Katalog

2 EKİM 2003 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 6üJ-Frattjni zirvesi • ROMA (AA) - Dışişlen Bakanı Abdullah Gül, ttalya Dışişlen Bakanı Franco Frattini Roma'da bir araya gelirken ıki bakan basın toplantısı düzenledi. Frattini. Türkiye konusunda 5 Kasım'da açıklanacak ilerleme raporunun oJumlu olacağını ıfade etti. Ortak basın toplantısı sonunda her iki bakan da A\Tupa'nın Hıristiyan kökenleri meselesine ılişkın görüşlerini de dile getirdiler. YÖK yasa taslağı tartişması • tstanbul Haber Servisi - Üniversıteler Arası KuruI(ÜAK)iIe hükümetin, Yükseköğretim Yasa Taslağı konusunda yaptıkJan görüşmelerde, imam hatiplerle ilgili tek maddelik bir yasa değişikliğinin gündeme gelmediği belirtildi. ÜAK adına yapılan yazılı açıkJamada, "Makul bir sürede hazırlamaya çalıştığımız yeni yükseköğretim modeli üzerinde mutabakat sağlanmadıkça, konunun bütünlüğünü bozan tekil çözümler üzennde duruJması, ÜAK olarak asla kabul edemeyeceğimiz bir durumdur" denildi. CHFdensoru önergesi • ANKARA (ANKA) - CHP Millervekılı Emın Koç, TBMM Başkanı Bülent Annç'ın Türkiye'de lOOkadaril olabileceği yönündeki açıklamasını anımsatarak hükümetin böyle bir çalışması olup olmadığını Içişlen Bakanı Abdülkadir Aksu'ya sordu. Koç, Aksu'ya yönelttiği soru önergesinde, böyle bir çalışma varsa il yapılacak ilçelerin belirlenmesinde hangi ölçütlerin kullanıldığınm açıklanmasını istedi. KorutÜPk kararnamesi • ANKARA (ANKA)- Eski Berlin Büyükelçisi Osman Korutürk'ün Türk hükümetinın Irak koordinatörü olarak atanmasına ilişkin kararnamenin Bakanlar Kurulu'na sevk edildiği öğrenildi. Bu arada Korutürk, atama gerçekleşinceye kadar özlük haklannın korunması için dış politika danışma kurulu üyeliğine getirildi. Osman Korutürk'ün Irak koordinatörlüğüne atanmasına ilışkın çalışmalar sürüyor. Çelik'in istif ası istendi • tstanbul Haber Servisi - Avrupa Atatürkçü Düşünce Dernekleri Federasyonu'ndan (Avrupa- ADD), Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in istifasını istedi. ADD Genel Başkanı Dursun Atılgan tarafından yapılan yazılı açıkJamada, "Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in Türkiye'yi yenıden tarikatlar, tekkeler, zaviyeler ve meczuplar ülkesi yapmak isteyen köktendinci kişileri rehber cabul etmiş olduğu jerçeği ortaya çıkmıştır" ienildi. Sait Nursi'yi öven Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'e göre Ata'ya saygı hurafe Çelik'inAtatürk yorumuMAHMUTGÜRER ANKARA - Milli Eğınm Ba- kanı Hüseyin Çelik' in Sait Nur- si'yi öven bildirilerinin ardın- dan Mustafa KemaJ Atatürk'ü hedef alan bir makalesi de orta- ya çıktı. Çelik, 1994 yılında Tür- kiye GünJüğü adJı dergide kale- me aldığı "Bir Başka Açıdan Atatürkçülük" başlıklı maka- lede, Türkiye Cumiıuriyeti'nın Atatürkçülüğü resmi devlet ide- olojisi olarak kabul etmesıni eleştiriyor. Çelik, yatırlardan kızına ko- ca arayanlarla Atatürk "ün gö- mütü ve büstleri önünde saygı duruşunda bulunanlan bırtuta- rak bu kişilen "cahiT olarak ni- telendirdiği makalesinde "Ata- Örnek gösterdi Erdoğan da SaitNursVyi övmüş ANKARA (ANKA)- Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelikm yıllar önce konuşma yaparak Cumhunyetin ilk yıllanna ilişkin ilginç görüşler öne sürdüğü "Bediüzzaman Sait Nursi Sempozyumu"nda dönemın Jstanbu) Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da Sait Nursi için "AsJa boyun eğmedi. bu yönüyie de Sait Nursi hazretierinin herkese örnek olduğunda hiç şûpheyok" dediği belırlendi. 24-26 Eylül 1995 tarihlennde İstanbul Atatürk Kültür Merkezi ve Akgün Hotel'de düzenJenen "Uhıslararası Bediüzzaman Sempozyumu (20'nci Asırda İslam Düşüncesinin Yeniden Yapılanması vıe Bediüzzaman Said-i Nursi)" adlı etkmlikte Tayyip Erdoğan da kısa bir konuşma yaptı. "Bediüzzaman Sait Nursi'nin bu topraklarda yetişip eserler vermiş obnasuıa rağmen, ne yazık ki bu ülkenin insanlan, bu seçkin insandan gerektiği kadar istifade edemnortar" diyen Erdoğan, Sait Nursi "nın meşrutıyefi, tek parti dönemi cumhuriyetini ve çok partili hayatı görmüş ve yaşamış olduğunu belirterek, "Büriin bu acıiı ama zengin tecriibeler, Sait Nursi hazretierini pişiriyor, olgunlaşünyor ve daima yeni ve farkh arayışlara sürüklüyordu" görüşünü savunmuştu. 'Asla boyun eğmedi' ? • Çelik, 1994 yılında Türkiye Günlüğü adlı dergide kaleme aldığı "Bir Başka Açıdan Atatürkçülük" başlıklı makalede, Atatürkçülüğün resmi devlet ideolojisi olarak kabul edilmesini eleştiriyor. Atatürk büstü önünde saygı duruşunda bulunanlan cahil olarak nitelendiren Çelik'e göre, 'Atatürkçülük askeri darbelerin ilham kaynağı'. türkbiraskeru'devlet adanukü. O, ne birfilozof.ne de bir müç- tehid (din bilgini-gücü yeftiğin- ce çahşan) idi" görüşünü savu- nuyor. Çelik Van Yüzüncü Yıl Üni- versitesi Fen-Edebiyat Fakülte- si'nde öğretim üyesi olduğu dö- nemde yazdığı makalede Ata- türkçülük ve Atatürk'ün ulusal liderliğine ilişkin ilginç görüş- lere yer veriyor. Makalenin Çe- lik'in, tüm yazılannın bulundu- ğu kişisel internet sayfasında yer almaması ise dikkat çeki- yor. Çelik'in Atatürkçülük ko- nusunda makaleye yansıttığı gö- rüşleri şöyle: - Günümüz dünyasında her milletin milli bir lideri vardır. Amerikalılann GeorgeVYashing- ton'ı, Fransızlann DeGauüe'ü, Ingilizlerin ChurchilJ'i, Hindis- tan'ın GandTsı. PaJdstan'ın Cin- nah'ı vs. bu türden liderlerdir. Bu cümJeden olarak Türkiye Cum- huriyetı 'nin kabul ettiğı mıllı li- der ise Atatürk'tür. Ancak bı- zim Atatürk'e yakJaşımımız ıle söz konusu milletlerin liderJen- ne bakışlan arasında dağlar ka- darfark vardır. Amerika 'da Was- hingtonculuk, Ingiltere'de Churc- hilJcilik, Fransa'da De Gaullecü- lük, Hindistan'da Gandicilik ve Pakistan'da Çinnahçılık dıye bir şey yoktur, ancak Türkiye'de üs- telik resmi ideoloji haline geti- rilmiş "Atatürkçülük" dıye "bir şey" vardır. - Atatürk bir asker ve devlet adamı idı. 0, ne bir filozof ne de bir müçtehid (Ayet ve hadis- Iere dayanarak karar veren din bılgıni) idi. 0nun altı okta top- ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART MAHAU PURUMA UAKİMİZL ladığı prensiplerin hiçbiri ken- di icadı değildi. - Bütün dünyada, milli lider olarak kabul edilnüş kımsele- rin değil bizimkı gibi binlerce, yüzbinlerce büstüne, belki on- larcasına bile rastlanamaz. - îslam dininde Allah'tan is- tenenin şu veya bu şahıstan is- tenmesi (veli, şeyh, âJim, kim olursaolsun)yasaktır... Ancak ne var ki, bazı cahil insanların, şu veya bu yahrdan şifa diledi- ği, şu veya bu babadan oğluna ış, kızına koca vs. istediği de toplumumuzun realiteleridir. Bu ınsanlann söz konusu tavrı he- pimizi rahatsız ettıği gibi resmi ideoloji bunu küf kafalılığın, bağnazlığın, akıl dışıJığın birso- nucu olarak göriir. Unutmayalım ki söz konusu insanla- nn cehalet gibi bir ma- zereti vardır. Şimdi ma- dalyonun öteki tarafina bakalım, biz aydınlar Atatürk büstlerinin önünde esas duruşa ge- çip saygı duruşunda bu- lunurken özel defterle- re yazdığınız yazılarda neredeyse onun ruha- niyetinden istimdat ederken bızim yaptığı- mızın adı nedir Allah aşkına? - Ahirete intikal et- miş şu veya bu insana küfretmek kendini bi- len insanın agzına ya- kışmaz. Ancak Fatih'e, \kvıız'a, Abdülmedd'e, Vabdeflin'e,hattaMev- lana'ya küfretmenin serbest olduğu, hatta fa- zilet sayıldığı bir ülke- de, siz insanJara "Ate- türk'e küfretme" dedi- ğiniz zaman samimiye- tinize inanmazlar. Oza- man Atatürk'ü kanun- lakoruma gibi birgarip- liğe düşersiniz. - AtatürkçüJük, aske- ri darbelerin ilham kay- nağı ve ideolojisi olun- ca büsbütün fikri vekül- türel zeminden uzak- laştınp siyasi bir mec- raya dökülmüştür. AKP hükümeti 80. kuruluş yıldönümü etkinliklerine camileri de ekledi Cumhuriyete hutbeli, Iıatiıııli kudama RUJHATAVŞAR Tayyip Erdoğan, Sait Nursi'nin son nefesine kadar hayatı ile düşünceleri arasındaki tutarhhğı korumasının üzerinde durulması gerektiğini belirtirken "Gerçekten o. nasıl düşündü\^e ve neye inandıysa ö\1e \aşadı. Hiçbir zaman bovun eğmedi, taviz vermedi ve korkmadL Hayatı hapis ve sürgünlerJe geçti. Defaiarca ölümün eşiğinden döndü ama asla boyun eğmedi, bu yönüyle de Said-i Nursi hazretierinin herkese örnek olduğunda hiç şüphe yok" demişti. BOLU-AKP hükürnetinin icraatlan Çumhuriyet'in 80. yılı kutlamalanna da yansıyor. Kutlamalar kapsamında tüm yurtta düzenJenecek etkinlik- İerde bu yıl ilk kez kapsamlı olarak müftülüklerin etkin- likleri öne çıkıyor. Gamiler- de vaaz verilecek, hutbe ve mevlit okufulacak, hatim in- dirilecek. Her yıl 27 Ekim'de başlayan kutlamalann bu yıl 24 Ekirn Guma'ya alınması dikkat çekti. Türkiye Çumhuriyeti'nin 80. kuruluş yıldönümü kutla- malanna yurt genelinde bü- yük organizasyonlarla hazır- İamhrkenprogramJara bu yıl yurt genelinde camiler de ek- lendi. Bugüne kadarki kutla- malara resepsiyonlar ve kok- teyller damgasını vururken Çumhuriyerin 80. yıldönümü 'vaaz, hutbe, mevlit ve ha- tim'le kutlanacak. Bu durum Bolu, Düzce, Bartın, Sakar- ya valiliklerinin hazırladığı nünden başlatılması da dik- kat çekiyor. Kutlamalar kap- samında bu yıl ilk olarak 24 Ekim'de curna namazı önce- sinde camilerde vaaz verile- cek. hutbe okunacak. Aynı gün akşam ile yatsı namazı • Bolu, Düzce, Bartın, Sakarya valiliklerinin hazırladığı taslak programlarda Cumhunyetin 80. yılı kutlamalan camilerde vaaz verilerek başlıyor. Her yıl 27 Ekim'de başlayan kutlamalann bu yıl 24 Ekim Cuma'ya alınması dikkat çekti. taslak programlarda öne çıkı- yor. Bu kentlerin program tas- laklannda Diyanet Işleri'ne bağlı müftülüklerin de etkin- likleri yer alıyor. 80. yıl kutlamalannın geç- miş yıllann aksme cuma gü- arasında camilerde devam edecek programlar kapsamın- da mevlit okunarak hatim in- dirilecek. Bolu Valiliği'nin taslak prograrrunda camilerdeki et- kinliJderle ilgili "Cumhuriye- tin kuruluşunda emeği geçen herkesin aziz ruhlanna ithaf edilmek üzere hatim ve mev- Htokunacak" ıfadeleri yer al- dı. Kutlama komitesinden so- rumlu Vali Yardımcısı Fer- hatÇağlar, bütün kurumlara Cumhunyetin 80. yıldönü- münde yapacaklan etkinlik- leri sordukJannı ifade ederek "Müftülüğe sordugumuzda da bu etkinlikJcri yapacakla- nnı öğrendik. Buna göre prog- ranu hazniadık. Benzer uygu- lama75. yılkutiamalannda da obnuşru" dedi. Başka bir yetkıli ise etkın- liklerin Içişleri Bakanlı- ğı'ndan tüm valiliklere gön- derüen genel birprogram doğ- rulfusundahazırlandığmı id- dia etti. Türkiye YSK'nin vereceği karan beklerken AKP, kadrolaşma çalışmalannı sürdürüyor Bürokrasideki atamalarhız kesmiyorANKARA (ANKA) - Yargı- tay'ın DEHAP karanndan son- ra 3 Kasım seçimlerine ilişkin Yüksek Seçim Kurulu'nun ka- ran beklenirken hükümet bü- rokrasideki atamalannı sürdü- rüyor. Resmi Gazete'deyayımlanan atama ve görevden alma karar- lanyla 13 bakanlıkta üst düzey bürokratlann görev yerleri de- ğiştirdi. Bayındırlık ve Iskân BakanJığı, 6 atamayla en fa^la bürokratın yer değiştirdiği ba- kanhk olurken Teknik Araştır- ma ve Uygulama Genel Mü- dürlüğu'ne Dr. HasanHami Yıl- dınm atandı. Bayındırlık ve Is- kân BakanJığı'ndaki diğer ata- malarla tller Bankası Sıvas 15. Bölge Müdürlüğüne Mehmet Yılmaz, Teftiş Kurulu Başkan- lığı Başmüfettişliğine Gürkan • Resmi Gazete'de yayımlanan atama ve görevden alma kararlanyla 13 bakanlıkta üst düzey bürokratlann görev yerleri değiştirildi. Bayındırlık ve İskân BakanJığı, 6 atamayla en fazla bürokratın yer değiştirdiği bakanlık oldu. Eroğlu atanırken tller Bankası vunma Bakanlığı Makina ve ğı 'na BülentTaş, Başhesap Uz- Araştınna PlanJama ve Koor- dinasyon Daıresi Başkanı Cu- ma Cengiz görevinden alındı, Araştırma Planlama ve Koor- dinasyon Dairesi Başkanlığına M. Bahaettin Kaptan getirildi. Bunun yanı sıra Karayollan Ge- nel Müdürlüğü Samsun 7'nci Bölge Müdürü Turhan Ercan ile Yalova Bayındırlık ve İskân Müdürü Sebahattin Bilyıay gö- revinden alındı, Yalova Bayın- dırlık ve tskân Müdürlüğüne Mansur Abbasigil getirildi. Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Mü- dür Yardımcısı Tuna Atalay da görevinden alınırken Milli Sa- Kimya Endüstrisi Kurumu Ge- nel Müdürlüğü Yönetim Kuru- lu Üyesi TuğgeneraJ CemalAla- göz'de üyelikten alındı. Ala- göz'ün yerine Tuğgeneral Is- mail TanerAkay atandı. Dışişlen BakanJığı'nda daDış Politika Danışma Kurulu üye- liğine, Büyükelçi Osman İa- ney Korutürk getınldi. Maliye Bakanlığı'ndaki de- ğişikJikler ise şöyle: -TC Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü Yönetim Kurulu üyeliğine Mehmet Yaman. Er- zincan Defterdarlığı 'na AKSor- maz, Gelirler Genel Müdürlü- ğü Genel Müdür Yardımcıh- manlığı'na Hayri Konuk MEB'deki atamalar Milli Eğitim Bakanlığı'nda da toplam 3 atama gerçekleşti- rildi. Sinop Milli Eğitim Mü- dürü Fahrettin Gün ile Erzu- rum Milli Eğitim Müdürü Fe\f - zi Budak başka görevlere atan- mak üzere bu görevlerinden alı- nırken Hizmeriçi Eğitim Daire- si Başkanlığına Sadettin Sabaz getirildi. LHaştırma Bakanlığı Müsteşar Yardımcıhğı'na ise MuammerTürkergetirildi. Res- mi Gazete'deki diğer atama ka- rarlanndan bazılan şöyle: - Ulaşnrma Bakanlığı Posta ve Telgraf Teşkiları Genel Müdür- lüğü Yönetim Kurulu üyeliğine Doç. Dr. EnderErhem Atay. - Ulaştırma Bakanlığı tstan- bul Ulaştırma Bölge Müdürlü- ğü 'ne MehmetNesip KemaJoğ- lu. - Tanm ve Köyişleri Bakan- lığı Tanm Reformu Genel Mü- dürlüğü'ne, Teftiş Kurulu Baş- kanlığı Başmüfettişi Yahya Se- datAktuğ, - Tanm ve Köyişleri Bakan- lığı Malatya İl Müdürlüğü'ne, Mehmet AliDoğan, - Çalışma ve SosyaJ Güven- lik BakanJığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığı îş Müfettişi Niy&a üslay, - Çalışma ve Sosyal Güven- lık Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığı İş Müfettişi Nadir Polat. POLÎTİKA GLOVLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Seçim Yasası... önce şu soruyu sormakta yarar var: "DEHAP'ın 3 Kasım seçimlerinde aldığı oylar geçerli midir, yoksa geçersiz midir?" DEHAP'lı yöneticilerin sahtecilik yapmalarının faturası o partiye oy vermış ınsanlara çıkarılabili- nir mi? Bir başka deyişle hem parti hem de seçmen ce- zalandınlırmı? DEHAP'ın 3 Kasım seçimlerinde aldığı oy yüz- de 6 oranında olduğuna göre burada ilginç bir durum çıkıyor... DEHAP oyları toplam seçmen oyundan düşü- lüp yeniden sayım yapılıp DYP Meclis'e girecek!.. O zaman AKP hükümetinin üzerine düşen göl- ge kalkacak mı? Tüm sorun Türkiye'nin Siyasi Partiler ve Seçim Yasası'ndan kaynaklanıyor, 12 Eylül'ün getirdiği uygulamalar demokrasiye de darbe vuruyor... Türkiye'nin yeni bir Partiler ve Seçim Yasası'na gereksinimi yok mu? 21 yıldırdeğişmeyen Siyasi Partiler ve Seçim Ya- sası değişmelidir... • * • Bülent Ecevit'ten Necmettin Erbakan'a dek pek çok siyasi yüzde 10 barajını 'antidemokratik' buimuşlardı... Necmettin Erbakan bu nedenle 1991 seçimle- rinde MHP ve Islahatçı Parti'yle ittifak yapıp Mec- lis'e girebilmişti... Bülent Ecevit 'sabırtaşı' olduğu için engeli at- layana dek direnmeyı başardı... 3 Kasım 2002 seçimlerinde ise ANAP, DYP, DSP ve MHP barajın altında kalıp Meclis'e gire- mediler... CHP de 1999 seçimlerinde barajın altında kal- mıştı!.. Bugün AKP ve CHP Meclis'teler... Tartışmamız gereken; DEHAP'lı yöneticilerin "resrnen evrakta sahtekârlıkyapıp yapmadıklan" değil, Siyasi Partiler ve Seçim Yasası'nın antide- mokratik olup olmadığıdır... 1982 ve 2003... Türkiye'de ve dünyada çok şey değişti!.. Türkiye'de oniarca siyasi parti bulunuyor ama Meclis'te iki parti var... Fikret Bila'nın yazdığı gibi 'kusurlu' olan kim? Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı mı, Yüksek Seçim Kurulu mu, yoksa DEHAP mı? Neden kusurlu DEHAP? İl ve ilçe yöneticileri parti örgütlenmesine ilişkin bildirimde bulunmamışlar!.. Kime? Mülki amirliklere!.. Peki DEHAP'lı il ve ilçe yöneticileri ne yapmış- lar? Bildirim listelerini Yargıtay'a göndermişler!.. • • • Yargıtay Cumhunyet Başsavcılığı, listelerde se- çime girecek partiler arasında DEHAP'ı da gös- terip YSK'ye vermiş... Aradan bir süre geçmiş... Yargıtay Başsavcılığı, DEHAP'ın 41 ilde örgüt- lenme yapmadığını saptamış!.. Durumu YSK'ye yeniden iletmiş: "DEHAP evrakta sahtekârlık yapmıştır..." Yani seçimlere girmesinin önünde engel oldu- ğunu YSK'ye bildirmiş... O süre içınde listeler basıldığından ve seçim takvimi işlediğinden YSK, DEHAP'ın seçimlere gir- mesinde bir sakınca görmemiş!.. Olayın bundan sonrasını kamuoyu biliyor!.. Ortada insanın aklının almadığı bir durum yok mu? YKS, 3 Kasım seçımlerini bir-iki ay erteleyip DEHAP'ın seçimlere gırmesinı engelleyemez miydi? • • • Şimdi kendi kendime şu soruyu soruyorum ben: "DEHAP seçimlere sokulmasaydı, aldığı 1 mil- yon 940 bin oy hangi partiye giderdi?" Hemen yanıt vereyim: "Analannın ak sütü gibi AKP'ye akardı Güney- doğu'da ve diğeryerlerdeki tüm oylar!" Bugün şöyle Avrupa'ya bir bakalım... Sağcısı, solcusu bir olmuş ne diyorlar: "Türkiye'de Kemalist devlet yapısı kınlmadan AB'ye giremezsiniz!" Türkiye'de hiçbir kurum sağlıklı ve demok- ratrk bir yapıda değil!.. Aslında seçim filan isteyen de yok!.. Bir seçim olsa gerçekten AKP yüzde 45'le tek başınaıktidarolur!.. Sol paramparça, sol birbirini yiyor!.. hikmet.cetinkaya« cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Yazılı açıklama yaptı TGC, gazetecilere saldırıyı kmadı İstanbulHaberSer- visi - Türkiye Gazete- cilerCemiyeti(TGC), geçen gün Kartal Dr. Lütfi KırdarEğitim ve Araştırma Hastane- si'nde gazetecilere ya- pılan saldınyı kınadı. TGC'den yapılan yazılı açıklamada, TGC üyesi Musa Ağa- cık'ın, Başbakan Re- cep TayvipErdoğan'a sorduğu bir soru yü- zünden korumalarca tekmelenmesinin ar- dmdangeçen gün Kar- tal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne bilgi al- mak için giden 7 ga- zetecinin, ellerinde neşterler bulunan gö- revlilerin saldırısına uğramasırun "gazete- cilerin kişiliğinde hal- kın bilgilenme hakkı- na yönefik" olduğu be- lirtildi. Açıklamada kamu görevlileri tarafindan gazetecilere yönelti- len saldırıların son günlerde yoğunlaştığı belirtilerek "TGC Yö- netim Kurulu olarak, saidırganlan kınıvor, idarisoruşturmalann da ciddi bir \akJaşını- la yerine getuilmesini bekliyonız" denildi. Saldınya uğrayan- lar ve arkadaşlanna destek veren gazete- cilerden oluşan yak- laşık 50 kişilik grup, dün Kartal'da başhe- kimlik binasının önü- ne gelerek üzerinde "Kınıyonız-Medya Mensuplan" yazılı si- yah çelenk bıraktı.