Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1ŞUBAT2002CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
MHP pakette değişikük istenıivor. ANAPzanıan kazanmaya çalışıyor. DSP orta yol bulma çabasında
Uyutnpazarhğı tıkanıyorANKARA(Cumhuri\etBürosu)-
Uyum yasası paketinde yapılması is-
tenen değişiklik konusunda MHP
Genel Başkanı Devlet Bahçeli rest
çekerken ANAP zaman kazanma-
ya çalışıyor. ANAP lideri MesutYıl-
maz bu konuda polemiğe gırmek is-
temedığini söyledi. ANAP'lılar, de-
ğişiklik olmaması durumunda ceza
süreleri kısaltılarak TCY"nin
312 ve 159. maddelerinin k o
runabileceğini savundu. Baş-
bakan Bülent Ecevit "De-
rnokratik süreç içinde bu
konuda olumlu bir sonuç
bulunacakûr. Bu yüzden
kaygı duymaya hiç gerek
yoktur" dedi.
TBMM'ye hükümet
ortaklannm imzasıyla
gelmesinin ardından İco-
alisyon ortaklan ara-
sında soruna neden
olan uyum yasa tasa-
nsı üzerindekı tartış-
malar sürüyor. Grup
BahÇGİİ rest Çektİ Koalisyon ortaklan arasında soruna neden olan
uyum yasa tasansı üzerindeki tartışmalar sürüyor. TCY'nin 312.
maddesindeki "olasılık" sözcüğünün değiştirilmesinin PKK'nin
siyasallaşmasının yolunu açacağıru söyleyen MHP lideri Bahçeli, "Eğer
pakette değişiklik olursa tasannın tümüne ret veririz" diyerek rest çekti.
Bahçeli'den
Iconuşnia' yasağı
• ANKARA
(Cumhuriyet)-MHP
Genel Başkanı De\ let
Bahçeli, millervekillennın
kendisinin ızni olmadan
yazılı ve görüntülü basına
açıklama yapmalannı
yasakladhMHP
grubundan
millervekillerine, grup
başkanvekilleri Ismail
Köse ve Koray Aydın
imzasıyla gönderilen
yazıda, "Değerli
milletvekillerimizin genel
başkanımızdan ve grup
başkanvekillerimızden
izın almadan genel ve
yabancı basına, tüm
televizyonlara
açıklamalarda
bulunmamalannı, beyanet
vermemelerini önemle
rica ederiz" denildi.
DYP cfeş pofitika
atağına geçiyor
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Hükümetın dış pohtika
uygulamalannı sık sık
eleştiren DYP Genel
Başkanı Tansu Çiller, bu
alanda partisinin çahşma
yapacağını açıkladı.
Çiller, Türkiye'nin boş
bıraktığı alanlada başka
ülkelerin çalışmaya
başladığını, Rusya Devlet
Başkanı Vladimir Putin'in
bu alanda en iyi örnek
olduğunu yineledi. Çiller,
ilk olarak görevlendirilen
heyetin Türkmenistan'a
giderek doğalgaz
konusunda görûşmeler
yapacağını söyledi.
Sanoğlu
yargılanacak
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcısı Sabih
Kanadoğlu, yasadışı
"Islami Hareket Örgütü"
davasının temyiz
dunışmasındaki sözleri
nedeniyle Avukat
Abdurrahman Sanoğlu
hakkında Ankara DGM
Cumhuriyet
Başsavcüığı'na suç
duyurusunda bulundu.
Kanadoğlu, Sanoğlu'nun
sözlerini, TCY"nın 312.
maddesi kapsamında
değerlendirdi. Sanoğlu,
"savunmasına" besmele
çekerek başlamış, laik
devletin Müslümanlan
yargılayamayacağını ileri
sürmüştü.
Kürtçe eğltim'
istemine tutukJama
• İstanbul Haber Servisi
- Avcılar Milli Eğitim
Müdürlüğü'ne ilköğretim
okullanndaki çocuklanna
"'Kürtçe eğitim
verilmesi" istemiyle
dilekçe sunarken
gözaltına alınan
kadınlardan l"i "yasadışı
örgüt üyesi olmak", diğer
9 kişi de "yasadışı örgüt
üyelerine yardım ve
yataklık etmek"
suçlanndan tutuklanarak
cezaevine göndenldi.
toplantısında rest çeken Bahçeh, kurmay-
lanyla yaptığı değerlendirmede de pake-
tin virgülüne bile dokunulmasınm yanlış
olacağını belirterek "Ortaklanmızsami-
mi değiL Kendi aralannda neleri değiştir-
mekistiyorlarsaanlaşsınlar, ancakbkge-
tirecekleri önergeter için ret oyu kullana-
cağız. Eğerpakette değişiklikolursa tasa-
rmın tümüne ret veririz" dedı. Bahçeli,
"olasuuV sözcüğünün değiştirihnesinin
PKK'nın siyasallaşmasının yolunu aca-
cağını söyledi. Bahçeli, ortaklanyla mü-
zakere yolunu da kapatn. Bahçeli, kurmay-
lanndan herhangi bir temasta bulunma-
malannı da istedi. Bahçeli'nin restinin
ardındanANAP lideri Yılmaz, Ankara Sa-
nayi Odası'nın Meclıs toplantısında ga-
zetecilerin sorulan üzerine polemiğe gır-
mek istemediğini söyledi. MHP'nin ödün
vermez tutumunun anımsatılması üzeri-
ne Yılmaz, "Bu hükümetin şimdiye ka-
darki en büyük başansı, en zor sorunlan
bile uzlaşma ile aşmış olmasKÜr" dedi.
Bahçeli'nin eleştirilenni nasıl değerlen-
dirdıgı yönündekı bir soru üzerine Yılmaz
şöyle konuştu: "ABüyeliğiTürkiye'nin en
önemli hedeflerinden biridir. Uzlaşmaya
vardığımız metnin bu hedefkr için uygun
olmadığıAB'H yetkuilertarafindan bikü-
rflmiştir. Hükümetolarak,venidendeger-
lendirme yapmak ihtivacı ile karşj karşı-
ya olduğumuza inanıyorum."
ANAP'lı hukukçu milletvekillennden
oluşan komisyon da tasan üzerınde de-
ğişiklik önerisi üzerinde çalışmalannı
sürdürüyor. Tasannm değiştirilmesi için
şubat sonuna kadar zaman olduğunu söy-
leyen ANAP kurmaylan, *ABiçin kısava-
deb' öncetUderarasında bu değişikliklerde
yer alryor. Eğer bu değişmezse ceza süre-
leri kısaltılarak 312. maddedeki mev-
cut düzenleme aynen kalmao" görü-
şünu saMindular
DSP ıse orta yol arayışını sürdü-
rüyor. MHP grup başkanvekilleri.
Başbakan Yardımcısı Hüsamettin
Ozkan tarafindan kendilenne sunulan
DSP'nın önenlerini ıncelemeye ge-
rek ohnadığını belirttiler. DSP
yöneticileri "olasılık" ve
"kişi" sözcüklerinın
hukuki olmadığını,
değiştirilebileceğini,
159. maddedeki
-bunlan temsil eden
bir kısmı" ifadesınin
de metinden çıkan-
labileceğini söyledi-
ler. Adalet Bakanı
HikroetSamiTürk
de, "olasıhk" yeri-
ne "kamu düzeni
kan tehlikeohıştur-
ma" ifadesinın
metne girebılece-
ğini söyledi.
Hükümetteki 312. madde kavgası büyüyor. Devlet Bahçeli, Mesut Yılmaz'ı suçladı:
CarDik kafah tutarsızANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
MHP Genel Başkanı ve Başbakan Yar-
dımcısı DevletBahçeli 312. madde de-
ğişikliğinin "somut tehlike kriteri" ge-
tiren ileri bir düzenleme olduğunu be-
lirterek partisinin bu metnin arkasında
olduğunu söyledi. AB Genel Sekreter-
liği'nin TBMM Başkanlığı'na sundu-
ğu 312. madde taslağıyla hükümetin
tasansuıuı aynı olduğuna dikkat çeken
Bahçeli, ANAP Genel Başkanı Mesut
Yılmaz'ı tutarsız olmakla suçladı. Bah-
çeli, "Çarpık kafiaUannMHP'ye söz söy-
leyebihneleri için en azmdan asgari bir
futariılık ve sorunıhıhık bilincine sahip
obnalan gerekir'' dedi.
MHP lideri Bahçeli, dün partisinin
grup toplantısında, uyum yasalan pa-
keti ve özellikle 312. madde konusun-
da koalisyon ortağı Yıhnaz'a yüklen-
dı. Düşünce, inanç ve ifade özgürlük-
leri ile bölücülük. şiddet ve neftet to-
humlan ekmeyi birbirine kanştırma-
mak gerektığini belirten Bahçeli, par-
tisinin duyarlılığının özgürlükleri değil,
kin nefret ve kışkırtıcılığı sınırlamaya
yönelik olduğunu söyledi. Şiddet ve te-
DYP lideri Çiller
Olasılıkyerine
tehlike önerisi
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)- DYP Genel Başkanı Tan-
su Çiller. Türk Ceza Yasası 'nin
(TCY)312. maddesinin mutla-
ka değiştirilmesini ve tasanda
geçen "olasıhk" sözcüğü yeri-
ne "tehlike" ifadesinin getiril-
mesi gerektiğini söyledi.
"Mini paketin denıokrasi açı-
smdan fazla mini"
1
olduğunu be-
lirten Çiller, "Daralblmış bir
formata, Türk demokrasisni ve
milletini sokmayı doğru bulmu-
yoruz" dedi. Hükümetin buta-
sansını desteklemediklerini vur-
gulayan Çiller, "Biz, bu tarzda-
ki mini bir pakete karşıyız" gö-
rüşünü dıle getırdi.
Gerekirse "Kderier turu" ya-
pacaklannı söyleyen Çiller. "Şu-
nun veya bunun yasağnıın kal-
dınbnası veya devamı üzerin-
den Türkiye'de siyaset yapıla-
maz. Türkiye'de demokrasi ya
vardır ya yoktur. Hükümet tas-
lağmm AB normlarma uyduğu
için kabul edildiği ifade edilmiş-
tir. Biz Türkive için, kendi insa-
nımız için demokrasi istiyoruz.
Bizim için bu olasılık' kavra-
mu Türk insanının özgürlüğü
ve hürriyetleri açısından yeter-
h' değüdir" diye konuştu.
CİZMEDEN YUKARI MUSA KART
EVET, Bü TZ&UOVU
5on bir tjılda
ÎLuüzdeiflerıdi,,
enflasyon ü d 6 7
t f
ıpzdc ı3,5gznlcdi,
ekpnomı ıfzdalA
kilüldü
m.kart g superonline.com.tr
rörü önleyecek tedbirlerin başanya ulaş-
tıkça özgürlüklerin daha fazla gelişme
olanağı bulacağını savunan Bahçeli,
312. madde değişikliğinin geri değil
"somut tehlike kriteri* getiren ileri bir
düzenleme olduğunu söyledi. Bahçeli,
sözlerini şöyle sürdürdü:
"fster kendi siy^asi konumlannı gö-
zetmek, istersebaa dışçevrelere şirin gö-
zükmek amacıyia olsun,
partimizin kararhlığı ve sa-
mimiduruşu karşısuıda se-
viyesizve önyargA beyanbr-
da bulunanlann gerçek ni-
yetlerini gizlemeye çahşük-
lan kesindir. Bu çarpık ka-
fahlann MHP'ye söz söyle-
yebibneleri için en azmdan
asgari bir tutaruhk endişe-
sine ve sorumluluk bilinci-
ne sahip olmalan gerekir.'
Uzun yülardır siyaset sah-
nesinde boy gösterenlerin
bugün demokrasi havarasi
kesilmesinin oldukça dü-
şündürücü olduğunu anla-
tan De\ let Bahçeh, AB Ge-
nel SekreteriiğTnce TBMM
Başkanlığı'na sunulan
u
Te-
mel Haklar ve Ozgürlük-
ler" paketini milletvekille-
nne göstererek "Bu taslak
ile hükümetin tasansı ara-
sındaki tek fark. 1 yıldan 5
yüa kadar olan hapis bölü-
mödür. MHP'nin arkasın-
da durduğu metin de bu-
dur" dedi.
Bahçeli, "Hiçbir kişi, si-
yasikurum veya srvütoplum
kuruluşu, mflletiınizi yan-
hş bflgflendirmemelidir. Tür-
kiye'nin AB'ye tam üyeük
hedefini, demokrasi ve insan
hakları açıhm arzulannı si-
yasetin iç tüketim malzeme-
si yapmamandır, birilerini
karalayarak siyasi avantaj
sağJayacağmızannetmeme-
bdir" dıye konuştu.
IRMIKIAYDEV ENGİN aenginirt doruk.net.tr
Kamyon Mercedes'e çarpmış-
tı, devletin bir yerlerınde, epey
dennlerinde yuvalanmış karanlık
çetenın kirlı ve kanlı çamaşırian Su-
surluk'ta karayoluna şaçılmıştı.
Ah, çok ısterterdi. Üstünü ört-
mek için vermeyecekleri, yapma-
yacaklan yoktu. Örtemedıler.
Ama daha da deşelemeye, kan
ızlerinı, kırın kökenini gün ışığına
çıkarmaya hıçyanaşmadılar. Ko-
ca bir ülkeyı bir utançla baş ba-
şa bırakıp, suskunluk duvarlarının
ardınagizlenip.zamanıntoplum-
sal belleğı sılikleştırmesini bekle-
meyı yeğleyecek kadar pişkındi-
ler.
Haklıydılar. Deşilirse 'basitbir
trafik kazası" diye geçıştirmeye
çabaladıkları "kamyon-Merce-
des" çarpışmasının izi surulurse,
devlete kanlı pençelerini geçir-
mış, hatta devletı bellı ölçulerde
ele geçırmış, anayasadaki "hu-
kuk devletı, hukukun üstünlüğü"
gıbi kavramları hayasızca çığne-
meyi âdet edinmiş, hak bilmiş,
devletı hukukla, yasalaria değil
çetelerie savunmayı(!) yeğlemiş
karanlık gucun açığa çıkacağını
akılla ve ıçgüdulerıyle seziyoriar-
dı. Deşilmesin ıstedıler.
Ama onu da başaramadılar.
Başarabilırlerdı.
Eğer beş yıl önce bugün, şu-
Beş Yıl Onceydi, 1 Şubat'tı...bat ayının ılk günü, akşam saat
21 'de kımı evlerin pencereleri bir-
den, ateş böceklerinın uçuştuğu
bir itiraz çığlığına donüşmeseydi...
Acemice başladı. Ilk gün tek
tüktü. Eylem çağnsını yapan bir
avuç yurttaş, kendi manallele-
nnde yanıp sönen pencerelen par-
maklarıyla sayabiliyorlardı. Pen-
ceresi henuz ateş böceğine dö-
nüşmeyen evlerde meraklı göz-
ler. karşılanndaki, bitişıklerinde-
kı, sokağın öteki ucundaki "yurt-
taş pencereleri''ne biraz çekın-
gen, epey umutlu baktılar.
Ertesi akşam onlardasaat21 'i
beklemeye başladılar. Salondaki
elektrik düğrnesinin basına dikıl-
miş nöbetçı, ışıklan yakıp sön-
dürmeye başladığında, ötekıler
balkonlara uşuştüler. Çoğaldık-
lannı gördüler. Sevindiler, kıvan-
dılar.
Sürekli aydınlık için birdaki-
ka karanlık çağrısı, pencereler-
de yankılanmaya başladı. Pen-
cerelere pencereler, yurttaşlara
yurttaşlar katıldı.
Ardından ışıklaria yetinmeme-
ye başladılar. Nineler, dedeler
elektrik düğmelerınin basına nö-
betçi bırakıldı. Geri kalanlar mut-
faktaki îencerelerı, tavalan kapıp
balkonlara, pencerelere yığıldılar.
Bellerine kadar sarkıp karanlığa
göz kırpan ışıklara, harikulade bir
"tencere-tava senfonisı" ile eşlik
etmeye başladılar.
Bilışlı, buluşlu ve ılle de kararlı
yurttaşı kim durdurabılmış?
Sokaklara inıldi. Mahallelerın
küçücuk meydanlannda, srtelerin
kocaman avlulannda buluşuldu.
Saat 21'e az, çok az kala, önce
mumlaryakıldı, sonra hep bırağız-
dan sayılmaya başlandı:
- On... Dokuz... Sekiz... Yedi...
Altı... Beş... Dört... Üç... Iki... Bı-
liiiıir!..
Mumlar üflenip söndürüldü.
Gecenın alaca karanlığında. hep
bir ağızdan karanlığa meydan
okundu:
- Susmal.. Sustukça, sıra sa-
nagelecek!..
Sevinç ve öfke pencerelere,
sokaklara, alanlara taştı.
Sevinç!
Yetişkın yurttaşlarda çocukça
bir sevinç...
Çocuk yurttaşlarda şimdıden
bırer erişkın yurttaş olmanın se-
vinci...
Boyun eğmemenın sevinci...
Zorbalığın önünde diz çökme-
menin, zorbalann onunde diz çök-
meyenlerin sevinci...
İtiraz etmenin sevinci...
Gücünü namlulardan, zorba bir
erkten alanlara meydan okuma-
nın sevinci...
Az olmadığını, gıtgıde çoğaldı-
ğını görmenin sevinci...
Bırken bın; binken mılyon; mil-
yonken çok milyon olmanın se-
vinci...
Beş yıl önceydi. Bugündü. 1
Şubat'tı.
Kırk gün sürdü. •
Cumhuriyet tarihinin en büyük
sıvıl eylemi, kendinden önceki-
lerle kıyaslanamayacak kadar "en
büyük" sıvil eylemi oldu. Kuzey-
den güneye, doğudan batıyatüm
ülkeyi saran ve sarsan bir sivil ey-
lem. 29 Ekım 1923'te 101 pare
top atılarak "padişah kullarının
cumhuriyetyurttaşına" dönüştü-
ğü günden yıllar ve yıllar sonra
yurttaş, sahiden yurttaş oldu.
• • •
Adalet ağır ışler (0 yüzden de
bazan adaletin "adil" olamadığı
soylenir ve doğrudur). Ama ışler.
Mılyonlarca evın pencereleri-
nin ateş böceklerine dönüştuğu
o gunlerden bu yana beş yıl geç-
ti. Ağır şleyen adalet, sonunda Su-
surluk'un tetikçilerını, çetenin sı-
lahşorlannı mahkûm etti. Duruş-
malara Mercedeslerle gelen, du-
ruşma salonunda salt yargıçlann
değil, yurttaşlann da gözünün içı-
ne baka baka arsızca şakalaşan-
lann süngusü duştü. Şımdi demir
parmaklıklarardında gün sayacak-
iar Yargıtay karanyla kesinleşen
mahkûmıyet karan "Sürekli ay-
dınlık için bir dakika karanlık" ey-
lemlerinin haklılığının kanıtıdır.
Ve henüz son noktanın kon-
madığının da...
Susurluk'un tetikçilerı, silah-
şorları huküm gıydı. Ama eleba-
şılar hâlâ dokunulmazlık zımıyla.
korunup kollanmanın güveniyle
ellerini kollannı sallayarak aramız-
dalar. O son nokta konuncaya
dek yüreğımızde, bılincimizde ışık-
ları yakıp söndurelim mi? Gere-
kirse yıne alanlara çıkacağımızı,
yine pencerelerimizi ateş böcek-
lerine çevireceğimızi "korunup
kollanan" elebaşılara belli edelim
mi Yüreklerine korku salalım mı?
Sureklı aydınlık için inadımızı
hâlâdipdiri koruduğumuzu onla-
ra ve kendımize kamtlayalım mı ?
Salt beş yıl oncesıni anımsaya-
rak değil, geleceğe de bakıp umut-
lanalım mı?
POLİTtKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETÎNKAYA
Tayyip Bey ABD'de...
Bugün oyunun dördüncü perdesini açalım ön-
ce... Sonra, ABD'de bulunan AK Parti Genel Baş-
kanı Recep Tayyip Erdoğan'ın neler yaptığına
bakalım...
9Mayıs2001...
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, Bankalar Ya-
sasrndayapılacakdeğişikliğigöruşmeyebaşlar!..
Devlet Bakanı Kemal Derviş, bir önergeyle ya-
sa metnine bir ekleme yapılmasını ister...
Bu öneri hükümet tasarısında yoktur!..
Nedense, tasarı metnine ekleme yapılmasını
Hazine Müsteşarlığı istemektedir...
Istenilen şudur:
"Bankalann her türlü kayıtlı borç ve yükümlü-
lükleri garanti edilecek; ancak bu yükün finans-
manı için banka borçları üzerinden belli birprim
kesilmesi yetkisi Bakanlar Kurulu'na verilecek-
tir..."
Prof. Dr. Korkut Boratav bu ilginç öyküyü an-
latırken bakın ne diyor:
"/Ş/AI ÖZÜ şudur Kapitalist birsistemde, birban-
kanın kredi verdiği şirket, güç duruma düşer, if-
las eder ve borçlarını ödeyemezse ne olur? Ya-
nıt: Banka, zarahannı sineye çeker. Zira, banka-
lar faiz ve vade koşullarını, kredi açtıklan şir-
ketin güvenilirliğine, ödeme kapasitesine ve ver-
diği teminata göre belirlerler ve kredi riskini üst-
lenmeyi peşinen kabul ederler. Bu ilke, elbette,
yabancı bankalann Tünkiye'deki bankalara açtık-
lan krediler için de geçerlidir. TC hükümetine,
'Kredi açtığımız Türk bankası borcunu ödeye-
miyon siz ödeyin' talebinde bulunma hakian yok-
tur.
Yoktur ama IMF, Aralık 2000"de 'bankalann dış
borçlanna devlet garantişi'n; bize dayatıyor. Ece-
vit, Demiralp, Erçel ve Önal bu garantiyi, hiçbir
hukuki dayanağı olmadan tanıyorlar ve sonraki ay-
larda batan, tasfiye edilen, Fon'a alınan bankala-
nn bu yükümlülüklehnin Hazine'ce üstlenilmesi-
nin yolunu açıyoıiar. Banka kurtarma operasyon-
larının maliyetinin milyarlarca dolar daha ağır-
laşmasına neden oluyortar ve ağır sorumluluğu al-
tına giriyohar.
" Mayısta Hazine durumun hukuk dışı olduğunu
itiraf ediyor. Sonunda, tüm bankalann 'doğmuş
ve doğacak' ve 'gerçek' borçlarının garantisi
Fon 'un (yani hükümet dışı özerk bir kurumun) so-
rumluluğuna devrediliyor. Bu da yabancı banka
alacaklannın topJanmasınm son tahlilde IMFde-
netimine verilmesi demektir."
• • •
Sonuçta IMF bastınyor, hükümet Bankalar Ya-
sası'nı çıkanyor...
AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan
da IMF'nin yaptınmlarını destekliyor!..
Ne diyor Erdoğan:
"IMF'ye direnenleri biliyoruz; biz ABD'yi doğal
müttefik olarak görüyoruz..."
Erdoğan, ABD'de ilgi görüyor mu?
AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, VVashing-
ton'da düzenlediği toplantıda bir hayli sıkıştınl-
dı...
Partisini ve parti tabanını 'llımlı islam' olarak gös-
termeye çalışan Erdoğan, IMF'ye destek vererek
üzerindeki kuşkulan dağıtmaya çalışıyor...
Erdoğan'a toplantıda sordular:
"Hamas, sizce terörist bir örgüt müdür?"
AK Parti Genel Başkanı bu soruya şu yanıtı ver-
di:
"Bu konu benim ilgialanıma girmiyor. Teröre bu-
laşmışsa terörist örgüttür, bulaşmamışsa değildir..."
Salt AK parti değil, SP de bu konular gündeme
gelince kaçamak yanıt verir...
Uğur Mumcu cinayetınden sonra Batman do-
ğumlu Islami Hareket adlı terör örgütü ortaya çı-
kınca da şöyle demişlerdi:
"Sözde Islami Hareket terör örgütü diye Müs-
lümanlara işkence yapıyorlar..."
1996 yılında Hizbullah Güneydoğu'da iyice az-
mıştı...
Şevki Yılmaz, Batman'da açıklama yaptı:
"Ben de Hizbullah'ım çünkü Allahın yolunda-
yım..."
O tarihte Recep Tayyip Erdoğan da Bitlis'te "Mi-
narelersüngümüz, camilermiğferimiz" diyordu...
Erdoğan şimdi ABD'de...
Üstelik Davos Zirvesi'ne katılıyor...
VVashington'da partisinin bürosunu açıyor...
IMF'ye direnenleri üzüntüyle izleyen Erdoğan,
ABD'ye mesaj veriyon
"Ben iktidara gelirsem sizi hiç üzmem!"
Anlattıklarımın hepsı küçuk birer öykü...
Türkiye nereden nereye geldi!..
Yasadışı birdurum yasallaştınlıyor, yabancı ban-
kaların alacaklannın toplanması IMF denetimine
veriliyor!..
Ne dıyorsunuz?..
hikmet.cetinkaya(a cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/513 90 98
Hlkmet ÇETİNKAYA
TROYA'dan İYONYA'ya
Mitolojik Aşklar Cografyası
Bir ayda 2. Basım
*7üüm ve.
G ü n i z i Y a y ı n c ı l ı k
Tel: 0212-512 42 19 Faks: 512 11 72