Katalog

SAYFA CUMHURİYET 25 NİSAN 2003 CUMA HABERLER MGK'de görüşülmesi beklenen raporda 'Milli Görüş'ün faaliyetlerinin durdurulması' isteniyor Almanya irticayadestek verdiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye'nin Brüksel Büyükelçiliği'nde, MGK Genel Sekreten Orgeneral Tun- cer Kıhnç'la girdikleri "yobaznk tar- oşması'"yla bir kez daha gündeme ge- len 'Milli Görüş'le ilgili bir rapor ha- zırlandığı belırtildi. Raporda, Türki- ye'deki irticai gruplann "Almanya'yı üs böigesT seçtiği, bunda Almanya 'nın "Müslüman Alman oluşturma" poli- tikasının etkjlı olduğu vurgulandı, "Almanya'daki İrticai Orgûtier ve Kuruluşlar" başlıklı rapor geçen ay, Curnhurbaşkanlığı, Genelkurmay Baş- kanlığı, Dışişleri Bakanlığı ve Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterhği'ne gönderildı. Dışişleri Bakanhğı'nınge- nelgesınden duyulan rahatsızlık nede- niyle 30 Nisan'daki MGK toplantısın- da köktendinci gruplann gündeme ahn- ması durumunda, söz konusu raporun da ele alınması bekleniyor. Raporda, Milli Göriiş Teşkilaa'nın • 30 Nisan'daki MGK toplantısmda köktendinci gruplann gündeme alınması durumunda ele alınacakraporda,Türkıye'deki irticai gruplann Almanya'yı üs bölgesi olarak seçtiği, bunda da Almanya'nın Müslüman Alman oluşturma politikasının etkili olduğu vurgulanıyor. faaliyetinin durdurulması ve bu konu- da Avrupa ülkeleri Içişlen Bakanlan- nın uyanlması isteniyor. Raporda Al- manya'nın yalnızca Kapianalar örgü- tü üzerinde durarak Türkiye'nin tep- kisini gidermeye çahştığı belirtildi. 'Almanya üs bölgesi' Raporda şu görüşlere yer verildi: "1960'h yıDardan itibaren Avrupa'da işciakıminın başlamasıyla özellikleyo- ğun olarak Alnıarrya'daki işçilerimiz arasuıda başlangıçta dini ihtiyaçlann karşrianması amacryla kundan küçük çapta dini örgütlenmeleriıı zamaniçin- de Türkrv e ale>1ıindegüçlü birer örgüt haline gddikJeri görülmüştür. Buön^rJer.Amuuna'}iüs bölgesi oto- rak kullanarak hem Avrupa'daki hem de Türkıye'deki tüm irticai faatiyetie- rini bu ûlkeden organize eder hale gel- mişlerdir. Türldye'de faaliyeti bilinen tüm irticai grupİar, Alman yasalann- daki boşluklardan.demokratik ortam- dan ve Almanya'nın kasrth tutumun- dan da stifade ederek uzannsj kuruluş- lar vasıtasryla. Hder kadro ve ekono- mik güçleriyle tüm A\Tupa'daki Türk vatandaşlaruu etkileyebilecek organi- ze güçler haline gehnislerdir. Almanya da vatandaşjanmızın Türk devieti ye- rine kendi kontrolündeMüslüman Al- man olması için irticai gruplann hare- ketkrine destek vermiştir." Raporda, Almanya'da Milli Görüş başta olmak üzere Nakşibendi tanka- tı, Süleymancılar, KaplancılarveNur- cular gibı radikal Islami örgütler ve bunlann yan kuruluşlanna ait toplam 124 irticai örgüt ve kuruluşun etkili olduğu kaydedildi. 'Kontrol altma alınsın' Milli Görüş Teşkilaü konusunda özel önlem alınması istencn raporda sö\1e deniHi:"Alman makamlan nezdindeya- püacak girişimlerle özeüikle Milli Gö- rüş'ün faaliyederinin sıkı kontrol ara- na ahnmasuun talep edümesi, EMyanet İşleri Başkanhğı'nın Almanya'daki fa- aliyetlerinin güçlendirilerek vatandaş- lannuzm irticai örgütlerin etkisinden kurtulması vebu örgütlerin Türkiye'de- kibağiantdannm yaptlacakoperasyon- larla çökertilnıesi hayati önem arz et- mektedir." Almanya'daki irticai grup- lann etkı alanı şöyle sıralandı: "Dini eğitinı verme yetkisini aiarak irticaya sempati duyan kirk ohıştur- maya çahşüklan. siyasi yönden siyasal İslaıru temsil eden partüerin organlan gibi faaliyet gösrerdikJeri ekonomik yönden irticai sermayeye destek ver- dikleri göztenmektedir." Rapora göre Türkiye aleyhinde ça- lışan bazı irticai kuruluşlar şöyle: "Mil- li Görüş, Hizb-üt Tahrir, Yeni Osman- lılar, Ümmet-i Muhammed, Zübre, Herne fslam Külrür Merkezi, Dort- mundtslam KülrürMerkezi, Bochum İstom Cemaatler Birtiği, Menzfl Der- gâhı Avrupa Merkezi, Kaplan Cetna- afi, tslam Külrür Merkezleri 89 Birti- ği,Köbı Nur Cemaatieri Birliği, İslamic Reüef, Mönchengladbach Çevresils- lam KültürMerkezleri, Türk-HakDer- neği, Müslüman Cemaatler BirtiğL'' MP dil devrimi fle • ANKARA (Cumfauriyet) - Türkçeyı korumak ve geliştirmek amacıyla Dr. Haldun Özen'in önderliğinde kurulan Dil Derneği bugün 16. yaşını kutlayacak. Dil Derneği Başkanı Sevgi Özel yaptığı açıklamada, dil devriminin 71. yılına ulaştığını anımsatarak AKP'nin hâlâ Atatürk'ün öncülük ettiğı dil devrimınden intikam almaya çalışOğını vurguladı. Özel, "ders kitaplannda Arapça- Türkçe kullanılması fark etmez" diye açıklamalar yapılmasının. kimseye yaran olrnayacaguıın altını çizdi. 61 yaş hanrtanacak raportfan sonra • ANKARA (Cmnhuriyet) - Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Haşim Kılıç, memurlann emeklilik yaşını 61 'e indiren yasanın bazı maddelerinin yürürlüğünün durdurulması ve iptali istemiyle açılan davada da yürürlüğün durdurulmasına ılışkın daha geniş rapor hazırlaması için raportör görevlendirildiğini bildirdi. Bir gazetecinin, "Yasa yürürlükte. Yürürlüğün durdurulmasının görüşülmesi için biraz acele edilmesi gerekmiyor mu" sorusuna Kıhç, "Başkan Mustafa Bumin, raportöreraporunukısa sürede hazırlaması için gerekli ikazlan yaptı" yanıhnı verdi. Tayyip Endoğan'dan 'B Tayyip'e dava • tstanbul Haber Servisi - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Istanbul Büyükşehir Beledıye Başkanlığı donemındekı yolsuzluk ve usulsüzlük iddialannı belgeleriyle gündeme getiren "El Tayyip-Rüzgârdan Kasırgaya" kitabuun yazan Mehmet Bölük ve yayıncısı Hayri Bildik hakkında, yayuı yolu ile hakaret iddiasıyla, 30 milyar liralık manevi tazminat davası açtı. Erdoğan'ın, Toplumsal Dönüşüm Yayınlan'ndan 1 yıl önce çıkan ve geçen günlerde 2. bastası yapılan lcitaba dava açmak için, " 1 yıl beklemesı ve başbakan olduktan sonra başvuru yapması"' dikkat çekti. Kayıp Tpiyoıf davası ertelendi • ANKARA (AA) • Kapatılan RP'nin eski il başkanlan Mehmet Zeki Çelik ve Ali Güner'in, RP'nin 1997 yılı Hazine yardımıyla ilgili olarak açılan "Kayıp friryon" davasında yargılanmalanna devam edildi. Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davarun dunışmasında mahkeme başkanı Ömer Yılmaz Çamlıbel, mazeret bildirerek 3. kez duruşmaya gelmeyen Çelik ve Güner hakkında ihzar celbi çıkanlmasına karar verdi. Siyasetçi, şotörü siahla vurdu • ÇORUM (AA) - CHP Çorum Merkez Ilçe Başkanı Gürsel Yıldınm, trafîkte geçiş üstünlüğü nedeniyle tarnşnğı kamyon şoföriinü tabancayla yaraladı. Tabanca ile 3 el ateş eden Yıldınm. kamyon şoforü Hasan Cesaret'i sağ omzundan yaraladı. Cesaret, hastandye kaldınlırken, Gürsel Yıldınm gözaltına ahndı. DERHAL YASAKLANSINLAR Alman yetldKleri ağır katanak ve harekete geçmemekle suçlayan Ddo l Ifkotte, Milh Görüş başta olmak üzere Hamas, Hizbullah ve benzeri aşın uç örgütlerin derhal yasaklanmasuu, Almanya'nm Islamcılann dinlendigi ve toplandığı bir mekân olarak arük "tüm çekicUiğmi yhinnesi gerektiğini" bettrtti ve gerekli her türlü güvenük, istihbarat ve hukukla ilgili önlemin vakit geçirilmeden alınmasını istedL Alman gazeteci Ulfkotte: Erdoğan, gerçek emelleri için demokrasiyi kullanıyor Demokrasiyi yıkacaldar OSMANÇUTSAY FRAVKFURT- tslamcı teröristlenn "Ahnama'nm altınıoyduöı", Milli Gö- rüş başta olmak üzere Tslamcı terör odaklanna karşı gerekli önlemler alın- madığı takdirde, bu odaklann kurduk- lan ağ üzerinden Alman ve Bah de- mokrasilerini yıkacağı ileri sürüldü. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan"ı "demokrasiyi gerçek emelleri için kul- lanmakia" suçlayan yeni bir kitapta, Erbakanailesinin bu uluslararası komp- loda merkezi önemde bir yere sahip ol- duğu belirtildi. istihbarat kaynaklanna yakınlığı ile tanınan Alman gazeteci Udo UUkottenm yazdığı "Şehirieri- mizde Savaş" başlıklı kitapta, çok sa- yıda gizli belgeye de dayamlarak ağır iddia ve suçlamalar dıle getirildi. Milli Görüş anahtarrolesahip Kitapta, Necmettin ve Mehmet Sab- ri Erbakan dan Kombassan'uı sahibi Haşim Ba\ram a. Recep Tayyip Erdo- ğan'dan Metin Kaplan a, Müslüman Kardeşler örgütünden Yimpaş ve Jet- Pa'ya kadarpek çok örgüt, kişi ve ku- rum tarafindan son derece karmaşık bir ilişkiler ağı içinde Alman ve Batı de- mokrasisine komplolar kurulduğu gö- rüşü savunuldu. Ulfkotte, bütün bu ka- otik ve tehlikeli yapı içinde Milli Gö- rüş ve Türk îslamcılannın "anahtar ro- le" sahip olduğunun altnıı çızdi. Alman polisi hareketsiz "Türklslamalar''ın öncülüğünde- ki terör odaklannın Batı demokrasi- sini >ıkmayı amaçladığı kaydedılen kitapta, sözde demokratik. banşçı, Batı yanlısı ifadelerin ardnıda terörist amaçlann yattığı Alman ıstibbarat. yetinin", Almanya"daki her terör hüc- resınde birpayn bulunduğu ıddıasını da dile getırerek "İslamcı örümcek ağuıuı merkezini son dönemde artan oranda Milli Görüş ohıştunnaktadır. Buradan ipler yurtdışına, Mısır'daki köktenci Müslüman Kardeşler'e, Hamas'a, Hiz- bullah ve El Kaide'ye çekilerek örül- mektedir'' diyeyazdı. Alman istihbarat ve güvenlik birim- lerinin hareketsiz kalındığını savunan kitaba göre, Pakistan'da yaşayan ve te- • îslamcı terör odaklanrun başta Almanya, Batı deraokrasilerinin altını oyduğu, bu büyük komploda Türk İslamcılannm başrolü oynadığı ileri sürüldü.Alman istihbarat kaynaklanna yakınlığıyla tanınan gazeteci Udo Ulfkotte'nin 'Şehirlerimizde Savaş' adh kitabnıda, tslamcılann Batı demokrasilerini yıkmakta kararlı olduklan iddia edildi. güvenlik ve yargı makamlannın ra- porlanna dayanılarak ileri sürüldü. Almanya'nın en ıtibarlı gazetesi, mer- kez sağ eğilimli Frankfurter Allgeme- ine Zeitung'da çalışan Ulfkotte, Alman- ya'daki cami ve mescitlerde planlarya- pıldığını belirtirken bütün bu gelişme- lerden Müslümanlann bü>ük kesiminin habersiz olduğuna dikkat çekti. Alman gazeteci, "MM Görüş zihni- röristleri eğiten Hassan Butt, Türk kö- kenli 60 .\lmani Pakistan'daki kampla- ra getirdı ve bunlardan 20'si tekrar "özel misyonla" ülkeye geri gönderildi. Ulfkotte, Türk Islamcılann çoğunun, dış dünyadan kopuk, yalnız tenîcçiler ol- duğunu, ancak bunlann Milli Görüş "e büyük sempati beslediğini de bildirdi. Kitapta, polis raporlan, yargıdaki soruş- turma dosyalan ve istihbarat bilgılerin- den hareketle şu vurgular da yer aldr "Almama'da biz, yeterince tslamcı besliyor ve fuıanse edhoruz. Bunlara, >anlışanlaşıhnışbir hoşgörii nedeniyle, huzuriçinde. sessiz sedasız bir terör ağı kurmalan için her türlü firsatı sunuyo- nız." Kaplancılara dikkat! Udo Ulfkotte, Islami derneklermas- kesi altında oluşturulan terör ağınm, Almanya ve Avrupa devletlerinin yavaş yavaş altını oyduğu tezini sa\ r unurken "îslamalann dhaloğa açıksaf insan gö- rüntüsünekapduımamasını" da istedi. Yazara göre, "Bunlann uzun vadedeki amacı Baülı toplum düzenini\ıkmak ve Almam adan da bir Müslüman hilafet devieti v'apmaknr". Tehdidin merke- zinde Milli Görüş kadrolannın yer al- dığını öne süren Alman gazeteci, Is- lamcı ağının ağırlıkmerkezinde Frank- furt ve Köln"ün bulunduğuna dikkat çekti. "KötaHalifesi''Kaplanlaradayer aynlan kitapta, Milli Görüş çerçevesin- de, Kombassan, Yimpaş, Jet-Pa gibi büyük şirketler üzerinden bir tür "sa- adet zmciri" ile dolandıncılıklar ger- çekleştirildiği, büyük miktarda ve kay- nağı belirsiz paralann bu çevreler üze- rinden aklandığı örneklerle anlahldı. Yeğen Sabri Erbakan'ın 'reform yapma' çabalan, Milli Görüş başkanlığına mal oldu Kasanın anahtarı Hoca'nın elinde METİN GÜR KÖLN-Diyanet çıkışlı eski bir müf- tü, Köln, Düsseldorf meyve ve sebze hallerindeki zengin 'MüKGöriiş'çüle- rin hepsinin üç evli olduğunu belir- terek "Asıl sorun kan sorunu degU para sorunudur. Sadece Köln'dekige- nel merkeze aidat ödeyenlerin sayı- a5500*dedi. Milli Görüş'ün Alman- , yacamilerindegeziciv^aiz olarakgö- , rev yapan eski müftü, Milli Gö- rüş'te paranın paylaşımına yöne- lik erki NecmettinErbakangru- bunun yönetimı ele geçirdığı- ru belirtti. 1999'daüçüncüevlilığı ile- ri sürülerek görevinden alınan Genel Başkan AB YüksePin yerine Erba- kan"ın yeğeni olan Dr. Mehmet Sabri Er- bakan'ın getirildiğini anımsatan eski müf- tü şunlan söyledi: 'Bir daha karşıma çıkma' "2003'ün başmda Sab ri Erbakan Av- rupa teşkilatında bir revizyon yapmak is- tedi. Bu uygulamada eskicenırvet başkan- lanndan bir kısmuu görevierinden uzak- laşoracakn. Bunlardan 10'u genel merkez çevresindeydi. Amacı daha genç ve eği- fimli gençleri yönetime getirmektL Şeriat- tan tavfavermeden, MiDi Görüş'ekarşı Al- manya'da ve Avnıpa'da oluşan olumsuz imajı yok etmek isti}ordu." Yeğen Erbakan'ın girişimi üzerine karşı grubun teşkilat içinde paratoplamamakam- panyası yürüttüğünü bildiren eski müftü şöyle konuştu: "Bu grubun önde gelenleri arasında Sefer (Malak) Ahmetoğlu, Hasan Damar. Yavuz Çeük Karahan, Abdurrahman Dizman veRecep Çınar var. .Almama'da 16 böige başkanı bulunmor. Genel merkeze para akımı durunca Erbakan'a para eski- si gibi gitniemeye başladı. Necmettin Erba- kan,yeğeniniçağırarakbununhesabınısor- du. Ö da sorunlar olduğu için para toplan- madığnu söyledL Necmettin Erbakan, 'Bir daha Erbakan olarak karşıma çıkma, mü- hürleri bırak git' dedL" Deneyli Millı Görüşçüler, Necmettin Er- bakan sağ olduğu sürece onun gösterdiğı- nin dışında kimsenin genel başkan olama- yacağını, Erbakan'uı paraya çok düşkün ol- duğunu söyledi BIRBAKMA SERVER TANİLLİ Korkma Sönmez Bu Şafaklarda... Bu yazıyı 23 Nisan'da yazıyorum. Televizyonda bayramdan gösteriler daha daya- kınımdaki bir okuldan yükselen coşkulu sesler. "Mil- li Egemenlik ve Çocuk Bayramı" değil mi bugün; onun heyecanı yaşanıyor. Beni alıp geçmiş yılla- ra, kendi çocukluğuma da götürüyor. Ve bir an- da, odama dışardaki okuldan yansıyan gür han- çerelerin inanç dolu seslenişi: "Korkma sönmez bu şafaklarda yözen al san- cak!" Marşın geri kalanına ben de katılıyorum. Göz pınarlanmda biriken yaşlar... Neden sonra, içinde yaşadığımız gerçeklere uyanıyorum. • Kuranlar, bir 80 küsuryıl önce, görkemli bir ya- pı kurdular. Bülent Tanör'ün -o anlamlı- söyleyi- şiyle, "haklı"ve "halklı" birmiicadelenin sonun- da, tarihte bir "/Wc"in altına imza artılar: Emperya- lizme karşı ilk milli kurtuluş savaşını kazanmanın arkasından, Müslüman dünyada ilk bağımsız cumhuriyeti kurdular. Iki de niteliği vardı o cum- huriyetin: "Laik ve demokratik" olması. Onu, sonraki yıllarda "çok partililik" ve "sosyal" nite- lik pekiştirecektir. Bugün yığınla sorunu da olsa, Müslüman dün- yada tektir bu cumhuriyet: 80 küsur yıl sonra ayaktadır ve ömeklik etmektedir; o sıralarda ku- rulmuş hemen tüm rejimler ise çöküp gitmiştir, bir tek Türkiye Cumhuriyeti yaşıyor. Veyaşayacak... "Korkma sönmez bu şafaklarda yüzen al san- cak!" Bu sağlamlığı, temele konmuş harcın kıvamın- dan ayrı düşünebılir misiniz? Işte güncel bir sorunumuz da bu: Böyle düşü- nenler görülüyor. "Milli bağımsızlık" mı? Bu küreselleşmeçağın- da o da neymiş? Laikliğe bir parça titizlik göste- riyorsanız, bu liberal çağda "laikçilik" olur muy- muş? Asıl sorun, "üretim "i artırmakmış, ne de- mekmiş "emeğin haklan"! Küreselleşmenin kapitalizmin, onun da emper- yalizmin arkasına takıldığı; ve kapitalizmin ağa- babalannın, başta da Birleşik Amerika'nın, key- fine göre ulusal sınırlardan içeriye zorla girip halk- lan köleleştirmek istediği günümüzde, ulusal çı- karların üstüne daha da titrememiz gerektiğini nasıl anlatmalı? öyle yazılar okuyoruz ki utanıyoruz... Nasıl aydınlardır bunlar, diye soruyoruz. Ama işlerin niçin buraya gelip varmış olması da, bir muamma değil: Ta 1950'lerden başlayarak, "an- tikomünizm" adına "KüçükAmerika" ideali işle- nip durdu, Amerikancılık beyinlere şınngalandı; bir tarihten sonra da "llımlı Islam" dolaştırıldı orta- larda. 50'li yıllar, 27 Mayıs parantezi dışında 6O'lı ve 70'li yıllar, sonra da 80'lerle başlayan ve bu- gün de süren özalcılık yıllan, rastlantı değildir; bu gübrelikte kök saldı, geliştiler. AKP iktidan da öyle... Hepsi, toplumda bir çözülüşün uğrak noktala- ndıriar. Herkesin gözü önünde oldu bunlar. Olan bitenden, sosyal demokratlan ve solcu- lan da dahil, hepimiz sorumluyuz. Meydan boş bırakıldı: Kitleleri örgütlemek sağ'a ve gericiliğe terkedildi. Solculuk ise, asıl bunu yapmak yerine, "meleklerin cinsiyeti"n\ tartışma- ya yöneldi. Bu arada, düşmana daha çok hedef oldu; ama atı alan da Üsküdar'ı aştı... • Şimdi gelip durduğumuz nokta ise şudur: Ko- şullann çok daha insafsız olduğu bir dünyada ya- şıyoruz. Nilgün Cerrahoğlu'nun son yazılanndan birinde söylediği gibi, "Bütün referanslarkaybol- muştur". Onlan, önce uluslararası alanda yeniden ayaklan üzerine doörultmak gerekiyor; özellikle de Birleşmiş Milletler Orgütü'nün saygınlığı iade edil- melidir; "dahainsanca birdünya"yagidenyolda bu şart. Ulusal planda, yurdumuzda ise, kendi re- feranslanmıza, başta da "1923 Devrimi"ri\r\ ilke- lerine daha da radikal ve güçlü olarak sahip çık- malıyız. Yurtseverleri, bu arada solculan ve sos- yal demokratlan; herkesten önce onlan bekleyen büyük görevler vardır. Geleceğe kaygılı gözlerle bakanlara, dahası umutlannı neredeyse yitirmiş olanlara da, bu mut- lu günde yüreklerimizi dolduran heyecanla ses- lenelim: "Korkma sönmez bu şafaklarda yüzen al san- cak"l. Schreyer: Krrtericri yerine getipmeniz zor ErdoğanAB } den daha fazla maliyardım istedi ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Başba- kan Recep Tajyip Erdo- ğan, AB'nin bütçeden Sorumlu Komiseri MichaeJe Schreyeri ka- bülünde AB'nin Tür- kiye'ye yapacağı mali yardımın miktannın arttınlmasını istedi. Schreyer, Türkiye'nin Kopenhag sıyasi ölçüt- lerini yerine getirme- sinin güç göründüğü- nü belu-tince, Erdoğan ~Endişeetmeyin,bu ko- nuda kararhyız" dedı. Schreyer. dün Baş- bakan Erdoğan, Dışiş- leri Bakanı Abdullah Gül ve Devlet Bakanı An Babacan ile görüş- tü. AB'nin Türkiye'ye yapacağı mali yardı- mın ele alındığı görüş- mede. Erdoğan Türki- ye'nin beklentilerini an- latri P - ^ - ^ dunın arttınlmasını ve "bunun bir kazaya uğ- ramamasmı" istedi. 'Tflrkiye kararh' Schreyer. Türkiye'nin 2004'ün sonuna kadar AB siyasi ölçütlerini karşılamasırun kolay ol- madığını savundu. Er- doğan. bu sözlere "Tür- kiye. gerekli reformlan yapmakta karartı" di- ye yanıt verdi. Schreyer, temaslan- nın ardından AB Ko- misyonu'nun Türkiye Temsilcihği'nde düzen- lediği basın toplantısın- da, Türkiye'ye mali yar- dımın özellikle yerel yönetinün geliştirilme- si başta olmak üzere idari kapasitenin güç- lendirilmesi ve siyasi ölçütlerin yenne geti- rilmesi amacıyla verıl- diğini kaydetti.