Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 24 ŞUBAT 2002 PAZAR
DtZt
Nâzım'ınoyunyazarlığı
âznn Hikmetin Oyun Ya-
zarbğf adıyla yaptlan otu-
rumu gazeteci, yazar Zey-
nepOralyönetti. Katılımcılar Marma-
ra Cniversitesi lletişim Fakültesı'nde
öğretim üyesi Konur Ertop, eleştir-
men yazar, Almanya Essen Ünıversi-
tesi öğretim üyesi Zehra lpşiroğlu,Rus-
ya'dan Antonina Sverçevskaya ve tı-
yatro eleştirmeni, yazar ve öğretim
üyesi Ayşegüi Yüksel'di.
Antonina Sverçevskaya, Moskova
Şarkiyat Enstitüsü mezunudur. Türk
tarihı uzmanı olarak SSCB Bilımler
Akademisi ve Şarkiyat Enstitüsü'nde
30 yıl süresince, baş araşrırmacı ola-
rak"çahşmıştır. "SSCB-TürkiyeAra-
suıda Kültür tfişkOerT adlı bir kitabı
bulunmaktadır. 2001 yılındaRusya'da
yayımlanmış olan "Büinen ve Bilinme-
yenNâamHîknıei"ad&kıtabırıırıTürk-
çe çevirisı, Nâzım Hikmet Kültür ve Sa-
nat Vakfı ile Cem YayınevTnın birlık-
te girişimi ile Nâzım Hikmet'in 100.
doğum yıkna armağan olarak yayına
hazırlanmaktadır. Sverçevskaya'nın
Türk tarihı ile ilgili yayımlanmış bır-
çok yazısı bulunmaktadır. Nâzım Hik-
met ve Vera Turyakma Hikroet'e olan
yakınlığıyla da tanınan bu bilim insa-
nımn, Türkçe, Fransızca, Lehçe ve Rus-
ça çevirileri vardır.
Zeynep Oral oturumun başında yap-
tığı konuşmasuıda, Nâzun Hikmet'in
düşüncesiyle, eserleriyle, eylemiyle ve
yaşantısıyla birlikte bir bütün oluştur-
duğunu söyleyerek onun açık, net ve
şeffaf bir insan olduğunu ve bu neden-
le yaşadığı ve düşündüğü her şeyi he-
men yazıya vurmuş olduğunu dile ge-
tirdi. Nâzım Hikmet'in "Oyunlannr
adlı yazısında anlattığı bılgiler teme-
linde onun tiyatro sanatı ile ilişkisini,
bualandaki gelışmesini ve tiyatro oyu-
nu yazarlığım panoramik bir çerçeve-
de ele alarak anlattı. Moskova'dakı
MHAT Tiyatrosu'ndaki çalışmalann-
dan sonra tstanbul'da Muhsin Ertuğ-
nıl ile kurduğu ilişkinin Nâzım'ın ti-
yatro çizgısini oluşturdugunu belirtti.
Anadolu'dan insan
manzaraları
O
turumdaki ilk konuşmacı Ay-
şegülYüksel'di. Yükserin bil-
dirisi "Nâzun'm Tryatrosun-
da Anadolu'dan tnsan Manzaraları"
admı taşıyordu.
Yüksel, Nâzım'ın yazdığı otuzu aş-
kın oyun ile bu alanda verdigi emegin
önemine işaret ederek, oyun yazarlığı-
run yeterince değerlendırilemediğıni
belirtti!.. Bu bağlamda özetle şu değer-
lendirmeleryapıldı: "Nâznn'mtiyatro-
su değişkeııdir. Marksist dünya görü-
şü özünde rüm oyunlara egemen ol-
makla biriikte, bu dünya görüşünün
vansımalan gökkuşağmm farkh renk-
lerinebürünür. (_) Tünı bu çeşidliğe kar-
şm, Nâzun'ın tünı oyunlanııda aynı Qe-
ti yansr: tnsancayaşanabilecekbir dü-
zene hizmet etme yohında insanca ça-
ba koymak. Nâzımtiyatrosundabirey-
sel muthıiuk veesentÛi.toplunısal mut-
hıluk ve esenUk yolunda buluşmakta-
dır. (_) Nâznn tfyatrosunun içeriğinde
görükn gökkuşağı renkleri oyunlann
biçiminde de yansır. Nâzım biçimsel
açıdan alabildigine deneysel, bilinen ti-
yafcrobiçemleriııi deneysel düzeyde kuJ-
bnmada alabiktigine özgürdür."
Konuşmacı, bildirinin son bölümün-
de, Nâzım Hikmet tiyatrosunun taşıdı-
gı renk zenginliği açısından baştan so-
na Anadolu insanına yönelen "Saba-
hat" ve "Evier Yıkıhnca" adlı oyunlar
örnekliğinde düşünce ve değerlendir-
melerini açıklamaktadır.
Nâzım Hikmet'in
Moskova'dakl oyunları
empozyumun bu oturumunda
konuşma yapan Rus araştırma-
cı yazar Dr. Antonina Sverçevs-
kaya'mn bildirisi "Nâzmı Hikmet'in
Moskova'daki Ovunlan ve Ivan îva-
noviç Var mıydı Yok muydu?' Oyunu
Üzerine Birkaç Söz" adını taşıyordu.
Konuşmacuun belirttiğine göre Nâ-
zım tüm yaşamı boyunca *gerçek bir
tiyatro hastası" olarak yaşamış ve çe-
şitlı oyunlar yazmıştır; ilk tiyatro oyu-
ğa çıkan ve yayımlanan arşiv belgele-
rinden söz etti. Bu bağlamda, oyunun,
Nâzım'ın o yülarda tüm oyunlannın ba-
sıldıgı "Seçflmiş Eserteri" adlı kitaba
konulmadığının da altuu çizdi. Konuş-
macı, bu oyunun taşıdığı evrensel de-
ğere ve öneme işaret etti.
Ferhatın Ceçmisten
Celeceğe Yolculuğu'
f empozyumun ikincı günü öğle-
den sonra yapılan oturumda ko-
nuşma yapan Konur Ertop, Fer-
hat'mGeçmi^enGeleceğeYolcuJuğu''
başlıklı bir bildiri sundu. Konur Er-
top'un bildinsı, Nâzım'ıntiyatroyazar-
lıgına ve özel olarak da Ferhat ile Şi-
leğia sevgffilerin kendikrini öldürme-
leri dotanosının payı olduğu düşünüle-
bflir. (_) Nâzım Hikmet sevgilisi uğru-
nacanını\erenözverfli Ferhat kimKgin-
denyobçıkarakfrik bir aşk öyküsü can-
landırmıştır. (..) Gdeneğe en önemti
katkı isc sevgilinin kendini halka ada-
yan kahramana dönüşmesidir. Bu dö-
nüşmede (_) Faust'un etkisi düşünüle-
bflir. Doğu-Jslam edebiyatlannın aşk
uğruna en büyiik güçlüklere kartanan
âşık olarak nitelediği Ferhat da Nâzım
Hikmet"in oyununda kendini insanhğm
yaranna, daha güzel bir geteceğe ada-
ma yolunu secnüştir. Şirin'den \azgeç-
miş değUdir. ancak birlikte ohırsa an-
lam kazanacağını. zamana bo>1elikk
egemen olabileceğini anlamışor."
• Zeynep Oral oturumun başuıda yaptığı
konuşmasında, Nâzun Hikmet'in düşüncesiyle,
eserleriyle, eylemiyle ve yaşantısıyla birlikte bir bütün
oluşturdugunu söyleyerek onun açık, net ve şeffaf bir
insan olduğunu ve bu nedenle yaşadığı düşündüğü her
şeyi hemen yazıya vurmuş olduğunu dile getirdi.
nu, henüz 18 yaşında iken yazdığı
"Ateşte", son oyunu ıse Viktor Kom-
misarievski ile birlikte yazdığı "Kadm-
lann İsyanT adlı oyundur. Tiyatro>
r
u,
insanın ahlak yönünden eğitim aracı ola-
rak görmektedir. Kişinin dünya görü-
şünün oluşumunda önemli olduğunu
düşünmektedır. Konuşmacı, Nâzım'ın
1930'lu ve 40'lı yıllarda 16, ama ya-
şamı boyunca otuzdan çoktiyatroya-
pıti yazmış olduğunu. bunlann ancak
bazılannın sahnelenebildiğını söyle-
di.
Sverçevskaya konuşmasında, Nâ-
zım'ıntiyatrosanatı, oyun yazarhğı ve
çalışmalan ile ilgili düşünceleriru açık-
lamasuıın ardından "Kan İvanoviç Var
mıydı, Yok muydu?" oyunu üzerinde
değerlendirmelerdebulundu. Oyunun,
Sovyetler Bırliği Komünist Partisi "nce
gösterimden kaldınlması ile üışkin açı-
rin oyununa ilişkin son derece titiz,
dikkatli ve yararlı bir akademik ince-
leme ve değerlendirme niteliğındey-
di. Bildiri, oyunun evrenselliğe ulaşma-
sının nedenlerini araşhrmakta ve sap-
tamaktadır.
Konuşmacının bu bağlamdaki kimi
saptamalan şöyle: "~ oyunun Bursa
Cezaevfnde 1948 yıhnda \aaknginiog-
reniyoruz. (..) seriivenin geçtiği yer
'tran'ın Azerbaycan Eyaletı'nde Er-
zenKent'rir.lsJamAnsildopedisi'nden
Doğu Anadohı'da buhınan bu addaki
kentin ortaçağda Ermenistan'ın en ge-
Hşnnş şehüierinden biri olduğunu öğ-
reniyoruz. Nitekün ' Ferhat ile Şınn'in
eski çeşhiemelerinde Mehmene Banu
da Ermen Hükümdandır. (_) Nâzun
Hikmet'üı 1948 yıhnda Romeo ile Ju-
liet' yerine Ferhat ile Şirin' o\ıınuna
yönelmesinde iki \ apıttaki ortakbir iz-
Konuşmacrya göre, Nâzım Hikmet"in
"Ferhat ile Şuin" oyunu. halk edebi-
yatı ka>Tiağı ile evTensel edebiyatın te-
malarını, bireyin sorunlan ile toplum
sorunlannı, geçmişın değerleri ile ge-
leceği bırleştirmektedır.
Bugün açısından
Ferhat ile Sirin
Z
ehra Ipşiroğlu'nun sundugu
"Bugün Açısından Ferhat ile
Şirin" adh bildiri, Nâzım Hik-
met'in 1930'luyıllardabaşlayan tiyat-
ro yazarhğının gelişim çizgisini, bu
bağlamda oyun yazarlığını değerlendir-
mekte ve aynca Ferhat ile Şırin oyu-
nunu ele almaktadır.
Ipşıroğlu'na göre Nâzım Hikmet'in
tiyatro yazarhğı sürekli bir arayış için-
dedir. O bakımdan, dramatık, epik,
grotesk, absürd ve taşlama gibi çeşitli
türleri ve biçımleri denemiş, çeşitli et-
kenlerden ve geleneklerden de yarar-
lanmıştır. Aynca, oyunlannın birçoğu-
nun yabancılaştmnaya ağırlık veren
soyut ve deneysel biçimi, yerleşik an-
Iatım kahplaruıı zorlayan, alışılagel-
mişin dışuıa çıkan yeni bir sahne este-
tiğini gerektirmektedir.
Bildiri Nâzım Hikmet'in oyunyazar-
lığmı, tiyatro o>-unu kuramı ölçüleri
içinde son derece objektif, gerçekçi ve
kapsamlı bir çerçevede gözden geçir-
mektedir. Bildirinin bu bağlamda içer-
diği kimi ilginç saptama ve değerlen-
dirmelerden bazılan da şunlardırtt
.Nâ-
zım Hikmet'in şairtiği rh'atro yazarh-
ğını gölgede bırakrığı için,tiyatrosuge-
rekenilgryigönnez.(bunda) (..) Beîki
de 1%2'de yazdığı bir yazıda özeleşti-
rel bir yaklaşunla keadisüü 'üçüncü sı-
nıf bir dram yazan' olarak tanunla-
masının da payı \ardır. (_) Nâzun Hik-
met'in acımasE özekştirisi(_) kendtsüı-
den memnun ohnama, sürekli arayış
içinde daha iyisini yapmaya çahşma ya-
raücıhğının özünü oluşturduğu gibi, (_)
yazann kendine olan güvenhü sergui-
yoıf
Ipşıroğlu, Ferhat ile Şirin oyununu,
çeşitli zamanlardaki sahnelenmesi sı-
rasındakı değişık uygulamalan da göz
önüne alarak değerlendiriyor, eleştiri
süzgecınden geçınyor. Ve oyunun yö-
netmenini bulamadığım belirtiyor.
Oyunda egemen olan müzik dilinin,
sevgı ve aşk çeşitlemelerinin altını çı-
zerek, oyunun kadnılara bakış açısı
eleştırel olarak değerlendırilıyor. Ve
Nâzun Hikmet'in Ferhat ile Şirin'in
yanı sıra oyunlannnı birçoğunun sah-
neleme aşamasında yönetmene ve oyun-
culara çeşitli olanaklar sağladığı dile
getiriliyor. Yahnz içerdiklen konulann
güncelliğini sürdürmesi açısuîdan de-
ğil, deneysel yaklaşımlan açısuîdan da
oyunlann ilginçliklerini koruduğu be-
lirtiliyor.
•Bir Ask Masair
T^ Tazun'uıtiyatroyazarlığınailiş-
/^J kinoturumoldukçarenklıydı.
-L T Oturumun sonundakatıhmcı-
lar ile izleyiciler arasında sıcak bir bil-
gi alışverişı oluştu. Kimi zaman izle-
yicilerin katkılan ve kimi zaman kati-
hmcılann sorulara verdiklen yanıtlar-
la oluşan dıyalog ortarranda oldukça gü-
zel ve önemli bılgiler ortaya çıktı.
Bu izleyicinin Nâzım Hikmet tiyat-
rosunun Sovyetler Birliği döneminde-
ki ve bugünkü tiyatro çevrelennde na-
sıl algılandığı ve değerlendirildiği yö-
nündeki sorusunu yamtlayan Antoni-
na Sverçevskaya, 1950'li yıllann Rus
tiyatrosunun
u
Nâzmı Hikmet Drama-
turgisi" olarak adlanduıldığun belir-
terek, o yıllarda Nâzun Hikmet'in her
yeni oyunununtiyatroçe\Telerinde he-
yecarda karşılandığuu ve çeşitli tiyat-
rolann bu yeni oyunu kendi repertuvar-
lanna alabihnek için telaşlı bir çaba
gösterdiklerini söyledi. Konuşmacının
anlattığına göre tiyatro çevrelerinde
Nâzun'uıtiyatrosunun,onun şiirinden
çıktığı ya da doğduğu düşünülürdü.
Nâzun Hikmetti>-atrosununbugün-
kü Rusya'da etkisi ve oyunlannın sah-
nelenip sahnelenmediğine ilişkin bir
soru ile ilgili olarak izleyicilerden Ha-
Kt Güneş "Bir Aşk Masah" oyununun
2001 yılmda Sen Petersburg kentinde
40. yıl jübilesi olarak sahnelendiğini,
yoğun bir ügi içinde ve oldukça uzun
bir süre sahnede kaldığını bildirerek kat-
kıda bulundu. Sverçevskaya da
Nâzım'ın doğumunun lOO.yıhnedeniy-
le Moskovr
a'nın sanat çevrelerinde bir
hazuhk yapıldığını ve bu kapsamda
"Bir Aşk Masah" oyununun Bolşoy
Tiyatrosu'nda sahneleneceğini söy-
ledi.
SÜRECEK
ÇAYCUMA tZALEYt ŞÜYU SATIŞ MEMURLUĞU'NDAN
GAYRİMENKULÜN AÇIK AKTTIRMA İLAM
Dosya No: 2002' 1 Satış
Satılmasına karar verilen gayrimenkulün cinsi. kıymetı. adedi. e\safi:
Çaycuma ilçesı Hisarönü beldesi Öteyüz Mahallesı Beyler mevkiinde pafta: 26 par-
sel nö: 315l'de kayitlı 448 m2 taşınmaz 9.760.000.000. TL değenndedır.
Malikleri Elmas Kartal, Hayriye Kuruşoğlu, Orhan Kuruşoğlu. Hayriye Türkıli,
Melek Süzer.
Satjş şardan:
1- Satış, 01.04.2002 günü saat 14'ten 14.30"a kadar >azıişleri müdürlüğünde açık
arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmın edilen kıymetin yüzde 75'ini \e
satış masraflannı geçmek şartı ile ihale olunur. Bövle bir bedelle alıcı çıkmazsa, en
çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartı ile 11.04.2002 günü aynı yerde saat
14.00'te ikinci arttırmaya çıkacaktır. Bu arttırmada da tahminı bedelın yüzde 40'ını
ve satış masraflannı geçmesi şartıyla en çok arttırana ıhale olunur. 2- Arttırmaya işti-
rak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin yüzde 20'si nıspetınde pey akçesi veya bu
miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu \ermeleri lazımdır. Satış, peşin
para iledir, alıcı istediğinde 20 günü geçmemek üzere mehıl verilebilir. Tellaliye res-
mı. ıhale pulu, tapu harç ve masraflan ve KDV alıcıya airtir. Birıkmiş vergiler satış
bedelinden ödenir. 3- Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse lcra
ve Iflas Kanunu'nun 133. maddesı gereğince ihale feshedıhr. tki ihale arasındaik
farktan ve yüzde 30 faizden alıcı \e kefillen mesul tutulacak ve hicbir hükme hacet
kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 4- Şanname. ilan tarihinden itibaren herke-
sin görebılmesi için dairede açık olup masrafi verildıği takdırde isteyen alıcıya bir ör-
neği gönderilebilir.
5- Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayıla-
cakları, başkaca bilgi almak isteyenlenn 2001 1 sayılı dosya numarasıyla memurluğu-
muza başvurmalan ilan olunur. 07.02.2002
(*) llgililer tabırine irtifak hakkı sahipleri de dahıldır. Basın: 8139
ÇAYIRALAN IC\DASTRO
MAHKEMESİ aÂKİMLİĞİ'NDEN
EsasNo: 1998 145
Karar No: 2000 9
Mahkememize davacı Çayıralan Ornıan lşletme
Müdürlüğü tarafından, Çayıralan ilçesı. Gülderesi
köyünden davalı Musa Ay aleyhine Gülderesi Kö-
yü 101 ada 159parsel ve 101 ada 168 parsel sayılı
taşınmazlara ilişkin açılan tespite ıtiraz da\asının
yapılan açık yargılaması sonunda:
Mahkememiz dosyasında davalı olarak bulunan
Musa Ay mirasçılarından Elif Ay. Gülsedef Ay,
Kanber Ay ve Hüseyin Ay mirasçılanndan eşi Elife
Ay, kızı Elife Ay. Mehmet Ay, Zöhre Ay ve Güngör
Ay'a çıkartılan tebligatlann bila iade edilmiş oldu-
ğu anlaşıldığından. ilanen tebliğine karar verilmiş
olup,
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda, ve-
rilen karar taraflara teblig edilmekle ılgiiı karar da-
valı Gözel Ay tarafından süresi ıçerisinde temyiz
edilmesi üzerine. dosya Yargıtay 20. Hukuk Daire-
si'ne gönderilmiş olup, aynı dairenın 27. 11.2000
tarih ve 2000 9084- 9764 Esas ve Karar sayılı ila-
mı ile onanmasına karar verilmekle. ilgili onama
ilamı yukarıda isimleri yazılı bulunan şahıslara
tebligat kanunun (7201 sayılı) 28. 29. ve müteakip
maddeleri gereğince tebligatlar yerine kaim olmak
üzere ilan olunur. 29.01.2002
Basın: 7276
ANKARA 30. ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
Esas No: 2001 584
Başkent EDAŞ Gn. Md. vekili tarafından Arilla Şen
aleyhine Ankara 13. lcra Müdürlüğü'nün 2000' 12314
Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile davalı-
nın yüzde 40 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesi
talebi ile açılan itirazın iptali davasında;
Davalı Atilla Şen'in gösterilen adresinde dava di-
lekçesi ve duruşma günü teblığ edilememiş olup. za-
bıta araştırmasından da sonuç alınamamış olmakla
duruşma günü ve dava dilekçesinın ilanen tebliğine
karara venlmiş olup. davalı Atilla Şen'in duruşması-
nın atılı olduğu 26.03.2002 günü, saat 10. 15'te Anka-
ra 30. Asliye Hukuk Mahkemesı'nde hazır bulunma-
nız veya kendinızi bir vekille temsıl ettırmenız. aksi
takdirde HUMK'nun 213 ve 377. maddelerince tahki-
kat ve yargılamaya yokluğunuzda devam edılıp. hü-
küm lerileceği davalı Atilia Şen'e davetiye yerine ka-
im olmak üzere ilanen tebliğ olunur.
Basın: 9056
Türkiye Gazetecıler CemıyetTnin yayınladığı günlük
Bizim Cazete
Ülke sorunlarına ilişkin raportenyla, araştırmalanyla.
köşe yaalanyla, tarafsız haberieriyte swil toplumlann gazetesı.
Düzenli okumak için abone olun. Te<: 0^12.51108 75
GÖRÜŞ
Prof. Dr. TURKKAYA ATAOV
Irak, Ecevit ve Gerçekler
Amerika'nın Irak'a askeri müdahalesi olasılığı kar-
şısında Başbakan Ecevit'in girişimleri ve S. Hüse-
yin'in yaptırımlara daha fazla uyması gerektiğine
ilişkin görüşleri, başbakanımızla danışmanlarının
olayın temelindeki sıyasai ve hukuksal gerçekleri, ka-
nımca, kavramadıklarını kanıtlıyor. En başta Türkiye
kamuoyunun da böylece yanıltıldığı inancındayım.
Irak halkına karşı önce 12'nci yılına giren kapsam-
lı birambargo ve yaptırımlar. şimdi de silahh müda-
hale tehdidi uluslararası bir bunalım yaratmıştır. Bir-
leşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin, 1990'dan bu
yana, Irak'ın sivil halkına uyguladığı kolektif ceza, Vı-
yana merkezli Uluslararası ilerleme Örgütü (IPO)
Başkanı Prof. H. Köchler ve BM İnsan Haklan Ko-
misyonu üyesi Belçikalı M. Bossuyt'un belirttıkleri
gibi, hem genel uluslararası hukuka, hem de Cenev-
re Konvansiyonlan'nın Birinci Ek Protokolü M. 54/1 'e
aykındır.
Amerikan veto ayncalığından ötürü, Yaptırımlar
Komitesi'nin sağlık ve temel gıdayla ilgili uygulama-
lan eksik ve yanlıştır, Irakta çocuk, hasta ve yaşlı ölüm-
leri bu nedenle çok fazla artmıştır ve düzeni sarsa-
rak Bağdat'taki iktidarı degiştirmek gibi siyasi bir
hedef gütmektedir. Önce, bu insanlık-dışı tavırve yap-
tınmlar kınanmahdır.
Gerçek şu ki, Irak yaptınmların kaldınlması için ne
yaparsayapsın, Amerika'nın veto ayncalığının oldu-
ğu kurullarda bu cezalardan vazgeçme karan alına-
mayacaktır. New York'ta Güvenlik Konseyi üyeleri ve
Yaptınmlar Komitesi Başkanı'yla ben de konuşmuş-
tum. Intibaım ve görevlerinden istifa eden eski ko-
ordinatörier H. von Sponeck ile D. Halliday ın gö-
rüşleri de budur. 1284 (1999) Sayılı Karar sonu gel-
meyen bir teftiş ve askeri bılgi sızdırma aracı olamaz.
687 (1991) Sayılı Karar'la çatışmakta olup Irak'tan
beklenenleri değiştirmiştır.
Ingiltere'nin 20.6.2001 tarihli yaptınmlar önerisi
de öylesine geniş teftiş otoritesi öngörüyor ki, Irak,
böylece Amerikan denetiminde bir Güvenlik Konse-
yi'nin bir çeşit vesayetine indirgenmektedir. Bu ta-
vır Irak'ın egemenliğini ortadan kaldırır.
Yaptınmlar Komitesi Irak'a kara, deniz ve hava
yoluyla yolcu taşımacılığını engelleyemez. Sivil uçuş-
lara ambargo 661 (1990) ve 687 (1991) sayılı karar-
larda yoktur. Verilmeyen bir yetkiyi vannış gibt kul-
lanmak iyi niyetten yoksunluğun ve hukuktan sap-
manın kanrtıdır.
Amerika ve Ingittere'nin tek yanlı olarak Irak'ın ku-
zeyine ve güneyine "uçuşa kapalı bölgeler" koyma-
lan da karaıiara dayalı temelden yoksundur. Bu iki
ülke uçaklannın silahlı müdahaleleri de böylece BM
Anlaşması M. 39'a göre "saldın" kapsamına girer.
687 (1991) Sayılı Karar "Ortadoğu'dayığınsal tah-
rip silahlan ve bunlan yollayacak tüm fûzelerin" yok
edilmesinin gereğini vurgularken, Filistin'deki işgal-
ci devlete karşı hiçbir önlem alınmadığından, yalnız
Irak'ı hedef alan bir "çifte standart" söz konusudur.
Irak'ın 11 Eylül saldınsında parmağı olduğuna iliş-
kin hiçbir kanıt yokken. Başkan Bush'un bu ülkeyi
de bu bağlamda anarak tehdit etmesi, BM Antlaş-
ması M. 2/4'ü çiğnemektır. Hemangi bir devletin
toprak bütünlüğü ya da siyasal bağımsızlığına kar-
şı tehdit savrulamaz ve kuvvet kullanılamaz.
Amerika'nın Irak'a karşı bu tehditleri M. 1/1 ve M.
39'a da aykındır. Bu durumda, BM Genel Sekrete-
ri'nin, M. 99 gereğince, Irak'a tehdit konusunu Gü-
venlik Konseyi gündemine alması beklenmelıdir.
Amerika ise M. 27/3'teki veto ayncalığından ha-
reketle, Güvenlik Konseyi'nin ortak sorumluluğunu
yerine getirmesini açıkça engelliyor. Bu durumda,
"1950 Banş İçin Birleşme" kararına uyularak, konu
BM Genel Kurulu'nun gündemine geçebilir.
Görüldüğü gibi, bunalımın gerçek boyutları, eksik
ve yanlış bilgilendirilen Başbakan Ecevit'in yapa-
geldiği yorumlardan çok farklıdır. Bu durumda, Tür-
kiyeli aydınlann konunun uluslararası hukukla çatı-
şan yönlerini de ortaya çıkaran bir metni imzalaya-
rak BM Genel Sekreteri K. Annan ile BM Genel Ku-
rulu Başkanı'na sunmaları uygun olur.
Nâzun'ın
Siyasal Yaşamı
ve Davalan
Coşkıan
Atilla Coşkun, Nâzım'ın davalarını, bunlarla ilgili yasal düzen-
lemelen, uygulamalan evrensel hukuk ıikelerinin süzgeçinden
geçıriyor. Yargılamaları tarihin adaleti önüne çıkartyor, hukuk
dışı haksız uygulamalann gerisınde yatan olayları ve planları
açjklıyor, belgetendiriyor.
Cem Vayıneui
Kiabın gelın Nâzım Hikmet Küttür ve Sanat Vakfına btrakılmışCr
MLCLT?.ASLİYE HUKUK
HÂKİVILİĞİ'NDEN
Esas No: 2000 386
Da\acı BOTAŞ vekili Av. Sevılav Aslan tarafından da-
valı ve dahili davalılar Süleyman thtıyar ve arkadaşlan aley-
hine açılan irtifa hakkının tesoJi da\asjnda venlen ara karan
uyannca. Davalı ve Dahili Da\alılar Süle\man Ihtiyar, tbra-
hım Ihtıyar. Muharrem thtîyar. Hüseyin Yüksel. Hüsne San-
yıldız. Meryem Yüksel. Emıne '»"üksel. Umûş Yüksel. Yeter
Yüksel. Dönsel Yüksel, Hacı Mehmet Şahınoğlu. Alaeddın
Şahinoğlu. Salahattin Şahınoğlu. Mustafa Şahınoğlu. Atıfet
Şahinoğlu \e Yavuz Selim Şahınoğlu bütün aramalara rağ-
men adreslen tespıt edılip dahili dava dilekçesi \e duruşma
gûnü tebliğ edılemedığınden ilanen tebliğine karar venlmış-
tir. Dava dosyasının duruşması 07.03 2002 günü saat
09.30'da Mucur Adlıyesınde yapılacaktır. Yukanda adı ge-
çen Da\ah, dahili davalılann belirtilen gün \e saatte duruş-
maya gelmesi veya bır vekil larafından temsıl edilmesı. du-
ruşmaya gelmedığı ve bir vekıl ile de temsıl edılmedığı tak-
dirde yargılamaya yokluğunda devam edileceğı ve hüküm
verileceğı. dahili da\a dilekçesi \e duruşma günü \enne ka-
ım olmak üzere 7201 ^ayılı Tebligat Kanunu'nun 29 \e
Tebligat tüzüğünün 4 7
2 maddesı gereğince ilan suretiyle
tebliği ilan olunur. 29.01.2002 Basın:
7
188