Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
15 EYLUL 2002 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
'Özkan'la
göpüşmedim'
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
TBMM Başkanvekili
Murat Sökmenoğlu, YTP
Genel Başkan Yardımcısı
Hüsamettin Özkan ıle
görüştüğü, Özkan'ın
kendisine "Meclis'in
olağanüstü toplantıya
çağnlması için imzamız
tamam. MHP'li
milletvekillerinden imza
almak bizim için
önemli" dediği
yönündeki haberlerin
doğru olmadığını
söyledi. Sökmenoğlu,
Özkan ile görüşmediğini
bildirdi.
TKFye çevre
kirHğinden iştem
• tZMtR(AA)-
tzmir'in Konak ilçesinde,
Türkiye Komünist
Partisi'nin (TKP)
afişlerini, izinli olan
yerler dışındaki alanlara
yapıştırarak "çevre
kirliliğine yol açtıklan"
iddiasıyla 6 kışi hakkında
yasal işlem yapıldı.
Belediyenin göstermiş
olduğu alanJar dışansına
afiş yapıştırdıklan ve
çevre kirliliğine yol açtığı
gerekçesiyle kısa sûreli
gözaltına alınan 6 partili,
haklannda tutanak
tutulduktan sonra seTbest
bırakıldı. Konuyla ilgili
yazılı açıklama yapan
TKP Izmir II Örgütü ise
afişlerine el
konulduğunu, bu
uygulamanın diğer
partilere yapılmadığını
ileri sürdü.
Tahribata
nedenofeıp1
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu)
Türkiye Ziraatçılar
Deraeği (TZD) Genel
Başkanı Ibrahim Yetkin,
"3 Kasım erken genel
seçimlerinin ertelenmesi.
çok ciddi, onanlamaz
tahribatlara yol açar ve
bunun hesabını kimse
veremez" dedi. Yetkin,
milletvekılliği adaylığı
için CHP"den başvuru
yaptığını, ancak aday
seçilemediğini
söyleyerek seçimlerde
dernek olarak CHP'yi
desteklemeye devam
edeceklerini belirtti.
UNESCO
toplantısı
• İstanbul Haber Servisi
- Kültür Bakanı Suat
Çağlayan, Istanbul'da 16-
17 Eylül tarihlerinde
yapılacak "UNESCO
Kültür Bakanlan
Yuvarlak Masa
Toplantısı "na, 106
ülkeden 70'i bakan
düzeyinde olmak üzere
yaklaşık 400 kişinin
katılacağını belirtti.
Bakan Çağlayan,
toplantuıın dünya kültür
zirvesi niteliği taşıdığını
söyledi. Açıhşını
Cumhurbaşkanı Sezer'in
yapacağı toplantının
konuklan arasında, eski
BM Genel Sekreteri
Peres de Cuellar, Yaşar
Kemal gibi isimler yer
ahyor.
Çetirge
yaşamnı yidrdi
• ANKARA (AA)-
Türkiye'nin Kahire
Büyükelçisi Aykut
Çetirge, tatilini geçirmek
için gittiği Bodrum'da ani
bir rahatsızlık sonucu
vefat etti. Dışişleri
BakanlığVna 1967 yılında
giren Çetirge, Kâbil'de de
büyükelçi olarak görev
yapmıştı. Çetirge, evli ve
bir çocuk babasıydı.
Erdoğan ve Erbakan hakkındaki karar 3 Kasım'daki seçimin yazgısını da etkileyecek
Küskünlerin gözü YSK'deANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Seçimlenn ertelenip hü-
kümetin düşürülmesi için
ANAP ve YTP öncülüğünde
çalışan küskünler, Yüksek Se-
çim Kurulu'nun (YSK) Recep
Tayyip Erdoğan ve Necmettin
Erbakan hakkındaki karanna
odaklandı. tki liderin yasaklı-
lık durumuyla ilgili sonuç, se-
çimin ertelenme olasılığıyla il-
gili gelişmeleri şekillendirecek.
YTP ile oluşturduğu bloğa küs-
künlerin yanı sıra SP ve AKP'yi
de almak için örtülü girişim-
lerde bulunan ANAP, seçim
propagandasına yönelik çalış-
malannı ise askıya aldı.
"Küskünlerhareketr olarak
adlandınlan "seçimi erteletme
ktbjsinde" taraflar kısmen net-
• YTP ile oluşturduğu bloka küskünlerin yanı sıra SP ve AKP'yi de
almak için örtülü girişimlerde bulunan ANAP, seçim propagandasına
yönelik çalışmalannı askıya aldı.
leşiyor. SP'nin verdiği genso-
runun gündeme alınması için
imza toplama girişimine bazı
bağimsız milletvekilleri de yar-
dım ederken "öncü" görün-
mekten çekinen ANAP ve YTP
yönetimi, gizli görüşmelerle
çalışmalannı yürütüyor.
Yargıtay Başsavcısı'nın ih-
bar yazısı üzerine SP Başkan-
hk Divanı'nın "Yasaklar sürer-
se seçimin yapüması anlamsız"
görüşünü bildirmesi, küskünler
grubunu umutlandırdı. Erba-
kan hakkında YSK'nin vere-
ceği olası olumsuz karar, seçi-
mi erteletme bloğuyla SP'yi
yakınlaştırdı. Adaylannı tanı-
tacağı toplantıyı dün yapmayı
tasarlayan ANAP yöneticileri,
gelecek haflaki gelişmeleri dü-
şünerek programını erteledi.
ANAP yöneticileri, gelecek
hafta Meclis'in olağanüstü top-
lanması için verilecek önerge-
nin gerekçesinde "AB'ye üye-
Kkkflgilisürecin işlemediğine''
işaret edılmesını ıstıyorlar.
ANAP, öncelikle seçimin erte-
lenmesi önergesinin geçirilme-
sini, sonra hükümetin düşürül-
mesini isteyecek. ANAP kay-
naklan, bu gelişmelerin sağ-
lanmasının ardmdan, içinde
YTP-ANAP ve DYP'nin bu-
lunacağı, SP'nin dışardan des-
tekolacağı "ABhükümeanin"
kurulmasını hedefliyor.
Bu kapsamda, ANAP ve YTP
yöneticileri ile SP'liler arasın-
da gizli görüşmeler yapıldığı
iddia ediliyor. Tavnnı netleş-
tirmek için YSK'nin Erbakan
karannı bekleyen SP yönetici-
lerinin, olası koalisyonun için-
de yer almayı da koşul getirdik-
leri öğrenildi.
Gelinen aşamada, her ıkı blok
da tam olarak ağırlığmı hesap-
lamakta zorlanıyor. 3 Kasım'a
destek görünen bazı partilerin
içinden de kopmalar, hesapla-
n kanştınyor.Küskünler hare-
ketini desteklemiyor görünen
bazımilletvekilleri de seçimin
ertelenmesine genel kurula gir-
meyerek dolaylı destek olacak-
larmı belirtirken "Seçhnin 1.5
yiönceyapümasnedeniylenıa-
aş kaybimız toplam 100 nüiyar
Hra" gerekçesini öne sürüyor.
"Küskün parti" nitelemesi-
ne hedefolan ANAP'ta Işm Çe-
lebi ve Abdulbaki Erdoğmuş
seçimin ertelenmesine destek
vermeyeceklerini açıkladılar.
30'a yakın küskün adayın bu-
lunduğu DYP'de de listeye ko-
nulmayan veya seçüme güven-
cesi olmayan 10 milletvekili
küskün girişimini destekleme-
yeceklerini belirtiyor.
Demirel, Cumhurbaşkanı'nın yetkilerinin eksik olduğunu savundu
Mecüs'i fesih koşuhı6
45 gün'
• Eski Cumhurbaşkanı
Demirel, anayasanın
116. maddesinde
düzenlenen "amir
hükümlerin" pratikte
işlemeyeceğini söyledi.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) -Cumhurbaşkanı Ahmet
NecdetSezer'ınTBMM'yi fe-
sih konusunda dikkat çektiği
"anayasal şartlar" en az 45
günlük bir süreç gerektiriyor.
Bu konuda anayasada öngö-
rülen her yol, "45 gün içinde
hükümetin kurulamaması ve-
ya kurulan hükümetin bu sü-
rede gfivenoyuatamamasT ko-
şuluna çıkıyor.
Bu koşullara bağh olmaksı-
zın "Medis'ifesflı yetkisinr öte-
den beri savunan eski Cumhur-
başkanı Süleyman Demirel, ana-
yasanın 116. maddesinde düzen-
lenen "amir hükümlerin*' pra-
tikte işlemeyeceğini vurguladı.
Demirel, "Türkiye'debuııahm
gibi önemli ber sebepte Mec-
lis'in feshedflmesi ve seçhninye-
nDenmesi Meclis'in kendisine
bırakıhmşar. Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel, Eptim Elektrik şirketinin OSTtM'dcki yeni fabrikasmı açü. (Fotoğraf: AA)
seçimi yenilevebilmelidir. Bu
bizim rejimin eksiğkür" görü-
şünü dile getirdi. Anayasanın,
TBMM seçimlerinin Cum-
hurbaşkam'ncayenilenmesi''
başlığını taşıyan 116. madde-
si şöyle:
-Bakarüar Kuruluram 110.
maddede beurblen güvenoyu-
nu afennamaq ve 99. veya 111.
maddekr uyannca güvensiziik
oyuyladüşürülmesi haflerinde,
45 gün içindeyeni Bakanlar Ku-
ruhı kurulamadığı veya kund-
duğu hakle güvenoyu ahmadı-
ğı takdirde Cumhnrbaşkam,
TBMM Başkanı'na danışarak,
seçimlerin yenflenmesine karar
verebüir.
Başbakanın güvensiziik
oyuyladüşürühneden istifa et-
mesi üzerine45 gün içinde ve-
ya yeni seçilen TBMM Baş-
kanhk divanı seçiminden son-
ra yine 45 gün içinde Bakan-
lar Kurulu'nun kurulamama-
sı halkrinde de Cumhurbaş-
kanı TBMM Başkanı'na da-
nışarakseçimlerin yenflenme-
sine karar verebihr.
Yenikme karan Resmi Ga-
zete'de yaynnlanır ve seçime
0dibr.~
DYP lideri Tansu Çiller, sağ oylann sandıkta birleşmesini istedi
Seçimi erteletmek vatana ihanettir
İstanbul Haber Servisi- DYP
Genel Başkanı Tansu Çiller,
"Kim seçimleri erteletmek isti-
yorsa bu nûUeteihaneteder" de-
di. Çiller, DYP'lılerden seçim
erteletme girişımleri başarüı ol-
ması durumunda Ankara'ya yü-
rümelerini istedi.
Çiller, dün partisinin Meci-
diyeköy'deki yeni İstanbul II
Başkanlığı binasını açtı. Bina
önünde, seçim otobüsünden par-
tililere seslenen Çiller, "Bu de-
fa Kırat'm büyük bir misyonu,
davası var ve şahlanışmın nede-
ni var. Merkez sağdald dağuuk-
hk, Türkiye'yi sdanuya sokmuş-
tur. Türkhe'nin tek adresi var:
Kırat" diye konuştu. Açılışa ka-
tılanlardan sağ oylann birleş-
mesi için söz isteyen Çiller, hü-
kümetin DSP, MHP, ANAP ve
4'üncü ortak Kemal Derviş'ten
kurulduğu görüşünü anlatarak
Derviş'in üretimsizlik, işsizlik
ve yoksulluğun sorumlusu oldu-
ğunu savundu. Çiller, "Sandık-
ta kimden hesap sorulacak?
CHP'den. Çünkü 4'üncü ortak
oldular" diye konuştu.Seçimi
erteletme girişünlerini de de-
ğerlendiren Çiller, şöyle devam
etti: "Kimbuoyunlanniçinegj-
riyorsa, kendi çıkannı nuHet çı-
kannın üstünde görür. Seçim-
ler 3 Kasım'da yapılacaknr. Ak-
si takdirde İstanbuDudava arka-
daşlanmdan bir şey istiyonım.
Eğer bunu yapmaya kalkariar-
sa Ankara'ya yürüyün.'' Açılı-
şa îstanbul Esnaf ve Sanatkâr-
lar Odalan Birliği Başkanı Su-
at Yalkın ve Âşık Veysel'in oğ-
lu Ahmet Şaoroğhı da katıldı.
Ertelenmesin'
Baykal:
Türkiye'ye
kıymayın
tstanbul Haber Servisi -
CHP Genel Başkanı De-
niz Baykal, Türkiye'nin
AB 'ye girme işiyle seçim-
lerin yapüması konusunun
birbiriyle çeüşmediğini be-
lirterek "Aynca seçhnin er-
telenmesine yöneuktarüş-
malarTürkiye'yezararve-
riyor" dedi.
Ankara'dan îstanbul'a
dün gelen Baykal, Atatürk
Havalimanı 'nda gazeteci-
lerin sorulannı yanıtladı.
Bazı milletvekillerinin er-
ken seçim tarihini ertelet-
me girişimleriyle ilgili bir
soru üzerine Baykal, "O
arkadaşlanmı da anlama-
ya çahşıyorum, ama doğru
değiL Türkiye'ye bu yapıl-
maz. Türkiye'yekhnse lay-
masın, yakışmıyor'' dedi.
Baykal, Türkiye'nin bu tar-
tışmalardan büyük zarar
gördüğünü de vurguladı.
Baykal, "ABşseçimlerden
güçhi bir iktidann ortaya
çıkarak AB ile uişkflerin
>
i
apKi bir anlayışla ete ahn-
masuu istiyor" dedi.
Aday üsteleri
Baykal, milletvekili aday
listesinin parti içinde her-
hangi bir olumsuzluk ya-
ranp yaratmadığına ilışkin
sorulan da "Hayır yarat-
madLÖrgütümüzçokmut-
lu" diye yanıtladı.Baykal
şöyle devam etti: "Adayla-
nmızın gerçek nitetikleri-
ni kamuoyu daha tam kav-
rayamadî. Biz çok köklü
bir değJşim gerçekleştiri-
yoruz. CHP adayBstesiTur-
gut Özal'uı 1983 yıunda
denedigi türden bir bü\ük
değişimi Türkrve'ye getir-
me iddiasmda bir üstedir.
Bizm 550 kişüik aday Bs-
temizin içinde 38 kişi par-
lamento deneyiminesahip-
tir. Tophımu sh^sete taşı-
maya yönelik iddialı bir
açıhm sergürvor."
IRMIKIAYDIN ENGtN aengin@doruk.nettr
Ekrana çıkıyor yineliyor, bıkıp
usanmadan vurguluyor, miting
alanlannda lafı döndürüp dön-
dürüp oraya getiriyor; parla-
mentoda bir kez daha yineli-
yor... Rakibinzayrfnoktasını bul-
muş boksör gibi habire o nok-
taya vuruyor ve habire puan
topluyor. Düne kadar kesin gö-
züyie bakılan seçim yenilgisi ye-
rini seçim zaferine bıraktı. Şim-
di "Acaba arayı biraz daha aça-
bilir miyim" hesabında...
Gerhard Schröder'den söz
ediyorum. Alman Sosyal De-
mokrat Partisi'nin (SPD) önde-
ri, işbaşındaki koalisyon hükü-
metinin başbakanı Gerhard
Schröder'den...
Almanya'da 22 Eylül'de se-
çim var ve seçimlere artık 8 gün
var. Açıklanan kamuoyu anket-
leri SPD'nin yüzde 39, yüzde
39.5 oy oranı ile yanşı önde gö-
türeceğini, Yeşillerle birlikte hü-
kümeti kuracaklannı gösteriyor.
Seçim bu. Gerçek, sandık
açılınca belli olur ve sadece o
zaman belli olur. Sandık herza-
man sürprizlere gebedir. Ama
bugüne dek Alman kamuoyu
araştırma kurumlarının anket
sonuçları ile seçim sonuçları
hep örtüştü. Yani seçim günü-
ne kadar oylarda güçlü bir dal-
Bir Denek Taşı: Irak Savaşıgalanmaya, kaymaya yol aça-
cak bir gelişme olmazsa Bav-
yera gericilığinin etebaşısını baş-
bakan adayı yapan Hıristiyan
Demokratlar avuçlannı yalaya-
cağa benziyorlar.
Seçimin ayrıntılannı, seçim
öncesi olup bitenleri ve olup bi-
tecekleri Cumhuriyet'in Alman-
ya Bürosu'ndaki arkadaşlanmı-
za bırakalım. Biz SPD'yi geride
götürdüğü yarışta öne geçiren
"temel etken"e gelelim.
Gerhard Schröder aynen şöy-
le dedi:
- Benimyönetimimde Alman-
ya, Irak'a yönelen bir savaşa
katılmayacaktır!..
Bu kadar kısa, açık ve ke-
sin...
Schröder'in hızlanan seçim
kampanyasında sürekli yinele-
diği de ışte bu yalın, kısa ve ke-
sin tutum.
• • •
22 Eylül'de Almanya'da se-
çim var.
3 Kasım'da da Türkiye'de se-
çim var.
Ne dersiniz?
Alman sosyal demokratlannın
seçmenlereverdiklerisözü, biz
soruya dönüştürüp Türkiye'de
seçim yanşına katılan partilere
yöneltsekmi?..
Tümüne soralım:
- 3 Kasım 'da iktidara gelirse-
nzyada barajı aşıp Meclis'egir-
meyi başanrsanız; koalisyonun
birkanadı olup hükümet kurar-
sanız ya da muhalefete aynlan
koltuklara oturup ülke siyase-
tine yön vermeye çalışırsanız
ABD, Irak'a saldınnca tutu-
munuz ne olacak?
Sözü evirip çevirmeden, ıvır-
madan kıvırmadan, birkaç an-
lama gelebilecek sözcük oyun-
lanna başvurmadan yanıtlama-
lannı ıstesek:
- Türkiye'yi savaşa sokacak
mısınız, sokmayacak mısınız?
• • •
Bu soru kilit bir soru.
Soru bir siyasal denek taşı.
Ak koyunla kara koyunun,
yurdunu, halkını sevenle
ABD'nin dümen suyunda siya-
set yapanın aynlacağı bir denek
taşı.
Hani herkes birbirine "kime oy
vereceğini" soruyor ya, işte si-
ze yanıt için mükemmel bir
anahtar.
- "Kime oy vermeli."
Sorusunun içi boş. Soruyu
böyle düzenlemenin ciddiye alı-
nır yanı yok.
"Hepsi kötü ama bu biraz da-
ha az kötü" gibi gerekçelerie
bir partı yeğlemenin de âlemi
yok. Partilerden birini yeğleme-
nin (ya da hiçbirini yeğlememe-
nin) ciddi bir nedeni, bir teme-
li, bir gerekçesi olmalı.
Alın size yaşamsal önemde
bir gerekçe:
- Türkiye'yi Irak savaşına
sokacak mısınız, sokmaya-
cak mısınız?
Bu kadar. Kısa, kesin. Siyah-
beyaz.
Yazı mı, tura mı?
(Nasıl olsa para havada kal-
maz, düzgün zemine düşerse
dikine dedurmaz. Yani yazı mı,
tura mı?)
3 Kasım'a daha 50 gün var.
50 gün boyunca partilerin
kahve toplantılanndan miting-
lerine kadar karşılaşılan her
adaya, her lidere, her parti ön-
de gelenine bu soruyu yönelt-
sek...
Meslektaşlanmız gazete say-
fasında, TV ekranında karşılan-
naaldıklan politikacıya, hele he-
le ve ille de parti önderlerine bu
kısa ve yalın soruyu yönettseler
ve kaçamak yanıtların önünü
meslek hünerleri ile kesip, açık
seçik bir yanrtı zoıiasalar...
Seyreyieyin siz gümbürtüyü.
Nice Müslümanın haçı çıkar
koltuk altından...
Alman politikacılan bu soru
birbirinden ayırdı. Kimin ne ol-
duğunu ortaya koydu. Hıristi-
yan Demokratlar önce kekele-
yip, lafı gevelediler ama ardın-
dan ister istemez baklayı ağız-
lanndan çıkardılar:
- Mecburen müttefikimiz
ABD'nin yanında yer alınz.
Sosyal demokratlar, Yeşiller
ve sosyalist solcular (PDS) da
tersini söylediler. Kuşkusuz
SPD'nin söylediği, en güçlü ik-
tidar partisi adayı olarak çok da-
ha önemliydi:
- Hayır, bizim yönetimimizde
Almanya, Irak savaşına katılma-
yacak!..
Alman politikacılann seçmen-
lerinden esirgemedikleri yanıtı,
bizim de kendi politikacılanmız-
dan istemek hakkımız olsa
gerek...
Haydi soralım...
Bakalım ne dıyecekler?..
(Kih, kih, kih...)
POLİTtKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETtNKAYA
Mavi Bir İklime
Düşsel Yolculuk...
Ay ışığı pencereden girdiğinde hep babamın göl-
gesi düşer odanın içine...
Çocukluğum gelir aklıma.
Birtaşra kasabasının yalnızltğındadolaşırgibi olu-
rum. Annem karşı kanepede oturuyordur. Aylardan
belki eylüldür...
Gece sessizdir.
Son yıkjızlar gülümsemektedir o sırada.
Hafıf bir serinlik saçlanmda dolaşmaktadır...
Sessizceağlanm!..
Kimseler görmez!..
Kimi zaman dalanm, uzak kentlere doğru yolcu-
luğaçıkanm...
Karanlıklann sevinçle kapladığı ince bir güzel-
lik, yaban güvercinlerinin türküsüdür o saatlerde...
Bir çocuğun ağlamasını duyanm!..
Oyun hamurianyla pasta yapan çocuk gecenin ses-
sizliğinde çoğalmaktadır...
Ben buğulu aynaların, ölmüş alevlerin içinde yü-
rürüm Andre Breton'un dizelerinde kalınlaşan du-
varörer, birkadınınaydınlıkgözbebekleriniseçerim...
Saçlannın okyanusunda, içli türkülerle, her ulus-
tan güçlü insanlarla birlikte olur, güzel bir geminin
kamarasında sonsuz denızlere açılınm...
Inci çiçeği kadının gözlennden, uçsuz bucaksc gök
bilinmez iklimlerden hafif bir sıcaklık getirir!..
Binlerce mavi yıldız toplanm Gümüşlük'ten, Ka-
raburun'dan nergis, karanfil!..
Toroslar'da, Ida'da boynu bükük sümbülüm-
dür!..
Foça'da Sıren kayalıklannda ay ışığına kafa tuta-
rım!..
Denizi yudumlarım bir sabah, bir zeytin tanesin-
de adını yazanm taş duvarlara...
Saklanmış şarkı notalannda Philip Larkin gibi aşk-
lann derinliğine inerim; Behçet Necatigil'in bir si-
yahın ortasına damlamış yeşilde adını hatırlanm...
Ne zaman bir kadın ağlasa sen çıkarsın karşı-
ma; sen bir çocuk gibi elinde oyuncağıyla açan çi-
çekler gibi güzel kokarsın!..
Ay ışığı pencereye düştü yine!..
Babam ıslak gözleriyle seyrediyor beni, annem bir
ağacın yapraklan gibi hareketli!..
Sessızce ağlamak geçiyor içimden...
Sessizce dokunmak sana, Melih Cevdet An-
day'ın dizelerinde olduğu gibi:
"Dağıtır saçlannı ve yalvarıp uzaktan
Mavi bir ıklim gibi çağınr beni sesin,
Tertemiz göklerinde dal dal erguvan açan
Rüyalanma ışık ve özlem serpmektesin."
* • •
Eylül şafağı hüzünlendirir beni!..
Kaçıp gitmek istenm ansızın!..
Elimden tutarsın o sırada...
Gülersin, ardmdan ağlarsın!..
Bilir misin karanlık bir dalganın sarkacıdır yaşam-
laölüm!..
Gizli bir yerartı sevinci o karanlığı alıp götürür...
Ateş buza vanr, ölümse yaşama!
Bunu hiç unutma!..
Toprağın ve yıldızın kokusunu severim ben eylül-
de!..
Bak alaşağı edilmiş bir gecede kanın kapılan
yok, bir utanç belırtısi de...
Ama kan ezilmiş tutku var!..
Hani denize yakın mağaralarda bir susuzluk du-
yar ya insan, yıldızlı bir gecede Yorgo Seferis Çan-
darlı'dan Urla Iskelesi'ne yürür ya denizi aşarak,
işte benimkisi de sonu gelmeyen bir yolculuk, bu-
nu böyle bil!..
Mavi ışıklarla yivlenen gökyüzünde, baskına uğ-
ramış kara orman düşleriyle öpüşürken Ahmet Ce-
mal'in Cumhuriyet'teki yazısı seni çok etkilemış ve
saklamıştın...
Belki senden önce okumuştum çocuğum Ahmet
Cemal'in yazısını...
Telefon edip şöyle demiştim:
"Nasılsın Ahmet Cemal!"
Sesi titriyordu!..
Uykuda gibiydi sanki!..
Ölüme doğru bir yolculuk öncesinde miydi?
Ölüm kül rengi bir uyku muydu?
Yazısını dün sabah yeniden okudum Ahmet Ce-
mal'in!..
Onurlu biraydının, biryazann yaşamını düşün-
düm...
Ne diyordu Ahmet Cemal:
"Ben, paranın romanını hiç yazmadım!"
O sırada telefon çaldı...
Arayan Şükran Kurdakul'du...
Sesı boğuk boğuk geldi...
Şimdi saat kaç bilmiyorum...
Ay ışığı odaya vurdu, babamın gölgesiyle buluş-
tum. Annem maviler içindeydi...
Güzel Lara, minik Lara sen ne de güzel gülüm-
süyorsun!..
Sen şiirierle büyüyorsun!..
hikmet.cetinkayaocumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/513 90 98
Hikmet ÇETİNKAYA
kadınlaryağmurvekuşlar
c u n i A Y . nc0 2 I 2 - 5 I 2 42 19 Fak>