14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
AĞUSTOS 2002 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA JdAx>JiJ\LJliIV [email protected] 11 Kendini beğendiremedi adaylıktan oldu • DışHaberler S«rvisi - Güney Kore'de başbakanlık için adaylığını koyan Chang Sang milletvekillerine kendini beğendiremedi ve adaylığı reddedildi.Kore Ulusal Meclisi'nde yapilan oylamada, 100 rrulletvekili Chang'in adayligi için "evet" oyu kullanırken. 140 milletvekili ise karşı çıktı. Miiletvekillerinin, Chang Sang'in sorulara verdiği yanıtlan beğenmedikleri belirtiliyor. Güney Kore Devlet Baskani Kim Dae-jung tarafindan basbakanlığa aday gösterilen 62 yasindaki Chang, ülkenin saygın üniversitelerinden Ewha Kadın Üniversitesi'nin eski rektörü. IKYB yetkilisi Ankara'ya geliyor • ANKARA(AA)- Irak Kürdistan Yurtseverler Birliği (IKYB) lideri Celal Talabani 'nin kontrolündeki bölgenin yerel hükümet başkanı Berham Salih'in Türkiye'ye geleceği öğrenildi. Edinilen bilgiye göre bu akşam Ankara'da olması beklenen Salih, yann Dışişleri Bakanlığı'nda temaslarda bulunacak. DCYB'liyetkili.hafta sonunda ABD'ye gidecek. Eriyan'dan çağpı • ERİ\AN(AA)- Ermenistan Başbakanı Andranik Margaryan, Türkiye ile sınırlann açılmasının her iki taraf için de yararlı olduğunu belirterek "Türkiye ile diplomatik ve ekonomik ilişkiler kurmannz gerek" dedi. Ermeni internet haber sitesi "caspian.net"in haberine göre, ilişkilerin kurulması için Türkiye'nin de önşart koymamasını isteyen, "Sonınlann çözûmü için görüşmelere başlanmahdır" diyen Margaryan, sınınn açılmasının Ermenistan ve Kafkasya'da sennayenin gelişmesine katkı sağlayacagını belırtti. Cenin raporu açklanıyop • \EWYORK(AA)- tsral güçlerinin nisan ayuda silahlı Filistinli milıtanlan aramak baianesiyle girdiği Ceıin mülteci kanpında olanlara ilişrin BM raporu bupin kamuoyuna açıdanıyor. Raporun açulanmasınm ardndan BM Genel Forulu'nun olaganüstü topanması bekleniyor. îsral hükümetinin işbrliğine yanaşmaması üzrine rapor, BM freıel Sekreteri Kofi Ajnan'ın Cenin kanpına girebilen çalşma arkadaşlan taıfından şahıslann tanklığına ve însan Hdan Izleme KLcnitesi gibi örgütlerin laprlarına dayanılarak haırlandı. The Guardian, 6 şer üçgeninin' öteki üyesinin de vurulabfleceği yönünde göstergeler bulunduğunu ileri sürdü Irak'tan sonraîran senaryosuDış Haberler Servisi - ABD'nin Irak'ı vuracağı ne- redeyse kesinleşirken şimdi de Bağdat'ın ardından Iran'a operasyon düzenlenebilece- ği savı ortaya atıldı. Ingiltere'de yayımlanan The Guardian gazetesinde dün yer alan bir yorumda, Başkan Ge- orge Bush yönetiminin Bağ- dat'ın ardından, "şer üçge- ni"nin bir parçası olarak ni- telendirdiği tran'ı hedef ala- cağına ilişkin göstergeler bu- lunduğu öne sürüldü. Pentagon ve ABD Merke- zi Haberalma Örgütü'nün (CIA), Iran'ın etkin bir bi- çimde kitle imha silahlan sağ- ladığını belirttiklerine dikkat çeken The Gu- ardian, tran'ın kimyasal silahlan üretip stok- ladığını, yedi yıl içinde nükleer silahlar ve uzun menzilli füzelere sahip olacağının tahmin edildiğini, bunun da Israil ve NATO müttefik- leri için bir tehdit oluşturduğunun savunuldu- ğunu kaydetti. Haberde, Bush'un göreve gel- diğinden bu yana Iran'ı Lübnan'daki Hizbul- lah örgütüne arka çıkarak, Filistin'e silah gön- dererek terörü desteklemekle ve Afganistan'dan New York Times Irak için zaman daralıyorDış Haberler Servisi - ABD'de olası Irak harekâtına ilişkin tartışmalar sürerken, konuyla iigili pek çok senaryo yayımlayan New York Times gazetesi son olarak saldın için zamanın daraldığını yazdı. Savunma Bakanı Donald Rumsfeld'ın bir hava operasyonunun tek başına Irak'ın elindeki biyolojik silahlan yok etmek için yeterli olmayacağı yolundaki açıklamalannı değerlendiren gazete, harekâtın gelecek yılın başlannda yapılabilmesi için karar alma zamanının geldiğini savundu. Kampanya hızlandı New York Times, Rumsfeld'in son haftalarda Irak'ın elindeki kitle imha silahlannı hedef alan kampanyasını hızlandırdığını belirterek bunun bazı askeri ve sivil yetkililerce Irak savaşının zeminini hazırlamaya yönelik bir strateji olarak değerlendirildiğini kaydetti. Gazetede şöyle denildi: "Rumsfeld'in, Irak'ın kitle imha silahlannı yok etmek için neler gerekebileceğine ilişkin olarak yapöğj açıklamalar, VVashington yönetimindeki tarüşmalann ikri bir aşamada oJduğuna işaret ediyor ve eğer hedef 2004'teki başkanhk seçimi araya girmeden önce gelecek yıhn başlannda harekete geçmek ise verilmesi gereken karaıiar için zaman daraldığının bir değeriendirmesidir." AsiltehdiL. Gazetedeki yorumda, "ABD aptalca bir biçimde, Irak gibi îran'a da şeytan muamelesi yaparak şahinleri güçlendiriyor, Ortadoğu çatışmalannın genişlemesini kışkırtmariskinegiriyor. Şu anda asıl tehdit îran değil Sayın Bush'tur" denildi. kaçan El Kaide militanlanna kucak açmakla suçladığı anımsatıldı. Beyaz Saray'ın gerekçeleri hazır The Guardian gazetesi, bütün bu suçlama- lann, tehdit oluşturan ülkenin önceden ve uyanlmaksızın vurulmasını öngören Bush doktrininin harekete geçirilmesi için yeterli ge- rekçe olduğuna dikkat çekti, Bush'un 12 Temmuz'da Iran'ın "uzlaşmaz yıkıcı poütikalannı" eleştire- rek Îran halkına ayaklanıp li- derlerini devirme çağnsı yap- tığı anımsatılan yazıda, ABD'li yetkilüerin aftık Ha- temi'nin aşamalı reform sözü- nü yerine getiremeyeceğine inandığı belirtildi. ABD'nin Rusya'ya, îran ile sürdürdüğü ortak nükleer ener- ji projesini sona erdirmesi için baskı yaptığını ifade eden The Guardian, Tahran'dan bakıl- dığında ABD'nin Katar, Bah- reyn ve Kuveyt'teki silah bi- rikimi, Suudi Arabistan, Tür- kiye ve Afganistan'daki üsle- ri ve eski Sovyet Orta Asya'ya konuşlanmasının Bağdat'tan bakıldığı kadar kaygı verici olduğunu savun- du. tran'datoplumsalve sivil reformlann mut- laka gerçekleşeceğini savunan The Guardian gazetesinde şu ifadeler kullanıldı: "ABD aptalca bir biçimde, Irak gibi tran'a da şeytan muamelesi yaparak istikraksıziaştırarak ve tehdit ederek evrimini engeffiyor, şahinlerigüç- lendiriyor ve Ortadoğu çaüşmalannm genişleme- sini kışkjrtma riskine giriyor. Şu anda Îran bir tehdit değil, ancak Saym Bush bir tehdfttir." PONVELL'A PROTESTOLU HAZIRLIK - ABD Dışişleri Bakanı Cofin Pmvell'ın 3 Ağustos'ta yapacağı ziyareti protesto eden Filipinliler poBsle çabşo. Göstericiler, aynı zamanda ûlkedeki ABD askeri varbğmı da protesto ettiler. ABD askerleri 6 aydır, Fifipin askerierine Ebu SeyyaTa karşı eğftün veriyordu. 1000 kadar Amerikan askerin kaükhğı tatbikatlar sona erdi, ancak bazı askerler Ebu SeyyaTın en önemli üslerinden biri olan Basilan adasında kalacak. (Fotoğraf: AP) ABD Dışişleri Bakanı Powell, Paek ile gayn resmi bir görüşme yaptı Kuzey Kore'yle ayaküstü sohbet Dış Haberler Servisi - Asya gezisini surdüren ABD Dışişleri Bakanı CoBn PoweD, önceki gün Brunei'de Kuzey Kore Dışişleri Bakanı Paek Nam Sun ile görüştü. Powell, Brunei'de süren Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği (ASEAN) toplantısının başlangıcında, Başkan George Bush'un "şer ekseni"nin bir parçası olarak gösterdiği Kuzey Kore'nin Dışişleri Bakanı Paek Nam Sun ile 15 dakikalık "resmi olmayan bir sohbette" bulundu. Dışişleri Bakanhğı Sözcüsü Richard Boucher, "Po^eD ve Paek, Brunei'de Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği (ASEAN) topianüsuun başlangKmda 15 dakika resmi olmayan sohbette bulundular" dedi. Sözcü, Powell'ın Paek'e, gelecekte yapılacak görüşmelerde "Kuzey Kore'nin nükleer silah programını engeDemek için tasaıianan 1994 anlaşması uyarmca yapilan karşıhkh taahhütier" gibi çeşitli konulan ele almak istediklerini ilettiğini kaydetti. Paek, aynı gün yaptığı açıklamada, Powell ve Güney Kore ile görüşmeye hazır olduğunu ifade etmişti. Kısa sohbet, Bush'un 2001 'de göreve gelmesinden bu yana iki ülke arasında yapilan en üst düzey görüşme oldu. Siyasi gözlemciler bu görüşmenin ABD'nin kapılannı Kuzey Kore'ye tamamen kapatmadığının göstergesi olabileceğini kaydetti. Kötülûğün elebaşıSL.. Kuzey Kore'nin resmi sesi Rodong Sinmun gazetesi, ABD'yi "kötülüğün eJebaşısT olarak niteledi. Powell, Paek ile görüştükten sonra gazetenin başyazısında, "savaş başlarmakta kararh olan ABD'nin sakbrgan ve kötülüğün elebaşısı'' olduğu kaydedıldı. ENATO KAYGILARIDİNLEDİ Washington hn Bağdatçıkmazı • Senato Dış ilişkiler Komitesi Başkanı Biden, Bush'un saldınnın biçimi ve tarihi konusunda net bir karar almadığını, saldınnrn 2003 'ten önce gerçekleşeceğini sanmadığını söyledi. ALPERBALLI VVASHEVGTON - Olası bir Irak operasyonu konusunda ABD basını sürekli yeni se- naryolar yayunlarken Irak ko- nusuyla iigili uzmanlan ve yet- kilileri özel bir oturumda din- lemeye başlayan Senato Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Jo- seph Biden, Bush'un Irak'a yö- nelik saldırının biçimi ve tari- hi konusunda net bir karar al- madığını, saldınnın 2003'ten önce gerçekleşeceğini sanma- dığını söyledi. Biden, "Rejimideğiştinne ko- nusunda fîkir befiriemiş olabi- Krier, ancak rejimin nasıl değiş- tirileceği konusunda Başkan'ın bir fikir ohışturduğuna çok şa- şmrun. Şimdi ya da yakın dö- nemde herhangi bir girişimin obıcağma ise daha çok şaşın- nm" diye konuştu. Bush yönetimi yetkililerinin kendisine Irak konusunda her- hangi bir "ekim sürprizi" ol- mayacağını ilettiklerinı belir- ten Biden, aynca ABD'nin Sad- dam'ı devirmenin risklerini ve maliyetini şimdiden hesapla- ması gerektiğini kaydetti. Bush yönetiminin Irak'a yö- nelik olası bir saldınsına ilişkin ABD'de dile getirilen kay- gılar ve değerlendirmeler —— ana hatlanyla şöyle: seyin yönetiminin kitle imha si- lahlan ürettiği iddiası. BM'nin Irak'ta 1999'dan önce görev ya- pan silah denetçilerinin bazıla- n Bağdat'ın kitle imha silahı üretme kapasitesi kalmadığını söylüyor. Bölgeden destek yok: Operasyona Kuveyt ve Ürdün dahil hiçbir Arap ülkesi destek vermiyor. Bush yönetiminin Is- rail yanlısı tutumu, Arap ülke- lerini rahatsız ediyor. Suudi Ara- bistan ile ABD arasındaki iliş- kileT Körfez Savaşı döneminde olduğu kadar yakın değil. Uluslararası direnlş: Özellikle Ingiltere dışında hiç- bir Avrupa ülkesüün saldmyı desteklememesi ABD yönetimi- ni sıkmtıya sokuyor. SİVİI kayiplar ABD'nin sivil ölümleri konusundaki sici- li bozuk. Saldınnın yine siville- ri vurmasuıdan endişe ediliyor. Operasyon planı henüz belll değil: Saldın konusunda net bir plan kabul edilmiş değil. Saddam sonrasi: Saddam Hüseyin iktidardan uzaklaştı- nlırsa Irak'ın ne olacağuıa iliş- kin belirsizlik de sürüyor. Irak'ın toprak bütünlüğünün bozulma- sı Türkiye'yi endişelendiren en önemli unsur. ıa natıanyia şoyıe: jr*- . • zamanlama/seçlm- KUVPVİ ÎP !r:Washıngton'da, olası - * * * * yŞ ^J*/ ^ acil durum planları r: Washington'da, saldınnın hem askeri hem ekonomik nedenlerle en azından kasunda yapıla- cak Kongre seçimlerinden önce olmayacağı görüşü ağırlık kazanıyor. Ilk Körfez Savaşı'nm maliyeti 60 milyar dolar olarak hesaplanıyor. ABD 60 milyar dolann 50 mil- yar dolara yakın bir bölü- münü aralannda Kuveyt, Suudi Arabistan' ın da bu- lunduğu bölge ülkeleri, Av- rupa ile Japonya'dan tahsil etti. Olası operasyonun ABD'ye maliyeti yaklaşık 80 milyar dolar olarak he- saplanıyor ve ABD bütün maliyeti kendisi karşıla- mak zorunda kalacak. Ekonominin toparlana- maması Bush için yakın gelecekte Kongre seçim- lerinin kaybedilmesi, 2004'te de 2. dönem baş- kanlık hayallerinin sona ermesine neden olacak. Haklı gerekçesl yok: Olası bir Irak ope- rasyonu için Washington yönetiminin öne sürdüğü tek gerekçe Saddam Hü- Dış Haberler Servisi - ABD'nin Irak'a olası operasyonuyla iigili senaryolann ardı arkası kesilmezken Kuveyt bir harekâta karşı acil durum planlan yapıyor. 3 Ağustos 1990'da Irak tarafindan işgal edilen Kuveyt, yine sav^ş korkusu yaşıyor. Enformasyon Bakanı Şeyh Ahmet El Fahd El Sabah, Kuveyt'i konımak için hazırlık yaptığını bildirdi. Irak operasyonuna karşı çıkan Kuveyt'te oluşturulan üst düzey bir komite, bir operasyon durumunda Irak'ın Kuveyt'e düzenleyebileceği bir misilleme saldınsma ve Irak'tan olası bir sığınnıacı akınına karşı acil durum planlan üzerinde çalışıyor. Bu çalışmalara karşuı siyasi gözlemciler ülkenin Irak'ın nükleer, biyolojik ve kimyasal saldınsına karşı tam olarak koruma sağlayamayacağını düşunüyor. ORUŞ / GUNER OZTEK (E. Bûyükelçi, Ortadoğu ve Balkan încelemeleri Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı) Kanımızca BMGK karariarına uyma- mak gene BMGK tarafindan öngörülme- dikçe başka ülke veya ülkelere bu karar- ları zorla uygulatmak hakkını vermemek- tedir. Her ne kadar 1991 ve 1992'den be- ri uygulanan Kuzey ve Güney Irak'taki uçuşa yasak bölgelerin de yasal dayana- ğı yoksa da bu uygulamaya karşı çıkan ba- zı ülkelere, ABD ve Ingiltere, uygulamayı Saddam'ın kendi halkına uyguladığı şid- dete derhal son vermesiyle iigili olarak BMGK'nin 1991 'de aldığı 688 sayılı kara- ra dayandırdıklarını açıklamışlardır. Konunun dar bir bölgeyi ligilendirmesi ve bu bölgelerdeki insanlann maruz kaldıkları şiddet nedeniyle ABD ve Ingiltere'nin yap- tıklan bu tefsire fazla itiraz edilmemiştir. An- cak bugün söz konusu olan 450 bin km2'lik ve petrol bakımından bölgenin ikinci büyük rezervlerine sahip bir ülkedir. Bu itibarla uluslararası camianın Irak'ın terörle alakasını ortaya koyan deliller açık- lanmadan ve buna istinaden BMGK'den karar çıkarılmadan müdahaleyi kabullen- mesı güç görünmektedir. Nitekim, şu ana kadar müdahale fikrini Ingittere'den başka destekleyen ülke yoktur ABD'nin, Batı Av- rupa, Rusya ve Çin'le görüş ayrıhğı vardır. ABD'nin Irak'a Olası Müdahalesi Hakkında Düşünceler (2) Aynca Irak'ın terörle ilişkisi açıkça kanıtla- namadığına göre Batı Avrupa'nm ABD'yi desteklemesi, NATO'dan veya BM'den mü- dahaleye müzahir karar çıkması güç gö- ründüğü gibi ABD'nin Afganistan'da oluş- turduğu koalisyonun da tehlikeye girmesi mümkündür. Uluslararası medyada he- men her gün ABD'nin Irak'ı vuracağı ha- berleri çıkmasına rağmen ABD'nin bu konuda henüz kesin bir karara vanp gerek- li planlamaları yaptığına da- ir elde ciddi bilgiler yoktur. Bununla beraber bugün gö- rünen manzarada ABD'nin Irak'ı vurma niyetinin çok kuv- vetli olduğunu, konunun gi- derek "ne zaman" ve "ne şekilde" aşa- malanna doğru ilerlediği anlaşılmaktadır. ABD, operasyonda başanlı olmak zorun- da olduğunun bilincındedir. Müdahale so- nucunda da Saddam'ı devireceğinde şüp- he yoktur. Ancak Saddam'ın da KlS'leri kullanacağından şüphe edilmemelidir. Saddam Filistin-lsrail çatışmasını azami şekilde istismar ederek sokaktaki Arapla- nn kafasında hatta bazı entelektüel ve mil- liyetçi çevrelerde Israil'i gözü kapalı destek- leyen politikasında Araplara karşı daima çifte standart uygulamış ABD'ye kafa tu- tan ve Arap davalarını korkusuzca destek- leyen kahraman lider konumuna girmiştir. Bu itibarla, Filistin-lsrail çatışması belli bir Xİsas sorun Saddam'ın tasfiyesi sonucu ortaya çıkacağa benzemektedir. 25 milyonluk ve demokratik hiçbir geleneği olmayan çeşitli din, mezhep, ırk ve dillere mensup insanlann oluşturduğu bir ülkede nasü bir idare kurulacağı ve nasıl ayakta tutulacağı suallerine şimdiden bir cevap aramak gerekmektedir. çözüm aşamasına gelmeden Irak'a müda- helenin ABD'nin işini zoriaştıracağı açıktır. Esas sorun Saddam'ın tasfiyesi sonu- cu ortaya çıkacağa benzemektedir. 25 milyonluk ve demokratik hiçbir geleneği olmayan çeşrtlı din, mezhep, ırk ve dille- re mensup insanlann oluşturduğu bir ül- kede nasıl bir idare kurulacağı ve nasıl ayakta tutulacağı suallerine şimdiden bir cevap aramak gerekmektedir. Yeni rejimi ayakta tutmak için bir müddet banş gü- cüne ihtiyaç olacaktır. Irak'ta 150-200 bin kişilik bir kuvvete ihtiyaç olabilecektir. ABD böyle bir gücü tek başına karşıla- yabilecek midir? Burada, bizi alakadar eden husus bazı meşhur Amerikalı gaze- te yazarlarının bol kese- den attıklan vaatlere kapıl- mamaktır. Saddam sonra- sı için çeşitli senaryolar üre- tilmektedir. Bunların en fazla sözü edileni federasyonla ilgili- dir. Buna göre müdahaleyi takiben kuzeyde Kürtlerin, güneyde Şiilerin, ortada da Sünnilerin hâ- kim olacağı 3'lü veya kuzeyde Kürtlerin, gü- neyde Araplann olacağı ikili federal bir ya- pıdan söz edilmektedir. Irak'ın nazik etnik yapısı, binlerce yıllık aşiret geleneği, milliyet mefhumunun ve birfikte yaşamanın 1926'dan bu yana kademeli olarak geliştirilmeye ça- lışıldığı göz önüne alındığında Irak'ta etnik bazda federal biryapıya yönelmenin ülke- nin bütünlüğü yönünden ciddi sakıncala- rı olacağı açıktır. Irak'ın bölünmesinin ise dengeleri altüst edeceği kuşkusuzdur. Bir sorun çözülürken yeni bir sorun ya- ratmamaya özen göstermek gereklidir. Bu bakımdan Irak'ın ve bölgenin incelikleri ve özellikleri nazari itibara alınmadan ve Sad- dam sonrası dönem her yönü ile iyice ta- sarlanıp planlanmadan, bu konuda baştaTür- kiye olmak üzere bölgenin önemli ülkeleri- nin görüşü alınmadan sırf Saddam'ı devir- mek sabit fikri ile hareket ABD'nin başını her türlü tahminin ötesinde derde sokacaktır. Bizim açımızdan önemli diğer bir mese- le de Türkmenlerin durumudur. Türkmen- ler özellikle 1958 ihtilalini takiben büyük bir baskı ve zaman zaman da katliama maruz kalmışlardır. Cumhuriyetimizin kuruluşunu takiben Yunanistan'fa ve Bulgaristan'la bu ülkelerdeki Türk azınlığı konusunda anlaş- malaryapılmıştır.Türkmenlerle iigili biran- laşma yoktur. Irak'ta bir rejim değişikliği- nin söz konusu olduğu bu dönemde Türk- menlerin de haklannı garanti altına alacak tertiplerin alınması için bütün ağırlığımızı koymamızın zamanıdır. BİTTİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle