02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 6 MART 2003 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kartal Milli Eğitim SÖZÇİZGİNİN Tuıhan Selçuk Atatürkçü müdüre sürgün gibi tayin BARIŞDOSTER İstanbuFdaki ılçe mil- li eğitim müdürlüklerin- de tayinler başladı. Kar- tal İlçe Milli Eğitim Mü- dürii Besim Er Adalar Il- çe Milli Eğitim Müdür- lüğü'ne, Ada- lar Ilçe Milli Eğitim Mü- dürü Zeki Giirsıü Kadı- köy Ilçe Mil- li Eğitim Mü- dürlüğü'ne, Kadıköy Ilçe Milli Eğitim Müdürlü- ğü'nüvekâle- ten yürütmek- te olan Tayfun JVartal 'dagörev yaptığı dönemde Atatürkçü çalışmaları ve laik tutumuyla dikkat çeken, ilçeye 60 yataklı bir öğretmenevi kazandıran Besim Er, Adalar'a atandu Önder de İl Milli Eğitim Müdür Yardımcıılığı'na atandı. AKP hükümetı, Milli Eğitim Bakanhğfnda kadrolaştığı yönündeki uyanlara kulaklannı tı- karken Istanbul'da da ta- yinler hız kazandı. Kartal'da görev yaptı- ğı dönemde Atatürkçü çalışmalan ve laik tutu- muyla dikkat çeken, ye- rel olanaklarla ilçeye 60 yataklı bir öğretmenevi kazandıran Besim Er'in, Adalar'a atanması dik- kat çekti. Milli Eği- tim Müdürlü- ğü kulislenn- de. Besim Er'in, imam hatip lisele- rinde yönet- melilderi uy- guladığı için görev yerinin değiştirildığı belirtildi. Kulislerde, Ka- dıköy tlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'ne atanan Gürsul'un ise AKP'ye ya- kın görüşleriyle bilindığı ifade edilerek önümüzde- ki günlerde atamalann de- vam edeceği vurgulandı. Bakan Çelik, üst düzey görevlere yandaşlannı atayacağını söyleyerek 'Isteyen yasal yollara başvursun' dedi Kadrolaşmak doğalhakkım Miizeye dinozop maketi • lZMİR(AA)-tzmır Büyükşehir Belediyesi tarafindan Ege Üniversitesi (EÜ) Tabiat Tarihi Müzesi'ne kazandınlan dev dinozor maketi, düzenlenen toplantıyla tanıtıldı. Maketin altında gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Piriştina, müzeyi ilk kez gezdiğini ve çok beğendiğini, kaydetti. Yunus Emreliler buluşacak • Haber Merkezi - Şişli Yunus Emre (Kuştepe) Lisesi Mezunlan Derneği, geleneksel dostluk ve dayanışma gecesinin 11 'incisini 29 Mart Cumartesi akşamı düzenleyecek. Dernek Başkanı Muzaffer Özkan, "Levent'teki Türkiye Spor Yazarlan Derneği Sosyal Tesisleri'nde yapacağımız gecemizde tüm dostlanmızla birlikte olmak ıstiyoruz" dedi. Kapatılan FP'nin hesaplarına onay • ANKARA (ANKA) - Anayasa Mahkemesi, kapatılan Fazilet Partisi (FP) ile Demokrat Türkiye Partisi'nin (DTP) 1999 yılı, Sosyalist îktidar Partisi'nin de (SÎP) 2000 yıh kesin hesaplannı inceleyerekonayladı. Bunagöre; 2001 yılında temelli kapatılan FP'nin 1999 yılı kesin hesabında gösterilen 2 triryon 929 miryar 412 milyon 503 bin 391 liralık geliri ile 3 trilyon 84 milyar 447 milyon 15 bin 512 liralık giderinin siyasi partiler yasasına uygun olduğuna oybirliği ile karar verildi. Yarım trilyonluk kanser ilacı çalındı • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Ankara Onkoloji Hastanesi'nin ilaç deposuna giren hırsızlar, kanser tedavisinde kullanılan ve piyasa değeri 520 milyar lira tutannda olan ilacı çaldı. Yapılan sayun sonucu 12 kalem ilacuı çalındığı belirlendi. Olayla ilgili olarak aralannda hastane müdürünün de bulunduğu 13 hastane çalışam gözaltına alınarak sorgulandıktan sonra serbest bırakıldı. Soruşturma sürüyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, her iktidann bakanlıktaki üst düzey görevlere yandaşlannı getireceğini ile- ri sürerek "Her iktidar kendi politika- lanm ortaya kayar, üst düzey bürokrat- lan kendi seçer. Bu eşvanın tabiatı ge- reğjdir" dedi. Çelik, "İsteyen yasal yol- lara başvurur" sözleriyle de meydan okudu. Türk Eğıtim-Sen yönetımi dün Çelik'i makamında zıyaret etti. Kabulde konuşan Çelik, öğretmen açığını gidermek için yeni bir "Atama Yüksetane Yönetmdiğr hazırladıkla- nnı açıkladı. Bu yönetmelikle bakana sadece il milli eğitim müdürlerini ata- ma yetkisı verileceğini kaydeden Çe- lik, "Şube ve okul müdürleri de 0 mU- • Eğitim Bakanı Çelik, bakanhğındaki üst düzey görevlere yandaşlannı atamasının doğal hakkı olduğunu savundu. Çelik, "Müsteşara aynlmasını söyledim, bu da benim en tabii hakkımdır. Buraya uzaydan adam getirip atamıyoruz" diye konuştu. li eğitim müdürünün teklifiyle vali ta- rafindan atanacak" diye konuştu. Çe- lik. daha sonra gazetecilerin sorulan- nı yanıtladı. Bakanlığın kadrolaşma girişimlerine ilişkin sorular üzerine Çelik, "Buraya uzaydan adam getirip atamıyoruz. Müsteşara ayrdmasını söy- ledim, bu da benim en tabii hakkımdır'' yanıtını verdi. Çelik, çalışmak istedi- ği bürokratlan bazı görevlere getirme- sinin "eşyanm gereğT olduğunu sav- larken "Ben mifletten yetki almışbir ve- kUhn, bir bürokrat benim başanh oJ- mamı sağlayacaksa onu oraya atanm" diye konuştu. Çelik, durumdan mem- nun olmayanlann yasal yollara baş- vurabileceğini kaydederken Kültür Ba- kanlığı'nda müsteşarhk görevine ge- tirdiği Mustafa tsen'ı Milîi Eğitim Ba- kanlığı'na getirmeyeceğıni söyledi. Çelik, dün Eğitim-Sen Genel Baş- kanı Alaaddin Dinçer ve beraberinde- ki heyeti de kabul etti. Eğitim-Sen üye- si öğretmenler, Çelik'e, eğitime bütçe- den aynlan payı ve savaşı protesto et- mek amacıyla yann doktordan sevk alarak derslere girmeme karan aldık- lan bildirdi. Çelik ise öğretmenlerin üc- retlerinin düşük olduğunu bildiğini, ancak buna karşın yann yapılacak ey- lemi, "doğnı bulmadığuu" kaydetti. Çelik, "Bu şekflde bir gösteri, hem de bir çeşit hileyaparak düzenlenecek bir eylem yaparsanız bu doğru olmaz. Bu- nu doğru bulmuyorum, yapmayın di- yorum" diye konuştu. Dınçer ise ba- kanınnitelemesinı elestirerek bunun bir hile değil, uyan olduğunu söyledi. LJ aşbakanlık önünde kendini vakıakmak Başbakanhktaki eyfemlere bir yenisi de dün eklendi. 