Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 11 MART2003SALI
HABERLER
DUNYADA BUGUN
ALt SİRMEN
Normal Anormal Oluyor
Garibi Eloğlu Koruyor
Rahmetli Metin Toker'in toplumun sık sık
karşılaştığı sorunlar karşısında başvurduğu bir
tekerlemesi vardı; o "çözümü makulde ara-
mak"ten yanaydı.
Pek yalın, sade, olağan görünse de bu görüş,
pek de öyle değildi.
Çağdaş demokrasilerde normal olanın bizde
anormal, anormal olanın ise normal olduğu göz
önünde bulundurulursa, çözümü makulde ara-
manın kolay olmadığı kolayca anlaşılır. Dilerse-
niz son duruma bakalım:
3 Kasım'daTayyip Erdoğan'ın yasaklı olma-
sı dolayısiyla ortaya çıkan durum, 9 Mart'ta
açıklığa kavuşturuidu ve çözüm bulundu.
Artık58. Hükümet'in Başbakanı istifaedecek,
yerine Erdoğan geçecek.
Tezkere sorunu da parlamentonun önüne bir
kez getirilerek çözülecek.
Bizde normal ile anormal yer değiştirdiğinden,
normalde banşta aranan istikrar savaşla sağ-
lanacak.
• • •
Bu arada bütçe ne olacak?
öyle ya, 59. Hükümet, kendisinden önceki-
nin hazırladığı bütçeyi mi Meclis'ten geçirip uy-
gulayacak?
Aslında iki hükümet de aynı çoğunluğun yü-
rütmeleri olduklanna göre, bütçede bir değişik-
liğe gerek yok. Nitekim dünkü hükümet açıkla-
ması daoyöndeydi.
Üstelik de bütçe için asıl makam IMF'nin ona-
yı da alınmıştır.
Bu durumda degişikliğe ne gerek var ki?
Dün, Dünya Bankası Temsilcisi Ajay Chibber'in
yaptığı açıklama, işlerin pek öyle gitmediğini
gösteriyor.
Chibber, Türkiye ile birçok konuda anlaşmış
olmalarına karşın, bütçeyi birsorun olarak gör-
düklerini belirtiyor ve bu durumda 31 Mart'a
kadar bir anlaşmaya vanlamaması halinde, Dün-
ya Bankası'nın kalan 1 milyar 375 milyon do-
larlık kredi diliminin serbest bırakılmasının teh-
likeye gireceğini söylüyor.
Bakın Chibber neler söylüyor:
- Bu bütçenin, gerçekten oldukçayoksul kar-
şıtı olduğunu düşünüyoruz.
- Çiftçiye zarar veriyor, doğrudan gelir deste-
ği için para ayırmıyor. Hükümet bunu bütçeden
çıkardı.
- Bu bütçe büyümeye de zarar verecek nite-
likte, Türkiye'nin orta sınıfına zarar veriyor. Her
zaman orta sınıf eziliyor.
- Bu vergi ödemeyenleri destekleyen bir büt-
çe, çünkü onlara vergi affı getiriyor ve vergisini
ödeyen orta sınıfı da tekrar vergilendiriyor.
•••
Şimdiye kadar bildiğimiz, alışılmış, normal
durum, Dünya Bankası ve IMF'nin, hükümetle-
rin yoksulu koruyan programlanna karşı çıkıp ma-
li istikran korumalarıydı.
Ama artık normal anormal oluyor ve bizim
garibi eloğlu koruyor; Dünya Bankası yoksulu
ezdiği, orta sınıfın hakkını gasp ettiği, kalkınma-
ya karşı olduğu için AKP'nin bütçesini eleştirip,
bunlar düzettilmediği takdirde desteğini çeke-
ceğini söylüyor.
Aslında, DB'nin en fazla takıldığı nokta, çift-
çilere ödenmesi gereken doğrudan gelir des-
teği için bütçeden para ayrılmamış olmasıdır.
Doğrudan gelir desteği, ki geleceğinin ne ola-
cağı henüz tam belli değil, Türk tarımının küre-
selleşmeye eklemlenmesi konusundaki DB
programının bir parçası.
Doğrusu bu uygulamanın çiftçiye de tanmı-
mıza da bir yarar sağlamayacağı çok yazılıp
söylendi.
Ama bunun çözümü, ürün bazında destekle-
meyi kaldırdıktan sonra, doğrudan desteği de
vermemek değil, köklü biryeniden çözüm üret-
mekti.
öte yandan DB'nin vergi affı ve yoksullar için
orta sınıf konusunda söylediklerine katılmamak
imkânsız.
Türkiye'de izan sahibi nerkes aynı eleştiriyi gün-
deme getirdi.
Ama AKP halkın şikâyetlerinden çok, IMF ve
DB'nin talimatlarına karşı duyarlıdır.
Bu durumda da anormal normal oluyor, bizim
garibi de elin keferesi koruyor.
Yeminin hemen ardından istifa
Savaş tezkeresi
için ivedi takvim
ANKARA(Cumhuri-
yetBürosu)-AKP Genel
Başkanı RecepTayyipEr-
doğan'ın başbakanlığın-
da yeni hükümete yol aç-
mak amacıyla Başbakan
AbduDab GüTün ıstıfası-
nı bugün ya da yann Çan-
kaya Köşkü'ne sunması
bekleniyor. Erdoğan baş-
kanlığındaki hükümetin
ilk icraatının ABD'ye
destek içeren "savaş tez-
keresT olması için "ive-
di takvim" işletiliyor.
Yüksek Seçim Kurulu
(YSK)BaşkanveküiAh-
met Hamdi Ünlü, tuta-
nakların bugün
TBMM'ye gönderilebi-
leceğine işaret ederek
bundan sonra yeni millet-
vekillerinin yemin edebi-
leceklerini söyledi. Tu-
tanaklann TBMM'ye
gönderilmesi durumun-
da Erdoğ_an ile millet-
vekilleri Oner Güh/eşfl
ve Öner Ergençin
TBMM Genel Kuru-
lu'nda bugün ya da ya-
nn yemin etmesi tasar-
lanıyor. Yemin töreni-
nın ardından Abdullah
Gül, istifasını sunacak.
Bu durumda AKP lide-
ri, iki partili Meclis'te
yüzde 60 çoğunluğa sa-
hip partinin başkanı ola-
rak Cumhurbaşkanı Ab-
metNecdetSezer'in bu-
gün veya yann kendisi-
ni davet ederek hükü-
meti kurmakla görev-
lendinnesini bekliyor.
Mazbatasını, Istanbul
Milletvekili HayatiYaz»-
a aracıhğıyla alan Erdo-
ğan, hükümeti kurma gö-
revini aldığı gün Abdul-
lah Gül ile bir araya ge-
lerek 59. hükümetin ka-
binesini oluşturacak.
AKP Genel Başkanı, en
geç 13 Mart Perşembe
sabahı yeni kabineyi Çan-
kaya Köşkü'ne sunmayı
hedefliyor.
îktidar nimetleri Siirt seçimlerinde özellikle köylerde 'beyaz tırnak' eylemini sonuçsuz bıraktı
DEHAP tabanınıtutamadıMtYASE tLKNUR
Siirt seçimleri sona erdi, AKP li-
deri Tayyip Erdoğan parlamentoya
girdi, ama yörede sonuçlar üzerin-
deki tartışma sürüyor. Önceki gün
açıklanan resmi sonuçlara bakıldı-
ğında üç unsur hemen göze çarptı.
DEHAP, bütün iddiasına karşın ta-
banınahâkim olamadı. "Tırnakkont-
rolü" de bir işe yaramadı. Zira seç-
menlerin büyük bir kısmı işaret par-
mağına vazelin sürerek oy kullanma-
ya gitmişti. Oy kullandıktan sonra
parmaktaki vazelin silindiğinde bo-
yanın da çıkması nedeniyle DE-
HAP'ın tırnak kontrolünden de geç-
mek kolay oldu. Kırsal alandaki DE-
• Siirt seçimlerinin sonuçlan yerleşik bazı yargılan yerle bir etti. Yörede güçlü
aşiretlerin ağalan, arkalarında büyük oy potansiyeli olması nedeniyle siyasetçiler
tarafından el üstünde tutulurdu. Ancak Siirt seçimlerinde aşiretlerin artık ağalann sözüyle
hareket etmediği görüldü. Geçen seçimlerde başka partiye destek verdiği halde bu kez
CHP'yi desteklediğini açıklayan ağalar aşiretlerine söz dinletemedi.
HAP tabanı ise iktidann nimetleri-
nin cazibesine kapıldı. Ancak köy-
deki seçmene oranla daha politize
olan kentli DEHAP'lüar, parti kara-
nna uydular.
Seçimde en büyük darbeyi ağalar
yedi. Bugüne kadar arkalarında bin-
lerce oy potansiyeli olduğunu söy-
leyerek partilerle pazarlık masasına
oturan aşiret liderlerinin bu seçim-
de karizmalan çizildi. Aşiretlerin en
güçlü olduğu yerler Pervari ilçesi. 3
Kasım seçimlerinde DYP'ye çalı-
şan Adiyan ve Şakirhan, ilçenin ön-
de gelen iki aşireti olarak biliniyor.
Bu seçimde her iki aşiret de CHP'ye
destek olacağını açıkladı. Ancak pa-
zar günkü seçim sonuçlan ile 3 Ka-
sım seçim sonuçlan karşılaşnnldı-
ğında CHP'nin Pervari'de sadece
500 oy fazla elde ettiği görüldü. 3 Ka-
sım'da Pervari'de 883 oy alan CHP,
son Siirt seçiminde oylannı 1322'ye
yükseltmiş. Adiyan aşireti lideri Dur-
maz Bifcn ile Şakirhan aşiretinin li-
deri Şevld Baytekin'in destek sözü-
ne karşın CHP'nin önemli bir oy el-
de edemeyişi aşiret üyelerinin artık
ağalann sözüyle hareket etmediği-
ni gösteriyor.
Ağalann karizması çizik yerken
Tillolu şeyhter, güçlüden yana tavır
koyarak gerçek güçlerinin ortaya
çıkmasına engel oldular ve siyasile-
re "Biz destek verdik AKP de oyu-
nukatiadı" mesajı verdiler. ŞeyhJe-
rin merkezi olan Tillo'da AKP ge-
çen seçimde 356 oy alırken son se-
çimde bu sayı, 1493'e yükseldi.
Şeyhlerin bu iddiasma karşın son
seçime katıhnayan sağ partilerin oy-
lannm AKP'ye yönelmesinin kaçı-
nıhnaz sonucu olarak AKP patlama
yaptı. Ancak yine de güçlüye des-
tek veren şeyhler itibarlannı kurtar-
mış oldu. tran'dan sınır ticareti yo-
luyla gelen fistığın yüzde 70'ini dün-
ya pazarlanna pazarlayan şeyh Muz-
hiddin Aydm ile diğer şeyhlerin ik-
tidann nimetlerinden nasıl yararla-
nacağını göreceğiz.
CHPde Baykal PM'yekatılmadı
Muhaliflerden
Siirt eleştirisi
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - CHP Parti Mec-
lisi'nin ilk kez Genel Baş-
kan Deniz BaykaTın katılı-
mı olmadan yaptığı toplan-
ö, muhalifüyelerin sert eleş-
tirilerine sahne oldu. PM
üyesi ve eski CHP genel
sekreteri Adnan Keskin. Si-
irt'tekı seçim so-
nucunu "fiyasko"
diye nitelerken
parti yönetiminin
"oturupkara ka-
radüşünmesTge-
rektiğini söyledi.
PM üyesi Haluk
Özdalga da Bay-
kal'ın geçen top-
lantıda MYK için
adaygösterdiği Is-
tanbul Milletveki- EkremBflek
li BülentTanla'nın seçileme-
mesıne tepki olarak toplan-
tıya katılmadığı iddialannı
anımsatarak "GendBaşkan
PM'yeküsemez" dedı. Top-
lantıda Tanla 21 ret oyuna
karşüık, 44 oyla MYK üye-
liğine getirildi.
Öte yandan Siirt'te yapı-
lan seçimlerde 3 milletvekil-
liğini de AKP'nin kazan-
ması üzerine yenidenmillet-
vekili seçilemeyen CHP'li
Ekrem Bilek, AKP'yi "ırk-
çıhğı körüklemekveJet Fa-
düfleittifakvapmakia'' suç-
larken, partisinin de Güney-
dogu politikasını eleştirdi.
AKP'lilerin''şdıla-
nn elini öptükleri-
ni, el pençe drvan
durduklannı" an-
latan Bılek, Siirt'e
gitmeyen Genel
Başkan Deniz Bay-
kal'a ise kırgın ol-
madığını vurgula-
dı. Bilek, Doğu ve
Güneydoğu bölge-
lerindeki yurttaşla-
nn demokrasi içi-
ne çekilebilmesi için
CHP'nin "Kiirtpolitikasmın
değiştiribnesi gerektiğûıi"
söyledi. Bilek, kentte
"umut" olarak görülen
AKP'nin ANAP, MHP ve
dolandıncılıktan hapiste bu-
lunan Fadıl Akgündüz ile
ittifak yaptığını söyledi.
İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇtN
AKP iktidannda gözler, Genel Başkan Erdoğan'ın başbakanlığı devralacağı yeni döneme çevrildi
Kabine için geı^în beldeyiş
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Çift başlı görünüm ser-
gileyen AKP iktidannda göz-
ler, Genel Başkan Recep Tay-
yip Erdoğan'ın başbakanlığı
devralacağı yeni döneme çev-
rildi. 365 kişilik grupta TBMM
Başkanı Büknt Arinç ile Baş-
bakan Abdullah Gül ün etki
alanındaki ekipler arası hassas
denge, Erdoğan'ın yeni hükü-
metin kuruluşu ve icraatta ata-
cağı adımlarla yeniden şekille-
necek.
Kabine değişikliği
Tayyip Erdoğan'ın, hükümet
ve parti içi uyum konusunda na-
sıl bir yol izleyeceğinde 59. hü-
kümetin kabine oluşumu önem-
li bir gösterge olacak. Bakanla-
nn performansına bağlı olarak
bazı değişiklikler yapılacağını
söyleyen Erdoğan, bunun "çok
• Recep Tayyip Erdoğan, yeni kabineyi Abdullah Gül ile anlaşarak
belirleyeceklerini vurguladı. AKP liderinin hükümette kapsamlı bir değişiklik
yapması durumunda, "küskünler grubu" oluşabileceği, aynca yakın danışman
kadrosuna kabinede etkin rol vermesi durumunda da gruptaki rahatsız
milletvekillerinin sayısında artış olabileceği belirtiliyor.
ciddiboyuttaohnayacağmı", bır-
kaç bakanlıkta değişimle yetine-
bileceğini söyledi.
Erdoğan, yeni kabineyi Ab-
dullah Gül ile anlaşarak belir-
leyeceklerini vurguladı.
AKP liderinin hükümette
kapsamlı bir değişiklik yapma-
sı durumunda, "küskünler gru-
bu" oluşabileceği, aynca ya-
kın danışman kadrosuna kabi-
nede etkin rol vermesi duru-
munda da gruptaki rahatsız mil-
letvekillerinin sayısında artış
olabileceği belirtiliyor.
AKP Genel Merkezi'nde
ABD Büyükelçisi ile görüşerek
başbakanlığı önceki gün fiilen
devralan Erdoğan'ın toplantı-
sına Başbakan Gül'ün katılma-
ması dikkat çekti. Birçok bakan
Siirt seçimiyle ilgili kutlama
için genel merkeze gelirken,
Başbakan Gül, ilk gün Erdo-
ğan'ı telefonla kutlamakla ye-
tindi.
Teşekkür konuşmasında hü-
kümet çalışmalanna değinme-
yen Erdoğan'm diğer yandan
"usta kaptan olduğunu, maha-
retinifirtuıahdenizlerde göste-
receğini" söyleyerek verdiği
mesajlar, bakanlann dikkatin-
den kaçmadı. Erdoğan, tele-
vı:vizyonlarda "Hükümeti başa-
nh buluyor musunuz?" sorula-
nna ısrarla net yanıt vermek-
ten kaçınarak, "hükümetin zor
bir dönemde görev aldığım"
belirtmekle yetindi.
Erdoğan, Annç'a tepkili
Erdoğan, Meclis'te tezkere
oylamasında yürüttüğü "retlo-
bisi" ile hükümeti sıkmtıya so-
kan TBMM Başkanı Annç'uı,
ABD askerlerinin sevkıyatıy-
la ilgili eleştirilerine de tepki
gösterdi. Erdoğan, CNN
Türk'te kaüldığı programda ko-
nuyla ilgili soru üzerine,
Annç'ın öncelikle ilgili bakan-
lardan bilgi alması ve "bu ko-
nulann iç değerlendirmelerle
açıklığa kavıışrurulması gerek-
tiğini" söyledi. Buna karşın
Annç'ın Meclis Başkanı ohna-
sından kaynaklanan özerk ko-
numunu da kullanarak kendi-
ne özgü söyleminden ödün ver-
meyeceğine işaret ediliyor.
Atamalar durdu
Erdoğan'ın, Siirt seçimlerin-
den birkaç hafta önce verdiği
talimatla atamalan durdurduğu
öğrenildi. Bazı bakanlann ata-
malanyla ilgili rahatsızlıklann
iletilmesi üzerine Tayyip Er-
doğan'ın, kendi Başbakanlık
dönemine kadar atama yapılma-
ması için devreye girdiği belir-
tildi. 59. hükümetle birlikte,
bekleyen atamalann askıdan
indirilmesi bekleniyor.
Dıs basın
Amerika
tezkere
için
umuüandı
Dış Haberler Servisi
- ABD Dışişleri Baka-
m CoKn Ptnvefl, Türki-
ye'de yapılan ara seçi-
min ardından yeni bir
hükümetin kurulmak-
ta olduğunu ve "Türk-
lerin, tezkere konusu-
nu MechYe geri getir-
mekte kararh oldukla-
nnı" söyledi. AKP Ge-
nel Başkanı Tayyip Er-
doğan'ın Siirt seçimle-
rini kazanması, özellik-
le ABD basınında
"Wâshington'ı ümitlen-
direnbirgelişme" ola-
rak yorumlandı.
Amerikan NBC tele-
\izyonuna konuşan Po-
well, Türkiye'nin iç si-
yasi sılantılanna karşın
ABD'ye desteğini sun-
duğunu belirtti. ABD
Dışişleri Bakanı, NBC
televizyonunda, Irak ko-
nusunda Türkiye'nin
destek derecesinin ne
olduğu sorusuna şu ya-
nıh verdi. "Şimdi,Türk-
lerin yeni bir hükümet
kurnıakta olduklaruu
bfliyorum ve bu yeni hü-
künıet, tezkere konusu-
nu MecKs'e geri götür-
mekte kararh. tç sryasi
problemlerine rağmen
Türkler çabanuza des-
tek vermek istryor."
New York Times ga-
zetesi, Erdoğan'ın se-
çilmesinin ABD kuv-
vetlerine Türkiye'ye gi-
riş izni veriknesi umut-
lannı canlandırdığını
yazdı. Erdoğan'ın, tez-
kerenin bir kez daha de-
ğerlendirilmesini iste-
yebileceğini kaydeden
gazete, "Erdoğan, Ame-
rikan kuvvederine ihş-
Idn karan geçirmekiçin
çaba gösterirse bile ba-
şaracağı belli değUdir"
yorumunu yaptı.
Fransız Le Figaro ga-
zetesi, Erdoğan'ın,Was-
hington'a Türkiye'ye
kuvvet konuşlandırmak
için "yeşil ışık" yakıl-
masına yardımcı olaca-
ğı yorumunu yaptı.
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@mynet.com oralcalislar@yahoo.corr
Kıbns sorunu, Denktaş'ın gayret-
leriyle sonunda iyice içinden çıkılmaz
bir hale geldi. Bu köşede çokça dile
getirdim. Ne yazık ki bazılan bunu
anlamak istemediler. Kıbns'ta biz sol-
cularyıllardır "Kıbns'ın kaderini Kıb-
ns halklan tayin etmelidir" dedik. "İki
toplumun kendi iradeleriyle gerçek-
leştirecekleri banşçı çözüm doğru
olanıdır" dedik. Yıllarca bu görüşü
savunan bazı kişiler, şimdi Denktaş'ın
çözümsüzlük çizgisine destek veri-
yorlar. Bizim gibi, başından itibaren
ilkeli şekilde banşçı çözümü savu-
nanlan ise sanki bunlar yeni duymuş
gibi tepkiyle karşılıyorlar.
Benim önerim, Kıbns konusunda
yıllar önce kimin ne dediğinin bir göz-
den geçirilmesidir. Ben kendi adıma
1974'ten bugüne banşçı bir çözümü
savundum. Denktaş'ın bu çözümün
önünde engel olduğunu söyledim.
Yıllarca bu çizgiyi savunanlann bir
kısmı ise bugün MHP ve BBP ile bir-
likte miting yapacak kadar aynı safa
düştüler.
Kıbns çözümsüzlük çizgisi Türki-
ye'nin AB ile ilişkilerini olumsuz yön-
Kıbns Türkiye'yi Nereye Sürüklüyor?
de etkiliyor. ABD'nin ekonomik krizi
de kullanarak Türkiye'yi kendi safın-
da uluslararası hukuka aykın bir sa-
vaşa sokmaya zoriadığı şu günlerde,
Kıbns'ın bu konuda bizi nasıl yalnız
bıraktığını göreceğiz.
Denktaş, Kıbns halkının tepkisin-
den çekindiği için meclisi biletopla-
yamadı. Türkiye'ye gelip Türkiye'de-
ki destekçilerini harekete geçirdi.
TBMM'de konuştu ama KKTC Mec-
lisi'ni toplayıp orada konuşamadı. Bu
bile artık Denktaş'ın Kıbns'ta kendi hal-
kının değil, Türkiye'deki çözümsüz-
lük eğiliminin temsilcisi olduğunu or-
taya koyuyor.
Denktaş başından beri bu planı asıl
Rumların istemediğini söylüyor. De-
nemesi basit, iki tarafta da referan-
duma başvurulur ve kimin isteyip ki-
min istemediği ortaya çıkar. Denk-
taş, önerilen referandumdan kaçarak
Rumlann haklılığını bir kez daha pe-
kiştirip, Türkiye'yi AB ile iyice zor ça-
tışmalann içine sokacak biryolu ege-
men kıldı. Türkiye'yi kendi peşine
taktı. Şimdi onun belirlediği bu çık-
maz yol, Türkiye'nin dış politikasına
da damgasını vuracak. Türkiye'nin
AB ile yakınlaşmasını istemeyenlerin
bunu başardığını kabul etmeliyiz.
Ancak bu çizginin, Türkiye'yi
ABD'ye daha fazla bağımlı hale ge-
tirdiğini de unutmamak gerekiyor. Za-
ten ne zaman Türkiye, demokrasi,
özgürlükler ve insan hakları konu-
sundaAB kriterierine uymak isteme-
se ekonomik olarak, siyasi olarak zor
duruma düşüyorve bunun sonucun-
da IMF politikalanna daha bağımlı
hale geliyor. Bu ise Türkiye'nin ABD
karşısında boynu bükük olmasına yol
açıyor.
Türkiye'nin savaşa direnebilme-
sinin sağlam yolu, AB ile ilişkileri ge-
liştirmesinden, AB'nin banş ve demok-
rasi isteyen büyük çoğunluğuyla bir-
leşmesinden geçiyor. Ne yazık ki Tür-
kiye'deki AB düşmanı lobi, Kıbns ko-
nusunu da bu yolu engellemek için
kullanıyor. Unutmayalım ki Türkiye'yi
böyle bir yola zorlamak Türkiye'yi
yalnızlaştınyor ve ABD'ye daha muh-
taç hale getiriyor. Görünen o ki AKP
yönetimi de sonunda statükocu güç-
lere boyun eğdi ve onların dümen
suyuna girdi. TBMM'de Denktaş'a
verilen desteği nasıl açıklayabiliriz ki!
Kendi ülkesinde meclisi toplamaya ce-
saret edemeyen Denktaş'aTBMM'nin
oybirliğiyle destek vermesi siyasetin
garip bircilvesi mi! Yoksa Türkiye'nin
Kıbns politikasının iflası mı?
Kıbns'ta Denktaş politikası iflas
etmiştir. Yıllardır bu iflasın acısını Tür-
kiye ödedi, Kıbrıslı Türkler ödedi.
Bundan sonra ödeyeceğimiz bedel-
ler de cabası. En tehlikelisi ise ABD'ye
teslim olmak.
Şimdi o günleri yaşıyoruz. "Para
için ölelim" diye bağıranlar, Kıb-
ns'ın bu ülke ekonomisine maliye-
tini hiç düşündüler mi?
* * *
Şahika Tekand uluslararası başa-
nlannın ardından yeniden "Oidipus
Nerede " oyunuyla karşımızda. Şahi-
ka Tekand ve Stüdyo Oyunculan, ge-
çen yıl 13. Uluslararası Istanbul Tiyat-
ro Festivali kapsamında sergilenen
oyunu bu kez 12 ve 13 Mart tarihlerin-
de, saat 20.30'da Enka Oditor-
yumu'nda, bir kez daha Istanbul'da
tiyatroseverlere sunacaklar.
Şahika Tekand ve Stüdyo Oyun-
culan geçen yıl Delphi'de "Oidipus
Nerede?" ile dünyanın farklı ülkelerin-
den tiyatro eleştirmenlerinin ve sanat-
çılannın da yer aldığı Yunanlı seyirci
karşısında büyük başan kazanmış ve
dakikalarca ayakta alkışlanmıştı.
"Oidipus Nerede?", bu yıl haziran
ayında Shizouka Bahar Festivali'ne
sahnelenmek üzere davet edildi ve bu
bağlamda 'Japonya'da Türkiye Yılı'
programı kapsamına alındı.
Antik bir oyunun yalın, güçlü ve çağ-
daş bir yorumu olan "Oidipus
Nerede?"y\ geçen yıl izlemiştim. Gör-
meyenlere hararetle öneririm.