Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 16 EYLÜL 2002 PAZARTESİ
8 HABERLERIN DEVAMI
İstanbul'da
kültür günleti
Kültür Servisi-"III.
UNESCO Kûltür Ba-
kanlanYu variak Masa
Toplantısı" istanbul'da
Çırağan Palace Hotel
Kernpınskı'de bugün
başlıyor. O9.30'daki açı-
lış törenine. Türkiye
Cumhuriyeti Kültür Ba-
kanı Prof. Dr. Suat
Çağlayan, eski BM Ge-
nel Sekreteri. Dünya
Kültür ve Kalkınma Ko-
misyonu Başkanı Ja\ier
Perez de Cuellar,
UNESCO Genel Direk-
törü Koichiro Matsu-
ura ve Türkiye Cumhu-
riyeti Cumhurbaşkanı
Ahmet Necdet Sezer
katılacaklar.
Açılış konuşmalan-
nın ardından, 10.45"te
birinci oturum başlaya-
cak.
17 Eylül 'de sonuç bil-
dirisinin yayımlanma-
sıyla sona erecek olan
toplantıya, sonbilgilere
göre, 105 ülkeden63'ü
kültür bakanı olmak
üzere resmi heyetlerle
birlikte toplam 370 kişi
katılacak.
Kültür Bakanı Prof.
Dr. Suat Çağlayan, ba-
sına yaptığı açıklama-
da, çağın bir gerçeği
olan küreselleşme olgu-
sunun "somut olma-
yan kûltürel miras"
üzerindeki kaçınılama-
yacak olumsuz etkisine
dikkat çekti ve UNES-
CO'nun son yıllarda bu
konuda girişimlerde
bulunmasının önemine
değindi.
Bakan Suat Çağlayan
ana teması "somut ol-
mayan kûltürel mi-
ras" olarak belirlenen
"III. Yuvarlak Masa
Toplantısı"nda oluştu-
rulacak ve toplantı so-
nunda yayımlanacak
bildirinin, ülkelerin uy-
gulamalan açısından
ilk aşamada bağlayıcı
bir unsur olmayacağını,
fakat ileride bu konuda
alınacak önlemler dahi-
linde hazırlanacak ulus-
lararası anlaşmalann
oluşturulması için
önemli bir adım oldu-
ğunu belirtti.
Mardin sokaklannda
notalann dansı
I Baştarafi 1. Sayfada
doyuracak etkinlikler 18
Eylül'de Kasımiye
Medresesi'nde başlaya-
cak. Carl Orffun
"Carmina Burana",
Bizet'nin "Carmen",
Hacıbekov'un "Arşın
Malalan", Selman
Ada'nın "Ali Baba ve
Kırk Haramiler", Ver-
di'nin "Nabucco" ve
"La Traviata" operala-
nndan bazı bölümlerin
seslendirileceği konser-
de, Şebnem Algın, Şe-
nolTalınIı,TuncerTer-
can, Tuncay Kurtoğlu,
Ömer Yılmaz ve Selva
Erdener de aryalarla
seyirci karşısına çıka-
cak. Ferit Tüzün'ün
"Çeşmebaşı" adlı ese-
rinden iki bölümün bale
eşliğinde sunulacağı
gösteride ise Volkan
Ersoy, Almula Özletn,
tdris Aydın ile Önder
Dirin sahne alacak.
Notalann dansı, 19
Eylül'de Cumhuriyet
Meydant'nda sürecek.
Mardin sokaklarını ope-
ra ezgileriyle çınlatacak
konserde ilk etkinlikteki
yapıtlar sunulacak.
Bu konserde, opera
sanatçıları Mardinliler
için bağlamayı da eline
alacak. Tenor Ömer Yıl-
maz ile bariton Tuncer
Tercan'ın bağlamalany-
la sahneye çıkacağı kon-
serde, sanatçılar türkü-
lere kendi yorumlannı
katacak. Yılmaz, kon-
serde Mardinlilere Ruhi
Su'yu anımsatmak iste-
diklerini söyledi. Kon-
serde aryalar da seslen-
direceğini, ancak sıra
türkülere geldiğinde ce-
ketini ve papyonunu çı-
karacağını anlatan Yıl-
maz, "Frakla türkü
söylemek garipsenir.
En başta ben garipse-
rim. O yüzden elimde
bağlama, üzerimde
frakla rürkü söyleme-
yeceğim" diye konuşru.
Bale okulu
Mardinliler kısa süre
için bir bale okuluna da
kavuşuyor. Bir süre ön-
ce maddi olanaksızlık-
lar nedeniyle kapanma
aşamasına gelen Kuğu
Bale Okulu, yoğun talep
üzerine Mardin'de şube
açıyor. Okulun kapan-
ma karannı protesto et-
mek için Diyarbakır so-
kaklannda çıplak ayak-
la dans eden ünlü balet
Tan Sağtörk, Mar-
din'deki şubenin açılışı-
na da katılacak. Okulun
sahibi Zeliha Yılmaz,
eğitime 20 öğrenciyle
başladıklannı belirterek
"Bugün öğrenci sayısı
120'ye çıktı. Balenin
yanı sıra salon dansla-
rı arasmda yer alan
tango, rumba, çaça
derslerine de ilgi bü-
yük" dedi.
Okulda salon dansla-
nnın yanı sıra diksiyon,
piyano ve drama dersle-
rinin de verildiğini ve
yetişkin öğrencilerin de
bulunduğunu anlatan
Yıldız, Ankara Devlet
Opera ve Balesi Çocuk
Bölümü Başkanlığı'nın
desteğiyle eğitim ver-
diklerini belirtti.
AB desteği için
Türkfilmi
LONDRA(ANKA)-
Blair hükümeti, Ingiliz
halkı arasında Avrupa
Birliği'nin genişlemesi-
ne olan desteği arttır-
mak için kollannı sıva-
dı. Bu amaçla, Ingiltere
Dışişleri Bakanlığı, per-
şembe günü Londra'da
başlayacak olan bir film
festivalini finanse edi-
yor. Festival sırasında
Türkiye dahil, 13 aday
ülkeden film gösterile-
cek.
AB aday ülkelerini ta-
nıtma çabasında, Ingil-
tere 'de yapılan bir MO-
Rl anketinin sonuçlan-
nın etkili olduğu belirti-
liyor. The Independent
gazetesinin haberine gö-
re, söz konusu anket,
dört îngiliz'den üçünün
18 ay içinde AB'ye gir-
mesi beklenen ülkelerin
bir tekinin bile adını
söyleyemediğini ortaya
koydu.
Ingiliz Dışişleri Ba-
kanlığı'nın Londra'daki
film festivalinin yanı sı-
ra, ülkenin çeşitli yerle-
rinde açılacak olan bir
fotoğraf sergisi ve bir
futbol turnuvası planJa-
dığmı yazan The tnde-
pedent, turnuva sırasın-
da Chris VVaddle. lan
Wrieht, Bryan Rob-
son.lan Rush ve John
Barnes gibi, emekli In-
giliz futbol yıldızlannın
Türkiye dahil, 13 aday
ülkeden birer takımla
oynayacaklannı belirtti.
AB genişlemesinin
Blair hükümeri için di-
kenli bir konu oluştur-
duğunu savunan gazete,
planlanan etkinliklerin
AB karşıtlarmı iknaya
yönelik bir dizi önlemin
sonuncusu olarak de-
ğerlendirildiğini de
yazdı.
Baraja yeşil ışık• Baştarafı 1. Sayfada
Meclis'in olağanüstü toplantıya
çağnlması konusunda bazı par-
ti ve milletvekillerinin kendile-
rini önderliğe zorlamasıyla il-
gili olarak da Talay, "Kimse,
başkalarının arkasına sığına-
rak bir şey yapmasın. Doğru
neyse onu söylesin" değerlen-
dirmesini yaptı.
Başbakan Ecevit ise Zongul-
dak'ta gazetecilerin sorulan
üzerine, barajın düşürühnesine
dönük girişimleri yürüten YTP
ve ANAP'tan kendisine bir me-
saj gelmediğini söyledi. Öteden
beri yüzde 10 barajını çok yük-
sek buluğunu vurgulayan Ece-
vit, tüm dünyada bunun yüzde
5, hatta daha altında olduğuna
dikkat çekti. Ancak seçime 1.5
aylık süre kalmışken böyle bir
değişiklik yapılmak istenmesi-
nin pek normal ve doğal olma-
dığını ifade eden Ecevit, "Bu
nedenle Meclis açılırsa başka
şeyler de gündeme geririlebi-
lir. Ortalık büsbütün karışır.
Onun için bu konuya pek yat-
kın değilim" dedi.
SP Genel Başkan Yardımcısı
Lürfîi Esengün, yüzde 10 ba-
rajının anayasaya aykın oldu-
ğunu söyledi. Esengün, "Seçim
Kanunu'nda yapılması düşü-
nülen değişiklikler 3 Kasım
seçimlerini etkilemeyecek, bu
tarihi daba ileri bir tarihe at-
mayacak değişiklikler olmalı.
Seçim tarihini ileri atmaya-
cak değişiklikleri Meclis 'te
görüşebiliriz'* dedi. Barajın
yüzde 5 'e düşürülmesini görüş-
meye hazır olduklannı vurgu-
layan Esengün, "Yüzde 10 ba-
rajı, temsilde adalet kuralına
aykın. Bunun düzeltilmesi
Meclis'e düşen bir görevdir.
Biz bir teşebbüste bulunma-
yız ama bu tür bir teklif gel-
diğinde değerlendiririz" açık-
lamasıru yaptı.
DYP Genel Başkanı Tansu
Çiller ise seçim barajının indi-
rihnesine karşı olduğunu yine-
leyerek şunlan söyledi: "Yüz-
de 10 barajını indirme mese-
lesine 3.5 yıldır hayır diyo-
rum. Türkiye adına hayır
divoruz."
Adaylar sabıkalı çıkbMUSTAFA ÇAKIR
ANKARA - 3 Kasım millet-
vekili seçimine katılmak için
başvuruda bulunan adaylann
4'te l'i sabıkalı çıktı. Sabıka
kaydı bulunan adaylardan sa-
dece 60'ının suçu, milletveki-
li seçilmeye engel teşkil edi-
yor. Gazeteci Abdi Ipekçi su-
ikastı faillerinden, Malat-
ya'dan bağımsız aday olan O-
ral Çelik'in seçimlere katıl-
mak için önünde engel olmadı-
ğı, Siirt'ten bağımsız adaylık
için başvuruda bulunan Jet-
Pa'nın sahibi Fadıl Akgün-
düz'ün durumunun ise ince-
lendiği bildirildi.
3 Kasım milletvekili seçim-
lerine katılmak için Yüksek Se-
çim Kurulu'na, (YSK) 207'si
bağımsız 8 bin 661 kişi başvu-
ruda bulundu. Milletvekili
adaylannın 4'te l'i ise sabıka-
lı çıktı. Bunlardan sadece
60'ının sabıkası seçilmeye en-
gel teşkil ediyor. Diğer sabıka-
lı adaylann ise seçimlere katıl-
mak için önlerinde bir engel
bulunmuyor. Bir YSK yetkili-
si, "Seçilmeye engel olmasa
bile 4'te 1 adayın sabıkası
var. Biz de çok şaşırdık. Tür-
kiye açısından kötü bir görü-
nüm. Sicilleri temiz değil.
Trafik cezası, hakaret dava-
sı, dövme, bıçaklama, Or-
man Yasası'na muhalefet
suçları var" dedi. Malat-
ya'dan bağımsız aday olan, ga-
zeteci Abdi Ipekçi suikastı fa-
illerinden Oral Çelik'in 3 Ka-
sım seçimlerine katılmak için
önünde engel olmadığı belir-
tildi. YSK yetkililen, Oral Çe-
lik'in Fransız Mahkeme-
si'nden bir sabıka kaydı oldu-
ğunu, ancak Türkiye'de seçil-
mesini engelleyecek bir sabıka
kaydı bulunmadığına işaret et-
tiler. YSK. Siirt'ten bağımsız
adaylık başvurusunda bulunan
Jet-Pa'nın sahibi Fadıl Akgün-
düz'ün adaylığını ise inceliyor.
Bu arada listelerdeki yerleri-
ni beğenmeyen çok sayıda mil-
letvekili adayınınYSK'ye isti-
fa dilekçesi gönderdiği belir-
tildi. YSK yetkılileri, "Liste-
lerde çok değişiklik olacak.
Çok sayıda istifa dilekçesi ge-
liyor. Yerlerini beğenmeyen
adaylar istifa ediyor. Özellik-
le aday bulmakta zorlanan
partiler, bazı kişileri haberi
olmadan milletvekili adayı
yapmışlar" görüşünü dile ge-
tirdiler.
Öte yandan, Maliye Bakan-
lığı'ndan YSK'ye gönderilme-
si gereken 52 trilyonluk seçim
ödeneğinin 15 trilyonluk bö-
lümünün kurula ulaştığı, diğer
bölümün ise hâlâ gönderilme-
diğı öğrenildi.
Yardımlarbağ evinde bulundu
\ Marmara depreminde zarar gören vatandaşlar için gön-
*
:
derilen ayakkabı ve giyecekler, 3 yıl sonra Mersin'de bir
bağ evinde bulundu. Ölayla ilgili 1 kişi gözaltına alındı.
Mersin tl Jandarma Alay Komutanlığı'na bağlı ekiplerin,
| aldıklan bir ihban değerlendirerek düzenledilderi operas-
yonda. Sakarya İ niversitesi son sınıf öğrencisi Hüseyin
Bağcı'ya (28) ait bağ evindeki depoda binlerce çift ayak-
kabı, bot, çizme ve çeşitli giyecekler ele geçirildL (:AA)
72 EylüVden çıhyoruz'
78'Iiler Birliği Yakfı Girişimi'nin düzenlediği "12 Ey-
lül'den Çıkıyoruz" konserinde 12 Eylül lanetlenirken öf-
ke, hüzün ve neşe şiirlerle, türkülerle. şarküaria dile gel-
di. Girişim sözcüsü Celalettin Can, "L'nutmayın. unurrur-
mayın. Kendi tarihimizi unutturmak için hatırlayın" de-
di. Askeri birliklerin geniş giivenlik önlenıi aldığı konse-
ri izleyen Esenyurt Belediye Başkanı Gürbüz Çapan.
"ÖUimüzden büe korkuyorlar" dedi. (HtLAL KÖSE)
2005'e kadar depremANKARA (Cumhuriyet Bû-
rosu) - Hükümet, 1999 yılında-
kı Marmara ve Düzce depremle-
ri sonrasında "geçici bir süre"
için almayı öngördüğü deprem
vergilerinin 2005 yılına kadar sü-
receği yönündeAB'ye söz verdi.
DPT tarafından hazırlanarak
AB'ye sunulan "2002 Yüı Katı-
lım Öncesi Ekonomik Prog-
ram"ında, 1999 ydındaki Mar-
mara depremi sonrasında uygu-
lamaya sokulan deprem vergile-
rine üişkin de bilgi verildi. 4481
sayılı yasa ile yürürlüğe giren
deprem vergilerinin kamu fı-
nansman araçlanndan biri oldu-
ğu itirafi da yapılan raporda, bu
vergilerin bazılannın 2005 yılı-
na kadar süreceği yönünde
AB'ye söz verildi.
Deprem yatınmlannda kulla-
nılacağı sözüyle alınmaya başla-
yan deprem vergilerinden hülcü-
met, mayıs ayı sonu iribanyla 5
katrilyon 270 trilyon liralılık ge-
lir elde etti. Bu tutann 2 katril-
yon 52 trilyon 167 milyar lirası
gehYler içindeki faiz vergisinden,
3 katrilyon 218 trilyon 401 mil-
yar liralık kısmı da 4481 sayılı
yasaya bağlı olarak alınan dep-
rem vergilerinden sağlandı.
Aym dönemde, depreme iliş-
kin olarak yapılan harcamalann
tutan ise 3 katrilyon 349 trilyon
597 milyar 496 milyon lirayla sı-
nırlı kaldı. Bu tutann da yalnız-
ca 2 katrilyon 147 trilyon 313
milyar 819 milyon liralık kısmı
bütçeden karşılandı. Buna göre,
bütçeye aktanlan 5 katrilyon 270
trilyon 568 milyar liralık deprem
vergisinin, yalnızca 2 katrilyon
147 trilyon 313 milyar liralık kıs-
mı deprem harcamalannda kul-
lamlmış oldu. Maliye Bakanı
Sümer Oral da deprem vergile-
rinin tümünün deprem bölgesin-
de kullanılmadığını itiraf etti.
DYP milletvekili Oğuz Tez-
men'in soru önergesine mayıs
ayı içinde yanıt veren Oral, 1999-
2001 yıllan arasında toplam 4
katrilyon 718 trilyon 318 milyar
liralık deprem vergisi tahsil edil-
diğini, bölgeye bütçe kaynakla-
nyla yapılan harcamanın ise 2
katrilyon 27 trilyon 663 milyar li-
rayla sınırh olduğunu kabul etti.
Memunın gözü hükümette
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Memur
maaşlannda yapılacak
iyileştirme zammı ve ge-
çerli olacağı tarih bu haf-
ta yapılacak Bakanlar
Kurulu'nda ele almacak.
Sendikalar, hükümetin
memur maaşlanna brüt
100 milyon lira iyileştir-
me zammı yapılmasını
benimsedigini, ancak
yürürlük tarihi konusun-
da net bir görüşün orta-
ya çıkmadığına işaret
ediyorlar.
Memurlar adına hükü-
met ile toplu görüşmele-
ri yürüten Türkiye Ka-
mu-Sen ve KESK, me-
mur maaşlanna 15 Ey-
lül 'den geçerli olmak
üzere seyyanen 100 mil-
yon lira iyileştirme zam-
mı yapılmasını istiyor.
Hükümet ise Türkiye
Kamu-Sen ve KESK'in
15 Eylül isteminin 657
sayılı Devlet Memurlan
Yasası gereğince olanak-
lı olmadığını belirterek
iyileştirme zammuun 15
Ekim'den itibaren geçer-
li olmasını talep ediyor.
Türkiye Kamu-Sen ve
KESK, iyileştirme zam-
mının yanı sıra memur-
lann diğer sosyal hakla-
nnın da belli oranda iyi-
leştirihnesini istiyor.
Sendikalar, iyileştir-
me zammının ardından
2003 yılı zammı için
toplu görüşmelere başla-
yacaklannı belirtiyorlar.
Bu arada sendikalar, hü-
kümetin memur maaşla-
nna brüt 100 milyon lira
iyileştirme zammı yapıl-
masını benimsedigini,
ancak yürürlük tarihi ko-
nusunda net bir görüşün
ortaya çıkmadığına işa-
ret ediyorlar.
Hükümet ile Türkiye
Kamu-Sen ve KESK
arasında 15-30 Ağustos
tarihleri arasında yürü-
tülen toplu görüşmeler-
de, sendikalarm 100 mil-
yon liralık iyileştirme
zammı istemine karşılık,
hükümetin 75 miryon li-
ra önermesi üzerine uz-
laşma sağlanamamış ve
taraflar arasuıda uyuş-
mazlık tutanağı tutul-
muştu. Bunun üzerine
devreye giren "Uzlaşür-
ma Kunılu" yaptığı ça-
lışmalar sonucu, 15 Ey-
lül'den geçerli olmak
üzere en düşük dereceli
devlet memurlannın
maaşlanna brüt 90 mil-
yon lira, en yüksek dev-
let memurlannm maaşı-
na ise brüt 65 milyon li-
ra iyileştirme yapılması-
nı benimsemişti.
Kurul aynca, memur
maaşlanna 2003 yılımn
ilk altı ayında yüzde 15,
ikinci altı ayında ise yüz-
de 10 oranında zam ya-
pıhîiasmı da kararlaştır-
mıştı.
Türkiye Kamu-Sen'e
bağlı Türk Büro-Sen ta-
rafmdan yapılan araştır-
maya göre ise ek göster-
geli ücret grubunu oluş-
turan 1. ve 4. derece kad-
roda bulunan memurlar,
ortalama 481 ile 684
milyon lira maaş ahrken,
en yoğun çalışmamn bu-
lunduğu 5. derecedeki
kadroda çalışan devlet
memurlannın maaşı bir
ait dereceye göre daha
düşük düzeyde bulunu-
yor. En ait grup memur-
lann çahştığı 10. derece
ile 15. derece arasındaki
maaş ortalaması 282
milyon lira ile 305 mil-
yon 633 bin lira arasında
değişiyor. Orta gruptaki
7. ile 10. derece arasın-
daki kadrolarda çalışan-
lann maaşı ise 351 mil-
yon 860 bin lira ile 378
milyon 393 bin lira ara-
sında bulunuyor.
GUNDEM MUSTAFA BALBAY
I Baştarafi 1. Sayfada
üzerinde yapılacak her oynamanın, seçimin tari-
hini etkileyebileceği tartışılıyor. Sanıyoruz pek çok
konuda olduğu gibi bunda da hukukçular ikiye bö-
lünecek ve her kesim kendi hukukçusunu öne çı-
karacak...
Konumuza gelelim... Listelerde tartışma yara-
tan ıki ana unsur var:
Partilerin örgütlerinden gelen adaylann azlığı ve
kadın aday kıtlığı...
Her alandaki kadın-erkek eşitsizliğinin bir yan-
sımasını da siyaserte görüyoruz. Şöyle birsapta-
ma yapsak sanırım abartma olmaz:
Seçimlerde siyası partiler açısından ülke bara-
jı yüzde 10, kadınlar açısından yüzde 99.
Listelere kabaca göz attığımızda Meclis'e gire-
bilecek kadın sayısının tek haneli rakamla göste-
rileceği anlaşılıyor. Bu durumda bir kadın 99 ada-
yı ait etmeli ki, 100. kişi olarak Meclis'e girsin.
Gayrimenkul istatıstiklerine baktığımızdaTürki-
ye'deki tüm tapulu vartıkların ancak yüzde 8'i ka-
dınların üzerinde kayıtlı, yüzde 92'si erkeklerin ta-
pusunda.
Kadınların seçme-seçilme hakkını elde ettikle-
ri 1934 yılından bugüne TBMM'ye yaklaşık 8 bin
milletvekili geldi-gitti. Bunlardan ancak 150 kada-
n kadın. Bu durumda, TBMM de erkeklerin tapu-
lu ve tabulu malı desek, yeridir.
Türk gibi başladık ama...
Doğruluğu ne yazık kı pek çok alanda kanıtlan-
mış bir atasözü vardır:
Türk gibi başla Ingiliz gibi bitir!
Kadının siyasi haklan konusunda gerçekten çok
iyi başladık. 5 Aralık 1934 kadına seçilme hakkı-
nın veriliş tarihi olarak kutlanır. Aslında buna "ve-
riliş" tarihi değil de "alınış" tarihi demek gereki-
yor. Zira, Kurtuluş Savaşı'nın her cephesinde rol
alan kadınlarımız 1923'ten 34'e dek siyasi hakla-
rı elde etmek için ayrı bir parti kurmaya kadar gi-
den uğraş verdiler. Mustafa Kemal böyle bir hak-
kı çoktan istiyordu ama, önce alryapısını hazıria-
ması gerekliydi. Çünkü çevresindekilerin çoğu-
nun bu konudaki görüşü şöyleydi:
"Kadın, eşinin seçtiği adayı kabul etmelidir ve
eşine katılmalıdır..."
Türk kadınının elde ettiği hakka, Fransa 1944'te,
Italya 1945'te, Yunanistan 1952'de, Belçika
1960'ta, Isviçre 1971'de ulaştı.
Ancak bugün sözünü ettiğimiz ülkelerde kadın
parlamenterlerin oranı yüzde 10'larda.
Kadınların girdiğı ilk Meclis'te oranları yüzde
4.08'di. O günden beri bu rakama ulaşılamıyor. Is-
tatistiklere baktığımızda ortaya çıkan daha ilginç
bir nokta ise şu:
Kadınların Meclis'te en az temsil edildiği dö-
nem, çok partili yaşamın başladığı yıllar. 1950
Meclisi'nde sadece 3 kadın milletvekili vardı,
oranları yüzde 0.61'di. Bundan önceki ve sonra-
ki seçimlerin hiçbirinde oran bu kadar düşük ol-
madı.
Sıyaseti kıyasıya eleştirdik ama, karar meka-
nizması içerikli öteki alanlarda da kadınların yeri
hak ettikleri düzeyde değil. Yargıç ve savcıların
yüzde 18'i kadın. Demek ki kadınların hukuktaki
işleyi, gözlerini kapatıp adalet terazisini tutmak!
TÜSİAD üyelerinin yüzde 96'sı erkek. Demek ki,
iş kadını olabilirsin ama, iş adamı olamazsın!
Poliste komiserlik düzeyine yükselebilenlerin
ancak yüzde 1.7'si kadın. Belediye başkanları ara-
sındaki oran ise yüzde 5.
Demokrasi her şeyden önce ailede başlar diyor-
sak; buradan yola çıkıp, siyasal-toplumsal yaşa-
ma kadınları da erkeklere yakın oranda katama-
dığımız sürece demokrasinin bir ayağı aksak ola-
cak. Bu eşitlik sağlanabilmeli ki, sisteme "k-adın
demokrasi" diyebilelim...
ankcum@ttnet.net.tr
SAGNAK
NtLGUN CERRAHOGLU
• Baştarafi 17. Sayfada
Pop konserleri ve aydınlar, sivil toplum temsilcile-
rinin konuşmalan ile süren mitingde en ağır eleştiri-
yi Berlusconı'yi durduramayan merkez solun "Zey-
f/n>A^ac/''liderlerineyaptı Moretti. "Lidertikyanşıiçin
çekişen" vesolu bölen liderlere: "Artık biziilgilendi-
ren somut meseleleri tartışın!" dedi: "Kişisel Kapris-
leriniz birbirinize yetiştirdiğiniz cevaplar, lafebelikle-
riniz bizi ilgilendirmiyor. Kim lider olacak hesabı da
ilgilendirmiyor. Biz, 'Nasıl seçim kazanınz' sorusuna
cevap anyoruz. Bunun cevabını verinJ"
Özpetek'e teşekkür....
"Cumhuriyef'e verdiği "özel röportajda" da (11
Eylül'ü) anlatmıştık. Italyan solunun yeni lıderi "en-
telektüel sinemacı" Nanni Moretti bundan böyle. Mo-
retti'nin çıkışı için Nobelli yazarDario Fotek kelimey-
le "Harika" diyor: "Konuşmasını ben yazmış olmak
isterdim"diyeekliyor: "DemagojiyokMoretti'de. Yal-
nız ironi ve ciddiyet var. Bir profesyonel politikacı-
nın yapamayacağı bir şey bu. Siyasetçiler oportünist
oluyor. 'Falancayasaldırmak şu anda uygun mu, de-
ğil mi' diye düşünüyor ve sürekli bir diyet ödüyorlar.
Moretti'nin üstünlüğü 'özgür bir aydın' olmasında..."
"Bayramın" destekçileri arasında San Giovanni
Meydanı'na gelen Ferzan Özpetek'e kürsüden biz-
zat teşekkür etti Nanni Moretti. Yaşar Kemal de Mo-
retti'ye destek veren aydınlar arasında...
KÜLTtİR • SANAT |l]12| 1» n 71
OSMANBEY GA2I 2479665 11.00-13.30-16.15-19.00-21.45
KADİKÖYSİNEMATEK 3460141 11.30-14.00-16.30-19.00-21.30
Galatasaray Lisesi'nden almış olduğum
diplomamı kaybettim. Hükümsüzdür
CAN UĞURCAN