02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 21 NİSAN 2002 PAZAI HABERLER DÜN\APA BUGUN ALt SİRMEIV Kahpaman ve Hain Sevgili, Sergio Yahni 35 yaşında bir Israilli. Askeri ha- pishaneden daha yeni çıkmış. Yahni, Israil'h Filistin işgali yeni başladıgı sıra- da. yeniden silah altına alınan yedeklerden biri. Israilliler, kacın-erkek aynmı yapılmaksızın 18 yaşındaaskeregidiyoıiar. Askerliksüresiüçyıl.Sü- renin uzunluğu, bu devletin içinde bulundugu du- rum ile ilgil i. Bu da yetmiyor, askerlik görevlerini ta- mamlayanlar, yedek listesine geçiyorlar ve gerek- tiğinde yeniden silah altına alınıyorlar. Yahni ikinci askeriiğinin son dönemlerine doğ- ru, Filistin topraklannı işgal edenlerden biri olma- yı reddetmiş ve Filistin yerine askeri hapishaneye gitmeyi yeğlemş. Yahni'nin durtmunda olan Israilli sayısı 200, bun- ların aralannda eski generaller de var. NTV muhabir Ayşe Karabat, Yahni'nin mace- rasını yalın bir cille yazmış. Yahni, Israil'in güzel yüzünü yansıtıyor Sevgili. Biliyorum, bö/lesine bir zulmün egemen oldu- ğu bir dönemde Israil'in güzel yüzünden söz et- mek biraz garip kaçıyor. Oysa hiçbir toplum, tü- müyle kara veys tümüyle beyaz değildir. • • • Yahni, üç hafts süren hapislik doneminde görev- li askerferin kendisıni anlayışla karşıladıklannı, "on- lann da kafalannn kanşık olduğunu" söylüyor. De- mek ki "Ne oluyoruz" sorusunu soranlar, yalnızca Filistin işgaline katılmayı açıkça reddeden 200 ki- şiyle sınırfı değil. Her zaman tehdit altında yaşadığı duygusunu ta- şıyan bir toplumda "/Ve oluyoruz" sorusunu sora- bilmek çok kolay değil. Aynı şey çocukluğunda "bayrağı bayrakyapan al kandır/ toprak eğer uğrunda ölen varsa vatan- dır" şiirleriyle yetişmiş olan bizim toplumumuz için de geçerli. Bu gibi toplumlarda Yahni ve Yahni gibilere ko- layca hain damgası vurulur. Şaron kafalılara göre, Cenin'de masum Filistin- li sivilleri acımasızca öldürenlerkahraman, Yahni'ler ise haindirler. Tarihin kimi dönüm noktalannda, kahraman ol- mak kolay, hain damgası yemek ise güçtür, ama şereflidir. Kimdir kahraman, Sevgili? Bando-mızıkanın arkasında uygun adım yürüye- rek hiçbir şeyi sorgulamamayı yeğleyen mi, yok- sa bir cinayete katılmayı reddeden mi? Kendisine belletileni iyice ezberleyip yineleyen insan mı toplumunun selamete erişmesini sağlar, yoksa anlatılanı sorgulayan mı? • • • Israil bu sorunun haklılığını açıkça ortaya seren bir dönemi yaşıyor. Sabra ve Şatilla kahramanı Şaron'un cinayetle- rinin aleti olmayı gözü kapalı kabul edenler, tüm dünyada tiksintiyle izleniyor. Ama Şaron'un egemen olduğu bir düzende on- lar kahramandırlar, Yahni ve benzerleri ise hain. Oysa asıl kahramanlık, toplumsal önyargılara karşı durabilmek, toplumsal kin kâsesini kafayadi- kip kana kana içmeyi reddetmektir. Evet, Yahni'lerin sayısı az Israil'de. Aslında, sa- vaşı sorgulayanlar yalnız 200'le sınırlı değil. Ama geri kalanlar, düşüncelerini eyleme dönüştürebili- yorlar. Yahni ve benzerleri vatan savunmasından kaç- mıyorlar. Varlıklan tehdit altında olsaydı hiç kuşku- suz savaşacaklardı. Ama onlar cinayete ve işgale katılmaya karşı çıkıyorlar. Keşke sayılan binlere erişseydi de olaylar bu bc~ yuta varmasaydı. Çünkü Ortadoğu'da barış, "kahraman/ar"ın de- ğil, "hainler"\n artmasıyla sağlanacaktır. Görüyorsun Sevgili, kimi zaman hain ve kahra- man zrtlığı ne kadar kaygan bir zemin yaratabili- yorve "hain"\er nasıl "kahraman"\ardan dahaya- rarlı olabiliyor insanlık için. AÇIKLAMA SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın önceki gün bu sütunda çıkan yazı ile ilgili olarak aradı ve türbanlılardan oy istedikleri yolundaki değerfendir- menin biryanlışanlamadan kaynaklandığını, ken- disinin Milliyet muhabiri Ezelhan Üstünkaya'nın "Türbanlılardan da oy ister misiniz" sorusuna, "0ye olmak isteyen, sosyal demokrat ilkeleri be- nimseyen herkese açığız. ûnemli olan inanç öz- gürlüğüne siyasi partilerin nasıl yaklaştığıdır. Ya- sa ve yönetmelikle sınırlı anlayışı ortaya koyama- yız" dediğini açıkladı. Açıklamasını okurlarıma iletiyorum. Türk-is Cenel Baskanı Meral: Emek cephesi bütünleşmeli ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Türk-Iş Genel Başkanı Bayram Meral Türk halkuıın ya- şadığı bütün olumsuz- luklara karşuı, demok- rasiye, Cumhuriyete ve parlamenter sisteme sa- hip çıktığını bildirdi. Uluslararası Avrasya Metal tşçileri Federasyo- nu'nun Türk Metal Sen- dikası Genel Merke- zi'nde yapılan 3. Ola- ğan Genel Kurulu'nda konuşan Meral, küresel- leşen birdünyada, işsiz- liğ:n, yoksulluğun ve halsızlığın arttığı bir or- tamda, emek cephesi- nin bütûnlük sağlama- sırtda büyük fayda ol- dufunu söyledi. 19 ül- ke ijçi konfederasyonla- nnı bir araya getiren Av- rasya Metal fşçileri Fe- derasyonu'nun diğer iş- kollanndaki sendikala- ra da örnek olması ge- rektiğini belirten Meral, federasyonu hayata ge- çiren kişilere teşekkür etti. Krizin nedeninin si- yasiler olduğunu kay- deden Meral, Ürdün'de ekmeğe yapılan zam karşısında halkın sokak- lara döküldüğünü ve zammın geri ahndığını, Aıjantin'de yaşanan eko- nomik kriz nedeniyle ül- kede halk taraftndan bü- yük gösteriler yapıldı- ğını belirtti. Meral, Türk halkının tüm olumsuz- luklara karşın demok- rasiye, Cumhuriyete sa- hip çıktığını söyledi. Sezer, tarihin çarpıtılarak Türkler ve Ermeniler arasmda düşmanlık yaratılmak istendiğini söyledi Soykınm siyasal oyunANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Ahmet\ecdetSezer. sözde Ermeni soykınmı iddialannı "sryasal bir oyun" olarak niteledi. Ermeni Araştırmaları Enstitüsü (EREN) tarafından düzenlenen ilk "ErmeniAraşunnalanTürkiyeKong- resT dün başladı. Devlet Bakanı Şükrii Sina Gürel, kongrenin açıhş konuş- masında özeleştiri yaparak Türkiye bu- güne kadar Ermeni sorunu ile Erme- ni araştırmalan üzerinde yeterince durmadıgı için bu işın baa aşın grup- lar ve üçüncü taraflara kaldığını söy- ledi. Diaspora Ermenilerinin ulusla- rarası toplumu yanlış yönJendirici et- kinlikJerine işaret eden Gürel, "Ozd- Bklesonl5yıİdabuyöndeyapılanya- • Ermeni Araştırmalan Türkiye Kongresi'nde konuşan Devlet Bakanı Şükrü Sina Gürel, soykınm iddialannı sürdüren çevreleri uyararak "Böyle bir strateji bumeranga benzer. Bu tehlikeli silah, an gelir, sahibini de vurur" dedi. ymlann sayısı, Türkrve'de aynı konu- dald eser ve yazüarla hiçbir şeküde kryaslanamay-acak boyutiara ukşmış- ûr" diye konuştu. Birinci Dünya Savaşı yıllarında Türkiye'nın çok büyük kayıplar ver- diğine işaret eden Gürel, konuşması- nı şöyle sürdürdü: "Savaşm getirdiği açhkvekıüıkiçin- de lavranan bir coğrafyada Türkler gibi Ermenûerinde kayıplanaamsan- mayacakdüzeyde oJdu. Ancak Türk- ler yaralannı sannaya çahşırken ba- n aşın Ermenigruplar bfiyük bir Er- menistan kurma hayaUeri peşinde haJklannı felakete sürükledüer." Gürel, bugün de bazı aşın Ermeni gruplann kabul edilemez metotlara başvurarak hem Türklere hem de Er- menilere zarar verdiğine dikkal çeker- ken "Bu noktadatek üzüntümüz, aşı- n gruplann Türk ve Ermeni halkla- n arasuıdaki dostane ilişkileri engel- Kyor ohnasKnr" görüşünü kaydetti. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Se- zer, himayesinde gerçekleştirilen kong- reye gönderdiği mesajda Türkiye'nin son yıllarda amacı belli bir kampan- yanın giderek artan ölçüde hedefı du- rumuna geldiğini belirterek "Birinci Dünya Savaşı sırasında meydana ge- len kimi üzücü olaylar çarpıülarak Türkiyeve Türktarihi sözdesoykırım suçuyla karalanmak istenmektedir" dedi. Cumhurbaşkanı Sezer, "Ancak Ermenistan ile ilişküerimizin gelece- ğiyönönden hiçbirohımhı katkısı bu- lunnıayan, tersine olumsuz etldleri kuşkugötürmez niteüktekt sağduyu- dan yoksun bu srvasal oyunlann he- deflediği hiçbir sonuca ulaşamayaca- ğı bffinnıeu'dir" görüşünü kaydetti. Türldye'nin aleyhinde öne sürülen, kabulü olanaksız soykınm savlanna karşı en iyi yanınn tarafsız akademis- yen ve tarihçilerin bilimsel çalışma- lanyla verileceğini belirten Sezer, "Bu amaçla gerçekleştiriJecek bilim- sel çahşmalariçin arşh'lerimiz açıkur. Tarihimizin bu kesitiyk ilgilenen tüm biHm adamlannı arşrvlerimizden ya- rarianmaya çağırryonınr dedi. Başbakan BülentEcevitde kongre- ye gönderdiği mesajda, Ermeniler ta- rafından yürütülen, Türkiye ve tari- hini karalamayı amaçlayan. hiçbir ta- rihi gerçeğe dayanmayan soykınm iddialanna en iyi yanıtın bağımsız çalışmalar yapan tarihçiler tarafın- dan verileceğini söyledi. Baykal: CHP'ye şimdi ihtiyaç var ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-CHP Genel" Başkanı Deniz Baykal, Türkıye'yi krizden çıkarmak için herkesin desteğine ihtiyaçlan olduğunu belirterek "Gün bugün, Türkiye'nin şimdi CHP'yeihtiyaavar" dedi. Baykal, partisinin dışlayıcı değil kapsayıcı olduğunu söyleyerek Türkiye'nin kurtuluşunu isteyen her kesimden oy istediklerini söyledi. Baykal, CHP tl Kadın Kollan Başkanlan Toplantısı'nın açıhşında yaptığı konuşmada. Türkiye'nin, tarihinin en güç dönemlerinden birini yaşadığını ifade ederek, seçime giden yol üzerinde tüm CHP'lilenn olağanüstü sonımluluk içinde davranması gerektiğini söyledi. CHP'nin ilk kadın örgütlenme girişimini yapan parti olduğunu söyleyen Baykal, "Kadın haklan CHP öe güvenceye kavuşturulmuştur'' dedi. ÇagTayan SaJon Figaro'da bir araya gelen partililer iktidara haariandıklannı dile getirdfler. CHP'liler dostluk ve dayanışma gecesinde bir araya geldiler Türkiye sahipsiz değildir Yılmaz işadamlarıyla görüştü AB için kaybedecek zamanyok tstanbulHaberServisi-CHP'liler, Kâğıthane ilçe teşkilatının düzenlediği "Dosduk ve Davanışma Gecesi''nde bir araya geldi. Çağlayan'daki Salon Figaro'da düzenlenen gecede konuşan CHP Genel Başkan "Yardımeısı CevdetSeKi CHP'nin "Türiaye'nin sahipsiz olmadığı'" bılinci ve sorumluluğunda, iktidar hazırlığını sürdürdüğünü söyledi. Sistemin çürümüşlüğünü ancak CHP'nin düzeltebileceğini savunan Selvi, CHP iktidara geldiğinde Türkiye için üzüntü verici ortamlann da sona ereceğini kaydetti. CHP Istanbul 11 Başkanı CemalÖzdemirde, genel başkan yardımcılannın iktidar yürüyüsünü bu hafta Istanbuil'dan başlattıklannı belirterek "tyi tepküer ahyonız. Bu çahşmalarda gördük kt tstanbulhüar CHPVi özfcmişler" dedi. CHP'nin sadece genel seçimlere değil, yerel seçimlere de hazırlandığını anlatan Özdemir, "Sadece anakentte değil, ilçelerde de kazanmak tstiyoruz. Kâğıthane Beledryesi'ni de istiyoruz" dedi. CHP Kâğıthane İlçe Başkanı Cafer Dursun da "adil düzen" adına Kâğıthane ve Büyüksehir Belediyesi 'ni ele geçirenlerin yolsuzluklar batagınagömüldüİderini belirtti. Geceye CHP Genel Sekreter Yardımeısı Mehmet Sevigen. eski Istanbui Büyüksehir Belediyese Başkanı Nurettin Sözen, PM üyeleri HaBl Akyüz, Kemal Özden. .Ahmet Güryûz Ketenci ve MYK üyesı Mehmet AB Özpolat'ın da aralannda olduğu çok sayıda davetii katıldı. OZANVAYMAN İZMTJR-ANAP Genel Başkan Yardımeısı Me- sut Yümaz, IMF ve Dün- ya Bankası'ndan alınan kredilerin karşılığmı \ er- mek zorunda olduklannı ve yapısal düzenlemele- nn kaçınıbnaz olduğunu söyledi. Yılmaz, "ABsü- recindeyapıhnasıgereken düzenlemelerin tümünün gerçekleşeceğine ihtünal vermrvorum. Ancak kay- bedecekvaknmizinouna- dığmı da bilK'onım'' diye konuştu. îzmir'de işadamlanyla bir araya gelen Yılmaz, MHPveDSP'ye,AB'ye uyum yasalannın eksik- siz çıkması gerektiğini bildirdi. Yıhnaz, iş çevre- lerine de "Yaşanan kri- zin ardından hayaJJeri ve gerçekleri a>ırt etmesini ögrendifcr. Bundan sonra bu doğrultuda yatırını pianlan yapacaklar" de- di. Yılmaz, AB'ye tam üyeliğin uzun soluklu bir mücadele olduğunu \ıır- gulayarak "IMF ve Dün- ya Bankası'ndan aJdığı- mız kredilerin karşıbğuu vermek zorundayiz. AB'yetam üyeolabümek için yapısal düzenlemele- ri tamamlamalnız. \ok- sa daha çok uzun yıllar bekleriz. Türkiye'nin de bu konuda beklemeyeza- manı sımrh. Bu konuda ANAP'tan daha fazla ça- ba harcayan da yok" di- ye konuştu. Kızılcahamam kampı MHP lideri, ülkeye her zaman hizmete hazır olduklannı ifade etti Bahçeli: Başbakanbğa hazırını MHP'den ortaklarına 'kaypak'suçlaması EMtVEKAPLAN IOZILCAHAMAM- MHP Genel Başka- nı Devlet BahçeM. koşullann olgunlaşması du- rumunda başbakanlığa hazır olduğunu açık- ladı. Bazı yasa tasanlannda MHP'siz çö- züm arayışırun devam ettirihne- _ _ _ _ _ ^ si durumunda "hükümetten çe- Idbneya da protokolün yenüen- mesi''nin gündeme gelebileceği- ni anlatan Bahçeli. hükümeti devralmaya hazır olduklannı mahdn-" dedi. Gazetecilerin sorulannı da yanıtlayan Bah- çeli, "Şartlan zoriayarak değil, olgunlaşmtş şaıilar üzerinde ülkeye her zaman hizmete hazır olduğumuzu ifade edivoruz. Dolayısıy - la başbakanbğa da hazmz" dedi. Bahçeli, • MHP lideri Devlet Bahçeli, AB yönetiminin PKK ve DHKP-C'yi gecikmeden terör listesine alması gerektiğini belirtti. söyledi. Bahçeli, partisinin Kızılcahamam kampında iç ve dış gelişmeleri değerlendir- di. AB yönetiminin PKK ve DHKP-C'yi gecikmeden terör listesine alması gerektiği- ni belirten Bahçeli, "Bu da hiç tartışmasız bicimde terör örgüderinin bütün kıhklany- la, isüııleriyle ve uzanblanyia biıükte y"4pü- "Şartlar olgunlaşü mı" sorusu üzerine şu görüşleri dile getirdi: "Şu anda zaten ülkemizde bir başbakanı- mız var. Başbakanımızvarken biz başbakan olalım demiyoruz. Bir siyasi parti olgunlaş- nuşşartlarüzerindehimıetdoğduğunda ben vannı diy ebilmeBdir. Bir siyasi parti olacak- sınız, ülke sorumluluğuna tahp olacaksuuz, şartlann olgunlaşügı bir dönemde de ben başbakanhkyapamamdiveceksiniz. Böylesaç- mahk olur mu? Önce ülkem, sonra partinı diy en bir sryasi parti krizin aşılması sırasm- da bir siyasi istikrarsızhğı da düşünmez." - ^ — ^ — Bahçeli, Mehmet,\liBayar'ın merkez sağın hderiiğine getirile- ceği yönündeki iddialann anım- satılması üzerine, Türkiye'de si- yasi yaşamın ana nehirlerinin ~ ~ ~ ^ ~ belli olduğunu, bu tip oluşumla- nn bir süre sonra yine aynı nehre dönecekJe- rini belirtti. Eski Cumhurbaşkanı SüJeyman DemireTi eleştiren Bahçeli. "Shasette yer bulamayanlann birtakım maceralara girme- leri arnkmflletçe de kabuledflmeyecekbir du- rumdur. O bakundan mev cutiara kaülsmlar, mesela MHPV hepsi gelsin" dedi. ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - MHP Foto Film Merkezi tarafmdan hazırlanan tanınm fılmin- de, 312. madde değişik- lığıyle ilgili olarak DSP ve ANAP'a "kaypak" suçlaması yöneltildi. "Tutarb ve Sorumlu Si- yasetten Vansunalar;312, MHPveDiğerleri'' baş- hğıyla hazırlanan tanıtım filmi, Kızılcahamam kampında millervekille- rine dağıtıldı.Filmde, Türk Ceza Yasası'nın 312. maddesiyle ilgili uyum yasasında ilk kez koalisyon adabı ve huku- kunun hiçe sayıldığı. medya kampanyasıyla " kaypak siyaset anlayış»- nm" birleştiği vurgula- nırken312"deMHPdışı uzlaşma "be^biryerde" olarak nitelendirildi. Filmde şu görüşJer dile getirildi: "MHP'ye göre esas so- run, uyum yasalan altın- da Türkiye'nin geleceği için çizilen yol haritasın- daydı. AB'ye uyum tarüş- malan altında yönü ve renkleri gizlenme>e çah- şılan bu haritada, Kıb- ns'ın fedaediunesi,etnik ve kültürel kimük tezleri çerçevesinde yeni renkle- rin konuiabdmesi ihtimal- lerivardı. Bu siyasi çevTe- ler, PKK'nin isim değiş- tirerek başlaröğı siyasal- laşma hareketine karşı maharetini gösteremiyor- lardı. Avrupa'da çıkan boy boy haberieri de gör- mezlikten geliyoriardı, yoksa görmek mi istemi- yorlardı?" IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Bahar bir türlü gelmiyor. Yağmur- lu ve puslu havadan kurtulamıyoruz. Geçenlerde bir vesile ile Içişleri Ba- kanlığı'nagitmiştim. Binanın kapısın- dan içeri girerken en son ne zaman bu binaya gelmiştim diye düşündüm. Hafızam beni yanıltmıyorsa 1968 yı- lın/n kasım ayıydı. Içişleri Bakanı Fa- ruk Sükan'dı. Demirel de başba- kan. 1968 yılına kadar Siyasal Bilgi- ler Fakültesi (SBF) mezunları fark derslerini vererek hukuk fakültesi me- zunu olabiliyor ve avukatlık yapabi- liyorlardı. Sanırım bir kanunla bu hak kaldırılmıştı. Biz SBF öğrencileri, bu durumu protesto etmek amacıyla bir boykot düzenlemiştik. Aynı günlerde Sam- sun'dan Ankara'ya yaptığımız yürü- yüş de sürüyordu. "Tam Bağımsız- lık" amaçlı yürüyüş sürerken ben za- man zaman gelişmeleri basına aktar- mak amacıyla Ankara'ya geliyordum. Bir gelişimde, SBF'den arkadaşla- nm, ıçişleri Bakanı'ndan randevu alın- dığını, kendisinı ziyarete gideceğimi- Bir Umut Yolculuğuna Çıkmak zi söylediler. Yine aklımda yanlış kal- madıysa o zamanki SBF Ögrenci Der- neğı Başkanı Murat Kovacıoğlu, ge- çen yıllarda yitirdiğimiz İMKB Başka- nı Tuncay Artun. Muharrem Kılıç bu görüşmede bulunanlar arasındaydı. Faruk Sükan'ın odasına girdiğimiz- de bizi gülerek karşıladı. Masasının üzerinde, o yıllarda çok moda olan ge- rilla savaşı üzerine yazılmış bir kitap duruyordu: "Gençler, bakın ben de sizin gibi bunları okuyorum. Bilme- diğimi sanmayın" demişti. Biz o sı- rada yitirdiğimiz avukatlık hakkımız için konuşmayagitmiştik. Sonuçalama- dan döndük. • • • Bütün bunlan neden anımsadım? Tam 34 yıl sonra Içişleri Bakanlığı'nın kapısından içeri girerken o günden bu- güne ne değişti diye sordum kendi kendime. 1968'li yıllarda tüm Türki- ye bir umut yolculuğu içindeydi. En çok da o dönemin gençleri olan biz- ler. umut ve heyecan içindeydik. Ener- jimizi ülkenin dört biryanına yayabil- mek amacıyla olağanüstü bir gayret harcıyorduk. Dünyada da bir arayış sürüyordu. Bu uzun yıllar içinde en önemli de- ğişim, umudun giderek azalması ol- du. O zaman dünyayı değiştirebile- cek bir inanca sahiptik. Geleceğe umutla bakıyorduk. Statükoyla he- saplaşma birikimimiz vardı. Daha da önemlisi, toplumda birkıpırdan/ş, bir arayış yaygın durumdaydı. 34 yıl içinde dünyada önemli de- ğışiklikler yaşandı. Sosyalist sistem çöktü. Insanlığın sosyalizme bağla- dığı umutlar soluklaştj. Sosyalizmin dünyayasaçtığı dinamizm, yerini ka- ramsarlığa ve statükoya boyun eğ- meye bıraktı. Gelecek üzerine hayal- ler kurulan dönemler geride kaldı. ••• İnsan umut olmadan yaşayamaz. Bu 34 yıl içinde insanlık önemli tek- nolojik değişimlere imza attı. TV, bil- gisayar ve bütün bu gelişmelere bağ- lı olarak yaşanan teknolojik devrim, insanlığın ufkunu açtı. Her şeyi daha yakından izleyebiliyor, her şeye da- ha hızlı tepki gösterebiliyoruz. Zen- gin ülkelerin gücü arttı, bu birgerçek. Sosyalizmin çöküşünden bu yana, kapıtalizme karşı bir seçenek yaratı- lamadığı için kapitalist ülkelerin bey- liği ve egemenliği yaygınlaştı. Kapi- talist metropoller. insanlığın geri ka- lanı üzerinde kurduğu sömürü düze- nini daha rahat sürdürebiliyor. Küreselleşen kapitalizme karşı, in- sanlığın eşitlik isteği ve haksızlığa öf- kesi de küreselleşiyor. Filistin'de ya- şananlara bir de mazlum dünyanın tepkileri açısından baktığımızda fark- lı bir manzarayla karşılaşıyoruz. ABD destekli Şaron, dişine kadar silahlı is- rail ordusunu, yoksul ve çaresiz Fi- listin halkının üzerine sürdü. Bütün Fi- listin kentlerini bombalayıp yeniden "fethetti". Filistin halkının liderini bir odaya hapsetti. Her şey Şaron'un istediği gibi gi- decek sanılırken dünyadaki öfke bü- yüdü. Israil'in işlediği cinayetler ve işgalci tutumu, ABD ve Israil içinde bile tepkiyle karşılandı. Sonunda ABD, Israil'e dur demek zorunda kaldı ve sözünü de dinletemedi. Filistin'de iş- gal sürerken dünyanın öfkesi de ar- tarak sürüyor. ••• Havalar hâlâ yağmurlu ve puslu. Önümüz bahar. Bahar, umut demek. Dünyanın ve Türkiye'nin geleceğine umutla bakabileceğimiz birortamda değiliz. Yine de umudumuzu korumak zorundayız. Bu puslu havalardan ışı- ğa yönelme azmimizi yitirmemeliyiz. Ne de olsa kışın sonu bahardır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle