Katalog

SAYFA CUMHURİYET 3 ARALIK 2002 SALI HABERLER cDGMIar kaidrtacak • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Adalet Bakanı Cemil Çıçek. devlet güvenlik mahkemelerinin (DGM) kaldınlacağını belirterek "DGM'leri kaldınnz, ağır cezalann bazılarını ekonomik suçlan, bazılarını terör suçlan ile ilgili ihtisas mahkemeleri halıne geürebıliriz" dedi. Çıçek, Fransa'nın ölüm cezası ile yargılanmaması koşuluyla iade ettiği AJaattin Çakıcı'nın, idam kaldınldıktan sonra bu cezayı öngören 3 ayn suçtan 20 Ağustos ve 18 Eylül tarihlerinde yenidetı iadesinin istendiğini behrtti. Bilim Platformu Derviş'e emanet • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-CHPGenel Başkanı Denız Baykal, dün katıldığı bir TV programında, çeşitlı konularda projeler üreten partinin Bilim Kültür ve Yönetim Platformu"nun sorumluluğuna bu dönem tstanbul Mılletvekili Kemal Derviş'in getirileceğinı söyledi. Baykal, Dervış'in şu anda çok etkili bir AB çalışması yûrüttüğünü de belirterek "Hükümetin AB çalışmalanyla ilgili Başbakan ve Meclis Başkanı "ndan, muhalefeti temsilen Derviş'in de konvansıyonda görev almasını isteyeceğim" diye konuştu. Sezer'den 6 mahkûma af • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer. süreklı hasta 6 mahkûmu affetti. Sezer, Adli Tıp Kurumu'nca saptanan sürekli hastalıklan nedeniyle hükümlüler Şaduman Kabacı, Leyla Alp, Haydar Özbilen. Muharrem Kurşun, Sedat Felek ve Ali Haydar Geçgin'in kalan cezalannı kaldırdı. Yatağan'da pantolon krizi • MUĞLA (AA) - Muğla Valisi Hüseyin Aksoy, Yatağan Kaymakamı Erol Özkan hakkında soruşturma başlatrı. Aksoy, eşi tarafindan Halk Eğitim Merkezi'ne getirilen pantolonu dıkmek ıstemeyen giyim öğretmeni Tülin Tuğru ve Halk Eğitim Müdürlüğü'nü vekâleten yürüten Mehmet Ali Çapan'a. kılık kıyafet yönetmeliğini gerekçe göstererek uyan cezası veren Özkan'ın Valilik makamına çağnlarak olay hakkında ön bılgi alındığmı açıkladı. Süleyman Yeter davasında 4 polis hakkında verilen 11 ay hapis cezası ertelendi îşkence cezasızkaldı Zeliha Ertürk toprağa verildi tstanbul Haber Servisi - F tipi ce- zaevlerine ve tecrite karşı başlarh- ğı ölüm orucu eyleminin 551. gü- nünde yaşamını yıtiren Zeiflıa Er- türk toprağa verildi. 5. ekiple beraber 3 Haziran 2001'de ölüm orucuna başlayan Ertürk, 19 Aralık operasyonunun ardından Kartal Özel Tip Ceza- evi'ne nakledildi. Durumunun ağır- laşması üzerine kaldınldığı Şişli Etfal Hastanesi'nde geçen cumar- tesi yaşamını yitiren Ertürk için Gazi Mahallesi Cemevi'nde tören düzenlendi. Ertürk'ün cenazesi, sloganlar ve halaylarla karşılandı. Törenin ardından Ertürk'ün ce- nazesi CebeciMezarhğı'nda topra- ğa verildi. Yoğun güvenlik önlem- lerinin alındığı cenaze töreni olay- sız sona erdi. TAYAD'h ailer tarafindan yapı- lan açıklamada "Ehıyarsızhk de- vamedrv«r. Yaşamau yitirenlernı so- rumluhığu,arnkAKPhükümetin- dedff" denildı. tstanbul Haber Servisi - Aralannda DlSK'e bağh Limter-lş Sendikası eğitim uzmanı olan Sükyman Yeter'in de bulun- duğu 15 kişiye gözalhnda işkence yap- tıklan iddiasıyla yargılanan 9 polis me- murunun 5"i hakİanda beraat karan ve- rilirken 4'ü hakkında verilen 11 'er ay 20'şer gün ağır hapis cezasıyla 2'şer ay 27'şer gün meslekten men cezalan da ertelendi. Sanıklann gelmediği Istan- bul 7. Ağır Ceza Mahkeme- si'ndeki duruşmaya sanık avu- katlanndan sadece Haül tbra- him Koca katıldı. Koca'nın "davayı basından izfcyerek ş> kâ>etçikrle aynı dönemdegö- zalünda bulunduklannı be- lirten kişilerin tanık olarak dinlenmesi" talebi de mahke- me heyetince reddedildi. Sanık Sedat Setim Ay'ın avukatı Ibrahim Koca, mü- vekldlinin emniyet amiri ola- rak çalışan bir polis olduğunu, birim amiri olduğu için yıprahlmak istendiği- ni iddia etri.Duruşmanın sonunda dos- yayı karara bağlayan mahkeme heyeti üye hâkım Mehmet Uysal'm karşıoyuna kâr- şjn, sanıklardan Şahin Kaplan, ZühTkar Ozdemir. Şaban Toz. Bülent Durama- noğhı ile NedpTükenmez'in *yeterfi,ke- sin ve inanchrıcı deiil elde edilemediğr • Oy çoğunluğu ile alınan karara muhalif kalan Hâkim Mehmet Uysaiy sanıklann işkenceyi kanıt elde etmek için yöntem olarak benimsediklerini, cezanın daha fazla olması gerektiğini savundu. gerekçesiyle beraatlanna, diğer sanıklar Bayram Kartal YfosufÖz, Erdoğan Oğuz ve SedatSetim Ay'ın TCK"nin243. mad- desindeki "işkence" suçunu işledikleri gerekçesiyle l'er yıl ağırhapis ve 3'er ay meslekten men cezalanna çarptınl- masma karar verdi. Heyet daha sonra sanıklann aynı suçu birden fazla işledik- leri için cezalanna ağırlaştıncı hükmün uygulanmasına, ardmdan sa- nıklann duruşmadaki iyi hal- lerini göz önüne alarak sanık- lar hakkında takdiri hafifle- tici hükmün uygulanmasına ve son olarak da sanıklann sabıkasız olmalan ve aynı suçu bir kere daha işleme- yeceklerine kanaat edildiği için cezalannın ertelenme- sine karar verdi. Oy çoğunluğu ile alınan karara, muhalif kalan Hâkim Uysal'ın karşıoy yazısında, "işkence suçunun niteüği. iş- leniş biçimi. mağdurlann çokluğu, suç kasunm yoğunluğu, aynı iddlalara ilişkin haklarmda açıian ve birkfsmı karara bağ- lanan davalar ile işkenceyi kanıt elde et- mek için vöntenı olarak benimsedikleri- ne dair delil bulunması nedeniyle Bay- ram AK Kartal, Sedat Senm Ay, \usuf Öz ve Erdoğan Oğuz'a asgari miktardan da- ha fazla cezaverflmesi gerektiğTni bıidırdı. 4 bürokrata çete suçlaması Beyaz EnerjVde bir dava daha ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Cumhuriyet Başsavcıhğı, enerji santrallannın işletme hakkının devri ihaleleri ile ilgili olarak "cürüm işlemek için teşekkül ohışturduklarT. "ihaleye fesat kanşürdıklarT ve "görevlerini kötüye kuUandıklarT gerekçesiyle eski Enerji ve Tabıi Kaynaklar Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Haldun Aüf Danışman ın da aralannda bulunduğu 4 kişi hakkında 8'er yıla kadar hapis istemiyle dava açtı. Başsavcılık, "Beyaz Enerji" soruştunnasını başlatan DGM'nin, Türk Ceza Yasası'nın (TCY) 313. maddesinde degişiklik yapılması nedeniyle "görevsizfik" karan vererek gönderdiğı dosyaya ilişkin soruşturmayı tamamladı.Başsavcı FahriKasırga'nın imzasıyla ağır ceza mahkemesinde açıian davada, 6 adet üntiyaz ve 6 adet uygulama sözleşmesi imzalanmış olan toplam 12 adet ihale dosyasının soruşturma kapsamına alındığı belirtildi. Eskı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer'in oluru ile dönemin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşan Yurdakul Yiğitgüden. Müsteşar Yardımcısı Haldun Atıf Danışman, Enerji Işleri Genel Müdürü Mustafa Mendflcioğlu. TEDAŞ Genel Müdürü Kadir Ramazan Coşkun ve Enerji Işleri Genel Müdür Yardımcısı Osman Ühan'dan oluşan ihale komisyonunun ihaleleri istedikleri firmaya vermek için "hüe" yoluna başvurduğu savunuldu. Kaymakam Ahmet Aydının Siirt'e atanması üzüntü yarattı • Kastomonu Pmarbaşı sokaklan, hıncahınç dolu. Herkes sıra olmuş Ahmet Aydm'a "Güle güle"ye gelmiş. O, yine gözleri buğulu, herkesin elini tek tek sıkıyor. PnıarbaşriKİa ayrıhk zamanı LEYLA TAVŞANOĞLU Yine Pmarbaşı yollann- dayız. Ama bu sefer bıraz sevinçli, biraz da hüzünlü bir olay için... Kastamonu Pınarbaşı'nm iki yüı aşlan zamandır sev- gilisi, Kaymakam Ahmet Aydm Siirt'e vali yardımcı- sı olarak atamyor. Pınarba- şı Belediyesi Salonu'nda onun veda yemeği var. Bü- tün yöre halkı oraya akuı et- miş. Bir de Pınarbaşı'nm maskotu Kör AB de orada. Konuklan Kaymakamlık Ya- zıişleri Müdürü Osman Çe- tin'le birlikte karşüıyor. Her- kesle tek tek ilgileniyor. AyTilık sözcüklerini söy- leme anı geldi. Osman Çe- tin, tutuk, hafıften ağlamak- lı bir sesle sevgili kayma- kamlannm yapıtlannı, ba- şanlannı anlahyor. Diyor ki: "Tayini bizleri çok üzdü. PH narbaşı onu unutmayacak. Kişiye verilen en büyük ödül, başianuş okhığu işleri başar- masHhr. O bunlann hepsini başanh. Kendisine. flçenû- zekazandırdığıhizmeflerin- den dolayı minnetve şükran d^ıygularnnıtekrarfayorum.'' Bır alkış kopuyor. Ahmet Aydın kürsüye gehyor. Onun da gözleri buğulu. Teşekkür ve veda konuşmasında sesi titrek... Ertesi sabah kaymakam bey, affedersiniz, yeni vali yardımcısı bey, eşi Arzu Ha- nnn ve iki minik kızmı Si- irt'e uğurluyoruz. Pınarba- şı sokaklan, hıncahınç dolu. Herkes sıra olmuş Ahmet Aydın'a "Gükgüle"ye gel- miş. Sıra bana gelince kula- ğıma eğiliyor: "Abiacığmı, Siirt'ebekfiyonız. Gerçi ora- sı Pmarbaşı değil ama, ora- da da Malabadi Köprümüz, Botan Çaynmz var. Oralan gezeriz." Bak sen şu işe. Daha Pı- narbaşı'ndan çıkmadan bu- ralılara ihanet diye buna de- nir. Ama şaka bir tarafa, Ah- met Aydın şimdiden Siirt'te neler yapabileceğinin pro- jeksiyonunu hazırhyor. Ahmet Aydın' ın ardından Pmarbaşı Gençlik dergisi "Pmarbaşı'nda Bir Gönül Adamı" başlıklı bır yazı ya- yımlıyor. Yazıda, "Bir ana- nm \-avrusunu sevdiği gibi seveceksin ki işte o zaman gönül adamı oturinsan" söz- cüklen kullanıhyor. Doğru, gönül adamı olmak hiç ko- lay değil. Hele de, bunca "gönülsüz adam"m bütün su başlannı tuttuğu ülkemiz- de hiç değil.. SALI ORHAN BURSALI İşbirliği mi Çatışma mı? Türkiye'nin dış sorunlarının çözumü masaya gel- diğinde, düşünce hayatımızda hemen kutuplaşma eği- limi hız kazanıyor. Çeşitli fikirleri masaya yatıraraktar- tışıp. Türkiye'nin genel yararına çöztımler üretmek, bi- ze uygun bir yöntem değil. Çatışmayı seviyoruz. Hem de alabildiğine... Kıbns bu durumun tipik örneği. Geçen gün TRT'nin sabah yayınında bir "strate- jik düşünce" kuruluşunda görevli emekli birtümge- neraletelefon bağlantısı yapıldı. Emekli asker, bir dü- şünce kuruluşu uzmanı olarak değil de, sıradan bir propagandist olarak konuşmaya başladı. Annan pla- nının Türkiye'nin ne kadar zaranna olduğunu, abar- tarak ve yer yer de tahrif ederek anlattı. En sonunda geldiği nokta şuydu: "Annan planın- da bugün Türkiye'nin birçok isteğme uygun öneri- lervarsa, bu28yıldınsrar1ıpolitikanın sonucudur. De- mek ki politikamız başanlı. Bu ısran sürdürmeliyiz". "Strateji uzmanı" emekli askerin konuya bakışını begendiniz mi? Ulkenin kısa, orta ve uzun vadeli yararlannı göze- terek, içinde bulunulan durumun yeni ve stratejik özelliklerini dikkate alarak fikir üretmekten aciz, "çö- zümsüzlük" politikası öneriyor. Düne kadar, Rumlann ve Yunanlılann ilhak hedef- leri ve Kıbns'ta kaybetmenın acısıyla surdürdükleri, Türkleri uluslararası planda koşeye sıkıştırma politi- kalanna karşı. Türkiye'nin uyguladığı politikada hak- lılık ağır basryor olabilirdt. Bu politikanın gelip dayan- dığı nokta Kıbns'ı taksim politikasıdır. Bunun için 28 yıldır çok bedel ödedik. • • • Ancak bugün koşullar değişti. Çatışma değil işbirliği dönemi başladı. Çatışma zarar, işbirliği yarar getiriyor. Ulkemizi de hızla, çevre ülkeleriyle olan bütün so- runlannı mümkün olduğunca çözerek. çatışmalar- dan uzaklaştırmalı ve işbirliği ortamlanna sokabilme- liyız. Düne kadar izlenen politikanın, bir 28 yıl daha sa- vunulması ve bunun Türkiye'ye ve Kıbns'a kazanç- lar getiımesi mümkün mü? Konuya "Toprak kazanmak" açısından bakma- nın, ve toprak kazanmanın "yarartan"nın, günümüz dünyasındageçerliliği bitmiştir. Butamamen eskimiş bir görüştür. Şimdi ise "işbirliği ile büyük yararlar elde etme- ye" yönelmiştir dünya. Sorun çözerek, ekonomik, kültürel vetoplumsal en çok yaran elde etmeyi; sorun çözerek ortaya çıkan yeni durumdan halkın ve ülkenin refahı için en yük- sek katma değer yaratmayı planlayabıliyor muyuz? Bunun yolunu yordamını gösterebilıyor muyuz... İşte strateji uzmanlan bunlan ortaya koyabilmeli- dir. • • • Kıbns'ta "Ya taksimciler", Annan planını yerin di- bine batırma yolunu seçiyor ve planı görüşebilecek- lerini kerhen söylüyor. Merak edilen şudur Bu gönjşmelerden amaçlanan, maksimal yarar sağlamaya yönelik bir taktik girişim midir? Yoksa, görüsmelere en gen pozisyondan başlaya- rak, sonunda "Iştegördünüzmü, isteklehmize hiçya- nıt vermiyortar" gibi gostermelik bir bahane ile sta- tükoyu koruma, ve giderek taksim politikası mıdır? Annan planını hiç tartışmadan kabul edenler de karşı ucu oluşturuyor. Şüphesız bu planda Kıbnslı Türklerin lehine değışıklikler zorlanmalıdır. Ikitaraftada, düşmanlıkları körükleyecek, ağırtah- riklerle yeni çıkmazlar ve eskiye dönüşler yaratabile- cek gızli-açık güçlü ıktidar odaklan varken, iki mille- ti hemen birbirinin ıçıne sokacak haritalargerçekçi ol- mayabilır. Böyle kaynaşmalann daha uzun zamana yayılma- sında yarar vardır. Kıbns'ta işbirliği geliştikçe, işbirli- ğinin büyük yararian görüldükçe, birçok sorunun ken- dilığinden çözüm yoluna girmesinı beklemek, daha gerçekçi bır tutum olabılir. Bütün bunlann ötesinde, Annan planı, Türklere bü- yük siyasal egemenlik haklan tanıyor. Bu başanyı, iyi bir anlaşma ile perçinlemek ve ye- ni bir işbirliği dönemi açmak, ana hedef olmalıdır. Kıbns'ta çözüm isteyenlen, toptan, "ver-kurtulcu" olarak niteleyen, 80 yıl öncesi Türkiye'nin koşullany- la bugünü kıyaslayan, çözüm sadece benım istekle- rim doğrultusunda olursa çözümdür, dayatmasında bulunanlann, Türkiye'nin bugünkü "göreceli eko- nomik ve toplumsal başansızlıklannda" şu veya bu ölçüde katkısı ve görevı olduğu gerçeğı de, ilginç bir "rastlantı" değil midir? [email protected]. YILDIZ'h ve 68'li... Yıldız'ın onde gelen devrimcılerinden, yaşamını ülkesinin bağımsızlığı ve halkının gönencine armağan etmiş, kardeştmiz, "Adam gibi adam" ALAATTİN ANAHTARCI'yısonsuzluğa uğurluyoruz. 68'li Yıldız'lı Arkadaşfan YILDIZ'lıve68'lı... 68''erir Yıldız'ının önde gelen devrimcılerindei, TAM BAĞIMSIZ VE GERÇEKTEN DEMOKRATİK TÜRKİYE" mücadelesiyle yaşamını bütünleştirmiş, vakfımızın kuoıcu üyelerinden kardeşimiz, "Adam gibi adam" ALAATTİN ANAHTARCI'yısonsuzluğa uğurluyoruz. 681iler Birlıgı Vakfı Partimiz Beşiktaş llçe Üyesi, EMO Istanbul Şube Başkanı, İKK istanbul Eski Sekreteri, arkadaşımız, dostumuz, yoldaşımız Elektrik Yüksek Mühendisi ALAETTİN ANAHTARCI'yı kaybettik. Anısı önünde saygıyla eğilıyoruz. Hepimizin başı sağ olsun. ÖDP GENEL MERKEZİ GAZETECİ - YAZAR BURHAN ARPADı (19 Mayıs 1910- 3fraftk1394) Ölümünün 8. yılında saygı ile anıyoruz. ARPAD Ailesi HOCAMIZ BÜLENT TANÖR'Ü uğurladık. Amfiler ve biz O'nu çok özleyeceğiz. Öğrencileri: Ali Kemal, Banş, Başak, Burak, Ceyda, Dolunay, Inci, Elif A., Elrt B., Emre, Engın, Enver. Ersel, Kerem, Mine, Murat, Neslihan, Olgun, Seda, Serdar, Serçin, Şirin, Vesile, Yasin, Yeşim, Zeynel. Biricik Babaannemiz FATMA SEMİHA GÜNAY Seni hiçbir zaman unutmayacağız. Torunların: Seyfiruz, Yasemin, Ecehan, Elif, Pınar, Fatma Elif SARIYER ASLtYE 2. HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo:2002 1030 Davacı Leyla Tanıklı \ekılı tarafindan açıian gaiplik davasında, davacı vekili mü- vekkilınin akrabası olan Da\ııt ve Kemal Tanıklı'nın bekâr olarak yaşayıp gemılerde işçı olarak çalıştıklannı 1955 yılının Ekım ayından sonra bugûne kadar haber alama- dıklanm, hiçbir akrabalannın yanına gelip gıtmedıklerinı aradan 50 seneye yakın bır sürenın geçmesıne rağmen kendilerinden bır habenn alınmadıgından gaipliklerine karar \enlmesını ıstemiş olduğundan ışbu ılandan ıtibaren 6 ay içensınde yukanda adı geçen kişi hakkında bılgısi olanların veya bızzat bu kışılenn hâkimliğimızın 2002 1030 esas sayılı dava dosyasma müracaat etmeleri gerektiği, aksi halde Da\TJt Tanıklı ve Kemal tanıklı'nın gaipliklerine hükmedilecektir. llan olunur. Basın: 80372 BAŞSAĞLIĞI Derneğimiz üyelerinden Dr. Yaşar Acar'ın eşi Nilgün Acar'ın hane içi ölümünü üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Merhumeye Tanrı'dan rahmet kederli ailesine başsağlığı dileriz. Tüm dost ve sevenlerinin başı sağ olsun TÜRK GASTROENTEROLOJİ DERNEĞI BAŞSAĞLIĞI Yönetim kurulu üyelerinden Dr. Yaşar Acar'ın eşi Nilgün Acar'ın hane içi ölümünü üzüntüyle öğrenmiş bulunmaktayız. Merhumeye Tanrı'dan rahmet kederli ailesine başsağlığı dileriz. GASTROİNTESTİNAL ENDOSKOPİ DERNEĞI Lösemili Çocuklanmızın tedavisine destek olacak fitre ve zekatlarınız için teşekkür ederiz. LÖSEV tel: 0 312 447 06 60 • faks 0 312 447 68 33 www.losev.org.tr • [email protected] T.C. Ziraat Bankası GOP Şb. (0920) 190006