Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 16 EYLÜL 2002 PAZARTESİ
HABERLER
Aday listelerini bugün görüşmeye başlayacak olan YSK, kararrnı çarşamba gününe yetiştirmeye çalışıyor
Erdoğan'ınzorhaftasıMUSTAFA ÇAKIR
ANKARA - AKP Genel Başkanı
Recep Tayyip Erdoğan ile kapatılan
RP'nin Genel Başkanı Necmettin
Erbakan'ın durumlan bu hafta net-
lik kazanacak. Yüksek Seçim Kuru-
lu'nun (YSK), Erdoğan'ın durumuy-
la ilgili olarak, Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcısı Sabih Kanadoğlu'nun
temyiz başvurusunu göriişecek olan
Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nin karan-
nı bekleyeceği belirtıldi.
YSK'nin bugün yayınlayacağı ge-
çici aday listesinde AKP Genel Baş-
kanı Erdoğan, kapatılan RP'nin Ge-
nel Başkanı Necmettin Erbakan, es-
ki HADEP Genel Başkanı Murat
Bozlak ile eski İHD Genel Başkanı
Akm BirdaTın da isimleri yer alacak.
• Yargıtay 8. Ceza Dairesi, Kanadoğlu'nun, Diyarbakır 3 No'lu DGM'nin
kararmın usul yönünden bozulmasına ilişkin istemini bugün incelemeye başlıyor.
Diyarbakır DGM Başsavcısı Ertürk de, itiraz başvurusunu görüşen Diyarbakır
4 No'lu DGM'nin usul hatası yaptığını belirtti.
Erdoğan ve Erbakan'ın durumunu
bugün görüşmeye başlayacak olan
YSK. bu hafta içinde karannı net-
leştirecek. YSK Başkanı Tufan Al-
gan, aday lıstelerindeki eksiklikle-
rin siyasi partilertarafından tamam-
landığını belirterek, "Eğer bu ek-
siklikkr giderilmişse, pazartesi, sa-
h, çarşamba günleri adaylar üzerin-
deki seçilebilme durumlannı incele-
yeceğiz. Çarşamba günü size bir açık-
lama yapmaya çahşağiz" dedi. Bu
arada YSK'nin, Yargıtay Cumhuri-
yet Başsavcısı Kanadoğlu'nun Di-
yarbakır 3 No'lu DGM'nin karann
usul yönünden bozulmasına ilişkin
istemini değerlendirecek olan Yar-
gıtay 8. Ceza Dairesi'nin karannı
bekleyeceği öğrenildi.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı
Kanadoğlu'nun ihbaryazılannı "iti-
raz" olarak kabul eden YSK, karar
sürecinde bunu da değerlendirecek.
Yargıtay 8. Ceza Dairesi, Sabih
Kanadoğlu'nun, Diyarbakır 3 No'lu
DGM'nin karannın usul yönünden
bozulmasına ilişkin temyiz başvuru-
sunu bugün görüşmeye başlayacak.
Dairenin, itirazı kabul etmesi duru-
munda Erdogan'ın adli sicil kaydı-
nın silinmesine ilişkin istemi, Di-
yarbakır 3 No'lu DGM'de yeniden
görüşülecek. DGM'nin Erdogan'ın
aleyhinde karar vermesi durumun-
da ise adli sicil kaydı değişecek. Di-
yarbakır 3 No'lu DGM'den Erdo-
ğan aleyhine bir karar çıkması du-
rumunda YSK, Erdoğan TBMM'ye
girmiş olsa bile millerv ekilliği maz-
batasını iptal edebilecek.
Diyarbakır DGM Başsavcısı Şa-
ban Ertürk, Diyarbakır 3 No'lu
DGM'nin karanna karşı yapılan iti-
raz başvurusunu görüşen Diyarba-
kır 4 No'lu DGM'nin usul hatası
yapmış olabileceğini söyledi. Er-
türk. "Bizde usul hatası yapmayan
mahkeme var mı ki? Her zaman ya-
pdmıyor bunlar ama, sonuç olarak
herkes bir şekilde hata yapıyor. Ha-
tasız kul olmaz. Yanhş hesap Bağ-
dat'tan döner. Olmavacak bir şey de-
ğU" dedı.
Ertürk. mahkemenin uygulama-
sına ilişkin kendilerinin ek bir ince-
leme yapmasına gerek olmadığını,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Ka-
nadoğlu'nun zaten temyiz başvuru-
sunda bulunduğunu bildırdi.
DIŞtŞLERl BAKANI GÜREL:
KADEKterör
listesine alınsın
NEW YORK (AA) -
Başbakan Yardımcısı ve
Dışişleri Bakanı Şflkrü
Sina Gürel, Cumartesi
günü New York'ta bira-
raya geldiği Belçika Dı-
şişleri Bakanı LouisMic-
hel'den, Sabancı cinaye-
ti faili Fehriye Erdal'ın
Türkiye'ye iadesini iste-
di.
"Türkiye'de idam ce-
zasının kaldırıldığını"
anımsatan Bakan Gürel,
Michel'e, "Erdal'm ia-
desinin önünde artik her-
hangi bir engel kalmadt-
ğrnT iletti. Michel'in bu-
na karşılık "ülkesinin iç
hukukundan kavnakla-
nan bazı güçlükler bu-
lunduğunu ve bunlann
aşılmasına çahşüdığuu"
söylediği ifade edildi.
Diplomatik kaynaklar,
Belçikalı bakanın, Feh-
riye Erdal'ın iadesi ko-
nusunda takvim verme-
diğini belirttiler.
Bakan Gürel aynca,
isim değiştirerek Kadek
adını alan terör örgütü
PKK'nın AB'nin "yasak-
hörgüöer" listesine alın-
ması konusundaki Anka-
ra'nın talebini bir kez da-
ha Belçikalı bakana ilet-
ti. Gürel, Türkiye'nin bu
konuda ısrarlı olduğunu
da ifade ettı.
ANAP'Ll AHMET OZAL:
Derviş babamdan
iş istemişti
ARİFASLAN
BATMAN - Malatya
ANAP Milletvekili Ah-
met Özal, babası, Cum-
hurbaşkanı Turgut
Ozai'ın ölümünün şüp-
helı olduğunu belirterek
"Otaym adııüaabnası için
Mectis'e venhğimiz araş-
tuma önergesi tozlu raf-
brda unutulmayayiiz tut-
tu"dedi.
Turgut Özal Bulva-
n'nda yaklaşık 2 bin ki-
şiye hitap eden Özal, ba-
basının vasiyeti üzerine
ANAP'a katıldığmı söy-
ledi. Özal, "Bu ülkeye
rahmetü babamın bitire-
mediklerini yapmaya ta-
Hbim" diye konuştu.
Önceki gece de Kanal
72 TV'ye konuk olan
Özal, babasının ölümü-
nün şüpheli olduğunu sa-
vundu. 1998'de babası-
nın ölümüyle ilgili katıl-
dığı bir televizyon prog-
ramından sonra kimliği-
ni açıklamayan birinin
telefon ettiğini anlatan
Özal, babasının ölü-
münün aydınlatılması
için TBMM'ye araştır-
ma önergesi verdigini be-
lirten Özal, "Ama maaJe-
sef bu önerge de,
TBMM'nin tozhı rafla-
rmdaunutubnayayiiz tut-
tu. Biz bu işin peşin bı-
rakmayacağız. Babamın
ölümü ergeç aydınlana-
cak" diye konuştu.
Kemal Derviş'e gön-
derme yapan Özal, "Ba-
bam 1984 yıhnda siyase-
te aüJdı. O dönemlerde
Uiuslararası Para Fo-
nu'nda çalışan Kemal
Derviş'i, merhum babam-
la tamşantam. Türkiye'de
etkili bir görev isthordu.
Babam onunla görüştük-
ten sonra, 'Bunun bize
hiç faydası olmaz' dedi.
Bu cevheri neden 20 yü
sonra Bülent Ecevit keş-
fetti" dedi.
DYP lideri Çiller ile DTP ve ATP'nin eski genel başkanlan birlik mesajı verdi
Çilkr, milletvekili
genel seçimi için
DYPfleişbirhgi
karanalarak
partisinden aday
olan DTP ve
ATP'nin eski
genel başkanlan
Mehmet Ali
Bayar ve Tuğnıl
Türkeş ile Celal
Bayar Köşkü'nün
bahçesinde bir
arayageldi.
Aıııaç seçim sonrası bütiinleşmeANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)-DYP Genel Başkanı Tan-
su Çiller, ulusun önüne, deği-
şime hazır, demokrasiyi özüm-
semiş yepyeni güç birliği ile
çıktıklannı belirterek "Şimdi
milletten sandıkta birieşme is-
tiyoruz" dedi.
Çiller, milletvekili genel se-
çimi için DYP ile işbirliği ka-
ran alarak partisinden aday olan
DTP ve ATP'nin eski genel baş-
kanlan Mehmet AH Bayar ve
Tuğnıl Türkeş ile Celal Bayar
Köşkü'nün bahçesinde "Sağ-
da Birlik Mesajı" verdi. Tören-
de konuşan DYP tstanbul Mil-
letvekili Aydm Menderes. "Me-
saj nüOetunize ulaşacakor. Yol
belti olmuştur. Adres DYP'dir"
dedi.
Tuğnıl Türkeş, bütünleşme-
nin birinci işaretini verdikleri-
ni belirterek merkez sağ seç-
meninbunu çok iyi anlaması ge-
rektiğini söyledi.
Mehmet Ali Bayar da 3 par-
tinin işbirliğini, "yepyeni bir
başlangıç, yepyeni bir yol" diye
değerlendirdi. Bayar, ülkenin
yeni bir maceraya, denemeye,
yanılmaya zamanı ve taham-
mülü olmadığını anlatttı.
Tansu Çiller de ulusun "par-
çalanmış merkez sağuı bütün-
leştirilmesi" yönünde bir isteği
olduğunu belirterek bunun üze-
rine bu davanın temsilcilerine
ellerini uzattıklarını ve bu işbir-
liğinin oluşturulduğunu anlat-
tı. Ulustan da "sandıkta büieş-
me" isteyen Çiller, "Bunun için
bir hak kazandığımızı düşünü-
yoruz" diye konuştu.
İstanbul II Başkanı Cemal Canpolat görevden alınarak yerine Şinasi Öktem atandı
CHP'de muhalefeti silme operasyonu
BARIŞDOSTER
CHP Genel Merkezi'nin, istanbul II Baş-
kanı Cemal Canpolat'ı görevden alarak, ye-
rine eski Cmraniye Belediye Başkanı Şi-
nasi Öktem'i atadığı öğrenildi. Canpolat,
CHP yönetiminin, kongrelerde kazanan
parti içi muhalifleri, intikam
alırcasına silmeye çalıştığını
söyledi.
CHP'de, bir süredir istan-
bul'a yeni bir yönetim atana-
cağı konuşuknaktaydı. CHP
Merkez Yönetim Kurulu Üye-
si, Kadın Kollan Genel Başka-
nı ve İstanbul 1. bölge 4. sıra adayı Gül-
dalOkuducu'nun ağabeyi olan Şinasi Ök-
tem'in adı bu görev için geçmekteydi.
Görevden alınan tl Başkanı Canpolat, par-
ti yönetiminin geçmişte görülmemiş bi-
çimde, oldu bittiyle örgütü kenara ittiğini.
tek seçici mantığıyla atama yaptığını söy-
ledi. Önceki parlamentoyu 5 liderin atadı-
ğını defalarca vurgulayan parti merkezinin.
aynı yöntemi uyguladığına dikkat çeken
Canpolat, "Atamalar için örgütlere görüş
soruhnadL İstanbul ve Ankara dahil, 22 il
başkanı, başvurmalanna karşın. üstelerde
• Görevden alınan CHP tstanbul II Başkanı
Canpolat, parti yönetiminin geçmişte görülmemiş
biçimde oldu bittiyle örgütü kenara ittiğini, tek
seçici mantığıyla atama yaptığını söyledi.
yer almadı. Son kurultayda delegelerin üç-
te birinin oyunu alan Ertuğrul Günay, lis-
teje konulmadı. Fakat örgüt CHP'vi, tüm
olumsuzluklara karşın iktidara taşıyacak-
ür" diye konuştu.
Milletvekili aday adayı olan, ancak lis-
telere konmayan önceki il başkanı Cemal
Özdemir de. "Kemal Derv iş'in partiye ge-
tirdiğj Kberal- sosyal sentez doğrultusunda,
örgütten onay görmeyenlere ve Uberal isim-
lere listelerde yer açıldı. Örgüt dışlandı, ön-
seçim geleneği olan partide, önseçim olma-
sı durumunda sıralanıaya bile giremeye-
cek isimler, liste başlaruıa ko-
nuldu" dedi.
1999 genel seçimlerinde is-
tanbul 1. bölge 4. sırada aday
gösterilen, ancak adayhktan
çekilen, bu kez ise aynı böl-
gede 5. sırayı kabul eden AH
Topuz'u, il kongresinde ye-
nerek il başkanlığına seçildiğini anımsa-
tan Özdemir, "CHP yönetimi, partinin ve
örgütün önünde set oluşturuyor. Elebette
partimiz için çalışacağız. Ama CHP yöne-
timinin bu tavmu da gözden geçireceğiz"
diye konuştu.
NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@yahoo.com
Ankara Ulucanlar Cezaevi'nde ger-
çekleştirildiği söylenen operasyon-
da 10 genç insan yaşamını yitirmiş-
ti. Bu ölümlerin içeridekilerin tüfekler-
le karşılık vermesi sonucu gerçek-
leştiği iddia edilmişti. Inandırıcı ol-
mayan bu iddia TBMM İnsan Hakla-
nnı inceleme Komisyonu'nun rapo-
ruyla, olay sonrası çekilen fotoğraf-
laıia yalanlanmıştı. Operasyonu jan-
darma güçleri yürütmüştü. O olayla
ilgili yaşanan korkunç işkence ve öl-
dürme sahnelerini anlatan mektup-
ları bu köşede yayımlamıştım.
Ben zaman zaman bu köşede, "öfe-
kiler" diye kabul ettiğim siyasi tutuk-
lu ve mahkûmlann mektuplarını ya-
yımlarım. Orada yaşananları kamu-
oyuna duyurmak ısterim. "Teröhst"
olarak görülen ve birçoğunun çok
basit nedenlerle ağır cezalar aldığını
bildiğim bu insanlann dertlerini kamu-
oyuna aktarmak için onlar gibi düşün-
mem gerekmez. Bu ülkede öyle bir
kamplaşma ve katı bir kutuptaşma an-
layışı yerleşmiş ki, kimin derdine sa-
hip çıksanız, sanki siz onunla aynıy-
mışsınız gibi kabul edilir.
Azınlık vakıflarının mallarının an-
O Çocuklar Öldü Ama...
lamsız bir gerekçeye dayanarak gasp
edilmesini onaylamadım. Bu ülkede
ezan sesinin yanında çan sesinin de
duyulmasını bu ülkenin bir zenginli-
ği olarak düşündüm. Birileri benım bu
tutumumaöfkelenince "Sen Ermeni
misin" diye sorabildiler. Sabetaycıla-
ra, yani yüzyıllar önce din değiştirmiş
ve Islamiyeti seçmiş Yahudilere bu ül-
kenin bazı kesimleri bağnaz saldın-
larda bulununca ben de doğal olarak
bu ilkel tutuma karşı çıktım. O za-
man bazıları benim Sabetaycı olabi-
leceğimi yazdılar.
Kürtlerin kimlik talebi haklı ve insa-
ni bir talepti. Bu talebin demokratik
birortam içinde çözülememesi, Gü-
neydoğu'daki yaranın kaşınmasının
zeminini yarattı. Faili meçhul cina-
yetler, yargısız infazlar, adam kaçır-
malar, Susurluk çetesinin yaptıklan üst
üste gelinceTürkiye bir cehenneme
döndü. O dönemde demokrasiyi ve
insan haklarını savunmakla Kürt so-
rununun çözümü arasında ciddi bir
paralellikoluştu.
Kürt sorununun sertleşmesi Türk
milliyetçiliğini körükledi. Türk milli-
yetçiliği prim yaptı, daha önce birçok
çevrenin reddettiği milliyetçilik, Kürt
sorununun demokratik çözümünü de
engelleyen bir güce dönüştü. Kürt
kimliğini savunmak için Kürt olmak ge-
rekmiyordu. Kadınlan savunmak için
kadın olmak, eşcinselleri savunmak
için eşcinsel olmak gerekmediği gi-
bi.
•••
Cezaevinde on genç insan dövü-
lerek öldürüldü. Çok sayıda tutuklu
ve hükümlü de yaralandı ve bunların
bir kısmı sakat kaldı. Bu artık mah-
keme kararıyla kesinleşmiş bir olgu.
Halbuki 3 yıl önce 26 Eylül'de bu
operasyon gerçekleştiğinde birçok
devlet görevlisi yalanlar söyleyerek ka-
muoyunu aldatmıştı, gazeteler de on-
lara çanak tutmuştu. Ankara idare
Mahkemesi önceki gün, öldürülen iki
gencin ailelerine tazminat ödenme-
sine hükrnetti. Ismet Kavaklıoğ-
lu'nun ve Önder Gençaslan'ın aile-
lerine beş ve on milyar liralık tazmi-
nat ödenecek.
19 Aralık 2000 yılındaki operas-
yonda da 30'un üzerinde insan ya-
şamını yitirdi. O zaman da ölenlerin
örgüt emriyle kendilerini yaktıkları
öne sürülmüş ve asıl sorumlunun ör-
güt liderleri olduğu söylenmişti. Bu id-
dia medya tarafından da büyük bir
kampanya ile desteklenmişti. Daha
sonra yayımlanan savcılık ve bilirki-
şi raporlan ise bunların da birer vah-
şet olduğunu gözler önüne serdi.
Ölüm orucunu bir eylem biçimi ola-
rak hiçbir zaman benimsemedim. Bu
tutumum cezaevindeki devlet uygu-
lamalarını desteklediğim anlamına
gelemezdi. F tipi cezaevlerinde sür-
dürülen tecrit ve izolasyon uygulama-
lannı da doğru bulmuyorum. Insan-
ların siyasi neden\er\e tek kişilik hüc-
relere kapatılmalarını ve orada yıllar
sürecek bir yaşama mahkûm edil-
melerini insanı bulmuyorum. Nite-
kim, birçok genç bu hücrelerin için-
de bunalıma girdiler. Içlerinde intihar
edenler oldu, intihar girişiminde bu-
lunanlar oldu. Hâlâ bir kısım insan bu
nedenle ölüm orucunu sürdürüyor.
•••
Türkiye, bir değişim ihtiyacı için-
de. Kamuoyu araştırmalan da gös-
teriyor ki halk bu sistemden, bu sis-
temin partilerinden tamamen soğu-
muş durumda. Değişim istiyor. Fa-
kat, Türkiye'ye yön veren adalet an-
layışı hâlâ, duvara yazı yazan, afiş ya-
pıştıran, yürüyüşe katılan liseli, üni-
versiteli genci "terörist" olarak gör-
meye ve ağır cezalar vermeye devam
ediyor.
Ankara Beşinci ve Ikinci İdare Mah-
kemesi, Ulucanlar Cezaevi'nde öl-
dürülen gençlerin ailelerine tazmi-
nat verilmesine hükmetmiş. Bu pa-
rayı kim ödeyecek: Devlet. Yurttaşa
kötü muamele edip öldürenin be-
delini yine bu yolla halka ödetmiş
oluyoriar. Onlar ödese ya!
O gençler öldüler. Daha sonra da
ölenler oldu. Bu ülkenin üzerinden
ölümün acısı ne zaman kalkacak?
2000'Lİ YILLARDA
ERDAL ATABEK
Öğrenmeyi Neden
Öğrenemiyoruz?..
Çocuk her şeyı öğrenmek ıster.
Soru sorar, çevreyi araştınr, bulduklannı kanştırır,
kurcalar, ağzına götürür, tadar, eller, içini açmaya ça-
lışır.
Çocuğun öğrenme ısteğindeki anahtar kavram
"merak"t\r.
Çocuk çok meraklıdır ve onun dünyayı tanıma ara-
cı budur.
Biz büyükler bu merakı yavaş yavaş körettiriz.
Sorulannı duymazdan gelerek, "çok soruyorsun
ama" diyerek, "büyüyünce öğrenırsin" diye akıl ve-
rerek, "anlatsam da anlamazsın" diye küçümseye-
rek çocuklann meraklarını köreltinz.
Sonra da çocuk soru sormayı bırakır, bizim yanıt-
lanmızı ezberler.
Biz anneler babalar böyle yaparak çocuklann me-
raklannı köreltinz.
Sonra da okullanmızda öğretmenlerimiz bu yolda
yürürler. Onlar da anlatır ve öğrencilerin bunlan bil-
melerini isterler. Dersler anlatılır, öğrencilerin dikkat-
leri çekilmeye çalışılır, ödevler verilir, sınavlar yapılır,
notlar verilir.
Eğitimimiz "merak edilenleri" değil, "ders müfre-
datı"nı yetiştirmeye yöneliktir. Öğretmen yıl boyun-
ca buna çalışır, öğrencilerinden bunlan öğrenmele-
rini (yoksa ezberlemelerini mi deseydik) ister, sınav-
lar ve notlar da bunlara göre düzenlenir.
Geçen geçer, kalan kalır, bir eğitim yılı daha böy-
lece bıter.
Öğrenciler bilgi sahibi olmuşlardır ama öğrenme-
yi öğrenmemişlerdir. Çünkü, "öğrenmenin öğrenil-
mesi" amaç edinilmemiştir.
• • •
Öğrenmek, bilmek değildir.
Öğrenmek, bilgiyi işlemektir. Bilgiyi işlemek de,
onu arayıp bulmak, onun ne olduğunu düşünmek,
ne işe yaradığını anlamak, nerede kullanılacağını kav-
ramak, hangi bilgilerle birleşeceğini, onlarla nasıl bir
bileşim yapacağını görebilmektir.
Öğrenmek, üzerinde düşündüğünüz bilginin sürek-
li işleriik kazanmasıdır.
Onun için de "bilen ama öğrenmeyenler" bilgiyi
gerektiği zaman yineleyen bir bant kaydına sahiptir-
ler.
Ama "bilmeyen ama öğrenenler", bilgiyi her yön-
de işleyen, gerektiği zaman onu değiştiren, daha
başka çözümlemeler ve bileşimler (analiz ve sentez-
ler) için kullanan kişilerdir.
Ezber bilgiye sahip olanlar onun hamallandır
Öğrenmeyi öğrenenler ise bilginin kullanıcılandır.
Aradaki fark, sanıldığından çok daha büyüktür.
Birçok konudaki davranışlara bakarak bunu göre-
biliriz.
"Biliyorum ama yapamıyonım" diyenler, öğrene-
meyenlerdir.
"Biliyorum ama ne bileyim gene aynı şeyleri ya-
pıyorum" demek, "ben öğrenemiyorum" demektir.
Alkollü araç kullanmanın yanhş olduğunu bilen
ama gene aracını alkollü kullanan sürücü "öğrene-
meyenler"dend\r.
"Çalışmak gerekiyor biliyorum ama işte bir tühü
kendimi veremiyorum" diyenler öğrenemeyenlerdir.
"Elbette biliyorum, zamanında gelmek gerekiyor
ama hep de geç kalıyorum" demek, öğrenememek-
tir.
Biz, her şeyi bilen ama hiçbir şeyi öğrenemeyen
birtoplum olmamalıyız. Böyle birtoplumun 21. yüz-
yılda başarı şansı olmadığını bilmeliyiz.
• • •
Oysa öğrenebilmek için:
* Dinlemeyi bilmek gerekiyor.
* Okumak, okuduğunu anlamak, okuduğunu de-
ğeriendirmek gerekiyor.
* Bakmayı değil, görmeyi bilmek gerekiyor.
•k Yazma alışkanlığı kazanmak gerekiyor.
* öğrendiğiyle ödüllendirilmek gerekiyor.
* Örneği olmak gerekiyor.
* Neden-sonuç ilişkisi kurabilmek gerekiyor.
* Nedenleri anlayabilmek gerekiyor.
* Sonuçlan hesaplayabilmek gerekiyor.
* öğrenmenin yararını kavramak gerekiyor.
Bize böyle bir eğitim gerekiyor.
Çocukluktan yaşamın sonuna kadar öğrenmeyi
destekleyen, öğrenmeyi ödüllendiren. öğrenmeyi öğ-
reten bir eğitim gerekiyor.
Bunun için de, böyle bireğitimin değerini bilen, böy-
le bir eğitimi isteyen toplum gerekiyor.
e-mail: erdalatak" superonline.com
faks:0212-513 90 98
Bina sahibine tehdit iddiası
Sürt'te DEHAP'ye
örgütlenme engeli
DtYARBAKIR(Cum
huriyet Bürosu) - HA-
DEP"EMEPveSDP'nın
Demokratik Halk Parti-
si(DEHAP)çansıaltın-
da seçime gireceğınin
açıklanmasının ardından
bu partiye yönelik ilk en-
gelleme iddiası Siirt'in
Aydınlar ilçesinden gel-
di. Üçe örgütünün açıl-
maması için Kaymakam
ve Emniyet Müdürlü-
ğü'nün çeşitli girişimler-
de bulunduğu, bina sa-
hibinin tehdit edildiği ile-
ri sürüldü.
Siirt'in Aydınlar ilçe-
sinde parti örgütlenmesi-
ni yürüten Metin Beydo-
ğan, ilçe teşkilatı kurul-
ması için binasını kiraya
veren NecatiCan'ın Em-
niyet Müdürlüğü'ne ça-
ğınlarak tehdit edildiği
ileri sürdü. Can'ın Ay-
dınlar-Siirt arasında yol-
cu taşıyan ticari aracına
haksız yere defalarca ağır
trafik cezalan kesıldiği-
ni, koruculann evini sü-
rekli rahatsız ettiğini sa-
vunan Beydoğan, baskı-
lann son bulması için
yaptıklan tüm girişimle-
rin sonuçsuz kaldığmı
belirtti. Defalarca kay-
makamla görüşme tale-
binde bulunduklannı an-
cak randeMi alamadıkla-
nnı arüatan Beydoğan.
"Hiçbir hukuki gerekçe
olmadan burada ilçe ör-
gütü açamayacağımız
sövleniyor.Bututuma bir
türlü anlam veremedik"
dedi.
Emniyet yetkilileriyle
de görüştülderini anla-
tan Beydoğan, "Orada,
sorumlu komiser bizim-
le bir sorunu olmadığını,
bizeyerini ki ral a\an şah-
sm her şeydensorumlu ol-
duğunu söyledi. Bir so-
run varsa bunun muha-
tabuım biz olduğunu,Ne-
cati Can'ın olmadığını
betirttik ama buna rağ-
men baskılar devam edi-
yor" diye konuştu.
Beydoğan, seçımlerin
en güvenli şekilde geç-
mesi için devletin ken- •
dilerine olanak sağlaması
gerektiğini vurguladı.