04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 8 ŞUBAT 2003 CUMARTESİ 8 HABERLERİN DEVAMI TURKIYE Istarbul K 3 Sınop Edirne Y 12 Kocaeli J_ Samsun 6 Trafczon B 15 B 16 Çanakkale Y fonir Y _6 Gıresun 9 Ankara B 16 K Manisa Y Eskişehir K 5 Aydın 8 Konya Y DenizJi 8 Sıvas B Zortguldak Y 7 Antalya Y 14 Kars Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Y Y B Y B B B B 14 14 14 10 8 10 8 9 Parçah bulutlu DIS MERKEZLER Oslo 0 Berlin Helsinkı B -9 Budapeşte B -2 Aşkabat Stockholm B -10 Madrid Londra Yurdun Guney ve Batı kesımleri parçaJı yer yer çok bulutlu,Marmara'nın güney ve doğusu, £ge. Batı Karadenız Iç Ana- dolunun batısı yağışlı, Ğığer yerter az Dulırtlu geçecek yağışlar Mar- mara'nın doğusu Guney Ege Batı Akdenc'de kar- la kanşık yağmur yağış alan dığer yerlerde yağ- mjr ve sağanakşeldınde olacak Çok bulutiu Amsterdam GoR gurüttulü * * G U N C E L CİIVEVT ARCAYÜREK H Baştarafı 1. Sayfada Beyaz Saray sözcüsünün açıkladığına göre Baş- kan Bush; üster ve limanlarfa ilgiii hükümet tezkere- sinin kabulünden sonra, Vürkiye, 'sözünden dönme- yen bir dost' ve sıkı bir NATO ûyesi" diyor. Oysa biz; Başbakan Gül'den ve Beyaz Saray'da Bush'la, dana önce Emperyal Oteli'nde ABD'nin iki üst yöneticisı iie konuşan RTE'den Türkiye adına ABD'ye Irak savaşıyla ilgiii sözler verilmediğini içe- ren sayısız söylemler dinledik. Şimdi durup durduk yerde "sözünden dönmeyen dost" ifadesi ne demeye geliyor ve neyi anlatıyor di- ye araştırmak hakkımız değil mi? Koskoca ABD Başkanı, dünyanjn ve kimi iktidar- lann efendisi, astığı astık kestiği kestik yeryüzü im- paratoru yaJan söyleyecek değil ya! AKP iktidan, savaşa katılım konusunda ABD yö- netimine söz vennemiş olsaydı; TBMM karanndan hemen sonra Başkan Bush 'tan "sözünden dönme- yen bir dost" ifadesiyle övgüye laytk görülebilir miy- di? • • • RTE, CHP lideri Baykal'ın VVashington'da otel oda- lannda ve Beyaz Saray'da ABD'ye verilen sözlere değinen açıklamalannı "mesnetsiz beyanlar ve iddi- alar" diye karşıladı. Ne ki RTE, Baykal'ı yalanlarken Beyaz Saray söz- cüsü, Bush'un "sözünden dönmeyen dostlar" diye iktidardakileri övdüğünü açıkl/yor. Eğri oturup doğru konuşalım; bu saptamalar RTE ve hükümetinin, ABD'ye çok önceleri Irak savaşr/la ilgiii verdikleri sözleri sonradan uygulamaya koydu- ğunu kanıtlamıyor mu? Baykal'ı haklı çıkarmıyor mu? Üstelik Beyaz Saray'da ve Emperyal Oteli'ndeki vaatleri yalanlama görevi Baykal'a değil, RTE'ye dü- şüyor. Genel başkan olarak katıldığı o toplantılara dı- şişlerinden veya VVashington Büyükelçiliği'nden (not tutacak) görevli almadı. Ömer Çelik ve Cüneyd Zap- su gibi milletvekilliğinden başka sıfatı olmayan yakın çevresiyle devlet adına kimi konuşmalar yaptı. Başkan Bush, överken iğneliyor. Vaatlerin gecike- rek gerçekleşmesinden hayfi şikâyetçi. ömeğin üs- ler ve limanlann modernizasyonu ile ilgiii izin tezke- resini hükümetin TBMM'ye getirmesini üstü kapalı ifadelerle eleştiriyor. Beyaz Saray açıklamalan, ABD'nin arkasından sa- vaşa tıpış tıpış katıldığımızın, AKP iktidannın koltuğa oturur oturmaz VVashington'a teslim olduğunun so- rrtut işaretini veren tarihsel bir belge... • • • Şeffaflığı üst baş kapalı diye özetlenecek anlayış- lanna çevirdiler. CHP sözcülerinin, DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar'ın açıklamalanna bakılırsa, birinci hükümet tez- keresinin oylandığı oturumu kapalıya çevirmeye ge- rek yoktu. Zira, daha önceleri açık açık söylenenler yazılanlar kapalı oturumda yinelendi. Ama parti yönetimi (tabii Başbakan Gül ve RTE) ABD'ye verilen sözleri yadsıyacak olası bir sonuç karşısında: AKP milletvekillerinden kimlerin savaşa, kimlerin banşa oy verdiğini kanıtlayacak tutanaklann ancak 10 yıl sonra açıklanmasını öngören kapalı oturumu yeğlediler. Savaş karşıtlığından dönen AKP milletve- killeri de "10 yıl sonra kim öle kim kala" anlayışıyla tezkereye destek verdiler. Halkın yüzde 94'ünün savaşa karşı olduğunun bi- linmesine karşın; AKP iktidan, AKP milletvekilleri ka- palı oturumu gerektirecek herhangi ciddi bir neden, örneğin gizliliği gerektirecek bir bilgi, bir gelişme ol- mamasına karşın... Amerika'ya teslimiyeti kapalı oturumla örterek... Savaşa yeşil ışık yaktılar, halktan kaçtılar! ••• Hükümet, MGK'nin daha önce açıkJadığı ana ilke- yi hiçe sayarak ABD'yfe savaşa katılmaya hazırianı- yor. Türkiye, BM'den ikinci bir karan da boş verecek; "BM biran önce harekete geçmezse gerekeniyapa- cağız" diyerek önceki gün BM'yi tehdrt eden Başkan Bush'un peşinde. Adım adım savaşa giriyor! Vakıfbank'ta olayh atama • Baştarafı 1. Sayfada dürlük binasını terk et- meme karan aldı. Erci- yesin eylemi nedeniy- le, genel müdürlük bi- nasıönündepolisler ön- lem aldı. Emniyet yet- ldlileri. "binadan belge çıkırüacağı" yönünde ihbaraldıklannı belirtir- ken yeni genel müdür Ahnet Kacar geç saat- lercfc yaptığı açüdamay- la eylem görüntüsünü gidermeye çalıştı. Ka- car'tn, gece yansına ka- dar ıki genel müdürûn de binada kalmasını "devir-teslim" töreni olank açıklaması dik- kat «ekti. Vjbfbank Genel Mü- dürC trfan Erciyes, gö- revcen alınışını Nec- metdn Erbakan ı anmsatan biryöntemle proüsto etti. Edüıilen bilgıye göre dün akşam saaterinde bir süredir Vakrbank Genel Mü- dürliğü görevini sürdü- ren Irfan Erciyes, Dev- let Bakanı ve Başbakan iardmcısı Mehmet Ali jabın tarafindan hazır- anaı kararnameyle gö- eviıden alındı. Erci- r es*n yerine ise daha ınc« bankanın genel lüdir yardımcılığını ürüen Kacar atandı. j&c-z, yeni görev yeri- ne gittiğinde ise eski ge- nel mödürün eylemiyle karşılaştı. Çok sayıda basın mensubu da akşam sa- atlerinde Vakıfbank bi- nasınuı önünde toplan- dı. Gece yansına doğru açıklama yapılacağı be- lirtilerek gazeteciler içeri alındı. Yeni genel müdür Ahmet Kacar, dün saat 14.30'da yeni görevinin kendisine Başbakanlık talımatıyla tebliğ edildiğini söyle- di. Binaya saat 18.30'da geldiğini kaydeden Ka- car, "normal prosedii- re göre devir teslim ya- pıldığmı" savundu. Ka- car, "Polisin gelmesiy- le ilgiii bilsimi/ yok. Polis, mesai saatleri dı- şında bir hareketlilik olduğu için önlem al- naş olabüir" dedi. Erciyes 'in eylemi, Er- bakan'ın 1969 yılında yaptığı eylemi anımsat- tı. Erbakan, genel sek- reterlik görevini yürü- türken TOBB Başkanlı- ğı'na seçilmişti. Görev- den ahnması yönünde karan çıkması üzerine Erbakan, kendisini ma- kam odasına kilitlemiş- ti. Erbakan'ın başkanlık görevi, 8 Ağustos 1969'da yapılan polis baskınıyla bitmişti. AKP'nin kimyası bozuldu GUNDEM MLSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada rildikten sonra "asker gönder- meye izin vermeyeceğiz" deni- lemeyeceğini \Tirgulayan Bay- kal, bunun çelişki yarattığını söyledi. Baykal, daha şimdiden 18 Şubat'a randevu verilerek ABD'ye bu tarihte asker bulun- durma izninin verileceğinin ifa- de edildiğini belirtti: Baykal, 18 Şubat'ta asker göndermeyle ABD'li askerlerin konuslandınl- masına iiişkin tezkereler Mec- lis'e gelirse yine hayır oyu vere- ceklerini bildirdi. Başbakan Ab- dullah Gül'ün "bu kararın sa- vaş karan olnıadığını" söyledi- ğı veAKP lideri Erdoğan'ın ken- disine yönelik eleştirilerinin anımsatılması üzenne Baykal, şöyle konuşru: "Söylemek iste- dikleri şu; 'daha durun, savaş karannı 18 Şubat'ta alacağız.' Fakat bizim de söylediğimiz şudur: Bu aldığınu karar Tür- kiye'yi savaşa götürecek ka- rardır. Savaş olup olmaması artık bizjmkilerin tamamen dışındaki gelişmelere bağlıdır. Umarım bir nıuclze olur, savaş gerçekleşmez. Ama artık bü- kümetin bu savaşa girmeme gi- bi bir seçenegi kalmamıştır. Bu karan almış tek parlamento- yuz. Daha ABD bu karan al- madı. tngiltere savaş karan al- madı. Ama biz o karan aldık. Dünyada 3 ülke var kendisini Irak savaşına angaje eden. Bunlardan biri Türkiye'dir." Hükümetin ve Erdoğan'ın bü- yük bir çelişki içinde olduğunu anJatan Baykal, "Bu çelişki on- ların kimyasını bozmuştur. Davranışlanna yansımıştır. Bu çelişkiyi sağa sola saldırarak, bize yönelik polemikler yap- maya çalışarak örtbas etmeye gayret ediyorlar. Ama gerçek değişmiyor. Çelişki daha önce yaptıklanyla şimdi yaptıkları arasındadır. Onlar halkı değil, dünyanm güç dengesi ve ABD doğrulrusunu tercib ederek halklarına, sözlerine, taahbüt- Jerine ters düşmüşrür" diye ko- nuştu. Baykal, oylamadan kısa bir sü- re sonra Sosyalist Enternasyonal Genel Sekreteri Luis Ayala'nın kendisini arayarak oylamadaki tavn nedeniyle kutladığını belirt- ti. Halktan da muhteşem bir tep- ki aldıklannı \nrgulayan Baykal, neden gizli oturum yapıldığına iiişkin soru üzerine, şunlan söy- ledi: "Içeride hiçbir yeni söz söylenmedi. Anlaşılıyor ki mahcubiyet var ama gizli otu- rum o mahcubiyeti gizlemeye yetmedi. AKP'li arkadaşlan- mız vicdanlarının seslerini dinleyemediler, gerçek tercih- lerini ortaya koyamaddar." Sosyalist Enternasyonal Ge- nel Sekreteri Luis Ayala, TBMM'deki oylamanın hemen ardından CHP'yi arayarak, olası Irak operasyonuna karşı göster- diği savaş karşıtı tutumundan do- layı kutladı. Ayala. "Meclis'te, blok olarak ret oyu kullanmış- sınız, 145 partimiz, rüm deste- ğiyle arkanızdadır" dedi. HükümetJn korkıısıı fire • Baştarafı 1. Sayfada li günü TBMM'de bulunmamalan olası- lıklar arasında değerlendiriliyor. TBMM Başkanı BüIentArınç, Başba- kan Gül'ün görüşünün tek tezkereden ya- na olduğunu söyledi. Annç, "Ayn ayn gelmesi benim işim değildir. Sayın Baş- bakan ikisinin bir arada gelmesi ge- rektiğini, şu ana kadar yapılan uygu- lamanın da bu şekilde olduğunun alrı- nı çizdi. Benim buna diyecek bir şe- yim yok" görüşünü dile getirdi. Gelinen aşama konusunda "Içim rabat değU. A- ma herhalde hükümetin bundan baş- ka yapacak bir şeyi yok diye düşünü- yorum" diyenArınç, "Karar verip ver- meme konusunda kendi vicdanlanyla çatışan milletvekilleri bulunduğunu bildiğim için 'Ben de vicdanen aynı gö- rüşü taşıyorum' dedim" diye konuştu. Tutanak anlaşması Başbakan Abdullah Gül'ün de AKP Genel Merkezindekı bilgilendirme top- lantısmda, ABD 'ye tepki gösteren millet- vekiUerini rahatlatmak için ABD Yöne- timi ile Türkiye arasında "tutanak an- laşması" yapıldığmı açıkJadığı öğrenil- di. Alınan bilgiye göre Başbakan şu bil- gileri verdi: "Körfez Savaşf ndaki zararlanmı- zın daha karşılanmadığını söyledik. Bu konuda çelişkili açıklamalar oldu- ğunu ya da tutarın çok düşük tutuldu- ğunu ilettik. Hükümet olarak bunu ka- bul etmedik. ABD'ye 2 ülke arasında gerçekleşen gerek askeri, gerek sivil rüm toplantılarda tutanak rutulması- nı, görüşmelerin kayıt alrına alınması- nı önerdik. Bunun için yazılı taahhüt istedik ancak ABD kabul etmedi. Bu nedenle ild ülke arasında ilişkiler 1 ay kopma noktasına geldi. Ancak ABD şimdi bu önerimizi kabul etti ve üsler- de inceleme izni verdik." Eylemcileri, pankartın büyüklüğü, rüzgâr, binanın yapısı olumsuz yönde etk- ilemiş, ancak savaşın bu kadar yakın olnıası bir anlamda her şeyi kolaylaştırnuş. Greenpeace:Amacımıza ulaştık ÖZLEM GÜVEMLİ ABD'nin Irak saldınsının gündeme gel- mesiyle Türkiye'de de başlayan, sağcısm- dan solcusuna pek çok değişik görüşü za- man zaman yan yana getiren savaş karşıtı gösteriler, perşembe günü Greenpeace'in AKM binasına nnnanmasıyla değişik bir renk daha kazandj. 240metrekarelik "Sa- vaşa Hayır" pankartını AKM binasına asan eylemciler, basının görmezden gele- meyeceği dikkat çekici bir eylem yapma- yı hedeflediklerini belirterek "Sanırım başanlı da olduk" diyorlar. Taksün'deki AKM binasında 1.5 saat boyunca asıh durumda bekledikten sonra gözaltına alınan Greenpeace eylemcileri, savcıhktaki işlemlerinin tamamlanması- nın ardından örgütün Tünel'deki merke- zinde sorulanmızı yanıtladılar. Eylemcilerden 21 yaşındaki Tnna Türkmen, bu eylem için 2-3 gün hazırlık yapöklannı anlatarak "Polis, şiddet içer- meyen doğrudan eylenjlerimize alıştı. Sert davranmaktan vazgeçtiler" diyor. 25 yaşındaki Devrim Ada da rüzgânn ey- lemin gidişatını etkilediğım. pankartın bu yüzden yırtıldığını ifade ederek "Ancak, 1.5 saat iyi bir zaman. O kadar süre 'Sa- vaşa Hayır' yazısı bir sürfi insan tarafin- dan görülebildi" diye konuşuyor. Ada, AKM'nin güvenlik görevlisinin kendile- rine zor anlar yaşattığını anlatıyor. Ada, ''Görevli, olayı anlayamayıp panikledi. Ipleri salladı, silahını çıkardı, vurmak- la tehdit etti.Ancak biz bu tepkileri ar- tık olağan karşdıyonız" diyor. Cemal Nadir Tekel ve 22 yaşındaki Nâzım Ke- ven de, eylem sırasında rüzgânn ve bina- nın dış konstrüksüyonunun ve pankartın büyükiüğünün kendilerini biraz da olsa zorladığını ifade ettiler. Merkeze tırmananlardan Pınar Kınl- maz ise "Bizi zorlayan bazı doğal etken- ler vardı. Ancak savaşın kapunızda ol- ması her şeyi kolaylaşördı" diyor. • Baştarafı 1. Sayfada zenleyeceği saldırıyla karşı karşıya kalabileceği- miz durum ise yakın tarihimizin kimi sorunlarını da kapsayan ciddi riskler içeriyor. Irak'ta görünen gerekçeler bir yana, ufkun ötesi kanşık. Peşrevi kısa tutup, ABD'nin AKP hükümerini tü- müyle yanına almasıyla başlayan yeni süreci irde- lemeye çalışalım. Her şeyden önce AKP'lilerin sık sık dile getirdiği, "Bizkesinlikle savaşmayacağız, tek kurşun bile atıl- mayacak" söyleminin gerçeği yansıtmayabileceği- ni vurgulamalıyız. önce Türkiye'nin bolgeye yığdığı güce iiişkin ge- lişmeleri sıralayalım: - Irak sınınna yapılan yığınak, top, tank, havan gi- bi ağır silahlan içeriyor. Bunlar terorizmle mücade- leden daha çok, düzenli gruplara karşı verilecek mücadeleye karşılık geliyor. - Bolgeye bugüne kadar binlerce Mehmetçiğin yanı sıra 2 binden fazla subay ve astsubay gönde- rildi. Bu gidiş, geçıci görevlendirme değil, tayinle yapılıyor. Bir anlamda K. Irak-lrak sının tayin böl- gesi! - Her iki durum, ABD'nin bölgede uzun süre kal- ma hazırtıklannın benzerini Türkiye'nin de yaptığı- nı gösteriyor. Pek çok şey, gerek askeri kaynakların gerekse hükümet yetkililerinin kullandığı şu tümcede gizli: "K. Irak'taki Türk askerinin gücü, ABD askerinin iki katı olacak!" Neden? Türk Silahlı Kuvvetleri, neden K. Irak'taki tehlike- leri karşılamaya göre değil de ABD'nin buradaki gücüne göre hesap yapıyor? Türkiye'nin bütünlüğü! Başkente, devletin tepesine K. Irak-ABD hattın- dan ulaşan bilgilerin satır başları şöyle: - ABD, KDP ve KYB ile yaptığı görüşmelerde böl- gede bir Kürt devleti kurulmasına ilişkin ön söz ver- di. Gelişmelerin seyrine göre, devletin sınırlannın genişleyebileceğini de söyledi. - PKK, bu sözün gölgesinde ABD'nin bolgeye müdahalesinin lehine olacağı değerlendirmesini yaptı ve gelişmeleri izlemek üzere sindi. - Bu anlamda ABD, K. Irak'taki grupların kafası- na şunu soktu; önce Irak'ta, sonra Türkiye ve Iran'daki toprakları da içine alacak bir Ortadoğu devleti! Gelişmelere bakınca şöyle bir saptama yapma- dan edemiyoruz: Türkiye'yi, Alevi-Sünni olarak bölemediler, Kürt- Türk olarak bölemediler. Şimdi, dışımızdan bir ya- ma yapıp, huruç hareketiyle mi bölmek istiyorlar? Bize öyle geliyor ki, bu değerlendirmeleri asker- ler de yaptılar ve K. Irak'taki gücümüzü, bölgede- ki tehdide göre değil, ABD'nin gücüne göre belir- lediler! Son haberler K. Irak'taki güçleri kimin komuta edeceğinin netleşmediğini gösteriyor. Türkiye ile ABD arasındaki yazılı mutabakatın metnini hazırla- ma çalışmalarının günlerdir devam etmesinın nede- ni bu. Kafalardaki bir başka soru şu: Türkiye, K. Irak'a gırdiğinde Iran ne yapar? K. Irak'taki gelişmelerin kendi toprak bütünlüğü- nü de etkileyeceğıni gören Iran'ın son dönemde Türkiye'ye yanaşmaya baş/adığını, 'CENTO'yuye- niden kuralım' diyecek kadar sıcaklaştığını vurgu- layalım. Bunu ayrı yazı konusu yapalım. TSK ile ABD'nin yaklaşımının fiili olarak da örtüş- meyeceği bir süreç yaşanabilir. O zaman AKP'nin de tavrını açık koyması gerekecek! ABD'nin bifmesi gereken bir şey var; Türkiye'nin bütünlüğüne yönelik bir girişim olursa Türk insanı silkinip, "Hayır" diyecektir. Bunun altında da ABD kalacaktır! Bu durum ABD'ye söylendi! [email protected] D o n Kisot savaşa karşı 'C a n İ 1 kalkanlar'm lideri Haber Merkezi - ABD'nin ola- sı Irak operasyonunun tarihi yak- laşırken, si\il toplum örgütleri ve partiler savaşa karşı eylem ve çağ- nlannı sürdürüyor. Bilgisayarlar arasında internet aracılığıyla yayı- lanbirmesajda, 10 Şubat'tanitiba- ren herakşam birdakikalık ışık ka- patma eylemi yapılması önerilir- ken ABD'ye üslerde modernizas- yon izninin verilmesine ilişkin tez- kerenin önceki gün kabul edildiği TBMM Önünde ilginç iki protesto eylemi gerçekJeşti. ABD'ye ret Türk Dişhekimleri Birligi,ABD Büyükelçiliği'nin "adli öp konu- sunda uzmanlaşmış ve tngilizce bilen dişbekimi" istemine ret ya- nıh verdi. Türk Dişhekimleri Bir- liği Genel Başkanı Celal Korkut Yıldınm, ABD Büyükelçüiği 'nin bu konudaki isteminin "Irak'a ya- pılacak müdahalenin insanlığa, bölge balkına ve ülkemize zarar vereceği düşünüldüğu için işle- me konulmadığınj" bildirdi. TKP'li bir grup, dün TBMM Çankaya Kapısı'nın karşısındaki binaya üzerinde "Bush sıanle gu- rur duyuyor" yazılı bir pankart astı. Daha sonra pankart polis ta- rafindan apartoparindirildı. Gaze- teci Osman Akkuş da, kendisinin "Don Kişofolduğunu söyleyerek "yel değu-meni" olarak niteledi- ği TBMM önünde savaş karşıtı ey- lem yapmak istedi. Kiraladığı at, mızrak ve kalkanıyla TBMM'nin önüne gelen Akkuş, eylemini ta- mamlayamadanpolisler tarafindan gözalnna alındı. Karanlık eylemi Ilk olarak kimin yazdığı bilin- meyen ve birkaç gündür internet- te yaygınlaşan elektronik postada ise 10 Şubat 2003 Pazartesi akşa- mmdan itibaren her gün saat 21 OO'de, 1 dakikalık ışık kapatma eylemi gerçekJeştirilmesi istendi. TMMOB Makine Mühendisleri Odası Ankara'da ülke düzeyinde- ki 18 şubesini toplayarak yaptağı toplantıda. "bir insanlık suçu" olan savaşa karşı olduklannı be- lirtti. Çağdaş Eczacılar Derneği ise ortada gerçek bir savaş olmadığı- nı, tek taraflı saldın olduğunu, bu yüzden bütün toplumu"savaş kar- şıtlığı cephesi"oluşturmaya çağır- dh Sezer'e çağrı Sertel Gazetecilik Vakü Başka- nı Doç. Yıldız Sertel de, Cum- hurbaşkanı Ahmet Necdet Se- zer'e bir mektupgöndererek, Tür- kiye'nin bir "atom savaşına" itil- diğini vurguladı. Sertel, Cumhur- başkanı'ndan,bu konuda "refe- randum" hakkını kullanmasmı istedi. Türkiye İnsan HakJan Kurumu Genel Başkanı (TİHAK) Nevzat Helvacı, olası Irak savaşının tek amacının Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'i devirmek ol- madığma dikkat çekerek, ABD'nin aynı zamandaTürkiye'yi tam olarak kontrol altına almayı is- tediğini söyledi. Cumhuriyet Kadmlan Derneği ise 3. olağan genel kurulundan sonra yaptığı açıklamada, Türki- ye'nin çıkarlannın yahuzca Irak'ın toprak bütünlüğünün korunmasıy- la mümkün olacağuıı bildirdi. Kanlıoyun Gazi Üniversitesi Eczacüık Fa- kültesi öğretim üyeleri ve eleman- lan kamuoyuna yaptığı duyuruda savaşı "kanlı bir oyun"olarak ta- nımladı. CHP îzmir Milletvekili Türkan Miçoğullan, Îzmir tl Başkanı Ala- attin Yüksel ve bir grup partiliyle birlikte gazetemiz Îzmir Büro- su'nu ziyaret eden CHP Genel SekreterYardımcısı Büient Bara- talı, CHP olarak, Türkiye'nin komşulanyla iyi geçinmesini iste- diklerini belirtti. Türkiye'nin, sınn"lannın hemen yakınında bir Kürt devleti oluşu- muna izin veremeyeceğine dikkat çeken Baratalı, bu konuda TBMM'ye gelecek tezkerelere ise "evet" oyu vereceklerini vurgula- dı. Baratalı, "Bir Kürt devletinin kurulmasına göz yumamayız. Zaten orada bir oluşum var. Sa- dece dünya devletleri bu oluşu- mu tanımıyor. Şimdi ABD bunu yapmaya çalışıyor" dedi. Türkiye'ye sokulmadı tstanbul Haber Senisi - Irak'a kar- şı olası askeri müdahalede "Irak halkı- nın önünde siper olmak için" kendile- rini "canh kalkan" olarak adlandzran grubun kurucusu ABD'li eski asker Kenneth Nicbols O'Keefe Atatürk Ha- valimanı'nda "geçerD bir pasaport ib- raz edemediği'' gerekçesiyle Italya'ya geri gönderildi. Ingiltere'den 25 Ocak'- ta yola çıkan ve önceki akşam Edir- ne'nin Ipsala sunr kapısından Türki- ye'ye giriş yapan ^ diğer grup ise dün P tstanbul'a ulaştı. ' Italya'dan 6 kişi- lik bir grupla gelen O'Keefe. elındeki cüzdanın "Dünya vatandaşı pasa- portu" olduğunu iddia ederek ulus- lararası insan hak- lan organizasyonu tarafindan verilen cüzdanın bütün seyahatleriçinge- çerli olduğunu sa- VTindu. Durumu Içişleri Bakanlığı'na da bildiren polis ise O'Keefe'yi geldiği uçakla geri gönderdi. Taksim'de gösteri Ingiltere 'den 25 Ocak'ta yola çıkan ve aralannda ABD, Ingiltere ile Itarya va- tandaşlannın da bulunduğu 38 İdşilik canlı kalkan grubu, dün TEM Otoyolu Mahmutbey gişelerinde, kendiierine Ingiltere'den 25 Ocak'ta yola çıkan grup Istanbul'a geldi. (Fotoğraf: AA) "Savaşa ve tşgale Hayır Platfonnu" adım veren bir grup tarafindan karşılan- dı. Daha sonra Taksim'e gelen "canh kalkan" grubu, diğer savaş karşıtı ör- gütlerin de katılnnıyla bir gösteri düzen- ledi. Grup adına basın açıklaması yapan KESK Genel Başkanı Sami E\ren, bir tarafta ABD ve Ingiliz emperyalizmi, di- ğer tarafta da dinleri, kimlikleri ve kül- türleri farklı Irak halkınm bulunduğunu söyledi. Evren. "Dünya halklan bu sa- vaşa hayır diyor. tnsan kanı petro- le değişümez. Bu savaşı mutlaka durduracağız" dedi. Özgür Düşünce ve Eğitim Haklan Derneği Başkanı Hüha Şekerci ise Türk halkınm yüzde 94'ünün I- rak'ta bir savaş is- temediğini belir- terek büyük bir halk oyuyla ikti- dara gelen hükümetin halkın bu eğili- mini dikkate alması gerektiğini kaydet- ti. Gösteride "ABD askeri olmayaca- ğız"," Yaşasın küresel inrifada" ve "I- rak halkı yalnız değildir" şeklinde slo- ganlar atıhrken toplam 43 kişiden olu- şan "cann kalkan" grubu geceyi Le- vent'teki Petrol-lş Sendikasf na ait tesis- te geçirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle