12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 15 AĞUSTOS 2002 PERŞEMBE 8 HABERLERIN DEVAMI ** G U N C E L CÜINEYT ARCAYÜREK • Baştarafı l. Sayfada 6 ay para istemeyjn" demiş ve sorun çözülmüş. Iç ve dış borçlar 200 milyar doları çoktaaan aş- tı. Recep Bey (tabiı milletvekili olabilir, düşlerin- deki başbakanlık koltuğuna oturursa) örneğin yüzde 14 faızli 34 milyar dolar kredi namıyla borç aldığımız IMF'ye "şu kadar ay geri ödeme iste- me" diyecek ve IMF, bu isteğe Recep Bey'in bı- yMan uğruna eyvallah diyecek! AKP Başkanı güldürüyor insanı. Yaz sıcağı ve yaşam sıkıntısından buram buram terleyen bi- reylere neşe katmak için bu türden fevkalade pa- lavra çözümler üretiyor. IMF konusundaki görüşleri de parlak. Dayat- malarla Türk ekonomisini bir noktaya getirmek- le övünen IMF'yle pazarlığa girişeceğinin ilk işa- retlerini veriyor. "Iktidarlannda 'revize etmek kaydıyla' IMFpo- litikalannı uygulayacaklarını" söylüyor. Devletgerçeklerinden habersiz bu kafa mı eko- nomiyi düzlüğe çıkaracak? Daha neler neler var Recep Bey'in torbasında. örneğin kadın-erkek eşitliği üzerindeki müthiş ir- delemeler. Iki cins arasındakı dengeyi anlatır, ka- dınlara seçimlerde (adaylık ücretinde) özel kon- tenjan tanımayacaklarını açıklarken verdiği ör- nek, sağmdan da baksanız solundan da evlere şenlik. Diyor ki: "Nasıl ki (kadınlar) Meclis'e gir- diklerinde milletvekili maaşlan eşitse, adaylık ko- nusunda da baştan eşit şartlarda yarışmaları ge- rekir" Bu kafa mı sosyal dengeleri kuracak? Aday saptama yöntemi ise dört koşula bağlı. örgüt eğilimini, kamuoyu araştırmasını, çapraz ölçümleme, adaleti, liyakatı, ehliyeti ve emniyeti ön plandatutacaklarmış. Bir eksik var bu sıralamanın dördüncü aşama- sında... Falan filan derken aday adayının Islami degerlere ne ölçüde bağlı olduğunu saptamak! • • • AKP Genel Başkanı'nın giyim kuşam konusun- daki davranışlarını 1960'lardaSovyetlerBiriiği'nin Ankara büyükelçisinin davranışlarına benzetiyo- rum. Büyükelçi, ülkesinde Batı ürünü hemen hiç- bir şey satılmaz ve kullanılmazken Kent sigara içer, Italyan ayakkabıları ve elbiseleri giyerdi. Değiştim deyişine aldanmayın. Islami ilkelerle yoğrulan kafasının derinliklerinde Batı dünyası ile derin muhabbeti onaylamayan Recep Bey de ayakkabıdan kravata kadar baştan aşağı Batı markalı. Zarf Batılı, mazruf Doğulu! Geçen gün bir TV'de idam konusunda konu- şuyor. Komisyonda AKP'liler AB uyum paketin- den idam cezasının kaldırılmasını içeren birinci maddenin çıkanlmasını öneren önerge vermişler, MHP'liler katılmarnış, istem reddedilmiş. Recep Bey o gün bugündür MHP'nin seçim stratejisini anlamamış. Zira MHP, iki ortağının kendi dışında muhalefet partilerı ile anlaşarak so- nuç almasını istedi. Dediği gibi oldu. Fakat MHP, daha aylar önce idam konusunu öteki partilere karşı erken seçim- de birsilah gibi kullanmayı, 1999 seçimlerindeki Öcalan'ı ipe gönderecekleri vaadini niçin yerine getiremediklerini bu yoldan anlatmayı stratejik bir yöntem olarak saptadı ve uyguladı. MHP yönetimi "öteki" partilerin anlaşarak ida- mı kaldırmasına adeta dua ediyordu. Recep Bey MHP'nin komisyondaki davranışı- nı bir çeşit enayilik gibi göstermeye ve bu yoldan MHP'yi halk indinde küçültmeyi öngören irdele- meler yapıyor. •*• Hazretin zıddı Kemal Derviş ise başka bir âlem. YT lideri Ismail Cem bile isyanları oynayan demeçler veriyor. "Halkın gündeminde ittifakyok" diyor. Derviş ittifaka "şahsi, liderlik veya örgütsel ne- denlerle karşı çıkılmasını mantıklı" bulmuyor. Demirel'le yıldızı barışık değil ama eski cum- hurbaşkanından arta kalan kimi söylemleri yanm yamalakkullanıyor. Ittifakı "kendim için istemiyo- rum" diyor. "Kendim için istiyorsam namerdim" deseydi Demirel'le ittifak etmiş olmayacak mıydı? Eğitim-Sen'in araştırması Türkiye eğitimde sınıfta kaldı ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - Eği- tim-Sen tarafindan ya- pılan bir araştırma, AB'ye aday Türki- ye 'nin, "eğitim notu- nun kırık olduğunu" ortaya koydu. Araştır- maya göre eğitime ayırdığı yüzde 2.2'lik payla dünya sıralama- sında 105. sıradabulu- nan Türkiye, AB ülke- lerinin yanı sıra AB' ye aday diğer ülkelerin de çok gerisinde kaldı. Eğitim-Sen'in "Av- nıpa Ülkelerinde Eği- timin Sayısal Duru- mu" başİıklı araştır- masında, Türkiye'nin 15 yaş altı nüfus ora- nında, yüzde 30'luk oranla Avrupa'nın en genç ülkesi olduğuna dikkat çekti. Araşhr- maya göre, Gayri Safi Ulusal Hasıla'dan (GHMH) eğitime ayn- lan pay ise yüzde 2.2 düzeyinde kalıyor. Eği- tim-Sen araştırmasında şu saptama ve değer- lendirmeler yer alıyor: • Türkiye nüfusunun yüzde 30'u 15 yaş altı olmasına karşın, ulusal gelirden eğitime ayn- lan pay yüzde 2.2. Bu oran, 15 yaş altı nüfu- su yüzde 18.6 olan Ro- manya'da yüzde 3.6 iken 15 yaş altı nüfusu yüzde 18.5 olan ts- veç'te yüzde 7.8. • Türkiye'de okuma yazma bilmeyenlerin oranı, erkeklerde yüz- de 7.5, kadınlarda yüz- de 25.9'ken, bu oran Bulgaristan'da erkek- lerde yüzde 1.2, kadın- larda 2.6. AB'ye üye ülkelerden Danimar- ka'da ise okuma yazma bilmeyen yok. • Türkiye'de 100 bin kişiye, 2 bin 301 yük- seköğretim mezunu denk gelirken Bulga- ristan'da 3 bin 110 ki- şi, AB üyesi Finlandi- ya'da ise 4 bin 418 kişi düşüyor. • Türkiye'de, bir il- köğretim öğretmenine 28 öğrenci düştüğü be- lirfenirken Roman- ya'da bir öğretmene 20, Isveç'te ise 8 öğrenci denk geliyor. Öte yandan araştır- mada, bu yıl Türki- ye'de 560 bin öğrenci- nin sınıftekran yaptığı ve derslik başına 56 öğrenci düştüğü belir- tildi. Araşrırmada yeni eğitim-öğretim yılında 1.2 milyon öğrencinin ilköğretime kayıt yap- tıracağı işaret edilir- ken, eğitime devam e- den öğrenci sayısının 13 milyon 900 bin ol- duğu kaydedildi. BaykaPdan birlik çağrısı• Baştarafı 1. Sayfada şüncelenmi biliyor. Bu tip çalışmalar toplumun değişik kesimlerini çok yakından ilgilendıriyor. O kesimler çok gayret için- de. Artık, gelinen noktada bu tip rrafîklenn fazla önemi kalmadı. Durum netleşmiştir. Türkiye'nin ekonomik krizden etkin bir yönetimle çıkabilme- si için güçlü, çağdaş bir iktidara ihtiyacı var. Bu yönetimi bırlikte bulmalı- yız. Bunun nasıl gerçek- leşeceği bir muamma de- ğil. Ortada CHP var. Ulu- sal Kurtuluş Savaşı'nı ya- pan parti, yükselen bir si- yasi güç. CHP böyle bir bütünleşmenin çatısıdır, odağıdır. Bir başka şey önermeyi bile düşünen kimseyi görmedim. - Güçlerin toparlanma- sına ihriyaç var. Olayı ter- minoloji tartışmasına döndürmek önemh değıl. Ittifaklar umurumda de- ğil yaklaşımı doğru değil. Sonra herkes pişman olur. Fazla zaman yoktur. Ta- rihi bir kavşak noktasın- dayız. Herkesi, kişiliğini aşarak beraber olabilece- gi insanlarla bütünleşme- ye çağınyorum. Cem'i de,YTP'yıde,elbetteSa- yın Derviş'i de davet edi- yorum. Katkı verecek herkesin el ele vermesi gerektiğine inanıyorum. Herkes ciddi olmahdır. Sorumlu olmahdır. Ben Sayın Cem'in yaklaşımı- nı gazetede, televizyonda gördüm. Birbirimizi an- lamak için yüz yüze gel- mek iyi bir yöntemdir. - Bugüne kadar sustum, bu talep olgunlaşsın iste- dim. Bir de artık 12'ye 5 var. Vakit kalmamıştır. çelebi, ittifak için Ecevit ve Karayalçm'ı ziyaret etti SHP öneriyideğedendirecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - SHP Genel Başkanı Murat Kara- yalçın, solun tek çatı altında toplan- masına ilişkin kendileri tarafindan ha- zırlanan projenin CHP, DSP ve YTP tarafından olumlu karşılanmadığını belırterek "Seçim ittifakı konusun- da biz projemizi ortaya koyduk, reddedildi. Ama böyle bir proje ge- lirse değerlendiririz" dedi. Karayal- çuı, CHP lideri Deniz Baykal'ın sol- da birlik çağınsını da değerlendire- ceklerini kaydetti. DÎSK Genel Başkanı Sülevman Çelebi, solda birliğin sağlanması amacıyla başlattıklan temaslar çerçe- vesinde Karayalçın'ı, parti genel mer- kezinde ziyaret etti. Çelebi yaptığı ko- nuşmada, daha önce ziyaret ettikleri Başbakan Bülent Ecevit'in, DlSK'in çabalannı "olumlu" karşıladığını an- cak, seçim ittifakına ilişkin görüşün- de değişiklik olmadığını söyledi. Ka- rayalçın ise "Testiyi getirenle kıran arasındaki ayrımı iyi yapın, 3 Ka- sım'da 3. Miİliyetçi Cephe'nin gel- mesi mümkün. Bunun önlenmesi si- zin. bizim çabamızla olacak" dedi. Herkes lütfen sorumlu ol- sun, herkesi kucaklama- ya hazınz. Bir araya gel- menin yolunu buhnalıyız. Artık oyalanma şansı kal- madı. Herkesi ciddiyetle harekete geçmeye çağın- yorum. - Bize sözü var, nikâh kıydık, bu yaklaşımlar doğru değil. Karşılıklı ki- şisel bağımlılıklann öte- sinde toplumsal sorum- luluklan dikkate alarak bunun gereğini yerine getirmeliyiz. Elbette bir- leşelim, bunun bir yolu bulunur. Bunu içine sin- diremeyenler var. Sayın Derviş çıkmış, birleşin diye uğraşıyor. Bir arka- daşımız 'gerek yok' di- yor. Orurup konuşalım. Gelin el ele verelim, an- gajmanlannızın tutsağı olmayın. Sayın Derviş'i de rahat bırakın. Birileri de gaz \ermeyi bıraksın. Bırakın herkes sağdu- yuyla karar alsın. Almanya'da AKP'ye yakın takipANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Almanya Anayasayı Ko- ruma Orgürü'nün hazırladığı gü- venlik raporunda, AKP'nin yüz- de 25 'lere varan kamuoyu deste- ğine ulaştığı savıınulurken Al- manya'da da örgütlenmek için hazırlıklara başladığı bildirildi. Raporun "güvenliği tehdit eden aşırı uçlar" başlığı altında, Mil- li Görüş'e (IGMG) rakip bir or- ganizasyon kurma hedefindeki AKP'nin sempatizanlan arasın- da araştırma yaptığı kaydedildi. Alman güvenlik raporuna gö- re son dönemde gençlere yönelik faaliyetlerini arttıran Islamcılar, iç güvenlik açısındanriskoluştu- ruyor. Almanya'nın Bavyera Eyaleti Anayasayı Koruma Ör- gütü, hazırladığı güvenlik rapo- runda "Yurtdışından Kaynak- lı. Güvenliği Tehdit Eden Aşın Uçlan" mercek altına aldı. Yılın ilk 6 aylık dönemini kap- sayan raporun Türkiye başlığı al- ttnda, "Hilafet Devleti ve tslam Toplumu Milli Görüş aGMG), PKK-KADEK ile Türk Mark- sist-Leninist" örgütler incelen- di. Raporun Milli Görüş Başlığı altında AKP ile ilgili olarak da bilgilere yer verildi. Rapordan çarpıcı başlıklar şöyle: • Hilafet Devleti ve tslam Top- lumu Milli Görüş (IGMG), bü- yük ölçüde Fazilet Partisi ve o- nun devamı niteliğindeki Saadet Partisi'nin etkisi altında bulun- maktadır. Bu seneki genel top- lantılannı Hollanda'da yapan IG- MG'nin etkinliğine Almanya ve Batı Avrupa ülkelerinden yakla- şık 20 bin kişi katıhnıştır. • Son dönemde IGMG'nin gençlere ve çocuklara yönelik fa- aliyetlerini arttırdığı görülmek- tedır. IGMG, çocuk kulüplerin- deki üye sayısını 3 binden 6 bine çıkarmayı hedeflemektedir. • Kamuoyunda sürdürülen ya- saklama karan tartışmalan nede- niyle IGMG aşın söylemlerden kaçınmakta, ancak Islam dünya- sına hâkim olma amacından vaz- geçmemektedir. • Türkiye'de Fazilet Partısi'nin yasaklanmasının ardından kuru- lan AKP, kamuoyu yoklamalan- na göre yüzde 25'lik bir desteğe ulaşmaktadır. AKP'nin Alman- ya'da da örgütlenme çabasına girdiği anlaşılmıştır. Parti, Al- Çek Cumhuriyeti'nde tahliye edilen insan sayısı 200 bine ulaşırken Prag'da askerler ve gö- nnllöler bazı binalan korumak için kum torbalarıvla barikat kuruyor. (Fotoğraf: RELTTERS) Prag sıdar altındaDış Haberler Servisi - Çek Cumhuriyeti'nin başkenri Prag'ın ortasından geçen Vlta- vaNehri'nin sağanaklaryüzün- den kabaran sulannın, yaz ay- lanndaki normal düzeyinin 7.5 metre üzerine çıktığı belirtildi. Sel sulan önceki gece yansı, Prag Kalesi'nin altında bulu- nan Bohemya krallanmn otur- duğu ortaçağdan kahna Mala Strana bölgesine ulaştı. Göre\- liler ve gönüllüler, turistlerin akın ettiği tarihi Mala Strana Meydanı'ndaki 13. yüzyıldan kalma binalan korumak için kum torbalanyla setoluşturma- ya çalışıyor. Yetkililerin, Eski Şehir'deki tarihiYahudi mahal- lesi Josefov'un boşaltıhnası emri verdikleri bildirildi. 19. yüzyıl tarzı ve görkemli sütun- lanyla ünlü Çek Ulusal Tiyat- rosu da Vlata Nehri'nin sulan nedeniyle büyük tehlike altın- da. Çek televizyonu, sulann ti- yâffonun7 rJöSrunîkatına glrdi- ğini bildirdi. Ülke çapında tah- liye edilen kişilerin sayısı 200 bin kişiye ulaşırken Prag'dan da 70 bin kişi tahliye edildi. Avusrurya, son bir haftada meydana gelen şiddetli yağışla- nn neden olduğu sellerle boğu- şurken yağış bazı bölgelerde hafifleyerek devam ediyor. Özellikle Aşağı AvTisturya eya- letinde olağanüstü dunımun devam ettiğini haber veren kur- tanna ekipleri, bölgedeki çeşit- li yerleşim birimlerinden 60 bin kişinin tahliye edildiğini belirt- tiler. Bölgedeki nehir ve baraj- ların taşması sonucuViyana'yı ülkenin batısına bağlayan B12 yolu tümüyle trafığe kapahldı. Sellerde ölenlerin sayısının 7'ye yükseldiği açıklandı. 'Sel hırsızları' işbaşında Bu arada, kurtarma ekipleri- nin arasına kanşan bazı soy- gunculann Aşağı Avusturya eyaletinde sel sulan altında ka- lan bir kuyumcu dükkânından 500 bin dolar değerinde elmas ve diğer taymetli taşlan çaldık- lan saptandı. Ahnanya'daysa 11 kişi ölürken 17 bin kişi ev- lerinden tahliye edildi. Alman- ^ â Başbakanı Gerhard Schr6- der, sel felaketinden etkilenen kişilere bürokratik engel çıkar- madan geniş çaplı yardım ya- pacaklannı söyledi. ÖIü sayısı artıyor Sel sulan Rusya'da 59, Fili- pinler'de 16, Hindistan'da da 800 bin kişinin hayarmı kaybet- mesine neden oldu. Iran'da ölenlerin sayısı 35'e yükselir- ken 30 kişilik bir otobüsün sel sulannda kaybolduğu bildirildi. Avrupa yaklaşık bir haftadır sellerle boğuşurken îskandinav ülkelerinde sıcak yaz günleri yaşanıyor. Meteoroloji yetkili- leri, hava sıcaklığınm 20 ila 25 derece olduğu İsveç, Non ; eç, Danimarka ve Finlandiya'da güneşin gökyüzünde parladığı- nı bildirdiler. Bölgede hava sı- caklığının bu ay geçmiş yıllara oranla ortalamanın 3 derece üs- tünde olduğu, sıcak yaz günle- rinin önümüzdeki birkaç gün daha süreceği belirtildi. îran'ın Zabul kentinde önceki gece ya- şanan kum fırtınası 50 kişiyi hastanelik etti. IRNA'nın habe- rine göre Pakistan sınınndabu- lunan Sistan-Belucistan eyale- tinin başkenri Zabul'daki hasta- ^ıekaynaklan, saatteki hızTrTö^ kilometre olan kum firtınasın- dan sonra 100 kişinin hastane- ye başvurduğunu söyledi. Has- taneye başvuranlardan 50'si ayakta tedavi edilirken 50'si so- lunum yolu rahatsızlıklan ne- deniyle tedavi altma alındı. manya'daki sempatizanlan ara- suıda IGMG'ye rakip bir organi- zasyon kurmak için araştırmalar yapmaktadır. Almanya Anayasayı Koruma Örgütü, hazırladığı raporun PKK-KADEK ile ilgili bölü- münde de şu bilgilere yer verdi: "Almanya'da 1993 yılından bu yana yasaklı olmasına rağ- men PKK ve KADEK'in fa- alivetlerini sürdürmeye çalış- tığı görülmektedir. 23 Mart 2002'de Düsseldorf'ta yapı- lan Nevruz etkinlikleri bunu göstermektedir. Şiddetten vazgeçme kararı alan örgüt, bu kararından her zaman ge- ri dönebilecek bir yapıda bu- lunmaktadır. Süreldi izlen- mesi gerekmektedir." KUZEYIRAK'AGEÇİŞ Türkiye'den İsveç'esitem ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Türkiye, îsveçli bir grup parlamenterin Kuzey Irak'a ge- çişine güvenlik koşullan nede- niyle izin verilemediğüıi açıklar- ken iki ülke bakanlan arasında konuyla ilgili yazışmalann "ba- sınla paylaşılmasınf' yadırga- dığını bildirdi. İsveç'inAftonb- ladet gazetesinde yayrmlanan parlamenter grubun mektubun- da, durumun bir AB adayı üUce- ye yakışmadığı belirtildi. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Bü- yükelçi Yusuf Buluç, haftalık basın toplantısında sorular üzeri- ne, Kuzey Irak'a Türkiye üzerin- den geçmek isteyen Îsveçli par- lamenterlere güvenlik gerekçe- siyle izin verilemediğini söyledi. "Içinde bulunduğumuz gün- lerde cari güvenlik koşullan s«z konusu geçişin gerçekleşti- rilmesine uygun değildir" di- yen Buluç, "Ziyaretin yapıla- mıyor olması sıkıntıya yol aç- mış ise bundan dolayı üzünrü- lerimizi de bildiririz" dedi. Dı- şişleri sözcüsü, İsveç Dışişleri Bakanı Anna Lindh'in Dışişleri Bakanı Şükrü Sina Gürel'e ko- nuyla ilgili yazdığı mektubu ba- sına açıklamasıyla ilgili olarak da "Yüksek siyasi makamlar arasında yapılnuş olabilecek muhaberatın basınla payiaşıl- mış olmasuıı yadırgadığımızı bildirmek isterim" dedi. 'AB adayına yakışmıyor' Bu arada muhabirimiz Gürhan Uçkan'ın haberine göre, olay İs- veç basınında geniş yer buldu. Ülkenin en büyük gazetesi Af- tonbladet'te, heyetin bir mektu- bu yayımlandı. Durumun bir AB adayı ülkeye yakışmadığı belirti- len mektupta, bölge görevlileri- nin keyfi ve onur kıncı davran- dığı, defalarca sorguya çekildik- leri iddia edildi. "Türkiye ger- çekten bir demokrasi mi n baş- lığıyla yayımlanan yazıda, "Türk ulusal parlamentosu- nun kabul ettiği ve Türki- ye'nin insan hakları konusun- da Kopenhag ölçütlerini yeri- ne getirerek AB'ye uyum gös- terdiği izlenimi veren öneriler yüzeyseldir. Hepsinin bir çe- kincesi var. Örneğin bir yanda genel yerlerde Kürtçe konuşu- labilir yazıyor, öte yanda dev- let bütünlüğünü tehdit etme- dikçe diye ekleniliyor" denildi. GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada yordu. Dün bir çıkış yaptı: "Bizimle olabilecek, olmak isteyen herkese çağ- nyapıyorum. CHP'nin çatısı altına gelin..." Baykal, "Çatı CHP olsun" diyor. Bugüne kadar böyle bir çağrı yapmamasının gerekçesıni de şöy- le açıklıyor: "Onümüzü görelim, kim neyapma eğiliminde ol- duğunu bilelim istedim. Artık zamanıdır, 12'ye 5 var. Biz herkesikucaklamaya hazınz..." Baykal'a sorduk: - "Herices"tanımını açar mısınız? Baykal'ın herkesi geniş bir yelpaze: "Şu anda DSP içinde olup çalışabileceğimiz in- sanlar var. Yeni Türkiye'de pek çok değerli arka- daşımızvar... 9'larvar... Yönübizedönükolanaha- yırdemeyiz..." Seçim sahasına girdik ve herkes kendi siyasi oyununu en iyi biçimde oynamaya hazırlanıyor. Baykal'ın çağrısına da böyle yaklaşılabılir. Baykal, bu çağrıyı şu ortamda yapıyor: - Yeni Türkiye, ilk günkü rüzgârdan uzak. Çok iyi kalkmış ancak ıstediği yüksekliğe ulaşmakta zorlanan bir uçak havasında. - Derviş neyi arayacağını aramak üzere çalışma- larını sürdürüyor. Bakanlıktan düşmesiyle birlıkte önemli bir koruyucu zırhı kaybettiği için medya- nın da boy hedefi haline geliyor. - Ecevit, son oyununu oynamadı. Bunun ne olacağı henüz bellı değil. Yılmaz'ın durumu Baykal, YTP'nin güçlenme olasılığına karşı ken- di çatısını genişletmeye çalışırken ANAP'tan da YTP'ye katılımlar var. llginç bir sarmal! önce ANAP'ın durumunu irdeleyelim... Seçim- lerde ittifak arayan Mesut Yılmaz'ın bunu parti içinde bile yapmakta zorlandığı dikkati çekiyor. 12 Eylül'ün kendine özgü koşullan içinde büyüyen, dört eğilimli ANAP, 1990'lann başında dönüşüm geçirdi. Eğilimlerin önemli bir bölümü partisine gitti. Kalanlar da değişik bir "arkadaş grubu" oluş- turdu. Demirel'in Köşk'e çıkmasının ardından partisi DYP ile arası açılınca, Yılmaz-Demirelya- kınlığı gündeme geldi. Artık Çiller'in hedefi Özal olmak, Yılmaz'ın hedefi Demirel olmaktı! Demirel son iki seçimde kendisine çok yakın, daha doğru tanımla ileride ittifak kurabileceği ki- mi siyasetçilerin DYP'den değil de ANAP sırala- rından milletvekili olmasını sağladı. Yılmaz'la Demirel'in arası 2000'deki cumhur- başkanlığı seçıminde açıldı. Yılmaz, Demirel'in görevsüresinin uzatılmasıtartışmalarında, kendi- sine Köşk yolu açmanın zeminini aradı. Demirel bunu unutmadı! Gelinen noktada Demirel ekibinin ANAP'tan çe- kilmekte olduğu anlaşılıyor. DYP'nin ilk yapı taş- lannda harcı olan Ibrahim Gürdal ve Rıfat Ser- daroğlu dün YTP'ye katıldılar. YTP ile ittifak ara- yan DTP'nin genel başkanı Mehmet AN Bayar'ın da yıllarca Demirel'in Köşk'teki dışişleri ve düşiş- leri danışmanı olduğu hesaba katılırsa şu sapta- ma abartma olmaz: Demirel, ANAP'tan intıkam alıyor! Profesör Demirelog Osman Müftüoğlu'nun da YTP'ye katıldığı dikkate alındığında tablo tamam- lanmış oluyor. "Komando" lakaplı Yaşar Okuyan'la, seçim bölgesindeki dinsel eğilimlen dikkate alarak siya- set yapan Murat Başesgioğlu da ANAP'ı terk et- meye hazırlanıyorlar. Bütün bunları alt alta koyunca Yılmaz'ın seçim- leri erteletmek için gösterdığı çabanın boşuna ol- madığı anlaşılıyor! [email protected] Bülent Cündoğmuş'tan uyari: Seçim tahminleri açık ve net olmalı tSTANBUL (AA) - Pazarlama ve Kamuoyu Araştırmacılan Derne- ği Başkanı Bülent Gündoğmuş. seçimle- re yönelik yayımlanan araştırma sonuçlannın tartışma yaratmayacak biçimde açık ve net ola- rak açıklanması gerek- tiğim bildirdi. Bülent Gündoğmuş. konuyla ilgili yazılı açıklamasında, 3 Ka- sım 2002 tarihinde ya- pılacak genel seçim ne- deniyle kamuoyu araş- tırmalarının giderek önem kazandığım be- lirterek, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) ye Rad- yo Tele^zyon Üst Ku- rulu'nun (RTÜK) yapı- lan araştırmalann se- çim tarihinden bir haf- ta öncesine kadar ya- yımlanmasrna izin ver- mesinin olumlu bir ka- rar olduğunu ifade etti. Gündoğmuş, Avrupa Pazarlama ve Kamu- oyu Araştırmacılan Deraeği (ESOMAR) ve Pazarlama ve Ka- muoyu Araştırmacılan Derneği ilkelerine gö- re basın organlannda yayımlanan araştırma- larda, şu hususlann mutlaka yer alması ge- rektiğini kaydetti: "Araştırmayı yapan kuruluşun unvanı, araştırmanın örnek büyüklüğüve coğrafî yapısı, örnekleme yön- temi (tesadüfı. tabaka- ü, kotalı ve benzeri), data toplama yöntemi (telefonla, yüz yüze, online ve benzeri) ve araştırmayı yaptıran kuruluşun unvanı. Buna göre yayımla- nan araştırmalar, ra- porda sergilenen bilgi- İerden hareketle tek- rarlanabilir bir araş- tırma olarak sunul- malı. sonuçlar tartış- ma yaratmayacak bi- çimde açık ve net ola- rak açıklanmaü, araş- tırma sonuçlan ile ga- zeteci-uzman yorum- ian birbirine karıştı- rılmamalı. Aksi tak- dirde araştırma so- nuçlan yorumlanır- ken ortaya atılan gö- rüşler demagojiden öteye geçemez ve sade- ce tartışmacının gö- rüşlerini yansıtır." Şans Topu çekildi SNKARA (AA) - ŞansTopu'nun bu haftaki çe- kilişinde kazanan numaralar, 14, 21, 22, 25, 27 + 10 olarak belirlendi. Çekilişte 5+1 'i bilen 3 kişi, 141 milyar 25 milyon 400 biner lira, 5 bilenler 1 milyar 103 milyon 400 bin lira. 4+1 bilenler 98 milyon 550 bin lira, 4 bilenler 11 milyon 650 bin lira, 3+1 bilenler 4 milyon 350 bin lira, 3 bilenler 950 bin lira, 2+1 bilenler 1 milyon 400 bin lira, 1*1 bilen ler ise 650 bin lira ikramiye kazandılar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle