25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET 21 HAZİRAN 2002 CUMA OLAYLAR VE GORUŞLER olay.gorus@cumhuriyet.com.tr BANKACILIK kesımınde- :i çöküş durmjyor. Pamuk- >ank konusurda Düzenle- ^ — — ne ve Dene:leme Kuru- nu'nun yavaş şlediği ve za- nanında müdahale etmedi- «ini söyleyenler var. Ya bir (e bu mekanizma olmasay- (i çöküşün nerelere varabileceğini dü- şünmek bile ürpertiçi değil mi? Ekonomik yapının Özal'cı sözde "re- hrm"\ar\a ne duruma sokulduğu artık sçıkça ortaya çıkmıştır. Bu noktada, lürkiye'yi yönetenlerin kendi siyasal saplantılarından ve dış reçetelerden syrılarak, sorunlara doğru tanı koyup gerçekçi yeni çözümler üretmeleri ge- rekiyor. Örneğin, bankacılık alanında yapı- lcnlar yeterli midir? Kamuyu bu alan- dan büyük ölçüde çekip yalnız Ziraat Bankası ile Halk Bankası'nı ayakta bı- rakmakla iş bitmiş oluyor mu? Asıl so- run, kamu bankalarının çokluğu muy- dj, yoksa kötü yönetilişleri, yanlış si- yasal amaçlar ve kayırmalar için kulla- niışlan mı? Çeşitli alanlardaki girişimciliği akıllı- AÇI MUMTAZ SOYSAL Salaklıktan Kurtuluş ca yönlendirmek için kamunun elinde iyi kurulmuş ve iyi çalışan sektör ban- kalarının bulunması yanlış bir düşün- ce midir? Yanlışlar, aksamalar var di- ye bu düşünceden vazgeçmek mi ge- rekirdi, yoksa yanlışları düzeltip aksa- malan gidermek mi? Geçen akşam, TRT 2'nin başarılı programlarından "KariyerDünya- s/"ndatelekomünikasyon alanının özel kesiminden gelme üç değerli kişi var- dı. Hiçbiri, hızlı değişmelerin, korkunç harcamaların, kıyasıya rekabetin hü- küm sürdüğü o alanda, özellikle bu ül- ke açısından, devletçe yapılacak stra- tejik planlamaya ve kamu yatırımlarına büyük gereksinme olduğunu vurgula- maktan çekinmedi. Dünya çapındaki yarışta, kamunun düzenleyici, yol açıcı, yönlendirici, hat- ta yatırımcı işlevini özel ke- simin dinamizmiyle birleşti- — — ren bir ulusalcı yaklaşımının daha iyi bir örneği buluna- mazdı. Türkiye'nin evrensel doğ- rular olarak kabul ettirilen iki küresel salaklıktan ken- dini kurtarması gerekiyor. Biri, sanki ille Adam Smith, Ricar- do ya da Marx'ın "ekonomi politik" kavramlarını inkâr etmek gerekirmiş gi- bi, politikayla ekonominin birbirinden aynlabileceğini düşünmek ve bu düşün- ceden kalkıp "Devlet ekonomiden eli- ni çeksin" safsatasıyla vakit kaybet- mek. Devletin eli ekonomiye hep sa- vurganlık etmek, rüşvet yemek, adam kayırmak için mi girer? Planlayan, ön- cülüğüyle yol gösteren, akıllıca yatırım yapan, gelir sağlayan bir rolü olamaz mı kamunun? öbürü de, "kamusal"\a "özel'i birbi- rinden ayırıp birini iyi, öbürünü kötü ilan etmek ve ikisini akıllıca seferber edebilen bir "karma ekonomi" anlayı- şını affedilmez büyük günah, unutulmaz ulusal hata saymak. Size çok daha fazlasını kazandırmak için BP ve Axess güçlerini birleştirdi! Artık, Axess üyesi BP istasyonlarında, hemen ve anında, 4 kat daha