14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
leŞUBAT 2002 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA ll/J\A_Jiı\_JlVJJ. / [email protected] 11 Renault Clio'yu yealed • Ikonomi Senisi- Reıault Mais'ten yapılan açLkîamaya göre. Türtiye'de üretilen Reruult CLo Symbol'e, yeni Clio'nun ön yüzû adajte edildi. Yüzü değijen Clıo Symbol'ün tarutmı önümüzdeki ay yapı-acak. Dünyada ilk olarsk Oyak Renault Otorıobil Fabrkalannda üretilen ve Tirkiye'den 35 ülkeye ihracatı gerçekleştirilen Yeni Clio Symbol'ün üretûn kalitesi Renault fabriialan arasında da en üst seviyede buluruyor. Aygikı: Konıma önlemteri gerek • AIVKARA(AA)- Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, Türkiye'nin Gümrük Birliği (GB) çerçevesinde kriz ortamını mücbir sebep göstererek "korunma önlemlerini" geç kalınmış olsa da alması gerektiğini bildirdi. Gümrük birliği nedenıyle Türkiye'nin 59 milyar dolar kaybettiğini, bu yıl da 12 milyar dolar daha yitireceğini ifade eden Aygün, ticari çıkarlann artık dengelenmesinin zamanının geldiğini kaydetti. SPK'den Anser'e uyan • AINKARA(ANKA)- Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), yurttaşlan izinsiz halka arz konusunda uyardı. Tilmo Holding, Asri Holding, Gema Holding, Keten Holding ve Anser Holding'in ortak yapma vaadiyle para topîadıkJannı belirleyen kurul, vatandaşlardan bu şirketlere para yatırmamalannı istedi. SPK'den yapılan duyuruda, halktan para toplamak isteyen şirketlerin hisse senedi, tahvil, kâr- zarar ortaklığı belgesi gibi kıymetli evrak çıkarabilmeleri için bunlann kayda alınması gerektiği belirtildi. Dolarizasyon uyansı • ANKARA(ANKA)- Türfcye Bankalar Birliği'nin araştırmasında tamamen dalgalı bir kur rejiminin Türlcye açısından son derece sakıncalı, katı bir çıpann ise uygulanamaz olduğu ileri sürüldü. Dalgilı kur rejiminin, ya tamanen dolarizasyon sürecni ortaya çıkanbileceği ya da ilan edile: kur reijimı tamanen serbest olmada birlikte Merkez BanJası'nın müdahale ettiğibir ara kur rejimi sonuouıu verebileceği savuıuldu. Türkiye Banlalar Birliği Banbcılık ve Araştırma Grub/ndan Emre AJpan înan. Kur Rejimi Tercüi ve Türkiye" konua bir araştırma yaptı Kanuya ek ödoekyok • AJKARA (Cunaurrvet Bürosu) - 20O2.Tİında uygıunacak sıkı maliye politıalan çerçevesinde. kaınıkurumve kurtuşlan ek ödenek talebıde bulunmayacak. Geçici işçilen çalışma süreleri arttıramayacak ve teşkdıt genişlemesi yapılmayacak. Kurvalar, fatura ve prim ödertleri için ek ödenek talebıde buluımayacak. Sağlık alanr da kapsayan önleı.er çerçevesinde, kaırııcurum ve kuruışjanndan alınan gözli çerçeveleri için 35 mvon İira ödenecek. 33.2 trilyon liralık yatınm harcaması kamudan karşılanan şirketin kân sadece sahiplerine Aktaş hortumlandı• "Ben verdim oldu" anlayışıyla Özal döneminde elektrik dağıtım işini üstlenen Aktaş Elektrik'in büyük ortağı Ar Holding'in sahibi ve yöneticileri, kendi şirketlerinden hizmet alımı yoluyla kurumun kânnı cebe indiriyor. FATMAKOŞAR "Ben verdim oldu" anlayışıyla Özal döneminde elektrik dağıtım işini üstle- nen Aktaş Elektrik'in büyük ortağı Ar Holding'in sahibi ve yöneticileri, ken- di şirketlerinden hizmet alımı yoluyla kurumun kânnı cebe indiriyor. îstan- bul'un AvTupa yakasmda elektrik da- ğıtım işini sürdüren ve yıllarca borsa- ya kote olarak faaliyet gösteren Ak- taş'm hissedarlannın payuu kendi şir- ketlerine aktaran Aktaş'ın büyük orta- ğı Ar Holding'in sahipleri aynı zaman- da, kurumun bütün işlerini yapan taşe- ron şirketlerin de sahipleri. Milyonlarca aboneye elektrik götüren Avukat Candoğan: Yatırımcılar dava açabilir EMO'unun avukatı Gökhan Can- doğan, mağdur Aktaş hissedarlannın dava açabileceğini söyledi. 1993 yı- hnda gerçekleşen halka arz öncesin- de, EMO'nun sözleşmenin iptah' is- temiyle açnğı davayla ilgili bilgileri Sermaye Piyasası Kurulu'na (SPK) bildirmediği anlaşılan Aktaş'la ilgili olarak "Gerekli bügfleri verseydi hal- ka açüma olamazdT diyen Cando- ğan, şu bilgileri verdi: "Dsvsyı inceJeyen Danıştay 10. Da- irea, 29 Nisan 1993 tarihti karanvia şirket ile TEK arasındâki sözJeşmeyi iptal etti. Sözieşmesi iptal edilen Ak- taş, halka ara yargı kararmdan biray sonra Mayıs 1993'te gerçekieştirüL" Candoğan, aradan geçen za- manda Aktaş'ın bildirim yapmama- sı nedeniyle yöneticileri hakkmda, SPK tarafindan kamu davalan açıl- dığını belirtti. Şirketin gelirlerini azaltıcı, giderini arttıncı her türlü işlemin SPK Yasası'na aykın oldu- ğunu belirten Candoğan, "Ancak sonuç afanamadı'' dedı. ve borsada 13 bin 600 yannmcısını mağ- dur eden şirketin, aynca, 1991 ile 2000 döneminde 33.2 trilyon liralık yahnm harcaması kamudan karşılandı. Halka açık bir şirket olması nedeniyle kânnj hissedarlanna dağıtması gereken Ak- taş'ın sahibi "Artam Aflea" kendi şirket- lerinden hizmet alarak yıllardır kurumun kânnı "hortomluyor.'' Aktaş Elektrik, bakım-onanm, tahsi- lat, dağıtım, güvenlik, temizlık gibi bü- tün hizmetlerini kendi şirketlerine yap- tınyor. Aktaş'ın *yan şirkederT arasın- da usuJsüzlük nedeniyle borsada tahtası kapalı olan ve sadece Aktaş'la iş yapan "Abana EJetromekanik"ın yanı sıra, Ar Holding A§, Ar tnşaat AŞ, Aktepe In- şaat AŞ, Ar Enerji AŞ, Ar Elektrik, Em- ta, Cengiz Elektrik, Ar Otomotiv AŞ, Aydın İş AŞ, Ar tnşaat Merkezi Isıtma Sistemleri, Kadıköy Elektrik Teknik Hizmetler Ltd. Ştı, Fen Elektrik, Efe In- şaat AŞ yer alıyor. Söz konusu taşeron- lann "şirket adresi" aynı. Ar tnşaat, Ak- tepe, Efe Inşaat Taahhüt Ticaret AŞ, şir- ketlerinin adresi; Üsküdar Yavuztürk Mahallesi Nato Yolu No: 106 olarak ge- çiyor. Bu şirketlerde genel olarak adı ge- çen ortaklar ise Baki Sankaya, Cengiz Artam, Can Aıtam, JafeŞebİek, Rama- zan Doğramaa. Söz konusu şirketlerden Efe Inşaat AŞ 1988 yıhnda, Beşiktaş adresinde kurul- muş. Bir yıl sonra, Aktaş'ın elektrik işi- ni aldığı 1989 yılında, Üsküdar adresi- ne taşınmış. Şirketin 9 bin hissesi, 2000 yılında Ar tnşaat'a ait olarak görülüyor. Ar Inşaat'ın ortaklan ise Aktaş'ın da bü- yük ortağı olan Ar Holding AŞ, Cengiz Artam, Jale Şeblek, Baki Sankaya ve Can Artam. OrtakJan Aktaş sahiplerin- den oluşan söz konusu şirket, 1998'de genel kurulunu Aktaş Elektrik'in hizmet binasında gerçekleştirdi. Efe Inşaat AŞ'nin 1999'da adı Özbek Inşaat olarak değiştirildi. Aynı yıl 743 milyar lira kâr eden ve bunun 700 milyannı ortaklara dağıtan şirketin, 1999'da da milyarlarca liralık kân yine ortaklara gitti. 2000'de de 243Lmilyar lira kâr eden söz konusu şirket daha çok Aktaş'ın işîerini yapı- yor. Şirket 1994 yılında Aktaş'a 91 mil- yar liralık fatura kesti. Söz konusu tarih- te Aktaş'ın dışardan aldığı hizmet bede- linin yüzde 40'ının Efe Inşaat'a aktanl- dığı belirlendi. 1997 yılında ise yatınm harcaması kamudan karşılanan Aktaş'ın yahnm projelerinin yüzde 11 'ini Efe In- şaat yaptı. ETKİMAÜAĞA TESÎSLERİ De\îroyuraı oynanıyor İZMÎR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Petrol-Iş Sendikası Petkim Aliağa Tesisleri'nin TÜPRAŞ'a devir girişimlerinden kaygılı. Devlet Bakanı YıhnazKarakovunlu'nun "sektörde bütünhık" sağlama gerekçesiyle yapacaklan devirle ilgili açıklamalannın arkasında farklı amaçlann yatnğını savunan sendikacılar, yeni özelleştirmelere zemin hazırlandığına dikkat çektiler. Yaklaşık 7 bin işçinin çalıştığı tesislerin TÜPRAŞ'a devrinin arkasında yeni özelleşrirme senaryolannın yattığını savunan Petrol-Iş Sendikası Aliağa Şube Başkanı tskender Büyüksolak • Petkim Aliağa Tesisleri'nin TÜPRAŞ'a devrinin arkasında yeni satışlann yattığı savunuldu. kendilerinin yıllardır verimliliği sağlamak için entegrasyon konusunu gündeme getirmelerine karşın yetkililerin ancak Petrol Yasası'ndan sonra adım atmasını anlamlı bulduklannı belirtti.Büyüksolak, "Hisse senedine çevrilebilir tahvfl yöntemiyle Petkim'in özelleştirilmesi isteniyor. Söylenenlerin aksine sektörün entegre boyutunu parçaladılar. Entegrenin anıacı, tesislerin daha verimö duruma getirilmesidir. Daha DCUZfiyatlaUd şirketin birden saabnas) pJanlanrvor" dedi. Toplanüda, Petrol Ofısi'nin ikincU halka ara için gerçekleştirilen reklam kampanyasuıa kaülan sanatçılara, ÖzeUeş- tinne İdaresi Başkaıu Bayar tarafmdaıı, özelteştinne f ^ POAŞ'ta geri sayım başladı Ekonomi Servisi- Petrol Ofısi'nin devlete ait hisselerinin yüzde 15'lik bölümünün halka arzı için geri sayım başladı. Ikincil halka arz öncesinde bir basın toplantısı düzenleyen Özelleştirme tdaresi Başkam Uğur Bayar, Petrol Ofisi'nin ikincil halka arzında SPK'ye yüzde 15'lik bölüm için baş- vurduklannı vurgulayarak talebe göre bunu arttırmak veya aynı bırakmanın ellerinde olduğunu söyledi. Bayar, Petrol Ofisi hisselerinin halka arzında uluslararası roadshow'a 4 Mart'ta çıkılacağını belirterek Petrol Ofisi Ge- nel Müdürlüğü'nde düzenlenen toplantının ardından basın mensuplannın sorularmı yanıtladı. Bir basın mensubunun, hisse senetlerinden ne kadannın yurtdışında satılacağı yö- nündeki sorusuüzerine Bayar, "Oranlanmız40-60,30-70 d- varmda. Ancak bu tabio İş Bankası ve TÜPRAŞta çok fark- lı bir yap« gösterdi tş Bankası arzmda ciddi yurtdışı, TÜP- RAŞ'ta da yurtiçi tahsilao oldu. Tamamen tafcple alakah bir şey" diye konuştu. Uğur Bayar, halka arzdan elde edilecek paranın tamamının Özelleştirme tdaresi Başkanlığı bünye- süıde kullandınlacağını anlatırken "Yani şirketlerin serma- ye ihtiyaçlanndan tutun da Sûmerbank, Etibank bnieşme- ierinden gdenveşu anda hâlâ HalkBankaa'nm üzerinde du- ran baa borçtarm tasfryesinde kuDanılacak" dedi. Şirketin aldığı karar sonucunda Belçika'da 1400 işçinin işine son verildi Ford, Türkiye'de ağırlığını arttıracak Bitmeyen yol işkencesi AvcılaraeEsenyurtarasındaki Fab- rikalar Yolu olarak da biünen "Fî- ruzköy Burvan CaddesTni genişlet- mejie karar veren tstanbul Bfiyükşe- hir Betediyesi'nin, kamulaşarma iş- lemlerini tamamlamadan işi başlat- ması \ü/Jerce işverinin mağdur ol- masına yol açü. Geçen yıl haziran aymda başbnan ve en geç 90gûn içe- risinde tamamlanmaa gereken ywl genişletnıe işi, söz konusu böigedeki fabrikalar için işkenceye dönüştü. Kamulaşnrma işini tamamlamadı- ğı halde ihale>T çıkan fstanbul Bü- yûkşehir Beledhesi, yol üzerindeki kimi işyerlerivle da>-ahk oldu. Özel- h'kle vağışh İıavalarda ulaşmakta zoıiandan işverlerinden vapdan ih- racat, açık hâvada büe araçlann gir- mektegâçlük çekmesi nedenrvle ak- sıyor. Yol üzerinde 150'vi aşkm şir- ketin üretim yeri buhuıuyor. Ekonomi Servisi - Dün- yanın iki numaralı otomo- tiv üreticisi Ford'un, tran- sit panelvan üretimini Türkiye'deki tesislerine taşıma karan Belçika'yı etidiedi. Ford MotorCom- pany ile Ford Otomotiv Sanayi arasında, Ford Otosan Kocaeli Fabrika- sı'nın kapasitesinin 200 milyon dolarlık yatınmla 140 binden 200 bine çıka- nhnasma yönelik bir ön anlaşma imzalandı. Ford Avrupa'nın GenL'Belçika fabrikasın- daki transit üretiminin ta- mamınm 2004 yılından itibaren Kocaeh fabrikası- na alınacağı bildirildi. Ancak Ford'un Avrupa Bölümü'nden yapılan açıklamada, transit panel- van üretiminin bütünüyle Türkiye'ye kaydınlması sonucunda, şimdiye dek bu araçlann üretiminin yapıldığı Belçika'daki Genk fabrikasmda 1400 çalışamnın işine son veri- leceği bildirildi. Şirket sözcüsü, işten çıkarmala- nn gönüllulük esasına da- yanacağını ve iki yıl için- de tamamlanacağını söy- ledi. Ford'un Genk fabri- kasında şu anda 8 bin 500 işçi çalışıyor. Bu arada Ford'un Genk fabrikasmda, üretimin çe- şitlendirilmesi çahşmala- nnı sürdürdüğü belirtili- yor. Yürürlükte olan ve 2004 yılında tamamlan- ması beklenen 813 milyon dolarlık yatinmprojesi so- nucunda, Genk fabrika- smda üretilen model çeşi- di arttınlacağı gibi, üreti- min talepteki dalgalanma- lara anmda karşıhk vere- cek esnekliğe kavuşturu- lacağı ifade ediliyor. Ford Otomotiv Sanayii AŞ, Ko- caeli fabrikasımn yıllık üretim kapasitesinin 140 bin araçtan 200 bin araca çıkanhnasını hedefleyen, Türkiye'deki projenin ger- çekleşmesi için 200 mil- yon dolara yakın bir yeni yahnm harcaması yapıla- cak. Böylece Ford Oto- san'ın son dört yıldır yü- rüttüğü yatınm projeleri- nin toplam tutan 950 mil- yon dolara ulaşacak. İŞÇİMNEVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Kim Tutuyor? Gazeteci kökenli iktidar partilen milletvekılleri Erol AJ, Süleyman Yağız, Turtıan Tayan, Nazif Oku- muş, Şevket Bülent Yahnici'nin Başbakan Bülent Ecevit'e verdiklen 12 Şubat tarihli mektupta, kamu- oyunda "iş güvencesi" olarak bilinen yasa tasansı- nın, uyum sağlanması amaçlanan 158 sayılı sözleş- meye aykın olarak tüm çalışanlan kapsamadığının altı çiziliyor. 1952 yılından bu yana, 50 yıl önce çıkanlan yasa- laria gazetecilere özel güvenceler getirilmek isten- mişken, basın sektöründe çalışanlann diğer işçiler- den geri bir düzleme muhatap kılınmalannın son de- rece yanlış olacağı vurgulandıktan sonra şöyle de- vam ediliyor "Gazetecilerin haklı birnedene dayanmaksızın iş- ten çıkanlma tehdidiyle yüz yüze bulunmalarının gazetecilik mesleğinde yarattığı yozlaşma ve mes- lek etiğinde yarattığı tahribat, bugün açık bir şekil- de görülmektedir. 1475 sayılı İş Kanunu'na tabi çalışanlar iş gûven- cesi kapsamına alınırken gazetecilerin kapsam dı- şı bırakılması, aynı işyerinde çalışan idari işçiler ile gazeteciler arasında önemli bir farklılık yaratacak, 5953 sayılı yasaya tabi çalışma teşvik edileceğine bunun tersi gerçekleştinlmiş olacaktır. Bu aynı za- manda gazetecilik mesleğinın tasfıyesi anlamını ka- şımaktadır. Söz konusu tasannın bu şekliyle yasalaşmasının sayısız sakıncalan bulunduğu takdirierinizdedir. Bu nedenle, Bakanlar Kurulu'nda bulunan tasa- nnın 5953 sayılı yasa kapsamında çalışanlan da kapsayacak şekilde düzenlenmesi son derece ye- rinde olacaktır." Bu son dakika uyarısı da bir işe ya- ramadı. Gazetecilere" ış güvencesi'riı çok gören ya- sa tasansı iki gün sonra sadece işçıleri kapsayan dü- zenleme olarak Meclis'e geldi. "iş güvencesini" daha doğrusu çalışanlann sade- ce sendikal nedenle ve tamamen keyfi olarak işten atılmalannı önlemeye^çalışan yasal düzenlemeye karşı sermayenin yıllardır direnmesini, açtığı savaşı kamuoyu yakından biliyor. Işverenlerimiz bu yasayı çıkartmamak üzere tehditlerine devam ediyorlar. Kamuoyunun bilmediği, işveren tehdidinin med- ya boyutu.. Hükümetin AB'ye, ILO'ya verdiği uyum sözleri, ni- yet mektubu çerçevesinde, Mesut Yılmaz'ın önce- ki günkü açıklamasında da yer aldıöı üzere, 1 ay içinde çıkacak yasalar kapsamında "İş Güvencesi" de var. Galiba da sadece bu sayede, işverenlerin teh- drtleri"çtkarttırmayız" gürültüleri arasında yıllar süren bekleyişlerin sonunda Meclis'e gelmiş bir yasa ta- sanmız oldu. Başka konularda uyum mektubuna uyulmasını is- teyen sermayemizin bu konudaki tersine tehditleri mi ağır basacak, yoksa yasa gerçekten bir ay için- de mi çıkacak, birlikte izliyecegiz. Çarpıcı olan ve kamuoyunun izleyemediğı geliş- meler ise kamuoyunun bilgilenme hakkı, gazeteci- liğin ilkeli yapılabilmesi için özel güvencelerle dona- tılması gereken gazetecilerin, bile bile, işçilere veril- meye çalışılan yasal güvencenin bile içine alınama- yışlan ile ilgili. Görünmeyen bir üst güç, önce yasa hazırlayıcı iradenin, sonra hükümetin, elbette bu arada "Çalı- şanlar ve işverenler arasında haksız aynmcılık yapı- lamaz, hele de gazeteciler güvence dışında bırakıl- maz" savaşımını vermesi gereken sendikal hareke- tin bileellerini kollannı bağlıyor. Gazeteciler yasa dü- zenlemesi, güvence dışında kaldıklan konusunda çok geç uyanıyorlar. örgütsüzlüğün bedelini çok ağır ödüyoriar. Elbette bu saatten sonra da iş işten geçmiş değil. Gazeteciler, çalışanlar için çok şey getirmese de il- kesel anlamda anlamlı bir yasal düzenlemenin, iş- verenler tuzağına düşülerek geri çekilmesini is- temıyoriar. Meclis'e gelmiş yasa tasansı komisyon- larda düzettilebilir, Meclis gündemine, doğru metin- lerle indirilebilir. Bu aşamada yapılan görüşmelerde, bugüne kadar tasannfn başına gelmiş olan/ara ilişkin görünmeyen ellerin gücü daha iyi anlaşılıyor. Çünkü hiç kimse, ne bir tek parlamenter, hele de parti yetkilisi, "Gazete- ciler kapsam dışında bırakılabilir"\ savunamıyoriar. Tam tersine "Mutlaka düzelmeli, olmazsa olmaz" anlamında açıklamalar yapıyortar. "İyi öyleyse, sonın çözülüyor" diye düşünebilir- siniz. Oysa biz, hem kendi kimlik. özlük haklanmız, hem de sizin doğru bilgilenme haklannız adına ra- hat bir nefes almaktan çok uzak noktadayız. "Tamam" diyen siyasilerin tümünün ellerini taşın al- tına koymaktan nasıl kaçtıklannı yakından izliyoruz. Ellerini kim tutuyor? 'DE 77 MİLYON DOLAR ZARAR Erdemir, Isdemir'le kâr etıııe yoliında Ekonomi Servisi- Er- demir Genel Müdürü Şener Macun, hissele- rinin aluımasının ardın- dan tsdemir'in üretimi- nin kapasiteye yaklaş- tınlabihnesi amacıyla, yatınmlara başladıİda- rmı ve 18 ay sonra Isde- mir'in kâr etmeye baş- layacağını ifade et- ti. "Avrupa'nın ilk on üreticisi sırala- masında dokuzun- cuyduk. İsdemir'in devrahnmasıvla önümüzdeki yıl, bi- ze çokyakm olan Ud nddbimizi geçerek ye- dinci sıraya oturacağjz" diyen Macun, tsde- mir'le birlikte üretim kapasitelerini 5 milyon tona çıkaracaklanna dikkat çekti. tsdemir'in 10.8 mil- yon tonluk önemli bir lıman kapasitesi oldu- ğunu belirten Macun, Hazine'nin Erde- mir'den fınansman des- teğini çektiğini belirte- rek "Desteğin çekflme- si Hazine'nin karandır. tskenderun için yapıla- cak destek faydab olur- du, fakat yine de bu ka- rann bize menfi etkisi ohnadı" diye konuştu. • tsdemir'in 18 ay sonra kârâ geçeceğini belirten Macun, Erdemir'in 2001 yılı için net dönem kânnda 77 milyon dolarlık zarar ettiğini bildirdi. Erdemir'in perfor- mans değerlendirihîiesi toplantısında konuşan Macun, 2001 yılı için net dönem kânnda 77 milyon dolarlık zarar ettiklerini bildirdi. Bunun sebebini, de- valüasyon sonucunda yaşanan finansman gi- derlerinin artması ola- rak açıklayan Macun, 2000 yıhnda 89 milyon dolar olan finansman giderlerinin, 2001'de 272 milyon dolar oldu- ğuna dikkat çekti. Bir önceki yıla göre 2001'de yüzde 3.5'lik enerji tasarrufu sağla- dıklannı söyleyen Ma- cun, maliyetleri düşürmenin öne- mine değinerek yatınmlarla önü- müzdeki dönemde tsdemir'in de ma- liyetlerinin düşü- rülmesi için çalış- maya başladıklan- nı ifade etti. 2000'de 476 bin ton olan ihracatın 2001'de 1 milyon 100 bin tona çıktığını kaydeden Ma- cun, ihracatın yüzde 38Tik bölümünün Ital- ya'ya yapıldığını ve bu- nu yüzde 31 ile ABD'nin takip ettiğini bildirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle