05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 2 EKİM 2003 PERŞEMBE DIZI Laikliği tehdit eden dini bir simge olarak değerlendiren bazı AB ülkeleri, yasal düzenlemelere hazırlanıyor TürbanAvrupa'yı da böldü A vrupa ülkeleri başlangıçta "din ve vicdan özgürlüğü" kapsamında ele aldıkları ve hoşgörüyle yaklaştıkları türban konusunu artık laikliği tehdit eden dini bir sembol ve propaganda aracı olarak görüyor. Türkiye'de "türban yasağı"nı kaldırmak isteyen dinci çevreler, AB'ye girilmesi halinde sorun olarak gördükleri bu konunun kendiliğinden aşılacağını düşünürken türbana yasak bu kez AB'den geleceğe benziyor. T ürban nedeniyle Fransa, Belçika, Almanya, Isviçre ve Hollanda'da sık sık tartışmaların yaşanması yasal önlemlerin alınmasını gündeme getirdi. Avrupa Insan Hakları Sözleşmesi'nin 9. maddesi de artık farklı yorumlanmaya başlandı. Yakın zamana dek "her türlü dinsel kıyafetin hoşgörüyle karşılanması" şeklinde yorumlanırken, sıkıntıları göz önüne alan bazı AB ülkeleri bu maddenin farklı yorumlanması gerektiğini tartışıyor. E L Ç İ K A Miyase İLKNUR T ürkiye'de yıllardır yaşanan türban krizi, A\Tupa'yı da vurdu. Demok- rasinin olmazsa olmaz koşulu sa- yılan laiklığin ortaya çıktığı ve dünyaya yayıldığı Avrupa kıtası, türban krizi ıle sarsılıyor. Türk ve Ortadoğulu göçmenle- rin, dinlerinın gereği olarak göster- meye çalıştığı rürbanı, başlangıç- ta "din ve vicdan özgürlüğü" kap- samında ele alan ve hoşgörüyle yaklaşan Avrupa ülkeleri, son yıl- larda sık sık yaşanan türban tartış- malan nedeniyle yeni tavır belırle- mek zorunda kaldı. Türbanı laikliği tehdit eden dini bir sembol olarak değerlendiren ba- zı AB ülkeleri. bu konuda yasal dü- zenlemelere gitmeye hazırlanıyor. Avrupa tnsan Haklan Sözleşme- si'nin 9. maddesi, yakın zamana kadar "türbanın ve her türlü din- sel kıyafetin hoşgörüyle karşılan- ması" şeklinde yorumlanırken, yaşanan sıkın- tılan göz önüne alan bazı AB ülkeleri, artık bu maddenin de farklı yorumlanması gerektiği üzerinde duruyor. Türkiye'de "türban yasağTnı kaldırmak is- teyen dinci çevreler, AB'ye girilmesi halinde so- run olarak gördükleri bu konunun kendiliğin- den aşılacağını düşünürken türbana yasak bu kez AB'den geleceğe benziyor. Bu konuda özellik- le Fransa ve Belçika'da yoğun tartışmalar ya- pılıyor. Fransa Başbakanı Jean Pierre Raffaria, "Laikliği eski gücüne kavuşturmak için türbanıengeUeyenyasa" hazırlığı içınde olduklarını açıkladı. Avrupa'nın Islam ülkelerinden göç alan ül- keleri ilk yıllarda türbanlı kadınlann çalışma ve eğıtim alanındaki faaliyetini bugün Türkiye'de bazı kesımlenn göstermeye çalıştığı gibı "Müs- lüman kadınm sosyal yaşama kaülımT olarak hoşgörüyle karşılıyordu. Ancak bu ülkelerde tslami örgiitlerin kurulmasının ardından, "tür- ban ve başörtüsü" krizi de farklı bir boyut ka- zanmaya başladı. Dlnl propaganda aracı... "Dinin gereğini yerine getirme" gibi masum taleplerin gerçekte dini propaganda amacı güt- tüğünün ayırdına varan bu ülkeler, giderek la- ikliğin tehlikeye düşeceği kaygısını taşunaya baş- ladı. Önce okullarda türbanla derse girme ve iş- yerlerinde türbanla çalışma hakkını elde eden göçmenler, ardından sürücü belgesi için tür- banlı ve peçelı resimlerin kabul edilmesini, okul kantininde helal et satılmasını ve son olarak da namaz saatlerinde derslere ara verilmesini ta- lep ettiler. Fransa'nın başkenti Paris'teki Doğu Dilleri Üniversitesi'nde bir sınav sırasında birkaç er- kek öğrenci, namaz kılmalan için dışan çıkma- lanna izin verilmesini istedi. Öğretmen izin vermeyınce erkek öğrenciler, arkadaşlannın şaşkın bakışlan arasında, smıf içinde namaz kılmaya başladılar. Geçen yıl yine Paris'in bir banliyösünde, Kuzey Afrikalı bir kızın yanmış cesedi bulundu. Yanan genç kızın, mini etek giy- diği için dine karşı gehnekle suçlayan arkadaş- lan tarafından yakıldığı açıklandı. Kışkırtıcı olmama koşulu... Türban Avrııpa'yı Sarsıyor AB ülkeleri içinde laiklik ilkesi olan tek ülke konumundaki Fransa'da türban tartışmaları 14 yıl önce başladı.... Fransa yasal öıdem alıyor T ürban krizi Avrupa ülkeleri içinde önce Fransa 'da başgösterdi. Nüfusu 60 milyon olan Fransa 'da 6 milyon Müslümanyaşıyor. 1905'te din ile devlet işlerini birbirinden ayıran Fransa, AB ülkeleri içinde anayasasında "laiklik" ilkesi olan tek ülke konumunda. Fransa 'daki türban tartışmaları 1989 'da türbanlı 3 genç kızın okullanna girmelerinin yasaklanmastyla başladı. Okul müdürünün, "Laikliğe ve devlet okullarıntn tarafsızlığına aykırı" dediği türbanla derse girmeyi yasaklaması üzerine tartışmalar büyüdü. Dönemin sosyalist hükümeti tartışmaya nokta koymak için konuyu Danıştay'a götürdü. Milli Eğitim Bakanı Lionel Jospin 'in başvurusu üzerine konuyu görüşen Danıştay, 27Kasım 1989'da "öğrencilerin, propaganda amacı gütmediği takdirde dini sembolleri kullanabileceği" yönünde karar verdi Ancak bu kararla devlet, öğrencilerin gerektiğinde okuldan uzaklaştırılması konusunda öğretmenlere de inisiyatif tanıdu Özellikle okullarda ilginç olaylaryaşanması, türban tartışmasını alevlendirdi. Derslerde namaz kılma, okul kantinlerinde helal et satıştmn istenmesi, halka açıkyüzme havuzlarında "özel kadm günü"gibi haklann istenmesininyanında Müslümanların yoğun olduğu bölgelerde örtünmeyen genç kızlara ve oruç tutmayan Müslümanlara baskt yapıldığmın saptanması üzerine Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, duruma el koydu. Chirac, 20 kişiiik bir türban komisyonu oluştururken Başbakan Jean Pierre Raffarin de laikliği eski gücüne kavuşturacak yeni yasal düzenlemeler konusunda yeşil tşık yaktı. Başbakan 'ın ve bazı bakanların türbana karşı olduklarını açıklamalarının ardından iktidar ve muhalefetten bazı miiletvekilleriFransız Ulusal Meclisi'ne türbanın yasaklanmasını isteyen bir kanun tasarısı sundular. Raffarin, "İlkokul öğretmenleri ya da üniversite rektörleri, kurallara karşı gelen öğrencileri durdurmalu Bundan sonra gerekirse öğrencileri dersten atabilecekyasa çıkarılabilir" dedi Okullarda yaşanan türban krizi, kamuya ait çalışma alanlarında da sık sık yaşanıyor. Geçen aylarda tramvay sürücüsü Müslüman bir kadm, daha önce uyarılmasma ve 15 günlük maaş kesintisi cezası verilmesine karşın türbanla işe gitmiş. Bu durumu sürdürünce bir yıl ücretsiz izne gönderildu TÜRKİYE'DE AÇIK, BELÇİKA'DA KAPALI Fransa'dan sonra türbanın en yoğun tartışıldığı ülke Belçika. Üç toplumlu Belçika'da özel ya da kamu alanlann- da türban takılmasını yasaklayan her- hangi bir yasa yok. Kamu hizmetlerin- de devletin tarafsızlığına dayalı Belçi- ka anayasasının 24. maddesi din özgür- lüğünü güvence altına almış durumda. Toplumsal düzene meydan okuyucu ve kışkırtıcı olmaması koşuluyla Bel- çika türbana esnek yaklaşıyor. Belçi- ka'yı da bağlayan. A\Tupa însan Hak- lan Sözleşmesi'nin 9. maddesi genel bir türban yasağını zorlaştınyor. Ancak Fransa\ e Almanya, bu konuyu ülke dü- zeyinde uyguladıklan genel kurallarla düzen- lemeye çalışıyorlar. Fransa ve Almanya'da dev- letin "laik" olduğu yasalarla belirlenmiş. Bu ne- denle, devlet okullannda ya da devlet dairele- rinde dini giysilere izin verilmiyor. Fransa'da Danıştay belli koşullarda kamu okullannda genel türban yasağının Avrupa İn- san Haklan Sözleşmesi'nin 9. maddesini ihlal etmediği yönünde görüş bildirdi Belçika'da ise türban takanlann lehine so- nuçlanan 7 davada hâkimler geçici karar aldı- lar ve konu esaslı ve aynntılı bir şekilde ele ahnmadı. Kararlar, hazır bulunan taraflann du- rumunu dikkate alınarak referans oluşturmamak kaygısı gudülerek verildi. B elçika'nin Beringen Bölgesi'nde 1998 yılında belediye, iki Türk kadınının kimlik belgelerinde türbanlı fotoğraf kullanmalanna izin vermedi. Belediye idaresini mahkemeye veren Türk kadınlar, adli makamlarca haksız bulundu. Ancak temyize giden Türkler, uzun süre sonunda kimliklerinde türbanlı fotoğraf kullanabüecekleri yönünde karar çıkardılar. Bu durum ilginç ve komik bir başka duruma da yol açh: Çifte vatandaşlığa sahip Türkler, Türk pasaportlanna türbanlı fotoğraf koyamazken Belçika kimliklerinde türbanlı bir şekilde boy gösteriyordu. Bu durum Belçika'nın kararsız ve türbanın radikal dinci örgütlenme için bir araç olarak kullanılmasının ayırdında olmayan tutumunu eleştiren muhalefet partileri tarafından sıkça örnek veriliyor. Şimdiye kadar Danıştay'a (devlet şûrası) ya da Strassbourg'a konuyla ilgili başvurulmamış olması nedeniyle, sınırsız bir şekilde türban ta- kılabilmesi amacıyla mahkemeye gidenler ya tamamen haksız bulunup reddedildi ya da sa- dece kısmen haklı bulundular. Yargıçlar tarafından türbana izin verilmeme- sinı destekJemek amacıyla sıkça kullanılan ge- rekçelen 5 maddede özetleyebiliriz: • Bütünleşmeye engel: Türban ta- kanlar topluma entegre olmayı reddediyorlar. • Devletin tarafsızlığı ilkesi nedeniyle türban veya benzeri simgesel giysiler yasaklanabilir. • Kamu dÜZenİ: Güvenlik ve temizlik ne- deniyle türban yasaklanabilir. • OkUİ yönetmeliği: Türban okul yö- netimlerince yasakJanabıhr. • Antla$malara uyum: ömeğm ka- dın-erkek eşitliğini güvence altına alan New York Antlaşması (5 Kasım 1985 'te Belçika res- mi gazetesinde yayımlanan) A\Tupa Insan Hak- lan Komisyonu'nun 3.5.1993 tarihinde Lamia Bulutve Şena>Karaduman adındaki ikı öğren- cinin "başörtüsü takarak üniversiteye gitmekis- tedikleri, ancak üniversite yönetiminin buna karşıçıknğr gerekçesiyle yaptığı baş\-uru üze- rine verdiği karar da Belçika mahkemelerince bu açıdan dikkate alınıyor. Söz konusu karar şu şekilde özetlenebilir: "Komisyon, yükseköğrenimini laik bir üniver- sitede yapmayı seçen bir öğrencinin, bu üniver- sitenm düzenlemelerini kabuletmişsaydacağı gö- rüşündedir. Bu düzenlemeler, farklı inantşlarda- ki öğrencilerin biıükteliğini sağlamak amacına yöneükolarak. öğrencilerin dinselinançlanm açı- ğa vurma özgürlükkrini yer ve biçim bakunın- dan sınırlayabilir. Nüfusun büyük çoğunluğunun belirü bir di- ne sahip olduğu ülkelerde, bu dinin tören ve simgelerinin herhangi bir yer ve biçim sınırla- ması olmaksızın sergilenmesi öğrenciler üze- rinde baskıoluşturabilir. Laik ünrversiteler, öğ- rencilerin kılık kıyafetine ilişkin kurallar ko- yarken, bazı köktendincilerin yükseköğretim- de kamu düzenini bozmamalannı ve başkala- ruun inançlanna zarar vermemelerini sağla- maya özen gösterebilirler. Komisyon, öğrencilerin kılık-kıyafetlerinin düzenlenmesinin vebu düzenlemeve ıryubnadık- ça kendilerine diploma verilmesi gibi bazı idari hizmetlerden yarariandınlmamasının. din ve vicdan özgürlüğüne bir müdahale oluşturnıadı- ğı düşüncesindedir. Şikâyet, sözleşmenin 27. maddesininin ikinci nkrası anlamında açıktan açığa esassizdır. Bu nedenle. komisyon. şikâye- tin kabul edilemez olduğuna karar vermiştir." Radikal Islaııı korkusu Flaman toplumunda kamu okulları türban konusunda esnek davranırken Katolik okullarda Katolikliğe uygun kıyafet öngörülüyor. Serbest okullarda ise türbana temkinli yaklaşılıyor. B elçika, çeşitli süreçlerin sonunda aşamalı bir şekilde üç toplumlu bir federasyona dönüştü. 1989'dan iribaren eğitimin sorumluluğunu da toplumlara bırakh. Federal hükümette eğitim bakanı yoktur. Eğitim konusu Fransızca konuşan toplum, Flaman toplumu ve Almanca konuşan toplum hükümetleri tarafından yürütülmektedir. Bunun sonucu olarak eğitim sisteminin yapısı ve türban konusundaki yaklaşun toplumdan topluma değişiklik gösterebiliyor. Ortaöğretimde belediye okullan, Katolik okullar ve serbest okullar olarak 3 ayn ağ bulunan Flaman toplumunda okullarda kıyafet genel düzeyde ele almırken, Fransız toplumu bu konuyu okullann inisiyatifine bu-akıyor. Okul yönetimleri uygun gördükleri takdirde okul yönetmeliği aracılığıyla kendi okullannda türbaru yasaklayabiliyor. Kademell yasaklama... Bu öğretim yılında yaşanan gelişmeler, Belçika Fransız toplumunda okullarda türbanın kademeli olarak yasaklanacağı yönünde. Flaman toplumunda belediye okullan (kamu okullan) türban konusunda esnek davranırken Katolik okullarda Katolikliğe uygun kıyafet öngörülüyor. Serbest okullarda ise türban konusuna temkinli yaklaşılıyor. Türban konusunda dinci çevreler Belçika'da da inançlara saygı adı altında, çağdaş toplum kurallannı görmezden gelmek, "inancı", "kurala''üstün kılmak, siyasal tslami güçlendirmek amacında, Laeken'de yaşanan son gelişmeler bu konuda Belçika'nın (enazından Fransızca konuşan toplumun Brüksel'deki okullannda) farklı uygulamaya gideceğini gösteriyor. Cezaylr'den daha fazla... Belçika'da Fransızca konuşan toplumun orta dereceli eğitimden sorumlu bakanı Pierre Hazette. "Sanmnı türban takmayı yasaklamaya doğnı gkliyoruz. Bugün Brüksel'de Cezayir'dekinden daha fazla türbanta laz görüyonım" demişti. Fransız toplumu düzenlemesi ( 31 03/1994 art.3.) insan haklanna ve okul yönetmeliklerine saygılı olmak koşuluyla düşünce özgürlüğünü güvence altına alıyor. Bu düzenleme türban konusunu dolaylı olarak okul yönetimlerine bu-akıyor. Öğrencilerinin yüzde 80'i Fashlann ağırlıkta olduğu yabancılardan oluşan Brüksel Kraliyet Laken Atheneum'u okul yönetmeliğinde yaptığı bir değişiklikle 1 Eylül'den iribaren okulda türbanı yasaklamışu. Yönetmeliğin yeni eklenen 15. maddesi okulda kızlann türban takmasına izin \ ermiyor. Okullann açılışıyla birlikte konu tekrar gündeme geldi. Aşın dinci Avrupa Arap Ligi (AEL) kışkırtmasında yapılan eylemlerle bu yasak protesto ediliyor. Oğrenci velileri, yasak kalkmazsa tüm Müslümanların çocuklannı okuldan alacaklannı söylüyorlar. Okul müdürü Francis Lees "îki yıkbr kiiçük bir grubun türbanı dinsel yaşam biçimlerinin vitrini olarak kuOandıklan. sosyal baskının artması nedeniyle okulda daha çok türban takılmaya başlandıgı ve öğrencilerin radikal islanıa çekilnıeye çahşıldığı ve bunun da bütünleşme için iyi bir gefişme olmadığına inandıklarmr söylüyor. Müdüre göre bu durum, okul dışındaki radikal Islamcı çe\Teler tarafından sürekli izleniyor ve öğrencileri radikal tslama çekmeye yönelik faaliyetler yapılıyor. YARIN: ALMANYA'DA TÜRBAN
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle