28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17KASIM2O03PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER [email protected] 11 tki lider, ABD Başkanı'nın yarın başlayacak olan Londra ziyaretinde çekilme takvimini görüşecek Bush'laBlair'inyenikuman• Hem uluslararası alanda hem ülkesinde sıkışan Bush'un. Irak'ta iktidann Iraklılara devTedilmesi tercihinin, direniş güçlerinin hedef değiştirmesine neden olabileceği ve bunun bir "iç savaşa" yol açabileceği yorumu yapılıyor. Dış Haberler Servisi - ABD Baş- kanı George Bush ve Ingiltere Baş- bakanı Tony Blair'den Irak'taki iş- gale son verme yoluna girdikJeri yö- nünde açıklamalargelirken iki lide- rin, Bush'un yann başlayacak olan Londra ziyaretinde de Irak'tan çe- kilme takvimi üzerine görüşecekle- ri belirtiliyor. ABD'nin haziran so- nunda iktidan Iraklılara devretme planınm, bugünkü stratejisinin ifla- sı anlamına geldiği, ancak yeni po- litikanın da bir kumar olduğu yoru- mu yapılıyor. Bush, Londra'ya hareketınden önce BBC'de yayımlanan bir prog- ramda, Irak'ta yıllarca kalmayacak- lannı, çünkü Iraklılann kendı ül- kelerini yönetebıleceğini söyledi. ABD Başkanı. BBC'de banttan ya- yımlanan "David FVost fle Kahval- ü " programında yönetimin, Irak'ta- ki planlannı savundu. ABD'nin Irak müdahalesi konu- sunda sabırlı olunmasını isteyen Bush, "Saddam Hüseyın'i devire- rek Iraklılara iyilik yapük" dedi. Irak'ta demokrasinin geri gelece- ğine inandıklannı belirten Bush, ül- kedeki şiddet olaylannın hedefinin, PROTESTOLU YOLCULUK- 4BDSavunma Bakanı Rumsfekl, Geçici Hükümet Konseyi'nin geçiş hükümetine ilişkin açıkladığı planlann, ABD'nin bu ülkedeki askeri varnğuun süresiyle "iktidan ele geçirmekten" başka bir şey olmadığını söyledi. Blair de Irak'taki amaçlannın, bu ülke özgür, güven ve refah için- de olacak şekilde iktidann ve ege- menliğin mümkün olan en kısa sü- rede Irak halkına devri olduğunu açıkladı. Blair. Irak Geçici Hükü- met Konseyi'nin, "Amerikan işga- linin 2004 Haziran'ına kadar sona ermesine" ilişkin önceki günkü açıklamasını memnuniyetle karşı- ladığını söyledi. tngıltere Başbaka- nı, konseyin bu açıklamasıyla, Irak bulunmadığmı belirtti. Japonya'dan Güney Kore'ye geçen Rumsfekl, her iki ülkede de protestolaria karşılandı. (Fotoğraf: AP) ve uluslararası toplumu uzun süre- dir var olan bu hedef doğrultusun- da bir yola soktuğunu söyledi. Asya gezisini sürdüren ABD Sa- vunma Bakanı Donald Rumsfeld, Amerikan askerlennin Irak'tan ge- lecek hazirana kadar çekilmeye başlamayacağını söyledi. Rums- feld, Geçici Hükümet Konseyi'nin geçiş hükümetine ilişkin olarak açıkladığı planlann. ABD'nin bu ül- kedeki askeri varlığının süresiyle il- gisi bulunmadığını belirtti. Rums- feld, Irak'a takviye güç gönderme, birliklerin rotasyonunu sağlama konulan üzerinde çalıştıklannı da dile getirerek "Irak yönetimine iliş- kin açıklamalann, bununla bir ilgi- siyok" dedi. Rlce ve Powell da gldlyor Yann Blair'le buluşmak üzere Lond- ra'ya gidecek olan George Bush'un beraberinde Dışişleri Bakanı Coün Powefl, Ulusal Güvenlik Danışmanı CondoJeezza Rice ve Hazine Bakanı John Snow'u da götürmesi dikkat çek- ti. tki liderin Irak'tan çıkış ve iktida- nn Iraklılara devri konusundaki tak- vimi kaydediliyor. Ingiliz yetkililer, iş- gal yönetiminin gelecek yıl sona er- dirilmesinin, ancak askerlerin bir sü- re daha Irak'ta kalmasının planlandı- ğını belirtiyorlar. Koalisyon birlikle- rinin Irak'tan çekilmesi konusunda 2006 tarihinı dile getiren yetkililer, sürecin Afganistan'dakine benzerbir biçimde 2-3 yıla yayılmasının bek- lendiğini kaydediyorlar. BBC'den Paul Reynolds'un, yeni Irak politikasını değerlendirdiği "ABD'nin B Ptaıu Kuman" başlık- lı makalesinde ise, ABD'nin bu ter- cihinin yeni tehlikeleri içinde bann- dırdığından söz ediliyor. Uluslara- rası alanda ve içerde sıkışan Bush yö- netiminin, Irak'ta iktidann Iraklıla- ra devredilmesi tercihinin, direniş güçlerinin de hedef değiştirmesine neden olabileceği ve bunun bir "iç savaş" anlamına geleceği yorumu- nu yapan yazar, Irak için oluşturu- lan yeni politikanın da yeni bir ku- mar olduğunu belirtiyor. Geçici Hükümet Konseyi'nin tek Türkmen üyesi, aracına ateş açıldığını söyledi Çabuk'a suikast girişimi • Daha önce Kürtlerin kendisini tehdit ettiğini söyleyen Çabuk, Kerkük'te özel aracına ateş açıldığını söyledi. KERKÜK (AA) - Irak'ın Kerkük kentinde, Irak Geçici Hükümet Konseyi'nin tek Türkmen üyesi Songül Çabuk'un aracına ateş açıldığı bildırildi. Bağdat'ta yayımlanan Ezzaman gazetesi. Çabuk'un ailesiyle birlikte özel aracında bulunduğu sırada araca ateş açıldığını duyurdu. Ölen ya da yaralanan olmadığı kaydedilen saldınnın ne zaman düzenlendiği belirtilmedi. Songül Çabuk. gazeteye yaptığı açıklamada, Kerkük'ün Baba Gürgür semtinde eşi ve çocuklanyla birlikteyken kimliği belirsiz kişilerce aracına ateş açıldığını söyledi. Daha önce tehdit edildiğini belirten Çabuk, "Özel koruma istemedim" diye konuştu. Geçici Hükümet Konseyi'ndeki tek Türkmen üye olan Songül Çabuk, son aylarda Tüîrk askerinin Irak'a gitmesi yönünde yaptığı çağnlarla dikkat çekiyordu. Çeşitli dönemlerde, Türk askerinin Irak'a gelmesine gösterilen tepkilere şaşırdığını açıklayan Çabuk. geçen ay sonuna doğru. "Kuzey Irak'ın çaüşmalara gebe olduğunu ve bir an önce Irak'a Türk askerinin gönderilmesi gerektiğini" söylemişti. Kisım ayının ilk haftasında, Konsey'de Türk askerine ilişkin tartışmalann ycgun bir biçimde yapıldığı günlerde de Çabuk, "KürÜer beni oktörecek" dıye açıklama yaparak tehdit altında bulunduğunu açıklamıştı. ABD helikopteri soruşturuyor Irak'ın kuzeyindeki Mıısul kentinde iki Black Hawk heükopterinin düşmesi sonucu ölen ABD askerierinm sayısnun 17 olduğu büdirildi. ABD ordu sözcüsü yapbğı açıklamada. 5 askerin yaralandığı. birinin kavbolduğu çarpışmayla ilgiü soruşturmanın sürdüğünii belirtti. Helikopterlerin düşüş nedenine ilişkin belirsizlik sürüyor. Bölgede bulunan Amerikah bir subay. daha önce helikopterierden birinin RPG (roket güdümlü bomba) fle vurulduğunu söylemişti. Diğer yandan Amerikan ordusunun, Irak'ta büyük çanşmalaruı sona erdiğinin açıklandığı 1 Mayıs'tan sonra dûn ilk kez karşı güçlerin bir mevzisine güdümlü fiize atbğı bildirildi. Füzenin Kerkük kentinin 25 kilonıetre bansmda bulunan, devıik Irak yönetimi döneminde talim alanı olarak kullaıulan bir bölgeye anldığı beürtildi. (Fotoğraf: AP) LONDRA ZİYARETt CIA'nın 'garip y istekleri Dış Haberler Servisi - Ingiltere'yi ziyarete hazırlanan ABD Başkanı George Bush'a eşlik edecek korumalannın "ihtiv^ç haünde bireyiere karşı silah kuuanabflmesi" yönündeki talep, tngihz hükümeri tarafmdan reddedildi. Içişleri Bakanı David Blunkett'in ABD gizli servis elemanlanna "diplomatik dokunulmazhk" venneyi reddettığını duyuran Sunday Telegraph gazetesi, herhangi bir protestocunun kaza sonucu Amerikah bir güvenlik elemanı tarafından vurulması halinde bile bu güvenlik elemanının Ingiltere'yi ziyaret eden herhangi bir diğer yabancı gibi Ingiliz mahkemelerinde yargılanıp suçunun cezasını çekeceğini bildirdi. Amerikan tarafının "garip'' taleplen arasında, Londra'da metro ağının '^ehKke yaratabOeceğr gerekçesiyle kapahlması, kentin merkezinin "insandan anndmlmış hale getirUmesi" gibi istekler bulunuyor. Bu taleplerin reddedildiğini ve güvenlik önlemlerinin kontrolünün tümüyle Metropolitan Polis Teşkilatı'nda kalacağını vurgulayan gazete, ABD'nin Londra'ya, bir tanka yerleştirilmesi halinde bir atışta onlarca insanı öldürebilen bir "mini top" getirmeyi ve Başkan'ın konvoyundaki bir araca yerleştirmeyi teklif ettiğini belirtti. Gazete, bu talebe de kesinlikle hayır yanıtı verildiğini, ancak Amerikalılann •'içini rahatiatmak" üzere hükümetin, u WbitefaaD" adı verilen devlet protokol yolunu olabildiğince kapalı tutma sözü verdiğini kaydetti. Saddam Hüseyin: Saldırıları arttırın BAĞDAT (AA) - Irak'ın devrik lideri Saddam Hüseyin, El Arabiye televizyonunda yayınlanan ses kasetinde, cihadın ve direnişin Irakhlar için en iyi yol olduğunu, "sadece cihad ve direnişin, adaletsiz işgal ordulannın ülke>i terk etmesini sağlavacagmı" söyledi. İşgal kuvvetleriyle işbirliği yapan Iraklılan da eleştiren Hüseyin, bu kişilerin büyük Irak halkı önünde hiçbir siyasi ağırlık ve etkisi olmayacağını, işbirlikçilerin hiçbirinin Bağdat sokaklannda gezemeyeceklerini ifade etti. Hüseyin, Irak'ı işgal eden saldırganlann ülkeyi terk etmekten başka seçenekleri olmadığını da belirterek direnişçilerden, her zaman olduğundan daha fazla saldında bulunmalanm istedi. CIA, Irak'ın devrik liderinin örgütlere kitle imha silahı verdiğine ilişkin kanıt bulamadı Saddam El Kaide'ye gflah göndermedi Fınesandıkbaşma Sn-bistan-Karadağ Cumhuriyeti'nde devlet başkanım seçebilmek için halk, bir yıl içinde üçüncü kez sandık başma gîttL Sırbistan- Karadağ'da daha önce yapılan iki seçimde \eterü kaobmın sağlanamaması üzerine üçüncü rura gktumişti. Seçim öncesi yapılan yorumlarda, en fazla demokradarla hükümet ortaklannın desteklediği Dragohııb Micunoviç'e şans tanmı>t>rdu. Devlet başkanlığı seçiminin başansızlığa ıığramasının. ülkede siyasi bir krize yol açmasından endişe ediliyor. (Fotoğraf: AP) Dış Haberler Servisi - ABD Merkezı Haberalma (CIA) Örgürü, Irak'ın devrik lideri Saddam Hüseyin'in, El Kaıde ya da diğer örgütlere kitle imha silahı göndermeye çahşhğına dair hiçbir kanıt bulamadı. Wasbîngton Post gazetesi, Stratejik ve Uluslararası Etütler Merkezi (CSIS) uzmarîlanndan Anrhonj' Cordesman'ın, Irak'ta kitle imha silahlannı araştırmakla görevlendinlen CIA danışmam David Kay'ın soruşturma sonuçlanna dayanarak hazırladığı aynntılı rapora yer verdi. Gazete dün yayımladığı haberde, "Irak'ın kitle imha silahlannı terörisdere göndtrmesine ilişkin hiçbir çabasının bulunmadığını, tek ihtimalin Saddam'ın fedailerinin olabileceğinl, bunun da konuşmadan öteye geçmediğmi" kaydetti. Kay de. ülkede kitle imha sılahlan bulunmadığını açıklamıştı. Haberde, Irak'ın 1999'dan sonra nükleer malzeme sipariş ettiğı, ancak bunlann kullanılmasını sağlayacak yeni bir tesis yapıldığına dair kanıt bulunmadığı belirtildi.Washington Post, Irak'ta, kimyasal silah üretimine dair kanıt olmamasına ragmen "yeni bir tanmsal tesis" perdesi altında biyolojik çalışma yapıldığını kaydetti. Birleşmiş Milletler de (BM), El Kaide örgütünün kimyasal ve biyolojik silah kullanmak istediğini, ancak bunun için gereken teknolojiye henüz sahip olmadığını bildirdi. BM'nin, Reuters'ın ele geçirdiği, 5 kişilik bağımsız bir heyet tarafından hazırlanan ve Güvenlik Konseyi üyelerine dağıtılan gizli raporunda, El Kaide'ye uygulanan silah ambargosunun etkisiz olduğu belirtildi. Ortadoğu'da yasadışı silahlann bulunduğu, bölgede birçok ülkenin silah kaçakçılığını engellemede başansız olduğu dile getirilen raporda, kaçakçılann özellikle Yemen ve Sudan'ı bu iş için kullandığı ifade edildi. Raporda, El Kaide örgütünün, hiç şüphesiz kimyasal ve biyolojik silah kullanmayı planladığı ve bu yönde kararlar aldığı vurgulandı. BIÇAK SIRTI EROL MANİSALI Avnupa ile Yalan Rüzgârlarına Devam - Türkiye 1995'te gümrük birliğini imzalarken Başbakan Tansu Çiller, "Bir, en geç iki yıl içinde AB'ye giriyoruz" dedi, gazetede ve televizyonlar- da gördük. Oysa Türkiye, Büyükanrt'ın dediği gi- bi, "eş/fcenzerigöAü/mem/ş"birbelgeiletekyan- lı bağlanıyordu. Diğer adaylardan hiçbiri böyle bir anlaşma imzalamamışlardı. -1999 Helsinki Doruğu sonrasında Ecevrt de "4- 5 yıl sonra AB içindeyiz" diyordu. Mesut Yılmaz'ın bakışı ise biraz daha geride kalıyordu. O, yedi yıla kadar çıkmıştı. Bunlann hiçbirısinin gerçeklerle uzaktan yakından ilişkisi bulunmuyordu. Türkiye, Brüksel'in gündemi dışında idi. Türkiye önce oya- lanacak, sonra da unutulacaktı. - 1999'un ekim ayında, Helsinki Doruğu'ndan birkaçayönceABkomisyonu, "yenigenişlemepo- litikasını" belirliyordu. Yeni politikaya göre, "aday ülke ile üyelik görûşmelerine başlanması, artık AB'ye hiçbir yükümlülük getirmeyecekti". AB is- terse görüşmeleri arada kesebilir hatta ilelebet uza- tabilirdi. Daha da kötüsü, aday ülke istenenleri ye- rine getirse bile "adayın içeri alınması AB'de bü- yük sosyal ve iktisadi sorunlar yaratıyorsa" aday ülke yine dışarıda bırakılacaktı. Ekim 1999'da "Yeni Genişleme Politikası" san- ki, Türkiye'yi bekleme odasına hapsetmek için ha- zırlanmıştı. Ve bu hazırlıklar, o tarihten beri AB ta- rafından başanlı bir biçimde uygulandı. Tabii, içi- mizdeki Danimarka'nın işbirliği ile birlikte oldu. 12 yeni ülke daha AB'ye katılınca aradaki duvar da- ha da kalınlaşacaktır. - Aslında 1999'un ilkbahar aylannda, aralıktaki doruğun hazırlığı yapılmıştı. Nisan ayı sonunda ki- mi sermaye çevreleri Schröder başta olmak üze- re kimi Avrupalı siyasileri ziyaret edip önemli me- sajlar verdiler: "Türkiye 'yigöstermelik de olsa aday yapmak gerekiyor. Bürokrasi ve bazı iş çevreleri tek yanlı gümrük bihiğinden rahatsızlık duyuyor- lar. Sessiz Darbe 'nin devamı için bu gereklidir" me- sajı iletildi. Mesaj alınmıştı, Schröder, Ecevit'e beklenmedik bir mektup gönderdi. Adaylık kapısı göstermelik de olsa aralanıyordu. Ancak yine de işi sağlama almak gerekirdi. AB Ekim 1999'da, aralık doruğuna hazırlık olmak üzere "YeniGenişlemePolitikası"n\ kaleme alıyor- du. Aday ülkelerle görüşmelerde bütün ipler AB'nin eline veriliyordu. AB istediği gibi oynayabilecekti. Diğer adaylara güvenceler zaten verilmişti. On- lann alınacaklan kesindi. Oyalanacak olan sadece Türkiye idi. Çünkü Türkiye hiçbir zaman içeri alın- mayacaktı. Bile bile kandınlmak... Tam üyelik başvurusu 1989'da bu nedenle, hiç- bir doğru dürüst gerekçe gösterilmeden reddedil- mişti. 12 aday içeri alınırken "Türkiye bekleme oda- sında iğfal edilecek" ve ödünler teker teker kopa- nlacaktı. 2002 Kopenhag Doruğu 'nda Alman ve Da- nimarka dışişleri bakanlannın kayda geçen ve ba- sında yayımlanan ifadelerinde olduğu gibi; "önce oyalar sonra unuturuz" dedikleri gibi. Avrupa ba- sınında yayımlanan bu ifadeler, içimizdeki Dani- marka tarafından üstü örtülerek kapatıldı. 70 mil- yona karşı yürütülmekte olan Sessiz Darbe anla- şılmasın, halk uyanmasın diye... - 2000 yılındaki Nice Doruğu'nda işler iyice or- taya çıkıyordu. Türkiye dışında diğer 12 adayın 2004 ve 2007 yıllannda AB'ye girecekleri kesinle- şiyordu. Milletvekili sayılarından para yardımına kadar her şey belirleniyordu. 12 aday kesin alını- yor, bu arada onlann ilerleme raporian da "kayde- diliyordu". öyle ya da böyle alınacaklardı, bu si- yasi bir karardı. Karar daha 1994'te, Essen Doru- ğu'nda verilmişti. Ülkelerin isimleri bile sayılmıştı. 12'lerin eksikleri, içeri alındıktan sonra gideriliyor- du. Türkiye ise katılım ortaklığı belgeleri (KOB), iler- leme raporlan, görüşme tarihi verilmesi meselele- ri ile bekleme odasında iğfal ediliyordu. Kıbns, Ege, KADEK, Ermeni tasanlan, patrikhane şimdilik ma- sanın üzerine konan iğfal araçları idi. Kıbns'ı alır- ken görüşme tarihi verilecek, Türkiye'yi görüşme- lerle oyalarken diğer ödünlerin alınması sağlana- caktı. Görüşme tarihinin verilmesi AB'ye hiçbir yü- kümlülük getirmiyordu. Ama, içimizdeki Danimar- ka'nın işini kolaylaştınyordu. Hatta görüşme tarihinin verilmesi bile 1995'te gümrük biriiğinin imzasında olduğu gibi 70 milyo- na, "AB bizi alıyor" diye yutturulacaktı. Yeni "ye- rel yönetim tasanlan"nda olduğu gibi liste uzun- du. Türkiye çözülme ve dağıtılma süreci içine so- kulduktan sonra ortada, "içeri alınacak bir şey de kalmayacaktı". İçimizdeki Danimarka ise zaten AB'nin ve Batı kapitalizminin içimizdeki uzantısı durumundaydı. Mensuplannın bir ayağı AB'nin (ve Batı kapitalizminin) içinde bulunuyordu. Onlann, ahtapotun Türkiye'deki kollanndan hiçbirfarkı yok- tuki. Son günlerde gazetelerde Schröder'in yanında malum kişilerie "Artık görüşme tarihi vermeliyiz" ifadelerinin aslında hiçbir anlam taşımadığı açıktır. Türkiye'nin tek yanlı bağlanma ve çözülme süre- cini sağlamakta olan Sessiz Darbe'nin devamın- dan başka... Türkiye'deki oligarşi yani içimizdeki Danimarka, bu süreci göz göre göre yürütmektedir. Işçimize, köylümüze, memurumuza, esnafımı- za, ulusal sanayimize ve bütünlüğümüze yönelik, sessiz ve sivil bir darbe ile karşı karşıya bulunuyo- ruz. Hem de göz göre göre yürütülen bir darbe... Yalan rüzgârianna devam... Nereye kadar? www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali NATO ittifakının dönüşümü ele alındı ANKARA (Cumhurh.'et Bürosu) - Genelkurmay Başkanı Orgeneral HBmiÖzkökileNATO'nun Stra- tejik Kotnutanı Oramıral Edmund Giambastiani NATO ittifakının dönüşümü konulannı görüştüler. NATO'nun, ittifakın dönüşümünden sorumlu Stra- tejik Komutanı Oramiral Giambastiani ile berabe- rindeki heyet, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Öz- kök'ü ziyaret etti. Genelkurmay Başkanlığı Genel Sekreterliği'nden yapılan açıklamada, heyetler ara- sı görüşmede başta kuvvet ve komuta yapısı olmak üzere, Türkiye'nin NATO harekât ve tatbikatlanna katkısı, yeni kurulmakta olan Mükemmeliyet Mer- kezleri ile dönüşümü konulannda görüş ahşverişin- de bulunulduğu bildirildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle