19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3ARALK2C02SALI CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER dishaba cumhuriyet.com.tr 11 VenezüeHa'da sular dırulmuyor • CARACAS(AA)- Venezüelh Devlet Başkanı Hago Chavez karşıtı 4. jenel grev başladı. Mıhalefet partilerinir destek verdiği geıel grev, yerel saatle 06.0)'da başlarken devlet başkanı olduğu Aralık 2001 'den bu yana Chavez'e karşı düzenlener 4. genel grev, işçi ve işveren Federasyonanmn ortak girişimiyle yapıhyor. Ülkenin can daman sayılan petrol sektörünün felç olmadığı, ancak başkent Caracas ile diğer kentlerde ana yollarda çok az sayıda aracın bulunduğu kaydedildi. Agaceri davası temyizde • TAHRAN(AA)- tran'da "peygambere hakaret etmek" suçundan ölüm cezasına çarptınlan üniversite öğretim üyesi reformcu gazeteci-yazar Haşim Agaceri'nin avukatı, Agaceri hakkındaki karan temyize götürdü. Farsça yayımlanan "Merdom- Salari" gazetesine göre, Agaceri'nin üyesi olduğu tslam Devrimi'nin Mücahitleri Örgütü, avukat Saiih Nikbeth'in Agaceri hakkındaki idam karannı, "herhangi bir bahaneyi önlemek, olası bir suiistimali durdurmak" için temyize götürdüğünü söyledi. Bu karann rejim üzerinde "olumsuz etkileri" olduğu, "Islam dünyasının imajına zarar vereceği ve dini hükümeti vatandaşlanna karşı çok sert dawanıyor gibi göstereceği"' tartışıhyor. Molla Ömer'in • BONN (AA) - Afganistan'da yıkılan Taleban rejiminin lideri Molla Ömer'in damadmın yakalandığı bildirildi. ABD Başkanı George W. Bush'un Afganistan özel temsilcisi Zalmay Halilzad, "El Kaıde örgûtünün kökünün kazınmasıyla ilgili bazı sorunlar bulunduğunu, ancak son haftalarda bu konuda önemli başanlar sağlandığını" söyledi. Halilzad, Molla Ömer'in damadının birkaç gün önce Afganistan'da yakîlandığını belirterek bunun başannın örneklerinden biri olduğunu kaydetti. Bdçika'da Arap partisi • BRÜKSEL(AA)- Bel.ika'nın Anvers kenınde faaliyet gössren "Avrupa Arap Birlği" (AEL) parti kuncağını ve seçimlere katıacağını açıkladı. AE1 lideri Ebu Yahya, geçaı hafta bir Fasluıın öldirülmesinden sonra çıka olaylarda kışkırtıcı tavrian nedeniyle tutudanmıştı. AEL, bir süreönce, "Belçika pohinin faaliyetlerini konrol etmek" amacıyla "deriyeler" olusurmuştu. Siyah elbıeler giyinen, elle-Jide kamera, fotcjraf makinesi ve cep teleonlan taşıyan "deriye" gruplan, "Beçika polisinin Müiiümanlara aynmcılık yapnasını önlemek" aımından söz ediyor. AB dönem başkanı Danimarka, kritik zirve öncesinde Kıbns'ta BM planına destek anyor KopenhagKıbns'ı zorluyorANKARA (CumburiyetBürosu)-AB dö- nem başkanı Danimarka, Türkiye'den Kıb- ns'ta Birleşmiş Milletler'in (BM) planı çer- çevesinde bir çözümü kabul eönesini iste- di. Danimarka Dışişleri Bakanı PerStigMöl- ler, Başbakan Abdullah GüL, Dışişleri Ba- kanı Yaşar Yakış ve AKP lideri Recep Tay- yip Erdoğan ile görüşmelerınde Kıbns'ta çözüm içın "tarihi bir firsat" ortaya çıknğı- nı savunarak AKP hükümetinin atacağı "ce- sur adımlann" Türkiye'nin AB üyeliği sü- recüıi kolaylaştıracağuu öne sürdü. Danimarkalı Bakan, Kıbns'ta adım atıl- ması durumunda Türkiye'nin müzakere ta- rihi beklentisi için başanlı sonuç alma ola- sılığının da güçleneceğini savundu. Kopen- hag Zirvesi'ne yalnızca 10 gün kala Kıbns • Danimarka Dışişleri Bakanı Per Stig Möller, Kopenhag Zirvesi'ne yalnızca 10 gün kala gerçekleştirdigi Ankara ziyaretinde AB'den müzakere tarihi bekleyen hükumetin önüne Kıbns konusunu koydu. konusunda hâlâ bir çözüme ulaşılamaması, AB dönem başkanlığını harekete geçirdi. Tarih için net mesaj yok Dönem başkanı Danimarka'nın Dışişleri Bakanı Per Stig Möller, müzakere tarihi bek- leyen Ankara'nın önüne Kıbns konusunu koydu. Möller, AKP'li yetkililer ile görüş- melerinde, Kopenhag Zirvesi başlamadan ön- ce BM planı üzerinden müzakerelere baş- lanmasım istediklerini dile getirdi. Dani- markalı Bakan, Türkiye'nin Kopenhag Zir- vesi'nden tarih beklentisine ilişkin olarak net bir mesaj vermekten ise kaçındı. Hükü- metin reform paketi hakkında bilgi isteyen Per Stig Möller, zirve bildirgesinde Türki- ye hakkında yer alacak paragrafın olumlu ol- ması için çalışacaklannı, hükumetin kendi- lerine ileteceği niyet mektubunun bunun için yardımcı olabileceğini dile getirdi. AKP'li yetkililer, iletilecek mektubun da- ha güncel olması için, 8 Aralık'tan hemen DIŞ POLİTİKADA YENİ DURAK: AKP CENEL MERKEZİ ANKARA (Cnmhariyet Bûrosu) - AKP Genel Merkezi, Ankara'ya ziyaret dûzenleyen yabancı konuklar açısından yeni bir "protokol noktasT haline geldı. Danimarka Dışişleri Bakanı Per Stig MöDer'le başlayan bu uygulama bugün ve yann Ankara'ya gelecek Ingiltere ve Yunanistan dışişleri bakanlanyla sürecek. Dışişleri Bakanı Yaşar Yaİaş ise genel merkez ziyaretlerine de katılarak Erdoğan'ın refakatçısı görünümü sürdûrüyor. Möller'in 6 saatlik Ankara ziyaretine AKP Genel Merkezi'nden başlaması dikkat çekti. Erdoğan ve danışmanlanyla genel merkezde bir araya gelen Möller, burada açıklamalarda bulundu. Möller ile başlayan bu uygulamayla AKP Genel Merkezi'ni yeni birprotokol noktası haline getirdi. tngiltere Dışişleri Bakanı Jack Straw ve Yunanistan Dışişleri Bakanı Ybrgo Papandreu'nun da Balgat'taki merkeze gelmeleri bekleniyor. Danimarka Dışjşleri Bakanı Möller, Ankara temaslanna AKP lideri Erdoğan fle başlar- ken, parti genel merkezindeki göriişmeye Dışişleri Bakanı Yakış'ta kanldı. (Fotoğraf: AA) önce Danimarka'ya ulaştınlacağını Möl- ler'e ilettiler. Danimarkalı Bakan, Ankara te- maslanna AKP liden Erdoğan ile başlar- ken, parti genel merkezindeki göriişmeye Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış'ın da katılma- sı dikkat çekti. Ardından Yakış ile Möller baş- kanlığındaki heyetler Dışişleri Bakanlığı 'nda bir araya geldi. Ağırlıklı olarak Kıbns ve Türkiye'nin mü- zakere tarihi beklentisinin ele alındığı görüş- menin ardından açıklamalarda bulunan Da- nimarkalı Bakan, AB Dönem Başkanı ola- rak •'birleşmiş bir Kıbns'ın" üyehğinden yana olduklannı söyledi. Kıbns konusunda "tarihi firsaün" değerlendinlerek uzun za- mandır süren bu sorunun çözümlenmesi ge- rektiğini savunan Möller. **BM planı üzerin- de herkesin katkı yapnıası konusunda çağnda bulunduk. Bu planın Kıbns Türkleri ve Türkrve için de tyi olduğu- na inanıyoruz" diye konuştu. Zirvede Türlaye için "tarih için tarih" ya da "koşuflu tarih" seçeneklerinin hangi- sinin uygun görüleceğinin sorulması üzerine Möller, bu soruya net bir ya- mtı henüz veremeyeceğini kaydetti. AB içinde bu konuda henüz ortak bir görüşün oluşmadığını, Başbakan An- ders Fogh Rasmussen ın AB turunda bu konuda da ilerleme sağlamaya ça- lışacağını söyleyen Möller, tüm seçe- neklerin hâlâ gündemde olduğunu bil- dirdi. Möller, Ankara'daki temaslan çer- çevesinde CHP lideri Deniz Bay- kal ile parti genel merkezinde gö- rüştü. Baykal,görüşmenin ardından Möller ile yaptığı ortak açtklamada. demokratikleşme paketinin önemli olduğunu vurguladı. Muhalefet ola- rak kendilerinin bu konuda hükü- mete TBMM'de her türlü katkıyı vermeye hazu- olduklannı Möller'e ilettiğini belirten Baykal, paketin gelecek hafta başında tamamlanma- sını umut ettiğini kaydetti. Möller, Ankara temaslannın ardın- dan Atina'ya hareket etti. De Soto Ankara'da zaman konusunda baskı yaparken Kofi Annan'dan yumuşama sinyali geldi: Kıbrıs planı gerektiğinde değişebilir ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bir- leşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Kofi Annan, taraflann çözüm belgesine iliş- kin itiraz, görüş ve çekaincelerini 48 saat içinde ilermelerini istenken Annan'ın, gerekli olduğu takdirde Kıbns planmda de- ğişiklik yapacağı açıklandı. BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın, sözcüsü Fred Eckhard, dün konuyla il- gili sorulan cevaplandınrken, "Genel Sek- reter'in taraflardan yorumlarını bek- lediğini" kaydederek, "Rauf Denktaş ve Kıbnslı Rumların yorumlan bize ulaş- tıktan sonra, bu notlar mukayese edi- lecek ve gerekli görüldüğü takdirde pla- nın ne şekilde değiştirileceğine karar verilecek" diye konuştu. Genel Sekre- ter'in Denktaş ve Rum Yönetimi lideri Glafkos KJerides'i bunu takiben bir ara- ya getireceğini ve tek bir metin üzerinde anlaşmaya varmalannı sağlamaya çalışa- cağmı kaydeden Eckhard, bununla birlik- te, Genel Sekreter'in Denktaş ve Klerides'i ne zaman bir araya getireceği konusunda herhangi bir tarih belirlemediğini söyle- di. Kopenhag zirvesinden önce anlaşmaya vanlıp vanlamayacağı sorusuna karşılık olarak Eckhard. "Vakit geçiyor. Fazla za- manımız yok. Ancak süresi içinde sonu- ca varabilnıek için her türlü çabayı har- cıyoruz. tçinde bulunulan durum, Kıb- ns sorununu çözümleyebilme açısın- dan şimdiye kadar ortaya çıkan en mü- kenınıel fırsattır. Bu nedenle konuyu Kopenhag zirvesinden önce ileriye gö- rürmek istiyoruz" diye konuştu. Ânnan, Kıbns Özel Temsilcisi Arvaro de Soto ara- cılığıyla ilettiği 48 saatlik istemi kapsamın- da, verilecek yamhn da kısa olması gerek- tiğini, BM'ye de manevra yapacak alan bı- rakılması gerektiğini iletti. Zaman baskısı Önceki gece geldiği Ankara'da Dışişle- ri Bakanı Yaşar Yalaş ve Müsteşar Büyü- kelçi L'ğurZiyal ile bir araya gelen De So- to, Ankara'yı ziyaret eden AB Dönem Başkanı Danimarka'nın Dışişleri Bakanı Per Stig Mööer'le de görüştü. De Soto, Dışişleri'ndeki temaslannın ardından gazetecilerin sorularını yanıtlar- ken en geç 1 -2 gün içinde kendilerine An- nan belgesine ilişkin görüşlerin ve itiraz- lann iletilmesini beklediklerini kaydetti. Taraflann görüşlerinin alınmasının ardın- dan BM'nin nasıl bir yöntem izleyeceği- ne karar vereceğini kaydeden De Soto, Kıbns Türk ve Rum kesimleri arasmda mü- zakere sürecinin bir an önce canlandml- ması gerektiğini söyledi. Edinilen bilgilere göre De Soto, Dışiş- leri ile temaslan sırasında Annan belge- sine verilecek yanıtın "kısa ve aynnüh ol- mamasr gerektiği mesajını bir kez daha iletti. Taraflann "belgeyi yeniden yazma- lan" durumunda taraflann farklı görüşle- ri arasında bir orta yol bulmanın olanak- lı olmayacağını öngören de Soto, Anka- ra'ya "BM'ye de bir menevra alanı bıra- km" uyansında bulundu. Türkiye ise çö- züm belgesiyle ilgili itirazlann tam ola- rak kayda geçmesi gerektiğini, bu konu- da temel inisiyatifin KKTC Cumhurbaş- kanı RaufDenktaş da olduğunu De Soto'ya anımsattı. Putin ve Zemin'in terörle mücadelede ortak derdi: İnsan hakları baskısı PEKtN (AA) - Çin ve Rusya. "çok kutuplu" bir dünyadan yana olduklannı. terörizmle mücadelede "İnsan haklan baskısından" şikayetçi oldular. tki ülke, stratejık işbirliğini derinleştireceklerini bildirdiler. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Pekin ziyareti su-asmda, Putin ve Çin Devlet Başkanı Jiang Zemin'in imzasıyla yayımlanan ortak bildiride, iki ülkenin başlıca dış politika konulannda ortak tutum içinde olduklan belirtildi. Diğer hükümetlerin terörizmle mücadele ve insan haklan konusunda çifte standart uygulamakla suçlandığı bildiride. "İnsan haklannın uluslararası ilişkilerde bir baskı aracı olarak kuUanılması" reddedildi. Bildiride, "Müslüman aynhkçılara" karşı mücadelede iki ülkenin birbirini destekleyecekleri kaydedilirken Çeçenistan ve Doğu Türkistan'daki aynlıkçılar "Uuluslararası terörist" olarak nitelendı.ABD ile Kuzey Kore arasmdaki ilişkdlerin normalleştirilmesi istenen bildiride, Irak konusunda iki ülkenin BM Güvenlik Konseyi kararlanmn ihlal edilmemesini sağlamak için ortak çalışacaklan belirtildi. Resmibir ziyaret için Pekin'de bulunan Rusya Devlet Başkanı Putin, Çin Devlet Başkanı Ciang ile bir ara>a geldi. İkiİiderABD ileKuzev Kore arasmdaki ilişkilerin normaUeşme sinden yana olduklannı açıkladılar. (Fotoğraf: AP) ÖRÜŞ/Prof. Dr. TÜRKKAYA ATAOV Yeni Kıbns önerisi nedeniyle çıkan yazı- larda değinilmeyen bir noktanın altını çız- mek istiyorum. Ada'nın tümünü ve Türki- ye'yi Avrupa Birliği ile birlikte ele alan ve BM yoluyla gelen metnin sözlerinde görülme- yen bir tehlike var. özellikle bazı bölgeler gelişmiş endüstriye, geniş teknolojik te- mele, büyük ekonomiye, yaygın iç paza- ra, kişi başına yüksek gelire ve düşük iş- sizlik oranına sahipler. Bağımsız devletler içinde bazı bölgeler, giderek bol bütçeli kentler böyle. Kendi baş- larına anakaraya, dünya ekonomisine bağ- lanabiliyorlar. Birkısmı "süperbölgeler" olan bunlann AB içinde de yarının dinamik mer- kezlerini oluşturacakları söylenebilir. Örneğin, komşu ülkelerde Alsace'i ve Basel'i etkileyen Alman kenti Baden-VVürt- temberg'in nerdeyse kendi ticaret ve dış po- litikası var. Alman Saksonya, Çek Cumhu- Örtülü Bir Tehlikeriyeti ile Polonya'nın da sanki merkezi. "Alpler'in pırlantası" diye de bilinen Lyon, Turin ve Cenevre üçgeninin gücüne eriş- mek çok zor. ABD içinde Kaliforniya gibi, 1990'lann ekonomik durgunluğunu ilk gideren (geniş teknolojik ve dokuz üniversiteli) Lyon ne- redeyse Güney Avrupa'nın başkenti. Nü- fusun yüzde 14'ünü oluşturan Katalonya, Ispanya'nın endüstri dışsatımının yüzde 40'ını gerçekleştiriyor. Tüm Akdeniz ticaretinin dörtte biri de onun limanlarının elinde. Barselona'ya gö- re Kastil başkenti Madridtaşradır. Venedik çevresinde Avrupa'nın kişi başına en yük- sek geliri ve en düşük işsizlik oranı görü- lüyor. İşsizlik Güney Italya'da ise yüzde 30. Atlantik'te de Irlanda'dan başlayıp VVales'i yalayan, Britani'yi geçip Portekiz'e ulaşan hilal de böyle. Bu varlıklı birimler hangi dev- letın Güvenlik Konseyi'ne ya da NATO'ya gireceğiyle ilgilenmiyor. Yeni eşitsizlikler ortaya çıkar mı? Ancak madalyonun tersi de var. Bazı böl- geler daha zenginleşirken, geri kalanlar yoksullaşıyor mı? (Farklı ortamda Edirne ile Halep'in deneyimi rastlantı değil.) Yeni ve daha yaygın eşitsizlikler ortaya çıkacak mı? Bazı bölgelerın öne fırlaması etnık ay- rımı güçlendirir mi? Şeffaf sınırlar örgütlü suç, karaparaveyasadışıticaretı nasıl en- geller? Bunlan kim düzenleyecek? Yoksul- laşanları kim koruyacak? Devletin merkez otoritesi mi? Avrupa Birliği mi? Bu sorular daha çok Kıbrıslı Türkler için geçerlı. Ada'daki güçlü ekonomik birim (nüfusu da, toprağı da fazla olan) Yunanlı kesimdir. Geleneksel olarak da, bugün de. Türkleri şimdi onlar mı koruyacak? Yeni önerinin yok ertiği ya da kısıtladığı bazı haklan şimdilik bir yana koyalım. Ancak, var- mış gibi görünenler de karşı tarafın ekono- mik gücü ve kıtasal bağlantılanyla yalnız kâ- ğıtta kalabilir. Öneride "eşitlik" sözcüğü de bolca ge- çiyor ama, Almanya'da Baden-VVürttem- berg, Fransa'da Lyon, Ispanya'da Barse- lona neyse, Kıbrıs'ta da Yunanlı o olacak. Bırçeşit (yazdısı görülmeyen) "devlet için- de devlet". Kıbns Türklerinin kendi bölge- lerinde egemenlikte ısrar etmeleri bir fan- tezi değil, daha güçlüye karşı korunmage- rekçesidir. Mümtaz Soysal: Türkiye tarihin tarihine bile razı • Barolann düzenlediği panelde konuşan uzmanlar: Annan belgesi sorunlara yol açabilecek nitelikte. tstanbul Haber Servisi - KKTC'nin Ankara Büyükelçisi AhmetZekiBulunç, "BM'nin önerdiği belgenin amacı çözüm değü, Güney Kıbns Rum kesinıinin AB'ye sorunsuz bir şekilde girmesini sağlayacak uzlaşryı sağlamaknr" dedi. Türkiye Barolar Birliği ile Ankara ve tstanbul barolan tarafindan,Kofi Annan'ın Kıbns'ta taraflara sunduğu belge "Gündemdeki Kıbns" konulu panelde değerlendirildi. Prof. Dr. Haluk KabaaKoğhı. gazetemiz yazan Prof. Dr. Mümtaz Soysal ve emekli büyükelçi Gündüz Aktan da oturum başkanlığını gazetemiz yazan Prof. Dr. Erol Manisah'nın yaptığı panelde belgeyi tartıştı. Manisalı "Kıbns'ta cşitsizkr arasmda bir dayatma söz konusudur ve bu meseleyi çözmek ashnda çok bashtir. Kıbns uyuşmazhğını askıya alınz. Türkiye AB'ye girer, sonra biz içerde Yunanistan 'la birlikte sorunu çözeriz" diye konuştu. Asıl önemli sorunun, AB'nin Türkiye'yi almak istememesi olduğunu söyleyan Manisalı, şöyle devam etti: "Türkiye 3,5,15 yıl sonra AB'ye ahnacak olsa, biz şu anda Kıbns'ı tarnşmazdık. Biri çıkö Belçika modeti dedi. Kiminle çıkarian örrüştüğü için söyledi bunu? Asıl bunu tartışmanuz gerekir.'' Soysal ise "Çok kritik bir dönemde, Türk halkmı kandırarak uhıslararası bir dnayet işlenmeye çahşılryor. Bunu, hukuku. insan haklanm çarpıtarak. tersine çe\irerek yaptilar" dedi. Soysal "Türkiye'de olan AB futkusunu göz önünde buhındurursak, bu belgenin müzakere edilmesine gerek yok Türkiye, tarihin tarihine büe razL 'Sen orda tarihi ver. Kıbns'taki insanlan al' diyorsun'' ifadelerini kullandı. Soysal, Kıbns'ta bir Kıbns ulusunun yaratılmasının, Yunanistan'ın ve Türkiye'nin çekişmesinin bihnesine ve diğer ülkelerin bölgede oyun oynamaktan vazgeçmesine bağlı olduğunu belirtti. Kabaalioğlu, "Çözüm diye önümüze getirilen bu belgenin ana hatlannın kabulü demek, bütün merni olduğu gibi kabul etmek demekn'r. Ana hatiar dışında, müzakereye açık bırakılan konular, meteoroloji, tarihi eserier gibi konulardır. İyi niyede büe olsa, yeni hükumetin hata yapmamasını düryorum" dedi. Aktan, topraklann verihnesi durumunda 70 bin Türk'ün göç etmek zorunda kalacağını, anlaşmanm imzalanması durumunda bile uygulanamayacağını. uygulanmaya çalışıldığı takdirde her yerde çatışmalann çıkacağını belirtti. Koordinator Westoti: Planı imzala tarihi al WÂSHINGTON {AA) - ABD Dı- şişileri Bakanlığı 'nın Kıbns Özel Koordinatörü Büyükelçi Tom Wes- ton, Kopenhag zirvesi öncesinde Kıbns konusunda temel anlaşmanın imzalanabilmesi durumunda, AB'nin Türkiye'ye üyelik müzakereleri için tarih verilmesini sağlaması gerekti- ğini söyledi. Büyükelçi Weston, NTV'ye ver- diği demeçte, şunlan söyledi: "Tür- kiye'ye tarih verilmesi gerektiğini uzun zamandır savunuyoruz. An- cak Kıbrıs konusunun çözüme ka- vuşması durumunda Türkiye'nin AB ve üye ülkelerle ilişkileri iler- leyecek. Türkiye, Kıbns konusun- da çok yoğun çahşıyor ve bunun takdir edilmesi lazım. Esas konu temel anlaşmanın Kopenhag ön- cesinde imzalanması. Biz AB üye- si değiliz, ancak bize göre temel an- laşmanın imzalanması, kesinlikle üyelik müzakerelerinin başlangıcı için Türkiye'ye tarih verümesinin yolunu açmalı." Weston, tki tara- fın Annan'ın ikinci mektubuna ya- nıtı ardından Annan "ın "önerisini iyileştirmeye ve taraflann onayını almaya" çalışacağını kaydetti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle