10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 Şl BAT 2002 CUMARrESl -f CUMHURİYET SAYFA HABERLER Dinya Ekonomik Forumu Tunanistan'dan diyalog karan SÖZÇIZGMN Turhan Selçuk HUKUKÇULAR,312. MADDEDEKI "OLASILIK" KELlMESlNE İTÎRAZ EDİYORLAR. (BASINDAN) AJLPLRBALLI NHVYORK-Dışişle- ri Balanı İsmail Cem. uy- gar.ıdar çatışmasında uyurru Türkiye'nin sağ- layacığını söyledi. AJBD Dış.şeri Bakanı Colin PoMel, Afganistan ile Tjaşlacüklannı, ancak ora- da dainayacaklannı be- lirtti."^unan hükümetinin Türkjye ile diplomatik diyalcg başlatma karan aldhgıbıldirilirken bu ka- rann &ugün Cem'le gö- rüşmesi bekJenen Yuna- nistan Dışişleri Bakanı Yorgo Papandreu tara- fından Türkıye 'ye iletile- ceği öğrenildi. New York'ta devam eden Dünya Ekonomik Forurr.u'nun ikincı gü- nünde düzenlenen "ts- tikrart bir dünya için ko- aüsyon oluşturmak" pa- nelinde konuşan Dışiş- leri Bakanı Cem, Asya ve Avrupa kökeni bulunan Türkiye'nin uygarlıklar çatışması doğrultusun- da değıl, uygarlıklar ara- sında uyum oluşturucu bir rol oynayacağını söy- ledi. tsmail Cem, taraflar arasında diyalog kurmak için terörün bitmesini ön- koşul olarak görmenin yanlışlığına işaret etti ve "Bu, işi zora sokar. Onun için eşzamanh bir sûreçiz- lenmendir" dedi. Dışişleri Bakanı Cem, "Türkiye'nin neden AB'ye üye abıunadığma, bunun Türkiye'nin Müs- lüman bir ülke olmasın- dan nu kaynaklandığı- na" ilişkin soruyu yanıt- larken Tûrkiye-AB iliş- kilerinin kolay olmadı- ğını kabul etti. CEZAEVI BİR "İHTİMAL" DAHA VAR, 0 DA ÖLMEK Ml DERSİN?. DEF'in ilk toplantısında, küreselleşmenin 'motor ekonomisVgündeme getirildi bir model gerekli• ABD'de durgunluğun bitip bitmediğinin de tartışıldığı Dünya Ekonomik Forumu'nun toplantısında Morgan Stanley'in başekonomisti Stephen Roach, ekonomik göstergelerin "dehşet verici" olduğunu belirterek bahara kadar bir durgunluğun ilan edileceğini söyledi. Ekonomi Servisi - Dünyanın önde gelen bini aşkın şirketi tarafindan düzenlenmesi nedeniyle "Zenginler Kulübü" olarak da anılan Dünya Ekonomik Forumu'nun ilk gününde, küresel ekonomik durgunluk tehlikesi ele alınırken sistemin "motor ekonomisi" ABD'de durgunluğun bıtip bitmediği tartışması gündeme oturdu. Morgan Stanley'in başekonomisti Stephen Roach, ekonomik göstergelerin "dehşet verici'* olduğunu belirterek bahara kadar bir durgunluğun ilan edileceğini söyledi. Roach, ABD liderliğindeki küresei büyüme modelinin miadını doldurduğunu ifade ederek "Dünya büyümek için başka bir yol buhnalT dedi. Küresel ekonomik büyümedeki durgunluğu ele alan konferans komitesi başekonomisti Gail Fosler ise ABD ekonomisinin, 2001 yıluıın son çeyreğinde beklenen yüzde 0.9 gerilemenin yerine yüzde 0.2 büyümesini. durgunluğun bitişi olarak değerlendirdi. Fosler, gelecek yıl büyümenin yüzde 2.5 seviyesine kadar çıkacağını belirtti, küresel büyümenin de itici kuvvetini yeniden kazanacagını söyledi. Türk heyetin temasları DEF toplantısma katılmak üzere New York'ta bulunan Türk heyeti de, pazar günü Türkiye'nin ele almacağı iki toplanh öncesi uluslararası düzeyde çeşitli temaslarda bulundu. Dışişleri Bakanı tsmail Cem, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar AKyev ile bir araya geldi. Bakû-Ceyhan boru hattının son durumunun ele alındığı görüşmede. Aliyev'in. Rusya'ya yapmış olduğu son ziyaret hakkında bilgi verdıği öğrenildi. Diplomatik kaynaklar, ABD-Rusya işbirliği kapsamında iki büyük ülkenin Kafkasya'ya bakış açısuıın Türkiye tarafindan olumlu değerlendirildiğini belirtti. Cem"in. ABD Dışişleri Bakanı Cotin PoweD ile yaphğı görüşmede ıse Afganistan konusu ele alındı. Dışişleri Bakanı Cem, forumda yaptığı konuşmada Ortadoğu'daki duruma da değindi ve "Israil ve FılistinJikrin, biraz mübalağab da oba adeta birBkte intihar ettiklerini" söyledi. Dünya Ekonomik Forumu toplantılanna yakın kaynaklar, aynı anda New York'ta bulunan ABD Dışişleri Bakanı CoKn PoweD ile Israil Dışişleri Bakanı Şimon Peres'in bir araya gehne olasılığnıın bulunmadığını ifade ederken Povvell, forumda yaphğı konuşmada, ABD'nin Ortadoğu banş sürecine bağlı kalmaya devam edeceğini belirtti. Powell, "Ancak şiddet düzeyi o derece yüksek ki, taraflar arasında itimıt tesis edemiyorsunuz" diye konuştu. Aynı şekilde, toplantılara katılan Peres ile Füistın Meclis Başkanı Ahmed Kurey arasmda da temas öngörülmüyor. tsmail Cem bugün İsrail Dışişleri Bakanı Şimon Peres ve Makedonya Dışişleri Bakanı Srdjan Kerim'le, pazartesi günü de BM Genel Sekreteri Kofi Annan ile bir araya gelecek. Ercloğan Iddialı konustu Öte /andan, AKP Genel Başkam Recep Tayyip Erdtğan, 11 Eylül terörist salduılannda yıkılan Düıva Ticaret Merkezi enkazını ziyaret etti. Lehman Brohers finans kuruluşunu da ziyaret eden Erdoğan, "Avasya Grubu" tarafindan düzenlenen bir toplantıda konıştu. Erdoğan, "Yakın gelecekte bu hükümetin yeriıi yenisi alacak Yeni hükümet büyük olasıhkla bizin taranmızdan kurulacaknr" dedi Ekonomik krizn, halkın devlet yönetimine güvensizliğinden kayiaklandığını sa^^ unan Erdoğan şöyle konuştu: "Girevlfler yeteneksiz. Hükümet yolsuzhıklaria müadele edemiyor. Hükümete destek giderek yok ohı^vr. Kamuoyu yoklamalan, koalisyonu ohışturan 3 paı-min de, bugün seçün yapıisa yüzde 10 barajı aşa_na>-arak Mecüs'e gireıneyeceğini göstermektedir." KÜRESELLEŞME KARŞITLARI tŞBAŞEVDA - Amerika Birleşik DevieÜeri'nin NewYork kentinde yapılan Dünya Eko- nomik Forumu toplantısında ahnan yoğun güvenlik önlemkri protesto gösterileri oimasını engcDeyemedi. (Fotoğraf: AP) ^bksullann gözü Brezilya'da ARAŞTIRMADA TÜRKİYE Küreselleşme yanlûan crjıldı NEWYORK(AA)- Dünya Ekonomik Fo- rumu, (DEF) küresel- leşme konusunda şim- diye kadar yapılan en büyük kamuoyu yok- laması sonuçlannuı, özellikle Türkiye'de küreselleşme yanlılan- nnı son bir yıl içinde azaldığını gösterdiğini açıkladı. DEF tarafindan ya- pılan kamuoyu yokla- masında, aralarında Almanya ve Güney Kore'nin de bulundu- ğu 9 ülkede küresel- leşme yanlılannın sa- yısında artış olduğu- nun gözlendiği ifade edildi. Kamuoyu yok- laması, dünya nüfusu- nun yüzde 67'sini kap- sayan ülkelerde yapıl- dı ve Türkiye'nin de yeraldığıG-20ülkeler grubundan 25 bin ki- şinin görüşü doğrultu- sunda oluşturuldu. Yoklama sonuçlan, halklann, küreseUeş- meye giderek daha sı- cak bakmakta oldukla- nnı ortaya koydu. Görüşü sorulan kişi- lerin büyük bir bölü- mü, küreselleşmenin kendileri ve aileleri açı- sından olumlu sonuç vereceğine inanıyor. Bu görüşteldlerin ora- nı yüzde 62, karşı gö- rüşü savunanlann ora- nı ise yüzde 22 olarak açıklandı. Küreselleş- me konusundakı olum- lu görüşler son 1 yıl içinde, özellikle kuzey Amerika ve Avrupa'da gelişme kaydettiğini gösteren sonuçlar, yoksul ülkelerde yaşa- yanlann, küreselleş- menin ekonomik ve di- ğer alanlarda yarar sağ- layacağını düşündüğü- nü ortaya çıkardı. Ekonomi Servisi - Brezilya'nın Porto Alegre kentinde 40 bini aşkın kişinin kahldığı iki saatlik bir yürüyüşle başlayan Dünya Sosyal Forumu'nda, küreselleşmenin, doğal yaşam ve uygarhk üzerinde yarattığı tahnbat ortaya konularak, alternatif bir sisteme yönelik projeler gündeme getiriliyor. Ük toplantısı Dünya Ekonomik Forumu'na karşıtlık çizgisinde örgütlenen Forum'un, bundan sonra sembolik olarak DEF toplantısıyla aynı tarihlerde düzenleneceği, ancak kapsamm bir karşıtlık çizgisiyle sırurlanmayacağı bildirildi. Sivil toplum örgütleri. sanatçı, bilim adamı, poütikacı ve medya temsilcilerirün kahhmıyla düzenlenen Forum'un açılış etkinliğinde, Porto Alegre Belediye Başkanı Tarso Genro konuştu. Genro, "Dünya'da binlerce insaa bir başka dünya kurma özlemiyle Porto Alegre'nin mücadelesini izlemektedH-" dedi. Forum'un düzenlenmesınde etkin rol alan ana muhalefetteki Işçi Partisi'nin üyesi olan Genro, "Sosyal Forum, vatandaşhk, eşitiik ve demokVasi bilinci ilkeleriyle bir banş dünyası yaranlması ülanağına ışık rutuyor. Bugün burada, bireyci neo-überal sistemin sona ermeshJe biıükte insa edilmesi mümkün oian adil ve yeni bir dünya yaratmakta olduğumuza olan kesin ünya Sosyal Forumu, Porto Alegre kentinde yürüyüşle başladı. Porto Alegre Belediye Başkanı Tarso Genro, "Dünyada binlerce insan, bir başka dünya kurnaa özlemiyte Porto Alegre'nin mücadelesini izlemektedir" dedi. inancımla sizkri ağniıyorum'' diye konuştu. Dünyanın çeşitli ülkelerinden küreselleşme karşıtlannın eyleme katıldığı gösteride. "Bizim oimasını istediğnniz dümada Arjantin'i iflasa sürüldeyen neo-BberaDere yer yok", "Brezilya, Kok>mbi>a, Arjantin: EmperyaUzm Latin Amerika'dan defor sloganlannın sıkça atıldığı kaydedıldi. Samir Amin, Susan George gibi tanınmış iktisatçılar ve sosyal bilimcilerin yer aldığı Dünya Sosyal Forumu seminerleri ise Noam _ ^ _ ^ _ - — _ Chomski nın açılış konuşmasıyla başladı. Çalışmalan 150 sayfalık bir broşürde toplanan Dünya Sosyal Forumu'nda 100'ü aşkın seminer ve 500 paralel oturumun yanı sıra konserler ve riyatro etkinlikleri gerçekleştiriliyor. Forum kapsamında ekonomi, insan haklan, • " ~ ^ ^ " ~ ^ — çe\Te ve ekoloji sorunlan, ahlaki çöküş, yoksullaşma, Afganistan'a yönelik operasyon ve savaş olgusu gündeme yahnlıyor. Düzenlenecek seminerlerden bazılanrun başlıklan ise şöyle: • Arjantin krizi, • Devletlerin baskı poütikalannın ardrnda IMF ve Dünya Bankası, • Yoksulluğu azaltma programı yalanı, • Küreselleşmenin diktatörleri: IMF, DB, Dünya Ticaret Orgütü ve Dünya Ekonomik Forumu, • Yönehşim ve şeffaflık yalanı. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Biz Bu muyuz? Mesleğim gereği ya da mesleğimin sağladığı olanaklar içinde, fazla uzun olmasa da dünyanın değışik ülkelerinde yaşadım. Özellikle gençlik çağ- larımda parasal olanaklanm yurtdışında, hep yur- tıçindeki olanaklanmın üzerinde oldu. Fakat hiç- bir yerde, memleketimde bulduğum huzuru ve mutluluğu bulamadım. Dünyanın en ünlü lokanta- larında, dünyanın en ünlü şeflerinden olduğu id- dia ediien insanların hazııiadıkları yemekleri yer- ken Istanbul'un kimi esnaf lokantalanndaki tence- re yemeklerinin özlemini duydum. Kımi yakınlanm, "Senin nıhun süfli" derler. Ço- ğu kez, "Acaba haklılar mı" diye düşünmüşüm- dür... • • • Sadece ben değıl, yakın çevremdeki pek çok in- san, yabancılann biraz şaşkınlık ve biraz da tebes- sümle ızlediğı bir "duygusallığın" etkisindeyiz. Bu duygusallık yurtdışında, eskılerın deyimi ile "Da- üssıla" biçiminde karşımıza çıkıyor. Yani bizim, "sıla hasreti" dediğimiz rahatsızlık. İlk bakışta "ma- sum" bir duygusallık gibi görünmesine karşın in- sanın yaşamını altüst eden psikolojik ve fizyolojik rahatsızlıklara neden olabiliyor. Işte bu sıla hasreti ve bu sıla hasretinin yol aça- bildiği hastalıkların, bizlerde yaygın bir biçimde gözlenebilmesinin nedenlerini çok düşündüm. İlk gençlik yıllanmda, çoğu kez ailemle gittiğim Avru- pa ülkelerinde Türklere rastlanmazdf. Ve bu durum- da, böyle bir hasretin açıklaması belkı daha ko- laydı. Fakat şimdi dünyanın her yerinde ve özel- likle Avrupa devletlerinin hemen tümünde, "küçük birer Türkiye " var. En olmayacak aynntılara kadar, Türkiye'de ne arasanız, oralarda da bulmanız müm- kün. Fakat aynı duygusallık ve aynı rahatsızlıklar sürüyor. ••• • Bu duygusallığımız, kimilerinin çok eleştirdiği ve nedenınin olmadığını iddia ettikleri abartılmış bir "paranoya"y\ da körüklüyor. Gerçekten, komşulanmızla ılişkılenmize baktığı- mız zaman, sözde müttefiklerimizle ilişkilerimize bak- tığımız zaman; sürekli olarak "dışlandığımızı", za- man zaman "itildiğimizi" ve "hortandığımrzı" gö- rüyoruz. Bize karşı, sürekli bir "çifte standart" uy- gulanıyor. Çok ağır ve çoğu kez haksız suçlama- laria karşılaşıyoruz. Ve işın çok acı tarafı, kimi za- man bu haksız eleştiri ve suçlamalar, kendi içımiz- den insanlar tarafindan dile getiriliyor. Demokrasi ve "aydın olma" adına... • • • Içten ve dıştan gelen bu tür eleştirilerin, haklılık payının ne olabileceğini çok düşündüm ve inanın hâlâdüşünüyorum. Orneğin bir Arap ulusçuluğu- nun, Türk düşmanlığına dayanmaa acaba haklı bir- takım açıklamalaria dile getirilebılir mi? Acaba. yüzyıllarca "Türkler geliyor" korkusuy- la yaşamış olan Orta Avrupa ve Akdeniz Avrupa- sı, genlerine işlemiş bulunan bu düşmanlığın et- kisinde kalmış olabilirler mi? PKK'yi "terörist ör- güt" görmemenin kökeninde, bu korku yatıyor. olabilir mi? Yoksa, safr^ana dokunmayan yılan ••JMB-yaşasın..." mı diyoîîar? J^J^tüıjı bunlar bir yana, o ülkelerın insanlanyla &rİDİr'yâşadığımız inanılmaz dostluklar da var. Acaba kimi zaman, yanlış fotoğraf mı veriyoruz? • • • Evet, acaba kimi zaman yanlış fotoğraf mı veri- yoruz? Aynı ya da benzer değerieri paylaştığımızı düşündüğümüz "BaW/"lann, akıl erdiremeyeceği işlermi yapıyoruz?.. Örneğin; sesi olsun olmasın, her manken kızı- mız ve sinema oyuncusu kızımız, "şarkıcı" olabi- liyor ve "sanatçı" sınıfına giriyor. örneğin; yakışıklı gençlerimiz, "cWrs/yon"fuka- rası da olsa, hatta biraz "pepe" de olsalar spiker olabiliyoriar. Ya, bilimsel "hırsızlık" yapan kimi rektörlere ne demeli?.. Bu konuya sık sık döneceğim. Küreselleşme karsıtlari: Kapitalizm değil özgürlük yayılsın • Anarşist Platform Üyesi Ozan Gürel, küresel kapitalizme karşı yapılan eylemlerde, medyada bilinçli olarak şiddetin ön plana çıkanlmasından yakındı. Istanbul Haber Ser- visi - New York'ta top- lanan Dünya Ekono- mik Forumu, küresel- leşme karşıtlannın gös- terileriyle başladı. Anarşist Platform (A- Platform) Üyesi Ozan Gürel, insanı, doğayı, dünyayı yok eden küre- sel kapitalizme karşı yapılan eylemlerde. medyada bilinçli ola- rak şiddetin ön plana çıkanlmasından yakı- narak "Küresel kapita- Bzmin dünya üzerinde kurma\a çâhştığı hege- monyaya karşı e\ lem- ter\apıyonız.Kapitaliz- min değil, özgüriüğün küreseDeşmesini istry o- ruz" dedi. Küreselleşme karşıt- lanrun, Seatle'da baş- layan protesto gösteri- leri New York'ta devam ediyor. Dünya üzerinde anar- şistlerin internet aracı- lığıyla organize ettiği eylemlere, Kaplumba- ğa Severler'den eşcin- sellere, işçilerden sa- natçılara kadar pek çok grup katılıyor. A-Plat- form Üyesi Ozan Gü- rel, bu eylemleri des- teklediklerini belirte- rek Türkiye'de de bu mücadelenin yaygın- laşması gerektiğini söy- ledi. Gürel, "Başka bir dümada yaşavamava- cağmuza göre bu dün- yada, özgürlüğü, barı- ŞL birüği, da\anışma\ı örmemizgereldyor'' de- di. Küresel kapitaliz- min dünya nüfiısunun sadece yüzde 20'sini özgür kıldığım ifade eden Gürel, "Buyüzde 20'Kkkesim mihonlar- ca insanın ölmesine, aç kalmasma neden olu- yor. Yüzde 20'Kk nüfu- sun özgürlüğü için nü- fusun yüzde80'i kölefeş- tirilrv'or" dedi. Küresel kapitalizmin Türkiye'de de kendini en son ekonomik kriz olarak gösterdiğini anımsatan Ozan Gürel, "New York'taki toplan- tıda,Türkiye'yi yeni bir pazar haüne getirmek için krizin geçici olarak çözümJerunesi sağlana- cak, 11 Eylül saknnsın- dan sonra önemi artan Türkiye'de 'yalan bir mutluluk tablosu' çizil- meye çahşıhyor" diye konuştu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle