Katalog

25SSAN2003CUMA CUMHURlYET SAYFA MEDYA İNSANIN SERÜVENİ TURHAN SELÇUK DİÎRÜST ÎSTASBÜL OTKDİSİ ABDÜ1CANBA2 1 IN KAKİKULADE H&C2RALASI KISIM TEKHİLÎ VE OVlE OLt>U fcü, D&pr Î Islamcılanıı 23Nisan tutarsızlığı Şeriatçı basın, Cumhurbaşkanı Ahmet NecdetSezer'in, ordunun komuta kademe- sinin ve CHP'nin, 23 Nisan resepsiyonuna katılmamasını "zorbahk" olarak niteleyip, suçuCHP'yeattl - Islamcıkalemler, AKPhü- küraetinin ulusal konulardaki duyarsızhğı- nı, Kıbnspolitikasmdakitutarsızhğını, Baş- bakan'ın son olarak baş- kanlık sistemi tartşmasın- da olduğu gibi ABD pa- tentliherönerisineevetde- mesini, kadrolaşma çaba- lanru ve TBMM Başkanı Bülent Annç'ın son daki- kaya dek sürdürdüğü tür- baiıısrarını görmezdengel- diler. Şeriatçı kesimin en radi- "Bakar mısınız, adeta bürokrasi siyasi iradeye; milii egemenli- ğin tecelligahı olan bir maka- ma karşı mey- dan okuyor!" Abdurrahman Dilipak, Vakit. "Türkiyenin oJi- garşik güç mer- kezteri.enbüyük korkuyu millet iradesine karşı beslerler." Asım Yenihaber, Vakff. kal gazetesi olarakbılinenVakit, herzaman egemenlifin "flahi" olduğunu savunması- nakarşın, dün egemenliğın kaynağının mil- let olduğunu anımsayıverdi. Milli irade ile siyasi erk kavTamlannı birbirine kanştıran gazete, "Ankara'nın Saddamlan miDi ira- deyi ezdL Zorbahk horüadı" sürmanşetini atarak, TBMM'nın, kurulvışunun 83. yıl- dönümünde, tarihinin en karagünlerindenbiriniya- şadığını öne sürdü. Gaze- te. Cumhurbaşkanı Sezer, CHPGenelBaşkaru Denfe Baykal ve Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Ya- şar Büyükanıt'uı fotoğ- raflanru verdiği haberine ' de "Yapdklan kadın düşmanhğr başlığını attı. AKP'ye yakın olan Yeni Şafak, birin- ci sayfadan çok küçük gördüğü haberde, "TBMM 83 yaşında* başlığını kullandı. Ahmet Taşgetiren ve Fehnü Koru da yazı- lannda ordunun ve CHP"run ta\Tinı eleştir- diler. Mılli Görüş'ün ya- yın organı Milli Gazete, 1. sayfasında "Ananuzaçız diyor. onlar başuuzı açın diyeyırunryor.Anamızağ- uyor" manşetini atarak, üstü kapah bir dille ordu- nun ve CHP'nin tavnnı eleştirdi ve aynı üslupla AKP'ye sahip çıkü. TBMMBaşkanı Bülent Arınç, TBMM'deki 'Egemenlikkayrt- sız şartsız mille- tindir' sözünü hemen bugün in- dirsin." Ali Kara- hasanoğlu, Vakit Bovkot öne çıktı Hürriyet gazetesi, ilk sayfadan gördüğü "Boykotiu kuaama"başhklİhaberinde,dev- letin zırvesindeki görülmemiş protestonun bayramı gölgekdığıni öne sürdü. Milliyet ise "Çocuklarduymasın'" manşetini atarak, resepsiyonun AKP'nin gecesi gibi geçtiği- ni yazdı ve Başbakan Erdoğan'ın "Mffleti- mizaffetmeyecek" şeklindeki sözlerini öne çıkardı. Sabah, 1. sayfanın altmda "Buruk resepayon" başhğıyla ver- diği haberinde, "LaikHk '; "Bu ülkede; kirrtn boykotunedeniylekoktey- j n e olacağını, ki- le "sadece AKP, DYP ve ' <™n nasıl kıyafet ANAP'ın kaöldığmı" ya- , giyeceğine CHP zarkenAkşanOGeriadnn j veya bürokratlar dayumuşatmadrmanşe- kararverecekse, tiru atarak. resepsiyonun s ' z n 'Y e 'iktidar 1 *hükümetiııdevleÖebağ>- ojdunuz. Hasan i nı kopardığmT belırtti. \Karakaya, Vakrt. Star Gazetesi Genel Ya- yın Yönetmeni Fatih Çekirge, sürmanşete çektiği "tplerikoparansorular''başlıklı ya- zısında 23 Nisan gergınliginin arkasında "hükümetin yaptığı ta\inlerin. hazıriadığı yasalannolduğunu,bunundadevietin rota- suu değiştirmeye çahşügı kuşkusunu> ı arat- bguıT vurguladı. Gazetecilerin bağımsız sendikalaşma hakkı ellerinden alımyor Basına son darbe medyoaynası@cumhunyet com tr tstanbul Haber Servisi- Hükümetin tüm çahşanların toplam 17 ışkolunda örgütlenmelerini öngören tasarısı kapsamında, gazetecilerin de, işçi starüsündeki postacılarla, telefon hattı çeken emekçilerle ve matbaa işçilerıyle aynı işkolunda örgütlenmelerinin gündeme gelmesine Türkiye Gazeteciler Sendikası'nın (TGS) eski genel başkanlan Orhan Erinç, Şükran Soner ve Ziya Sonay, tepki göstererek, bu önerinin dünyada eşinin olmadığıru ve uygulama şansı bulamayacağını \-urguladilar. Şükran Soner, hükümetin Batı'dan çeviri yaptvğı için, habercileri, PTT hatlannı yapanlarla, işçi starüsündeki postacılarla ve matbaa işçileriyle aynı işkolunda değerlendirmesini eleştirdi. Soner, "Fikir ve düşünce dahil bunlann hepsi Haber-İş Sendikası'nda örgütlenecek. Ama dünyada ayn bir gazeteciler sendikası olmayan ülke yok. ÜsteBk üikemizde gazetecilere özel bir yasa var ve gazeteciler ayn bir konumda. Radyo ve tele\izyon çalışanlannın da, bakanlık yorumuyla eğlence işkolunda görülmesi ise çok tuhaf bir dunım" dedi. Orhan Erinç de gazeteciliğin esasının haberciliğe dayandığına dikkat çekerek basın iş yasasıyla genel iş yasasının birbirinden farklı kurallar içerdiklerinin altını çizdi. Erinç. "Aynı işkolunda çalışanlann, birbirinden farklı iki yasaya göre örgütlenmelerini öngörmek yanlış. Toplu iş sözleşmelerinde zaten patron baskısıyia karşılaşan insanlar. bundan sonra bir de siyasal baskjlarla karşılaşabilirler" diye konuştu. Ziya Sonay ise gazetecilenn özel statüleri olduğunu, hükümetin gazeteciliği haber işkolu altına almaya çalışmasını yanlış bulduğunu söyledi. "Hükümet iletişimi yanlış degerlendiriyor" diyen Sonay. uygulamada olanaksız olan bu karardan bır an önce dönülmesini ve gazetecilerin yine müstakıl işkolunda örgütlenmesinin sağlanması gerektiğini belirtti. SoWı /Irak, Dubai gibi olursa, bu fena mı olur?' Vabn Aıiran Htkriyt 'Geçen hafta Berlin'e gittiğimde ise neresi Bah, neresi Doğu an- layamadımV 'Ben performans in- dğili blki Rauf Tamar 'Bizde çok konuşu- sanı değilim, belki . , lan şeyler, bir türlü desorun bu.' kalkmaz.' ***** 'Türkçe. Rumca, Arapça nainliğin ve serefsizliğjn anlamı nep aynıaır7 Tiirk medyası Kıbns koımsıuıda çark ettiKıbns sorununun çözümsüz kalmasında hep Türk tarafını ve KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ı suçlayan Denktaş karşüı gazeteler. güneye geçişe izin verilmesiyle U dönüşü yaptı. AB'nin Güney Kıbns Rum Kesimi'ni (GKRK), adanın tümünü temsilen üye almasını bıle Denktaş'a bağlayan bazı gazete ve yazarlar, Yunanistan'ın, GKRKve Batı'nın politikalannı, çıfte standartlannı görmezden gelerek keskin bir manevrayla Denktaş'ı övmeye başladılar. Hürriyet, "Rumlar şaşkın. Ve duvan Denktaş yıktT manşetini atarak "KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş'ın tabulan yıkarak Türk ve Rum kesimleri arasındaki günübuiik geçişleri serbest bırakması Kıbns'ta deprem yarattı" diye yazdı. Milliyet. u Rauf Denktaş'ın atağı, Rumlan çok şaşırtö" başlığıyla verdiği haberinde, KKTC'nin karannı AB'nin olumlu karşıladığını belirtti. Denktaş'a en çok muhalefet eden gazetelerin başında gelen Radikal ise dış haberler sayfasının manşetine çektiği "Rumlara Denktaş çebmesi" başlıklı haberde, AB'nin karardan memnun olduğuna diLkat çekti. TRTnin üç adııyı Radyo ve Televizyon Ost Kurulu (RTÜK), şimdiye kadarki en zor kararlanndan birini alarak, iktıdara yakın onlarca isim arasından "en uygunlarTnı seçıp, TRT Genel Müdür adaylan olarak bildırdı. 104 aday arasından Şenol Demiröz, Mustafa Ruhi Şirin ve Mehmet Nuri Şahin"ı seçen RTÜK'ün Başkanı Fatih Karaca, seçimi büyük bir titızlık ıçinde yaptıklannı savunurken. kurulun hem hükümetin tercihlerini, hem de, kendi iç dengelerini ve üyelerinin konumunu dikkate aİdığı kulislere yansıdı. En güçlü aday olduğu konuşulan Şenol Demiröz, Istanbul Büyükşehir Belediyesı Kültür Daire Başkaru ve TRT'de yayımlanan ve Atatürk'ten hıç söz edihneyen Çanakkale belgeselinin senaristi olarak dikkat çeken bir isim. t % ü Ocaklan'nın ilk kurucularuıdan olan ve Recep Tayyip Erdoğan'ın belediye başkanlığı döneminde hızla yükselişe geçen Demiröz, REFAm'OL Hükümetı döneminde, dönemin başbakanı Necmettin Erbakan tarafından TRT'ye genel müdür adayı olarak gösterilmişti. Demiröz'ün adı AKBtL soruşturmasında da geçti. Her iktidarla rahatlıkla çalışabilecek bir kişi olarak bilinen Mustafa Ruhi Şirin, Istanbul Çocuklan Vakfı'ran başkanı ve TRT tstanbul Radyosu'nda yönetici. Vakıf, geçen günlerde yolsuzluk iddialanyla gündeme gelmiş ve vakıf yöneticilerinden Hüma Bay, edindiği olağanüstü servetle dikkat çekmişri. Üçüncü aday Mehmet Nuri Şahin de Türk- Islam sentezine yakınlığıyla bilinen, TRT kökenli bir aday. TRT'de çeşitli görevlerde bulunan Şahin, Ankara Belde gazetesinde yöneticilik yapıyor^. DUZYAZI ORHAN BlRGtT Ya 24 Gün Sonra Ulusal Egemenlik Bayramı nedeniyle TBMM Başkanı ile eşinin düzenlediği geleneksel resep- siyona, Bayan Annç'ın türbanlı olarak katılıp ka- tılmayacağı tartışmasının yarattığı sıkıntıyı, bazı çevreler salt kıyafet özgürlüğü açısından ele alı- yorlar. Bülent Annç'ın, TBMM Başkanı seçildiğinin er- tesi günü Cumhurbaşkanı'nı uğurlama görevini yerine getirmek için Münevver Arınç, geleneksel türbanı ile ve Cumhurbaşkanı vekili eşi kimliği ile Esenboğa Şeref Salonu'ndaydı. Ne Bayan Se- zer ne de Cumhurbaşkanı, Arınç çiftine en kü- çük bir sitemde bulunmadılar. Ama, Devlet Baş- kanı, daha sonraki yurtdışı gezilerine Semra Se- zer'i götürmeme karan alarak eşini Münevver Annç'la bir daha böyie törenlerde aynı fotoğraf karesinde görünmekten alıkoymuş oldu. önceki geceki resepsiyonu, salt politikacı eş- lerinin kıyafet özgürlüklerini kullanıp kullanama- ma açısından değeriendirenler aslında gündem saptırması yapma gayreti içindeler. Bu çabayı sarf edenlerden birisi de dostum Hasan Cemal. Dünkü yazısında, bu hanımefendilere devlet pro- tokolünün tümüyleyasak olup olmadığını öğren- meye çalışıyor. Somut bir de örnek vererek me- rakını gidermek istiyor: "...30 Ağustos törenleri, davetleri dolayısıyla hipodromlar, orduevleri de Mec/ıs Başkanı, Baş- bakan eşlerine kapalı mı?" sorusunu yöneltiyor. Bence iyi de yapıyor. Edirne ve Kayseri... 30 Ağustos'u beklemeye gerek yok. Sorun, BülentAnnç'ın kendi yarattığı krizi gidermek ama- cıyla 22 Nisan gecesi yaptığı açıklamada kullan- dığı deyim ile Cumhuriyetimizin, Devletimizin ge- lenekterine uymakgibi bir kuraladayanıyorsa, Edir- ne törenini örnek gösterelim. Dünkü gazetelerde Maliye Bakanı'nın, Bayan Unakrtan ile biriikte 23 Nisan kutlamatöreniniEdir- ne'de, elbette Şeref Tribünü'nden izlediğini gös- teren birfotoğrafyayımlanmıştı. Benzer bir fotoğ- raf da Kayseri'de Belediye Başkanı ile eşini hem de imam giysili bir öğrenci çocuğun Vali'nin önün- den geçişini izlerken gösteriyordu. Hanımefen- diler türbanlıydılar. Diyelim ki Gençlik ve Spor Bayramı törenleri ne- deniyle 19 Mayıs 2003'te, yani 24 gün sonra baş- kentteki törende Bayan Annç, Bayan Erdoğan, Bayan Gül, Bayan Unakttan ile öteki bakanlan- mızın eşleri, Şeref Tribünü'nde türbanlanyla yer- lerini alabilecekler mi? Resmi törenlerde "şeref tribünleri" de kurum- sal nitelik taşıdığı için şayet AKP iktidannın öyle bir niyeti ve amacı var ise bence sorunu bir ya- sadeğişikliği ileTBMM'ye getirmeli ve elbette ço- ğunluğunun oylan ile çözmelidir. Hatta o yasaya niçin sadece türban serbestli- ği konulsun. El değmişken Hasan Cemal'in "Bu hanımefendilerin haklan nedir" sorusununözgür- lükler açısından genişletilmiş yanıtı da verilebilir. Dileyenler, sadece türban yani başörtüsü tak- makla yetinmezler; çarşaf, ihram gibi giysiler de giyerek bir ilke de imza atmış olurlar. 375 oyluk ezici çoğunluk! öyle bir yasanın hazırlanmasının ilk basama- ğı da 30 Nisan Çarşamba günü aylık toplantısı- nı yapacak olan Milli Güvenlik Kurulu'na konuyu getirmekle çıkılmış olur. O toplantıda, ünlü Dı- şişleri Bakanlığı genelgesinin aslı, kurulun tuta- naklanna geçer. Dışişleri Bakanı Gül, basının çar- pıttığını ileri sürdüğü bu genelgeyi niçin hazırla- dığını anlatır. Kurul üyeleri arasındagenelgeye tep- ki gösterenler var ise masaya belgelerini sıralar- lar. Tartışıhr ve demokratik yöntemlerle sorun çö- züme bağlanır. Unutmayalım. AB ölçütlerine uyma amacıylayapılan yasal değişiMiklerden son- ra MGK'de asker ve sivil kanadın oyları eşit- lendi. Bence, 3 Kasım seçimlerinde Adalet ve Kalkın- ma Partisi'rve oy isterkenTayyip Erdoğan'ın söy- lem ve söylevlerine de yüzde yüz uygun bir adım atılır. 375 oyluk ezici bir çoğunlukla bu iş çözü- lemezse, ne zaman Hasan Cemal'in merakına olumlu yanıt verilebilir? 16 Kasım günü Acil Eylem Planı'nı açıklarken "Allah 'a hamdolsun ki, şimdiye kadar verdiğimiz sözlerin hepsinde durduk. Inşallah bundan böy- te bu geleneğimizi Türkiye ölçeğinde de hayata geçireceğiz" diyen Başbakan'ın kendisi değil miydi? Faks: 0212- 677 07 62 obirgitfŞ e-koiay.net i— KONIEDYA Yakında bazı gazeteler "90-60-90 " bovutlarında çıkacak! Erdiinç VTKV Avşar'm evine saldırı haberi Magazin dünyasmın gözde isimlennden HülyaAvşar'ın Şanyer'deki evinin önünde sabaha karşı silah atılması ve kurşunlardan birinin evinin kapısına, ötekinin otomobilinin tamponuna gehnesi bazı gazetelerde şöyle yer aldı: Milliyet: 6 kurşun sıküdı, Avşar saldınnın kendisine yönelik olduğunu sanmadığını söyledi. Pösta: 6 kurşun sıküdı, Avşar panik yaşadı. Vatan: 5 el ateş edildi, Avşar olayı soğukkanhlıkla karşıladı. Hürriyet: 5 el ateş edildi, olay sırasında ikinci kattaki odasında uyuyan Avşar, daha sonra aşağıya indi ve korkmadığmı söyledi. Habertürk: 5 boş mermi kovanı bulundu, ev boştu. Star: 5 el ateş edildi, Avşar çok korktu. Akşam: Avşar, "Korkacak bir şeyim yok" dedi. *