fazla chip-para kazanacak ve kazanır kazanmaz harcayabileceksiniz! .com.tr AKBAIMK kazançlı yaşam kartıraz Bir İhtilal Beyannamesi: Amasya Genelgesi... Dr. Handan DİKER Yıldız Teknik CnL Öğr. Gör. A masya Bildirge- si'nin 83. yıldö- nümünü yaşıyo- ruz. M. K. Ata- türk, son yıllannda Osmanlı Devleti'nın içinde bulundu- ğu durumu. Nuruk'un I. cil- dinde şöyle betimler: "Padişah ve Halifeolan ki- şi, yaşam ve rahaünı kurtara- bilecek çıkış yoiundan başka bir şev düşünmüvor. Hükiime- ti de aynı durumda. Farkın- da olmadığı haJde başsız kal- nuş ulus. karanlıklar. belir- siziikleriçindeolacaklan bek- üyor. Fdaketin korkunçluğu- nu ve ağırlığını anlamaya bas- layanlar. buhınduklan ortam veduy gulandıklan etkinükle- re göre kurtuluş yolu savdık- lan önlemleri aJma çabasın- da... Ordu. adı var kendi yok bir halde. Komutanlar. su- baylar genel savaşın bunca üzüntü ve sıkıntılanyla yor- gun, vatanın parçalanmakta olduunu görmekle de yiirek- leri vanıyor, gözleri önünde derinleşen karanhk felaket uçurumu kenannda kafala- n bir yol kurtuluş volumı an- yor." Burada önemli olan şey kurtuluş yolunun ne şeklide çizileceğidir. Atatürk bu çö- züm yolunu şöyle belirliyor- du. "Lygun bir zaman veor- tamda İstanbul'dan kaybol- mak, basit bir düzenlemeyle Anadolu içinegirmek,bir sü- re adsızçalıştıktan sonra, bü- tün Türkulusuna felaketi du- yurmak_" (1) Atatürk ulu- sal direnişi Anadolu'dan yö- netmek isteği içindeydi. O. bu düsüncesini 24 Nisan 1921 tarihli Hâkimiyet-i Milliye'de şöyle açıklar: Herhalde bu hareketnoktası İstanbulcbştn- dav dı. Bu noktayı bulmak ve orada biitün ulusu gerçek amaca vöneftmek gerekiyor- du. Bunun üzernie günterce düşündüm. bdirgin kimi ar- kadaşlanma görüşlerini sor- dunı. Onlar da benimle aynı görüştevdiler. Ben önce her- hangi bir volla Anadolu'ya geçmek ve orada uiusun dü- şünce ve duygulannı bir kez daha yoklamak \e ülke kay- naklannıizleınekistiyordum. lstanburdan kaybolmak ve Anadolu'ya geçmenin resmi birgörevi, adı olmalı idi. Bu- rada Mustafa Kemal'in res- mi görevi kâğıt üstünde ka- lan 9. Ordu Mefettişliğı ol- muştur. Böylece Atatürk tarihsel misyonunu yerine getirmek için önemli bir olanak yaka- lamıştı. "BekirAğabölügün- de" tutuklu bulunan Fethi Bey'i görmeye gittiğinde "Ne biz bu durumda kalacağız. ne ülkeyi bu durumda bıraka- cağE" derken bu tanhsel öz- göre%ini (misyonunu) dile ge- tirmış oluyordu. (2j. Anadolu'ya geçiş sürecinin bu sekilde başlamasından son- ra Mustafa Kemal önce Hav- za'ya oradan da Amasva'ya gelerek burada 21 Haziran 1919tarihindeAmasvaG€net- gesi'ni yayunlar. Bundan son- ra artık tarihte ilk ihtilal be- yannamemiz olarak adlandı- nlan bu bıldirgeyi herkese iletme yollan arayacaktır. O, 21 Haziran 1919'da şöyle de- miştir: "Bu ulusal amaca ve sağuğa ulaşıncaya dek, ben Anadohı'Uanveutusungözün- den aynlmavacağıın. Bu ko- nuda sonuna değjn uiusun bir birevi gibi çahşacağıma. ulu- sa karşı kutsal tuttuklanm adına söz verdim ve hiçbir güç bu ulusal atılımı engei- levemeyecektir." Amasya kentı. tarihte fark- lı bir özgöreve sahıp bir yer- dir. Bunu Lord Kinross şöy- le açıklar: "Amasya. ulusal bir ayaklanmanın beşiği ol- may a eherişB biryerdl Uzun ve seçkin tarihi boyunca hep özgüıiiik ruhuna bağu kaî- mıştL Moğol istilasından kur- tularakbir siire Osmanlı İm- paratoriuğu'nun başkenti ol- muşru. İstanbul'un alınma- smdan sonra da veliaht şetza- denin Amasva'da eğitim gör- mesiveşehirdevaiüikyapma- sı gelenek haline gelmiştL Bu yüzden .Amasya, avncalıklı durumunu koruyor ve sanki İstanbul'a ders veriyormuş gibi bir duygu beslivordiL" (3) Ve ünlü Amasya Genelge- si, bu genelgeyi M. Kemal. AH Fuat(Cebes»% Rauf(Orbay) ve Refet(Bele) ımzalamışlar- dır. Bu genelge. vatanın bütün- liigü \e istiklalinin tehlikede olduğu, istanbul hükümeti- nin üzerine düşen görevleri yapamadığını, bu durumun milletimizi yok olmuş tanıt- tırdığını. kurtulma karannın ise y ine milletin birlik ve be- raberliği ile olacağını. uiu- sun durumunu açıklamak ve sesini dünyaya duyurmak için üzennde hiçbiretki olmayan bir ulusal kuruluşa gerek ol- dugunu belirtiyordu. Amasya Genelgesi'nin Türk devrim tarihi açısından önemi ise onun monarşik yö- netime karşı bir ihtilal eyle- mini başlatmasıdır. Amasya Genelgesi'yle başlatılan sü- reç, bilinçli ve akılcı adımlar- la sonuna kadar götürülerek ortaya yeni bir devlet çıkan- lıyordu. Çağdaş ve laik Tür- kiye Cumhuriyeti. ll) Sabahattin Selek, Anadolu İhtilali. s.19: (2) Fethi Okyar, 3 Devirde Bir Adam.. s. 2~4. (3/ LordKinross, Atatürk, s. 269. Unutulmayan Eğitimci: Tonguç... Nadir GEZEREğitimci -_? *-j- ikemize çağnlan ünlü eğitim sorunlannın üzerine I I eğitimci vebilimada- eğildi bu iki aüzel insan...Bü- KJ mıJohnDevvev. 1924 yılında Türk eğitiminin o gü- nünü ve geleceğinin sorun- lannı incelemek üzere yaptı- ğı çalışmalardan, gözlemler- den elde ettiği sonucu şöyle özetler: -Oğretmenler nasıl olursa. okullar da öyle olur." Aynca 16Ağustos 1924 gü- nü istanbul Öğretmenler Der- negi'nde onuruna verilen çay- da. "Türldyeiçin birinci plan- da gelen sorunun. öğretmen- lik meslegini istîkrara kav uş- rurmak. güvenilir ve istenir bir hale getirmek olduğunu"" da dile getinr... Cumhuriye- tin ilanıyla \e hatta 23 Nisan yönetiminin ülke yönetimini üstlenmesiyle birhkte öğret- men yetiştirme konusu da ye- ni koşullann yeni insanını ye- tiştirme yönünden büyük bir önem kazanır. Görev başına gelen Milli Eğitim bakanla- nndan V'asrfBev'den Reşat Gaiip Bey "e. ondan da Mus- tafa Necati'ye, Saffet An- kan'a, HasanÂH Yiicd'e uza- nan yolda hep bir arayış var- dı... Veni koşullann yeni öğ- retmenini yaratmak arayışıy- dı bu!.. Ve bu yaratı içinde "yeni insan tipi"ni vetiştir- mek çok önem kazandı. Özel- likle eğitim ve ögrerim yö- nünden yoksunluklarla kuşa- nlmış olan .Anadolu kövlüsü- nün konumu ulusal eğitim so- runu içinde önceliğialdı... İş- te ünlü eğitimcimiz İsmail Hakkı Tonguç. Saffet An- kan'ın bakanlığı döneminde ilköğretimin başına getirildi. Böylece Anadolu köylüsü- nün ağır eğitim yükünü üst- lendi. Sevgili Arıkan'm görev - den aynlmasının ardından o yüce oruna getirilen unutul- maz bakan Hasan Âli Yü- cel'le tam bir gönül ve güç- birliği içinde Anadolu'nun tün güçlükleri vılmadan, usan- madan birlikte göğüslediler. Köy Enstitüleri'nde tam bir demokratik eğitim kurmak için büyük çaba gösterdiler. "Yeniinsan apTnin ancak ye- ni koşullarla yaratılabileceği inancındaydı lsmaıl Hakkı Tonguç. Gelenekleşmiş, iş- levini yitirmiş bir eğitim an- layışıyla yeni insanı yetiştir- me olanaksızdı. Buancak dev- rimci bır eğitim anlayışıyla olasıydı... Bağnazlığın derin ezikliği içinde yaşayan Ana- dolu köv lüsünü yeni koşulla- ra taşımanın yönü ve yönte- mı de yoktu. Onun için Köy EnstitüJeri böylesi bireğhimin öğretmen yetiştirme kaynağı olarak önem kazandı. Köy Enstitüleri'nin yetiştireceği yeni öğretmen nasıl olmalıy- dı°.. Işeğitimi koşullan için- den çıkıp gelmiş, ulusal eği- timi kavTamış. cumhuriyetçi. halkçı. laik koşullann laik öğ- retmeni olmalıydı bu yeni öğ- retmen. Okumayı sevmeliy- di. kitaplarla dost olmalıydı. çalışmaktan yılmamalıydı!.. . Işte o direngen köy çocuk- lan ağır koşullan yenmeyi Köy Enstitüleri'nde öğrendi- ler... Doğayla çarpışarak ye- ni koşullan yarattılar öğret- menleriyle!.. Bütün bu ola- ğanüstü savaşımlann yanı ba- şında sevgili İsmet tnönü. Ha- san Âli Yücel vardı!.. Bir de bir enstitüden ötekine koşan, yorulmanedirbilmeyen, de\ - rimci eğitimin bütün koşulla- nnı yaratan İsmail Hakkı Ton- guç vardı!.. Sevgili Tonguç Baba'yı sevgi ve saygıyla anı- yorum bu öliim yıldönümün- de... Kimi güzel insanlar or- taya koyduklan özverili ya- şamlanyla ölümsüzleşirler, Tonguç Baba da o ölümsüz in- sanlardan biridir işte!.. PENCERE Deli Memet!.. Tepemde palmiye yaprakları.. Kuma uzanmışım.. Gölgedeyim.. Kıyıdayım.. Gökova Körfezi'nin dibinde Akyaka'dayım, dağ, orman, deniz iç içe!.. Burada topraktan kaynayan buz gibi sulara halk azmak adını koymuş!.. Sağım- dan bir azmak geçiyor, iki adım ötedeki denize ka- nşıyor, solumda beyaz saçlı şişko Alman turist ka- dın kitabına kapanmış, dünya umurunda değil, on adım ötede tersine çevrilmiş bir tekne.. Bir beyaz köpek sökün etti. Kumlan kokluyor. Az- mağa girdi. Su içti. Çevresine baktı. llgilendiğimi duyumsadı. Yanıma geldi. Yüz versem, siftinecek. Kafamı kitabıma gömdüm, uzaklaştı. Birsakallıgöründü. Yanındakarısı, mantolu.tür- banlı. Çocuklan var. Adam soyundu. Çocukla bir- likte denize girdi. Kadın elbiseler elinde, tekneye yaslanmış. bekliyor. Güneş kızgın. Kadın kıpırda- mıyor. Deli Memet sıcak esiyor. Deli Memet ne? • Deli Memet bir rüzgârın adı... Ne zaman çıkacağı, nereden eseceği, nasıl dö- neneceği, ne zaman dineceği belli olmayan bir rüz- gâr!.. Sakarkayahklarından mı kopuyor?.. Deli do- lu saçıp savuruyor, kimi zaman sanki anaforlaşı- yor, Deli Memet esti mi, insan sersem sepelek olu- yor, ne yapacağını şaşınyor, ağaçların dalları yap- raklan bir o yana, bir bu yana gıdip geliyor; ne poy- raz, ne lodos, ne keşişleme, ne başka bir rüzgâra benziyor; kimi zaman bir günde bitiyor, kimi zaman günlerce sürüyor.. Akyaka'nın gedikli yabancı turistleri Deli Me- met'e kendilerine göre bir ad takmışlar: - Manyak Memet!.. Deli Memet sanki beni bekler, ne zaman Akya- ka'ya gelsem kendini gösterir, başlar esmeye.. • 0 arada bir haber geldi: Devlet Pamukbank'a el koydui. Gel de Deli Memet'i düşünme!.. Bu işleri kim yapıyor, nereden esiyor, nereden çı- kıyor, nasıl oluyor, Cottarelli nın hınzırlığı mı, Der- viş'in marifeti mi, IMF'nin halt etmesi mi, piyasa- da Deli Memet rüzgârı bir türlü dinmiyor... Yoksa Deli Memet bizler miyiz?.. Devlet bankalannı özelleştirmek için yola çıkıp özel bankaları devletleştiren bir ülke mumla arasan bu- lunabilir mi?.. Derken bir haber daha: - Devlet Yapı ve Kredi Bankası 'na da posta koy- muş, Istanbul'da ve Ankara'da kıyamet kopuyor... Es Deli Memet.. Oh, ne âlâ memleket.. Aklını peynir ekmekle yiyenlerin sağduyularını ızgara tava yaptıkları şu alengirli toplumda Dünya Bankası'ndan Türkiye'ye atanan Derviş de açıkla- ma yapmış: "- Operasyon tamam!.." Yok canım?.. Pamukbank, Yapı ve Kredi ile birlikte devletirrel koyduğu bankasayısı 26'yı bulmuş... Geriye ne kaldı?.. Oldu olacak hepsine el koyalım da bu iş bitsin, devlet bankacılığıyla piyasaya güven gelsin!.. Es Deli Memet!.. Beyaz köpek yine geldi, azmağın kenanndaki bir çalının yanında durdu; sağ arka ayağını kaldır- dı, işedi; devlet bankalannı özelleştirmek için yola çıkıp, özel bankaları devletleştirip borçlarını da üs- tüne alan yöneticileri düşündüm... Es Deli Memet!.. • Adamın biri tatile gitmiş, dinlenemeden dön- müş... Sokrates e nedenini sormuşlar... Filozof demiş ki: - Kafasını da birlikte götürmüştür... Oktay Akbal güzelım Akyaka'ya yerleşti, bura- da evi var, ben gelince buluştuk, hasret giderdik, öğüt verdi: - llhan, bari beş on gün kal da dinlen!.. Taşı gediğine koydum: - Yazı yazarak Akyaka 'da kalmak dinlenmek ise sen sürekli dinlencedesin!.. Es Manyak Memet!.. • The« ENGLISH CENTRE L a n g u a g e S c h o o l Genel IngHızce Programlan Şırketle" ve Kuruluşlar Içın Ozel Programlar İş Ingılızcesı Programlan TOEFL-IELTS-FCE Sınavlanna Hazırtak Programlan Çccuklara Ûzel Hafta içi Gûndüz Yaz Programlan Bıre-b4r ıngıfizcfi Eğitımlen Ev Hanımlanna Özel Prograrrlar Oğrencılenmıze Ücretsiz Akto'teler Rumdl Od. No 92 802M 0«mjnUy btanbul Tel: (0212) 225 91 72 - 247 M13 - 241 20 34 www.tntfittKantn.com
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle