Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
24 MART 2003 PAZARTESİ
ŞtRKETLERDEN
CUMHURİYET SAYFA
YA1AŞ, yeni koleksiyonu
Elektra'da yer alan yemek
masası ve büfe seçenekleri
ile yemek odalanna farklı
bir soluk getirmeyi
amaçlıyor.
VEET, 14 Nisan'da
Î2mir'de yapılacak olan
"Miss Turkey Güzellik
Yanşmasf'nın bu yılki
sponsorluğunu üstlendi.
İNd, mağazalar zincirine
Levent Metrocity ve
Nişantaşı Inci'yi ekliyor.
Incı, 2003 Îlkbahar-Yaz
sezonu için müşterilerine
yeni modeller müjdeliyor.
KOTON mağazalanndan
7Nisan'akadarlOO
milyon TL'lik alışveriş
yapan herkes 25 milyon
TL'lik Koton Para
kazanıyor.
tPEKKÂĞIT'ınyabancı
ortağı Georgia Pacifıc
tarafindan Fransa'da
üretilen Demak'Up Duo
makyaj temizleme
pamuğu Türkiye'de de
satışa sunuldu. Ürün, iki
faıklı yüzeye sahip ilk ve
tek makyaj temizleme
pamuğu olma özelliğine
sahip.
TEKZEN Ev Yapı Hobby
ve Bahçe Marketleri, 31
Mart'a kadar Axess ve
Vakıfbank kredi kartlanyla
yapılacak alışverişlerde
vade farksız 3 taksıt
imkânı sunuyor.
ITALIANA'nın Prestıj
serisi içinde yer alan
korseli 15 külotlu çorabı,
şıklıktan vazgeçmeden
vücudunu toparlamak
isteyen hanımlar ıçın ideal.
ORIFLAME Kozmetik'in
yeni \iicut bakım serisi
Ocean Algae, içeriğindeki
Phytoplankton ekstresi
sayesinde cildi
sıkılaştırarak sağlıklı bir
görünüme kavuşturuyor.
EKONOMt ekonomi@ cumhuriyet.com.tr 13
Düşük faiz ve taksitten yararlanmak isteyen tüketiciye engeller çıkanlıyor
Bankalarhukuka direniyorFATMAKOŞAR
Tüketici Yasası'nda değişik-
lik yapan 4822 Sayılı Yasa'yla
rahatlayan kredi kartı mağdur-
lan şimdi de bankalann kurdu-
ğu tuzaklarla karşı karşıya.
Kredi kartı pazannda önemli
paya sahip olan birkaç banka,
kart kullanıcılannm yüzde 50
temerrüt faizi ve 12 taksitten
yararlanmaması için elinden
geleni yapıyor.
Tüketici Haklan Derneği'ne
(THD) gelen şikâyetlere göre,
kimi bankalar başvuru yap-
• THD ve TükoDer'e gelen şikâyetler, kredi kartı pazannda önemli paya
sahip bankalann tüketiciye tuzaklar kurduğımu gösteriyor. Kimi bankalar,
başvuru için gelen kredi kartı mağdurlanna, Tüketici Yasası'ndan
yararlanmayı olanaksız kılan hükümlere imza attırmaya çalışıyor.
mak isteyen müşterilerinı ha-
zırladıklan formlarla tuzağa
düşürüyor. Buna göre, "Ban-
kanızdan almış olduğum „. no-
lu kredi kartundan dolayı ya-
pılan takibe. ihtarnameye ve
borça itirazım yoktur. Borcu
aynen kabul ediyonım.... Eşit
taksitte \iizde 50 faiz, masraf-
larryla biriikte ödemevi kabul
ve taahhüt ediyorum" gibi
formlann imzalanması bu ola-
naktan yararlanmayı imkânsız
kılıyor.
Çünkü, yeni yasaya göre,
bankalar hangi aşamada olur-
sa olsun temerrüde düşmüş tü-
keticinin borcunu yüzde 50 te-
merrüt faiziyle yeniden hesap-
lamak zorunda. Ovsa imzalat-
mak istedikleri formlarda,
"daha önce işlettikleri fahiş te-
merrüt faizine göre hesaplan-
mış borcu 12 taksitie tahsil et-
meyi" hedefliyor.
TükoDer eylem yapmaya
haarlanıyor
THD Başkanı Turban Ça-
kar ve Tüketiciyi Koruma
Elektı-ikte zaııılı tarife kalkacak
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Enerji Piya-
sası Düzenleme Kurulu
(EPDK) Başkanı Yiısuf
Günay, tasarruf amaçlı
uygulanan "150küovatsa-
ati aşan etektrik tüketimi-
ne yüzde 50 zamlı tarife
uygulaması''nın 1 Ni-
san'dan itibaren kaldınla-
cağını söyledi.
EPDK Başkanı Gü-
nay, dünkü toplantıda,
sektörde faaliyet göste-
ren kamu ve özel sektör
şirketlerinden 49'una ilk
lisanslan dağıttı. Elektri-
ğin vergi dışı maliyetinin
belirlenerek toptan ve
perakende satış maliyet-
İerini aynştırdıklannı
kaydeden Yusuf Günay,
nihai ulusal tarifede bir
değişiklik olmaksızın 1
Nisan'dan itibaren yeni
tarifelerin uygulanmaya
başlanacağım söyledi.
Günay, "lSOküovatsaat-
lik tüketimin üstünün
zamta olmasu tüketimin
önünde bir engekü, talep-
te ve büyümede bir arüş
beküyoruz" dedı. Günay.
1 Temmuz'dan itibaren il
bazında kayıp-kaçak
oranlannın yansıtılacağı
tarifeye geçilmesini he-
deflediklerinı bildirdi.
Doğalgazda da 1 Ni-
san'dan itibaren otomatik
fiyatlandırmaya geçilece-
ğini açıklayan EPDK
Başkanı Günay, belirle-
nen förmül ile her ay fı-
yatlann şirketlerce belir-
leneceğini söyledi.
Derneğı (TükoDer) Başkanı
Mehmet Sevim, rüketicileri
bankalarca hazırlanan belge
ya da formlara imza atmama-
sı yönünde uyararak tüketici
derneklerinden yardım almaya
çağırdı.
Söz konusu tüketici dernek-
Ierine iletilen şikâyetlere gö-
re, bazı bankalar başvuruyu
kabul etmezken, bazılan yasa-
nm kendilerini bağlamayaca-
ğını öne sürüyor. Bankalar ara-
sında "yasa sizi kapsamıyor"
diye tüketiciyi yanıltmaya ça-
lışanlar da var. Kimi bankala-
nn da yeni yasaya dayanarak
mağdurlann borçlannı yeni-
den hesaplarken, 12 aylık tak-
sitlendirme için vade farkı koy-
duğu belirtiliyor.
Kart mağdurlarmı bankalara
ve icra dairelerine başvurulan-
nı mutlaka noter kanalıyla yap-
malan konusunda uyaran
Mehmet Sevim, Yapı Kredi
Bankası'nın dilekçeleri kabul
etmediğini belirtti. Garanti
Bankası'mn da "peşin ödeme
ya da 12 taksit" biçiminde
formlar hazırladığını belirten
Sevim şu bılgileri verdi:
"Oysa peşin ödeme diye bir
hüküm yok. Burada tuzak var.
Aynca Pamukbank da avuka-
Ona yönlendiriyor. Sonra mas-
raf listesi çıkarabiliyor. Yapı
Kredi de dilekçeyi almryordu.
Bunun üzerine ilgfliyerlere baş-
vuru yapük. Yapı Kredi abna-
maya devam ederse toplu dikk-
çe eylemi yanı sıra söz konusu
bankanın kartlarının boykot
edilmesi yönünde çağn yapa-
cağK."
DUNYA EKONOMISINE BAKIŞ / ERGİN YILDIZOĞLlUovz)^ wgfiyair.net
Bush yönetiminin dış
politikasının oluşmasın-
da rol oynayan "yeni-
muhafazakârlar" olarak
da bilinen çevrenin iki ön-
de gelen kuramcısı, Kris-
tol ve Kagan son kitap-
larında (The War Over
lraq) planlanan işgalin
"Orta Doğu'nun hatta
teröristlerin geleceğin-
den çok öte" bir anlam
taşıdığını, "21. yüzyılda
ABD'nin oynamayı
pianladığı rol ile ilgili"
olduğunu yazıyoriar. Kis-
singer da "Önleyici vu-
ruş doktrininin, ABD
dış politikasını belirle-
yecek... tarihsel bir dö-
nüm noktası" oluştur-
duğunu söylüyor. (Finan-
cialTimes,21/03)lyide,
nasıl bir rol ve ne yönde
bir dönüm noktası?
'Pentagon'un
yeni harrtası'
ABD Deniz Harp Aka-
demisi'nden ve Council
on Foreign Relati-
ons'dan Prof P.M Bar-
nett, Savunma Bakanı
Rumsfeld'e danışmanlık
KüreseUeşme ve Savaş "Çekimlek ve Çatlak'
yapıyor, Pentagon'da
üst düzey brifing'ler veri-
yor. Barnett'in, The Pen-
tagon's New Map baş-
lıklı yazısında (Esquire,
Mart 2003), "ABD'nin
neden savaşa gittiğini ve
bundan sonra da gitme-
ye devam edeceğini"
açıklarken, bu tür tartış-
malarda hemen hiç gün-
deme gelmeyen küre-
selleşmeyi devreye so-
kan yaklaşımı oldukça
aydınlatıcı oldu.
Hatırlarsanız, Kissin-
ger, Fukuyama, Alan
Friedman (Lexus and
the Olive Tree), Kagan
(New American Century),
Kristol (VVeekly Stan-
dard) gibi yazariann küre-
selleşmeyi ABD'nin eko-
nomik, kültürel ve siyasi
normlarının dünya üze-
rinde yayılması ve kabul
edilmesi olarak gördük-
lerini birçok kez aktar-
mıştım. 1997 ve 2001 'de
yayımlanan ûuadrenni-
al Defence Revievv
BATI
SIGORTA
BATTSİGORTAA.Ş.
YÖNETİM KURULU BAŞKANUĞI'NDAN
OKTAKLARI RÜÇHAN HAKKIKULLANMAYA ÇAĞRI
Şirketimizin 21.03.2003 tarihinde yapılan Genel Kurul Toplantısı'nda ser-
mayenin 5.000.000.000.000.- (Beştrilyon) TL.'smdan, 2.775.000.000.000.-
(Ikitrilyonyediyüzyetmişbeşmilyar) TL.'sı iç kaynaklardan karşılanmak su-
retiyle bedelsiz olarak, 225.000.000.000.- (Ikiyüzyirmibeşmilyar) TL.'sı da
nakit olmak üzere, 8.000.000.000.000.- (Sekıztriryon) TL.'sına tezyıdine ve
Ortaklanmızın 25.03.2003 - 09.04.2003 (akşanuna kadar) tarihlen arasında
rüçhan haklannı kullanmalanna karar verilmiştir.
Nakden arttınlan 225.000.000.000.- (tkiyüzyirmibeşmilyar) TL. serma-
ye için nominal bedelle ihraç edilecek 450.000.000 (Dörtyüzellımılyon) hıs-
seden Ortaklanmız mevcut sermayede sahip olduklan hisseleri ile orantı-
h olarak rüçhan hakkı kullanabileceklerdir. Ortaklanmızın 25.03.2003 -
09.04.2003 tarihlen arasında rüçhan haklannı kullanmalanna. iştirak taah-
hütnamelerini imzalayarak, taahhüt edecekleri hisse tutarlannı bildirmele-
rine ve bu tutarlan tescilden sonra; en geç bir ay içinde nakden ödemeleri,
süresi içinde kullanıhnayan rüçhan haklanmn ise, Şirketimiz Genel Kuru-
lu'nca alınan karar çerçevesinde uygulanması kararlaştınhnıştır.
Sayın Ortaklanmızın, T.T.K.'nin 394. maddesıne göre kullanacakJan rüç-
han haklannı süresi içinde Yönetim Kurulu'na bildümeleri, iştirak taah-
hütnamelerini tanzim ve imzalamalan gerekmektedir.
25.03.2003 - 09.04.2003 tarihlen arasında rüçhan hakJannı kullanmayan
Ortaklanmızın. bu haklannı kullanmak istemediklen kabul edilecektir.
Saym Ortaklanmıza önemle duyurulur.
BATI SİGORTA ANONEVIŞİRKETİ
YÖNETtM KURULU
(Dört Yıllık Savuma De-
gertendirme) raporlan,
küreselleşmenin korun-
masını ve geliştirilmesini
(piyasalarının, enerji ve
doğal kaynakların
ABD'nin erişimine açık
kalmasını) "yaşamsal
ulusal çıkarlar" lıstesi-
ne koymuştu .
Diğertaraftan, yine bir-
çok kez değindigim gibi
küreselleşme aslında ol-
dukça sınıriı kaldı, ve bu-
gün "çökmüş devlet-
ler", devletsiz alanlar
olarak tanımlanan bölge-
leri yarattı.
Bu alanlar küreselleş-
me sürecinin dışında kal-
dılar ve örgütlü suçlarta
'terorizm' için verimli
topraklar oluşturdular.
Üstelik bu alanlar Prof.
Klare'nin (The Resour-
ce Wars- Kaynak Savaş-
lan) altını çizdiği gibi, ço-
ğu kez petrol, değerli ya
da stratejik madenler, su
kaynaklan, enerji taşıma
yolları bulunan alanların
hinterlandında bulunu-
yordu. Nihayet birçok
kez, bugün dünya eko-
nomisinde büyük bir ka-
pasite fazlası /talep ye-
tersizliği sorunu olduğu-
nu da vurgulamıştım.
Prof Barnett'in Rums-
feld ve Pentagon'a yol
gösteren haritasına göre
dünya bugün iki bölge-
den oluşuyor. Birincisi,
küreselleşmiş ve işle-
yen bir çekirdek (Func-
tioning Core): Kuzey
Amerika, Güney Ameri-
ka'nın büyük çoğunluğu,
Avrupa Birliği, Putin Rus-
ya'sı, Japonya, yükselen
Asya, özellikle Çin ve
Hindistan, Avustralya,
Yeni Zelanda, Güney Af-
rika. Ikincisi, Entegre
edilememiş "çatlak"
("Non-integrating Gap"):
Geriye kalanlar. Küresel-
leşmiş çekirdek, istik-
rariı ve güvenlikli bir böl-
ge (Ama talep yetersizli-
ği ve kapasite fazlası so-
runuyla karşı karşıya-
E.Y) "çatlak" isetehlike-
li, tehdit edici, istikrarsız,
(ama küreselleşmeye en-
tegre edildiği takdirde,
fazla kapasiteyi emecek,
fazla sermayeyi değer-
lendirebilecek, yeni tüke-
tici talebi ve yatırım alan-
lan vaat ediyor. -E.Y) bir
bölge.
Barnert'e göre
ABD'nin bundan böyle
uzun dönemli stratejisi,
bu "çatlağı", birbirini izle-
yecek savaşlaria kapat-
mak (çekirdeğin kullanı-
mına açmak-E.Y) olacak.
Bu strateji bağlamında
"Çekirdek"le "çatlağı"
birbirine "teyelleyen" şe-
ritteki, Meksika, Brezilya,
Güney Afrika, Fas, Ceza-
yir, Yunanistan, Türkiye,
Pakistan, Tayland, Ma-
lezya, Filipinler, Endo-
nezya vb. devletler ayn-
ca önem kazanıyor.
Barnett'in Rumsfeld
ve Pentagon'a önerdiği
strateji şöyle 1) Merkezin
bağışıklık sistemini, 11
Eylül gibi olaylara tepki
kapasitesini güçlendir. 2)
"Teyelleyen şeritteki"
devletlerin güçlü bir du-
var ("fire wall") oluştur-
masını sağla 3) Çatlağı
giderek daralt ve yok et.
Bu stratejinin uygulan-
ması açısından, bugün
en mükemmel örnek Or-
tadoğu. Irak da ilk vuruş
noktası. Prof Barnett de
bu savaşı "ABD, nihayet
bu 'çatlağı' stratejik bir
tehlike olarak saptayıp,
hesaplaşmayı amaçla-
yan, uzun erimli bir as-
keri stratejiyi benimse-
diği için" desteklediğini
söylüyor.
Imparatorluk ve
imkânsızlık
Barnett'in önerdiğinin,
bir anlamda "çatlağı",
(aslında, küreselleşme-
nin altında yatan talan ve
sömürüyü görünür kıla-
rak, "çekirdeğin", istikra-
rını bozan "gerçeğini")
ortadan kaldırarak, za-
manı- (küreselleşme) ve
mekânı (tüm dünyayı),
ABD çıkarlanna bağlı ola-
rak örgütleyip o haliyle
"ebedileştirmek" ("Tari-
hin sonuna" ulaşmak) gi-
bi imkânsız bir impara-
tortuk projesi oiduğu
söylenebilir.
Koalisyon kalabalık
görünmeye çalışıyor
Hatırlarsanız, daha ön-
ce, ABD'nin hegemon-
yasının neden yeniden
kurulamayacağının tarih-
sel (artık güç dengeleri
1950'dekigibideğil), ya-
pısal (genel ekonomik
kriz ve bunun içinde, ye-
ni bir kınlganlıkla dışa ba-
ğımlı ABD ekonomisi) ne-
denlerini tartışmış, bu so-
runu, askeri gücüne da-
yanan bir imparatorluk
projesiyle de aşamaya-
cağını savunmuş, ancak
durdurulamazsa etrafına
büyük zarar vereceğini
ileri sürmüştüm.
Irak savaşı süreci bu
savlan destekliyor. ABD
Senatosundan senatör
Byrd'nin sözleriyle "Ta-
rihin bu en güçlü, zen-
gin ve en güzel ülkesi"
BM Güvenlik Konse-
yinde kendisini destek-
leyecek 9 ülke bulama-
dı". Üstelik ancak rüşvet-
le, tehditle kurabildiği
"koalisyon güçleri" için-
de "Işleyen çekir-
dek"Xer\, Kanada, Fran-
sa, Almanya, Ftusya, Çin,
"teyelleyen şeritteki" ül-
kelerden de Meksika,
Brezilya yok. Bu yüzden
koalisyon "çatlak" bölge-
sinden ülkelere dayana-
rak kalabalık görünmeye
çalışıyor. Bu sırada "Işle-
yen merkezin", BM ve
NATO hatta AB gibi kilit
kurumlan, hatta DTÖ'ye
göre serbest ticaret, dün-
ya ekonomisi, ciddi yara-
lar alıyor.
ilginç olan şu ki, Bush
yönetimi bu gelişmeler-
den hiç şikâyetçi görün-
müyor. Pentagon'un Sa-
vunma Polrtikası Pane-
li Başkanı Perle,
"BM'nin ölümü için Al-
lah'a şüküıier olsun"
başlıklı yazısında "Sad-
dam çabuk yıkılacak,
onunla biriikte BM'nin
'yeni dünya düzeninin'
temeli olduğuna ilişkin
fantezi de..." diyor
(Spectator, 20/03). Sa-
kın, ABD yeni stratejisini
yaşama geçirirken, ulus-
lararası düzeni daha da
bütünleştirmek yerine,
önce imparatorluk proje-
sini engelleyecek muha-
lefeti etkisiz kılmak için
bilerek yıkmaya başla-
mış, hatta daha da
önemlisi buna mecbur
kalmış olmasın?
ABD'yi ekonomik
zaafı zorluyor
özetle, ABD, kendi li-
derliği altındaki bir küre-
selleşmeyi sürdürmek ve
geliştırmek istiyor. Ancak
ekonomik zaaflan ABD'yi
bu amacına ulaşabilmek
için salt askeri gücüne
dayanan bir imparatorluk
projesini benimsemeye
zorluyor.
Bu paradoks içinde
debelendikçe de, ABD,
küreselleşmeyi ayakta
tutabilecek kurumsal ya-
pıları kendi eylemiyle yık-
maya başlıyor; projesine
karşı yeni ve güçlü ittifak-
ların oluşmasına neden
oluyor. Ve tüm bunlar, bir
mali genişleme sürecinin
ardından (1985-
1998/99), bir küreselleş-
me sürecinin daha, ken-
di ürünü olan siyasi ve
ekonomik çelişkiler attın-
da çökmeye başladığını
gösteriyor, aynen 100 yıl
önce oiduğu gibi. Bun-
dan sonra uzun bir süre
kargaşa...
Ev sahipleri!
''Zorunlu Deprem Sigortamzı" yaptırın,
süresi dolan poliçenizi yenileyin.
Zorunlu Deprem Sigortası için, tapu ve kimlik fotokopinizle. yetkili sigorta şirketlerine veya acentelerine başvurunuz.
Aynntılı Bilgi için; DASK Çağrı Merkezi: 0212.368 0 800 veya WWW.dask.gov.tr
ANKARA PAZARI
YAKUP KEPENEK
Hiikümet Progpamı
Meclis'çe onaylanan Hükümet Programı,
AKP'nin Seçim Brldirgesi ve iki Acil Eylem Pla-
nı ve önceki hükümetin proaramının, içi iyice
boşattılmış bir uzantısıdır. önceki belgelerde,
sorunların ve çözüm önerilerinin, çok daha so-
mut, bir süre ile beür|
enmiş olmasına karşın,
Program, olabildiğince genel, soyut ve çözüm-
süz kalmaktadır.
•••
AKP artık kalıcı hPkümetini kurduğuna göre,
bir konu yinelenmelı, öncelikle vurgulanmalıdır.
Hükümet, verdiği kimi sözlerin yerine getiril-
mesinde, "ekonomide sıkışıklık var" ya da "pa-
ra yok, ne ile yapalırn" gerekçesine sığınabilir.
Ancak paraya gereksinimi olmayan onca önem-
li sorun ve bunlann çözümü vardır. Bunların ba-
şında temiz siyaset ya da siyasetin rüşvet ve
yolsuzluklardan kurtuiması gelmektedir. Geçmi-
şin yanlışlarının temel nedeni olarak "...güven
ve istikrar ortamının kaybolmasını..." gören
Hükümet Programı'nda, bu konu uygun deyi-
miyle geçiştiriliyor. Program, bu bağlamdayaJ-
nızca... "tüm kamu adına görevyapanlannyar-
gılanabilmelerinin önündeki, dokunulmazlık da-
hil tüm engellerin kaldırıldığı" demekle, bu
önemli noktayı başka taraflara çekiyor, savsak-
lıyor.
Oysa siyasetin aklanması, siyasetin de eko-
nominin de toplumsal yaşamın da geleceği açı-
sından gerçekten yaşamsaldır. Siyasetin kendi
kendini üretebilmesi; ekonomide ve giderek top-
lumdayönetime güven ortamının yaratılması bu-
na bağhdır. Milletvekili dokunulmazlığı kaldı-
nlmadıkça Program'a konu olan hiçbir gö-
rüş, anlayış ve çözüm önerisinin anlamı yok-
tur. Milletvekili dokunulmazlığı sınırlandınlma-
dıkça, siyasetin aklanması sağlanmadıkça, ka-
mu yönetiminin diğer alanlannın rüşvet ve yol-
suzluklardan anndınlması olanağı yoktur. Bu ko-
nuda, balığın baştan kokması engellenmelidir.
Hükümetten kamuoyunun sorması gereken te-
mel soru şudur Milletvekili dokunulmazlıklannın
sınırlandınlması amacıyla gerekli olan Anayasa
değişikliği ne zaman Meclis'e getirilecektir?
• • •
Sıralanan işlerin hangi parasal kaynakla yapı-
lacağı konusu Program'da yer bulmuyor. Bu
bağlamda, Hükümet Programı ile 2003 Bütçesi
çelişmektedir. "Bütçe bu yılı ilgilendihr, Hükü-
met Programı daha uzun süreye yöneliktir" de-
nemez. Orneğin adalete güven duyulmasının
çok önemli oiduğu, doğru bir tutumla vurgula-
nıyor; buna karşılık Adalet Bakanlığı için Büt-
çe'den aynlan pay, artınlmıyor; geçen yılın dü-
zeyinde kalıyor. Programda teknolojik yenilik,
araştınna, bilgi toplumu vurgulamalan yapılıyor,
ancak 2003 Bütçesi ile üniversitelerin araştır-
ma kaynaklan tırpanlanıyor; eğıtim ve sağlı-
ğa aynlan toplam bütçe payı geçen yıllann da
attına indiriliyor. Toplumun geleceğinin güvence-
si olabilecek bu konularda, bol laf üretiliyor, an-
cak sıra bunlara para ayırmaya gelince, tasarruf
akla geliyor.
Hükümet Programı, önceki AKP belgelerinin
tersine, özel programlar uygulayarak işsizliği
azartma anlayışından söz etmiyor. Tanm ve hay-
vancılık sektörlerinde sorunların sıralanmasında
başan gösteriliyor, ancak buna koşut çözümler
ve de gerekli kaynaklar konusu bir yana bırakı-
lıyor, yani kırsal kesim insanı unutuluyor; ağır
vergi yükü altında ezilen esnaf sorunlan bir ya-
na bırakıyor; yatınmsızlığa, üretimsizliğe nasıl
çözüm bulunacağından ve üretimin nasıl artın-
lacağından söz etmiyor. Kısaca ekonomi ala-
nında yeni bir açılım getiremiyor. Başansız-
lığı kanrbanmış eski ekonomi politikalan tek-
rar ediliyor.
•••
Hükümetin en önemli eksiği, söyiem ile ey-
lem farkıdır; Hükümet Programı'nın, AKP'nin
son dört aylık uygulamalannı sürdüreceğini vur-
gulamasıyla, önümüzdeki aylarda da bu fark da-
ha da açılacak gibi görünüyor.
AKP yönetimi, hazıriıksızlığı ve uygulamadaki
yalpalamalarıyla, kendisini destekleyen basın
yayın organlannın, iş dünyasının ve dış çevrele-
rin büyük bir şaşkınlık geçirmesine neden olu-
yor. Gerçekte olan, her zamanki gibi, toplumun
işsiz ve yoksul kesimine oluyor; AKP seçim mey-
danlannda verdiği sözleri unuttukça, halk, ye-
niden bir büyük düş kınklığı yaşıyor; kendini bir
kez daha aldatılmış sayiyor.
Hükümet Programı, hükümetin, kararsızlık ve
şaşkınlıklannın devam edeceğini gösteriyor.
yakup@metu.edu.tr
l . J
j lAmHİNX>E BUÇÜN )
j~ 1926: Türkiye'de petrol arama ve —J
V işletilmesinin devletçe yönetilmesini
I öngören kanun TBMM'de kabul edildi.
1929: İcra ve Iflas Kanunu kabul edildi.
1951: BOSSA Ticaret ve Sanayi Işlet-
meleri TAŞ kuruldu.
1977: Türkiye ile Sovyetler Birliği
arasında 1977 ve 1978 yıllannı kapsayan
200 milyon dolarlık ticari protokol imza-
landı.
PskAFET 1
SİGORTALARI
KURUMU
Nüfiıs cüzdanımı
kaybettim.
Hükümsüzdür.
YELÎZ ELtGÜL
Nüfus cüzdanımı
kaybettim.
Hükümsüzdür.
BÜLENT AKKÖSE
Nüfus cüzdanımı
kaybettim.
Hükümsüzdür.
DENİZ YENER