19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15TEMMUZ 2002 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 8 woifowitz:Kürt S a d d a m ' a karsı d o r u k devletine karşıyız Dış Haberler Servisi - ABD Savunma Bakan Yarcımcısı Panl Wolfo»itz, Kuzey Irak'ta ayn bir Kürt devletinin kurumusının Türkiye'nin hoşuna gitroeyeceğini belirterek "Bu,ABD için de kabul edilemez" dedi. Wolfouitz, dünTürkiye Ekono- mik ve Sosyal Etüdler Vakfı'nca (TESEV) Conrad Otel.'nde düzenlenen toplantıda, "ABD-Türkiye İlişldleri" konulu bir konferans verdi. Öci ülke arasındaki ilişkileri değerlendirdiği konuşmasında Wolfowitz. Türkiye'ye ilk olarak 26 yıl önce geldi- ğini ve bu süre içinde Türkiye ve ABD'nin işbirli- ğine olan inancının her geçen gün arttığını kaydet- ti. Wolfowitz, Türkiye'nın terorizmle mücadelede ön cephede yer aldığını. Türkiye ve ABD'nin son olarak Bosna. Kosova ve Afganistan'da birlikte gö- rev yaptıklanru belirterek "Bundan çıkan sonuç, ABD-Türkiye ortaklığının, ne derece önemli ol- duğudur" dedi. Türkiye'nin yaşadığı siyasi ve ekonomik sorunlara değinen Wolfowitz, "Tfirki- ye'de bugün siyasi. ekonomik sorunlar olduğu aşikâr. Fakat bunun gerisindeki zorluk daha da önemli: Modernleşme sürecini devam etrirmek. Bunu Atatürk başlattı. Modernleşme, zorluklan- na rağmen çok önemli bir firsattır" diye konuş- tu. Wolfowitz, ABD ve Türkiye'nin tarihîerinde büyük zorlukiarla yüz yüze geldiklerini, her iki ül- kenin de tero- rizm tehdidiyle karşılaştığuu vurgulayarak "ABD gerçek- ten çok şanslı. NATO, Batı çok şansü. Çfinkü bu son derece önemli kesişme nok- tasında son derece güveni- ür, kendine güvenen bir müttefikimiz var" dedi. Uluslararası te- rorizm hastalı- ğının geçen ey- lüldeABD'yi vurmasının ar- dından Türki- ye'nin ABD'ye derhal koşulsuz destek verdiği- ni ifade eden Wolfowitz, "Türkiye ve ABD orada son derece mükemmel bir iş yapmıştır. Biz oraya barışı, özgürlüğü getirmeve çalışıyoruz. Türkiye. Afga- nistan için son derece önemli bir model oluştu- rabüir" dedi. Konuşmasında Türkiye için kritik başlıklar olan Kuzey Irak ve Kıbns gibi konulara da değinen Wolfowitz, Kuzey Irak'ta ayn bir Kürt devletinin kurulmasının Türkiye'nin hoşuna gitme- yeceğini belirtti ve "Bu, ABD için de kabul edile- mez" ifadesini kullandı. "Şu anki Irak yönetimi ABD için büyük tehlikedir. Biz bu tehlikeyle sonsuza kadar yaşayamayız" diyen Wolfowitz, "Kuzey Irak'ta ayn bir Kürt devleti Türki- ye'nin hoşuna gitmeyeeektir. Bu ABD için de kabul edilemez. Kuzey Irak'taki Kurtler bu gerçeği daha iyi anlıyorlar ve onlar kendilerini Iraklı olarak düşünmelerinin lehlerine olacağı- na inanıyorlar" şeklinde konuştu. Wolfowitz, Türkiye'nin AB yolunda çok önemli aşamalar kay- dettiğini ifade etti ve AB üyeliğinin Türkiye'ye ol- duğu kadar Avrupa'ya da yarar sağlayacağını söy- ledi. Türkiye'nin sabırlı, gururlu, cesur ve atak ol- duğunu dile getiren \Vblfowitz, "Böyle bir cesa- retle Türkiye, Kıbns için de bir çözüm aramak- tadır. Kıbns'ta müzakereler sonucu bir anlaş- ma gerçekleşeceğine inanıvoruz. Bu güçrür, fakat gerçekleştirilebilir" dedi. . Derviş y le goruştu Dış Haberler Servisi - ABD Savunma Bakanı Yar- dımcısı Paul \Volfowitz, Af- ganıstan ziyareti öncesinde uğradığı Istanbul'da dün ak- şam ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş ile buluştu. Wolfowitz. TE- SEV'in Conrad Oteli'nde dü- zenlediği toplantıda verdigi konferansın ardından saat 19.30'da işadamı Mustafa Koç'un Kanlıca'daki yalısına geçip daha önce yalıya gelen Derviş'le biraraya geldi. Gö- rüşmenin içeriği konusunda herhangi bir bilgi verilmezken Irak'ın ve siyasi belirsizliğin gündeme geldiği öğrenıldi. ffl OTLAR Istanbul-Kâbil-Ankara rotası dikkat çekici GAMZE ERBtL ABD Savunma Bakan Yardımcısı Paul VVolfo- witz'in Türkiye'ye gelişi ile ilgili çok sayıda "kurgu" ortaya atıldı. Wolfowitz'in Conrad Ote- li'nde verdiği ve konuyla ilgili akademisyen, ga- zeteci ve sivil toplum örgütü temsilcilerinin izle- diği konferansta ise bu kurgulara ilişkin bir sonuç çıkarmak pek mümkün değildi. Son aylarda Tür- kiye hakkında en fazla "olumlu" görüş beyan eden ABD'li yetkili olan Wolfowitz, yine Türkiye ve ABD'nin işbirliğinin ne kadar kritik olduğunu ve iyiye gittiğini tekrar etti. Türkiye hükümet so- runu ile boğuşurken Batı'da ABD'nin olası Irak operasyonuyla ilgili bir dizi tartışma sürüyor. In- giliz basınında Wolfowitz'in ziyareti, Irak ope- rasyonunun yakınlaştığırun belirtilerinden biri olarak değerlendirilirken "tncirlik'in kullanımı- na ilişkin Türk hükümetinden izin isteyeceği" yönünde haberler yayımlandı. Kimi siyasi değer- lendirmelere göre ise Wolfowitz, Afganistan'da Türkiye'nin komutasmı üstlendigi uluslararası gücün (ISAF) görev alanınm genişletilmesi ile il- gili temaslarda bulunacaktı. Hatta ABD'nin ISAF konusunda Türkiye'ye vaat ettiği 228 milyon do- larlık yardımın "hızlandınlması"nın da bu şarta bağlanacağı rivayet ediliyordu. Wolfowitz, bu ko- nudaki sorulara "hayır" yanıtı verirken neden Is- tanbul-Kâbil-Ankara gibi bir ziyaret trafiği oldu- ğu sorusu akıllara takıldı. Bir de Bakan Yardımcı- sı'run Başbakan Bülent Ecevit ile yapacağı gö- rüşmede teröre karşı savaş, Avrupa Birliği, NATO ve Irak başlıklannın yer aldığı dikkate alındığın- ^da. AGSP konusunun "daha derin bir biçimdfc^= değerlendirileceğini" düşünmek mümkün. ABD Savunma Bakan Yardımcısı. anlaşıldığı ka- danyla. Türkiye'nin askeri alanda üstlendigi mis- yonlarla ilgili bir mesai yürütecek. Ve bu denge- İern oluşumunda ABD'nin Irak'a müdahalesi ve Türkiye'nin üstleneceği rol kritik yer tutacak. • Baştarafı 1. Sayfada sıra Londra'daki Irak muhalifleri toplantısma Ürdiin Prensi Hasan bin Tellal'in katılmış olmasmı ve ABD Savunma Bakanı Paul Wol- fovvıtz'ın Türkiye ziyaretini göster- di. The Observer. îngiliz Ha\a Kuvvetleri'ne bağlı savaş uçaklan- nm Bntanya üzerindekj alçak uçuş- laruıuı sayısının arttınlmasının I- rak işgalinin önümüzdeki altı ay içinde gerçekleşebileceği iddialan- nı desteklediğini belirtti. Gazete, Ingiltere Savunma Bakanlığı'nın uçuş sayısının arttınlmasının olası bir Irak harekâtıyla bir ılgrsi olma- dığı yönündeki açıklamasına kar- şın bazı hükümet yetkililerinin ar- tışın harekât olasılığıyla ilgili ola- bileceğini kabul ettığini kaydetti. Bu aşamada Wolfowitz'in üst düzey ABD yetkilileriyle birlikte Türkiye'yi ziyaret ederek Irak ve civan bölgeye ilişkin görüşmeler- de bulunacaic olmasına dikkat çe- ken The Observer. Ürdünlü Prens Hasan'ın sürprizbirbiçimde cuma günü Londra'da yapılan Irak muha- lifleri toplantısına katılması üze- rinde durdu. Prens Hasan "ın top- lantıda bulunmasının Irak-Ürdün ilişkilerini tehdit ettiğine dikkat çe- ken gazete, Irak'ın Londra Büyü- kelçisi'nin ola>ı "Şok bir geliş- me" olarak nıtelendirdığıni kay- detti. Gazete, büyükelçinin "Ür- dün. Irak'ın egemenliğini zayıf- latmak yerine korumaya yar- dımcı olmalıvdı" sözlerine yer verdi. Türkiye faktörü The Observer. Irak operasyonu içinTürkiye'nin taşıdığı öneme de- ğinırken de Türklerin kendi "Kürt azınhğı"ndan çekindiğini. ancak göriişmeler sırasında Wolfowitz'in Türkiye'yi rahatlatmaya çalışaca- ğını öne sürdü. Gazete, "Eğer Türkiye, operasyonun bir parça- sı olursa o zaman ABD'nin tek yapacağı şey bir Körfez ülkesini ikna etmek olacak" diye yazdı. Pentagon kaynaklanna göre. Pa- ul Wolfowitz'in aylarca planlanan ancak çeşitli nedenlerle iki kez er- telenen Türkiye ziyareti sırastnda "bölgesel güvenlik" maddesi kap- sammda Irak'ın ele ahnacağı bildi- rildi. Türkiye'de yaşanan çalkantı- lann sonucunda koalisyon hükü- metinin DSP kanadında yapılan değişikJiklerin ardından yapılacak görüşmelerde Türk tarafı, Irak ha- rekatına ilişkin görüş ve kaygılan- nı dile getırirken Wolfowitz'in \\'ashington'ın Saddam Hüse- yin'in iktidardan uzaklaştınlması yolundaki kararlığını vurgulayaca- ğı ifade ediliyor. Pentagon yetkilileri. "Irak ha- rekâtı planlan"nın sık sık ABD basınına sızdınlmasına karşm Bush'un henüz herhangi bir planı onaylamadığını belirtirken AB- D'nin. önemli bir müttefiki olan ve Incirlik Cssü'nün ABD ve tngilız uçaklannca kullanılmasına izin ve- ren Türkiye'nin görüşlerine önem verdiğini ifade ediyorlar. Vann Ankara'da ABD'nin Irak'a yönelik ope- rasyon beklentisi güçlenirken, tüm gözler Savunma Bakan Yar- dımcısı Paul Wolfowitz'in yann başlayacağı Ankara temaslanna çevrildi. ABD yönetiminin Türki- ye'nin nabzını ölçmeye çalışaca- ğı görüşmeler sırasında Anka- ra'nın Irak konusunda ortaya atı- lan spekülasyonlara açıklık geti- rilmesini isteyeceği ve operasyo- na karşı olduğunu yineleyeceği öğrenildi. Türk tarafının olası bir operasyonun bölgedeki dengele- ri olumsuz etkileyeceği ve istik- rarsızlığı büyaiteceği konusunda endişelerini de ABD yönetimme ileteceği kaydedildi. VVolfo\vitz'i Ankara'da çetin müzakereler beklıyor. Beraberin- de Türkiye'yi çok iyi tanıyan ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Marc Grossman ve Avrupa'daki ABD Kuvvetleri Komutanı ve NATO Müttefik Kuv\etler Ko- mutanı Orgeneral Joseph W. Ralston ile bu akşam Ankara'ya gelecek olan Wolfowıtz, resmi te- maslanna yann başlayacak. Dışişleri kaynaklan Türki- ye'nin operasyonun bölgedeki dengeleri olumsuz etkileyeceği ve istikrarsızlığı büyüteceği dü- şüncesinde olduğunu vurgular- ken. ABD yönetiminin dikkatine özellikle getinlecek iki konunun, Irak'ın bütünlüğü ve istikran ol- duğunu kaydettiler. Irak^a 2 yönlü harekât planı RESATAKAR LONDRA - Türk kamuoyunun tüm dikkatleri. Ankara"daki siyasal knze odaklanırken tngiliz basını- nın Irak'a yönelik asken harekât- la ilgili haberleri gündemin ön sı- ralanna yerleşti. îngiliz basını-, ha- rekât konusunda çeşitli seçenekler üzerinde dururken olası bir hare- kâtta Türkiye'nin kilıt rol üstele- neceğine dikkat çekiyor. Ingilte- re'nin saygın gazetelerinden The Sunday Times. dünkü sayısında I- rak'a yönelik askeri hazırlıklara tam 2 sayfa ayırdı. Saldın konu- sunda 2 ayn seçenek üzerinde du- rulduğunu sa\iuıan gazete. bu se- çeneklen şöyle sıraldı: Birinci seçenek a) Amerikan bombardırnan uçaklan Türkiye'dekı lncirlik Cs- sü ile körfezdeki savaş gemilerin- den hareket ederek Bağdat'ı bom- bardımana tutacak. b) 150 bin kişilik kara kuv\eti Kuzey'dekı Kürt bölgesinden ve Kuveyt üzerinden Irak'a girecek. c) Harekât biriikleri. hava alan- lannı etkisiz hale getirecek, aynı zamanda petrol tesislerinı kontrol altına alırken fsrail'e yönelik fuze saldınlarını önleyecek. d) Özel eğıtilmiş istihbarat gü- cü. kimyasal silah depolarını ele geçirerek imha edecek. Ülkelerindeki gelişmelerden rahatsız olan Iraklılar tran sınınnda toplanarak bu ülkeye girme>eçalışıyor. (AA) e) Piyade biriikleri. taşra bölge- lerini güvenlik çemberine alacak. f) Bağdat'a düzenlenecek heli- kopter saldınlan sonrasında Sad- dam ölü veya diri ele geçirilecek. İkinci seçenek a) îngiliz ve Amenkan özel bir- iikleri Kürtlere destek vererek, ku- zeyden ve güneyden saldırmalan- nı sağlayacak. b) Özel istihbarat birliği. Bağ- dat'a düzenleyeceği operasyon so- nunda Saddam'ı ele geçirecek. încirlik gfindemde İngiiterede yayımlanan The Sunday Times gazetesi. Penta- gon"un. Irak'a yönelik operasyon- la ilgili hazırlıklan hızlandırdığı- nı belirtirken hava operasyonunun ana merkezi olarak gösterilen In- cırlik Üssü'nun kullanımı konu- sunda Türk hükümetinden izin ıs- teneceğini açıkladı. ABD Savunma Bakan Yardım- cısı Paul\>blfowitz'in hafta için- de Ankara'vı ziyaret edeceğini ve lncirlik Üssü'nun kullanımı konu- sunda Türk hükümetinden izin is- teyeceğinı belırten gazete, ikinci üs olarak Kuveyt'in düşünüldüğü- nü yazdı. 'Bağdat teröristleri eğitiyor' LO.NDRA (AA) -Ingilte- re'de yayımlanan The Sun- day Times gazetesi, 1999 yı- lında Irak'tan Türkiye'ye kaçtığı iddia edilen Iraklı es- ki bir subayın. Irak ordusu tarafından El Kaide. Halkın Mücahitlerı ve PKK gibi ör- gütlerin militanlanna kimya- sal ve biyolojik savaş eğitimi verildiğine dair iddıalanna genişyer verdi Ankara'da yapıldığı belir- tilen röportajı "Saddam'ın Bin Ladin llişkisi" başlı- ğıyla yayımlayan gazete. Iraklı albayın Bağdat yakın- lanndaki bir askeri kampta El Kaide militanlanna nasıl eğitim venldiğini aynntıla- nyla anlattığını yazdı. Bu eğitime 1997-1998 döne- minde tanık olduğunu ve El Kaide militanlanna eğitim verenlerin Irak askeri istih- baratı mensuplan oldukları- nı söyleyen Iraklı eski subay. bu rür eğitimi gören örgütler arasında PKK'nin yanı sıra İran'da rejime karşı mücade- le veren Halkın Mücahitle- ri'ne bağlı militanlann da bulunduğunu belirtti. Asıl adını gizlediği kayna- ğından "Ebu Muhammed" diye söz eden gazete Anka- ra'da yaşayan bu kişijı ve ai- lesini herhangi bir saldından koruyabilmek için bunu yap- tığını kaydetti. 1999'daken- disini dinleyenABD'li yetki- lilerin anlattıklarına çok az ilgi gösterdiklerini belirten "Ebu Muhammed"in söy- lediklerinin, doğrulanması halinde, Irak lideri Saddam Hüseyin-l same bin Ladin ilişkisine kanıt oluşturuca£ı- nı belirten The Sunday Ti- mes, "Bu da Bağdat'a yö- nelik bir saldırıya son dere- ce haklı bir gerekçe oluştu- rur" ifadesini kullandı. Gazete, "Ebu Muham- med" gibi diğer bazı muha- Iiflerin de son aylarda aynı tür izlenimler aktardıklanna işaret ederken "Irak içinde- ki bu kamplarda Muhabe- rat'ın (Irak askeri istihba- ratı) Ortadoğulu terörist- lere eğitim verdikleri kuş- kusu bu son sözlerle iyice güçlendi" yorumunda bu- lundu. "Ebu Muham- med"in eğitim kamplannın yeri olarak Bağdat'ın güney- doğusu ve kuzeybatısını gös- terdiğini yazan gazete. bu kamplardan birinin "Sal- man Pak" adını taşıdığını. dığerinin ise "Unit 999" kampı olarak bilindiğini kaydetti. Verilen eğitimi. "sabotaj teknikleri eğitimi" olarak tanımlayan "Ebu Muham- med"e göre, biyolojik ve kimyasal silahlann kullanıl- masına yönelik bu eğitimde teröristlere küçük kutulara konulan söz konusu madde- lerin nasıl taşmıp, nasıl etki- li hale getirileceği öğretildi. Iraklı eski subay. söz ko- nusu silahlann Türkiye. ABD, Ingiltere. Iran ve Su- udi Arabistan gibi ülkelerde nasıl kullanılacağına dair eğitimin de yapıldığını öne sürdü. Iraklı muhaüfler üçkonuda uzlaştı Ürdün yeni seçenek Dış Haberler Servisi - Washington'ın devirmeyi planladığı Saddam Hüse- yin yönetimi, olası bir ABD saldınsının bütün bölgeyi istikrarsızlığa sü- rükleyeceği konusunda komşulannı uyanrken Ür- dün'ün Haşimi hanedanı- nın Irak'ta Saddam Hüse- yın sonrası dönemde önemli rol üstleneceği id- dia edildı. Saddam Hüseyin'in bü- yük oğlu Uday, Irak ve Su- udi Arabistan'ın ardından sıranın Iran'a geleceğini belirtirken Tahran yöneti- minin Irak'a karşı herhangi bir düşmanca tutum içine gırmemesini istedi. Was- hington'ın "şer ekseni" olarak tarif ettiği ülkeler arasında yer alan İran ve I- rak. 1980-1988 dönemin- dekı savaşın ardından resmi olarak bir anlaşma ımzala- mamışlardı. Tahran, AB- D'nin Irak'a yönelik bir as- keri saldırısına "şiddetle karşı" olduğunu açıkla- mıştı. Londra'daki Irak mu- halifleri toplantısma Ürdün Prensi Hasan bin Tellalin katılmış olmasınm ardın- dan bir açıklama yapan Ür- dün yönetimi. bu durumun Irak'a yönelik resmi konu- munu "yansıtmadığını" söyledi. Ancak. Londra'da yayımlanan El Kudüs El Arabi gazetesınin editörü Abdülbari Atvan. Haşimi hanedanınm Bağdat'ta 1958'de devrilen monarşi- nin yeniden inşasında önemli bir rol üstleneceği- ni söyledi. Katar'mElCe- zire televizyonuna açıkla- ma yapan Atvan, "Irak'a saldın başlar başlamaz gelecek dönemin krau ve veliaht prensin isimleri açıklanacak" diye konuş- tu. Irak saldınsının Türki- ye, Kuveyt ve Ürdün üze- rinden başlatılacağını söy- leyen Atvan "Amerikalı- ların söz konusu ülkelere danışmadan 7'si Arap 8 ülkedeki üslerini kullan- ma karan verdiğini'" dedi. Dış Haberler Ser- visi - Ingiltere'nin baş- kenti Londra'da geçen cuma başlayan ve dün sona eren Iraklı rejim muhaliflerinin toplan- tısındaABDye. "Sad- dam Hüseyin'i ülkeyi yeniden harap etme- den ve sivillere zarar vermeden devirmeye çalışması" çağnsı ya- püu-ken Saddam'ı de- virme harekâtında Türkiye'nin rolünün büyük olacağı kayde- dildi. ABD'nin deste- ğiyle düzenlenen top- lantıya IrakAskeri Itti- fakı'nı oluşturan 90 eski general, Irak Ulu- sal Kongresi, Kürt. Arap. Süryani ve Türkmen gruplar ka- nldı. 300 kişinin katıl- dığı toplantıda, bir za- manlar Devlet Başka- nı Saddam Hüseyin'e bağlı olan sürgündeki askeri yetkililer. AB- Dye, "Saddam'ı ül- keye zarar vermeden devirmeye çalışması" çağnsında bulundular. Saddam Hüseyin'in devrilmesi ve ülkenin demokrasiye geçişi konulannı ele almak üzere yapılan toplantı- yı diğer muhaliflerle birlikte başlatan su- baylardan biri olan Ge- neral Nevib El Salhi, "ABD, sivillere zarar verecek, ülke altyapı- sını yok edecek, reji- mi desteklemeyen or- duyu hedef alacak bir saldın için içeride ve dışarıda destek bulamaz" dedi. AB- D'nin Körfez Sava- şı'ndaki gibi karadan saldından önce hemen hemen Irak'ın tama- mını hava saldınsıyla yerle bir etmesinı ka- bul ermeyeceklerini söyleyen Salhi, "her- hangi bir harekâtın Saddam'ı devirmek- le sınırlı olması ge- rektiğini" kaydetti. Salhi, "Ne ordu ne de Cumhuriyet Muha- fızları Saddam'ı ko- rumayacaktır" dedi. Toplantıya katılan ge'nerallere göre Sad- ' dam sonrası bir Kürt devleti kurulmayacak ve Saddam'ı devirme harekâtında Türki- ye'nin büyük rolü ola- cak. Generallere göre Türkiye'nin onay ver- meyeceği bir operas- yon hem pahahya pat- lar hem de can kaybı çok olur. Toplantının ilk gününde ağu"lıklı olarak Türkiye ele alındı ve şu üç konuda anlaşmaya vanldı: "Kürt devleti kurıı- lamaz. Türkiye'nin desteği olmadan ope- rasyon yapüamaz ve bölgenin en güçlü ül- kesi Türkiye ekono- mik açıdan bu hare- kârtan etkilenmeme- li." Irak Ulusal Kong- resi 'nin de Irak'ın bö- lünmesindenjana_ok= madığı belirtiliyor. Kongre'ye göre Kürt devletinin kurulması, yalnızca Türkiye için değil, Irak, Iran ve Su- riye için de iyi olma- yacak. GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada Bunu Türkiye tipi sıyasetin doğası olarak değer- lendirelim, ortaklann durumuna bakalım. MHP lide- ri Devlet Bahçeli cuma-cumârtesiyi kükreyerek ge- çirdi. Darende'de Derviş i rendeledi... Gürün'de MHP'siz Ecevit'sız planlara sert göründü... Malat- ya'da siyasette yeni imalat yapanlara verdi veriştir- di... Bahçeli'nin kayısı bahçelerinden verdiği de- meçlerin Ankara'daki yankısı da bu haftayı aynca kritik hale getirdi. MHP'nin, ekonomiden ve siyaset- ten sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş'e bakışı sertleşti: - Ya hükümet ya yeni oluşum! Ecevit, Ankara'da son günlerin en yoğun mesa- isinı yapıyor. Ecevit'le Bahçeli arasındaki kaderde, tasada, kıvançta birlik devam ediyor. İki ortağın hü- kümetin geleceğine bakışı birbirini tamam/ıyor. Ece- vit, "Meclis'teki desteğımiz kritik bir noktaya gelin- ce ben aynlmak isterim ama, ortağım MHP buna izin vermiyor" diyor. Bahçeli de, "Kritik bir noktada hü- kümetin kaderinibelırieme hakkı Başbakan 'ındır" di- yor. Üçüncü ortak ANAP'ın kafası karışık, ama arka- daşlar her şeye karşın hükümetle banşık. Yılmaz, "AB'ye omuz verecekherhareketi desteklerim" diyor. Ancak Yılmaz'ın şunu da hesapladığını sanıyoruz: - Ben planlarımı AB yoluna oturttum. Benden da- ha AB'ci bir yaklaşım çıkarsa, bana gerek ka/maz, iyice eririm. Bu durumda niçin yeni oluşuma omuz vereyim! ANAP cephesinin bir korkusu da DYP'nin zikzak- lı tutumu. Ecevit'e bazen çekil, bazen bana ortaklık ver diyen Çiller, ANAP'ın ayrılması halinde yerine geçebılir. O gün, "Hanı sen AB için her şeyiyapalım diyordun, AB gerekleriniyerine getinveyen hüküme- te ortak oldun" diyenlere, Çiller şu yanıtı verir: "Ben, MHP'yi AB'ye iknaetmek için kendimi fe- da edip hükümete girdim. Ülkeme her şey feda!" Hükümet değişir Derviş değişmez! İkinci soruya geçelım... Ismail Cem, Mevlana'ya gönderme yapıp, düne ait olan ne varsa gönderdi, "şimdi yeni şeyler söylemek lazım" dedi. Işte yeni oluşumun gerçekten yeni oluşum mu, yoksa mevcutlarla yeniden oluşum mu olduğunu bu noktada göreceğiz. Gelışmeler, yeni oluşumun yumuşak karnı Derviş'i de kesin bir karar vermeye itiyor. Bu şekilde daha fazla gidemez. Yeni oluşumun lideri Cem, "Bu hü- kümet ömrünü tamamlamıştır, DSP işlevinıyitirmiş- tir" diyecek. Yeni oluşumun vitrini Derviş, "Bu hü- kümetin içinde bir süre daha yer almam gerekiyor, kendim buradayım kalbim yeni oluşumda" diyecek. Böyle şey olmaz! Araya bir kara mizah sıkıştıralım... Derviş, sık sık "Siyasetle ekonomi birbirinden aynlmalı" diyordu. Sonunda başardı. Şimdi siyaseti yeni oluşumda ya- pacak, ekonomiyi hükümetten yönetecek! Türkiye'ye IMF penceresinden bakınca, şöyle bir değerlendirme var: Hükümetler değişir, program değişmez! Programın IMF koordinatörü ve uygulayıcısı kim? Kemal Derviş... Bu görünüme bakıp Ankara'da şu yorumu yapan- lar var: Iktidara AKP bile gelse, ekonomiyi Derviş yöne- tecek! Bundan böyle siyasi gelişmelerin bir tarafı da Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer. Düşük bir olasılık ama, diyelim ki hükümet düştü. Olaylara tüm siyasi hesaplann dışında bakan Sezer, yeni hükü- meti kurma görevini vereceği kişiyi, toplama-çıkar- maya göre değil, çarpma-bölmeye göre beliıîeye- bilir! Kritik bir hafta başlıyor. Dileriz gelişmeler bizi, "kri- tik" sözcüğündeki "/lerin noktalarını atmaya itmez! [email protected] Suikast gölgesi • Baştarafı 1. Sayfada yan törende. Chırac katı- lanları selamlarken, Za- fer Anıtı yakmlannda ka- labalığın arasından sila- hını çıkaran Maxime Brunerie adlı kişinin bir el ateş ettikten sonra po- lis tarafından yakalandığı belirtildi. Görgü tanıkla- n. Chirac'ın tören alanı- na gitmek için geçtiği yo- lun kenannda bulunan bariyerlerin arkasında bi- riken kalabalığın arasın- da yer alan saldırganın. silahını gitar kutusunun içinden çıkararak bir el ateş ettiğini ve durumu fark eden polislerce etki- siz hale getirildiğini be- lirttiler. Chirac'ın geçişi- nin hemen ardından ateş açan ve 22 LR tipi silahı taşıyan 25 yaşındaki mi- iitanın gözaltına alındığı belirtildi. Içişleri Bakanı Nicolas Sarkozj Brune- rie'nin "aşırı sağcı bir militan olduğunu ve po- lis kayıtlarında şiddet kullandığı bilgisinin bu- lunduğunu" söyledi. Öğrenci olan ve part-ti- me şoförlük yapan Bru- nerie hakkında yetkililer "aşırı sağcı bir öğrenci grubu olan GUD üyesi olduğu ve dazlak çevre- lerinde iyi tanındığı" bilgilerini verdiler. Ana teması. ABD-Fransa iliş- kileri olan törenin olayın ardından sorunsuz devam ettiği kaydedildi. AB- D'nin NevvYork kentinde Dünya Ticaret Merke- zi'ne yönelik saldınnın ardından gösterdikleri özverili çalışmalar dola- yısıyla "kahramanlık mertebesine" çıkarılan Nevv York Itfaiyesi "nden bir grubun da geçit töre- nine katıldığı bildirildi. Aynı ekip, önceki gün de Paris Belediye Başkanı Bertrand Delanoe'nun katıldığı bir törende ha- zır bulunmuştu. AB'denFas'auyan BRÜKSEL (AA) - AB, Akdeniz'de yerleşi- min bulunmadığı küçük bir Ispanyol adasına dört gün önce asker çı- karan Fas'a çekilme çağnsında bulundu. iki ülke arasında sorun ya- ratan adayı Faslılar. "Leyla", Ispanyollarsa "PerejiJ-(Mavdanoz)" olarak adlandınyor. AB açıklamasında, Fas'ın 1668 yılından be- n Ispanya'ya ait olan Leyla adacığını işgal et- mesinden büyük kaygı duyulduğu belirtildi ve Madrid yönetimiyle arasındaki soruna he- men diplomatik çözüm bulması istendi. AB'nin Ispanya ile tam bir daya- nışma içinde olduğu be- lirtilen açıklamada, Fas'tan askerlerini he- men çekmesi gerektiği belirtildi. Fas, sahilleri açığında bulunan adacı- ğa 12 asker çıkarmış ve buraya 2 çadır kurarak iki ülkenin bayrağını dikmişti. Fas Dışişleri Bakanlı- ğı, adacıkta hak iddia ederken bunun Fas'ın te- rorizme ve yasadışı göç- men trafiğine karşı mü- cadelesinin bir parçası olduğunu bildirmişti. Protesto notası gönde- ren Ispanya da Fas kıyı- lanna yakın yerleşım bi- rimlerini korumak için üç savaş gemisini bölge- ye göndermişti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle