Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 24 EKİM 2003 CUMA
HABERLER
Sezer'den 'bilgi
edinmeye' onay
• ANKARA (Camhuriyet)
- Cumhurbaşkam Ahmet
Necdet Sezer. Bügi Edinme
Hakkı Yasası^nı onayladı.
Yasaya göre. Yiiksek Askeri
Şûra, Cumhurba$kanhğı ve
Hâkimler Savcilar Yüksek
Kunılu kararlan ıle ılgılı bıl-
gi edinme hakkına bazı sınır-
lamalar genriliyor. îstihbarat
kuruluşlannda istenecek bil-
gilere de "Kişindn çalışma
hayaü veya mesleki onurımu
etkileyecİc nitelüte olması"
. koşulu getınldı. Yasaya göre,
kuruluşlar, istisnalar dışmda-
kı her tûrlü bilgi ^eya belge-
yi baş\-uranlara 15 gün için-
de sağlamak zorunda olacak.
Kara için
Çiçek'e mektup
• ANKARA (Cıımhuriyet
Bürosu) - Dünyada basın öz-
gürlüğü için mücadele eden
Sınır Tanunayan Gazeteciler
Örgütü (RSF), yann ceza-
evine gırecek ga-zetecı Sinan
Kara ıçın Adalet Bakaru Ce-
mil Çiçek'e mektup gönder-
di. RSF, Adalet Bakanlı-
ğı'ndan Kara'nın dosyasının
yeniden incelenrnesini istedi.
RSF Genel Sekreten Robert
Menard, Avrupa Birliği'nın
Türkıye ile ilgilı tlerleme
Raporu'nu hazırladığı gün-
lerde. bır gazeteciye yeniden
ağır bir ceza veri lmesinın sü-
rece zarar vereceğini belirtti.
Kaynakları
pornocu'
• ANKARA (Cnmhumet
Bürosu)- ABD'rıin Ankara
Büyükelçiliği, binlerce Iraklı
kadının işgalci ABD asker-
lerinin tecavüzüne uğradığı-
ru yazan Yeni Şafak gazete-
sini •pornocu' ve güvenilir
olmayan haber kaynaklan
kullanmakla suçladı. ABD
Büyükelçiliği 'nden yapılan
açıklamada. "Bu akıl almaz
boyutlardakı ıddiaya daya-
naİc gösterilen Amerikan
kaynağı, internetteki por-
nografik sıteleri ve erotik
içeriklı televizyon program-
lan ile tanınan bir kişidir.
Güvenilmez bir kaynak ol-
duğu apaçık belli olan bir is-
me dayandınlan gerçekdışı
iddialann ciddi bir gazetenin
başsayfasında adeta gerçek-
miş gibi yer bulmasını.
sorumsuzluk olarak addet-
mekteviz'denildi.
KISA... KISA...
• Ankara Büyükşehir Be-
lediye Başkanı Melih Gök-
çek, Kızılay'daki yeni yaya
trafiği düzenlemesi konu-
sunda cumartesi günü ya-
pılacak halkoylamasında
kullanılmak üzere Yüksek
Seçım Kurulu (YSK.) Baş-
kanı Tufan Algan'dan se-
çimboyası istedi.
• Adryaman Cumhurhet
Başsavcısı Mehmet \iirtse-
ven, E-Tipi Kapab Ceza-
evi'nde teror örgütü Hizbul-
lah üyesi Veysi Ulsev'in re-
sim sergisini açü. Sergiııiıı
açıhşında konuşan Başsavcı
Yurtseven, hedeflerinin deği-
şik sosyal ve kültürel etkin-
Hklerle cezaevlerini birer
eğitim yuvası haJine getir-
mek olduğunu söykdL
I Avrupa İnsan Haklan
Mahkemesi (AİHM), Türki-
ye aleyhine açılan 14 ayn
davada. 'adil yargilanma
hakkının ihlal edildiğY gö-
rüşüne vardı. Başvunılardan
biri için 3 bin Euro maddi
tazminat karan veren
AİHM, diğer 13 başvuru-
nun sahipleri için tazminata
gerek duymadı.
• Batmanın HADEPli es-
ki Belediye Başkanı Avukat
Abduüah Akın, Ankara'da
tutuklandı. Akuvın 1 Eylül
2000 tarihinde Doğubeya-
zrt'ta yaptğı bir konuşma
nedeniyle hakkında Agn 1.
Asli>"e Ceza Mahkeme-
si'ncc gıyabi rutuklama ka-
ran bulunuyordu.
• Sermaye Piyasası Kuru-
lu (SPK), Ihlas Fınans Ku-
rumu AŞ'nin yöneticileri
Ahmet Mücahıt Ören, Ay-
han Apak ve Ali Tubay
Gölbaşı hakkında işlem ya-
pılmak üzere Cumhunyet
Savcıhğı'na su$ duyuru-
sunda bulunacak.
Anayasa hukukçusu Prof. Kaboğlu, 'psikolojik harekât' genelgesini değerlendirdi:
' 12EylüPün uzantisı'• İnsan Haklan
Danışma Kurulu Başkanı
Prof. Dr. İbrahim
Kaboğlu, yurttaşlar
arasında aynmcılık
yaratacağını söylediği
genelgenin, hükümetin
"tutarlılık ve samimiyet
sorununu" ortaya
çıkardığmı söyledi.
ANKARA (CumhuriyetBü-
rosu)-Başbakanlık tnsan Hak-
lan Danışma Kurulu Başkanı
Prof Dr. İbrahim Kaboğju,"psi-
kolojik harekât" görevinın va-
lilere devredilmesini öngören
genelgenin, hükümetin "tutar-
hhk ve samimiyet sorununu"
ortaya çıkardığına dikkat çek-
ti. Kaboğlu, bu durumun top-
lumsal banş açısından da sakın-
calı olduğunu belirterek "İn-
sanlan kökenlerine, düşünce-
lerine, din ve inançlanna göre
birtakım aynmcı işlemler so-
nucunu doğurabileeek" dedi.
Genelgenin, uyum yasalannı
uygulamaya koyma hedefiyle
hazırlanan yönetmelik ve genel-
gelere ters düştüğüne işaret eden
Kaboğlu, "12 EylüJ hukuku-
nun uzantısı olarak kabul edil-
meli" dedi.
Prof. Dr. Kaboğlu, Içişleri
Bakanlığı'nın psikolojik hare-
RadîkalMGK'n n ış'nı artık 81 valılık yırutecpk l
Her ile psikolojikI
harekât merkezi
Balbay'ın bu 'bomba'sına
lafımız yok... |
'Valüerin psikolojik
harekâU
f
yankı uyandırdı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Cumhuriyet'in, AKP hükümetinin MGK'nin
eleştirilmesine neden olan psikolojik
harekâttan vazgeçmediği ve bu görevi Içişleri
Bakanlığı genelgesiyle valilere devrettiğine
ilişkin haberi basında da yankı uyandırdı.
Radikal gazetesi, Ankara Temsilcimiz
Mustafa Balbay'ın imzasını taşıyan haberi,
gazetemizı kaynak göstererek "Her ile
psikolojik harekât merkezi'7
manşetiyle
okurlanna duyurdu. Yeni Şafak gazetesi,
basın eleştirilerinin yer aldığı "Kronik
Medya" koşesınde "Balbay'ınbu bombasuıa
lanmızyok" yorumuna yer verdi. Ankara
Temsilcimiz Mustafa Balbay'ın okurlara
duyurduğu, AKP hükümetinin MGK
bünyesindeyken eleştirdiği psikolojik
harekâtı terk etmeyerek bu görevi 81 il
valiliğine de\retmesine ilişkin habere diğer
basın organlannda da yer buldu.
kât görevini valiliklerin yürü-
teceğine ilişkin genelgenin hem
anayasal hem de yasal açıdan
kabul edilemez olduğıınu vur-
guladı.
'Yargısız infaz olur^
Özgürlükler açısuıdan bu dü-
zenlemenin yapılamayacağına
işaret eden Kaboğlu, sivillerin
de çok kolay olarak "\argiaz in-
faz anlanuna gelen" tanımla-
malar yapabildikkrini söyledi.
MGK'nin psikoloj ik harekâ-
ta ilişkin yönetmeliğinin, 12
Eylül koşullannda yürürlüğe
konulduğunu anımsatan
Kaboğlu, "20 yüsonra anayasa
değiştirilmişken, özgürlükler ba-
kunmdan açılım sağlanmışken,
uyum paketleri ardı arkasına
yiirürtüğekonurken,böylebB'ge-
nelge, ne anayasanuz ne de hak
veözgürhıklerdüzenibakınun-
dan, iç banş açısından anlaşıla-
bilir bir durum degudir" dedi.
Samimiyet sonınu
Avrupa Birliği'nden söz edi-
lirken ve bu yönde adımlar atı-
lırken bu genelgeninin iktidann
"tutarhhk ve samimiyet soru-
nunu" ortaya çıkardığına işa-
ret eden Prof. Kaboğlu, şunla-
n söyledi:
"Bunun yanı sıra psikolojik
harekât gibi hukuk devteti ile
bağdaşmayan, açık tophım ku-
rah>1a bağdaşma>^n birtakun
de\imlerin kulIanılnıasL mülki
idare amirlerini bu çerçevede
yetkilendirmckdoğrusu ABvo-
hındaki tutarhhk sorunu yanın-
da, Türkhı'nin geküği aşama iti-
banyla da kabuledilebihr değü-
dir. Sadeceözgüriükler açısından
değil, toplumsal banş açısından
da insanlan kökenlerine, dü-
şüncelerine. din ve inançlanna
göre birtakun aynmeı işlemler
sonucunu doğurabilecek. Dev-
let yaklaşık 3 >ıl önce illerde in-
san haklan kuruUan oluştur-
du. Vali yardımcısı başkanhk
yapıyor. Şimdi bir başka vali
yardımcısı ise insan haklannı
ihlal eder konumda görevüstien-
miş oldu. İki \ali yardımcısının
üstîendikleri görevler birbiriy-
le çehşmektedir. Hangi görevi
ciddiyetle yürütmeleri gerekir
ki burada da tutarhhk bulunma-
dığı açıkça görülmektedir."
Kaboğlu, bu tür belgelerin
yürürlüğe konulması ve yürür-
lükte tutulmasının, uyum ya-
salannı uygulamaya koyma he-
definde hazırlanan yönetmeiik
ve genelgelere ters düştüğünü
vurgulayarak "12 E>lül huku-
kunun uzantısı olarak kabul
editoıefi" dedi.
Emniyetten uyari:
PKK/KADEK
eylem
hazırhğındaANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
PKK'KADEK'in, "Vbl Haritası'' adııu
verdiği üç aşamalı bir plan hazırladığı, bu
plan doğrultusunda emniyet kuvvetleri
başta olmak üzere kamu kurumlanna
yönelik eylemlere girişmeye hazırlandığı
belirlendi. KADEK'in Kürt sorununun
çözüJmesi için "Yol Haritası'' adı altında
hazırladığı üç aşamalı planın son aşamasına
göre, Abdullah Öcalan'a siyaset yolunun
açılması. Emniyet isrihbarat birimJerinin
belirlemelerine göre plana göre, birinci
aşamada sözde tek taraflı ateşkes iki taraflı
hale getirilecek, ikincı aşamada "Kürt
künliğT anayasal güvenceye
kavuşturulacak. Orgüt, nihai olarak ise
^genel a P sonrası terörist başı Abdullah
Ocalan ile örgütün üst düzey mensuplaruun
"siyasi yaşama dahil edjbnesnıi'' hedeflıyor.
Planın birinci aşamasının sağlanması için,
örgütün Jegal ve iUegal uzanölan
katılımıyla "shil itaatsiztik" tarzı
eylemlerin bulunduğu "Banş İçin
Demokratik Çözüm" kampanyasının
başlatılacağı bildirildi. Belırlemelere göre,
örgüt bu kapsamda "misükme eyiemleri
1
'
adı verilen, şehir merkezlerinde emniyet
güçleri başta olmak üzere kamu kurum ve
kuruluşlanna ait binalara, araçlara, askeri
şahıslara, bürokratlara, işadamlanna ve
parti binalanna yönelik saldınlar planiıyor.'
Emniyet Genel Müdürlüğü il emniyet
müdürlüklerine bir genelge göndererek,
önJemJerin arttınlmasuu, detayh istihbarat
çalışması yapılmasını istedi.
Oğrencilerden
tezkere
protestosu
Türldye Komünist Partih' üniversite öğ-
rencilertlrak'aaskergönderihnesiyieil-
gfli tezkereyi Beyazrt Me>danı'nda pro-
testo ettl "işgaK EngeUeyeceğiz'' yuoh
pankart taşıyan öğrenciler, "Katil ABD,
işbirlikçi AKP", "Bu ülke, bu halk saü-
lıkdeğil" ve "Bu memleketten Irak'a as-
ker gjtnıez" sloganlaruu ato. Silaha kar-
şı kalem ve kitapjannı havaya kaldıran
öğrenciler, üzerinde "Tezkere" yazıh bü"
dövizi >akü. TKP, 26 Ekim Pazar günü
Ankara Sıhhiye Meydam'nda "Irakh
Kardeşlerine Kurşun Sıkma" mitingi
gerçekleştirecek. (SERKAN YILDIZ)
Öğretim üyelerinin Bakan Unahtan 'a Baltalimanı tepkisi dinmiyor:
Emlakçi gibi davranıyor
ANKARA / İSTANBUL (Cumhu-
riyet) - Tüm Öğretim Üyeleri Derne-
ği (TÜMÖD) Genel Başkanı Prof.
Dr. Tahir Hatipoglu. satılması plan-
lanan Baltalimanı tesislerinin Türki-
ye'deki tüm üniversitelerin tesisi ol-
duğunu belirtirken, Maliye Bakanı
KemalUnalatan'ı "emlakçi" anlayı-
şıyla da\Tanmakla suçladı. îstanbul
Üniversitesi Rektörü Kemal Alemda-
roğhı da tarihi tesisin ekonomiye na-
sıl kazandınlacağını merak ettiğini
belirterek iktidann son günlerde eko-
nomiyi üniversitelenn bazı mekânla-
nnın üzerinden düzeltme girişimleri
içerisinde bulunduğunu söyledi.
Prof. Dr. Hatipoglu yaptığı yazıh
açıklamada, Baltalimanı tesislerini
satmak isteyen Unakıtan' ın kamu ya-
rannı gözetmediğini kaydetti."Una-
kıtan'm, kendisini emlakçi gibi göriip
her gördüğü taşmmazı babadan kal-
ma mal gibi satmaya kaUaşmasmı çok
tehhkeli bir gidiş olarak görüyoruz"
diye konuşan Hatipoglu, üniversite-
nin 70 yıllık tesislerinin emlakçi gö-
züyle geri alınıp satılmaya kalkışılma-
sını "cahiffiğin, kjndarlığın en yüksek
noktasına erişmesi" olarak değerlen-
dirdi.
1Ü Işletme Fakültesi tarafından dü-
zenlenen 7. Ulusal Finans Sempozyu-
mu'nun açılışında konuşan tÜ Rek-
törü Kemal Alemdaroğlu da " Tarihi
mekan yerK veya yabancı birilerine
birtakım amaçlar doğrultusunda he-
diye mi edilecektir? Ihısal ekonomi bir
BaitaJimanı tesisi ik 2-3 binav la nasü
kurtanlacakür?" dedi.
BIRBAKIMA
SERVER TANİLLİ
Aydm Doğan, medya kuruluşlannm 'taarruz birliği' gibi kullanıldığını söyledi
'Türkmedyası çamur içinde'EkonomiServisi-Medya grup-
lan arasında uzun süreden beri
süregelen karşılıklı atışmalar ve
suçlamalann son günlerde daha
da şiddetlenmesi üzerine Doğan
Holding Yönetim Kurulu Başka-
nı Aydın Doğan bir basın top-
lanrısı düzenleyerek
sorulara yanıt verdi. Bir-
kaç gazetecinin röpor-
taj talebini, sayının art-
ması üzerine basın
toplantısına dönüştür-
me karan aldıklannı
açıklayan Doğan, bu-
gün Türk medyası-
nın boğazına kadar
çamura bulaştığını
söyledi.
Sabahgazetesinin
protesto ederek ka-
tılmadığı ve 2 saat
süren toplantıyı yak-
laşık 60 gazeteci izle-
dı. Basın toplantısına Yö-
netim Kurulu Başkanve-
killeri VuralAkışık ve Im-
re Barmanbek ile birlikte karılan Ay-
dın Doğan şunlan söyledi: "Türk med-
yaa okadarkötübir pisBkicindeki sıç-
ratüklan çamur beni de kirletmeye
başladL EUerindeki med>a kunıluşla-
ruıı taarruz birliği olarak kuDamyor-
lar. Doieti soy-anlar, kazanç kapısıola-
rak görenlerle medviajı halk için, top-
hım için kullananlann birbirinden ay-
rüması gerekhor. Türkije'de kirahk
dmkh" sorulannj özetle şöyle yamt-
ladı: "AKmhisse,PetrolOfisistratejik
önem taşıdığu özeuikle de askerin ib-
nyaçlan sorunsuz karşılansuı diye ko-
nulan bir madde. Aııcak Özelleştirme-
den birkaç a\ sonra POAŞ bümean-
debu amaçla faatiyet gösterenAntad-
h birim POAŞ'tan aynlarak Sana\i
Bakanlıgı'na geçtiği için alnn hissenin
anlamı kalmanuşoldu. Aynca özeOeş-
• "Medya o kadar kötü bir pislik icindeki sıçrattıklan
çamur beni de kirletmeye başladı" diyen Doğan Holding
Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Doğan, devleti kazanç kapısı
olarak görenlerle medyayı toplum için kullananlann
birbirinden ayırt edilinesi gerektiğini söyledi.
gazeteci var. Hortumcu gruplann bün-
yesindekigazetecilerin haksızçamur at-
malan bunun »östergesi değil mi?"
Doğan, "Medyadaki bu çürümüş-
lüğe sizin katkımz ounadı mı" sorusu-
na "Hayır ohnadı" yanıtını verdi.
Doğan, "Iş-Doğan birleşmesinin da-
ha önce kâr eden POAŞ'ı zarara uğ-
ratoğı doğru mu, altn hisse neden kal-
tirmede bu ilk uygulama da degiL Da-
ha önce Milli SaMinmaıun taşımacı-
hk işlerini yapan Deniz Naklijat'ta da
daha sonra benzer nedenle aİûn hisse
si tamamenyasaL Befld 3-4 yıl vergi
ödemeyeceğiz ama sonra çokdaha faz-
la ödeyeceğiz. Bizyasadan istifade ede-
rek birieştik. Tabö birleştirecektik, be-
ceremeyip baüracak mrvdık >anL"
"Şartnamede borc erteleme dive bir
hüküm yoktu. Siz. îstanbul Yaklaşı-
mı'ndan yaraıiananlan hortumcular
dhe suçlarken şimdi aynısınıyapnrn'or
musunuz" sorusuna Doğan, yeni çı-
kan bir yasayla borçlann ertelenme-
sine ilişkin hakkın ÖYK'ye verildiği-
ni belirtti.
Doğan. Özelleştirme İdaresi'ni de
"kusurhı mal satmakla" suçladı.Do-
ğan'ın verdiği bilgilere göre POAŞ'ın
Haydarpaşa'da bulunan benzin istas-
yonlannın da kendilerine satılmış ol-
masına karşın daha sonra Hazine'ye
aıt olduğu öğremhniş. Doğan, aynca
sağlam denilen ambarlann da çürük
çıktığmı savundu. BDDK'nin hazır-
ladığı taslakta medya patronlannın
banka sahibi olamayacağı hükmüne
ilişkin olarak da Doğan, böyle bir ya-
sanın çıkması halinde yasaya uyacak-
lannı söyledi.Doğan Grubu'nun AKP
ile ilişkilerine dair sorular üzerine Do-
ğan, siyasetı yönlendirmediklerini ifa-
de ederek "İayyip Bey gibi ülkevi iyi
vöneten herkesle aram Kidir'' dedi.
Cumhuriyet'i
Savunurken...
İlk karşılaşmamız, Strasbourg'da olmuştu.
Strasbourg Türk Etütleri Enstitüsü, 1993'te, Nâ-
zım Hikmet'in ölümünün 30. yılı vesilesiyle, ulusla-
rarası bir kollok düzenlemişti. Çağnlanlar arasında,
bir de büyük şairi yakından tanımış oianlar vardı; on-
larda, anılarını anlatacaktı. Rusya'dan Radi Fiş da-
vet edilirken, Paris'ten de o çağrılmıştı.
Geldi ve anılarını anlattı.
Ağırbaşlı, duyarlıklı ve etkileyici sesiyle...
Karşılıklı konuşmalaroldu; hemen herkes Nâzım'la
ilgilı, merak ettiği bir konuyu bir de ondan dinlemek
istiyordu. Salona o sırada egemen manevî havayı an-
latmak imkânsız.
Birikinci karşılaşmamız, benimyurdagelıp gitme-
ye başladığım 1999 Kasımfnda oldu. Karşılıklı ve de-
rin bir sohbeti, bir kez de o vesileyle koyulaştırmış-
tık.
Onu izleyen tarihlerde, selam yollardık birbirimi-
ze.
Foça'ya yerleşmişti; aramızdan ayrılışı da orada
oldu.
Bilineni tekrariamanın bir anlamı yok: Sanat tari-
himizde özgün, apayrı bir yeri vardır Avni Arbaş'ın.
Aynca, yakından bildiği, görüp tanıdığı birgerçekli-
ğin anısına gönülden bağlıydı. "Avni'nin Atlan"r\da
fazladan bir şey vardır ki, sıradan bır sanatsal yoru-
mu aşar.
Çağına duyarlı bir sanatçıydı.
Nur içinde yatsın!
•
21 Ekim'de de Ahmet Taner Kışlalı'yı andık.
Vakitsiz aramızdan koparılıp alınan aydınlardan
biri de o.
Suçu: Cumhuriyeti savunmak!
Acıdırsöylemesi: Konu, burayagelip varmıştır Bir
yarım yüzyılı aşkındır kemirilen, ama yine de tüketi-
lemeyen Devrim, savunmadadır. Saflarından kur-
banlar vere vere, mücadelesinı sürdürüyor, sürdü-
recek...
Kimlere karşı mı?
Çağın dışında kalanlara, yurtseverlikten nasibi ol-
mayanlara, işbirlikçilere, yobazlara, gericılere, dönek-
lere karşı.
Bunlar her zaman vardı.
Bugün daha da örgütlü ve safları sıktır.
Gün, onların günü, devran onlanndır.
Ama kavga da bitmedi, bitmeyecek...
•
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı resepsiyonu vesi-
lesiyle Cumhurbaşkanı Sayın Sezer'e karşı, bılinçli
vegerici kampanyayı izliyorolmalısınız. Cumhuriye-
ti savunmada neredeyse tek kale haline gelmiş Sa-
yın Sezer'e karşı, birkaç dürüst kalem bir yana, bir
salya-köpük saldın söz konusu günlerdir.
Akıllan sıra, bir "mağduriyet" havası da yaratmak
çabasındalar.
Cumhurbaşkanı, bır ilke adına hareket ediyor; bu-
na bakarak, yanlışı onda arayacak yerde, "Acaba ters-
lik bizde mi" diye, insan bır dönüp bakar kendine de-
ğil mi?
Ama nerede o feraset, idrak, izan?
Başta AKP kanadı ve yalakaları, gözleri dönmüş
halde.
Ancak, kavga kızıştıkça, "muhafazakârdemokra-
si" diye allanıp pullanmış ve halka yutturulmak is-
tenen nesnenın cilası da kazınıp duruyor. Türker Al-
kan'ın, 22 Ekim günlü Radikal'de, köşe yazısının bir
yerindeki tanımlaması doğrusu dört dörtlüktür.
Şöyle diyordu sayın yazar: "Bu, 'muhafazakâr de-
mokrasi' çok özgün bir hareket. Hiçbirşeye benze-
miyor. Dincilik, liberalizm, muhafazakârtık, demok-
ratlık, takiyecilik, Özalcılık, Erdoğancılık... Hepsin-
den kazana bir tutam atmışlar, hafifateşte uzun bir
süre kaynatıp mesir macunu gibi bir şeyyapmışlar.
Tadından yenmiyor."
Buyurun, bu işte, "muhafazakâr demokrasi"niz
ve partisi!
Konu, bir ucuylatürbana gelıp dayanıyor. Bu çev-
reler, gazete falan da okumadıklanndan, dünyada olup
biteni de izlemezler.
Ama artık mutlaka izlemeliler.
Gazeteler yazıyor Fransa'da Cumhurbaşkanı Jac-
ques Chirac, "Laiklik tartışma konusu olamaz, ge-
rekirseyasa çıkannz"^deyiptavnnı netleştirmiş. Baş-
bakan Raffarin'in dediği de şu: "Laiklik dinlere na-
sıl saygı gösteriyorsa dinler de laikliğe saygı gös-
termelü". Birkaç ay önce, Içişleri Bakanı, daha sert
konuşmuştu: "Yasa, herkes için aynı ve tektir. Fran-
sa 'da cumhuriyetçi (laik) değerlere aykın bir Islami-
yet olamaz!"
Cumhuriyetin savunması, ağır ama derinden na-
sıl bir kararlılık içinde gelişiyor, görüyorsunuz değil
mi?
•
Konunun devamını, yann açılacak TÜYAP îstan-
bul Kitap Fuan'nda sürdürürüz.
Orada buluşmak üzere...
Dış temsilcilikler kapatılmayacak
Sezer'e kamu
yönetimibrifingi
EBRU TOKTAR
ANKARA- Hükü-
met, Kamu Yönetimi
Temel Yasa Tasansı tas-
lağına son şeklini ver-
di. Genelkurmay Baş-
kanlığı 'nın uyansı üze-
rine bu kurumun yasa-
nın kapsamından çıka-
nldığı taslakta, Dış Ti-
caret Müsteşarlığı'nın
yurtdışı teşkilatının ka-
patılmasından da vaz-
geçildi. Başbakan Yar-
dımcısı MehmetAMŞa-
hin ile Başbakanlık
Müsteşan Omer Din-
çer, tasan hakkında bil-
gi vermek üzere Çanka-
ya Köşkü'nden bugün
için randevu aldı.
Başbakanlık Müste-
şan Dinçer tarafından
hazırlanan Kamu Yö-
netimi Temel Yasa Ta-
sansı son şeklini aldı.
Tasarının en çok tartı-
şılan ve dış temsilcilik-
lerin kapatılmasını dü-
zenleyen 23. maddesi
değiştirildi. Tasanda,
Dış Ticaret Müsteşar-
lığı da TlKA ve Dışiş-
leri Bakanlığı gibi,
yurtdışı temsilcilikleri
kapatılmayacak istis-
nai kurumlarkapsamı-
na alındı.
Şahin, tasarının
amaçlannı, neden ha-
zırlandığmı, yasalaşır-
sa kamu yönetiminde
ne gibi değişiklikler ola-
cağını Sezer'e anlat-
mak ve görüşlerine
almak istediklerini kay-
detti.
Şahin, pazartesi günü
yapılacak Bakarüar Ku-
rulu'nda bakanlann im-
zalarının tamamlan-
masını beklediklerini
kaydetti.