1970 Adıyaman doğumlu olduğu belirtüen Abdurrahman Güven, Başbakanhk merkez binasının önüne gelerek elinde kola şişesine koyduğu benzinJe kendini yakmak istedl Aç olduğunu söyleyen Güven, "Insanlar öbnesin" diye bağırdL GüvenMk güçlerince olaya müdahale edilirken Güven, ifadesi ahnmak üzere Çankaya Merkez Karakolu'na götürüldü. İflas ettiği öğrenilen Güven'e çok kısa bir sorgunun ardından Başbakanhk kaynaklannın. akli dengesi yerinde değil yorumunda bulunmast ise dikkat çektL(AA) Taşra yönetimlerinde imam hatip ve din öğretmenleri görevlendirildi Eiintim dincîlere teslim ANKARA (ANKA) - Milli Eğitim Bakanlığf nın taşra teşkilatı yönetici kademelerinde imam hatip lisesi ile din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmen- leri görevlendirildi. Milli Eğitim Bakanlığı'nın taşra teş- kilatındaki 1041 yöneticinin vekâleten görevlerine son vermesinın ardından bu kad- rolara yönelik yeni vekâlet görevlendirmelerinde imam hatip lisesi ile din kütürü öğ- retmenleri öne çıktı. Af- yon'da üç din kültürü, bir milli eğitim şube müdürlüğüne getiril- di. Afyon Sultandağı İmam Hatip Li- sesi Müdürü. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni Fevzi Özdemir tlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'ne getirildi. Yine aynı ildeki Din Kültürü va Ah- • Afyon'da üç din kültürü, bir imam hatip lisesi öğretmeni üst yöneticiliklere getirildi. Ankara'da biri din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni olan iki kişi kaymakam tarafmdan ilçe milli eğitim şube müdürlüklerine atandı. imam hatip lisesi öğretmeni üst yöne- ticiliklere getirildi. Ankara'da biri din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni olan iki kişi AKP Şereflikoçhisar îlçe Baş- kanı Hüseyin Ancı'run yazılı isteğı doğ- rultusunda kaymakam tarafindan ilçe lak Bilgisi öğretmenleri Cemil Akbaş ve Rıfat Ezik de şube müdürlüklerine atandı. imam hatip lisesi öğretmeni ABOcakda Afyon Dinar îlçe Milli Eği- tim Müdürlüğü şube müdürlüğüne ge- tirildi. Bingöl ve Edirne'de de imam hatip lisesi öğretmenleri MahmutKur- taran ile Ziya Eser şube müdürlükle- rine kaydırılırken Niğde'de iki din kül- türü ve ahlak bilgisi öğretmeni yöne- tici kademelerine alındı. Mesut Alkan Niğde'de atamalardan sorumlu Milli Eğitim Müdür Yardımcısı, RecepYaşar da Merkez Öğ- retmenevi Müdürü oldu. Osmaniye ve Tekir- dağ'daki görevlendirme- lerde ise aynı nitelikteki öğretmenlere yer açıldı. Öte yandan Ankara'da bi- ri din kültürü ve ahlak bilgisi öğret- meni olan iki kişi AKP Şereflikoç- hisar Ilçe Başkanı Hüseyin Ahcı'nın yazılı isteği doğrultusunda kayma- kam tarafindan ilçe milli eğitim şu- be müdürlüğüne getirildi. ORMAN VE ÇEVRE Birlesik bakanhk tasansı kadro krizine döndü • Orman Bakanhğı ile Çevre Bakanlığı'nın birleştirilmesini öngören tasan Meclis'ten çekildi. Bakanlann korunacak kadrolar konusunda anlaşmazlığa düşrüğü öğrenildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hükümet, Orman Bakanlığı ile Çevre Bakanlığı'nın birleştirilmesini öngören yasa tasansını Meclis'ten çekti. Birlesik bakanlığa dönük kadro düzenlemesinde çıkan anlaşmazlık nedeniyle geri çekilen tasanmn daraltılarak yeniden parlamentoya gönderilmesi bekleniyor. Orman ve Çevre bakanlıklanmn görev ve teşkilat yasalannda değişiklik yapan tasan. dün genel kurulda okunan Başbakanlık tezkeresiyle geri çekildi. Tasan daraltılacak Orman Bakanı Osman Pepe tasan çekilmeden önce Başbakan Recep Tayjip Erdoğan ile görüşerek bazı düzenlemelere itirazıru iletti. Bakanlann özellikle birleşmenin ardından korunacak kadrolar konusunda anlaşmazlığa düştüğü öğrenildi. Sorun çıkan konular ayıklandıktan sonra tasanmn daraltılarak yeniden Meclis'e gönderileceği belirtildi. Hükümet, 46 maddeden oluşan tasanyı 10 dolaymda maddeye indirerek, başta kadro konulan olmak üzere birçok aynntıyı yönetmelik değışikliklerine bırakmayı hedefliyor. Böylece hükümet. sorun oluşturan konulann düzenlenmesınde esneklik sağlayarak, daha rahat hareket etme olanağma kavjaşacak. GENİŞ AÇI HİKMET BİLA Ummü Kasr Böyle savaş olur mu? Savaş dediğin kapışmada iki taraf vardır. Gırtlak gırtlağa girerler, sonunda biri galip gelir. Yenişemedıkleri de olur. Irak'ta böyle bir durum yok. Bir yanda dünyanın iki dev gücü Amerika ve Ingil- tere, öte yanda, 12 yıldır ambargo altında yaşayan, ' geçmiş savaşlarla tükenmiş, derme çatma silahlı, ı desteksiz, müttefiksiz Irak... i Böyle savaş olmaz. Amerika ve Ingittere, önce silahlannı gösterdiler. Tek- r nolojinin son ürünleri. Akıllısıyla delisiyle, güdümlü- sü güdümsüzü, görüneni görünmeyeni, hayaleti hort- lağı.. ne kadar yok edici silah varsa hepsini sergile- diler. Televizyonlar, gazeteler, dergiler Amerikan sa- vaş makinesinin ne kadar şoke edici ve dehşetli ol- duğunu resimlerie, çizimlerle, grafıklerle anlattılar. Zaten Amerika da saldınsına "şok ve dehşet" adı- nı verdi. Hem de ne şok, ne dehşet... Saddam'dan nefret edenlerin, Amerika'ya koşulsuz destek verenlerin bi- le ekran karşısında kanlan dondu. Patlama sesleri ve göklere yükselen alevler, televizyonun karşısında in- sanı yerinden zıplatıyor. Televizyon karşısında bile yüreklere korku düşüyor. Ya Bağdat'taki, Basra'daki, Kerbela'daki insan- lar?.. Yaoçocuklar?.. Ama ne olduysa oldu, işlerAmerika ve Ingittere'nin istediği gibi olmadı. Onlar, saldınya geçmeden önce "Üç-dört gün içinde, bilemediniz bir haftada Bağ- dat'ı alınz" diyorlardı. Zaten o silahlarla başka türiü de olamazdı. önce "şok ve dehşet", sonra ver elini Bağdat... Olmadı. Iraklılar, o derme çatma silahlanyla inanıl- maz bir direniş gösterdiler. Hele o Ümmü Kasr... Kuveyt'te yığınak yapan o dev gücün ayağının he- men ucundaki o küçük kasaba. Tarihe geçecek eş- siz bir direnişin simgesi oldu. Amerika-lngiltere, da- ha ilk günün ilk saatlerinde bu kasabayı aldıklannı açık- ladılar. Sonra yalan olduğu ortaya çıktı. Beşinci gü- nün sonunda yine aldıklannı söylüyorlar ama inan- dıramıyorlar. Amerikalılar sanıyorlardı ki saldın başlar başlamaz, Irak halkı Saddam'a karşı ayaklanacak, Amerikan askerierinin peşine takılıp Bağdat'a yürüyecek. O da olmadı. Iraklılar, Amerikalıları ve Ingilizleri çiçeklerle karşılamadılar. Çünkü Iraklılar, Amerikalılara ve Ingilizlere güvenil- meyeceğini yaşayaraköğrenmişlerdi. Seksen yıl ön- ce de yaşamışlar, sekiz yıl önce de yaşamışlardı. Şok ve dehşet saçan silahlar, ilk saldırıda bekle- nen başanyı sağlayamadı. Ümmü Kasr'da, Fao Ya- nmadasfnda, Nasiriye'de, Necef'te, Kerbeia'dalrak direnişi bütün dünyayı şaşırttı. Herkesten çok da Amerikalı ve Ingilizler şaşırdı. Artık Irak'a atılan her bomba, fırlatılan her füze, sadece Irak'ta değil, bü- tün dünyada Amerika'ya duyulan nefreti daha da arttırmaktan başka işe yaramıyor. Amerika bu savaşı kazanamaz mı? Kazanacak. Oraya çok daha fazla asker, çok daha fazla şok ve dehşet silahı yığacak ve kazanacak. Ama anlaşılan o kadar kolay olmayacak. O kadar da kolay olmasın zaten. Bir günde Granada. Üç günde Afganistan. Bir haftada Irak. İki haftada Iran. Üç haftada Türkiye. Yoköyle... hikmetbila ' ntv.com.tr Başsavcı Sabih Kanadoğlu: AKP'nin Hazine yardınu kesilsin ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Yargıtay Cumhunyet Başsavcısı Sabih Kanadogju, AKP hakkındaki kapatma da- vasında partinin Hazi- ne yardunından yoksun bırakJmasını istedi. Ka- nadoğlu, bir siyasi par- tinin sadece adında "ko- münist" sözcüğü oldu- ğu için kapatılamayaca- ğını Mirguladı. Kanadoğlu, AKP ve TKP'nin kapatılması is- temiyle açtığı davalar kapsammda dün Anayasa Mahkemesi heyetine söz- lü açıklama- larda bulun- du. Kanadoğ- lu, bırsaatsü- ren açıklama- lannın ardın- dan, Anayasa Mahkemesi Başkanı Mus- tafa Bumin ile öğle yemeği yedi. Kanadoğlu, L ^~~^~ gazetecilerin Siyasi Par- tiler Yasası ve Milletve- kili Seçimi Yasasında yapılan değişikliklerin ardından ihtara uyma- manın kapatma neden- leri arasuıdan çıkanldı- ğuıı anımsatmalan üze- rine, "'Bu değişiklikler- le yapünm konusunda elbette ki kapatma ar- tık bahse konu değiklir. Ancak, yaptınmsız kal- dığı yolundaki görüşe kaülmnorum. Eğer bu ihlal hukuki neticesini JLargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Kanadoğlu bir siyasipartinin adında "komünist" sözcüğü olduğu için kapatılamaya- cağını söyledi. doğurmuşsa, sonradan yapılacak değişiklikler bu hukuk ihlaline hu- kuksafiık kazandmnaz" dedi. Kanadoğlu, bir başka soru üzerine ise "Elbette ki arük kapat- ma bahse konu değildir. Onun yerine devlet yar- dınundan kısmen ya da tamamenyoksun bırak- ma cezası gebniştir" ya- nıtını verdi. Kanadoğ- lu, TKP hakkındaki ka- patma davasına ilişkin sözlü açıklamasında esas hakkın- daki görüşle- rini yineledi- ğini bildirdi. Kanadoğlu, "Bir siyasi partinin, ko- münizmin bugünabnış olduğu şekil itibamia ar- tık tüzük, program ve ejlemleribir tarafa bıra- kdarak sade- ce komünist sözcüğünü taşunası ne- denhie kapaubnast, hiç- bir şekflde hukukideğB- dir ve ana\ asa\a a> kın- dır" dedi. Bir gazeteci- nin, "Aynı kural faşist sözcüğü için de geçerli mi" sorusu üzerine ise Kanadoğlu, "Hayır.lp- talini istediğim sadece komünist sözcüğüdür. Çünkü, artık kotnü- nizm bir sınıf diktatör- lüğü isteme durumun- da değiklir. Ama faşizm öyle degl"
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle