19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3AYFA CUMHURİYET 21 HAZİRAN 2002 CUMA DIZI Toprak bütünlüğünü tehdit eden iki unsur Türkçülük ve Azerilik olarak görülüyor İranrejimininbaskılan Halkın özlemleri / ran halkının demokrasiye karşı duyduğu özlem artıyor. Buna paralel ol arak Iran halkının yabancılara yaklaşımJan da değişiyor. îran halkı, 1997 yılında yapılan Cumhurbaşkanlığı. Şubat 2OOO'de yapılan altıncı döneın mılletvekilliği ile Haziran 2O01'de yapılan ve Hatemi'nin ildnci defa seçildiği cumhurbaşkanlığı seçünlerinde tercihini yenilikten yana kullandı. Büyük bir çoğunlukla daha fazla serbestlik ve daha yenilik söylemlerini dile getiren Hatemi'yi ikinci kez cumhurbaşkanı yaptı. Böylece Iran Danışma Meclisi'nde, yenilikçi milletvekilleri çoğunluğu ele geçirdi. Molla ststeml Istenmlyor Iran halkının bu tercihi, mevcut molla rejimini, yöneticilerini ve ideolojisini benimsemedigi ve istemediği anJamına geliyor. Iran halkı, 22 yıldan bu yana devam eden, en basit sosyal etkinlikleri bıle yasaİdayan, halkın maddı ve manevi tüm değerlerini hiçe sayarak ipotek altına alan ve sonuç olarak; toplumun psıkolojik anlamda bir depresyona gırmesıne neden olan, baskıcı molla rejimine ve ideolojisine karşı tepkisini büyütûyor. Molla rejimi, ülkenin yönetilmesındeki başansızlığmın yanı sıra, uyguladıgı yanlış ekonomik politikalar nedeniyle de ülkedeki ekonomik sorunlam her geçen gûn daha da ağırlaşmasına ve molla rejimine destek veren kişilerin bile rejimden soğumasına neden oluyor. Bunun en güzel örneği, tamamen molla rejiminin korunması için kurulan ve tüm subay ve astsubaylan rejime bağlı kişilerden seçilen DM0 (Devrim Muhafizlar Ordusu) personeli arasuıda yjpılan bir ankette, DMO'nun bile yenilikçi kesimi desteklediğinin ortaya çıkmasıyla görülüyor. Bugün Iran halkı, daha özgürlükçü, yenilikçi, insan haklanna önem veren, demokratik ve laik bir hukuk devleti özlem: içinde bulunuyor. tran'ın, i;inde bulunduğu özel ve bölgesel şartiarda, bu hedefe ulaşmak çok zor görilse de yenilikçi kesimin hedefinin, öanokratik ve laik öğretiye dayalı devlet düzeni olduğu anlaşılıyor. Türklye taklp edillyor Iran halkını, buna tesvik eden ve özendiren en önernletkenin "laikve demokratik TüridyeCumhuriyetr olduğu görülüyor. Kılen büyük çoğunluğu ile Türk: slevizyonlannı izleyen Iran halkı, Tirkiye'deki yönetim anlayışını, czgürlükleri ve gelişmeleri yakındLaıtakip ediyor. Molla rejiminin, Tüüye hakkındaki her türlü olumsuz prpagandasına karşın "demokratilce laikTürkrve Cumhuriyeti'ne" rıaTanlık her geçen gün artıyor. îran halnun, yabancı uyruklulara bakış a ç a n da diğer ideolojilere bakış a ç a ile paralelHk gösteriyoı Genel olarak demokratik rejime saip olan Batüı ülkelerin vatandaşlar ve Türklere karşı oldukça sıcafcc rr yaklaşım sergilenirken Arapla olumlu bakılmadığı, Doğtı >iya ülkeleri vatandaşlannm da ps sevilmediği gözleniyor. tran'da. hlunan çok sayıda Japon vatandaşına jsterilen ilgi ve sempati ise Japonlan zenginliklerinden v^-ok para harcamalanndan k_aTaklanıyor. Iran halkının, molLa onetiminin bütün yönlendirme e propagandalannafccajin;var olan ıslamı ideoloji ve ycetim biçiminden kesinlikle memnum ımadığı, artan haberleşme imkânJLave özelükle uydu TV yayınlan svesinde, başta Türkiye olmak üzerr. laik ve demokratilc cnmlerdeki insanlann, yaşam stedartlannı ve kişi hak ve özgürlükler-iıı ızleme ve anlama ımkânı bul-cklan, doğal olarak da böyle bü- *,$amın özlemini duyduklan, halkın "hyük çoğunluğunun, en arç yönetim biçiminin laik ve duâokratik sistem olduğu konvuoda kesin yargıya sahip oldu^Ş; demokratik yönetime sahip, ge=lsniş ülkelerin vatandaşlarına karsıayranlık ile karışık bir sevgi be=^odiği biliniyor, görülüyor ve yaşarauıT. / ran'da yaşayan her Türk ve Azeri; yönetim tarafından potansiyel suçlu gibi görülüyor. İstihbarat servisleri gayretlerinin büyük bölümünü milliyetçilik akımlanna yönlendiriyor. tran nereye gidiyor?{ ıldızhan Okul sıralanndan itibaren Azerilere uygulanan baskılar nedeniyle devlet kademelerinde görev alan Azeri Türkleri, ulusal kimliklerini gizlemek için büyük çaba harcıyor. Molla yönetimi etnik v e mezhep farklılıklan nedeniyle vatandaşlan- na baskı yapıyor. tslarru esaslara da- yalı olarak ve teokratık bir anlayış- la yönetilen Iran Islam Cumhuriye- tı'nde etnik vedinsel farklılaşmabas- kılann artmasına neden oluyor. Bu- na bağlı olarak tran yönetimi ciddi güvenlik sorunlan yaşıyor. Iran'da insanlara: - Mensup olduğu etnik gruba, - Mensup olduğu din ve mezhebe ve molla rejimine bakış açısına gö- re farklı muamele yapılıyor. Şu anki duruma göre, molla reji- mini destekleyen Fars kökenli tran- lılar, asayiş ve güvenlik endişesi en az olan kesim gibi görünüyor. Bu kesim dahı, tran'da güçleri her geçen gün büyüyen yenilikçi kesimin psi- kolojik baskısı altında kalıyor. Bu grup. çıkabilecek muhtemel iç çahş- malarda, yenilikçi kesim taraftarla- nnın doğrudan hedefı olacaklan en- dişesini taşıyor. Bugünkü Iran yönetimi, Iran'ın toprak bütünlüğünü ve molla rejimi- ni tehdit eden başlıca iki unsurun, Türkçülük ve Azerilik akımlan oldu- ğunu düşünüyor ve tehdidin boyut- lan büyümeden tedbir almaya çalı- şıyor. Bu nedenle, bugün Iran'da ya- şayan her Türk ve Azeri; yönetim tarafından potansiyel suçlu gibi gö- rülüyor. istihbarat servisleri gayret- lerinin büyük bölümünü milliyetçi- lik akımlanna yönlendiriyor. Bu nedenle Azeriler ve diğer Türk- lerin yoğunlaştığı bölgelerde, Dev- rim Muhafizlan birlıklen ile Besiç- ler bırlikte çahşıyor. tran molla yö- netimi mılliyetçi hareketlen sert şe- kilde bastırmayı planlıyor. Beslç taburlan Son üç yıl içinde Iran, Devrim Mu- hafizlan ordusuna bağlı bazı birlik- leri Erdebil, Tebriz ve Urumiye'de bu- lunduruyor. Tebnz'deki Aşura ko- lordusunu da güçlendiriyor. Aynca, rejim muhaliflerini, Türk- çülük fikrini benimseyenleri izle- mek ve yok etmek için yaşlan 13-65 arası çoğu işsiz ve cahil insanlardan oluşan 19 Besiç taburunu Tebriz'de bulunduruyor. tran genelinde, sayılan 741 olan Be- siç taburlanndan, yaklaşık 500 ta- bur, Azeri ve diğer Türklerin yoğun olduğu eyaletlerde görev yapıyor. Besiçler, gerekkırsal kesimde, gerek şehirlerde ve gerekse de yollarda, gece gündüz her türlü kontrolü ya- pıyor ve dilediklerini gözalhna alıp tutuklayabiliyor. Bu taburlar, yap- tıklan kontrol ve aramalar sırasında. Türkçe konuşulmasmı yasaklıyor, halkı ürkütmek ve genç kesimi sin- dirmek için, çoğu zaman sert ve ka- ba davTanıyor. Okul sıralanndan iti- baren Azerilere uygulanan baskılar ve asimılasyon polıtikası nedeniyle devlet kademelerinde görev alan Aze- ri Türklen. ulusal kımliklennı gizle- mek için büyük çaba harcıyor. Aze- ri öğrenciler, okullarda Türk olduk- lannı söylemiyor, bu öğrencilere yö- neticiler baskı yapıyor. Başta Araplar, Beluciler. Yahudi- ler ve diğer Türk soylu topluluklar ol- mak üzere, Farslar dışındaki diğer etnik gruplar üzerinde de Azeri ve Türklere uygulananlar kadar olma- sa da belırli baskılar v e kısıtlamalar getıriliyor. Etnik yapı tran'da, hal- kın asayiş ve güvenliğini etkileyen en önemlı unsurlann başında geliyor. Yahudller'ln durumu Anayasasına göre,resmıdinı tslam ve mezhebi Caferi olan tran'da; di- ğer Islam mezheplerinin, kendi âdet- lerine göre ibadet ve yaşayışlannı düzenlemesi engelleniyor. Halen, Iran'da Şiiler ve diğer mezhepler ara- sında (özellikle kültür düzeyi düşük kesimlerde) zaman zaman toplum- sal çatışmalara varan düşmanlıklar ya- şanıyor. Şii-Caferi olmayan kesim, Besiçlerin baskısı altında birçok güç- lüklere maruz kalıyor. Mensup olduk- lan din nedeniyle, Yahudiler de mol- la rejiminin baskısı altında kalıyor. Israıl'i ve Yahudileri en büyük düş- manı olarak gören tran tslam Cum- huriyetı, tranlı Yahudilere de, Israıl'e casusluk yapma ihtimallerini göz önünde tutarak şüphe ile bakıyor, sü- rekli kontrol altında tutuyor. Hatemi'nin cumhurbaşkanı seçil- mesı ile başlayan değişim süreci, Iran'da yenilikçi ve muhafazakârlar diye adlandınlan iki tarafin ortaya çıkmasına neden oluyor. Her geçen gün güçlenen ve yeni yöntemler kul- lanarak molla rejimini tavizler ver- meye v e zayıflatmaya çalışan yeni- likçi kesimden birçok kişi, molla re- jimi yanlısı güvenlik güçleri ve Be- siçler tarafından, sık sık gözaltına alımyor, sorgulanıyor. Son dönemde, özellikle yenilikçi kesim yanlısı yayın yapan basın ya- yın organlan çalışanlan. güvenlik güçleri ve muhafazakâr grubun bas- kısı altında faaliyet gösteriyor. Iran tslam Cumhuriyetı'nde yaşayan in- sanlann, hemen hemen tamamı de- ğişki boyutlarda, asayiş ve güvenlik endişesi taşıyor. Tek tek ele alındı- ğında, bu endışelenn kaynağı ayn aynymış gibi görünmesine rağmen, aslında sebebin aynı olduğu ve her türlü endişenin kaynağının, ülkenin sahip olduğu şeriatçı-totaliter-bas- kıcı molla rejimi olduğu anlaşılıyor. Yarın: Ordunun sıkmtıları Bugün tran halkı, daha özgürlükçü, yenilikçi, insan haklanna önem veren, demokratik ve laik bir hukuk devleti özlemi içinde bulunuyor. Hızla silahlanıyorlarMolla rejimi bir yandan kendi rejimini komşu ülkelere yaymaya çalışırken diğer taraftan silahlanmaya devam ediyor. Iran, gerek iç huzursuzluklannı gerekse Kafkasya'daki hassas dengeleri gözeterek hızla silahlanıyor. Iran'ın son dönemdeki silahlanma gayretleri şöyle: Iran, Kuzey Kore yapımı Nodong füzesinden yararlanarak ürettiği, orta menzilli balistik Şahap-3 fuzesinin 1 Mayıs 2002'de deneme atışını yaptı. Söz konusu deneme, Semman bolgesinden, güneyoğudaki çöl araziye yapıldı. Füzenin uçuş mesafesinin 1100 km. olduğu görüldü. tran, daha önceden (Temmuz 1998, Temmuz 2000, Eylül 2000 ve Aralık 2001) gerçekleştirdiği dört deneme atışında da başansız olmuştu. tranlı askeri yetkililer, deneme atışı sonuçlannın değerlendirilmesinden sonra uygun görülmesi halinde füzenin seri üretimine başlanması karannı aldı. tran gece görüş teçhizatına ve otomatik hedef izleme sistemine sahip 806 beygir gücünde ve 45 ton ağırhğında olan "ZülfMr" tankının, 125 mm'lik tank topu monteli yeni bir modelini de üretti. Iran'ın yılda 300 adet üreteceği bu model tanklann; Rus yapımı T-72 tanklanndan daha üstün ve daha güçlü motor gücüne sahip olduğu öğrenildi. Aynca, Iran'ın "Seyid" modeli yeni bir zırhlı personel taşıyıcı geliştirdiği, bu araçtan yılda 150 adet üretileceği belirlendi. Zülfikâr tankı ve Seyid zırhlı personel taşıyıcısınm, tran'daki "Şehid Kolahduz Endüstri KompleksTnde üretileceği ve Iran silahlı kuvvetlerinin, "Seyid" modeli zırhlı personel taşıyıcıdan 2 bin adet istediği belirlendi. Iran 1995 yılında Rusya ile yaptığı anlaşma kapsamında; Rusya tarafından Iran'da kurulan tank montaj fabrikasında toplam 400 adet T-72 tankının montajı ile üretimine başladı. Rusya'dan gerek T-72 tankının gerekse zırhlı personel taşıyıcılann yenileştirilmesi için alınan yedek parça ve teknik malzemenin, maliyet etkinlik açısından Iran'a ağır bir maddi yük oluşturduğu, buna rağmen projenin başlatıldığı, mollalann her durumda silahlanmanın aksatıhnadan yürütülmesi karanm aldığı öğrenildi. BIRBAKIMA SERVER TANtLLİ BirFelsefeSnavıDaha... Fransa'da, geçtığimiz hafta, 13 Haziran günü, lise öğrencileri, olgunluk sınavlarına başladılar. Orada, liseyi bitırme, önemli birkaç dersten sınav geçırmeye bağlıdır. Adı da, "bakalorya"yani "ol- gunluk" sınavıdır bunların. Felsefe, bilgilerin sen- tezi değil mi, önce ondan başlanıyor. Geçtiğimiz hafta da öyle yapıldı. Ancak, bir sorun vardı; onunla ilgili tartışmalar yapıldı, hâlâ da yapılıyor. • 1973'ten beri, Fransa'da, liselerde felsefe ders- leri için saptanmış bir otuz kadar kavram vardır; örneğın "bilinç", "dil" ya da "zaman" gibi temel kavramlardan oluşan bir liste ve ona eklenmiş bir de filozoflar listesi. Ancak, felsefe öğretmenleri, bu kavramlar ortamında izlenecek yolu kendileri çi- zerier. Buna "felsefî özgüriük" deniyor ki, öğret- menlere onu tanımak pek doğal, gerekli de. Ne var ki, felsefe derslerinin programında bir re- form yapma ihtiyacı da hep belırtilir. Nitekim, 2001 yılında, Alain Renaut'nun sorumluluğunda yeni bir program saptanmıştır: Kavramların sayısı on sekize indirilirken, felsefe tarihi üstüne kimi uğrak noktaları belirtılmiş ve "Hümanizma"gibi kimi ko- nularda da derinleşme önerilmiştir. Bugün de yürürlükte olan bu programdır. Ancak, Jack Lang döneminde yapılan ama red- de uğrayan başka müdahaleler de olmuştur. Işler bugün öyte bir noktaya gelmiştir ki, felsefe öğret- menleri arasında ses getiren bir grup, felsefe ba- kaloryasını protesto edip sınav kâğıtlarını okuma- yı reddetmeye kadar gitmişlerdır. Şimdi bir tartışma konusu da bu Fransa'da Elbet bir çözüm bulunacak. Liseden mezun olmayı ciddiye alıp, "olgunluk s/naWar/"nı, onlann arasında felsefe bakaloryası- nı eğitiminin bir parçası olarak sürdürüp duran bir ülke Fransa. Şu son bunalımın da üstesinden ge- lecek. Asıl biz düşünelim: Liselerinde felsefe ders- lerine üvey evlat muamelesi yapan; yeterince fel- sefe öğretmeni bulamadığı ya da yetiştiremediği için din dersleri öğretmenlerine felsefe dersi ver- dirten bizler düşünelim! Ama siz şu anda, bu yılki felsefe sorulannı me- rak ediyorsunuz değil mi? Buyurun! * Bir grup öğrenci, şu iki sorudan birini seçmede serbest bırakılmış; "Bugünü, geçmişten daha iyi mi biliyoruz?" ya da "Sanatsız, güzellikten söz edi- lebilirmi?" llginç sorular. Kolay görünüyorlar, ama hiç de öyle değil! O grubun öğrencileri, 17. yüzyıl Fransız filozo- fu Nicolas Malebranche ın "irade veeylem" üs- tüne bir metnini de seçebileceklerdi. Bir başka grup öğrenciye, yine seçmeli olarak şu sorular yöneltilmiş: "İyi olarak sandığımız şey- leri mi arzulanz?"' ya da "Haklannı savunmak, çı- karlannı savunmakla aynı şey midir?" O grubun öğrencileri, 20. yüzyılın filozoflanndan Hannah Arendt'in "emek" üstüne bir metnini de seçebileceklerdi. Bir başka grubun öğrencilerinin de, kültürel çe- şitlilik ya da politıka üstünde düşünmeleri isteni- yordu. Onlarda, şu iki sorudan birineeğilecekler- di: "Dillerdeki çeşitlilik, insanlar arasında anlaş- maya bir engel midir?" ya da "Politika bir bilim ya da bir sanat mıdır?" O öğrenciler, David Hu- me'un "Insanın anlama yeteneği" üstüne bir met- nini de alıp inceleyebileceklerdi. Şu son gruba yöneltilen sorular, örneğin bizler için pek de güncel değil mi? Dillerdeki çeşitliliğı bir veri olarak kabul edip dü- zenlemeyi ona göre yaparsanız, anlaşmaya engel olmadığını görürsünüz: Türkiye'de genel eğitim dili Türkçe olacaktır. Peki insanların kendi anadil- lerini, ömeğin Kürtçeyi öğrenme ve öğretme hak- larını reddederseniz, yasakçılık yapmış olmaz mı- sınız? Dahası, yığınla Türkoloji Enstitüsü vardır da, yirmi milyonluk bir yurttaş kitlesinın diline ve edebiyatına açılmış tek bir Kürdoloji Enstitüsü yoktur bir üniversitemizde. Garibinize gitmiyor mu? Politikanın bir bilim mi bir sanat mı olduğu ko- nusuna gelince... Şimdi bulsak da sorsak güngör- müş gazeteci Metin Toker'e! Ama bekleyelim, sağlığını kazanıp hastaneden çıksın, onu da ya- panz. Sevgili Metin Toker, bekliyoruz!.. OĞUZELİADALET SATIŞ MEMURLUĞU'NDAN KIYMET TAKDtR RAPORUNUNİLANEN TEBLtĞl DosyaNo: 1995'16Esas Oguzelı Sulh Hukuk Mahkemesi'nın 08.04.1999 tarih ve 1988 155-Esas. 1988 114- Karar sayılı kesınleşen ilamıyla Oguzelı-Taşlı kö>-ünde kâin toplam 179 parsel gaynmenkulün satılmak suretiyle hissedarlar arasındaki ortaklığın gıderilmesine karar venlen Taşlı kövii muhte- lif mevkılerde 8. 9, 10. 11. 12. 13. 14, 15. 16, 17. 18, 19, 20. 21. 22, 23, 24. 25. 26. 27, 28, 29. 30, 31. 32, 33, 34, 35. 36, 37. 38, 39. 40, 41. 42, 43, 44, 45, 46. 47, 48, 49, 50. 51, 52, 53, 54. 55. 56. 57, 58, 59. 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69. 70, 71. 72. 73, 74. 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84. 85, 86, 87, 88, 89. 90, 91, 92. 93, 94, 95, 96, 9 7 . 98, 99. 100, 101, 102, 103, 104. 105, 106, 107, 108, 109. 110, 111, 112, 113. 114, 115, 116, 117, 118, 119, 120, 126, 127. 128, 129, 130, 131. 132, 133, 134, 135, 136, 137, 138. 139, 140, 141, 142. 148, 149. 150, 151. 152, 143, 154. 155. 156, 157, 158. 159, 160, 161, 162, 163. 164, 45. 49, 101, 102, 142, 143, 165. 166, 167. 168. 169, 170. 171, 172. 173, P 4 . 175, 176. 177, 178, 179. 180, 181, 182, 183. 184, 185, 186 parsel taşınmaz mallann toplam 1.201.299.360.900.- TL. bilirkişılerce kıymet takdıri edilmış. bir kısım hisse- darlann adreslen tespıt edilmemış olduğundan, ilanen tebligat yapılmasına karar verilmiştır. Karar gereğınce iş bu ilanın yayımı tarihinden itiba- ren aşağıda adı-soyadı yazılı hissedarlann 7 günlük ya- sal süreye ilaveten 15 gün içinde varsa itirazlannı ilgili mercıe yapmalan. olmadığı takdirde bu süre sonunda kıymet takdirinin kesinleşmiş sayılacağı kıymet takdir raporunun tebliğı yerine kaım olmak üzere ilan olunur. 07.06.2002 İlanen Tebligat Yapılacak Hissedarlann Isimleri: 1) Mehmet Karakan, Sadık oğlu, 2) Ali Karakan, Sadık oğlu, 3) Şemse Karakan, Sadık oglu, 4) Sadık Karakan, Sadık oğlu, * = ^ 5) Güllü Karakan, Sadık kızı, 6) Naime Karakan. Sadık kızı, 7) Cemil Doğan Karakan, Kasım oğlu, 8) Burak Kaan Karakan, Kasım oğlu. 9) Oytun Karakan, Kasım oğlu, Basın: 37209
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle