Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
6 ARALIK2OO3CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
17
Sorumluluk
CHP Genel BaşkanıDeniz Bay-
kal,50'nin üzerindeyurttaşımızın
"dinci terör" sonucu yaşarn ını yi-
tirmeleri karşısında çok hakılı ola-
rak Hizbullah gibi, İBDA-O gibi
köktendinci örgüt üyelerinin
AKP'nin onayladığı "Toplurrja Ka-
zandırma Yasası" ile cezaevlerin-
den çıkanlmasının yanlışlığınn gün-
deme getiriyor.
Bu yasa, sözüm ona Kuzey
Irak'taki PKK/KADEK örgütüne
üye teröristleri dağdan indirmeyi
amaçlıyordu. Tam tersi oldu, ül-
kemizin en değerli aydınlannı öl-
düren, insanlan domuzbağı ile bağ-
layıp katlettikten sonra evl'erinin
bodaımuna gömüp üstünde ye-
mek yiyebilen 481 köktencdinciyi
topluma kazandırdı!
Akla şu soaı geliyor:
"Birdenbire hep birtikte pişman
olduklannı ileri süren bu 481 kişi
kimin verdiği bilgiye göre s&rbest
bırakıldı?"
AKP'nin çıkardığı yasaya göre,
pişman olanlar pişman olduklan-
nı ve bağlı bulunduklan örgüte iliş-
kin bilgileri mahkemeye iletiyoriar.
Mahkeme, bu bilgileri "derhal ve
gizlilikkaydı ile" Içişleri Bakanlıgı'na
iletiyor. Yani mahkeme, pişman ol-
duğunu ileri sürenin verdiği bilgi-
nin doğruluğunu Içişleri Bakanlığı
aracılığıyla araştırıyor. İçişleri Ba-
kanlığı, mahkemenin yazısı üzeri-
ne, konuyu en kısa zamanda in-
celeyerek mahkemeye gerekçeli bir
rapor veriyor. Mahkeme de kara-
nnı bu rapora göre veriyor.
Diyeceğimiz şu: "Topluma Ka-
zandırma Yasası" ile 481 kökten-
dinci eve döndürüldüyse eğer, bu-
nun sorumluluğu Içişleri Bakanlı-
ğı'ndadır.
ISIK KANSU
Yola girmişlerin fotoğraîıJandarma Genel Komutanlığı,
Istanbul'daki köktendinci terör
olaylarına karışanlar ile
bağlantıları olanlarla birlikte
Suriye'de eğitim gören 20 kişiyi
ülkeye getirdi.
Bu kişilerin öğrenim gördükleri
sözde "okul"\ara bakıyorsunuz,
hepsi "şer'i eğitim " veriyor.
örneğin, Ebunnur Islam
Merkezi'nin oluşturduğu kurslar
ve Islami fakültelerin hedefi şöyle
belirlenmiş: "...toplumun saadeti
için çalışan, gelişme ve
ilerlemede ilimle amel
(tartışmasız uyum) eden, yüksek
ahlak sahibi ve Islami kendine
minhac (hareket kaynağı) kabul
eden ilim talebeleri yetiştirmek."
Türkiye'den dini vakıflar ve çeşitli
bilgisayar ağı siteleri aracılığıyla
Suriye'ye gönderilen gençler,
şeriat okullarında bazı
"taahhüt"\er altına da giriyorlar:
"Söz, amel ve sülûk (yola girme)
olarak Islam emir ve yasaklarına
uymak.
Hedef olarak sadece Islami
ilimleri öğrenmeyi seçmek.
Mezun olana değin başka işlerle
meşgul olmamak, ilim ve nefis
tezkiyesinde (aklama) çalışmak.
Gerekli Islami kıyafete riayet
etmek."
Suriye'den Türkiye'ye getirilen
"öğrencilerin" fotoğrafları
yayımlandı, gördük. Kızlar karalar
bağlamış, erkekler çember
sakallı...
Anlayacağınız, amaçlanan "yola
girme" gerçekleşmiş.
Aralarında polis memuru da olan
kızların ailelerine sormuş
gazeteciler, "Çocuğunuzu
niye gönderdiniz oraya" diye.
Aldıklan yanıtlar aşağı
yukarı aynı:
"Kızım türbanla üniversiteye
giremiyordu, oraya gönderdik.
Din eğitimi alıyordu..."
Türbanın bir adım ötesi, kara
çarşaf ve "şer'i eğitim "öir.
Tecrübeyle sabit!
Gericillğin
koynunda
Adı Zülfü, soyadı Livaneli...
"Belediye başkanı olayım"
dedi. Olmadı, olamadı. "Bari ge-
nel başkan olayım" Ğed\. Olma-
dı, olamadı. Solcu olduğunu söy-
lüyordu. Olmadı, olamadı.
Sonunda oiduğu, olabildiği
milletvekilliği koltuğundan Za-
man gazetesine konuşuyor:
"CHP sol vurgusunu bırak-
malı... Solu bana kimse anlata-
mazartık..."
Türbanlılar kendisine çok ya-
kınlık gösteriyorlarmış, hem za-
ten CHP'de "ideolojik sorun"
yaşıyormuş...
Sonuç?
CHP, türbanaözgürlük tanıma-
lıymış... Yiğidim, aslanım benim;
oradayatıyor...
Nerede?
Gericiliğin koynunda...
Beiîim de
6
Kanıma
Dokıınuyor' Anıa.^
MURTAZA DEMtR
Başbakan, Islamın terörle anı-
lır olmasının kanına dokunduğu-
nu söylüyor. "Islamda terör yok-
tur" mu diyor, yoksa "Islamda fe-
rör vardırama.. yine de Islamla te-
rörsözcûkleriniyanyana getirme-
yelim" mi diyor, tam bir açıklık
yoktur.
Inanan biri olarak Islamın terör-
le özdeşleşmesi benim de kanı-
ma dokunuyor ama, inançsal duy-
gulanmız, inanca değgin referans-
lar adına, oluk oluk kan akıtıldığı
gerçeğini değiştirmiyor. Tıpkı,
"Müşrikteri nerede görürseniz öl-
dûrün!" ayetini yok edemediği gi-
bi... Peki Müşrik kim? Yoruma ve
yoaımlayana göre değişiyor: Di-
nı konularda dün başka bugün
başka konuşanlar, dönekler, teb-
liğe uymayanlar, Islama uygun yö-
netimi engelleyenler hepsi müş-
riktir: Ve "müşriklerin katli vacip-
trf"
Kanıma dokunan bir başka ger-
çek ise Islamın ta başından beri
iktidar adına her boyutta şiddet ve
terör olaylanna sahne olduğunu
TC Başbakanı'nın "bilmemesi-
ör". Imamlık eğitimi alan ve Islam-
0 söylemlerie iktidar olan Başba-
kan'ın, islamın dört halifesinden
Gçünün Islami gerekçeler adına
ckjürüldüğünü bilmemesi olası
nı?.. Elbette değil. Özetle Islam,
islam Peygamberi'nin iki kutsalın-
san biri olarak Islam âlemine ema-
ret ettiği Ehl-i Beyt'ini ve halife-
terini teröre kurban verecek kadar
rerörte iç içe olmuştur; halen de
cyledir.
Islamda da tıpkı diğer semavi
dnlerde oiduğu gibi şiddet vete-
•ore sıklıkla başvurulduğu gerçe-
a başka; inançlann şiddet, terör
.9 iktidar kavgalanna alet edilme-
3nden rahatsız olmak başka şey-
:ir. Islamla, terör sözcüklerinin
»an yana getirilmesinden rahatsız
;lduğunu söyleyen Başbakan'ın,
rncelikle siyasetle dindarhğın ay-
-\ bünyede ve bir arada banna-
nayacağını biimesi gerekmez mi?
"C Başbakanı'na, dualı, ayetli,
îükürtü konuşmaların yakışma-
ağını, bunun kutsal din duygula-
•nın istisman anlamına geldiğini
rilmesi, yapmaması ve yapanla-
1 karşı çıkması gerekmez mi?
"ürkiye gibi, inancın siyasete ve
nenfaate araç edildiği, statüko-
-un, göstermelik laikliği gerçek
aiklikmiş gibi dayattığı ülkelerde,
dnsel terörün hortlaması kaçınıl-
nazdır ve önlenememektedir.
«lantık, bilim ve tarihin kesin yar-
ası böyledir.
Tayyip Bey'in hatın için ne haç-
lı ve Islam seferierini, ne Yahudi kı-
nmını, ne Katolik Protestan boğaz-
lanmasını, ne deOsmanlı Şeyhü-
lislamı Ebu Suud'un, "Üzerierine
Kızılbaş lekesi düşenleri, kundak-
takibebebrine kadarötdûriJnr fet-
vasını vb. yok sayamayız. Ferman
ve fetvalar hem de binlercesi ar-
şivlerde, okuyup ders çıkaracak
yöneticileri beklemektedir. Tayyip
Bey dilerse kendisini yanlış yön-
lendiren ve Türkiye imajını daha
da bozan konuşmalar yapması-
na neden olan danışmantan, bu
ve benzer belgeleri bulur, kendi-
sini aydınlatırlar.
islami terör vardır Sn. Başba-
kan. Kanınıza dokunsa da vardır,
dokunmasada. "Islami"', "Islam-
cı" veya "dinci terör" olarak anıl-
ması bu gerçeği değiştirmez. Baş-
bakan, çok tehlikeli bir oyun için-
dedir. Sorunun adını koymaktan
bilinçli olarak kaçınmaktadır. Çün-
kü kendisinin de "miğfer, süngü"
gibi Islami şiddet çağnştıran de-
meçleri vardır. Terör, şiddetin son-
raki aşaması değil midir? Insan ce-
setleriyle dolu Hizbullah kuyula-
nnı, Mumcu, Üçok, Aksoy, Kış-
lalı vb. cinayetleri; Çorum, Maraş,
Sıvas, toplu kıyımlannı Islami te-
rör saymamak gerçeği saptırmak,
toplumu aldatmaktır.
Sn. Başbakan, türban konu-
sunda oiduğu gibi, islami terör ve
daha birçok konuda çağdaş Tür-
kiye hedeflerinden yana net bir
tavıralmadınız. Istanbul'daki sal-
dınnın adını koymaktan özenle
kaçındınız. Çağdaş Türkiye savı ile
yaklaşımlannız, türbanınız, Islam-
cı kadro dayatmalannız, taahhüt-
leriniz(!) öyle tezat ki! Ve yapaylık-
lannız öyle sıntıyor ki!
Sn. Başbakan, Çağdaş top-
lumsal birikimlerimize sırtınızı dö-
nerek bildiğinizi okuyamazsınız.
Ülkenin, türban, imam-hatip, din,
mezhep, oruç, iftargibi ahrete da-
ir ve kişiye özel işlerinden öte,
eşitlik, adalet, fukaralık, soygun,
terör gibi ivedi ve toplumsal işle-
ri de vardır. Ufkumuz her gün bi-
raz daha karanrken ve geleceğe
değgin kaygılanmız artarken, bor-
sanın yükselmesi ve faizlerin düş-
mesiyle yetinmemizi-avunmamı-
zı isteyemezsiniz: Çağdaşlık pu-
sulamızı değiştiremezsiniz! De-
mirel, Evren, Yılmaz, Çiller hat-
ta size karşın zaman kaybını ve tek-
rar tekrar soyulmamızı da demok-
rasiye ulaşmanın bedeli sayar, te-
selli oluruz. Evet! Yeter ki pusula-
mız değişmesin!..
e-mail: pirvakfıfn yahoo. com
www.pjrvakfi.8m.com
Kişisel
pazarlık
CHP'liler anlattılar.
"SHP lideri Murat
Karayalçın, solda ittifak adı
altında yürüttüğü
görûşmelerde, gelecek
martta yapılacak yerel
seçimlerde kendisinin Ankara
Belediye Başkanlığı adaylığını
gündeme getiriyor. Bir
anlamda 'Siz beni aday
yapmazsanız, SHP'den aday
olurum, böylece oytar bölünür,
seçimi kazanamazsınız'
demeye getiriyor."
Karayalçın, geçen hafta içinde
arkadaşımız Bahar
Tannsever'in "yerel
seçimlerde aday olması
halinde sol oylann
bölünmesine neden olup
olmayacağı" yolundaki
sorusunu yanıtlarken
hakkında anlatılanlan bir
anlamda doğrulamış oldu:
"Biz CHP'ye ittifak önerimizi
sunduk. Sayın Baykal, 'Bu
ittifak ancak CHP çatısı
altında, CHP listelerinde
olabilir' yanıtını verdi. Biz de
bunu kabul etmiştik. Şimdi
önerimizi reddettikterine göre
eğer böyle bir sorvmluluk
olacaksa, bu, öneriyi
reddedenlere aittir." 2004
yerel seçimleri; hem laik
Cumhuriyet açısından, hem
demokrasi açısından, hem de
sol muhalefetin geteceği
açısından çok çok önemli. Bu
yaşamsal dönemeçte kişisel
pazarlıklar hem yararsız, hem
deanlamsız! Enazından
geçmişten ders alınsın...
ÇtZGİLİK KÂMİL MASARACl kamilmasaracia mynet.com
HARBt SEMİH POROY semihporoy(d yahoo.com
(s.
töoMA,
BULUT BEBEK NURAYÇIFTÇI bulutbebekı hotmail.com
Şvmdi
•brafikç.i!er
ff
Terörün ş
V.utsal mesîei: adımızj
£ıfat
HAYAT EPİK TnATROSU MLSTAFA Bi
BA5BAMN: "ÖZEL SEKTÖRDE
ÖfteÜTLENİN" DEDİ,
tŞCtLERHAYKIRDI-.
"HAN6İ YASAYLA?"
ŞU ARADA Kİ İŞÇÎÖE
SENDİKALI yÜRÜYÜŞÜ VAR
\ ĞÖRUNTÜYÜ BOZUYO.
\ TAZMtNATTNI ÖDEYİP
^ X ^ _ ^ SEPETLEYİN !.
1 1 1 1
TARİHTE BUGÜN MLMTAZ ARIKAIV 6Arahk
ÇORUM 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
EsasNo; 1999 395
Davacı Ismet Sanoğlu tarafmdan davalılar Hacer Bayatlı ve arkadaş-
ları hakkında mahkememizde açılan ortaklığın giderilmesi davasının
yapılan açık duruşmasında verilen ara karan gereğince:
Dava konusu Çorum ili Ulukavak Mahallesi Deveyolu Derinçay
Mevkıi Ada: 56, Parsel: 2'de kayıtlı bulunan taşınmazın satılarak ortak-
lığın giderilmesine karar verilmesi için açılan davanın yapılan açık du-
ruşmasında davalı Ahmet Sangül ve dahilı davalı Salim Akdağ'ın uzun
aramalara rağmen adresleri tesbit edilemediğinden işbu davanın duruş-
ma günü olan 29.01.2004 günü saat 10.35'de bizzat duruşmaya gelme-
niz veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, duruşmaya gelmedi|i-
niz veya kendinizi bir vekille temsil ettırmediğiniz takdırde duruşmanın
yokluğunuzda yapılacağı hususu ilanen tebliğ olunur. Basın: 59976
I.C. Öğrenci kimliğimi ve Nüfiıs Cüzdanımı
kaybettim. Hükümsüzdür.
BURAKKOÇ
ANADOLULUNOEL BABA..
542 'DC BUGÜN, NOEL BABA, A4YKA 'OA ÖLDÛ..
MYKA, GÛfJEYBATIANAOOLU'p* KAŞ K424S/H4
İ
Y£Tİ$eN
NO€L BASA,
LU6A DEĞtN YÜKSELMİŞ S/R DİN ADA.
o : M/YPt.tf/g/Sr/YAMA*OA/Ü DAHA SON-
RA "A2/Z"SAYACAKLA/eae.ONUN,
K12I SATIlMAIOAN IO1RTA2DIS.IUA İNA.,
HIRLAR. NOEL &AgA, Ö2ELLİtCL£
ÇOCUKLA&N, TÜCCABLAetH, HEm
CİLSRİN VE DBNİ2CILERİN KORU-
YUCUSU OLARAK BİUA/MEKTE-
DİG.
innc.mumtaz-arikan.com
KADIN BESTECİMİZ LEYL4 SAZ
1336 'M BU6ÜN, CMJLÛ BBSTECİ LEYLA SAZ /İ7»W.
SUL, KIZILTOPRAK'm 86 YAÇINOA ÖUXJ. &EÇEN
YÜZriUN OBTASffJDA DOSAN LEYLA HANIM,OİL-
AYATJCALfa'PANSOHRA 7URKVIÜZİĞİNİN İKlNÖ
8ÜYÜK KADIN BESTECJSİ&İIZ.AİLESİHIU S4RAYLA
YAtaNLlSl H£D£NİYL£
ZİK USRAŞIS/MN Y/MJI SlBA $iiü DE »0*
Dt.BAZI !£A&aL4£rN/« GÛttLBRlAEM-
Dİ£MNDİI?.2.OO'UAÇKtN$A£KJ B££TE-
LEMIÇ, &UNLA&DAN 44 TANESİ GOVC/Mü
ZEULA$A£İLMlŞri£, "MANİ OLUYOK
HALİMt TAUİİeE HİCA8lU*^E'
l
NS!l>£-
8&İİ
ELDİVAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
2002 30Esas
Davacılar Salim Cacaj Ali Özgül. Ahmet Ünlü, Hasan Onlü vekili Av. Sami Yıldırun tarafından 23 07.2002 tarihinde alacak ve itirazın ip-
tali davası açıldığı. Ali Ozgül ve Salim Caca adına açılan 2002 31 Esas ve 2002 32 Esas sayıh dosyalann taraflan ve konusunun aynı olması
nedenıyle hıikuki ve fıili irtibat nedeni ile mahkememizde derdest olan 2002 39 Esas sayılı dosya üzerinde birleştirme karan verilerek yargı-
laması devam eden 2002 30 Esas sayılı dosya üzerinde davacılar vekili tarafından davalılar Buha Elektrik Ltd. Ştı. adına Murat Haluk Ünal
ile Muammer Cebeci adına mü\ekkillerinin davalı şirkete ait Eldivan ilçesindeki trafo binası ve işletme binası çevresındeki duvar korkuluk-
lan, giriş kapılan vs. gibi alanlarda yapmış olduklan hizmetlerden ötürü alacaklanmn küçük bir kısmının ödendiğini, ancak büyük bir kısmı
olan davacı Ali Özgül'ün 1.5 milyar, Salim Caca'nın 500 milyon, Ahmet ve Hasan Ünlü'nün ise 2.4'er milyar TL alacaklanmn sübutu ile El-
divan Icra Müdürlüğü'nce yapılan 2002 11, 12, 13 esas sayılı icra takiplenne davalı fırmaca borca itiraz edilmesi üzerinde yapılan bu itirazın
iptali için açılmış olan dava üzerine da\ alılardan Muammer Cebecı'ye bılinen adreslerine tebligatın yapılamadığı ve nerede oiduğu belirlene-
mediğinden yukanda adı geçen davacılar adına da\ acılar vekili Av. Sami Yıldınm tarafından açılan alacağın tesbıtı ve itirazın iptali davası-
nın davalılardan Muammer Cebeci'ye tlanen Tebligat Kanunu'nun ilgili hükümleri gereğince tebliğ edimıesine. davalının ilandan itibaren du-
ruşma günü clan 20.01.2004 günü ve daha sonraki duruşmalarda kendisini bizzat veya bir vekil aracılığıyla temsil ettirmediği takdirde yargı-
lamanın gıyabında yapılacağı ilan olunur. Basın: 60709
SAGNAK
NtLGÜN CERRAHOĞLU
Korkunun EceleFaydası
Var mı, Yokmu?11 Eylül'ün ardından Amerikalıların "nasıl dağıldığı-
nı" hatırlıyor musunuz? Yaşam felç olmuştu. Havaalan-
lan boştu. Uçak yolculuğu yaprnak bir yana, insanlar
gökyüzünden geçen uçaklardan, gökdelenlerden kor-
kar hale gelmişti. Uzun süre bu nedenle evlere kapan-
dılar, toplu yeriere girmekten kaçındılar. Çok sayıda şir-
ket iflas etti. Dükkânlar, restoranlar, oteller boşaldı.
2001 Noeli'nde New York'tan yapılan TV röportaj-
lannı hatırlıyorum. Noel süsleriyle donatılmış büyük
mağazalann manzarası hazindi. Kentin en gorkemli
otellerinde in cin top oynuyordu. Işlerini muhafaza edip
edemeyeceklerinden endişe duyan müstahdem lobi-
de ağlaşıyordu. Kimse kimseye "Aman New York'a git-
meyin!" diye bir uyanda bulunmamıştı. Ama TV'lerin
yaydığı psikoz kâfıydi. Başkan Bush arada birçıkıp "Va-
tanperverliğinizi nonrıalyaşantınıza dönerek gösterin,
çıkıp alışveriş yapın!" türünden çağnlarda bulunsa da,
bu çıkışlann hiçbiri para etmiyordu.
Korkunun pençesinde yaşayan Amenkalılar aylarca
kendilerine gelemedi. Uykuları kaçan, depresyona gi-
ren, bunalıma düşen insanlar için telefon destek hat-
lan kuruldu, TV programlan hazırlandı, psikologlar se-
ferber oldu. Endişeyle başetmek adına özel nefes alıp
verme egzersizleri, masaj, jimnastik, yoga, müzik, dua
seanslan düzenlendi.
Istanbul'da 15-20 Kasım saldırılannın ardından he-
pimiz "8u da bizim 11 Eylül'ümüz" dedik. Bayramda
Istanbul, darbe yiyen turizm dışında, normal yaşantı-
sınadönmüştü. Birmoral bozukluğu hissedilsede, et-
rafta "ferör korkusu" nedeniyle "panik atak" olan,
"stres bozukluğu" yaşayan kimseleryoktu. "11 Eylül,
3000 kişinin yaşamına mal oldu. ABD akla hayale gel-
meyecek bir saldınya uğradı; Türkiye neler gördü?"
diyeceksiniz. Doğnj. Ancak 11 Eylül şokuna Amerika'nın
verdiği tepki bir "uçsa", şoku birkaç günde atlatan
Türkiye'nin tepkisi de bir başka "uç".
Herkesin kalbinde bir 'Ground Zero' var
Dışardan bakanlar, Istanbul'da yaşamın birkaç gün-
de toparlanmasınaşaştı.Saldınlarsırasındaltalya'day-
dım. Italyan TV'leri sürekli bombalann patladığı semt-
lerdeki esnafı göstenyor; etrafı hemen silip süpürme-
lerini, birkaç saat içinde cam, çerçeve, vitrin kınklannı
toplayıp; tamir etmelerini hayal ediyorlardı. Ikinci sal-
dınnın etkisi, Çizme'de büyük olmuştu. Istanbul'daya-
şanan terörün korkusuyla Roma'da metroya binmek-
ten vazgeçenler vardı. Basındaki haber ve yorumlar-
da sürekli "Sıra bize geliyor!" vurgusu hissediliyordu.
Içişleri Bakanlığı ve emniyet görevlileri ikide bir topla-
nıp, orda burda yeni "teröralarmlan" veriyor, yeni gü-
venlik önlemleri ilan ediyorlardı. New York ya da Istan-
bul gibi devasa bir metropol terörüyle bire bir karşılaş-
madan, terörün gölgesinden korkmakgibi birşeydi bu.
Bu öylesine yaygın ve güçlü bir duygu ki, 3 Aralık
tarihli "Repubblica" gazetesi "Metropollerdeki Yeni
Korku" başlığı attında konuya 3 sayfa ayırmış. Ni-
etzsche, Cioran, Baudrillard gibi ünlü düşünürlerden
yapılan alıntılann yanında "korku" üzerine ilginç ana-
lizlervar içinde. Yazar Gabriete RomagnoJi mesela "Ba-
tı" ile "Do<Ju"nun "korku" ile olan farklı ilışkisini irdeli-
yor ve bu ilişkinin ortaya nasıl birbirine taban tabana
zıt bir zihniyet yapısı koyduğunu anlatıyor.
"Ortadoğu kültürierindeki kadercilik korkuyu sili-
yori" diyor Lübnan'dan gönderdiğı yazısında Romag-
noli: "Islam kültüründe 'bilinmeyenden' korkmak diye
birşeyyok. Herşey ilahi iradeye bağlı. 'Panığe ne ge-
rek var? Her şey alınyazısı' diyorburda insanlar ve 'Ya
Amerikan karşıtı bir saldırı düzenlenirse?' diye bir
McDonald's restoranından el ayak çekmeyi akıllann-
dan geçirmiyoriar. 'Herkesin saati var, her şey olaca-
ğına vanr. Korkunun ecele faydası yok' diyerek yaşı-
yoıiar. Bu yalnız Müslüman değil, diğer dinlere men-
sup Ortadoğululariçin de geçerii. Kadercilik ve din her
şey burda. Bir de tabii sürekli tehdit ve tehiike duy-
gusu ile yaşamak var. Batı için sıradışı olan, burada
kural. 'Korkuyla yaşanmaz' diyen insanlann herbirias-
lında yüreklerinde birer 'ground zero' (yıkılmış kuleler)
taşıyor!"
Yurttaşlanna "Istanbul'a seyahat etmeyin!" uyansı
yapan AB ülkelerinde insan yaşamına ve teröre yak-
laşım, bizimkinden öylesine farklı kı.. onlar bıze şaşı-
yor, biz onlara... Keşke onlar biraz bizim kaderci hafif-
liğimiz ve yüreğimizden; biz onlann aklından nasiple-
nebilseydik. Ama olmuyor. Batı'nın aklı Doğu'nun yü-
reği ile yan yana gelmiyor...
B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN
SOLDANSAĞA:
1/ Yurdumu-
zun denizle-
rindedeyaşa- 2
yan, eti lezzet- 3
li bir balık...
Çemberin
çe\Tesinin ça- 5
pına oranını Q
gösteren sayı. -,
2/Karakter...
Asya'dabirül- ^
ke. 3/Rende- 9
lenmiş kabak-
la yapılan bir tür köf-
te. 4/ Bir nota... Ga-
zetelerin ilk sayfala-
rınm üst bölümüne iri
harflerle konulan baş-
hk. 5/ Bir etkinliğın 5
geçici olarak durdu- 6
rulduğu süre... Leton-
ya'nınparabirimi. 6/ 8
Silifke ilçesindeki 9
Cennet-Cehennem Obruklannın yakınında turis-
tik bir mağara. II Ödünç verilen paraya karşılık ah-
nan kâr... Alevi-Bektaşi törenlerine verilen ad. 8J
Zn-hlı bir savaş aracı... Ya\Tu. çocuk. 9/ Bir gıda
maddesi... Ceylan... Hay\anlara \11rulan damga.
YUKARTOAN AŞAĞIYA:
1/ Süveyş Kanah'nın açılmasından sonra Akde-
niz'e girerek güney kıyılanmıza yayılan bir balık...
Borudan kol almakta kullanılan bağlantı parçası.
2/Şarkı, türkü... Mekke'nin doğusunda, hacılann
arife günü toplandıklan tepe. 3/Boyun eğen, ken-
dini başkasının buyruğuna bırakan... Gölgede ku-
ruması için tütün yapraklannın sıra sıra asıldığı
üstü kapalı yer. 4/Eski dilde anne... Mürekkep hok-
kalanna konulan ham ipek. 5/Turşusu yapılan bir
tür yaban soğanı. 6/ Parlaklık, göz alıcılık... Bir
gösterme sıfatı. 7/Afganistan'ın resmi dili. 8/Ta-
ne, adet... At, aslan gibi hayvanların ensesinde bu-
lunan uzun kıllar. 9/Vilayet... Kendi adını taşıyan
doktrini ile ünlü ABD'nin 33. başkanı.