12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 3 EYLÜL 2002 SALI HABERLER Meclis, AB'ye uyum yasalan çerçevesinde terör suçlusu 87 hükümlüye ait 181 idam dosyasını iade etti İdam dosyalan Başbakanlık'ta ANKARA (AA) Avrupa Birliği'ne uyum çalışmalan çerçevesinde çıkanlan ve idam cezasını savaş ve yakın savaş tehdidi dışında kaldıran yasa uyannca, TBMM 'de bulunan, aralannda Şemdin Sakık'ın da bulunduğu terör suçlusu 87 hükümlüye ait 181 idam dosyası Başbakanhğa iade edildi. TBMM Başkanı Önıer Izgi imzalı geri gönderme yazısında, " ö l ü m cezası hükümlülerine ait 34 tezkeneye bağta 181 adet dava dosyasının, 3 Ağustos 2002 tarihli 4771 Sayılı Çeşiai Kanunlarda Ikgujiklik Yapılmasma tlişkin Kanun'un Gcçici 1 'inci Maddesi hüknıü uyannca Başbakanlığa iade edildiği" belirtildi. SALI Naylon Holding ve Temizlik ORHAN BURSALI • Aralannda Şemdin Sakık'ın da bulunduğu 87 hükümlüye ait dosyalar TBMM'den bir kamyonete yüklenerek doğrudan Adalet Bakanhğı'na götürüldü.TBMM Başkanlığı daha önce de Şartla Salıverilme, Dava ve Cezalann Ertelenmesine Dair Yasa uyannca, adi suçlara ilişkin 34 idam dosyasını Başbakanlığa iade etmişti. Dosyalan Başbakanlığa iade edilen ve aralannda terör örgütü elebaşılanndan Şemdin Sakık'ın da bulunduğu hükümlülerinin adlan şöyle: Bekir Gcdik, Nizamettin Özoğlu, Mehmet Sait Dayan, Sinan İyit, Ali Osman Köse, Rabbena Hanedar, Hasan Şahingöz, Ali Nazik, Sclmani Özcan, Cemal Çakmak, Kemal Gömi, Aslan Kaya, Abdurrahim Akalp,AliTekc,Yusiıf Akbaba,11irkan Ipek, Mehmet Darga, Celal Türk,SalihGün,Zübe\irPakso\,Yusuf Çabuk, Mehmet Babür, Hüseyin Güçlü, Bayram Kayma/, Fikri Demir, Lütfi Topal, AU Tekin, Mehmet Yıldınm, Nihat Yağız, Mehmet Kmin Çeçi, Cunıali Karsu, Enver ÖZIT, Ahmet Gü ven, Kadri Sön nıc/, Ramazan Akdağ, Nadir Kalkan, Vefa Kartal, Ramazan Kızıldağ, Mutlu Akın, Mehmet Nuri özcn, Hasan Aşkın, Şeyhmus Poyraz, Abdullah AkseL, Şemdin Sakık, Muhsin Erbaş, Harun Gülbaş, Bekir Çınar, En>l Sarıkaya, Ahmet Turan Kılıç, Kenan Kale, Harun Yıldız, Zafer Yelok, Yunis Karataş, Halil tbrahim Düzblçer,Omer Faruk Gez, Ahmet Oflaz, Ekrem Kurt, Erkan Çetintaş., Faruk Sarıkaya, Hayrettin Gül, Harun Kavak, Süleyman Toksun, Hayreddin Yeğin, Mehmet Yümaz, Adem Kozu, Mustafa Uğur Yaraş, Faruk Belkavli, ö m e r Demir, Alim özhan, Ibrahim Duran, Etem Ceylan, Vahit Kaynar, Turan Kaya, Cafer Tayyar Soykök, Faruk Ceylan, Şahin GUmüş, Nuri Akbulut, Cemalettin Polat, Mehmet Fklancı, Mehmet Sıddık Biçer, Salih tzzet Erdiş, Hasan Aydoğan, Tiirkan özen, Adem Kepeneklioğlu, Mehmet Hakan Canpolat, llırhan Tarakçı ve Ali Gülmez. Kamyonetle taşındı TBMM Başkanlığı daha önce de Şartla Salıverilme, Dava ve Cezalann Ertelenmesine Dair Yasa uyannca, adi suçlara ilişkin 34 idam dosyasını Başbakanlığa iade etmişti. TBMM'den bir kamyonete yüklenen dosyalann doğrudan Adalet Bakanlığı'na götürüldüğü öğrenildi. • Katili teslim oldu Sökmenoğlu, itirazlarının Kürtçe şarkıya değil, tarihe olduğunu söyledi ÖDP'UKayış toprağa verildi SIVAS/İSTANBUL (Cumhuriyet> Okmeydanı'nda ÖDP'nin bildirilerini dağıtırken tabanca ile vurularak öldürülen Sinan Kayış'ın cenazesi Sıvas'ın Hafik ılçesine bağlı Çakmak Köyü'nde dün düzenlenen törenle toprağa verildi. Kayış'ı öldürüp bir kişiyi de yaraladıktan sonra caçan kıraathane sahibi Ziya Yücetepe de jolise teslim oldu. Kayış'ın cenaze törenine Ü)DP Parti Meclisi üyesi Yıldınm Kaya, parti yöneticileri Yıldız Temirtürkan, Sevgi Alptekin, Hasan Karakaya, Ankara, Istanbul, Tokat, Erzincan ve Sıvas il yöneticileri, partililer, ailesi ve yakınlan catıldı.Yıldınm Kaya, törende yaptığı conuşmada, Sinan Kayış'ın işsizlik ve yoksulluk • Okmeydanı'nda nedeniyle ÖDP bildirisi Istanbul'a dağıtırken öldürülen geldigini ve genç cenaze torenınde bir konuşma yapan ÖDP Genel Başkan Yardımcısı Kaya, Kayış'ın mezannı ~. . ». partınınyapacağını, hukuk mücadelesım de partinin üstleneceğini belirtti. Sezen Aksu tarbşması sürüyor ksu'ya gös^rdiği kiyeTB nv noği destek vertli. ANKARA (AA) TBMM Başkanvekili Murat Sökmenoğlu, Ege Ordu Komutanı Orgeneral HurşttTbton'un, 30 Ağustos Zafer Bayramrran kutlandığı gün Sezen Aksu'nun Türkçe dışında şarkılar seslendirdiği konserine karşı gösterdiği tepkiyi "haklı ve anlamlı bir ikaz" olarak değcrlendirdi. Sökmenoğlu, açıklamasında şu görüşlere yer verdi: Şarkılarla, lüıknv'nin bölünmeyeceği aşikâıthr. Şarkılarla, türkülerle ve müşterek kültürümüzle, cumhuriyetimiz sonsuza kadar yaşayacak ve yücelecektir. Ancak her şeyin bir zamanı ve zemini vardır. Bu bağlamda, konser için 30 Ağustos gününun seçilniesini, iyi niyetie veya başka mUlahazalaıia izah etmek makul karşılanamaz, kabul göremez, Bir iki gün sonra yapılması ile bir anlam ifade edebilirdL Ama ne yazık ki konserin yedi düvele karşı istiklal mücadelesi yapılan Zafer Haftası'nda düzenlenmesi, kazandınhnak istenen anlanu, tepkiye ve anlamsızhğa dönüştürmuştür." KültürBakanlığıda Aksu'nun Kürtçe şarkılar seslendirdiği konserleri için, "BakanhğunızetkinKklerdetarih beürlemez" açıklamasını yaptı. Açıklamada, Aksu'nun konser organizasyonunu gerçekleştiren ajansın, Kültür Bakanlığı'na 30 Ağustos'ta Efes AntikTiyatro'dave 1 Eylül'de Aspendos Antik Tiyatro'da konser vermek için talepte bulunduğu bildirilirken "Sözkonusu tarihlerde mekânbrm boş ohnası nedeniyle talep bakanlıkça uygun görülmüştür" denildi. Sinan Kayış'm o l a y d a yaşa mını yitirdiğini söyledi. Kaya, Kayış'ın mezannın parti tarafından y a p ı ı a c a ğ ı n i ) Sledikbır hukuk mücadelesini de partinin üstleneceğini belirtti. Kayış'ın cenazesinden dönen partililerin Sıvas'a |irmesine polis bir süre izin vermedi. DDP'liler yapılan görüşmelerin ardından parti il binasına gidebildiler. Anadilde eğitim talepleri resmiyet kazanmadı ama okuldan uzaklaştınldılar Dilekçe veremeden ceza aldılar • Dicle Üniversitesi Rektörlüğü'ne anadilde eğitim talebini içeren dilekçelerini veremeden polis tarafından gözaltına alınan ve haklarında işlem yapılan öğrencilerden yedisi okuldan uzaklaştınlma cezası aldı. Dl YARBAK1K (Cumhuriyet Biirosu)Anadilde eğitim istemiyle Dicle Üniversitesi (DÜ) Rektörlüğü'ne dilekçe vermeye kalkışan öğrencilerle ilgili soruşturma tamamlandı. 7 öğrenciye çeşitli sürelerde okuldan uzaklaştırma cezalan verildi. DÜ'nünçeşitli fakültelerinde eğitim gören ve anadilin seçmeli ders olarak okutulması talebi ile rektörlüğe dilekçe vermek isteyenleri polis engellemiş çok sayıda öğrenci gözaltına alınmıştı. Polisin engellemesi sonucu rektörlük ve fakültelere hiçbir dilekçe ulaştunlamazken, eyleme katılanların isimleri belirlenmiş, ardından da ilgili fakülte yönetimleri tarafından soruşturma başlatılmıştı. Yücetepe teslim oldu îCayış'ın ölümüne, Yalçın Köse'nin de yaralanmasına neden olan kıraathane sahibi Ziya Yücetepe ise dün Feriköy Polis Karakolu'na giderek teslim oldu. Yücetepe'nin, daha sonra olayla ilgili soruşturmayı yürüten Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği'ne jönderilerek sorguya alındığı öğrenildi. Rektörlükten savunma Fakülteler tarafından yapılan soruşturma sonucu yönetime dilekçe vermeye teşebbüs eden ve adlan açıklanmayan 7 öğrenciye, tam ve yanm dönem arasında değişen "okuldan uzaklaştırma" cezalan verildi. Yetkililer, ögrencilerin eylemlerini gerçekleştirmemeleri nedeniyle atılma karan alınmadığını belirterek, "Eğer dilekçeleri verselerdi eğitim haklan ellerinden alınacakü" dediler. Cezalannı tamamlayan ögrencilerin eğitimlerine kaldıkları yerden devam edecekleri belirtildi. Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman 30 Ağustos Zafer Günü gecesı verilen davette gazetecilerin sorularını yanıtlarken "Medyayolsuzluklarla mücadelede görevini yeterince yapmıyor, medya bir yere kadar getıriyor, ondan sonra duruyor" dedi. Gazetecı soruyor: "Sorun siyasilere dayandığı için mi medya duruyor?". Komutan "Tamamenöyle" diyor ve eklıyor: "Yolsuzluklaha mücadele halkın sağduyusu ile çözülebilir. Hiçbir şey halkın iradesi önünde duramaz". Halkın harekete geçmesi "sivil toplum örgütleri, medya ve ciddi müesseselerin tepkilehni ortaya koymasıyla gerçekleşecek". Komutan haklıdır. Bütün yolsuzluklar, siyasetçinin, hükümetlerin, partilerin duvarlarına gelip tosluyor ve buharlaşıyor. Nedenini komutan bilmiyor mu? Bütün Türkiye biliyor: llk önce kopan büyük fırtınalar, giderek meltemlere dönüştürulüyor. Yolsuzlukların neredeyse bütün tarafları dışarda. Devlet Güvenlik Mahkemeleri devre dışı bırakılıyor, "Ekonomik suçun cezası ekonomik olabilir" diye alçakça kirli kampanyalar yürütülüyor; yolsuzlukları ortaya çıkarmak ve Türkiye'yi temizlemek için kendini ortaya atan siyasetçi tu kaka ilan edilıyor; polisi, mali müfettişi, savcısı, mahkemesi baskı altına alınıyor... ••• Komutan haklıdır. Medya yolsuzlukla mücadelede kaçak oynamaktadır. önce haberleri veriyor, hatta olayları ortaya çıkarıyor, sonra arkasını bırakıyor. Bunun çeşitli nedenleri vartabü. Ama bence en önemlisi, bir kısım medyanın da "ıeelsiyasiortam ve politik figürteri" ile siyasi ve ekonomik çıkar ilişkileri ıçinde olmasıdır. • •• Ama medyada yolsuzluk konusunda gazeteciliğini hakkıyla yapan meslektaşlarımız var. Bunlardan birı de Milliyet ekonomi muhabiri Nedim Şener. Şener'in Om Yayınları'ndan çıkmış Naylon Holding araştırması, Türkiye'nin sadece naylon fatura aracılığıyla nasıl soyulduğunun heyecanlı bir belgesel romanı gibi. Naylon Holding'in başındaki kişi, devleti soymayı daha garantili yapabilmek için Ulutop soyadını milliyetçi soyadı Aslıtürk ile değiştiren düzenbaz. Şimdi, Şişli'yi soyup soğana çeviren ANAP'ın gülü Belediye Başkanı Gülay Aslıtürk'le Ingiltere'de. Tam 256 milyon doları, naylon faturalarla, haksız KDV iadesi alarak cebe indirmişler. "Devletin ihracatçılan destekiemek için verdiği teşvikler ve ucuz ihracatçı döviz kredilerinden yarahanan şirketler"\r\ hepsi bu vurgun ve kitap içınde. Naylon Holding'in 2500 sayfalık şeceresini çıkartan namuslu Maliye müfettişleriyle emnıyet görevlilerinin bu büyük ve özverili uğraşlarının bir kısmını kitaplaştırarak, kamuya, geleceğe olan borcunu ödüyor, Nedim Şener. Ve bu uğraşlarının bedelini bazen ceza olarak alan kahramanları da anıyor. Biz de burada bu gizli kahramanlara yürekten teşekkür ediyoruz. Şener diyor ki; "siyasi ve bürokratik şemsiyeye, politik bir teşvike.. sahip olmayanların böylesi organize soygunlan gerçekleştirmesi olanak dışıdır". Şener'in kitabında bütün çıplakhğıyla, Aslıtürk'ün bu soygun için siyasi partilerin yandaşlarıyla koalisyon kurduğunu, isim isim görüyoruz. Şirketin ilişkileri tam teşekküllü ve sağlam: Ablası ANAP'lı Maliye Bakanı Sümer Oral'ın karısı (düzenli para gönderiliyor hesabına). Hüso'nun kardeşi Necdet, kurtçu milliyetçi Altemur Kılıç (eski kayınpederi); hayali ıhracat ortaklıkları olan Cavrt Çağlar, Murat Demirel, Hayyam Garipoğlu, Faruk Süren, Ali Balkaner vedigerlerı... Aslıtürk, 1979'dan beri sadece naylon fatura düzenlemek için 91 paravan şirket kuruyor ve örneğin ihracat taahhütlerini yerine getirmiş görünmek ve vergi iadesini veya teşvikini almak isteyen ünlü ışadamlarına ve şirketlere "fatura hizmeti" veriyor. Hayali ihracatın boyutlarını ve nasıl yapıldığını, ayrıca sadece Istanbul'da 29 binden fazla vergi mükellefinin naylon faturadan yargılandığını öğreniyoruz. Ayrıca hortumlanan bankalardan da kredilerin Naylon Holding şirketlerine aktığını görüyoruz. önümde gazete kupürleri. En karanlık olayların içinde adi geçen Evcil serbest... Hortumlanan bankalara akıtılan 24 milyar dolar... 7 ayda 3 katrilyon batık... "Hortumlananparaların 14katrilyonugörev zaran olarak kabul edildi ve hortumlayanlara helal edildi"... Veee bu düzenin yaratıcıları, aynı suretleriyle karşımızdalar ve oy istiyorlar... Komutan haklı, bu pisliği ancak halk hareketi temizler!... [email protected]. • •• Talebi iki yıldır yanıtsız Şizofren hükümlü bırakdmıyor OZANYAYMAN tZMtR Kınklar F Tipi Cezaevi'nde ıükümlü olarak kalan ve 2 yıl önce şizofreni tanısı konan Yüksel Mızrak'ın cezasının CMUK'nin ilgih maddesi gereğince ertelenmesi istemi, ilgili bırimler taranndan yanıtsız bırakılıyor. tstanbul Adli Tıp fCurumu'nun 1 Eylül 2000 tarihinde şizofren anısı koyduğu Mızrak'ın o tarihten bu yana [nfaz Erteleme Yasası'ndan yararlanamadığı bildirildi. Izmir DGM taranndan TCY'nin 168. maddesi gereğince, 1997 yılında, 12 yıl 6 ay hükünı alan Yüksel Mızrak, halen Kınklar F Tipi Cezaevi'nde kahyor. viahkumiyet karan verildiğinde Mızrak'ın, Fransa'da bulunduğunu söyleyen avukatı Zeynep Sedef Özdoğan, müvekkilinin Aralık 1999 tarihinde Türkiye'ye döndüğünü ve Buca Cezaevi'ne konulduğunu bildirdi. özdoğan, müvekkilinin bu tarihte de iendisine verilen cezayı algılamayacak derecede rahatsız olduğunu belirterek îzmir Cumhuriyet Başsavcıhğı'na artan rahatsızlığını bildirdiğini ve cezanın tedavi sağlanıncaya kadar ertelenmesine yönelik dilekçe verdiğini vurguladı. 2 yıl önce verilen "Şizofrendir ve tedaviye ihtiyacı var" yönündeki rapora karşın infaz savcılığımn 399. maddeyi uygulamadığını ve psitotik rahatsızhk görüşünü kabul ettiğini belirten özdoğan, son dilekçelerinin ardından müvekkilinin tekrar Manisa Ruh ve Sinir Hastalıklan Hastanesi'ne sevk edildiğini taydetti. özdoğan buradan gelecek raporun tzmir İnfaz Savcılığı'na ulaşmadığını belirtti. Yaşar Kemal, AB'ye girmenin bir dönüm noktası olacağını söyledi Türkiye Avrupa'ınn parçası olacak ROMA (AA) Yazar Yaşar Kemal, Italyan La Repubblica gazetesine verdiği demeçte, "Türkiye, Avrupa Birliği'ne girmeli. Türkiye her zaman Avrupa ile suurdı, yavaş yavaş Avrupa'nın bir parçası haline gelecek" dedi. Türk edebiyatının dünyaca ünlü ismi Yaşar Kemal, sol görüşlü Italyan La Repubblica gazetesinde dün tam sayfa yayımlanan demecinde, Türkiye'nin AB'ye girme süreciyle ilgili so • Yaşar Kemal, ltalyan La Repubblica gazetesine verdiği demeçte, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne giriş sürecinde Polonya ve diğer aday ülkelerden daha iyi hazırlandığını söyledi. rulan yanıtladı. Yaşar Kemal, "Türkiye'nin AB'yegirmesidoğal bir hadiseden başka bir şey değiLTarihidüşünmekyeter.Avrupa, onu Rıısya'dan önce almak zorunda. Neden bunu yapmamakzorunda?" diye konuştu. Avrupa'nın geçmişten ders alması gerektiğinin altını çizen Kemal, "Bugün 20. yüzyıla baktığımızda dünya savaşı olarak adlandınlmış iki büyük savaş var ve üçüncüsü en önemlisi soğuk savaş olarak adlandınldı. tlk iki çatışmada Avrupalılar adamakdh birbirlerine girdi ve Amerika onlan aymnak için müdahale etti. Üçüncü savaş ise en kötüsü oldu, çünkü insanhğın değerini küçülttü" dedi. Genelkurmay'dan yenl düzenleme 'Diğer adaylardan iyiyiz' Türkiye'nin bugünkü güneydoğusunun geçmiştekı lspanya ve Yunanistan'a benzediğini kaydeden Yaşar Kemal, Türkiye'nin AB'ye giriş sürecinde Polonya veya diğer aday ülkelerden daha iyi hazırlandığını söyledi. Müslüman nüfuslu bir Türkiye'nin AB'ye girmesinin "Hiç şüphe yok ki bir dönüm noktası" olacağını aktaran Kemal, şunlan kaydetti: "Türkiye'nin Avrupa'ya ihtiyacı var ama sizin de bize. Size bir örnek vereyim. Burada demokraside yaşanuyoruz. Belki de, bir asıriık cumhuriyetten sonra demokrasi sadece an meselesi. Ama Avrupa'da da kıt demokrasi var. Olay şu ki, bu kavram şimdiki insan için kâfi değil. AB, her şeyden önce saygı duyulmayan insan haklannı düşünmek zorunda. J ürkiye'yi AB'ye aunak bizi zorlayacak ve diğer ülkeleri herkes için eşitlik kuralı üzerine düşündürecek." Harp Akademileri yönetmeliği değişti ANKARA(ANKA)Genelkunnay Başkanlığı, Milli Güvenlik Akademisi'nde düzenlenecek sempozyuma katılacak askeri temsilcinin yanında dinleyici sayısını da belirleyecek. Harp Akademileri Yönetmel iği' nde değişiklik yapılmasına ilişkin yönetmelik Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Buna göre, Milli Güvenlik Akademisi'nde yapılacak sempozyuma, komutanlıkça uygun bulunanlara nıüdavim gönderme ile yetkili karargâh, kamu kurum ve kuruluşlan tarafından seçilerek gönderilen konu hakkında sadece bilgilendirilen ve izin verildiğinde soru sorulabilen kişi dinleyici olarak tanımlandı. Milli Güvenlik Akademisi'nde düzenlenen sempozyuma katılacak temsilci ve dinleyici sayısı Genelkurmay Başkanlığı'nca; kamu kurum ve kuruluşlanndan, özel sektörden ve medyadan sivil temsilci olarak katılacaklann kontenjanı Başbakanlık'ın onayı ile belirlenecek. Bu kontenjan çerçevesinde Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği tarafından yayınılanacak çağn yazılarında, katılacak sivil temsilci ve dinleyici lerin konumu ve sayılan belirlenecek. ESKİİKİNCİ ORDU ]KOMUTANI'NA YENt GÖREV Edip Başer büyükelçi oluyor ANKARA(ANKA)Geleceğin Genelkurmay Başkanı olarak gösterilirken son Yüksek Askeri Şura'da (YAŞ) süpriz biçimde emekliye sevk edilen Ikinci Ordu Komutanı Orgenaral Edip Başer'in, büyükelçi olarak atanmasının gündeme geldiği öğrenildi. Dışişleri Bakanhğı'nın güvenilir kaynaklanndan edinilen bilgiye göre, Edip Başer'in büyükelçi olarak atanmasına ilişkin hazırlıklara başlandı. Başbakan Bülent Ecevit ile Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Şükrii Sina Gürel'in sıcak baktığı belirtilen atamaya, Dışişleri Bakanlığı üst düzey bürokrasinin "mesafeli" yaklaştığı öne sürülüyor. Başer'in, Türkiye'nin Pakistan Büyükelçiliği'ne atanabileceği bildirilirken, atama işlemlerinin hızlı bir biçimde ele alınması durumunda çok kısa bir sürede tamamlanabileceği belirtiliyor. lngiltere Kraliyet Koleji'ni birincilikle bitiren ve öğrenim yaşamı boyunca büyük başanlara imza atan Başer, çok iyi derecede lngilizce biliyor. Başer'in, doktorası da bulunuyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle