Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
11NİSAN2003CUMA CUMHURİYET SAYFA
17
Bektronik posta: <fentzsoRt0cumtMS&e&conıir Tefc 0.212.512 05 05 Faks: 0.212,512 44 97
- AKP, yandaşlanna trilyonluk
vergijesti yapmış...
"Hasreti Ömer adaleti!"
KurtarıcıŞair Eşref'ten
Rona Aybay
uyarlaması: "Gam
değil, mister Bush,
bunca insanın telef
olması. Lakin, elde
kurtaracak' Iraklı
kalmayacak!"
Kaide
Ahmet Mete
Apak: "Bağdat'ta
Saddam'ın heykeli
devrilirken çizmeleri
heykelin kaidesine
takıldı. Bush bu
durumu, Saddam'ın El
Kaide ile bağlantısına
kanıt olarak
göstermeli."
Merkez
Aydın Hatipoğlu:
"CHP, şu andaki
bina kendilerine
dar geldiği için, 10
milyon dolara yeni bir
genel merkez
yaptıracakmış. Hiç
acele etmesinler, bir iki
yıla kalmaz, şimdiki
bina geniş bile gelir."
AMERİKAN
MALI ALMA
IRAK HALKINA
BOMBA ATMA
ağdat, televizyonların naklen yayınında düş-
tü... Amerika, Irak'ı özgürieştirmek için Sad-
dam Hüseyin'in heykelini devirirken bir
"coni", heykelin tepesine Amerikan bayra-
ğı astı fakat sonra indirdi...
Sanmayın ki Iraklılara ayıp olmasın diye Amerikan
bayrağını geri çektiler...
Canlı yayın sırasında George W. Bush, Ingilizlere
ayıp ettiklerini anlayıp müdahale etti; kuyruğuna ta-
kılan Tony Blair'in kalbi kınlsın istemedi!
Şimdi Amerika Irak'a demokrasi getirecek...
Irak'ı özgürteştirecek...
Aynen Kuveyt'e, Birleşik Arap Emirlikleri'ne, Suudi
Arabistan'a demokrasi ve özgürlük getirdiği gibi!
Saddam'ın heykelini sokaklarda sürükledikten
sonra dükkânları yağmalayan yalınayak başıkabak
Bağdatlılar yann serbest piyasanın en değerli tüke-
ticileri olacak; kolalannı özgürce içecek, hamburger-
lerini afiyetle yiyecek, sigaralannı keyifle tüttürecek!
• •
Bagdat duştu
özgürce petrol verecek, özgürce afyon alacak!
Tabii ki afyon bir sembol ama aynı zamanda tarihi
bir gerçek; Ingilizler, Çin'i afyon bağımlısı yaparak
yıllarca sömürmüştü... Günümüzde afyonun yerine
dış borçlanma ile sürdürülen tüketim ekonomisini
koyun!
Bağdat'ın düşmesi, kimilerinin söylediği gibi "kü-
resel dünyanın yeniden yapılanması" için bir başlan-
gıç...
Ama aynı zamanda emperyalizmin yeni savaşlan
için debir başlangıç...
Bağdat düşerken, Amerika sırada Suriye, Iran ve
Kuzey Kore'nin olduğunu açıkladı.
Bundan böyle kim Amerika'nın boyunduruğuna
girmezse orası derhal özgürleştirilecek...
Birleşmiş Milletler'in işlevi de bittiğine göre yeni
dünya düzeninin yeni stratejisı artık böyle!
Eskiden Amerika, istemediği hükümetleri askeri
darbelerle devirirdi, liderlere suikast düzenlerdi, fa-
şist yönetimleri desteklerdi, terör örgütlerini besler-
di...
Ama bunlan hep el altından yapardı...
Yeni dünya düzeninin yeni stratejisi ile artık gizli ka-
paklı iş yapma devri kapandı...
Doğal servetlerini emperyalizmin hizmetine sun-
mayan, insan varlığını emperyalizmin kullanımına ver-
meyen ülkeler kara listeye alınacak, dünyanın gözü
önünde kentler bombalanacak ve sonra işgal edile-
rek özgürleştirilecek...
özgürleşmek istemeyenlertabii kı öldürülecek; iş-
birlikçiler de özgürieşen ülkelerin yeni yöneticileri ola-
cak... Evet, Saddam bir diktatördü ama gücü kendi
ülkesine yetiyordu.... Bush ise dünyanın diktatörü.
Bağdat değil, dünya düştü!
SESSÎZ SEDASIZ (!)
Yüksek Yerilim Hattı
erdincutku u yahoo.com
Yumurta mı savaştan çıkar, sa\aş mı yumurtadan?
At tüccarmın oltasına takılan balık
Türk-Amerikan ilişkilerinin nereden
geldiğini anımsatıyor Ayşegül Tokatlı:
"1950'li yıllarda Amerikan
Kongresı'nde bazı üyeler, komünizme
karşı direnen Türkiye'ye Marshall
Planı çerçevesinde yapılan
yardımların arttınlmasını isteyince
Dışişleri Bakanı John Foster
Dulles üyelere şöyle diyordu: Bir kişi
nehre balık avlamaya giderken
oltasına bir yem koyar. Oltaya takılan
balığa yeniden yem vermenin anlamı
yoktur. Eğer balık oltadan kurtulmak
isterse siz de çubuğu sallayarak
balığın hem kurtulmasını önlersiniz
hem de boğazının parçalanmasına
yardımcı olursunuz. Yok eğer balık
uslu durup size problem yaratmıyorsa
sız de yaşaması için arada bir yem
verebilirsiniz. Işte Türkiye bizim için
oltaya takılan bir balıktır. Sürekli yem
vermeye gerek yoktur. Türkiye bizden
kurtulmak isterse olta ile boğazının
parçalanmasını sağlanz. Yok eğer
uslu durursa biz de ona yaşaması
için gerekli olduğu ölçüde ve
bizim çıkaıiarımıza hizmet edecek
şekilde yardımcı oluruz." Türk-
Amerikan ilişkilerindeki son durumu
ise Ayşe Meral özetliyor "ABD
Senatosu, 1 milyar dolar yardımı da
bazı koşullara bağladı. AKP hükümeti
kiminle dans ettiğini anlamış olmalı.
Seçim öncesi ve sonrası ABD'ye
verdiği sözlerle hükümet olan ABD
patentli tüccar hükümetin ülkeyi
getirdiği onur kırıcı durum: At
tüccarıyla yatan, çıplak kalkaıi"
Türkiye, Kendine
Gelmelisin
Tanju ERDE.M
Emekli Amiral
21'inci yüzyılın ilk yıllarında
dünya köklü bir değişim yaşıyor.
Bu değişimin ne menem birşey
olduğu ABD'nin ve yardakçısı In-
giltere'nin iktidar kadrolannın I-
rak'a askeri saldınsıyla belli oldu,
görüldü ki;
• ABD imparatorluğu, tüm ev-
rene hâkim olmak ve bu ege-
menliğini sürdürebilme önlemle-
rini almada; bunun için, askeri
güç dahil, tüm güç unsuriannı
kullanma karanndadır.
• ABD, hedefe ulaşmada
uluslararası hukuka, diplomatik
geleneklere, BM'lere, müttefik
ülkelerin haklı karşıtlıklanna du-
yarlı ve umarlı değildir.
• Insanlığın binlerce yıl sonra
ulaştığı bir değerler aşamasın-
da, güçlü istediğinde güçsüze
istediğini yapan, ilk çağlann or-
man kanunu uygulamasına tüm
dünyanın gözü önünde dönül-
müştür. ABD liderliği 11 Eylül
2001 sonrasında faşizme kay-
mıştır.
• Tüm bu gidişatın temelinde
emperyal güçlerin ekonomik,
kültürel, politik ve askeri ideolo-
jisinin empoze edilmesi yatıyor.
Gaye dünya öncelikli kaynakla-
nnın başta ABD, gelişmişlerin
büyük sermaye gruplannın (ulu-
sötesi ya da çokuluslu şirketler)
eline geçmesidir. Bu ideolojinin
kabul ettirilme mücadelesinde
ulusal çıkarlar, ulus devlet, ba-
ğımsızlık. ulusal ekonomi vb.
kavramları savunanlar marjinal
güçler haline getirilmek isteni-
yor, gerekiyorsa yok ediliyorlar.
Emperyal güçlerin empoze etti-
ği düzenin işbiriikçileri, destekçi-
leri o ülkelerde. bir şekilde ege-
men güçler haline getiriliyorlar.
Şimdi dünyamız; güçsüz olup,
zengin kaynaklara sahip ya da
önemli jeopolitik ve jeostratejik
konumlarda yaşayan ülkeler ve
haJklar için güvenlikli bir yer de-
ğildir.
Bu durumun nedenleri vardır.
Bu durum ortaya sadece Sovyet
Rusya'nın yıkılmasıyla çıkmadı.
ABD'nin meşruiyet tanımayan
eylemlerinde ona karşıt olan
güçlerin somut dayanışma gös-
termemelerinin, BM yöneticile-
rinin işlevlerini yerine getireme-
ı
rnelerininderolleribüyüktür. An-
\ cakABDsaldınlansürerseumu-
lur ki bu dayanışma ciddi olarak
gösterilecek, sonuçta ya ABD
duracak, ya da dünya bugünden
başladığına inanılan yeni bir glo-
bal çatışmaya sürüklenecektir.
BJ çatışma ABD emperyalizmi-
nin Avrupa ve Asya kıtalannda
sonu olacaktır. Bu gelişmenin
sağlanması zamana ihtiyaç gös-
terir.
Türkiye bu ortamda önemli je-
opolitik ve jeostratejik konumun-
da nasıl ayakta kalabilir?
Türkiye özellikle son 20 yıldır
ABD'ye müzahir yönetimlerin
eknde. ABD'nin dikte ettiği dü-
zenle bir ölçüde uyum sağlamış;
her alanda ABD'nin güdümüne
grmiştir. Ekonomik reform adı
altında gelişmişlerin ekonomik
dJzeneklerine uyum sağlama ve
tabi olma çabalan, ABD'nin des-
teğinde ılımlı Islamın (ne demek-
se) yönetimlerde giderek etkili
olması, yoğun borçlanmalar yc-
luyla ulusal çıkarlardan ödün ta-
leplerinin gündeme gelmesi,
medyanın ve eğitim uygulama-
lannın desteğinde ABD'ye ba-
ğımlı bir kültürel yapının oluştu-
rulması, dış politika ve güvenlik
meselelerinde ABD ve AB karar
merkezli politikalara genelde
teslimiyet gösterilmesi bunun
kanıtlandır. Sonuçta; ulus devlet
zayiflamış, Cumhuriyetimizin ni-
teliklerinde aşınmalar olmuş,
ekonomik krizler yaşanmış, ya-
şanmakta; ulusun bağımsızlığı,
biriiği, bütünlüğü sorgulanır ha-
le gelmiştir. Ulusal güçlerin var-
lığına karşın, bünyesinde işbiriik-
çi ve ABD ve AB severlerin eliy-
le Türkiye giderek Filipinler'e dö-
nüştürülmek istenmektedir.
Bu durumu iyileştirmenin yo-
lu Türkiye'nin ulusal bir döneme
yönelmesidir. Bu dönem Ata-
türk'ün gösterdiği doğrultuda
bağımsız davranarak, akıl, bilgi
ve yurtseveriiğin eşliğinde her
alanda ulusal politikalar, strate-
jiler, plan ve programlar üreterek
yaşanacaktır. Bu suretle emper-
yalizmin egemen düzenekierine,
ulusal hareket tarzlanyla, ulusal
olanak ve yeteneklerimizle reka-
bet ederek, biriikte yaşanılarak,
direnilecektir. Ulusal ekonomi,
endüstri, doğal kaynaklanmız ve
özgün teknoloji üretimleri des-
teklenecektir. Ulusal hasılaya
büyük kaynaklar sağlayan, ya da
stratejik veya yaygın sosyal iş-
levleri olan kuruluşlann özelleş-
tirilmeleri durdurulacak, bunlar
verimli çalıştınlacak ve geliştiri-
lecektir. TSK hazıriık düzeyi ve
lojistik destek olanaklan gelişti-
rilerek savunma sanayii alanında
teknolojiler üretilerek güçlendi-
rilecektir.
öncelikle çevresel ülkelerte ve
Avrasya ekseninde banş, işbirli-
ği, ekonomik ve kültürel atılımlar
için çaba sarfedilecektir. AB ül-
keleri ile karşılıklı eşitlik ve say-
gıya dayalı ikili ilişkiler her alan-
da geliştirilebilir. Ülkemizdeki
ABD askeri variığı NATO görev-
leri ile sınıriı en az düzeye indiril-
meli. Anadolu topraklannın em-
peryal gücün askeri üssü ve de
Türk askerinin kriz bölgelerinde
acil müdahale gücü olarak kul-
lanılmayacağı güvenlik politika-
lannın temelini oluşturmalıdır.
ABD ile iyi ilişkiler sürdürülürken,
Türk politikalannı güdümleme-
sine fırsat verilmemelidir. Türki-
ye; ABD bölgede saldırgan poli-
tikalanna devam ettiği sürece,
oluşmakta olan güç merkezle-
riyle banş içinde dayanışmalıdır.
Türkiye bunları yaparsa yaşa-
dığı buhranlan aşacak; politik,
ekonomik, kültürel, askeri ve
teknolojik gücünü giderek arttı-
racaktır. Bağımsız, güçlü, istik-
rariı, çağdaş uygariığın değerle-
rini yaşayan bir Türkiye, bölge-
sinde banş ve istikrann da say-
gın ve onurlu bir kalesi olacaktır.
Halkımızı bu yönde bilinçlendir-
mede, örgütlemede, yönetimle-
ri etkilemede ulusal güç odakla-
nna büyük görevler düşifyor.
KİM KİME DUM DUMA BEHÎÇAK behicak/ı turk.net
ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACl
TARİHTE BUGÜN wt MTAZ ARIKA.\ llNisan
4OO SAYFAUK MAKAS fOJABI!
1863 'JTF 8U6ÜM, "M4K4S D£UENfM OTU2.UÇ Sf'/V
Ç.//dŞtCMrŞTI. KONUYA MİZA/-I/
GOSTEREN ICİT&P 4OO SAYFArDl!
TÜRKÇEYE A£/)PÇA ~A44K£"rXN GEÇ£N 40/^ SA-
77 O/LC.£gİM£ LATrMCe r
C'SO&//1"PAM SELM/f -
b Ğ SA-
SE/Pf MAtArsA/A B/İŞO4HAM MAKAS
ÇEL//CTEN P$7~/ IStZ'O
û££rE/v
8U DALOA
'D£
ÇEÜK
BEŞİKTAŞ 11. NOTERLİĞİ'NE
KEŞİDE EDEN: ŞÖLLMER DONDLIRMA SAN. A.Ş.
Vekıller: Ay. Sedat Yıfinaz Sümbül Sok. No: 41 1. Leventlst.
Muhatap: ÜMİTAŞ Inşaatçılık Taah. Mim. Proje ve Tic. Ltd. Şti.
Bahçelievler Mah. Özturan Sok. No: 3 Samsun
Konu: Ödeme ve müteferrik taleplerin muhatap şirkete ilanen tebliği.
Olaylar: Ihtar eden tarafından muhatap adına çıkanlan ihtamamenin,
muhatabın bıldirılen adreste bulunamadığı ve adresin meçhul olduğu
muhtarhkça belirtilerek iade edildiği ve yaptırılam Emniyet araştırmasın-
da da muhatabın adresinin meçhul olduğu anlaşılrruş olup ilgilisinin talebi
nazara alınarak tebliğe karar verildiğinden.
K.eşideci Şöllmer Dondurma San. A.Ş. eski Samsun bayisi olan
Takışoğlu Gıda ve Otomotiv San. Tic. A.Ş.'nin keşideci nezdindeki gerek
akdi gerekse kanuni sebeplerden neşet etmiş doğmuş ve doğacak senetli
ve senetsiz her türlü borç ve yükümlülüğünün ıfasının teminat tahtında bir
garanti taahhüdünüz bulunmaktadu-. Keşideci şirket kayıltannda yapılan
tetkık sonucunda, söz konusu Takışoğlu Gıda ve Otomotiv San. Tic.
A.Ş.'nin toplam 45.341.475.000 TL. borcu bulunduğu tespıt edılmıştir
Bu nedenle keşideci şirketin, fazlaya ilişkin her türlü haklanyla sair hak
ve alacaklan saklı kalmak üzere. garanti taahhüdü ve bunun teminat
ipotek kapsamındaki 45.341 475.000 TL'nın işbu ılanın yapılmasını takıp
eden 7 gün içerisinde keşideci şirkete ödemenizi aksi takdirde, başta Sam-
sun Merkez 2. Bölge Kılıçdede köyü. 63 2 pafta, 1047
ada, 467
parsel
taşınmazm 10/800 arsa payına bodrum kat 2 No"lu dükkân vasıflı taşın-
mazm ipoteğin paraya çevnhnesı olmak üzere. mezkür garanti taahhüdü
ve ipotek kapsamındaki alacağın yasal faızı ile bırlikte tahsılı içın, tüm
masraf ve sorumJuluğu tarafmıza ait olmak üzere, kanuni yollara müra-
caat edıleceğı ihtar olunur. Basın: 16937
DENİZLİ 3. ASLİ\T HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
EsasNo: 2001'703
Da\-acı .\hmet Aslan \ ekıli tarafindan davalı Halil
Havutçu aleyhine mahkememızde açılan ipoteğin
kaldırılması da\
r
asının yapılan yargılaması sırasında
verilen ara karan gereğınce: Da\-ah Ahmet ve Hati-
ce'den olma 1341 doğumlu Denızli ili Sarayköy ılçe-
sı Bala Mah. nüfusuna kayıtlı, Halil Havutçu'nun
Çaybaşı Mahallesi Abban Sk. No: 26 Denızli adre-
sinde oturmakta iken adına çıkartılan davetiyenin
tebliğ edilemediğı, tüm araştırmalara rağmen bulu-
namadığından da\a dilekçesi ve duruşma gününûn
ilanen tebliğine karar verilmiştir. Davalı Halil Havut-
çu'nun 10.06.2003 duruşma günü saat 09.15'te gel-
mesi veya kendisıni temsil ettırmesi, aksi halde yar-
gılamaya yokluğunda devam edıleceğı ve ıstek gibi
karar venlecesji ilanen duvunılur. Basın: 16064
ANKARA...ANKA
MÜŞERREF HEKİMOĞLU
Yltikliğe Ödün Yok
Savaşta 21. gün, banştan haber yok. Ekranda
kanlı olaylar. ölenler, yaralılar.
Çocuklar takılıyor gözlerime, küçük yüzleri sol-
muş, gözlerinin ışığı sönmüş gibi. Savaşın fatura-
sını üstlenir gibi bakıyoriar bana. Düğmeyi çevirin-
ce başka sahneler, başka fotoğraflar, acı gerçek-
leri yansıtıyor ajanslar, yağmanın başladığını bildi-
riyor, aklım duruyor birden. Yağmalanan eşya ne-
reye, kime ulaşacak acaba. Umut giderek soluyor
ekranda, haberter de giderek karanyor. Suyu kor-
kuyla içiyor, çorak bir yaşamı yansıtıyor insanlar.
Ama karanlığa saplanmak değil aydınlığa bir yol
çizmek gerekiyor. Belleğimi zorlayarak düşünce-
mi ağartmak, karanlığı delmek istiyorum. Çocuk-
lann gözlerinde sönen ışığı parlatmak istiyorum.
Anılanm renkleniyor birden, Filistin Oteli geride
kalıyor, Bağdat'ı yeni yüzüyle görüyorum şimdi.
Ekranda silinse de belleğimden silinemeyen, acıy-
la derinleşen izlemler var. Ekranda kanlı görüntü-
ler arasında savaşa hayır diyenler, küçük çocuk-
lar takılıyor yüreğime. Gözlerinde sitem var. Panl-
tısı sönüyor, yaşama değil ölüme yol alır gibi ses-
siz ve derinden bakıyoriar. Yanna ulaşamayacak-
lar belki de. Kaç bebek öldü anasının kucağında.
Yaşamı solarak gözüme yerleşti.
Saddam Hüseyin ile konuşuyorum bir aralık.
Ülkesini belli bir düzeye ulaştırmak amacıyla gü-
lümsüyor karşımda. Bir yanımda Irak Kadınlar
Konseyi'nin başkanı, bir yanımda Birgen Keleş.
Milletvekili değil o zaman ama CHP'de. Konuşma-
lar, yemekler, danslaria bir şenlik havası var Sad-
dam'ın sarayında. Iraklı kadınlar mutlu ve umutlu
duruyor çevresinde. Müslüman, laik birdevletin bi-
reyleri olmaktan onur duyuyorlar.
Uzun yıllarsolduramadı Iraklı kadınlann sevinci-
ni, ama sonra olaylar başka yönde gelişti giderek.
Şimdi de ekranda başka gerçekler yer âlıyor, baş-
ka kadınlar. Yağmalanan eşyayı yüklenmiş gidiyor
Iraklılar. Nereye? Bu yağma bir özlemi mi simgeli-
yor ya da öç almayı mı kestiremiyor insan. Bu sa-
bahın ilk saatlerine dek patladı bombalar. Şimdi
sustular ama ne zamana kadar? Çocukların gülü-
şü de soluyor giderek. Panltısını yitiren bu yüzler
yanna ulaşamayacak belki de.
Ekranda bir yazı.çocuklarımızaözlediğimizeği-
timi kim verecek, diye soruyoriar, acıyla gülümsü-
yor okuyanlar. Kuşkusuz biz vereceğiz, diyorlar.
Darboğazlara takılarak umudu yeşertmek olası de-
ğil. Ama güçlüklerle de savaşacağız elbet. Tarihi-
miz boyunca savaştık ve özümüze ters düşmeden
uzun yollar aldık.
Kuşkusuz yine alacağız. Gerçekler acı da olsa
nasıl alacağımızı yaşayarak biliyoruz değil mi? Acı
gerçeklerin kırılganlık noktasına geldiği anlarda
son değil iyi bir başlangıç yaşanacak diye inanı-
yoruz.
Oluşumunda rol almadığı olayları yaşamak ka-
ra mizah çizgileri taşıyor ama karanlığı değil aydın-
lığı yaşamak, umudunu yitirmemek gerekiyor. Na-
sıl derseniz, yaşayarak öğreneceğiz. Her zaman-
ki gibi. Filistin Oteli sığınak değil, mezar oluyor.
Savaşın tırmanışı içinde ölenler, yaralılarla kara bir
haber oluşuyor basın dalında. Kara haberler birbi-
rini izliyor, aydınhğı yitiriyoruz.
Ama yitikliğe ödün yok.
BULMACA SEDAT YAŞAYAN
Nüfiıs cüzdanımı kavbettim. Hükümsüzdür.
TÜLİNSAĞIR
SOLDANSAĞA:
1/Birşarkıcı-
ya, müzik ya-
pıtının belli
yerlerinde eş-
lik eden sa-
natçı. II Bir
erkeğin ni-
kâhsız olarak
aldığı cari-
ye... EskiMı-
sır'da güneş
tannsı. 3/ Bir
cins doğan kuşu. 4/
Cami, mescit gibi
yerlerde yapılan
dinsel konuşma...
Düş. 5/ Dolma yap-
mak için hazırlanan
kanşım... Telefon
sözü. 6/ Uzakdo-
ğu'da yetişen çeşitli
ağaçlardan elde edi-
lerek cilacılıkta kul-
lanılan bir tür zamk... Müzikte, biriikte kullarul-
dığı terimin anlamına aşınlık kazandıran sözcük.
7/Pokerde bir oyuncunun önündeki paranın tümü.
8/"— Mansur": Oyuncumuz... Kuran'da bir su-
re. 9/Şü mezhebinin belii başh dinsel liderlerine
verilen şeref unvanı.
YUKARIDAN AŞAĞIY\:
1/Hareketli, eğlenceli bir konuya dayanan ve şar-
kılara da yer verilen hafif güldürü... Bir nota. 2/
Ateş... Halk dilinde nisan ayına verilen ad. 3/îl-
çe... Sûrülmemiş tarla. 4/Dökülen tohumlarla er-
tesi yıl çıkan tahıl... Üzerinde film çevrilen stûd-
yo düzlüğü. 5/Alü\7on... Letonya'nın para biri-
mi. 6/ Yunan mitolojisine göre uçmayı başaran ilk
insan... Hollanda'nın plaka işareti. 7/Çıplak vü-
cut resmi... Manisa ilinde. "ulusal park" kapsa-
mına alınmış bir dag. 8/ Bir devletin, bir şirketin
yönetimini biriikte yürüten üç kişilik toplulnk...
Suudi Arabistan'ın plaka işareti. 9/Üstün biryet-
kinin gücünü simgeleyen değnek... Tann.
Mehmet Faraç
KOTULER
MAHALLESt
cc
Kan\ı
topraklarda
bir Urfa
destam..."
Tüm kitapçılarda
GUnizi Yayıncılık
0.212 5121172