına tepki Uzan: Uygulamalar gaddarca ve haksız ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genç Parti Genel Baş- kanıCemUzan. AKP'nin Türki- ye'yi Batı'dan, çağdaş ve mo- Ir dern dünyadan •- uzaklaştırmaya yönelik girişimlerini, bütün mil- letin endişe ilejzlediği- ni belirterek "Önümüz- dekjgünlerdeumanzbu çababrdan vazgeçerter" dedi. Uzan, AKP'nin kadrolaşmaya yönelik atamalannın da "haksc ve gaddarca" olduğunu belirtti. Türk Sanayici ve Işa- damlan Vakfı (TÜSl- AV) Başkanı VeK San- toprak başkanhğındaki heyeti kabul eden Uzan, AKP iktidannın, Türkı- ye'yi istediği rotaya çe- virme hakkına sahip gi- bi davrandığını bıldırdi. Uzan, AKP'nin seçim meydanlannda, yurttaş- lann dini duygıüannı su- iistimal ederek oy topla- dığını söyledi. Uzan, Di- yanet Işleri Baş- kanlığı'nınTür- kıye'ninönemli kurumlanndan biri olduğuna işaret ederek şunlan söyledi: "Diyanet İşle- ri'ne şu ana ka- dar atama yapılamama- g da Türkiye'nin çağdaş yüzünü değiştinneyeyo- nefikgirişiınknn devamı- dır. Bunu toplum kabul etmeyecektir." Geçmiş hükümetlerin faturasını bürokratlara çıkarmanın "gaddarcavehaksa" bir tutum olduğunu dile ge- tiren Uzan şu görüşleri düegenrdı:"Kendflerisi- yasiiradeolarakbürok- ratiaratafimatverdiğin- de bunlar yapüabttiyor ya da bürokraüardan, verdikferitalimatianye- rine getirmelerini isti- yoıiar. Görevden atanan birçok bürokrat bun- dan önceki hükümetle- rin, siyasi otoritenin ta- limatlanıu yerüıe getir- mekten başka bir şey yapnnş insaJüar değü." MGK toplantısında irticayla mücadele stratejisinin ödün verilmeden uygulanması istendi AKP'ye laildikuyansıToplantı 7.5 saat SÜrdÜ 28 Şubat'tan sonrakı en uzun süreli MGK toplantısında Sezer ve TSK komuta heyeti, irticai çevreleri cesaretlendirici uygulamalardan duyduklan rahatsızhğı hükümete ilettiler. MGK bildirisinde laiklik konusundaki vurgunun bir anlamda zapta alındığı, bundan sonra hükümetin benzer uygulamalanna yönelik tepkinin daha sert olacağı mesajının verildiği yorumları yapıldı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Silahlı Kuvvetlen (TSK) ile hükümet arasında yaşanan gerginli- ğin ardından Milli Güvenlik Kurulu (MGK) 28 Şubat'tan sonra en uzun toplantısını dün gerçekJeştirdi. Ku- ruldan, hükümete yönelik tek cüm- lelik "laiklik uyansı" çıktı. Cumhur- başkanı AhmetNecdetSezer ve TSK komuta heyeti, irticai çevreleri cesa- retlendirici uygulamalardan duyduk- lan rahatsızhğı dile getirirken, hükü- mete "devletin temei niteliklerinden olan laildikilkeânin önemi ve titizlik- Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Abdullah GÜL, MGK toplantısının ardmdan Çankaya Köşkü'nden aynldı. Hükümet üyeleri toplanüdan sonra Dışişleri Konutu'nda durum değerlendirmesi yaptı. (Fotoğraf: AA) lekorunmasıgereği" iletildi. Laiklik uyansmın bildiriye yansıması, hü- kümetin bundan sonraki benzer uy- gulamalanna tepkinin daha sert ola- cağı yorumlanna neden oldu. Hükümetin irticai çevrelere mesaj vermek için bazı niyetlerini uygula- maya geçirmesi nedeniyle TSK ile ilişkilerinin gerilmesi, son yıllann en uzun MGK toplantısının dün yapıl- masına yol açtı. REFAHYOL hükü- metinin sona ermesinin başlangıcı olan 28 Şubat toplantısı 9 saat sürer- ken, dünkü toplantı 7.5 saat sürdü. Sezer başkanlığındaki toplantıya Ge- nelkurmay Başkanı Orgeneral Hil- mi Özkök. kuvvet komutanlan ile Başbakan RecepTayyip Erdoğan ve diğer hükümet üyeleri katıldı. TSK komuta heyeti yemekte bir araya geldl Toplantının ardından TSK komu- ta heyeti yemekte bir araya gelirken, hükümet üyeleri de her toplantıdan sonra yaptıklan gibi Dışişleri Ko- nutu'nda durum değerlendirmesi yaptı. Bu toplantıya hükümet üyesi MGK üyelerinden katılmayan tek bakan Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül oldu. Toplantının son bölümünde, TSK komuta heyetinin 23 Nisan resepsi- yonu ile su yüzüne çıkan rahatsız- lıklan gündeme geldi. Bu bölümde, hükümetin 6 aylık uygulamalan so- nucu TSK komuta heyetinde sistem ve laik rejimi hedef alan gelişmeler nedeniyle oluşan rahatsızlık, toplan- tıda hükümete iletildi. TSK komu- ta heyetinin karargâhlanyla birlikte Erdoğan'dan Cumhurbaskam'na: Cumhuriyetgibi konuşuyorsunuz • Hukuk dışı uygulamalan Köşk'ten dönen AKP hükümeti, Sezer'i devre dışı bırakacak yöntemler aramaya başladı. Sezer'in, sert bir dille eleştirdiği Erdoğan'ın, gazetemizi hedef göstererek "Cumhuriyet gazetesi gibi konuşuyorsunuz" dediği öğrenildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP hüküme- ti, hukuk dışı uygulamalannın süreklı Köşk'ten dönmesi nedeniyle Cumhurbaşkanı Ahmet Nec- det Sezer'i devre dışı bırakacak yöntemler arama- ya başlarken, hükümet ile Köşk arasındaki ger- ginlik de giderek büyüyor. Sezer'in, özellikle haftalık olağan görüşmelerde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı uygulamalan nedeniyle sert bir dille eleştirdiği bildirildi. Erdoğan'ın, "imam" bürokratlannı eleştiren ve geri çeviren Sezer'e karşı "nezaket sınuiannı aşan" bir üslup kullan- dığı belirtildi. Cumhurbaşkanı'nı "Yoksa başan- nua istemiyor musunuz?" diye suçlayan Erdo- ğan, Cumhuriyet gazetesıni de hedef aldı. AKP, işbaşına geldiğinden bu yana anayasaya aykın yasalar, kadrolaşma ve başörtüsü nedeniyle pek çok kez Sezer ile karşı karşıya geldi. Sezer'in Meclis'teki 23 Nisan resepsiyonuna katılmama karanyla Köşk - hükümet gerginliği iyice su yü- züne çıkarken, Sezer'in özellikle laikliğe aykın uygulamalardan rahatsız olduğu vurgulandı. 'Cumhuriyet'i hedef aldı Cumhurbaşkanı'nın, hükümetin bazı atamalannı geri çevirmesine sinirlenen Erdoğan'ın, "imam" bürokratlan savunarak "Yoksa başanh olmamı is- temiyor musunuz?" diyecek kadar ileri gittiği be- lirtildi. Basına sızan bilgilere göre Cumhurbaşka- nı'nın, "kişisel degü. istihbarat raporlan" doğrul- tusunda kararnamelere onay verdiğıni belırtmesi üzerine, Erdoğan'ın nezaket sınırlannı aşan bir üs- lupla "Siz de Cumhuriyet gazetesi gibi konuşuyor- sunuz" dediği belirhldi. Star gazetesinin haberine göre Erdoğan, bu görüşmeleri özellikle basına sız- dırdı. Aralannda ormanlann satışı, emeklilik yaşı- nın 65'ten 61 'e indirilmesi, iş güvencesinin erte- lenmesi ve vergi banşının bulunduğu çok sayıda yasa daha önce Sezer taraftndan anayasa ve huku- ka aykın olduklan için geri gönderildi. Ancak hü- kümet, iade edilen yasalann çoğunu hiçbir deği- şiklik yapmadan tekrar göndererek Sezer'i onayla- mak zorunda bıraktı. Gül ve Erdoğan hükümetle- ri, 2002 Kasım'ından Nisan basına dek Köşk'e 605 ortak kararname gönderdi. Sezer, AKP'nin 424 kararnamesini onaylarken, 155'ini iade etti. IĞNELt FIRÇA ZAFER TEMOÇtN Arınç, MGK bildirisindeki laiklik vurgusunu önemsemedi: Diüıyaıım yeniden keşfi değil ANKARA(CumhuriyetBürosu)-TBMM Başkanı Bülent .\nnç, MGK bildirisinde- ki "laiklik vurgusu"nu önemsemedi. "La- ildikflkesinevurgu, dünyanm yeniden keş- fi değildir" diyen Arınç, konunun toplantı- da tartışıhnasuu ve bildiriye konulmasını "malunıu flan" diye niteledi. Annç, Bosna Hersek ziyaretinden dönü- şünde Esenboğa Havaalanı'nda gazetecile- rin MGK toplantısına ilişkin sorulannı ya- nıtladı. Gazetecilerin, toplantuunardnıdan yayunlanan bildiride yer alan "Laiklik üke- sinin önemi vetitizGklekonmması vurgu- lanmtştn*" maddesini anımsatmalan üzeri- ne Arrnç, "büinen şeylerin tekrar edildiği- ni" ileri sürdü. Annç şunlan kaydettı: "La- ildik çok önemn bir konudur ve devletin te- mel niteliklerinden biridir. Bunlann konu- ş^ımıasıvevuı^uianmasımahımuilandır.Gi- derken de sormuştunuz, bir fevkaladeök ol- mayacağuu söylemiştim. Dönerken de soru- yorsunuz. Dürrva dönmeye devam ediyor. Her şey raymda, yolunda gitmeye devam ediyor. Türkiye çok güzel şeyler görecek." yaptıklan aynntılı çalışmalarla irti- cai çevrelerin mevcut durumu ve he- defleri aynntılı ve kapsamh olarak sergilendi. Cenelgeden duyulan rahatsızlık iletildi îrticai çevrelerin özellikle hedef al- dığı devletin temel niteliklerinden olan laikliğin önemi vurgulandı. Top- lantıda, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün Milli Görüş ve Fethuüah Gü- len okullanna ilişkin genelgelerinin devlet belgelerine girmesinin yarat- tığı olumsuzluk anımsatıldı. Hükümetin irticai çevreleri cesa- retlendiren kararlan örnekleriyle or- taya konurken geçen hükümet döne- minde MGK'de karara bağlanan ve imza altına alınan irtica ile mücade- le stratejisinin ödün verilmeden uy- gulanması istendi. Toplantı sonrası yayımlanan bildiride, laikhğin korun- ması ve irtica ile mücadele hakkın- da şu ifade yer aldı: "Toplanbda ül- kemizin güvenlik ve asa>işini etkile- yen iç ve dış geUşmeler gözden geçi- rilmiştir. Bu kapsamda, de% letin te- mel niteliklerinden olan laildik ilke- sinin önemi ve titizlikk konmması vurgulanmışOr." MGK bildirisinde laiklik konusun- daki vurgunun bir anlam- da zapta alındığı, bundan sonra hükümetin benzer uygulamalanna yönelik tepkinin daha sert olaca- ğı mesajının da verildiği yorumlan yapıldı. Irak ve Kıbrıs Toplantının resmi gün- dem bölümünde Irak'ta- ki gelişmeler, Kıbns ve petrol boru hatları, ABD'nin Irak'a yönelik askeri harekâtının ardın- dan yaşanan gelişmeler değerlendirildi. Türki- ye'nin özellikle Kuzey Irak'taki hassasiyetleri- nin korunmasına yöne- lik önlemlerin de ele alın- dığı toplantının sonunda yayımlanan bildiride bu konuya ilişkin şu değer- lendirme yapıldı: "Irak'a ilişkin geUşmeler aynnü- h biçimde değeriendiril- miş, geüşmelerin \akın- dan idenmeye devam edil- mesi ve gerekütemaslarm sürdürülmesi kararlaşö- nhmştır." Kıbns sorununda geli- nen durumun değerlendi- rildiği toplantıda, geçiş- ler için sınır kapılannuı açıhnası da ele alındı. Boru hatları İçin önlemler Irak'taki savaş sonrası gündeme gelen petrol bo- ru hatlan da MGK'de ma- saya yatınlan konulardan birisi oldu. Irak'ta Sad- dam Hüseyin yönetiminin devrilmesinin ardından Kerkük-Yumurtalık pet- rol boru hattına alterna- tif yeni hatlann günde- me gelmesi ile ilgili ge- lişme de ele alındı. Türkiye'nin stratejisi- ni destekleyen ve ekono- mik katkısı açısından önemine dikkat çekilen petrol boru hattı için ge- rekli önlemlerin almma- sı benimsendi. Gerginliği yaratan kilometre taşlarıANKARA(CumhuriyetBürosu)- Türk Silahlı Kuwetleri ile AKP hü- kümeti arasındaki gerginliği oluştu- ran unsurlar 3 Kasım 2002 seçimle- rinden sonra oluşmaya başladı. Mil- li Güvenlik Kurulu'nun dünkü top- lantısında da aynntılı olarak değer- lendirilen, TSK ile AKP hükümeti arasındaki gerginliğe yol açan geliş- melerin kilometre taşlan şöyle: • Beşir Atala> gerginliği: llk ra- hatsızlık kabine oluşumunda TSK ile AKP hükümeti arasındaki gergin- liği oluşturan unsurlar 3 Kasım 2002 seçimlerinden sonra oluşmaya başla- dı. HlmiÖzkök ün 12 Kasım 2002'de Tiçyç Erdoğan'la yapüğı görüşme- de laiklik hassasiyetine vurgu yapma- sına karşın AKP, sistem, rejim ve yö- netim anlayışına ih'şkin ipuçlannı ilk olarak kabinenin oluşturulması sıra- sında gösterdi. Çankaya Köşkü'ne gönderilen kabine listesinde YOK'ün Kınkkale Oniversitesi Rektörü iken "irticai faalhetleri nedeniyle" göre- vine son verdiği Beşir Atalay, Milli Eğitim Bakanı olarak yer aldı. Ahmet Necdet Sezer'in Milli Eğitim Bakanı olarak ErkanMumcu'yuatamasının ardından gerginlik ertelenmiş oldu. •Türbanprotokolde:TBMM'ye başkan seçimi su^suıda da aynı bu- nalım yaşandı. Eşinin türbanlı olma- sı nedeniyle BülentAnnç'ın seçilme- si uzun süre tartışma konusu oldu. • Ramazan Toprak bunahmı: İr- ticai faaliyetler nedeniyle TSK ile ilişiği kesilen Ramazan Toprak'ın özellikle Milh Sa\unma Komisyonu Başkanlığı'na seçihnesi askerierle ilişkilerin gerihnesine neden oldu. Genelkurmay'ın uyansı nedeniyle Toprak görevinden istifa ederken ye- rine Cengiz Kaptanoğhı getirildi. •YAŞ'aşerh: Hükümetin TSK'ye yönelik tavnnın en net şekilde orta- ya çıknıası ise 26 Aralık 2002'de top- lanan YAŞ'ta gerçekleşti. Dönemin başkanı Abdullah Gül, 7 subay-ast- subayın TSK ile ilişiğinin kesilmesi- ne imza attı. Gül ve Savunma Baka- nı Vecdi GönüL dosyalara şerh koya- rak AKP'nin tavnnı bir kez daha ser- gilediler. Şerhin gerekçesi olarak da "YAŞ karariannm yargı denetimine açıkohnamasının antidemokratikol- duğu" gösterildi. TSK, bu hükümet döneminde ilk olarak duyarlılığını "Menemen'de Asteğmen Kubilay'uı şehitedimesi' > ninyıldönümünedeniy- le yayımladığı mesajla gösterdi. Ge- nelkurmay Başkam Hilmi Özkök, Kubilay"ı "trticailemücadeleninsön- mez meşalesT olarak nıtelendjrdi. • Özkök'tenirtica uyansı: Özkök, en ciddi çıkışını 8 Ocak 2003'te ger- çekleştirdi. Hükümet uygulamalan- nı sert şekilde eleştiren Ozkök. "YAŞ kararlanııaşerhko%manınhukukau>- madığı ve irtkayi cesaretlendirdiği" vurgusunu yaptı. Özkök, türbanın, yargı kararlanna aykın olarak siyasi dayatma ve cumhuriyeti aşındınna sembolü olarak kullanılmasını hoş görmeyeceklerini de vurguladı. t/ Türbana af girişinıi: Hüküme- tin, türban nedeniyle üniversitelerden uzaklaştınlan öğrencilere af ginşimi, kadrolaşma çahşmalan, Erdoğan'ın başkanlık sistemi, hazırladıklan ya- I sa taslaklan tepki çekti. | • MiDi Görüş ve Gülen genelge- j leri-Resepshon protestosu: Dışişle- j ri Bakanı Gül'ün MiUiGörüş'ündev- ! letprotokolüneahnması, Gülenokul- i laruıın desteklenmesi içerikli genel- ! ge yayımlaması bardağı taşıran son ! damla oldu. TSK komuta heyeti ge- lişmelerdenduyduğu rahatsızhğı bi- j rinciağızdanaçıklamayada başladı. j