18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 MAYIS 2002 S A L I * * * * CUMHURİYET SAYFA HABERLERtN DEVAMI Istanbul Edirne Kocaeli Çanakkale Izmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak J3 B B B B B B B B 21 24 22 23 26 27 28 27 18 TURKIYE Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskışehır Konya Sıvas Antalya B Adana B 19 Mersin PB 16 Dıyarbakır PB 16 Şanlıurfa B 21 Mardin B 22 Siirt B 21 Hakkâri B 18 Van B 24 Kars 16 B B B B B B PB Y Y 21 24 24 27 23 23 15 13 12 Sıslı / * ' ı, Bulutlu Yurdun dogu kesımlerı parçalı bulutlu, Dogu Karadenız'ın ıç kesımlerı ıle Doğu Anadolu'nun kuzeydo^usu sağanak yağışlı, dığer yerler az bulutlu ve açık geçecek Havasıcaklığıtumyurt ta bıraz artacak Ruzgâr kuzey ve dogu yOnlerden hafıf, ara sıra orta, yağış anında kuvvetlı olarak esecek. , Çok bulutlu Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Parıs Bonn Munih PB PB PB Y PB PB PB Y B 1b 15 16 18 18 19 21 19 19 Berlin Budapeşte Madrid Viyana MERKEZLER Y 19 PB 23 Y 19 Zürih Gök gürültulu f**\ Parçalı bulutlu p Yajjmurtu GUNCEL CUNEYT ARCAYUREK B Baştarafı I. Sayfada ortakları suskun. Parti önderliği ile ilgili kimi kıpırdanmalar sürekli gündemde. örneğin, lsmail Cem'le Erkan Mumcu'nun genel başkanlığına değinen varsayımlar, senaryolar, söylentiler gırla. Başbakan Ecevit'in bağırsak rahatsızlığı siyasal senaryoları canlandırdı. Taze söylenti; TBMM Başkanı Omer Izgi ile bağlantılı. Ecevit TBMM Başkanı, Izgi Başbakan olacakmış! ÜstelikTBMM Başkanı, "böylebirformüliçin 'her türlü özveride' bulunmaya" hazırmış... Demek değişim bu denli basit. TBMM Başkanı özveriye hazırolduğunu açıklayacak, Başbakan ve DSP Lideri Ecevit, özveri karşısında gözyaşlarını tutamayarak hemen görevlerinden ayrılacak, ANAP, DYR SP, AKP iktidar olasılığını reddederek derhal Izgi'nin başbakanlığına rıza gösterecekler vs. Güldürmeyin insanı. (Zaten düşsel olasılığı ömer Izgi yalanlamak zorunda kaldı.) Bir kez Ecevit'in aylardır uğramadığı parti genel merkezinden son günlerde ayrılmamasındaki nedeni araştırmak gerekmez mi? Başbakan, seçimlerin zamanında yapılacağını sık sık yinelemesine yineliyor ama; DSP'yi seçimlere hazırlayacak çalışmaları yönetmekten geri durmuyor. Ecevit' in "yeni bir hükümete sıcak baktığı" söylenebilir mi? Bugünedeğin konuşulan "daha makulolasılıklar" bile giderek geçersizleşiyor. Yakın günlere kadar; Ecevit'in seçimlere doğru yerini bir başka DSP'liye bırakacağı, yüzde 34'ler düzeyinde görünen oy potansiyelini "gençlik aşısı ile aşmayı hesapladığı" kulislerde (yazılmadı ama) konuşuldu. Oysa Başbakan'ın seçimlere partisinin başında Başbakan olarak girmeye kararlı olduğuna değinen haberler alınıyor. Ecevit'i tanıyanlar bu olasılığa daha "makul bir olasılık gözüyle" bakıyorlar. îsrail: Toytunç'u Islami Cihat öldürdü KUDÜS (AA) Îsrail Savunma Bakanı Binyamin Ben Eliezer, Batı Şeria'daki El Halil kentinde geçen 26 Mart'ta şehit Türk subayı Binbaşı CengizToytunç'un şehit edildiği saldırının sorumlusunun aşın dinci Islami Cihat örgütü oldugunu öne sürdü. îsrail Savunma Bakanlığı'nın açıklamasına göre Eliezer, El Halil'deki Geçici Uluslararası Mevcudiyet (TIPH) bünyesindeki Türkiye, Italya, Danimarka, Norveç, lsveç ve tsviçre yetkililerinin katıldığı bir heyetle görüştü. Eliezer, görüşmede, TIPH gözlemcileri Binbaşı Toytunç ve tsviçreli Catherine Berruex'nün "Islami Cihat teröristleri tarafından öldürüldüğünü" ileri sürdü. Eliezer, "îsrail katilleri bulmak ve yargılamak için elinden geleni yapacak" dedi. Toytunç ve Berruex, 26 Mart'ta El Halil'in kuzeyindeki Halhul bölgesinde kimliği belirsiz kişilerin araçlanna ateş açması sonucu öldürülmüştü. GÜNDEM MUSTAFA BALBAY Beyaz yakalılar lıâlâ krizde ISTANBUL (AA) lnsan Kaynakları Yönetimi Derneğı (ÎNKADE) tarafından yapılan araştırmada, genel müdür, genel müdür yardımcısı, müdür, şef, uzman, yönetici asistanı ve memur 300 kişi ve 40 şirket/grupla görüşülerek ekonomik krizin birinci yılı sonunda "nitelikli personelin" içinde bulunduğu durum tespit edildi. OcakMart 2002 dönemini kapsayan araştırmada, şubat krizinden en çok etkilenen ve en fazla eleman çıkaran sektörlerde krizin ağırlığının devam ettiğinin belirlendiği kaydedildi. Bu sektörlerin başında, finansman, teknoloji, otomotiv, reklam ve halkla ilişkiler, dayanıklı tüketim ve mobilya, inşaat, taahhüt, lojistik şirketlerinin geldiği vurgulanan araştırmada, "Bu sektörlerden nitclikli personel talebi yok denecek kadar a/. Vc yıl sonuna kadar da ciddi bir eleman alımı gözükmüyor. Yani beyaz yakalılar için kriz devam ediyor" denildi. Hareketli olan sektörler ise hızlı tüketim, temizlik, özel üniversiteler, turizm, tekstil olarak belirlenen araştırmada, bu sektörlerin krizden az etkilenen ve gelirleri dövize dayanan sektörler olarak gözüktüğüne dikkat çekildi. Ekonomik kriz sonucunda ücretlerde de önemli düşüşler dikkat çekiyor. Araştırmaya göre, ücretler genel düzeyi dolar bazında bakıldığında 1995 düzeyinc indi. Yeni üniversite mezunları asgari ücretle de olsa işe başlamaya razı. Ancak, iş alanı çok az bulunuyor. Araştırmaya göre, işsiz kalan niteliklı personel içinde "Yıl sonuna kadar kesin iş bulurum" diyenlerin oranı yüzde 5, "Belki bulurum" diyenlerin oranı yüzde 12, "Bulacağımı sanmıyorum" diyenlerin oranı yüzde 60. Bu oran müdür ve üstü pozisyonlarda yüzde 76'yı buluyor. Araştırmada, krizde işsiz kalan nitelikJi personelden Türkiye'yi terk edenlerin oranı yüzde 7, yurtdışına gitme çabası sürenlerin oranı yüzde 12, bu boşluğu yurtdışında yüksek lisans yaparak veya dil öğrenerek geçirmek üzere yurtdışına gidenlerin oranı yüzde 8, bir fırsat yakalarsam yurtdışına gitmek isterim diyenlerin oranı yüzde 30 olarak belirlendi. Kriz sonrası ilgisiz alanlarda çalışmaya başlayanlann oranı yüzde 22 düzeyinde olurken kriz döneminde çocuk yapanlann oranı ise yüzde 11 oldu. Araştırmaya katılanlann yüzde 42'si "Bu ülkeye inancım kalmadı" yönünde düşünceye sahipken "Keşke sendikalı olsaydım" diyen işsiz beyaz yakalılann oranı yüzde 35 ve "tşimde bugün olsam, eskisi kadar dürüst ve işverene bağlı olmazdım" diyenlerin oranı ise yüzde 16 düzeyinde. Ekonomik kriz maddi yönden de çahşanlan vurdu. ÎNKADE araştırmasındaki, konuyla ilgili tespitler şöyle: "'Elimdeki birikimimi bu dönemde bütünüyle yitirdim' diyenlerin oranı yüzde 76. 'Borç içinde yaşıyorum' diyenlerin oranı yüzde 63,' Uzun yıllardan sonra ailemin yanına taşınmak zorunda kaldım' diyenlerin oranı yüzde 18, 'Ailem ve yakın çevremden maddi destek alıyorunT diyenlerin oranı yüzde 42." • Baştarafı I. Sayfada raberinde işbirliği olanaklarını genişletmekti. önceki cumhurbaşkanlarımız döneminde olsaydı, zirve kıyafet şölenine dönüşür, Şevardnadze'ye horon takımı giydirilir, bizimkine Azeri kuşağı takılır, zirve bir güzel "haber" olurdu! Üç cumhurbaşkanı ciddi işlerle uğraştıkları için doğal olarak haber fazla büyümedi. Zirveye üç ülkenin içişleri bakanları da katıldı. Güvenlik antlaşmasının altına imza atıldı. Haber Türkiye'de büyümedi, ama Moskova'da büyüdü! Rusya'nın Ankara Büyükelçiliği başkentte şu soruların yanıtını aradı: 1 Üç ülke kalıcı bir mekanizma mı kuruyor? 2 Güvenlik antlaşmasının içeriği nedir? 3 Üçlü zirvenin üzerinde ABD gölgesi var mı? 4 Hedef sadece üç ülkenin karşılıklı çıkarı mı, Kafkaslar'a yönelik başka arayışlar var mı? Bu gelişmelerin tozu inmeden, geçen cumartesi günü Istanbul'dan bir haber geldi: The Marmara Oteli'ne silahlı giren Mustafa Yıldırım adlı kişi, bir grup otel görevlisini ve turisti rehin aldı. Çeçenistan'da olup bitenlere ilişkin bir bildiri okuyacağını snyledi. Silah sesleri... Ikna çalışmaları... Otelde, otelin etrafında panik... Teröristin "ikna" ile teslim alımı! Böyle bir eylemi kimkimler düşünebilir, alt alta sıralayalım: 1 Kafkaslar'da Türkiye'nin rol almamasını, hatta oradaki eylemlerden Türkiye'nin sorumlu olduğu izleniminin yayılmasını isteyenler. 2 Çeçenistan'da yaşananların bir hak arama mücadelesi değil, Rusya'nın terörle mücadelesi oldugunu anlatmak isteyenler. 3 Türkiye'nin büyük umutlar bağladığı turizm sezonunu sabote etmek isteyenler! Öteki terör heyetlerT 16 Ocak 1996'daTrabzon'dan Rusya'nın Soçi limanına gitmekte olan Avrasya feribotu yine Çeçenistan olaylarını protesto etmek isteyen kişilerce kaçırılmıştı. Feribot saatlerce Karadeniz'de, Boğaz'da tur attıktan sonra eylemciler, adeta bir gösteri yapar gibi teslim olmuşlardı. Hatta bir yetkili şu açıklamayı yapmıştı: "Haaa bunlar bizim çocuklar..." Bundan bir yıl önce 23 Nisan 2001'de de 13 kişilik bir "terör heyeti", saygıda kusur etmemeye çalışarak elde pompalı tüfek Svvissotel'i ziyaret etmişti. Burada da yine karşılıklı ikna yöntemiyle "eylemci arkadaşlar" teslim olmuştu. Masumdular, zira Çeçenistan'da olup bitenleri dünyaya duyurmuşlardı. Peki Istanbul otellerinin, Karadeniz feribotlarının deyim yerindeyse "yol Çeçen hanına " dönüşmesinin nedeni de? Yakın geçmişteki olaylarla son olayı birleştirdiğimizde Türkiye'nin bu eylemleri gerçekleştirenlere karşı göreceli bir hoşgörüyle yaklaştığını görüyoruz. öyle ki, olayın terör eylemi olup olmadığı konusunda bile kuşku var. Terör; amacına, yapan kişiye göre tanımlanmaz. Terör terördür. Bu olayın hem Türkiye'ye hem Çeçenlere zarar verdiğini görmek ve ona göretavırtakınmakgerekiyor. Kafkas Vakfı Başkanı Mehdi Nüzhet Çetinbaş'ın, "Bu olay Çeçenler ve Türkıye dışında herkesin işine gelmiştir" değerlendirmesine her sağdulu kesim katılmalı ve gereğini yapmalı. Kafkaslar'da etnik krizler gövdeyi götürüyor. Türkiye'de 6 milyonu aşkın Kafkas kökenli yurttaşımız var. Kafkaslar'da birbirleriyle kavgalı olanlar Türkiye'de barış içinde yan yana hatta iç içe yaşıyor. Bu tür eylemler, iç barışımıza da zarar verir! Barışın pamuk ipliğine bağlı olduğu Kafkaslar'da, ortamı bu tür kof kaslara bırakmamak; en başta Türkiye'nin, Türkiye'deki bölge insanının görevı... [email protected] Büyüyen tehlike Bakanlıktan alınırken genel başkan yardımcılığı ile "taltif edilen" Erkan Mumcu'nun parti içinde ve dışında "muhalefet çıkışları", heveslendiği ANAP liderliği için yeterli mi acaba? Erkan Mumcu, liderliğe atlayabilmesi için ANAP'ta kök salan temel taşlar engelini aşabilecek mi ya da onlarla anlaşabilecek mi? Zor! Galiba TBMM Başkanı'nın lider Devlet Bahçeli ile ilişkileri limoni. Geçenlerde politikayı bırakacağını açıklamıştı. 0 haber dündü, bugün başka. Izgi'de değişim hayli ılginç. Ecevit'i TBMM Başkanı, kendisini Başbakan yapan formüle sıcak bakabiliyor. Izgi, nedense çok rağbette. O kadar ki, "Bağımsız Saşba/can"lığa gelebilmek için MHP'den ayrılacak kadar özveri gösterecekmiş! Sağda solda nereye varacağı bilinemeyen beyhude çabalar sürüp gidiyor. Bu ara partiler için, rejim için tehlikeli işaretler alınıyor. Recep Bey'in "en yakın kurmayı" Kemalettin Göktaş'ın açıklamaları acaba "öteki" partilerin dikkatini çekiyor mu? Tabii parti merkezinin yalanlayacağı, ama yalanlanan yolda yürümeye devam edeceğini gösteren bir bilgi veriyor Göktaş. Recep Bey'in Rize konuşmasına benzer, tabiı daha değişik konularda kasetlerin "// ve ilçe merkezlerinde" bulunduğunu söylüyor. Kuşku yok; bu kasetlerin her biri taze genel başkanın bugün savunur göründüğü laik cumhuriyete karşı konuşmaları içeriyor. Recep Bey'in bugün şiddetle yadsıdığı görüşleri içeren yüzlerce kasetin ne işi, ne gibi işlevi var AKP'nin il ve ilçe merkezlerinde? Elbette "en yakın kurmay"dan gelen bu açıklama kasetlerdeki konuşmaların parti örgütünde "propaganda malzemesi" olarak kullanıldığı gibi güçlü bir olasılığı gündeme taşıyor. Sağda solda partiler kumda oynarken tehlike büyüyor. Adana'nınYumurtahkilçesinde,yaklaşık i3 m e treuzunluğundavel0tonağıruğında bir balina karaya vurdu. Bölgedc balıkçılık yapan Ahmet Karakuş vc Ahmel Kıllı, Ayvahk köyü yakınlarından denize açıldıkları sırada, yaklaşık 600 mctrc açıkta ölü bir balina gördüler. Tckncye bağladıkları ölü balinayı önce kıyıya yanaştıran balıkçılar, daha sonra halatları traktörlere bağlayarak karaya çıkardılar. Balinanın ölüın ncdcninin belirlenmesi amacıyla Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültcsi Su Ürünleri Bölümü'nc götürüleceği bildirildi. (Fotoğraf: AA) AL GÖZÜJVI SEYREYLE / IŞIL ÖZGENTÜRK kilde mini bir etek, siyah file çoraplar, yüksek topuklu ayakkabılar giymiştir. Babasına el sallayarak kapıdan çıkar. Kız kapıdan çıkar çıkmaz, baba hızla yerinden kalkarak hazırlanmaya başlar. Kafasına birperuk takar. Üstüne uzun bir etek ve uzun bir hırka giyer. Dudağına kırmızı bir ruj sürer. Omzuna bir kadın çantası alır. Çantanın içine bir tabanca koyar. Az sonra kızla, erkek arkadaşını el ele tutuşmuş, yolda yürürken görürüz. Baba, onlan izlemektedir. Endişeli bir yüzü vardır. Sürekli ayağı bir yerlere takılmaktadır. Bir ara peruğunu düşürür. Telaşla alıp başına takar. Genç kızla erkek arkadaşı bir otelden içeriye girerler. Baba, çantadaki silahını kontrol eder ve koşarak arkalarından otele girer. Kızla, erkek arkadaşı odaya girip odanın kapısını kapatırlar. Baba, eline silahını alır, tekmeleyerek odanın kapısını kırar. İçeriye girer ve donup kahr. Çünkü, otei odasında kızı yaşında altı yedi kişilik kızlı erkekli bir grup ve altıyedi tane kendisi gibi kılık değiştirmiş baba durmaktadır. W Buştarafi Arku Sayfada Yenge Hemşire olamaz. Doktorlarla hemşirelcr arasında, ne bileyim ben, şey işte... Dede Doğru, en iyisi eczacı olsun. Amca Olnıaz... Gece nöbeti var. Hem insanlar sorar, gece gece bu kız ne iş yapıyor? En iyisi mühendis olsun. Agbi Kesinlikle olmaz. Mühendisler çapkın olur, ben kenKÜLTÜR • S*NAT dinıden biliyorum. Bütün bu konuşmalan dinleyen genç kız, birden ayağa kalkar ve hepsinin yüzüne doğru haykınr. Genç kız Ben gidiyorum... Artist olmaya! Baba, gazetesınden başını kaldınp kapıdan çıkmakta olan kızına dikkatle bakar. Kız, yaşına hiç uygun olmayacak şe ••• Fortuyn öldürüldü • Baştarafı 1. Sayfada Pim Fortuyn, katıldığı bir radyo programından hemen sonra saldırıya uğradı. Amsterdam'ın 20 kilometre güneydoğusundaki Hilversum'da gerçekleşen saldında, başından ve vücudunun çeşitli yerlerinden 6 kcz vurulan Fortuyn'un, olay yerinde yapılan bütün müdahalelere karşın kurtarılamadığı bildirildi. Saldınyı beysbol şapkalı bir kişinin gerçekleştirdiği ve saldırganın kaçmayı başardığı belirtilirken güvenlik güçleri saldınnın hemen ardından başlattıklan operasyonlarda silahlı bir şüpheliyi, bir benzin istasyonunda gözaltına aldı. Gözaltına alınan kişinin göçmen olmadığı ve suçunu itiraf ettiği ileri sürüldü. Sosyoloji profesörü olan 53 yaşındaki Fortuyn, Hollanda'dayapılacak genel seçimlere 9 gün kala öldürüldü. Fortuyn, 6 Mart'ta Rotterdam'da yapılan yerel seçimlerde en çok oyu alarak bütün partilerden daha çok belediye meclisi üyeliği kazanmıştı. Fortuyn, iktidara gelmeleri halinde yabancılann ve özellikle de Müslümanların ülkeye girişini engelleyeceklerini, Schengen Anlaşması'na uymayacaklarını söylemişti. "Hukuken miimkün olsa, ülkeye bir (ane bile Müslüman sokmak istemediğini" kaydeden Fortuyn, lslamiyeti "geri bir kültür" olarak nitelemiş, sağlık sektöründe tasarruf yapabilmek için,Türk ve Faslılann yemek yeme alışkanlıklarının araştırılmasını önermişti. Eşcinsel kimliği ile tanınan Fortuyn, öldürülmeden önce katıldığı radyo programında aşın sağcı olmadığını söylemişti. Fortuyn'un öldürülmesi Hollanda'da büyük şaşkınlık yarattı. Siyasi partiler, yaptıklan açıklamalarda olayı kınarken, saldırının Hollanda demokrasisine de yapıldığı ifade ettiler. Hollanda Başbakanı VVim Kok, saldınyı "Hollanda'da demokrasi vc hukuk dcvleti açısından trajik bir olay" diye nitelerken Hollandalılann sakin olmasını istedi. Saldırının duyulmasının ardından Fortuyn yandaşlan, gösteriler yaparak saldırıyı ve diğer siyasi partileri protesto etti. A (031 a) 3*3 •« 7> ERCAN GÜNDOĞDU 19575 MAYIS 1980 Her şeye rağmen Biz dördümüz bugün yine hep beraberiz E R C A N , AYDIN, GÜLSAD, OSMAN YAKOVOS KAMBANELLIS MAYIS DIMITRI PSATHAS ANTALYA OEVLET TİYATHOSU 1 C MAYIS 1 W 120ıQO ••• AZİZ NESİN MAYIS HadiÖlclü SELANİK BEUOİVE TtVATROŞU TEL+90.212.249.69.44 Namus diye diye... Evet, yukarıda okuduğunuz öyküleri ben yazmadım. Bunlar, bu yıl 5,'si yapılan Uçan Süpürge Kadın Filmleri Festivali'nin yan etkinliklennden biri olan "kısa fllm atölyesi"ne gönderilen çok sayıdaki öyküden birkaçı. Bu yılki atölyemizde, her yaştan, her cinsten 20 kişi " n a m u s " kavramını masaya yatırdık ve mizahın sivri dilini yanımıza çağırarak hem kendimizi hem ülkemizdeki yaygın " n a mus" anlayışını "ti"ye almayı denedik. Şimdi, çevrenize bakarak "Namus nedir" sorusunu kendinize sorarak siz de bizlere katılın. BAŞSAĞLIĞI Çalışma arkadaşımız Mahmut Gündüz'ın ağabeyi BÜLENT GÜNDÜZ'ün ölümünü üzüntüyle öğrendik. Arkadaşımıza ve ailesine başsağlığı dileriz. CUMHDRİYET ÇALIŞANLARI Satılık 1986 Model BMW 0535 557 80 02
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle